ANTIKORLARIN YAPISI
Antikorlar, etkin bir immün yanıtın önemli yapıtaşlarıdır ve hücre- dışı patojenlere ve toksinler gibi tehlikeli çözünür proteinlere karşı antijene spesifik immünite sağlar. Antikorlar antijenik determinantlar ile birleşebilen protein molekülleridir. Serum, mide salgıları ve süt gibi diğer vücut sıvılarında bulunur.
Antikorların Fonksiyonları 1-Toksin nötralizasyonu : Bir toksinin etkisini gösterebilmesi için özel bir kısmı ile konağın somatik hücrelerine bağlanması gerekir. Spesifik antikorlar toksinlerin bu özel kısmına bağlanarak, bunların konakçı hücrelerine tutunmalarını engeller. Bu olaya toksin nötralizasyonu, böyle antikorlara nötralizan antikor denir.
2- Virus Nötralizasyonu: Konakçı hücresine girip çoğalabilmeleri için, virüslerin öncelikle özel molekülleriyle hücre yüzeyine bağlanırlar. Virüslerin bu özel molekülleri spesifik antikorlar ile kaplandığında yani nötralize edildiğinde, virus hücreye giremez dolayısıyla çoğalamaz.
3- Bakteriyel Adhezyon İnhibisyonu: Birçok bakterinin inaktif olabilmesi için, adhezyon molekülleri ile konakçı hücrelerine bağlanması gerekir. Spesifik antikorlar bakterilerin adhezyon moleküllerini bloke ederse böyle bakteriler hücrelere bağlanamaz ve patolojik etkilerini gösteremez.
Antikorların İndirek Efektör Fonksiyonları 1- Opsonizasyon 2- Antikora bağımlı hücresel sitotoksite 3- Lokal yangısal reaksiyon uyarımı 4- B hücre fonksiyonlarının düzenlenmesi
Antikorlar Immunoglobulinler (Ig) Antiserum
Ig’lerin bulunduğu yerler Plazma Daha az oranda Dokularda, Hücreler arası sıvılarda yer alırlar.
IMMÜNOGLOBÜLİN TİPLERİ
Immunoglobulinlerin Yapısı Antikorlar serum proteinlerinin çoğunlukla gama globulin fraksiyonu içinde bulunmaktadır. Bir antikor molekülü 4 polipeptitden oluşur 2 kısa=hafif (Light chains), 2 uzun=ağır (Heavy chains) Uzun ve kısa zincirler birbirine disülfit bağları ile bağlanmıştır. Her Ig hafif zinciri eşit boyda iki protein kısmından oluşur. Her Ig ağır zinciri, bir amino-terminal değişken kısımdan ve herbiri yaklaşık 110 aminoasitlik 3 sabit kısımdan oluşur.
Antikorlar iki bölgeden oluşur Aminoterminal bölge– variable region: Değişken bir domain (ilmik) olup amino asit sekansı her antikorda farklıdır . Karboksi terminal bölge – constant region: Sabit bir domain (ilmik) olup amino asit sekansı aynı tipteki hafif zincirler arasında farklı değildir.
IgG Normal insan serumunda bulunan Ig'lerin yaklaşık % 70-75'ini oluşturur. En çok dolaşan antikordur. Birbirlerine -S- S- bağları ile bağlanmış iki adet hafif (L) ve iki ağır (H) polipeptit zincirinden oluşur. Çökme sabitesi 75S, Molekül ağırlığı 150.000 Damar içi dağılımı %45dir.
IgG Sekonder bağışık yanıtta fazla miktarda oluşur. Antikorlara immunojenik karakter kazandırır. Antitoksinler IgG sınıfındandır. Yarı ömrü 21-23 gündür ( IgG3’de 7 gün) Normal serumda 100 ml'de 1000-1200 mg miktardadır. Aglütinasyon, prenspitasyon oluşturur. Opsonizasyon etkisi vardır. 4 alt tipi vardır. IgG2 alt tipi hariç, plesentadan geçmektedir.
IgG ADCC (antikora bağımlı hücresel sitotoksisite) de önemli rol oynamaktadır. Komplemanı aktive etmektedir. Virüs nötralizasyonunda etkilidir. (Inhibition of viral attachment). Deride pasif anafilaksi oluşturan tek immunoglobulindir. “Antikor feedback" mekanizmasında etkilidir.
IgM Serumdaki Ig'lerin %10'unu oluşturur. Pentamer şeklinde 5 üniteden oluşur. Bu alt üniteler birbirleriyle CH3 ve CH4 ilmikleri ile disülfit bağları oluşturarak bağlanırlar. IgM’de "J" zinciri de bulunmaktadır.
IgM 5-10 antijen molekülü bağlayabilmektedir. Molekül ağırlığı 900.000 dir. Sedimantasyon sabitesi 19 S dir. Yarı ömrü 5 gündür. Büyük bir kısmı (%80) damar içinde bulunur. Çoğunlukla primer immun yanıtta oluşur. Normal serumda 100 ml.'de 120 mg miktarındadır.
