RADYASYON GÜVENLİĞİ VE KORUNMA

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Her bir kimyasal element, atom çekirdeği içerisindeki proton sayıları veya atom numarası (Z) ile karakterize edilir. Verilen bir elementin tüm atomlarında.
Advertisements

FİZİKSEL RİSK ETMENLERİ
TANISAL RADYOLOJİ ve SAĞLIK ÇALIŞANI.
Elektronların Dağılımı ve Kimyasal Özellikleri
RADYOLOJİ Dr. Erol Akgül ÇÜ SHMYO 2. Sınıf.
RADYASYONDAN KORUNMA HAVVA YILDIRIM
Nükleer Teknoloji ile ilgili yetkili kurumlar
RADYOAKTİVİTE VE RADYOAKTİF BOZUNMA
OSTEOPOROZ (KEMİK ERİMESİ)
RADYASYON GÜVENLİĞİ ve SAĞLIĞI
Çekirdek kimyası. Radyoaktiflik. Çekirdek reaksiyonları.
Tuğba HACIOSMANOĞLU Fizik Yüksek Mühendisi
RADYASYONDAN KORUNMA İBRAHİM EMRE ÇAKMAK.
RADYASYON GÜVENLİĞİ ve KORUNMA
MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ
İÇ RADYASYONDAN KORUNMA
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
ATOMUN YAPISI Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir. Atomu oluşturan parçacıklar farklı yüklere sahiptir. Atomda bulunan yükler;
Radyasyonlu İşlerde Genel Korunma Prensipleri Eğitimi
MADDE TANIMI Kütlesi, hacmi ve eylemsizliği olan bütün varlıklar maddedir. Çevremizde gördüğümüz hava, su, toprak, masa her şey maddedir. MADDENİN SINIFLANDIRILMASI.
ATOM TEORİLERİ.
ALFA-BETA-GAMA Ekleyen: Netlen.weebly.com.
Hastalar İçin Genel Bilgiler Kenan Ören Radyasyon Onkolojisi Hemşiresi
RADYOLOJİ Dr. Erol Akgül ÇÜ SHMYO 2. Sınıf.
RADYASYONDAN KORUNMANIN AMACI VE TARİHÇESİ
Atom ve Yapısı.
Alan ve personel dozimetrisi
RADYASYONDAN KORUNMANIN AMACI VE TARİHÇESİ
Hekim Sağlığı ve Radyasyon
EĞİTİM 6 KİŞİSEL HİJYEN NİSAN
Titreşimli Çalışmalarda İSG
Selami TURHAN Makina Mühendisi GSM :
RADYASYON NEDİR? Tehlİkelerİ nelerdİr? FİRMA ADI.
Kararsız çekirdekler enerji vererek kararlı hale geçerler. Parçacık veya elektromanyetik dalga olarak yayınlanan bu enerjiye RADYASYON denir. Kararsız.
ERKAN COŞKUN İÇ RADYASYON.
Hazırlayan Büşra AKIN Doğum Yılı:1992 Memleketi: Çanakkale
RADYASYON GÜVENLİĞİ ve KORUNMA RADYASYON KORUNMASINDA TEMEL KURALLAR 1
1 2 3 GÜVENLİK İÇİN ÖNCELİKLE RİSKİ YOK EDİLMELİDİR. RİSKİ YOK EDEMIYORSANIZ KORUNUN KKD; SİZİ KAZALARDAN KORUMAZ, SADECE KAZANIN ŞİDDETİNİ AZALTIR.
ELEKTRON DİZİLİMİ VE ÖZELLİKLERİ
Elektrik Enerjisi Üretimi
Tuğba ERSÖZ 1981:Doğum yeri İZMİR 1999:Mezuniyet İmam hatip Lisesi 1999:100.Yıl Üniversitesi Radyoloji 2011:Yeni Yüzyıl Üniversitesi Tıbbi Görüntüleme.
RADYASYONDAN KORUNMA FIRAT BOZ.
KIMYA.
Büşra Özdemir.
Hazırlayan Filiz SÜTCÜ Memleketi :Ordu Doğum tarihi: 1993
RADYASYONDAN KORUNMANIN AMACI VE TARİHÇESİ
SİBEL DÜLGER KKEF - KİMYA ÖĞRETMENLİĞİ
İNTERNAL DOZİMETRİ.
Elemetler Ve Bileşikler
Yıldızlar.
Maddenin yapısı ve özellikleri
ATOM.
ADANA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
ATOMUN YAPISI.
SHMYO TIBBI GÖRÜNTÜLEME Uzm Dr Zehra Pınar Koç
 Zırhlanma  Mesafe  Zaman  Haklı neden gösterme; › Işımaya maruz kalan kişinin yararının zararına denkleştirilmesi  Optimize etmek; › Işıma alanı.
RADYOTERAPİ TEKNİKERİNİN GÖREVİ VE RADYASYONDAN KORUNMA
RADYASYON, RADYASYON FİZİĞİ VE ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ
RADYOGRAFİK MUAYENE YÖNTEMLERİ
AMAÇ; RADYASYONUN DEĞERLENDİRİLMESİ
AKTİF OL RADYOAKTİF OLMA!
99Mo-99mTc Jeneratör Mo-99 hafif asidik ortamda
İYONİZE RADYASYONUN BİYOLOJİK ETKİLERİ
MEVCUT DURUM ve ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLAR
 Radyasyonun keşfi ve radyasyon nedir  Radyasyon kaynakları  Radyasyonun çeşitleri  Radyasyon etkileri  Radyasyonun riskleri  Radyasyonun çevreye.
 Radyoloji ünitelerinde çalışan personel radyasyonun zararlı etkisinden korunmak için koruyucu ekipmanlar mutlaka kullanılmalıdır.
İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ
Medical Device Tıbbi Cihaz Eğitimi TCESİS R adyasyon Güvenliği Eczane Eğitim Haftası :14 Fahri Yağlı (Medikal Device Expert)
Sunum transkripti:

RADYASYON GÜVENLİĞİ VE KORUNMA Serdar BÜKÜLMEZ Tuhal Devlet Hastanesi Radyoloji Teknisyeni

Radyasyonun Keşfi 1895 yılında Wilhelm Conrad Röntgen tarafından X-ışınlarının keşfi (ilk klinik görüntü),

Radyasyonun Keşfi Doğada kendiliğinden ışın yayan maddelerin varlığı ilk kez 24 Şubat 1896 tarihinde Fransız fizikçi H.Becquerel tarafından uranyum tuzları üzerinde saptanmıştır (doğal radyoaktivitenin keşfi )

Radyasyonun Keşfi 1898 yılında da Piere ve Marie Curie tarafından Radyumun keşfini takiben, radyasyon kaynakları tıpta, sanayide, tarım ve araştırmada artan bir hızla kullanılmaya başlanmıştır.

