ÇOCUKLARDA SORUMLULUK DUYGUSU VE KİŞİLİK GELİŞİMİ Haziran 2009

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
SORUMLULUK Düşen bir çığda hiç bir kar tanesi kendisini olup bitenden sorumlu tutmaz.
Advertisements

ÇOCUĞUNUZUN OKUL BAŞARISINDA ÖNEMLİSİNİZ!!!
YARINA KALMAK ADINA SORUMLULUK EĞİTİMİ
Psikolojik Danışman Ayçin YILMAZ
ANA BABA VE ERGENLİK.
Okul Başarısında Ailenin Rolü
AİLE EĞİTİM SUNUSU 5.
KİMLİK GELİŞİMİ VE KENDİNİ KABUL
OKUL KORKUSU NEDİR? Uzm. Psikolog Arzu YILDIRIM
ÇOCUK EĞİTİMİNİN ANAHTARI: ÖZGÜVEN
ANNE-BABA ÇOCUK İLETİŞİMİ
Sabiha Hamdi Türkay İlkokulu Rehberlik Servisi 2014
ÇOCUKLARIMIZIN EVDEKİ ÇELIŞMALARINA NASIL YARDIMCI OLABİLİRİZ ?
ANNE BABA TUTUMLARI.
ANNELER BABALAR/ÇOCUĞUNUZ SINAVA GİRİYOR …. Çocuklarımızı çok severken kişisel isteklerimizin, beklentilerimizin onlar için belki de aşırı bir yük olacağını.
Anne – Baba – Çocuk İletişimi Seminerini
HATALI ANNE BABA TUTUMLARI
Uzm.Psk.Dan.Sinem TARHAN
ZİHİNSEL YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN AİLELERİ İÇİN ÖNERİLER
AİLENİN OKUL BAŞARISINA KATKISI
ÖZGÜVEN ÖZGÜVEN SAHİBİ ÇOCUK NASIL YETİŞTİRİLİR?
ÇAĞDAŞ EĞİTİMDE ÖĞRETMEN-ÖĞRENCİ İLİŞKİLERİ EĞİTİMİ
HAYIR DİYEBİLMEK LÜLEBURGAZ REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ.
Tutum Kişinin herhangi bir olaya ve kişiye karşı olan tutumu onun kişiliği doğrultusunda gerçekleşir. Genellikle ev dışındaki ortamlarda yaşıtları tarafından.
KENDİMİ TANIYORUM Kazanım: Kendini tanımanın ders seçimindeki önemini fark eder. 9. Sınıf 74 nolu kazanım etkinliği.
Çocuğun Eğitiminde Disiplin ve Sınırlar
1 - Sorumluluk duygusunu arttırmaya çalışın
Aile İçi İletişim.
AİLE İÇİ İLETİŞİM VE AİLE YAKLAŞIMLARI
ANNE BABA TUTUMLARI Karatay Rehberlik ve Araştırma Merkezi.
KONU: OKUMA ALIŞKANLIĞI
ANNE-BABA ÇOCUK İLİŞKİLERİ.
EĞİTİMDE AİLENİN ÖNEMİ
ANNE-BABALARA ÇOCUKLARININ OKUL BAŞARISI İÇİN TAKTİKLER
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ
Mustafa kemal Akbay İlköğretim Okulu Veli Toplantısına Hoş Geldiniz.
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ VELİ SUNUMU
ANNE BABALAR EV ÖDEVLERİNE NASIL YARDIMCI OLABİLİRLER?
ALAN TERCİHLERİ VE MESLEK SEÇİMİ
ERGENLİK DÖNEMİ VE GENÇLERLE İLİŞKİLER
ÇAĞDAŞ EĞİTİMDE ÖĞRETMEN-ÖĞRENCİ İLİŞKİLERİ EĞİTİMİ
YARINA KALMAK ADINA SORUMLULUK EĞİTİMİ
Çocuğu doyuran, büyüten, eğiten ve ilk terbiyeyi veren anne, verdiği eserin sorumlusudur. (anonim)
MURAT İLKOKULU REHBERLİK SERVİSİ OKULA YENİ BAŞLAYAN ÇOCUKLAR.
SBS - AİLELERE ÖNERİLERİMİZ ERHAN BUDAK (Psikolojik Danışman)
PATNOS RAM 1 AİLE EĞİTİM SUNUSU 4. 2PATNOS RAM EĞİTİM BAŞARISINI YÜKSELTMEDE, SAĞLIKLI VE MUTLU İNSANLAR YETİŞTİRMEDE “AİLENİNİN ROLÜ”
SINAV KAYGISI KONUSUNDA VELİLERE ÖNERİLER
ANNE-BABANIN SORUMLULUKLARI
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ
Mehmet Akif Ersoy İlkokulu Sunar. ÇOCUĞUN GELİŞİM DÖNEMLERİ 0 – 2 YAŞ BEBEKLİK DÖNEMİ 2 – 6 OYUN DÖNEMİ 6 – 12 OKUL DÖNEMİ 12 – 18 ERGENLİK.
DUYGUSAL VE SOSYAL GELİŞİM
DİĞER TUTUMLAR.
ÇOCUĞUMUN OKUL BAŞARISININ ARTMASI İÇİN NELER YAPMALIYIM?
ULUDAĞ İLKÖĞRETİM OKULU
Ailenin Çocuğun Başarısındaki Rolü ,Sağlıklı İletişim ve Aile Sağlığı
Öğrenciyi Tanıma Yrd. Doç. Dr. İhsan Sarı.
HAYIR DİYEBİLİRİM.
MESLEK TERCİHİNDE AİLE Dr.M.Zeki İLGAR Biruni Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dr.M.Zeki İLGAR.
AİLE TUTUMLARI ve ÇOCUK GELİŞİMİ ÜZERİNE ETKİLERİ
OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ
ALAN TERCİHLERİ VE MESLEK SEÇİMİ
Anne Baba Tutumları ve Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri.
ANA BABA VE ERGENLİK.
ANNE-BABALARA ÇOCUKLARININ OKUL BAŞARISI İÇİN TAKTİKLER
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ Gülçin UYSAL Psikolojik Danışman.
Sunum transkripti:

