Politik ekonomide ulusal farklılıklar Ülkelerin politik, ekonomik,yasal ve kültürel sistemleri farklıdır. Bu farklılıklar dış ülkelerde iş yaparken farklı fayda, maliyet ve riskler doğurur. Faaliyetlerin yönetilmesi ve yürütülmesini etkiler. Seçilen stratejiyi etkiler.
Politik Sistemler Ekonomik ve yasal sistemler politik sistemle şekillenir. Politik sistem hükümet etme şeklidir. İki boyutla belirlenir. 1. bireyciliğe karşı çoğulculuk derecesi 2. demokratik ya da totaliter olma derecesi
Politik sistem Bu boyutlar birbiriyle ilişkilidir. Komünist sistemler totaliter olma eğilimindedir. Bireyselliğe yüksek değer atfeden sistemler demokratik olma eğilimindedir. Ancak büyük ölçüde gri alan bulunmaktadır.
Çoğulculuk ve bireycilik Kollektif hedeflerin bireysel hedeflerin üzerinde olduğu sistem kollektivist sistemdir. Toplumun bütün olarak ihtiyaçlarının bireysel özgürlüklerden üstün olduğunu savunur.
sosyalizm Üretim, dağıtım ve mübadelede temel araçların sahipliği devlete aittir. 20. yy’da sosyalist ideoloji iki büyük kampa ayrıldı. Komünistler şiddete dayalı devrimle ve totaliter diktatörlükle sosyalizmin kurulacağına inandılar.
Sosyalizm(d’m) Sosyal demokratlar sosyalizme demokratik yollarla ulaşmaya çalıştılar. Sosyalizmin komünist versiyonu 1970’lerin sonlarında en yüksek seviyeye ulaştı. Dünya nüfusunun çoğunluğu komünist ülkelerde yaşıyordu.
komünizm 1990’ların başında komünizm bütün dünyada çökmeye başladı. Sovyetler birliği dağıldı. Doğu Avrupa’da, çoğu kansız devrimlerl, bu sistem ıkıldı. Sadece K.Kore ve Küba gibi birkaç küçük ülkede kaldı.
Sosyal demokrasi Demokratik Batılı ülkeleri etkilemiştir. Sosyal demokrat hükümetler belli endüstrilerde özel şirketleri kamulaştırmış, kamu malı haline getirmiştir.
Bireyselcilik Bireysel özgürlük ve kendini ifade etmenin garanti edilmesine verilen önem Bir toplumun refahı kişilerin kendi ekonomik çıkarlarını korumalarına izin verildiği ölçüde gerçekleşir. Demokratik politik sisteme ve serbest Pazar ekonomisine önem verir.
bireyselcilik Bireysel ekonomik ve politik özgürlükler üzerine toplumun inşa edilmesi gereken temel kurallardır. 1980’lerin sonlarında demokratik idealler ve serbest pazar ekonomisi bir çok ülkede sosyalizmin ve komünizmin sonunu getirdi.
demokrasi ve totaliterlik Demokrasi, insanların doğrudan ya da seçilmiş temsilcilerle kendi kendini yönettiği politik sistemdir. Totaliterlik ile tek bir kişi ya da politik partinin, insan hayatının bütün alanlarına mutlak kontrol uygulayabildiği, muhalif politik partilerin yasaklandığı hükümet şeklidir.
Demokrasinin teminatları Bireyin fikir, ifade ve örgütlenme özgürlüğü Serbest medya, politize olmayan bürokrasi Düzenli serbest seçimler Oy kullanma hakkı Seçilmiş temsilcilere sınırlı görev süresi Adil hukuk sistemi, politize olmayan polis gücü ve silahlı güç
Totaliterliğin kökenleri komünizm: sosyalizme ulaşmada totaliter diktatörlük Teokratik diktatörlük: dini hükümlere dayanarak tek parti, grup ya da kişinin politik gücü monopolize etmesidir. Etnik(klan) totaliterlik: etnik bir grubun politik gücü elinde tutmasıdır.