Radyolojinin Tanımı ve Kapsamı Radyoloji; sözlük anlamı olarak ‘ışın bilimi’ demektir. Radyoloji (geniş anlamda); radyasyonun, hastalıkların tanı ve tedavisinde kullanımını, bu amaçla geliştirilen teknik ve yöntemleri konu alan bilim dalıdır.

Radyasyon Ne Yapar? Radyasyon insan bedenini oluşturan tüm maddelerle etkileşime girerek onların doğal yapılarında değişikliklere neden olur.

ATOMUN ÜÇ TEMEL PARÇACIĞI

RADYOAKTİVİTE En basit çekirdek olan hidrojen çekirdeği sadece protondan oluşmuş, bundan başka bütün diğer çekirdekler nötron ve protonlardan oluşmuştur. Nötronların protonlara oranı hafif izotoplarda bir iken, periyodik çizelgenin sonundaki ağır elementlere doğru giderek artar. Bu oran daha çok arttığında izotopun artık kararlı olmadığı bir yere gelinir. Bunlar kararlı hale gelene dek enerji fazlalıklarını bazı ışınlar yayınlayarak giderirler. Bu olaya “radyoaktivite” veya “radyoaktif parçalanma” denir.

Yarılanma Süresi Radyizotopların sahip oldukları kararsız atom sayılarının yarıya inmesi için geçmesi gereken süreye yarılanma süresi (yarı ömür) denir. Her izotopun kendine özgü bir yarı ömrü vardır ve bu süre saniyeler kadar kısa veya milyarca yıl gibi uzun olabilmektedir.  Radyoaktif bir maddenin birim zamandaki parçalanma sayısı, o andaki mevcut atom sayısı ile orantılıdır.

RADYASYON VE ÇEŞİTLERİ Hızlı elektronlar Beta parçacıkları Alfa parçacıkları PARÇACIK TİPİ X-Işınları Gama ışınları DALGA TİPİ İYONLAŞTIRICI RADYASYON Radyo dalgaları Mikrodalgalar Kızılötesi dalgalar Görülebilir ışık İYONLAŞTIRICI OLMAYAN RADYASYON RADYASYON Dolaylı iyonlaştırıcı Nötron parçacıkları

İYONİZASYON İyonların meydana gelişi olayına da “iyonizasyon” denir. Kararlı durumdaki atomun elektronlarından biri koparıldığında, protonların sayısı elektronlardan fazla olacağından atom bir elektrik yükü kazanacaktır. Bu şekilde bir elektronun atomdan ayrılmasından sonra geriye kalan atoma “iyon” adı verilir. İyonların meydana gelişi olayına da “iyonizasyon” denir.

İYONİZE RADYASYONLAR İyonlayıcı radyasyon olarak; – Alfa parçacıkları – Beta parçacıkları      – Gama ışınları – Nötron parçacıkları – X-Işınları X-Işınları dışındaki radyasyonlar, atom çekirdeğinden çıkmakta ve bundan dolayı bunlara nükleer radyasyonlar da denilmektedir.

İyonizan Radyasyon: Çevre atomlara enerji aktarır ve elektron kopmasına neden olur

Organizmayı Etkileyen Radyasyonun Cinsi

Alfa Parçacığı 42a ++ Daughter Nucleus Th-231 Parent Nucleus U-235 (Helyum Çekirdeği

Alfa Parçacığı Alfa parçacıkları (+) elektrikle yüklü olup, iyonizasyon yetenekleri yüksektir. Penetrasyon yetenekleri çok düşük olduğundan, bir kağıt yaprak tarafından bile tutulurlar. Fakat; sindirim veya solunum yoluyla vücuda girdiklerinde daha ciddi zararlar söz konusudur. Alfa ışınları çıplak deride biyolojik etki gösterirler. Ancak; Radyum 226 tarafından salınan alfa ışınları çeşitli kanser hastalıklarının tedavisinde de kullanılmaktadır.

Beta Parçacığı

Beta Parçacığı İyonizasyon yetenekleri zayıf olduğu halde, penetrasyon yetenekleri alfa parçacıklarına göre yaklaşık 100 kat daha yüksektir. Yine de ince bir plastik veya 20 mm. Kalınlıktaki alüminyum levhalarla tam olarak durdurulabilir. Fosfor-32 tarafından salınan beta ışınları ‘Polisitemia Vera’ denilen kan hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır. Ayrıca kan pompası (yapay kalp) denilen aletlerde Prometyum-147 tarafından salınan beta ışınları kullanılmaktadır.

X IŞINLARI

X IŞINLARI İyonlayıcı karakter taşırlar. Organizmayı delip geçebilecek penetrasyon yeteneğine sahiptirler. Tıp alanında tanı ve tedavi amacıyla kullanıldıklarından, hasta ve radyasyon görevlileri bu ışınların biyolojik etkisine maruz kalmaktadır. Bu nedenle; radyasyondan korunma amacıyla kurşunlu araç-gereçler kullanılmalı ve diğer güvenlik önlemleri alınmalıdır.

Gamma-ışını 0-1b- Gamma Ray Parent Nucleus Cobalt-60 Daughter Nucleus Ni-60

Gamma-ışını Gamma ışınları radyoaktif maddeler tarafından salınan elektromanyetik dalga türünde radyasyonlardır. Penetrasyon yetenekleri çok yüksek olduğundan organizmayı delip geçebilirler. Gamma ışınları 20 cm. kalınlıkta kurşunu bile delip geçebilir. Biyolojik etkilerinden radyoterapide geniş ölçüde yararlanılmaktadır. Ayrıca nükleer tıp alanında SPECT ve PET cihazlarıyla yapılan radyonükleid taramalarda da gamma ışınları kullanılmaktadır.

NÖTRONLAR Yüksüz parçacıklar oldukları için çok girgin olup, nükleer reaktörlerde meydana getirilirler. Doğrudan iyonizasyon meydana getirmezler ancak, atomlarla etkileşmeleri sonucu diğer iyonizan ışınları meydana getiriler. X ve gama ışınlarının aksine, su ve parafin gibi bazı hafif elementler ve beton nötronların durdurulmasında kullanılmaktadır. Sir James Chadwick 1891-1974

RADYASYON VE RADYOAKTİF KONTAMİNASYON Radyasyon, kararsız atomların enerjisini parçacık veya dalga formunda yaymasıyla oluşur. Radioaktif Kontaminasyon ise kendi kendine ışıyan maddenin istemediğimiz bir yerde bulunmasıdır.