ÇOCUKLARDA SORUMLULUK DUYGUSU VE KİŞİLİK GELİŞİMİ Haziran 2009

ÇOCUKLARDA SORUMLULUK DUYGUSU VE KİŞİLİK GELİŞİMİ Sorumluluk: Başkalarının haklarına saygılı olmak ve kendi davranışlarının sonuçlarını yüklenmek şeklinde tanımlanabilir.

Sorumlu Çocuklar: Kendi kaynaklarını kullanan, Kendine güvenen, Kendi kararlarını kendisi veren, Bağımsız hareket eden, Davranışlarının haklarını çiğnemeden, kendini ihtiyaçlarını karşılayabilen çocuklardır.

Araştırmalar sorumluluk duygusunun ana rahminde başladığını, ana rahmindeki embriyonun annenin duygularını hissettiğini ve paylaştığını gösteriyor. İrade dışı ana rahmine düşmüş bir embriyo annenin hamileliği arzu etmediğini hissedecek  ve doğumdan sonra anneye karşı evlatlık sorumluluğu duymayacaktır.

Sorumluluk ile kişilik bir birbirini tamamlayan iki özelliktir, kişilik sahibi olunmadan sorumluluk kazanılmaz. Kişilik nedir? Kişilik söz sahibi olmak, kendi başına karar verebilmek istemediği bir teklifle karşılaştığında  “Hayır” diyebilmek, adam yerine konmak, kendisine saygısı ve özgüveni olmak,  sevildiğini ve önemsendiğini bilmek, başkalarına saygı duymak… vb. diyebiliriz.

