Zor elde ettiklerinizin kıymetini bilirsiniz; bu küçük öykümüz de, bir zor elde edişle, bir kıymet bilişle ilgili... (ses düğmesini açabilirsiniz)

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
(ses düğmesini açabilirsiniz)
Advertisements

NEVESER “Çaresiz”in Şarkısı ses düğmesinin açık olması gerekmektedir.
Bir süre önce, başka bir kadınla çıkmaya başladım ve bu aslında
ses düğmesini Murat Suyu’ndan da, Mavi Nil’den de duyulacak kadar açabilirsiniz SON ON BİR.
BİR ÖYKÜMÜZ VAR.
Bizim Öykümüz Gamze & Akın. Bir yerlerde gizlice filizlenen...
(ses düğmesini açabilirsiniz) Kağıtlara bakarak ciddi ciddi konuşmam mümkün değil söyleşilerde, hatta konuşmanın nereye gideceğini de bilmem. Ama bildiğim.
BOZKIR’A NİNNİ ses düğmesini açabilirsiniz Ali Demirsoy hocamızın göndermiş olduğu bu fotoğraftan müthiş etkilenmiştim.
Sen benimsin; bana aitsin... ses düğmesini açabilirsiniz.
(ses düğmesini açabilirsiniz) Birisi size derse ki:
Cep telefonunla yapabileceklerin (aklına gelmez!)
onca gerçek; (ses düğmesini açabilirsiniz) onca düş varken…
Resim-iş dersi ses düğmesini açabilirsiniz.
(ses düğmesini açabilirsiniz) ilk damla en büyüğüdür.
BUGÜN HAYAT ÇOK GÜZEL!.
Bu sabah kalktığında...sana dikkatle baktım...bana konuşmanı umdum....
(ses düğmesini açabilirsiniz) ihtiyar mısırcı ve sürpriziniz.
SARILMAK ses düğmesini açabilirsiniz İkiye ayrılır Yeni Türkü’nün Vira Vira albümünün şarkıları: aşırı güzel olanlar ve aşırı berbat olanlar. Her nedense.
Ağlarsam sesimi duyar mısınız
“Sonsuza Dek” sesli.
ses düğmesini açabilirsiniz RAMAZAN GÜZELDİR.
?.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için ‘mouse’u tıklayınız.
sesli “yabancı” lisan? kaç yabancı dil bilirse bilsin insan…
ANNEYE NİNNİ (bütün anneler bebektir) Bugün sonucu içimizi rahatlatan bir anjiyo yapıldı anneme. Henüz icat olmamış bir alet ile bakılsaydı, aslında.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece “mouse”u tıklayınız.
sizin de şarkınız var mı?
ALÇAKLIK KORKUSU (sesli). ALÇAKLIK KORKUSU (sesli)
KALANIN ARDINDAN (sesli) Hep birlikteydik, masmaviydi hava; ne çok seviyordu herkes birbirini. Gitara yeni başlamıştım; çalacaktım ama utanıyordum.
ses düğmesini açabilirsiniz
Bu akşam Bourbon Caddesi’nde bir Ay var. Yüzler görüyorum soluk lambanın altından geçerlerken. Bu çağrıyı izlemekten başka seçeneğim yok. Parlak ışıklar,
24 KASIM Öğretmenler Günü
SeNi SeVMeK BiR GüL KoKuSuYDu..
?
Yalnız sana borçluyum bugün dünyada varsam:
Şiddetle itiraz ettim: "Ama ben seni seviyorum!!!"
Kim bilir nerelerde,hangi gönüllerdesin
bir mesai sonrası ses düğmesini açabilirsiniz Son hastam da, sevgili asistanım da gidiyor, kalıyormuşum bir başına, eski bir apartmanın zemin katında.
iş’te keyif… 1990 sevgili kızıma; iş yaşamının kapısında,
MADAMA (ses düğmesini açabilirsiniz) O özgür havasıyla önümden bir vals yapar gibi geçmiş, beni fena etkilemiş, peşinden sürüklemişti. Az ötemde duruyordu,
Sesli izleyin Geçişler için tıklayın Olmasa da olur dedi ğ imiz insanlarla doludur hayatımız; tanı ş tı ğ ımız, selamla ş tı ğ ımız; klasik cümlelerle.
FRAGMAN ses düğmesini açabilirsiniz.
kısa metrajlı yazı ses düğmesini açabilirsiniz
mazeret ses düğmesini açabilirsiniz bir fotoğraf makinasının, cepte beş kuruş parasının, aydınlık bir geleceğinin olmayışı da, Değil bir "makro" objektifinin;
(ses düğmesini açabilirsiniz) PROFESYONEL Léon, hayatımın filmlerindendir.
ses düğmesini açabilirsiniz
ses düğmesini açabilirsiniz
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece ‘mouse’u tıklayınız.
(ses düğmesini açabilirsiniz) son babalar son patronlar son kuşlar.
TUTUNMAK Birinci Bölüm.
ses düğmesini açabilirsiniz Bir sararmış fotoğraftayız.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece “mouse”u tıklayınız.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için ‘mouse’u tıklayınız.
ses düğmesini açabilirsiniz 18 aralık 2009 Cuma - 20:00 o kamyonun kasasında olabilmek.
Tıkır Top
ses düğmesini açabilirsiniz - ilerlemek için mouse’u tıklayınız.
YAĞMUR İclal AYDIN Ses Düğmesini Açınız.
Bir bilgeye sormuşlar:
MASAÜSTÜ ARKA PLANI (ses düğmesini açabilirsiniz)
Olmasa da olur dediğimiz insanlarla doludur hayatımız; tanıştığımız,selamlaştığımız; Klasik cümlelerle iletişim kurduğumuz, yanıtlarını merak etmediğimiz.
Bu sabah kalktığında...sana dikkatle baktım...bana konuşmanı umdum....
Balta çıkmamış bir ormanın, yalnız ağaçlarına... (ses düğmesini açabilirsiniz)
GÜNDÜZ MASALI 1. Masal: binBİR GECElik MASALI masal - (sesli) devam etmek için düğmeye.
BUGÜNE DÖNÜŞ ses düğmesini açabilirsiniz Evet; en yaşanası dönemiydi kocamış dünyanın, 1960’lı yıllar. Yazmakla bitmezdi, o rengarenk siyah-beyaz detaylar,
ANNE BABA TUTUMLARI.
KİŞİLERARASI İLETİŞİMDE DİLİN KULLANIMI
ESKİLERİ HATIRLATMA Belki de en başından belliydi kaderimiz.
Keloğlan ve Kuyu Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, bir Keloğlan’la ninesi varmış. Bunlar çok yoksul insanlarmış. Keloğlan’ın.
Bu sabah kalktığında...sana dikkatle baktım...bana konuşmanı umdum....
NEDEN DOKTOR OLUYORUZ? GRUP BİLİMSE TODUP A2.
Sunum transkripti:

Zor elde ettiklerinizin kıymetini bilirsiniz; bu küçük öykümüz de, bir zor elde edişle, bir kıymet bilişle ilgili... (ses düğmesini açabilirsiniz)

Dişlerinin diziliminde, çenelerinin kapanışında bozukluğu olan bir insan, yiyecekleri çiğnemede, dişlerini temizlemede, düzgün konuşmada ve sımsıcak gülüşte problemler yaşayabilir. Bu yüzden de düşleri tel kafesler içinde tutsak olabilir. Böyle zamanlarda Ortodonti yetişir imdada ve dişlere takılan tellerle, tel kafeslerin kapılarını açabilir, tutsak düşlere özgürce kanat çırptırabilir. Nasıl Orhan Veli’nin işi gücü, hepimiz uykudayken gökyüzünü boyamaksa her sabah, adımız Ebruli olmasa da, ortodontistlerin işi gücü, biraz gerçek, biraz düş, bu sihirli telleri dişlere uygulamaktır. Ancak özellikle iskeletsel bozukluklarda, bazen kuvvetlerin ağız dışı aygıtlarla kafadan, alından, enseden destek alınarak uygulanması gerekebilir. Hiçbir ortodontist kendi çocuğuna takmayacağı bir sistemi hastasına uygulamaz; ama uygulaması şart olan durumlarda da çocuğa bu ağız dışı aygıtı günde on altı saat takması söylenebilecektir. Bu görüntü, çocuğu sosyal yaşamında mutsuz edebileceğinden, bir süre sona hastanın gizlice ya da açıkça bu aygıtı hiç takmama riski vardır. Takmama riski genellikle tedavi olmayı çok istemeyen, hele ortodontik tedavi şansına kolaylıkla kavuşuvermiş çocuklarda daha sık görülmektedir. Çünkü aslında ortodontik tedavi olabilmek, hastanelerdeki sıralar açısından, ya da maddi nedenlerle o kadar kolay değildir. Bu zorlukları yaşamayan, elde ettiğinin kıymetini, bu zorlukları aşamayan kadar bilemeyecektir – tedaviden vazgeçivermesi de, başlayıvermesi kadar kolay olabilecektir. Çoğu zaman bir ortodontist yolda yürürken, verdiği ağız dışı aygıtı takmayan bir hastasına rastlayabilir. Çok nadiren de bir ortodontist yolda yürürken, verilmiş ağız dışı aygıtını sadakatle takan bir su satıcısı çocuğa rastlayabilir.

Ortodontist o anda hemen duracak; pek çok çocuk, dünya kadar para verilmiş aygıtları çenelerinde değil, çekmecelerinde dururken ve ılık sularda kulaç atarlarken – serin sular satarak ailesine destek olmaya çalışan ağız dışı aygıtlı bu çocuğa saygı ve sevgiyle bakacaktır. Yoksulluk hep vardır; dünya döndükçe yoksulluk da aşk gibi hep var olacaktır. Eskiden toprak testiyle su satan çocuklar şimdi pet şişelerle, ileride de kim bilir hangi sayısal sistemlerle sokaklarda su satacaktır ve bu kavurucu koşturmada, bir de enseden dolaşan bir kuvvet sistemini kimse görmese bile sadakatle uygulamak kolay değildir. Bir yandan meslek lisesine devam eden, babasının sağlık güvencesiyle bir üniversite hastanesinde tedavi imkanı yakalamış ve bunun kıymeti ruhunun taa derinliklerine işlediği belli olan çocuğun hemen dişlerini inceleyen ortodontist, ağzının bakımını da, üniversitedeki doktorunu da çok takdir edecektir. Elbette iyi giden bir tedavi devam edecektir, ama bir talihsizlikle tedavi devam edemezse endişesiyle kartını uzatacak, o durumda tedavisine gönülle devam edebileceği sözünü de verecektir.

Bu sadakat hepimize örnek olmalıdır; sadakat birilerine söylerken değil, birileri görmezken değerlidir. “Yüksek Sadakat”, sadece güzelim “Aşk Durdukça” şarkısını söyleyen grubun adı değil, su satan bir çocuğun kavuştuğu tedaviyi sahiplenişidir. Bu bir dediği iki edilmemiş pek çok yürek için küçük bir örnektir. Zaten topluma örnek olmuş büyük insanların çoğunun uygulamalarında, çocukluklarında, geçirdikleri zor dönemlerin izleri ve elde ettiklerinin kıymetini bilişlerinin öyküleri gizlidir… düş hekimi yalçın ergir müzik: çiçek abbas (giriş) / cahit berkay