İşitme yetersizliği Doğuştan veya sonradan olan problemler nedeniyle işitme duyarlılığında meydana gelen azalmadır. İşitme engeli ise işitme duyarlılığındaki azalmanın bireyde ortaya çıkardığı yetersizlikler durumudur.
* İşitme: İşitmenin gerçekleşebilmesi sesin olmasına, sesin kulağa ulaşmasına, o sesin insan kulağının alabileceği sınırlar içinde olmasına, sesin işitme yolu diye adlandırılan dış, orta ve iç kulak bölümlerini aşarak merkeze-beyne ulaşmasına, merkezde algılanmasına bağlıdır. İşitme engelli bireylerde bu yol tamamen veya kısmen yoktur. İşitme engelli bireyler, işitme cihazı kullansalar bile sesleri işitme cihazının izin verdiği frekans ve şiddette alabilmektedirler. Bu nedenle bazı konuşma seslerini duyamamakta, bazılarını karıştırmaktadırlar. Konuşanla arasındaki mesafeye, konuşanın sesinin şiddet, tını gibi özelliklerine, arka planda gürültü olup olmamasına bağlı olarak konuşulanları anlamada güçlük çekmektedirler.
* Yetersiz işitme ve dil becerileri nedeniyle söylenileni yazmada; duygu ve düşüncelerini yazılı olarak ifade etmede güçlük çekmektedirler. Sözcük dağarcığının sınırlı olması, dil bilgisel yapıları kazanmada gecikmeler ve bilgi düzeyindeki yetersizlikler işitme engelli bireylerin okumayı öğrenme ve okuduğunu anlama güçlüğü yaşamalarına sebep olmaktadır. Ayrıca işitme engelli bireyler düşüncelerini düzenlemede ve düzgün bir sırada ifade etmede güçlük çekerler.
* İşitme engelli bireylerde düşünme ve akıl yürütme, * İşitme engelli bireyler işitme kaybının tipi ve derecesine bağlı olarak, işitsel uyaranları aynı şekilde alamamaktadırlar. Bu da uzun süreli bellek ve işleyen bellek ile ilgili güçlükler yaşanmasına neden olmaktadır. İşitme engelli bireyler sözlü yönergeleri dinlemede, izlemede zorlanırlar. Dikkatleri çabuk dağılır. Çevrelerini anlayabilmek için daha fazla çaba göstermekte ve zihinsel olarak çabuk yorulmaktadırlar..
* Motor-Koordinasyon: İşitme engelli bireyler, oturma, yardımsız ayağa kalkma, yürüme gibi motor becerilerin kazanılmasında işiten bireylerin gelişim aşamalarını izlerler. Ancak motor gelişimde gözlenen en büyük problem genel vücut koordinasyonunun sağlanması ve dengeyi gerektiren hareketlerde görülmektedir. Bunun dışında görsel motor koordinasyon gerektiren bazı becerilerde de güçlük çekebilmektedirler.
* Şekil de görüldüğü gibi dış kulak, orta kulak, iç kulak (koklea) olmak üzere üç bölümden oluşur
* Kulağın ses dalgalarını yakalaması ile başlayan işitme aşağıdaki sırayı izleyerek gerçekleşir: * Ses dalgaları * Dış kulağın işitme kanalından geçer. * Kulak zarına çarparak titreşir. * Orta kulaktaki kemikçikler tarafından yükseltilerek iç kulağa iletilir. * İç kulağa gelen ses dalgaları buradaki tüy hücreleri tarafından alınır. * Sinirler tarafından beyine taşınır. * Beyin bu sinyalleri analiz eder ve yorumlar
* Dış kulak; kulak kepçesi, dış kulak kanalı ve kulak zarı olmak üzere üç bölümden oluşur. * Kulak kepçesi, kıkırdak bir yapıdan oluşur ve havadan yayılan titreşimleri toplayarak dış kulak kanalına iletmek ve ayrıca sesin yönünün belirlenmesine yardımcı olmak görevini üstlenir. * Dış kulak kanalı, yaklaşık iki buçuk santimetre olup içi hava doludur. Kulak kanalının dışa açılan bölümlerinde kıllar ve kıllı bölgenin iç kısmında salgı bezleri vardır. Bu bezler-den salgılanan kulak kiri ve kıllar kulağı tozdan ve içine küçük nesnelerin kaçmasından ko-rur. * Kulak zarı dış kulak ve orta kulağın sınırlarını belirler. Kulak zarının konumu, başın dik kısmına yapılabilecek darbeler sonucu hasara uğramasını önleyebilecek bir biçimdedir. * Dış kulağın işitmedeki en önemli görevi, konuşmaları anlamada önemli frekanslar olan ( Hertz hz) gelen sesi kendiliğinden desibele yükseltmesidir. Yani dış kulak doğal bir yükselticidir. Dış kulağın işitmedeki diğer bir görevi de ses dalgalarını orta kulağa iletmek ya da ulaşmasında aracılık etmektir.
* Ses Düzeyi (dB) Sınıflandırma * dB Normal işitme * dB Çok hafif derecede işitme kaybı * dB Hafif derecede işitme kaybı * dB Orta derecede işitme kaybı * dB Orta ileri derecede işitme kaybı * dB İleri derecede işitme kaybı * 91dB ve üzeri Çok ileri derecede işitme kaybı
* İşitme kaybının teşhisi ne kadar erken yaşta sağlanırsa, tedavinin ve bireyin tüm gelişiminin o kadar sağlıklı olacağı unutulmamalıdır. Yani, işitme kaybında erken teşhis çok önemlidir. Özellikle ilk iki yaş, çocuğun konuşmasını geliştirebilmesi için en önemli dönemdir.
* Sık sık kulak ağrısı * Kulak akıntısı * Sık sık kulak çınlaması, baş ve kulak uğultularından şikayet * Bedensel devinimlerde (oturma, koşma, yürüme)denge bozukluğu * Kulak kaşıma
* Konuşmada belirli seslerin düşürülmesi ya da değiştirilmesi * Eklemleme dahil diğer konuşma yetersizliği olanlar * Belli sözcüklerde yanlış söyleyiş * Devamlı olarak fısıltı halinde ya da bağırarak konuşma * Konuşmada tekdüzelik * Benzer sesli sözcüklerin karıştırması
İşitme Yetersizliğine Neden Olan Etmenler İşitme özrü doğuştan olabileceği gibi sonradan geçirilen hastalıklar, kazalar nedeniyle de gelişebilir. İşitme engeli vakalarının %95’inin doğum öncesinde, doğumda veya çocuk dili kazanmadan önce, %5’inin ise çocuk dili kazandıktan sonra oluştuğu bilinmektedir. İşitme özrü yaşamın üç döneminde ortaya çıkabilir. Doğum Öncesi Doğum Anı Doğum Sonrası Çocukluk yaralanmaları (kafatası kırıkları, çatlakları, kafa travmaları, baş veya kulaklara şiddetli darbe çokyüksek sese maruz kalma ve zarar verecek şekilde kulağa sokulan cisimler) İşitme yetersizliğine neden olur…
* İşitme Eğitimi * Dil Eğitimi * Sosyal İletişim * Okuma-Yazma-Anlama * Matematik * Kaynaklardan yararlanabilirler