RADYASYON ÇEŞİTLERİNE GÖRE ZIRHLAMA

RADYASYON DOZU ve BİRİMLERİ Radyasyon dozu; hedef kütle tarafından, belli bir sürede soğurulan veya alınan radyasyon enerjisi miktarıdır. Radyasyon dozunun hedef kütlede meydana getireceği etki; radyasyonun çeşidine, doz hızına ve bu doza maruz kalış süresine bağlıdır

RADYASYON BİRİMLERİ

RADYASYON KAYNAKLARI NELERDİR?

DOĞAL RADYASYON KAYNAKLARI Dünyada ve evren oluşurken var olan uzun yarı ömürlü radyoaktif maddeler: Radyum (Ra-226 1600 yıl) Uranyum (U-238 4.51x109 yıl) Toryum (Th-232 1.39x1010 yıl) Potasyum (K-40 1.27x109 yıl)

DOĞAL RADYASYON KAYNAKLARI TOPRAKTA İNSAN VÜCUDUNDA Toryum – Potasyum-40 (4400 Bq) Uranyum – Radyum Potasyum – Karbon-14 Radyum – Tirityum Radon – Polonyum

KOZMİK RADYASYON Güneş sisteminden veya dışından gelen yüksek enerjili primer kozmik ışınlar (fotonlar veya muonlar) atmosferin üst tabakalarındaki atomlarla etkileşerek bir gama ışınları çığı ve radyoaktif atomlar meydana getirirler. Bunlar genelde atmosferde kalırlar, çok az bir oranı yeryüzüne ulaşır. Atmosfer ve yerin magnetik alanı kozmik radyasyona karşı yeryüzünü korur. Bu nedenle ekvatordan kutuplara gidildikçe ve aynı zamanda deniz seviyesinden yükseldikçe kozmik ışınların yoğunluğu artmaktadır

KOZMİK RADYASYON Yaşantımızda, kozmik ışınlar nedeniyle maruz kaldığımız ortalama radyasyon dozu 0.26 mSv/yıl dır.

RADON GAZI 88Ra226 ==> 86Rn222  + 2He4 Radon gazından dolayı dünya genelinde maruz kalınan ortalama yıllık doz 1.3 mSv dir.

RADON NEDİR? Radon, renksiz, kokusuz, 86 atom numarası ile periyodik cetvelin soy gazlar sınıfında yer alan; 119Rn-226Rn arasında toplam 28 izotopu bulunan bir kimyasal elementtir. Bozunma şeması aşağıdaki gibidir. 238U   ®.....®222Ra  ® 222Rn (Radon)   ® ..... 235U  ®.....®223Ra   ® 219Rn (Aktinon)   ® ..... 232Th ®.....®224Ra  ® 220Rn (Thoron)    ® ..... Ana atomlar bütün doğal malzemelerde (kaya, toprak ve yapı malzemeleri gibi) bulunabilir.

RADON GAZI NERELERDE BULUNUR? Zemindeki çatlaklar Yapı bağlantı noktaları Duvar çatlakları Asma kat boşlukları Tesisat boru boşlukları Duvar arası boşlukları İçme suyu  

İÇ RADYASYON Vücudumuzda bulunan radyoaktif elementlerden bir yıl boyunca maruz kaldığımız ortalama iç radyasyon dozu 0.55 mSv kadardır. Yiyecek, içecek ve teneffüs ettiğimiz havadan maruz kaldığımız ortalama doz ise, yaklaşık 0.25 mSv/yıl dır.

DOĞAL RADYASYON KAYNAKLARI

BAZI BÖLGELERİN DOĞAL RADYASYON SEVİYELERİ

YAPAY RADYASYON KAYNAKLARI

BAZI UYGULAMALAR SONUCU ALINAN RADYASYON DOZLARI TETKİK Radyoloji Etkin Doz Eşdeğeri (mSv) Nükleer Tıp Akciğer Grafisi 0.14 - 0.04 Kemik 1.1 – 6.8 Akciğer Skopisi 0.98 – 0.29 Beyin 0.6 – 11.3 Karın 1.1 – 0.22 Kalp 3.0 – 11.7 Barsak 4.1 – 5 Karaciğer/Dalak 0.9 – 2.2 Anjiyografi 6.8 Akciğer 1.1 – 1.4 Mamografi 1 Böbrek 0.01 – 2.1 BT 4.3 Troid Uptake 1.5 – 3.1

RADYASYON KAYNAKLARINA GÖRE ORTALAMA OLARAK MARUZ KALINAN DOZ MİKTARI NE KADARDIR ? Doğal ve yapay radyasyon kaynaklarından maruz kalınan ortalama küresel radyasyon dozu 2.7 mSv/yıl dır. Bu dozun, radyasyon kaynaklarına göre dağılımı ise aşağıdaki gibidir: Kozmik : 0.39 mSv/yıl . Gama ışını : 0.46 mSv/yıl Dahili : 0.23 mSv/yıl . Radon : 1.30 mSv/yıl Tıbbi : 0.30 mSv/yıl . Serpinti : 0.007 mSv/yıl Mesleki : 0.002 mSv/yıl

TÜKETİCİ ÜRÜNLERİ Televizyonlar, az miktarlarda da olsa radyoaktif madde içeren duman dedektörleri, fosforlu saatler, paratonerler ve lüks lambası fitilleri gibi bazı tüketici ürünleri, düşük düzeyde radyasyon yayarlar.

RADYASYONUN BİYOLOJİK ETKİLERİ Radyasyona maruz kalan hücre ölebilir veya zamanla doku tarafından onarılarak kurtulabilir. Eğer kurtulan hücre, kromozomlarındaki kırılmalar nedeniyle fiziksel ve kimyasal yapısı değişerek mutasyona uğrarsa, bunun sonucunda hücre normal işlevini yapamaz ve ileride kişinin kendisinde (somatik) veya gelecek nesillerde (genetik) zararlar meydana getirebilir.Kısa bir süre içinde ve bir defada yüksek dozlara maruz kalınması durumundan hemen sonra meydana gelecek hasarlara erken etkiler (akut ışınlanma etkileri), kanser, ömür kısalması ve genetik bozukluklar gibi sonradan çıkacak hasarlara da gecikmiş etkiler (kronik ışınlanma etkileri) denir.

