GÖLGE OYUNUNDA TİPLEMELER VE KİŞİSEL ÖZELLİKLERİ Prepared by Esra Alagöz A Deep Approach to Turkish Teaching and Learning Wisconsin Center for Education Research, University of Wisconsin-Madison
KARAGÖZ Oyunun başrol oyuncusudur. Okumamış bir halk adamıdır. Hacıvat’ın kullandığı yabancı kelimeleri anlamaz ya da anlamaz görünüp, onlara yanlış anlamlar yükleyerek ortaya çeşitli nükteler çıkarırken bir taraftan da Türkçe dil kuralları ile yabancı kelimeler kullanan Hacıvat ile alay eder. Nükte: Joke Yanlış anlam yüklemek: to purposefully misconstrue Alay etmek: to mock
KARAGÖZ Her işe burnunu sokar; sokakta olmadığı zaman da evinin penceresinden uzanarak, ya da içerden seslenerek işe karışır. Dobra, zaman zaman patavatsız yapısından dolayı zor durumda kalsa da bir yolunu bulup işin içinden sıyrılır. Çoğu zaman işsizdir, Hacıvat’ın bulduğu işlere girip çalışır. Herşeye burnunu sokmak: to be nosy Dobra: outspoken Patavatsız: imprudent İşin içinden sıyrılmak: to get out of (a messy situation)
HACIVAT Tam bir düzen adamıdır. Nabza göre şerbet verir. Kişisel çıkarlarını her zaman ön planda tutar. Okumuşluğundan dolayı yabancı sözcüklerle konuşmayı sever. Düzen adamı: a tidy person Nabza göre şerbet vermek: handle people tactfully Kişisel çıkar: personal benefit Ön planda tutmak: to give priority to something
HACIVAT Perdeye gelen hemen herkesi tanır, onların işlerine aracılık eder. Alın teriyle çalışıp kazanmaktan çok Karagöz’ü çalıştırarak onun sırtından geçinmeye bakar. Perde: stage (in the context of theatre) Aracılık etmek: to work as a mediator Alın teriyle kazanmak: to earn by working hard (for it) Sırtından geçinmek: to live off someone
ÇELEBİ İstanbul ağzı ile kusursuz bir Türkçe konuşur. Bazı oyunlarda zengin bir bey, bazı oyunlarda bir mirasyedi, bazı oyunlarda ise zevk düşkünü bir çapkındır. Nazik ve çıtkırıldım bir tiptir. Mirasyedi: someone who inherited money (bad connotation) Çapkın: flirtatious Çıtkırıldım:weak
ZENNE Zenne eski dilde kadın demektir. Karagöz oyunundaki bütün kadınlara genel olarak Zenne denir. Bir elinde yelpaze , çiçek ya da şemsiye taşır. Yelpaze: hand fan
ZENNE Oyunlarda genellikle genç zenneler gönül işlerinde koşar, yaşlı olanlar ise dırdırcı ve kocalarını usandıran tiplerdir Dırdırcı: Grumpy
TUZSUZ DELİ BEKİR Tuzsuz Deli Bekir’in bir elinde içki şişesi, bir elinde tabanca ya da kama vardır. Mahallenin kabadayısıdır , belalı bir adamdır. Olayların karmaşıklaştığı anda gelip kaba kuvvetle olayı çözer. Kama: a type of knife Kabadayı: bully
BEBERUHİ Altıkulaç Beberuhi ya da pişbop lakabıyla anılır. Yaşı büyük aklı küçük aptal, cüce bir tiptir. Yaygaracıdır. Yaygaracı: loud and noisy
TİRYAKİ Afyon yutup pineklemekle ömür geçiren, olayın en can alıcı yerinde uyuklayan bir tiptir. Elinde genellikle tütün çubuğu bulunur. Karagöz perdesinin önemli tiplemelerindendir Afyon: a type of weed Pineklemek: to spend time idly Olayın en can alıcı yeri: most crucial part of a phenomenon
ACEM Halıcılıkla uğraşan zengin İranlı tiplemedir. Eğlenmekten ve kendisine dalkavukluk yapılmasından hoşlanır. Bol bol para dağıtır. Şiire düşkündür, söylediği farsça şiirlere Karagöz aynı uyaklarla saçma sapan cevaplar verir. Dalkavuk: a person who flatters others (bad connotation) Uyak: rhyme
LAZ Karagöz oyunlarında Laz tiplemesi, çabuk öfkelenen, çabuk çabuk konuşan ağzı kalabalık, çok hareketli bir tiplemedir. Laz karşısındakine konuşma fırsatı vermez, hep kendi konuşmak ister. Resource: Text and pictures are used with permission of Emin Şenyer (www.karagoz.net)