IgM Olgun B lenfositlerinin yüzeyinde bulunan IgM'ler antijene özgül reseptör görevi görmektedir. Plasentadan geçmez. Fötüste IgM düzeyinin artmış olması konjenital infeksiyon veya perinatal infeksiyonu göstermektedir. Aglütinasyon, hemaglutinasyon, virüs nötralizasyonu ve komplemanı bağlama özelliğindedir. İsohemoglutininler IgM yapıdadır. Gram (-) bakteri stimulasyonlarına karşı en sık oluşan antikordur.
IgA Serum ve salgısal tipleri vardır. Serumdaki immungolobulinlerin %15-20'sini oluşturmaktadır. Serumdaki IgA'ların % 80'i monomerdir. Çökme sabitesi 7 S dir. Serumda 100 ml'de 200 mg kadardır. Molekül ağırlığı 160.000'dir. Damar içinde % 42 oranında bulunur. Yarı ömrü 6 gündür.
Salgısal IgA Genellikle dimer şeklindedir. Molekül ağırlığı 400.000 dir. Sistemik hümoral bağısıklıkta fazla etkili değildir. Mukozal immunitede önemli rol oynar.
IgA Klasik yoldan komplemanı aktive etmez. Alternatif yoldan kompleman aktivasyonu yapabilmektedir. IgA bakteriyel lizize yol açmaz. Lizozim enzimi varlığında gram (-) organizmlere karşı bakterisidal aktiviteye sahiptir. Sekretuar (salgısal) IgA antiviral etkisi olan bir antikordur. Aglütinasyon etkisi bulunmaktadır.
IgD Serumda eser miktarda bulunur (3-5 mg/100 ml). Total plazma inmunoglobulinlerinin % 1'inden daha azını oluşturur. Dolaşımdaki B lenfositlerinin yüzeyinde bulunur. Ayrıca kordon kanında ve lenfatik lösemi hücrelerinde bulunduğu belirtilmektedir.
IgD Antikor etkinliğinin olduğu ispatlanamamıştır Yarılanma ömrü 2-8 gündür. Monomer şeklindedir Isı ve aside duyarlıdır. Alternatif yoldan komplemanı aktive edebilmektedir. Serumda bazı antijenlere (penisilin, insülin, nükleer antijen, trioid antijeni) karşı IgD tipi antikorlar gösterilmiştir.
IgE Serumda çok az miktarda bulunmaktadır. (0,01 - 0.03 mg/100 ml). Yarı ömrü iki gündür. Allerjik olaylarda rol alır. Tükrük ve nazal sekresyonlarda bulunur. Helmintiyazlarda serumdaki konsantrasyonu artmaktadır.
IgE Isıya duyarlı antikordur. In vitro serolojik reaksiyonlara yol açmaz Plasentadan geçmediği için fetusta duyarlılık oluşumuna neden olmaz. Alternatif yoldan kompleman aktivasyonuna katılır.
Fonksiyonlarına göre antikorlar Antitoksin (IgG türünden) Aglütinin Presipitin Amboseptör Opsonin ve bakteriyosin Nötralizan veya koruyucu antikorlar
1. Antitoksin = Toksin veya toksoidlere karsi olusan antikor türüdür 1. Antitoksin = Toksin veya toksoidlere karsi olusan antikor türüdür. Özgül Ag ile birlestiklerinde flokülasyon olusturur, toksini nötralize ederler. IgG bu türdendir. 2. Aglutinin = Bu tip antikorlar kendilerini olusturan antijenik partikülleri bir araya toplarlar sonra tüpün dip kismina çökerler. IgA, IgM, IgG. 3. Presipitin = IgG yapisinda erimis(solubl) durumdaki antijenlere karsi olusan antikor türüdür. Özgül antijenlerle birlestiklerinde flokulasyon olusturur ve toksini nötralize ederler. 4. Amboseptör = Bu antikorlar (IgG türleri) kendi antijenleri ile birlestiginde taze serumlarda bulunan kompleman adi verilen maddeleri kullanarak antijenik hücreyi ya tamamen eritir ya da komplemanın bağlandığı antikoru yapışır. 5. Opsonin ve bakteriopin = Bu antikorlar bakterilerin veya diger bazi hücrelerin yüzeylerine yapisarak, makrofajlar tarafindan kolayca fagosite olmalarını sağlarlar. IgG antikorları bu özelligi taşırlar. 6. Nötralizan veya koruyucu antikorlar = Daha çok virüs infeksiyonlarında olusan IgA ve IgM, IgG yapisinda antikorlardır. Kendilerini meydana getiren patojen mikroorganizmaların hastalık yapma yeteneklerini önlerler yani nötralize ederler.
Monoklonal antikorlar Tek bir antijenik determinanta karşı uyarılmış tek tip hücrelerin çoğalması ile oluşan plazma hücrelerinin ürettiği tek tip antikorlardır. Kullanıldığı alanlar: 1- Hücrelerin tiplendirilmesi. Örn: Lenfosit tipleri 2- Tümörlerin tanı ve tedavisinde 3- Serolojik tanıda 4-Hücre yüzey molekülleri ve salgılanan moleküllerin fonksiyonel analizi
Figure 1. Monoclonal antibodies can block tumor growth using many mechanisms