VERİMLİ DERS ÇALIŞMA Amaç, disiplin ve ciddiyet olmadan başarı olmaz. Günümüzde başarısızlığın en büyük sebebi amaçsızlık, disiplinsizlik, tembellik ve ciddiyetsizliktir.

- İneğim hiç süt vermez. Sütü ondan sizin almanız gerekir. Bir tane ineği olan köylünün birine bir gün sormuşlar: - İneğin ne kadar süt veriyor? Köylü cevap vermiş: - İneğim hiç süt vermez. Sütü ondan sizin almanız gerekir.

Su düşünmek, susuzluğunuzu gidermez Odun düşünmek, sizi ısıtmaz. İnsanın bir şeyi sadece düşünmesi ve istemesi de onu hedefine ulaştırmaz. Başarı için: Gayret Çalışmak Uyulması gereken tüm şartlara da uymak gerekir.

NELER YAPMAK LAZIM Okulda öğretmenin iyi dinlenilmesi Anlaşılmayan konuların sorulması Eve gidince tekrar yapmak(özellikle uyumadan önce) Ödevleri yapmak Bir sonraki günün derslerine bakmak Test çözmek

Çalışma ortamının düzenlenmesi Çalışmak için oturan insanın dikkatinin dağılmaması için ortamın belli özellikler taşıması gerekir. Aynı zamanlarda aynı mekanlarda ders çalışmak, daha sonra bu işe daha kolay adapte olmanızı sağlar. O masaya sadece çalışmak için oturduğunuzu hissetmelisiniz.

Dikkatin dağılmasına ve zihnin başka şeylerle uğraşmasına yol açan sebepler içten veya dıştan kaynaklanır. İç sebeplerden ilki hayal kurmaktır. Çalışmayı engelleyen ve dikkati dağıtan en önemli etkenlerden biridir. ‘Çalışmam gereken bu bölümü bitirince tam 10 dakika hayal kuracağım.’ Deyin ve çalışmanıza devam edin.

Bu derste başarılı olabilecek miyim’ ‘ Dikkati dağıtan ve zihnini başka şeylerle meşgul eden ikinci sebep dersle ve gelecekle ilgili endiŞelere kapılmaktır. ‘ Bu derste başarılı olabilecek miyim’ ‘ Ya başaramazsam annemin babamın yüzüne nasıl bakarım’ ‘Arkadaşım benden çok çalıştı, ben hazırlanamadım’ ‘ Bu iş galiba olmayacak...’ ‘Çok konu var ama zamanım yok yetişmeyecek, mahvoldum, ben hapı yuttum.’

‘Bu düşünceler benim çalışmamı kolaylaştırıyor mu?’ ‘Bu düşünceler amacıma hizmet ediyor mu? ‘Bu düşünceler bana yardımcı olacak mı?’ Bu sorulara verdiğiniz cevap nedir?

Dış Sebepler 1-YATARAK ÇALIŞMAK Ne kadar iyi niyetle olursa olsun ‘ders kitabını eline alıp şöyle uzanarak’ çalışmak istemenin tek sonucu vardır. Uykuya dalmak ya da çalışamayacak kadar gevşeyip mayışmak.

2- MÜZİK DİNLEYEREK ÇALIŞMAK: Bilimsel araştırmalara göre beyin, aynı anda bir çok uyaranı alabilir. Ancak dikkatini sadece bir tek noktaya odaklayabilir. Bu sebeple insanın hem müzik dinlemesi hem de ders çalışması mümkün değildir. İnsan ya müzik dinler ya da ders çalışır. Üstelik işin bir başka yönü var. Ders çalışmaya çalışırken müzik dinlemek, zevkle müzik dinlemenizi engeller.

