ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ DERSİ
SAYGIYLA MİNNETLE ŞÜKRANLA
ATATÜRK VE TÜRK KADINININ HAKLARINI ALMASI
KADININ TARİHİ GELİŞİMİ KADIN VE ERKEK İNSANLIĞIN İKİ ÖNEMLİ UNSURU GÜÇ UNSURUNDAN KAYNAKLANAN ERKEK ÜSTÜNLÜĞÜ GÜCÜN ÜSTÜNE EKİLEN FELSEFİ ÜSTÜNLÜK
ERKEK TANRIDAN KADIN ERKEKTEN İNANCI İLK SUÇ İŞLEYEN İNSAN KADIN BİR BÖLGENİN DEĞİL İNSANLIĞIN ORTAK KABULÜ KADININ YETKİNSİZLİĞİ
TÜRK TARİHİNDE KADIN GÖÇEBE YAŞANTININ GETİRDİĞİ GÖRELİ BİR BİRLİKTELİK KADIN SOSYAL YAŞAM İÇİNDE KADIN ÜRETİN İÇİNDE KADIN KISMEN YÖNETİM İÇİNDE
YERLEŞİK HAYAT VE TÜRK KADINI YERLEŞİK HAYAT GÖÇEBELİĞİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ ÖLDÜRDÜ KADININ EVE KAPATILMASI ÜRETİMDEN VE YÖNETİMDEN DÜŞÜRÜLMESİ
KUTADGU BİLİGDE TÜRK KADINI BÜYÜK BİR ÖĞÜT KİTABI GÜZEL ÖĞÜTLER İÇERİR ANCAK KADININ STATÜSÜNÜ BİZE ŞÖYLE BİLDİRİR LXIII. 4511 Ey dost arkadaş, sana kesin bir söz söyleyeyim; bu kızlar doğmasa, doğarsa yaşamasa daha iyi olur.
4512 Eğer dünyaya gelirse (Kadın) , onun yerinin toprağın altı veya evinin mezara komşu olması daha hayırlıdır 4513 Kadınları her vakit evde muhafaza et; kadının içi dışı gibi olmaz. 4517 Yemekte içmekte kadınları erkeklere katma; eğer katarsan, ölçüyü kaçırırlar.
4519 Kadının aslı ettir; eti muhafaza etmeli; gözetmezsen et kokar; bunun çaresi yoktur.” Kadına bu pencereden bakılması sonuç olarak kadını kapatmış eve hapsetmiştir Üretim ve yönetimden tamamen çıkarılmıştır.
Basit haklarıyla ilgili olarak bile kavgalar çıkmıştır erkekler arasında Şahitliğiyle ilgili olarak böyle olmuş mezhepler arası sorun olmuştur. Kadın kırsal alan harici üretimde yer alamamıştır Eğitimden ise payına hiçbir şey düşmemiştir
TANZİMAT VE DIŞA AÇILMA TANZİMAT FERMANI İLE AVRUPANIN TANINMASI GİDENLERİN AVRUPA YAŞAM BİÇİMİNİ ÖĞRENMELERİ GERİ DÖNÜŞLERİNDE UYGULAMA ÇALIŞMALARI İLK OKUYAN ŞEHİRLİ KADINLAR
MEŞRUTİYET DÖNEMİ “MESAJ GÖTÜRÜCÜLER” OLARAK ŞEHİRLİ KADINLARIN DOLAYLI OLARAK SİYASETE İLK KATILIMLARI YETİM VE KADIN DERNEKLERİYLE ŞEHİRLİ KADINLARIN VARLIK GÖSTERMESİ
MEŞRUTİYET DÖNEMİ KADINLARIN İLK HAKLARI ELDE ETMELERİ İTTİHAT VE TERAKKİ PARTİSİNİN BATICI KADIN UYGULAMALARI KADININ MEMURİYETE ALINMASI SAĞLIK MEMURU (HEMŞİRE) ÖĞRETMEN İLK KADIN SANATÇILAR KADININ ŞARTLI BOŞANMA HAKKI KAZANMASI
MEŞRUTİYET DÖNEMİ TEPKİLER MODERN ERKEKLERE KARŞI MUTAASSIP ERKEKLER KADININ HAK ELDE ETMESİNE ENGEL OLUNMAK İÇİN DİNİN KULLANILMASI ŞARTLI BOŞANMA HAKKININ İPTAL EDİLMESİ
MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ ERKEĞİYLE BİRLİKTE VATAN İÇİN ORTAK SAVAŞ İŞGALE KARŞI MİTİNGLER KADIN MÜDAFAYI HUKUK DERNEKLERİ ERZAK CEPHANE TAŞIMA FİİLİ SAVAŞ