RADYASYONUN BİYOLOJİK ETKİLERİ

RADYASYONUN BİYOLOJİK ETKİLERİ Meydana gelen zararlı biyolojik etki sadece maruz kalınan doza değil, dokuların radyasyona karşı duyarlılığına ve tüm vücudun ışınlanmasına da bağlıdır. Maruz kalınan doz uzun sürede alınır ve vücudun belirli bir kısmı ışınlanırsa, çok daha yüksek dozlarda ancak erken etkiler meydana gelir. Bilindiği gibi, radyoterapide kanserli dokuya öldürücü dozun 6 katı yüksek doz verildiği halde hasta ölmemektedir. Hücre ölümüne ve değişimine sadece radyasyon sebep olmaz. Endüstriyel kirlilik ve virüsler gibi çevresel etkenler de kanser gibi hastalıklara sebep olurlar. Çevresel etken olarak, sigara dumanının akciğer kanserine sebep olduğu iyi bilinmektedir.

HÜCRELERİN RADYASYONA KARŞI DUYARLILIK SIRASI ( Bölünen hücreler radyasyona karşı daha hassastır.) • Beyaz kan hücreleri (Lenfositler) • Kırmızı kan hücreleri (Eritrositler) • Sindirim sistemi hücreleri • Üreme organı hücreleri • Cilt hücreleri • Kan damarları • Doku hücreleri (Kemik ve Sinir Sistemi)

Radyasyona Karşı Doku ve Organ Duyarlılığı • Karaciğer, böbrek, kas, kemik, kıkırdak ve bağdokuları yetişkin canlılarda farklılaşmış ve bölünmediği için radyasyona karşı dirençlidirler. • Kemik iliği, ovaryum ve testislerin (üreme organları) bölünen hücreleri, mide-bağırsak ve derideki epitel hücreler ise duyarlıdırlar.

Bazı Etkiler ve Eşik Doz Değerleri: Etki Eşik Doz  Geçici kısırlık 0.3 Sv (E) - 3 Sv (K) Kalıcı kısırlık 3.5-6 Sv(E) - 3-6 Sv (K) Gonadlar radyasyona oldukça duyarlıdır. Hamilelikte radyasyon etkisi fetüsün gelişim evresine bağlıdır. Yumurtanın, döllenip rahime inmeden önceki 10-12 günlük periyotta, küçük dozların dahi fetüsü başarısız kıldığı kabul edilmektedir. Hamilelikte radyasyona karşı en hassas dönemin 18. ve 48. günler arasında kalan dönem olduğu öne sürülmektedir.

RADYASYONDAN KORUNMA (Müsaade Edilen Maksimum Doz) Radyasyona karşı korunmada ana fikir, tahammül edilebilen (tolere edilebilen) dozları bilmek ve radyasyon çalışanları ile çevre halkının bunun üstünde doz almasını önlemektir. Radyasyon korunmasının hedefi ise; Doku hasarına sebep olan deterministik etkileri önlemek, Stokastik etkilerin meydana gelme olasılıklarını kabul edilebilir düzeyde sınırlamak. Uluslararası Radyolojik Korunma Komisyonu (ICRP) tarafından Müsaade Edilebilir Maksimum Doz (MEMD), bir insanda ömür boyunca hiçbir önemli vücut arazı ve bir genetik etki meydana getirmesi beklenmeyen iyonlaştırıcı radyasyon dozu olarak tarif edilir. ICRP’nin önerilerine göre; radyasyon çalışanları için müsaade edilen maksimum doz sınırı, birbirini takip eden beş yılın ortalaması 20 mSv’i geçemezken (yılda en fazla 50 mSv), toplum üyesi diğer kişiler (halk) için aynı şartlardaki bu sınır 1 mSv’in altında tutulmaktadır.

İYONİZAN RADYASYONDAN KORUNMA TEMEL PRENSİPLER Gereklilik (Justifikasyon) Etkinlik (Optimizasyon) Kişisel doz-risk sınırları

İYONİZAN RADYASYONDAN KORUNMA Resmi Gazete Tarihi: 24.3.2000 Resmi Gazete Sayısı: 23999 İKİNCİ KISIM (Değişik ibare:RG-3/6/2010-27600) Radyasyondan Korunmada Temel Güvenlik Standartları Madde 7 –a) Uygulamaların Gerekliliği: Işınlanmanın zararlı sonuçları göz önünde bulundurularak, net bir fayda sağlamayan hiçbir radyasyon uygulamasına izin verilemez. Madde 7 –b) Optimizasyon: Radyasyona maruz kalmaya sebep olan uygulamalarda, olası tüm ışınlanmalar için bireysel dozların büyüklüğü, ışınlanacak kişilerin sayısı, ekonomik ve sosyal faktörler göz önünde bulundurularak mümkün olan en düşük dozun alınması sağlanır. Madde 7 –c) Doz Sınırlaması: Tıbbi ışınlamalar hariç, izin verilen tüm ışınlamaların neden olduğu ilgili organ veya dokudaki eşdeğer doz ve etkin doz, bu Yönetmeliğin 10 uncu maddesinde belirtilen yıllık doz sınırlarını aşamaz.

İYONİZAN RADYASYONDAN KORUNMA Resmi Gazete Tarihi: 24.3.2000 Resmi Gazete Sayısı: 23999 Yıllık doz sınırları Madde 10 - Yıllık doz sınırları sağlığa zarar vermeyecek şekilde uluslararası standartlara uygun olarak, Kurum tarafından radyasyon görevlileri ve toplum üyesi kişiler için ayrı ayrı belirlenmiştir. Madde 10 - a) Radyasyon görevlileri için etkin doz ardışık beş yılın ortalaması 20 mSv’i, herhangi bir yılda ise 50 mSv’i geçemez. El ve ayak veya cilt için yıllık eşdeğer doz sınırı 500 mSv, göz merceği için 150 mSv’dir. Cilt için en yüksek radyasyon dozuna maruz kalan 1 cm2’lik alanın eşdeğer dozu, diğer alanların aldığı doza bakılmaksızın ortalama cilt eşdeğer dozu olarak kabul edilir. Madde 10 - b) Toplum üyesi kişiler için etkin doz yılda 1 mSv’i geçemez. Özel durumlarda; ardışık beş yılın ortalaması 1 mSv olmak üzere yılda 5 mSv’e kadar izin verilir. Cilt için yıllık eşdeğer doz sınırı 50 mSv, göz merceği için 15 mSv’dir.