3- TELEVİZYON Televizyon ders çalışırken ENGEL OLUŞTURAN ve ZAMAN KAYBINA neden olanların başında gelir. Başarılı olmak istiyorsanız çalışma sırasında televizyondan uzak olun. Bunların ikisi azılı birer düşmandır. İkisi bir arada duramaz. Biri mutlaka diğerini yok eder. Müziği ödül olarak kullanabilirsiniz. Ancak televizyonu asla.

4- TELEFON Soru sormak, bir şey danışmak ve sohbet etmek için bir arkadaşınızı aradığınızda ya da onlardan biri sizi aradığında zamanın nasıl geçtiğini anlayamaz, dersten kopar gidersiniz. Telefon konuşmalarınızı dinlenme aralarınıza erteleyin. Hem sizin için ödül olmuş olur.

5-BAHANELER!!! Bir gün anne-babanız duymak istemediğiniz bir söz söyledi diye, Bir gün hocanızla aranızda istenmeyen bir diyalog geçti diye, Bir başka gün canınız sıkkın diye, Bir başka gün kötü hava içinizi kararttı diye, Bir diğer gün arkadaşlar bir yere gitmeyi teklif etti diye....vesaire vesaire. Bu listeyi sayfalarca uzatmak mümkün. Eğer hayatınızla ilgili sorumluluğun size ait olduğunu kabul ederseniz bu sebeplerden hiçbiri sizi başarıdan alıkoyamaz.

CANIM İSTEMİYOR Ders çalışma isteği gelsin çalışırım diye düşünmeyin. Çalışma isteği dersin, konunun içindedir. Çalıştıkça öğrendikçe ilham, istek ve haz kendiliğinden gelir.

Hafıza ve unutma Öncelikle şunu söyleyebiliriz ki; aĞır bir sorumluluk, zorlama ve büyük beklentiler beyni kilitler. Beyin ne okunanı anlar ne de bunları kaydeder. Beyni kilitleyen en önemli şey, sahip olduğumuz olumsuz düŞüncelerdir. Olumsuz düşünceler bilgisayarları çökerten virüslere benzer bir görev üstlenerek beyninizi çökertir.

İşte size bazı virüsler; - Bu gün günümde değilim. - Bu dersi düşündüğümde hasta oluyorum, hiç şansım yok, çakacağım. - Bu hoca bana taktı, bundan geçer bir not almam imkansız. - Ben işe yaramaz bir tembelim, neye elimi atsam başaramıyorum, keşke hiç doğmasaydım. - Allah’ın belası matematik, bu derste hiç iyi değilim, her şey kötü gidiyor. - Neden çalışayım ki; nasıl olsa işe yaramayacak, hiçbir şey istediğim gibi olmuyor...

Neleri unuturuz? Kendimizi tam anlamıyla vermeden öğrenmeye çalıştıklarımızı, Başka öğrenmelerden farklı kılmadığımız için onlarla karıştırdıklarımızı, Hoşlanmadan, sevmeden yaptığımız için bastırdıklarımızı, Üzerinde uygun ve düzenli tekrarlar yapmadıklarımızı, UNUTURUZ!

Neleri ne kadar hatırlarız? Okuduklarımızın.....................................................%10’unu Duyduklarımızın.....................................................%20’sini Gördüklerimizin......................................................%30’unu Hem görüp, hem duyduklarımızın..........................%50’sini Söylediklerimizin ...................................................%80’ini Davranışlarımızla birlikte söylediklerimizin............%90’ını HATIRLARIZ!

Okuyun ... yazın... yüksek sesle tekrarlayın... birinin size soru sormasını sağlayıp cevaplamaya çalışın.

Mutlaka Türkçe, deyimler sözlüğünüz ve atasözleri kitabınız olsun Mutlaka Türkçe, deyimler sözlüğünüz ve atasözleri kitabınız olsun. Anlamını bilmediğiniz kelimelerin anlamını, deyim ve atasözlerinin ne anlatmak istediğini öğrenin. Her gün birkaç sayfa kitap okuyun. Günde on sayfa ayda üç yüz yılda üç bin altı yüz sayfa eder.