Çocukta kişilik gelişimi doğumdan itibaren başlar ve 6 yaşlarında büyük çapta tamamlanmış olur. Sorumluluk duygusu kişilik gelişimiyle doğrudan orantılıdır. Duygularını, tepkilerini rahatça ifade etmesine, gerektiğinde  “Hayır” demesine izin verilmeyen çocuklarda bağımsız bir kişilik gelişmediği için sorumluluk duygusu da kazanamazlar. Aşırı korumacı ve müdahaleci anne babalar çocuklarında köle bir kişilik geliştirdiklerini farkında değillerdir.

Çocuklarda Sorumluluk Duygusunun Geliştirilmesi: İstenen ve arzu edilerek doğan bir çocukta, neden sorumluluk duygusu gelişmez? Çünkü anne baba “çocuktur anlamaz; biz onun adına doğru olanı yapıyoruz” diyerek çocuğun bütün sorumluluklarını üzerlerine alırlar. Yemeğinden giyimine, ev ödevlerine, hobi ve arkadaş seçimlerine kadar çocuk adına her şeye anne ve baba karar verir. Bu kararlara uyan çocuk sevilir, uymayan çocuk sevilmez.

Eğer anne “Tabağındakini bitirmeden sofradan kalkmayacaksın” diyorsa, yemeği sevmediği veya tok olduğu halde tabaktakini bitiren çocuk, söz dinleyen, sevilen,  uysal, sorumlu bir çocuktur: “Hayır ben bu yemeği sevmiyorum; sevmediğim bir yemeği bitirmek zorunda değilim” diyen çocukta sevilmeyen, dik başlı, sorumsuz bir çocuktur.

Sorumluluk, erken çocukluk yıllarından başlayarak çocuğun yaşına, cinsiyetine ve gelişim düzeyine uygun görevler vermekle gelişmeye başlar. Aile evdeki işler konusunda çocuktan yardım bekleneceğini açıkça ortaya koymalıdır. Çocuğun başlangıçta döke saça yapacağı bu işler daha sonra deneyime ve sorumluluğa dönüşecektir. Buna karşın koruyucu bir yaklaşım çocuğun bağımsızlık ve sorumluluk hissetmesini engeller.  

Yukarda da  bahsettiğimiz gibi çocukta kişilik gelişimi doğumdan itibaren başlar ve altı yaşlarında çoğunlukla tamamlanmış olur. Buna göre bir çocuk okula ya silik, bağımlı, gölge bir kişilik ya da kendine özgüveni olan, sorumluluk sahibi, bağımsız bir kişilik kazanmış olarak başlar.  

 Bağımlı kişilikli çocuk anne baba yardımı olmadan ödevlerini yapamaz devamlı anne baba kontrolünde ders çalışır.Okulda öğretmenlerinden “aferini” veya “yıldız” aldığı zaman eve gelir gelmez anne ve babasına aldığı aferini ve yıldızı haber verir.Çünkü bu aferin veya yıldız kendisine ait değil anne babaya aittir.Güdümlü bir kişiliğe sahip çocuklar ders çalışma alışkanlığı kazanamadığı gibi,aldıkları başarılardan da zevk duymazlar.başarı gibi görünen bütün çabaları anne babalarını memnun etmek ve onların sevgisini kazanmak içindir.Sınavda zayıf aldıkları zaman,zayıf aldıkları için değil,anne babanın sevgisini ve desteğini kaybettikleri için üzülürler.

Her ihtiyacı anne baba tarafından karşılanan,devamlı neyi nerede ve nasıl yapacağı kendisine hatırlatılan yanlış yaptığında azarlanan ve kınanan çocuklar gölge bir kişiliğe sahiptir.Anne babaya sormadan bir iş yapmazlar,kendilerine güvenleri olmaz.Karşılaştıkları bir problemi çözmekte güçlük çekerler.Böyle çocuklarda okul korkusu çok yaygındır,okula uyum sağlamakta güçlük çekerler.