TEMEL PRENSİPLER a)Gereklilik (Justification) Net fayda sağlamayan hiçbir radyasyon uygulamasına izin verilmemelidir. b)Etkinlik (Optimizasyon-ALARA) Maruz kalınacak dozlar mümkün oldukça düşük tutulmalıdır. c) Kişisel Doz-Risk Sınırları: Alınmasına izin verilen dozlar sınırlandırılmalıdır.

RADYASYONDAN KORUNMA STANDARTLARI Radyasyondan korunmanın sınırlarını belirlemek amacıyla 1931 yılında toplanan Amerikan ulusal radyasyondan korunma konseyince, bir kişinin yılda tüm vücudunun alabileceği maksimum müsaade edilebilir doz, 50000 mrem olarak belirlenmiştir. Bu rakam o dönemden günümüze çok sayıda değişiklikler geçirerek son olarak 5000 mrem/yıl olarak değişmiştir. Mesleği nedeniyle radyasyon alan binlerce kişi araştırılmış ve oldukça az kişinin bu rakamın biraz üzerine çıktığı görülmüştür.

RADYASYONDAN KORUNMA STANDARTLARI Bu çalışmalarda radyoloji teknisyenlerinin %70’inin yılda 10 mrem’den az doz aldığı ve yalnız %3’ünün 1000 mrem/yıl dozunu geçtiği gösterilmiştir. Maksimum müsaade edilebilir doz sınırı 5000 mrem/yıl olarak yaklaşık 30 yılda kullanılmaktadır. Bu değerin gerçekten çalışanların sağlığını uygun şekilde koruyacak bir sınırda olduğu günümüzde artık iyice kabul edilmiş ve benimsenmiştir. Maksimum müsaade edilebilir doz tüm radyasyon çalışanları için standardize edilmiş ve bu dozun tüm çalışma hayatı boyunca alınacağı da gözönüne alınmıştır.

MÜSAADE EDİLEN MAKSİMUM DOZ Görevli Halk Yıllık Etkin Doz 20 mSv 1 mSv Yıllık Eşdeğer Doz Göz 150 mSv 15 mSv Cilt 500 mSv 50 mSv Kol-Bacak

X-IŞINI ODASININ DÜZENLENMESİ Röntgen ünitelerini kurarken yer seçiminde mümkün olduğunca zemin kat ve dış mekanlara komşu kesimler tercih edilmelidir. Radyasyon ünitelerinin duvarlarında, delikli tuğlalara göre çok az radyasyon geçirdiklerinden, dolgu tuğlalar tercih edilmelidir. Duvarların radyasyon geçirgenliğinin hesaplanması, uzman bir radyasyon fizikçisi tarafından yapılmalıdır. Duvarlar 0,5-1 ya da 2 mm kurşun plakalarla kaplanabilmektedir. Genellikle sekonder radyasyon alanlarında 1,5 mm lik, primer radyasyon alanlarında ise 2 mm kurşun plakalar kullanılır. Teknisyen koruyucu bariyerinin de 2 mm’lik kurşun plakalarla kaplanması gerekir.

X-IŞINI ODASININ DÜZENLENMESİ Kurşunlamanın yanısıra, röntgen ünitelerinde iyi bir havalandırma sistemi olmalıdır. X-ışınlarının havayı iyonize etmesi sonucu toksik gazlar oluşur. Bu gazlar havadan ağır olduğundan zemine yakın birikir. Bu toksik gazlar nedeniyle, x-ışını odalarının, zemine yakın kesimde emici, tavana yakın kesimde ise üfleyici sistemlerle havalandırılması gerekir.

RADYASYONDAN KORUYUCU AYGITLAR Bu amaçla; kurşun önlük, eldiven, gözlük, boyunluk, paravanlar, gonadal koruyucular ve kurşun camlar yaygın olarak kullanılmaktadır. Koruyucu aygıtların kalınlıkları 0,255-0,5-1 mm gibi kurşun eşdeğeri olarak belirlenmiştir. Kurşun önlük olarak pratikte en çok 0,50 mm kurşun eşdeğeri koruyucu önlükler kullanılır. 1 mm önlükler daha iyi korudukları halde oldukça ağırdırlar. Kurşun koruyucuların içerisindeki kurşun tabakalarının çatlama riski nedeniyle kurşun önlükler katlanmamalı, saklanırken askıya asılmalıdır.

ZIRHLAMA Pb ile Betonun Yarı ve Ondabir Değer Kalınlıkları Radyoaktif kaynak   Co-60 Ir-192 Cs-137 Zırh malzemesi YDK ODK Kurşun (cm) 1.24 4.11 0.48 1.62 0.63 2.13 Beton (cm) 6.60 21.84 4.82 15.74 5.33 18.03

RADYASYONDAN KORUNMA ZAMAN Bir radyasyon kaynağından alınan radyasyon dozu kaynak yakınında bulunma süresiyle doğru orantılıdır Kaynak yakınında çalışma sürelerinin azaltılmasıyla alınan radyasyon dozu da aynı oranda azalmış olacaktır

RADYASYONDAN KORUNMA UZAKLIK Radyasyon kaynağına yaklaştıkça maruz kalınacak radyasyon şiddeti artar. Radyasyon dozu kaynağa olan mesafenin karesiyle ters orantılı olarak değişir (ters kareler kanunu)

RADYASYONDAN KORUNMA Yüksek yoğunluklu maddelerden yapılmış malzemeler özellikle X ve gama ışınlarına karşı etkili bir korunma sağlarlar. Uranyum metali, X ve gama ışınları için en etkili zırh malzemesidir.

Zırhlamada kullanılan bazı malzemelerin yaklaşık yarıdeğer tabaka kalınlıkları.

RADYASYONDAN KORUNMA (MONİTORİNG) Monitoring, iyonlaştırıcı radyasyonların ve radyoaktif kontaminasyonun varlığını ve derecesini tayin etmektir. PERSONEL MONİTORİNG: Kişiler tarafından alınan toplam vücut dozunun rutin olarak ölçülmesidir.