"Dünyada hiçbir milletin kadını, ben Anadolu kadınından fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadını kadar emek verdim diyemez. Erkeklerden kurduğumuz ordumuzun hayat kaynaklarını kadınlarımız işletmiştir. Çift süren, tarlayı eken, kağnısı ve kucağındaki yavrusu ile yağmur demeyip, kış demeyip cephenin ihtiyaçlarını taşıyan hep onlar, hep o yüce, o fedakar, o ilahi Anadolu kadını olmuştur. Bundan ötürü hepimiz bu büyük ruhlu ve büyük duygulu kadınlarımızı, şükranla ve minnetle sonsuza kadar aziz ve kutsal bilelim." MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
YENİ TÜRKİYE VE KADIN HAKLARIN ELDE EDİLMESİ İÇİN BAZI DENEMELER KADINLAR HALK FIRKASI TÜRK KADINLAR BİRLİĞİNİN KURULMASI MUHAFAZAKAR TEPKİLER BEKLEME AŞAMASI
TEPKİLERE BİR ÖRNEK 1923 YILINDA TBMM’NDE “YİRMİ BİN ERKEĞİN YAŞADIĞI YERLERİN SEÇİM BÖLGESİ KABUL EDİLMESİ” ÖNERİSİ TARTIŞILIRKEN BOLU MİLLETVEKİLİ TUNALI HİLMİ BEY “ KADINLARIN SEÇME VE SEÇİLME HAKKININ TANINMAMASININ DOĞRU OLMADIĞINI İFADE EDEREK, HİÇ DEĞİLSE NÜFUSLARINI SAYALIM” DEMİŞTİ.
TEPKİLER BİR ÖRNEK DİĞER MİLLETVEKİLLERİ, TUNALI HİLMİ BEYİ ŞERİATI BİLMEMEKLE SUÇLAYACAKLAR VE TEPKİ GÖSTERECEKLERDİR SÖZLERİNE DEVAM EDİNCE DE SIRA KAPAKLARINA VURARAK PROTESTO ETTİLER
BU DURUM DA GÖSTERMEKTEDİRKİ HENÜZ MUHAFAZAKAR TÜRK ERKEKLERİ DURUMU KAVRAYACAK DURUMDA DEĞİLDİRLER ONUN İÇİN BEKLEMEK GEREKECEKTİR EĞİTİM YOLUYLA HAZIRLIK SÜRDÜRÜLECEKTİR BU SÜREÇTE
Bizim dinimiz hiçbir vakit kadınların erkeklerden geri kalmasının talep etmemiştir. Allah'ın emrettiği şey, erkek ve kadının beraber olarak ilim ve bilgiyi kazanmasıdır. Kadın ve erkek bu ilim ve bilgiyi kazanmasıdır. Kadın ve erkek bu ilim ve bilgiyi aramak ve nerede bulursa oraya gitmek ve onunla donanmak mecburiyetindedir. İslâm ve Türk tarihi tetkik edilirse görülür ki, bugün kendimizi bir türlü kayıtlarla bağlı zannettiğimiz şeyler yoktur. Türk sosyal hayatında kadınlar ilim ve bilgi yönünden ve diğer hususlarda erkeklerden asla geri kalmamışlardır. Belki daha ileri gitmişlerdir. 1923 (Atatürk'ün S.D. II, S. 86)
TÜRK DEVRİMİ VE KADININ HAKLARINI ALMASI 1925 YILI MNEMLİ BİR YILDIR DEVRİMİN HIZLANDIĞI BUNA KARŞIN PROBLEMLEMLERİN DE BOL OLDUĞU BİR YIL 1924 YILI SONRASINDA BİR HAYLİ OLAY GERÇEKLEŞMİŞTİR FAKAT DEVRİM BUNLARA DAYANDI
KADIN HAKLARI 1926 KADININ YILI DEVRİMİN BU YILI KADININ YENİDEN DOĞDUĞU YILDIR TÜRKİYE İÇİN 1926 MEDENİ KANUNU KADIN İNSAN, KADIN EVLAT, KADIN ARKADAŞ, KADIN EŞ PEK ÇOK AÇIDAN BÜYÜK DEVRİMDİR 1926
KADIN HAKLARI TEK EŞLİLİK MİRAS EŞİTLİĞİ ŞAHİTLİKTE EŞİTLİK BOŞANMADA EŞİTLİK özellikle bilmek gerekiyor kadın için önemli bir devrim
