İÇ SULAR İçsuları ikiye ayırabiliriz DURGUN SULAR (Lentik Biyotop) : Su kütlesinin belli bir yönde ve devamlı hareketi yoktur. Göl, gölcük ve ıslak arazilerdir.
AKARSULAR (Lotik Biyotop) : Su kütlesi belli bir yönde ve devamlı olarak akar.
DURGUN SU ORTAMLARI Göl ve gölcük arasındaki farklar araştırıcılara göre değişir. Bazı araştırıcılar yüz ölçümünü, bazıları derinlik farkını bazıları da her iki özelliği göz önüne alır ve göl veya gölcük olduğuna karar verir. Forel(1982), Göl terimini bir çanağı kaplayan ve denizle ilişkisi olmayan durgun su olarak tanımlar. Mattkowski(1918), Belli genişliğe sahip ve termal tabakalanma gösterecek kadar derin yerleri göl olarak kabul eder.
Carpanter(1928), Göl ve gölcük arasında yüzey değil derinlik farkını esas almaktadır. Welch(1953), Gölcük terimini küçük, sığ, durgun sular için kullanır. Bu tip sularda yüksek su bitkileri bazen bütün yüzeyi kaplayacak kadar yaygın olur. Bu tanımlamaların dışında kalan bütün büyük ve durgun suları göl kabul eder. Durgun suları 4 grupta toplayabiliriz:
GÖL : Belli bir havzayı kaplayan, denizle doğrudan ilgisi olmayan durgun su kütlesidir. Bu tanıma göre lagün göl olarak kabul edilemez.
GÖLCÜK : Küçük, sığ ve içinde bol su bitkisi bulunan durgun su kütlesidir
BATAKLIK : Gölcükten daha sığ, düz, her zaman nemli ve tamamen yüksek su bitkileri ve ağaççıklarla kaplı alanlara verilen isimdir.
ÇAYIR : Bataklığın geniş, ağaçsız ve sadece alçak boylu bitkilerden oluşanına denir.
İÇSULARIN EVRİMİ Lotik ve lentik sistemler daima yavaş bir değişim içindedir. Hiçbir su bu değişiklikten kaçınamaz Ancak bu değişiklik zamana bağlıdır. Lotik biyotop (Akarsu) mekanik kuvvetlerin etkisi altında değişerek; Bu olaya lotik biyotop’un evrimi diyebiliriz.
Lentik biyotop’taki evrim ise lotik biyotop’un aksine bir durum gösterir.Göl çukuru zamanla yavaş yavaş dolar. Göllerin evolusyon sonucu yaşlanması olarak adlandırılan bu durum derin göllerde çok uzun yıllar süresince meydana gelirken, sığ göllerde değişim daha kısa bir sürede oluşur.
Göl yaşlandıkça gölcük, gölcükte bataklık olur Göl yaşlandıkça gölcük, gölcükte bataklık olur. Bu gelişmeler hiç şüphesiz biyotop’taki organizmalarada etki eder değişikliğe uyabilenler yaşar, uyamayanlar da yok olur gider.
Bir gölün yok olmasında çeşitli etkenler rol oynar; Rüzgarla karadan suya taşınan materyal Nehirlerin getirdiği materyal Dalga ve akıntılarla kıyıdan aşınan materyal Sığ kısımlarda gelişen bitkilerin artıkları Hayvansal artıklar Gölde sonradan bir akıntının meydana gelmesi veya buharlaşma oranının artması
GÖLLERİN MORFOLOJİK YAPISI GÖLLERİN YÜZEY ŞEKİLLERİ : Göllerin şekil ve büyüklükleri çok değişiktir. Göl havzasının şekli veya morfometrisi gölün jeolojik orijini tarafından tayin edilir. Göl havzası oluştuğunda fiziksel, kimyasal ve biyolojik faktörlerin karşılıklı etkileşimleriyle su içinde belli bir yapı meydana gelir. Bu yapı sucul ekosistemin özelliklerinde sık sık olan değişimlere rağmen sabittir.
GÖL PARAMETRELERİ : Göl Alanı (A) Göl Hacmi (V) Maksimum Derinlik (Zmax) Ortalama Derinlik (Zort ) Uzunluk (L) Genişlik (B) Kıyı Çizgisinin Uzunluğu (SL ) Kıyı Çizgisinin Gelişimi (SD ) Kıyı Çizgisi Morfolojisi Boşaltım (Q) Hidrolik Alıkonma Zamanı (TR) Besin Tuzu Alıkonma Zamanı Deniz Seviyesinden Nispi Yükseklik
GÖL PARAMETRELERİ : Bir gölün limnolojik olarak incelenmesinde morfometrik özelliklerinin araştırılması esastır. Bir gölün dinamizmini anlamak bakımından da bu özelliklerin bilinmesi gerekir. Göl Alanı (A) : Yüzeyin büyüklüğü olarak tanımlanır. Mevsimlere bağlı olarak değişebilir. Göl alanı en doğru ve kolay olarak planimetre ile bir haritadan veya fotoğraftan ölçülebilir.