PERSONEL MONITORING Film Dozimetreleri TLD Dozimetreleri Ekzo-elektrodozimetreleri Kimyasal Dozimetreler Cam Dozimetreleri

PERSONEL MONİTORİNG HİZMETİNİN AMAÇLARI 1- Personelin maruz kaldığı kişisel radyasyon dozlarının maksimum müsaade edilen seviyenin altında tutulabilmesi için, alınan dozları ölçmek ve kayıtlarını tutmak, 2- Personele, radyasyon bakımından sağlığının korunduğu güvencesini vermek, 3- Kuruluş ve personel arasındaki fazla doz alma anlaşmazlıklarında kanuni koruma olanağı sağlamak.

Radyasyon Alanlarının Sınıflandırılması ALAN MONİTORİNG Radyasyon Alanlarının Sınıflandırılması Maruz kalınacak yıllık dozun 1 mSv değerini geçme olasılığı bulunan alanlar radyasyon alanı olarak nitelendirilir ve radyasyon alanları radyasyon düzeylerine göre sınıflandırılır: 1- Denetimli Alanlar 2- Gözetimli Alanlar

DENETİMLİ ALANLAR Radyasyon görevlilerinin giriş ve çıkışlarının özel denetime, çalışmalarının radyasyon korunması bakımından özel kurallara bağlı olduğu ve görevi gereği radyasyon ile çalışan kişilerin yıllık doz sınırlarının (ardışık beş yılın ortalaması) 3/10’undan (6 mSv) fazla radyasyon dozuna maruz kalabilecekleri alanlardır.

GÖZETİMLİ ALANLAR Radyasyon görevlileri için yıllık doz sınırlarının 1/20’sinin aşılma olasılığı olup, 3/10’unun aşılması beklenmeyen, kişisel doz ölçümünü gerektirmeyen fakat çevresel radyasyonun izlenmesini gerektiren alanlardır.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği PERSONEL Radyologlar, radyoloji tekniker/teknisyenleri, hemşireler gibi X-ışını uygulamaları yapan  radyasyon görevlileri bazı durumlarda hastanın, dolayısıyla da X-ışını demetinin yakınında bulunabilirler. Bazı özel uygulamalar dışında, personel vücutlarının herhangi bir bölümünü ASLA doğrudan X-ışını demetine maruz bırakmamalıdır.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği PERSONEL Floroskopi altında ortopedik cerrahi veya kateter anjiyo yapılırken, özellikle ellerin kısa süreli olmakla birlikte ışınlanmalarına engel olunamayan durumlar olabilir. Bu tür ışınlanmalar yapılırken parmak, el ya da bilek TLD’leri kullanılması uygundur.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği PERSONEL Radyografi esnasında, personelin röntgen odasına girmesi gereken bir durum olmamakla birlikte, floroskopi esnasında genellikle odada bulunulur. Floroskopi esnasında, özellikle hastaya yakın mesafelerdeki radyasyon düzeyleri yüksek olur.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği Şekilde, kurşun zırhlamayla donatılmış bir floroskopi ünitesinde görüntü güçlendiricisi yakınındaki izodoz eğrilerini göstermektedir.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği PERSONEL Hasta yakınında personelin durması gereken masa kenarlarında doz değerlerinin en yüksek olduğu unutulmamalıdır. Radyolojik tetkik esnasında personelin hastanın yanında bulunması gerekiyorsa, vücutlarını, troid ve gözlerini korumaları gerekir.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği PERSONEL Ters kare yasasının sonucu olarak, hastadan 3 m. uzaklık civarında saçılma düzeyleri hızla düşer ve kurşun önlük giymek gerekmeyebilir. Bu durum kuşkusuz, donanımın türüne, hastanın yapısına ve yapılan muayeneye bağlıdır.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği PERSONEL Radyoloji personeli asla hastaları tutmamalıdır. Mümkün olduğunca mekanik tutma aygıtları kullanılmalı ya da hastanın yakını veya arkadaşından yardımcı olması istenmelidir. Bu yardımı yapacak kişiye de uygun koruma sağlanmalıdır.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği HASTALAR En yüksek radyasyon dozunu tetkiki yapılan hasta almakla birlikte, personel kendi aldığı dozun hastanın aldığı doz ile orantılı olduğunu bilerek her zaman gerekli önlemleri almalıdır.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği HASTALAR Temel radyasyon güvenliği standartlarına uygun olarak, radyolojik tetkiki talep eden doktorun ışınlanmanın zararlı sonuçlarını göz önünde bulundurarak, net bir fayda sağlamayan hiçbir radyasyon uygulaması için talepte bulunmamalı, radyolojik tetkiki yapacak personel de düzenli aralıklarla kalite kontrol denetimi yaparak, kullandıkları cihazların daima doğru çalışmasını sağlamalıdır.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği HASTALAR Çocuk doğurma çağındaki hastaların üreme organlarını korumak, çocuk hastaların duyarlı doku ve organlarına verilen radyasyon dozunu sınırlamak için özel önlemler alınmalıdır. İnceleme sırasında hamile olduğu bilinen ya da hamile olma olasılığı bulunan hastalara özel güvenlik önlemleri uygulanmalıdır.

Tanısal Radyolojide Radyasyon Güvenliği TOPLUM Gerekli zırhlama koşulları sağlanmamış röntgen odalarının etrafında bulunan kişiler odadan saçılan radyasyona maruz kalabilir. Uygun zırhlama kullanılarak ve X-ışını alanlarına giriş-çıkışlar kontrol altına alınarak kişilerin ışınlanmaları engellenir.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Zırhlama hasta ve çalışanların korunması ya da tesis yapısına yönelik olarak hazırlanabilir. Kişisel korunmanın sağlanabilmesi için genellikle kurşun içeren önlükler kullanılması gerekir.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Koruyucu kurşun tozu içeren plastik malzemelerden ve genellikle 0.3 ile 0.5 mm arasında değişen kalınlıklardaki kurşun eşdeğerinde yapılırlar. Önlükler aşağıda tanımlanan değişik şekillerde olabilir:

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Önlük: En çok kullanılan ve en güvenli önlük çeşidi olup bedeni tamamen sarmak üzere tasarlanır ve genellikle Velcro şeritleriyle bedenin ön tarafında tutturulurlar.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Panço önlük: Başın üzerinden geçirilerek giyildikten sonra iki bağlama noktası ile yanlardan tutturulur. Velcro kayışları zamanla bozulduğundan panço önlükler tercih edilirler.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Parçalı önlük: Belin taşıdığı ağırlığı mümkün olduğu kadar azaltmak için, genellikle ön tarafta bağlanan bir üst bölüm ve kalçaya giyilip belde tutturulan bir alt bölümden oluşur. Bu giysi, etek-bluz olarak adlandırılır.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Bel yükü azaltılmış önlük: Önlüğün bir miktar yükünü bel yerine kalçaya taşıtan bir kemere sahip olan şeklidir.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Kırık tabakalı önlük: Kardiyolojide anjiyografi uygulamalarında olduğu gibi, saçılan radyasyon düzeyinin yüksek olduğu alanlarda, 0,5 mm kalınlığında kurşun eşdeğerli önlük kullanılması gerekir. 0,5 mm kurşun eşdeğerli önlüğün ağırlığı sorun yaratacağından, bu önlükler genellikle arkasında ya bir açıklık olacak ya da daha az bir kurşun eşdeğeri (0.25 mm) sağlanacak biçimde tasarlanır.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Saçılan radyasyon düzeyinin yüksek olduğu alanlarda tiroidleri korumak için, boyun etrafına sarılarak tutturulan ve kurşun içeren plastik koruyucular kullanılmalıdır. 

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Kurşun önlüklerin çalışma sonrası saklanma şekli önemlidir. Önlük içindeki kurşun tabakalarının kırılmasını önlemek için ya katlanmadan düzgün bir şekilde ya da özel tasarlanmış askılarda muhafaza altına alınmalıdır.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma DOZİMETRELER Dozimetreler çalışma önlüğünün üst cebine, yakaya veya kemere takılmalı. Kullanım sırasında dozimetrenin vücuda temas eden yüzü arka yüz olmalı ve dozimetrenin önüne herhangi bir cisim (kalem, isimlik vb.) gelmemeli.

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma Üstünde ismi yazılı olan kişi dışında kimse kullanmamalı, Direk radyasyon ışınına maruz bırakılmamalı, Nem ve sıcaktan korunmalı, Yıkanmamalı,

Tanısal Radyolojide Kişisel Korunma DOZİMETRELER Çalışma sırasında kurşun önlük giyiliyorsa, tüm vücut dozunun ölçülebilmesi için dozimetre kurşun önlüğün altına takılmalıdır. Hiçbir neden yada mazeretle başkasının dozimetresi kullanılmamalı.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Radyoloji ve Hamilelik Hamile hastalar çekim sırasında hamile olduğu bilinenler ve hamile olduklarını sonradan öğrenenler olmak üzere iki grupta ele alınır.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Bilinen Hamilelik Hamile olduğu bilinen bir hastanın X-ışını çekimi gerekiyorsa, radyolog veya sorumlu hekim durumu tekrar gözden geçirmelidir. Eğer çekimin yapılması zorunlu ise çekilecek film sayısı kısıtlanır veya floroskopi zamanı mümkün olduğunca kısa tutulur. Karın kısmının örtülebilen her yeri kurşun örtü ile korunur. Daha sonra fetal dozun hesaplanabilmesi için kullanılan X-ışını parametrelerinin (radyografi için kVp, mAs, ışınlama alanı ve floroskopi için ortalama kVp, ışınlama süresi, ışınlama alanı) kayıtları tutulur. Hasta, alacağı radyasyon dozunun bir probleme yol açma ihtimalinin düşük olduğu konusunda bilgilendirilir.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Radyolojik Çekim Sırasında Hamileliğin Bilinmediği Durumlar Hastanın radyolojik tetkikten sonra hamile olduğunu öğrenmesi en çok sıkıntı yaratan durumdur. Hasta hamile olduğunu genellikle çekimden bir hafta veya daha uzun bir süre sonra öğrenir. Çekimden dolayı hastanın almış olabileceği dozun tayin edilebilmesi için aşağıdaki hususların bilinmesi gerekir: Yapılan tetkikin türü Çekilen film veya floroskopi sayısı X-ışınının yarı değer kalınlığı Hastaya gerekli önerilerde bulunabilmek için aşağıda hususlar göz önüne alınmalıdır:

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Radyolojik Çekim Sırasında Hamileliğin Bilinmediği Durumlar 1.    Özellikle döllenmeden sonraki ilk 21 gün içinde fetusun maruz kaldığı ışınlanmanın, ICRP 60’da belirtildiği gibi, canlı doğacak çocuğa stokastik veya deterministik bir etki yaratma olasılığı düşüktür. 2.    Fetusun aldığı radyasyon dozları genellikle çok küçüktür ve hamileliğin sonlandırılması gerekmez. 3.    Ancak, fetal dozun 150 mGy’in üzerinde olduğu tahmin ediliyorsa, dozdan doğan risk ile diğer riskleri karşılaştırılarak hamileliğin sonlandırması söz konusu olabilir.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Radyolojik Çekim Sırasında Hamileliğin Bilinmediği Durumlar Doğal radyasyondan bahsetmek, riski hastaya izah etmek için iyi bir yoldur. Örneğin, fetusun aldığı 5 mGy’lik bir radyasyon dozu 2 yıllık doğal radyasyon dozuna eşdeğerdir (2.5 mSv/yıl). Bir başka yöntem ise, çocuğa birşey olması riskinin olmaması ihtimalinden daha düşük olduğunun söylenmesidir. Örneğin, bir çocuğun kanser olmama ihtimali %99.9 (100-0.1)’dur. Örneğin radyasyondan dolayı ilave kanser olma riski %8 ise çocuğun kanser olmama ihtimali %99.1 (99.9-0.8)’e düşürecektir. Genellikle hastalara bu şekilde anlatıldığında riski nasıl değerlendirebileceklerini kavrarlar.  

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Hamileler için Uyarı İşaretleri Hamilelerin istenmeyen ışınlamalara maruz kalmasını önlemek için radyoloji bölümlerinde, bekleme odaları ve hasta kabul alanlarında hamile olan veya hamile olma olasılığı olan hastaları uyarmak için belirgin uyarı işaretleri asılmalıdır. Uyarı işaretleri aşağıdaki gibi olabilir:

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Hastalara gereksiz radyasyon dozlarından kaçınmak gerekir. Bunun için aşağıdaki hususlar yerine getirilmelidir: Belirli radyasyon uyarı işaretleri kullanılması, Zorunlu olmayan çekimlerden kaçınılmalı ve ultrason, MR veya endoskopi gibi diğer tekniklerle yapılabilecek incelemeler tercih edilmesi, Uygulama yöntemlerini daha az film çekimi ve daha kısa floroskopi süreleri kullanacak şekilde ayarlanması, Cihazlar ve yöntemler için kalite temini çalışmaları rutin olarak yapılması, Bekleyen hastaların çekim odası dışında tutulması.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Bu hususlara uyulması her zaman mümkün olmayabilir. Ancak, radyasyonun doğru uygulama prensipleri ve ALARA prensibi gereğince hasta dozunu en aza indirmek için bütün imkanlar kullanılmalıdır. Hasta dozunun en aza indirilmesinin, mesleki ışınlanmalara bağlı olarak alınacak dozların da en aza indirilmesini sağlayacağı unutulmamalıdır. 