KADIN HAKLARI 1925-1930 BU HAKLARIN HAZMEDİLMESİ 1930 TÜRK KADINININ SİYASİ HAKKINA KAVUŞMASI YEREL SEÇİMLERE KATILMA HAKKI BU HAKKIN KABÜLÜ DE BİR SÜREÇTİR. İLK ÖNCE YEREL BELEDİYE SEÇİMLERİNE KATILMA SONRA KÖY MUHTARI OMA HAKKI VE SONUNDA GENEL SEÇİMLERE KATILMA HAKKI 1934
KADIN HAKLARI İLK SEÇİM 1935 17 MİLLETVEKİLİ ARA SEÇİMLE 18 TÜRK TARİHİNİN İLK SEÇİLMİŞ KADIN VEKİLLERİ SEYRETMEK VE DİNLEMEK İÇİN GİRMELERİNE İZİN VERİLMEYEN BİR MEKANA VEKİL SIFATIYLA OTURDULAR ATATÜRKÜN ÖNGÖRÜSÜYLE MECLİSİN % 4.5 KADINLARDAN OLUŞTU. FRANSA, İTALYA, İSVİÇRE, JAPONYA KADINLARINDAN ÖNCE TÜRK KADINI VEKİL OLDU
DEVRİM SONRASI TÜRK KADINI DEVLET DESTEĞİYLE YÜZYILLARDIR ALÇALTILDIĞI DURUMDAN KURTARILMAYA BAŞLANDI DEVLET KAPILARI SONUNA KADAR KADINA AÇILDI OKUYAN KADINLARIMIZ DEVLET HİZMETİNE ALINDI ÖĞRETMENLERİMİZ BUNLAR ARASINDA SAYILABİLİR
SORUNLAR ŞÜPHESİZ DEVRİMLE BİR ADIM ATILDI KADIN SORUNU EVRENSEL BİR KONU OLARAK VARLIĞINI SÜRDÜRÜYOR BUGÜN İÇİN DE TÜRK KADINI DEVRİMİN HEDEFLEDİĞİ YERİNDEN UZAKTIR DEVLET DIŞI ALANDA HALEN İSTENİLEN KONUMDA DEĞİLDİR EKONOMİ ALANINDA VARLIĞI HALEN CILIZDIR
SORUNLAR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNDE ZAYIFTIR EĞİTİM KONUSU HALLEDİLEMEMİŞTİR VERİLEN HAKLARIN KULLANILMASIYLA İLGİLİ PROBLEMLERİ VARDIR ŞAHİTLİK, MİRAS, BOŞANMA HAKKI TÖRE VE TAASSSUP DEVAM ETMEKTEDİR
SONUÇ DEVRİMİN AMACI OLAN ÇAĞDAŞ UYGARLIĞI YAKALAYABİLMEK İÇİN KADININ STATÜSÜNÜN MUTLAKA DEVRİMİN BAŞLANGICINDAKİ HIZLA DEĞİŞTİRİLMESİ ZORUNLUDUR
Bir toplum, bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Kaabil midir ki bir kütlenin bir parçasını ilerletelim, diğerine müsamaha edelim de kütlenin hepsi yükselme şerefine erişebilsin? Mümkün müdür ki bir topluluğun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin? Şüphe yok yükselme adımları, dediğim gibi, iki cins tarafından beraber, arkadaşça atılmak ve ilerleme ve yenilik alanında birlikte yol alınmak gerektir. Böyle olursa inkılâp muvaffak olur. 1925 (Atatürk'ün B.N., S. 95)
SONUÇ TÜRK KADINI YÜKSELMEDİKÇE TÜRKÜN YÜKSELMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR BU YÜZDEN KADIN ERKEK BÜTÜN TÜRK MİLLETİNİN YÜKSELTİLMESİ İÇİN GEREKEN YAPILMALIDIR HİÇ DURMADAN ÇAĞDAŞ UYGARLIK YOLUNDA YÜRÜNDÜĞÜNÜN HER ALANDA GÖSTERİLMESİ GEREKİR
SONUÇ KADIN SADECE “ANA” VE “BACI” DEĞİLDİR BU ROLLER DE ELBETTE ÖNEMLİDİR KADIN “ARKADAŞ” “EŞ” “ÜRETİCİ” YÖNETİCİ” DURUMLARINI DA BÜTÜNÜYLE İÇERMELDİR ÇAĞDAŞ UYGARLIK HEDEFİ ANCAK EŞİTLİKÇİ ÜRETİCİ BİR TOPLUMDA GERÇEKLEŞİR BU GÜNLERİN YAKINDA OLMASI DİLEĞİYLE