NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ Siyaset sosyolojisi Siyasal otoritenin temel biçimleri NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi iisbf.nisantasi.edu.tr
Siyasal otoritenin temel biçimleri Günümüzün gelişkin toplumlarının önemli bir bölümü, kendi siyasal sistemlerini demokratik olarak tanımlar. Bununla birlikte siyaset sosyologları, «asli demokrasi» ile «biçimsel demokrasi» arasında bir ayrım yapar. Buna eşlik eden bir ayrım ise, demokrasinin anlaşılması ve teorize edilmesinde kendini gösteren «ahlaki vizyon» ve «ampirik gerçeklik» ayrımıdır. Demokrasiye ilişkin «ahlaki vizyon», bireylerin siyasi topluluğun esenliği için gerekli olan sağlıklı karar verme ve bilgelik yetilerine haiz olabileceğini savunur. Dewey ve Arendt, bu vizyonun önde gelen savunucularıdır. Ampirik anlayış ise demokrasi teorisini farklı örnekleri gözlemleyerek tümevarımsal olarak oluşturma arayışındadır. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Siyasal otoritenin temel biçimleri Bununla birlikte dünyada hakim olan tek otorite biçimi demokrasi değildir. Diğer yandan siyaset sosyolojisi, tıpkı diğer sosyal bilimlerin çoğu gibi yalnızca günümüz toplumlarıyla değil, geçmiş toplumlarla da ilgilenir. Bu nedenle anti-demokratik otorite biçimleri de tanımlanmalıdır. Bu otorite biçimleri temel olarak «totalitarizm» ve «otoritarizm» şeklinde iki ana kategori altında toplanabilir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Siyasal otoritenin temel biçimleri Totaliter rejimlerde bir ülke ve o ülkenin halkı, tek bir siyasi parti ve o partinin kontrolünü elinde tutan kişi ya da kişiler tarafından yönetilir. Öte yandan bu rejimler tipik olarak, toplumu ve bireyi dönüştürme amacı da güder. Mevcut sosyal ağların yerine yenilerinin geçirilmesi, bireylerin sadakatle hakim rejime bağlanması, bu amaç doğrultusunda doktrin ve ideoloji aşılanması, totaliter rejimlerin ayırt edici özellikleri arasındadır. Totaliter rejimlerin en bilinen iki örneği, Hitler dönemi Almanya’sı ve Stalin yönetimi altındaki Sovyetler Birliği’dir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Siyasal otoritenin temel biçimleri Otoriter rejimleri ise en genel anlamıyla, siyasal hak ve özgürlüklerin kısıtlandığı ve toplumsal muhalefete izin verilmeyen yönetim biçimi olarak tanımlamak mümkündür. Bu tür rejimlerde rıza/meşruiyet arayışı daha sınırlıdır ve yönetici elit genelde güç kullanımı yoluyla iktidarda kalır. Ayrıca otoriter yönetim biçimlerinde, yönetenlerin topluma karşı anayasal sorumluluğu, yahut yöneticinin eylemleri üzerinde sınırlayıcı olacak hukuki mekanizmalar mevcut değildir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © kaynaklar Anthony M. Orum, Siyaset Sosyolojisi: Günümüz Dünyasında İktidar ve Katılım, çev. İbrahim Kaya (İstanbul: Say Yayınları, 2016). NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©