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Kullanılan  Işık/Işın  Alanının Yeri ve Büyüklüğü Uygulama sırasında mümkün olan en küçük alan kullanılmalıdır. Çocuk doğurma çağındaki kadın hastaların karın bölgeleri ve erkeklerin  gonadlarını koruyucu önlemler alınmalıdır. Tomografik tetkiklerde ise X-ışın alanı dikkatli bir biçimde pozisyonlandırılmalıdır. Örneğin kafa çekimlerinde gantriye verilecek doğru açı hassas organların özellikle gözlerin ışın alanının dışında tutulmasını sağlar.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Gonadların Korunması İncelenen alanı engellemediği sürece her türlü durumda gonadlar kurşun bir tabaka ile örtülerek korunmalıdır. Özellikle seri çekim gerektiren doğuştan bel çıkıklığı olan çocuklar korunma çok önemlidir. Hastanın X-ışını girişi olan tarafının korunmasının gerektiği unutulmamalıdır.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Odak – Cilt Uzaklığı Radyografide ters kare kanunu geçerlidir. Radyasyon kaynağından olan uzaklık iki kat arttırılırsa, doz hızı dört kat düşer.Hasta X-ışını tüpünden ne kadar uzak olursa, verilmesi gereken doz için cilt giriş dozu azalacaktır. Bununla birlikte, görüntü güçlendirici kullanıldığında iyi bir görüntü elde etmek için belli bir doz hızı gerektiğinden hastanın X-ışını tüpünden uzaklaştırılması görüntü güçlendiriciye ulaşan dozun azalmasına neden olacaktır. Bu nedenle, uygun görüntü kalitesiyle hasta dozunu en aza indirebilmek için doz ve uzaklık arasındaki dengeyi iyi kurmak gerekir. Odak ile görüntü yoğunlaştırıcının uzaklıklarının sabit olduğu X-ışını cihazlarında, hasta tüpten mümkün olduğunca uzağa, görüntü güçlendirici ise mümkün olduğu kadar yakına yerleştirilir. Hasta dozunu en aza indirmek için hasta ile X-ışını tüpü arasındaki mesafeler için belirlenmiş uluslararası sınırlar bulunmaktadır. Görüntü alıcısını hastaya mümkün olduğunca yakın, X-ışını tüpünü hastadan mümkün olduğunca uzak yerleştirmek bozulmayı ve büyütmeyi azaltarak görüntü kalitesini etkiler.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Tekrarlanan Çekimlerden Kaçınmak Tekrarlanan radyografilerin sayısı toplamın %10’u kadar yüksek bir seviyededir. Yoğun X-ışını çekimlerinin olduğu yerlerde tekrarların sayısının %3-4’ü geçmemesi gerekir. Aşağıdaki hususlara dikkat etmek bu tekrarlanma oranlarını düşürecektir: Uygun teknik parametrelerin seçimi Uygun film-kaset kombinasyonunun kullanılması Hastanın doğru pozisyonlanması Hasta pozisyonlama desteklerinin kullanımı Her bir cihaza özgü radyografi teknikleri geliştirmek faydalı olacaktır. Bu da hazırlanan radyografi el-kitabında yer almalıdır.

Hastaların Korunması İçin Alınabilecek Tedbirler Kalite Güvenliği Hastanın alacağı radyasyon dozu üzerinde X-ışını cihazının performansının çok büyük önemi vardır. Bu performansın ölçülmesine kalite güvenliği (QA) veya bazen kalite kontrol (QC) denir. İdeal olarak, bütün yeni cihazlar kabul şartlarına uygunluğunun doğrulanabilmesi için test edilmelidir. Test sırasında bazıları sadece başlangıçta ölçülmesi gereken bütün temel parametrelere bakılmalıdır. Cihazın kullanımı boyunca da düzenli olarak QA testleri yapılmalıdır. Burada “düzenli” genellikle yıllık anlamındadır bununla beraber daha az hassas olan diş röntgen cihazları gibi cihazlar için bu süre daha uzun tutulabilir. Bazıları çok basit olan bu testler en azından, çok ciddi hale gelmeden bir takım sorunların önlenmesini sağlar.

Aşağıdaki aktivitelerde ölüm riskiniz milyonda birdir! Ölüm nedeni 10 milirem (Akc. Filmi) Kanser 20 gün radon gazı soluma Akciğer kanseri Bir tek sigara içmek Kanser, kalp krizi Yarım litre şarap içmek Karaciğer sirozu 2 gün Çarşamba’da yaşamak Hava kirliliği 1,5 dakika kaya tırmanışı Ölümcül kaza Kano ile 6 dk. yolculuk 15 km. Bisiklet kullanma 70 km. Araba kullanmak 1500 km. Jet ile uçma 2 ay sigara içenle yaşamak 40 çay kaşığı fıstık ezmesi yemek Kanser, Alfatoksin B neden ile 1 yıl şehir şebeke suyu içmek Kanser, Klor nedeni ile 30 kutu diyet soda içmek Kanser, Sakkarin nedeni ile 100 adet mangal et yemek Kanser, Benzen nedeni ile

REFERANS KAYNAKLAR 1- KUMAŞ, Ahmet. Radyasyon Fiziği ve Tıbbi Uygulamaları 2- KUMAŞ, Ahmet. Radyasyon Sağlığı ve Güvenliği 3- GÜNDÜZ, Hüseyin. Radyasyon Güvenliği, Korunma ve Dozimetre Kullanımda Dikkat Edilecek Hususlar (Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği Yayınları) 4- ÜSTÜN, Prof. Dr. Faik. Radyolojide Bazı Temel Buluşlar ve Bunları Bulanlar 5-YÜLEK, Doç. Dr. Gürcü Gürcan. Radyasyon Fiziği ve Radyasyondan Korunma 6- Türkiye Atom Enerji Kurumu. Radyasyon Güvenliği Yönetmeliği 7-Türkiye Cumhuriyeti Resmi Gazete

SABRINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM…..