Göl Hacmi (V) : Bir gölün toplam hacmi belli derinlik eğrilerinin kapsadığı su miktarı ile hesaplanır. Bu hesaplamada derinlik eğrileri arasındaki su hacimleri toplanır. Sonuç m3 veya km3 olarak verilir. Atop =Üst tabakanın alanı Abot =Dip tabakalarının alanı Z=Derinlik çizgileri arasındaki mesafe V= Bir tabakanın hacmi
DERİNLİK EĞRİLERİ Batimetri (feet) BATİMETRİK HARİTA
Maksimum Derinlik (Zmax) : Göl dibi ölçülerek veya mevcut batimetrik haritadan bulunur. Erozyon ve tabakalaşma gibi çeşitli nedenlerle su seviyesi daima değiştiğinden eski bilgiler dikkatle kullanılmalı veya yeniden ölçülmelidir. Göller birkaç metreden 2 bin metreye kadar değişen derinliklerde olabilirler. Örneğin: Baykal gölü 1741m. , Mogan gölü 4m. derinliktedir. Ortalama Derinlik (Zort ) : Bir gölün hacminin(V) alanına(A) bölümünden hesaplanır. Ortalama derinlik maksimum derinlikten daha iyi sonuç verir. Uzunluk (L) : Bir gölün iki kıyısı arasındaki en uzak mesafe olarak tanımlanır. Arazi haritasından hesaplanacağı gibi doğrudan doğruya da ölçülür.
Genişlik (B) : Bir gölün kıyıdan kıyıya enine eksenindeki mesafedir. Muntazam olmayan göllerde ortalama genişlik daha önemlidir. Ortalama Genişlik (Bort ) = (A=Alan L=uzunluk) Maksimum uzunluk Maksimum genişlik Z max
Kıyı Çizgisinin Uzunluğu (SL ) : Bir gölün çevresini kuşatan kara parçası ile olan sınırına gölün çevresi denir. Göl kıyısının uzunluğu hava fotoğraflarından, haritadan veya doğrudan göl çevresini ölçmekle bulunabilir.
Krater Gölü Kıyı Çizgisi
Buzul Gölü
Kıyı çizgisi (tepe moreninin yanında)
S Kıyı Çizgisinin Gelişimi (SD ) : Düzensizliğin derecesini gösterir. Kıyı çizgisi uzunluğunun, göl yüzeyine eşit bir dairenin çevresine oranından hesaplanır. Dairesellikten herhangi bir sapma kıyı şeridini uzatır ve (SD)’ yi arttırır Çok düzensiz bir kıyı çizgisinde (SD) büyük olacaktır. Bir gölün çevresi ne kadar uzunsa göl o kadar verimlidir. S L SD = Dairenin çevresi (2 π r ) Daire şeklindeki göllerde (SD) =1 dir. Birçok su haznesinde (SD) 12 veya daha fazladır. Kaldera göllerinde ve meteorik göllerde (SD) 1 dir. Birçok tabii göllerde (SD) 3’dür
Kıyı Çizgisi Morfolojisi : Erozyon ve birikim kıyı çizgisinin morfolojisini değiştirir Horizontal Erozyon Vertikal Erozyon
Sediment birikimi : Litoral sediment sahilde kırılan dalgalar tarafından kaldırılır ve dalga enerjisine ve tanecik ağırlığına göre kıyıdan uzağa taşınır. Göl dibi erozyon ve birikim esas alınarak 3 zona ayrılır. a. Aşınma zonu : Litoral zondur. Yüksek turbulans ve yüksek kaldırma gücü ile tanımlanır. Ağır ve birbirine yapışmayan kaba tanecikli sedimentler bulunur (kum ve çakıl). b. Taşınma zonu: Erozyon zonundan daha derindir. Su daha az enerji ve daha az turbulansa sahiptir. İnce tanecikli sediment birikir. Bu zonda durgun havalarda birikim rüzgarlı havalarda yeniden karışım olur. c. Birikme zonu : Gölün ortasında derin bölgedir. Dalga enerjisi yoktur, suları sakindir. Tamamen çökme alanıdır, sedimentler yüksek enerjili alanlardan buraya yönlenirler.
9. Boşaltım (Q): Gölün bir ucundan diğer ucuna suyun akış hızıdır. m3/sn veya m3/gün olarak verilir. Q = Akış hızı x Çıkış kanalının kesit alanı