Ekonomik sistemler Pazar ekonomisi Merkezi ekonomi Karma ekonomi
Pazar ekonomisi Üretim faktörlerinin mülkiyeti özel şahıslara aittir. Ürün ve hizmet üretimi merkezden planlanmaz. Üretim ve fiyat arz talep dengesiyle belirlenir.
Merkezi ekonomi Hangi ürün ve hizmetlerin ne miktarlarda üretileceği “halkın iyiliği” için devlet(merkezi yönetim) tarafından planlanır. Komünist ülkelerde görülür. Sayıları gittikçe azalmıştır.
Karma ekonomi Ekonominin belli alanlarında özel mülkiyet ve serbest piyasa mekanizmalarına bırakılsa da diğer bazı sektörlerde kamu sahipliği ve planlama vardır. Günümüzde çok azalmıştır. Özelleştirme kamu mülkiyetini azaltmıştır.
Yasal sistemler Sosyal hayatı ve insan davranışını düzenleyen, maddi müeyyideleri olan kurallar ve yasalar bütünü. Yasalar işletme uygulamalarını da düzenler, yürütülecek işlemleri tanımlar, işlemlerin getirdiği hak ve sorumlulukları biçimlendirir.
Farklı yasal sistemler Üç çeşit hukuk sistemi vardır. Sözlü hukuk:örf ve adetlere dayanır.Emsal kararlar yüzyıllar boyunca davalarda yargıçlar tarafından kullanılır. Yasal tarih, geçmişteki uygulamalar, belirli konu ve davalara uygulanır. İngiltere, ABD, Avustralya gibi ülkelerde uygulanır.
Medeni hukuk Detaylı hazırlanan yazılı kanunlar ve kodlara dayalı hukuk sistemi Yargıçlar esnekliği sahip değildir. Detaylı maddeler kullanılır. Dünyada çok sayıda ülkede uygulanır. Almanya, Fransa, Japonya, Rusya gibi.
Din temelli hukuk Dini öğretilere dayanır. İslami hukuk ticari değerlerden çok moral değerlere atıf yapar. İslam ülkelerinin bazılarında islam hukuku ile medeni ya da sözlü hukuk karışımı uygulanır.
Mülkiyet hakları Kişi ya da kurumun arazi, bina, ekipman, işletme ve fikri varlıklarının yasal sahipliğini ifade eder. Hak sahibine kullanma(usus), yararlanma(fructus) ve tasarruf(abusus) yetkisi verir. Kaynak ve varlık kullanımı ve elde edilen geliri kullanma hakkı yasalarla korunmuştur.
Mülkiyet hakları Ülkeler mülkiyet haklarını tanımlama ve korumada farklılık gösterir. Ülkelerin yasalarında hakları korumaya yönelik maddeler bulunsa da uygulamada zaafiyet vardır ve haklar ihlal edilir.
Fikri mülkiyetin korunması Bilgisayar yazılımı, programı, filmler, kitap,müzik,sanat eserleri, yeni bir ilacın kimyasal formülü gibi geliştiren kişinin fikirsel mülkiyetinin korunması gerekir. Patent, marka, yayın hakkı yoluyla sahiplik korunur.
Mülkiyet hakları Patent:yeni bir ürün ya da süreç icat eden ya da geliştiren kişiye,tanımlanmış belli bir süre bu icadını üretme, kullanma ve satma hakkını verir. Telif hakkı: yazar, kompozitör, oyun yazarı, artistlere ve yayıncılara eserleriyle ilgili yayın ve kullanım hakkı verir.
Hakların korunması İsim hakları,ürünün simgesi, logosu, isminin resmen kaydedilmesidir(marka tescili).Üretici böylece ürününü farklılaştırmış ve kimlik kazandırmış olur. Mülkiyet hakkını koruyan yasalar kişiyi ödüllendirir, yaratıcı ve yenilikçi davranışı teşvik eder.
Yenilikçilik, Ar-ge, global işletmeler için önemlidir Yenilikçilik, Ar-ge, global işletmeler için önemlidir. Ancak kopyalama yoluyla kullanım, hak sahiplerinin emeğinin istismarı anlamına gelir. İhlallere karşılık global işletmeler, hükümetlere anlaşmalara uymaları için baskı yaparlar, lobi faaliyeti yürütürler.