Farklı gelişim basamaklarında birey için gerekli görülen sorumluluğun ne düzeyde olması gerektiğini bilmek eğitimciler ve anne babalar için çocuk yetiştirmede hedeflerin belirlemesini kolaylaştıracaktır.  

Örneğin: 3. ve 6. sınıflar arasındaki çocuklar,sosyal olarak bağımsız olmak ve akranlarının dikkatini çekmek isterler. Bu yaş grubundaki çocuklar; Yaptığı bir davranışın sonunda kendini nasıl hissedeceğini tahmin edebilir. Aileden bağımsız olarak davranma süreci başlatır. Sınırları dener. Bir iş üzerinde yoğunlaşır. Rekabeti olgunca karşılayabilir.

Çocuğun yaşı ne olursa olsun,sorumluluk almayı öğrenmenin anlamı şu üç alanda kabul edilebilir davranışlar göstermekle ölçülür. a-Kurallara uymak b-Sağduyu kullanmak c-Başkalarına ve onların sahip oldukları özelliklere karşı saygılı ve kibar olmak.

Sorumluluğu öğrenmek de tıpkı diğer becerileri öğrenmek gibidir Sorumluluğu öğrenmek de tıpkı diğer becerileri öğrenmek gibidir. Çocuk ne kadar çok denerse o konuda çok başarılı olur. Bunun için öncelikle çocuğun evde bazı sorumluluklara sahip olması onun ev dışındaki (okul, arkadaş,…vb.) sorumlulukları da daha kolay öğrenip, üstlenip onlarla baş edebilmesinde yardımcı olacaktır.

Öğretmene öneriler:   İlköğretim çağı öğrencilerinin gelişim özellikleri çok iyi bilinmelidir. İlköğretim çağı,çocukların sorumluluklarını öğrenecekleri ve yaşayacakları bir çağdır. Onları sorumsuzlukla suçlamak yerine, sorumlu olmaları için neler yapmamız gerektiğini düşünmek gerekmektedir. Aile sorumluluğun ilk oluşması gereken yerdir,bu gerçekleşmemişse dahi okulda sorumluluklar verilmeli ve takip edilmelidir.

Otoriter bir tutum içerisine girmeyin ve her fırsatta öğrencilere seçme olanağı sunun. Müfredatta işleyeceğiniz her konunun sorumlulukla bir ilişkisini kurmaya çalışır. Sınıfta her öğrencinin sorumluluk alma fırsatı yakalamasını sağlayın.

Anne-Babaya öneriler: Çocuğunuz için yaşına uygun sorumluluklar listesi hazırlayın ve uygulayın. Çocuğun seçim yapmasına izin verin. Onun adına düşünmeyin ve onun adına iş yapmayın. Çocuğunun kırıp dökmesinin öğrenmenin gerekli şartı olduğunu unutmayın. Çocuğunuza yardım edeyim derken onun sorumluluğunun gelişmesini  engelleyebileceğinizi unutmayınız.

Çocuğunuzun size bağımlı olduğunu düşünüyorsanız koruyucu tutumunuzu değiştirin. Aşırı ilgi ve ilgisizlikten kaçınınız. Unutmayın ki sürekli sorumsuz davranan çocuklar anne ve babaları tarafından sorumlu davranmalarına izin verilmeyen çocuklardır.

Gezi ve ziyaretlerde çocuğunuzun sessiz kalması, konuşmaması için çaba gösteriniz. Hiçbir zaman çocuğunuzun sizin kadar sorumlu olmasını beklemeyin. Aşırı koruma ve müdahale ile çocuklarınızın kişiliğini öldürmeyin. Anne ve baba evdeki işler konusunda çocuktan yardım beklediğini açıkça ortaya koymalıdır.