BESNİ RAM 2017 BESNİ RAM 2017.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
FİZİKSEL AKTİVİTENİN ENGELLİ BİREYLER ÜZERİNDEKİ KATKILARI
Advertisements

HER ÇOCUK SPOR YAPABİLİR
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
OTİZM (AUTISM).
GERÇEK ÖZÜR BEDENDE DEGİL DÜŞÜNCE VE ANLAYIŞTADIR.
ANA BABA VE ERGENLİK.
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
ROL OYNAMA.
İlkokul Çocuklarının Özellikleri ve Ailelere Öneriler
OTİZM.
SAĞLIK BAKANLIĞI T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
Aile eğitimi.
Hazırlayan Psk.Dan.Nazan MUTLU Uzm.Psk.Dan. Sinem TARHAN
ÖZEL TERCÜMAN LİSESİ ANAOKULUNDAN İLKÖĞRETİME SEMİNER PROGRAMI
ZEKA ZEKA: Problem çözme, öğrenme ve soyut düşünme yeteneği.
ŞAHİNBEY REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
Tutum Kişinin herhangi bir olaya ve kişiye karşı olan tutumu onun kişiliği doğrultusunda gerçekleşir. Genellikle ev dışındaki ortamlarda yaşıtları tarafından.
ENGELLİLER AİLE VE ÇEVRE
ANNE BABA TUTUMLARI Karatay Rehberlik ve Araştırma Merkezi.
Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü
“ÖZEL EĞİTİM GÜZEL GELECEK”
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUKLAR (ÖZGÜL ÖĞRENME BOZUKLUKLARI) kaynak:Prof
PSİKOLOJİ EĞİTİM.
ERGENLİK DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE SORUNLARI
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ VE OKULA UYUM
ÇOCUKLARDA TİKLER İLKNUR NURKAN PSİKOLOJİK DANIŞMAN VE REHBER ÖĞRETMEN
AİLELERİN KABUL SÜRECİNDE GEÇİRDİĞİ EVRELER
«Özel Gereksinimli Bireylerin Yetersizlik Tür ve Düzeylerine Göre Tanılama ve Destek Eğitim Hizmetlerine Katılma Durumları» Mustafa AYRAL, Şenol DEMİRHAN,
“OKUL KORKUSU” SEMİNERİ
İLKÖĞRETİM ÇAĞI ÖĞRENCİLERİNİN GELİŞİM ÖZELLİKLERİ.
BÖLÜM 11 ORTA ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE FİZİKSEL GELİŞİM.
OTİZM.
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
Otizmin nedenleri, belirtileri ve tanılama
ÖZÜRLÜLÜK(ENGELL İ )NED İ R? Bedensel, zihinsel ve ruhsal özelliklerinden belirli oranda fonksiyon kaybına neden olan organ yokluğu ve bozukluğu sonucu.
D İ KKA T EKS K L Ğ Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklar 3 gruba ayrılır: a) Hem dikkat sorunları hem aşırı hareketlilik ve dürtüsellik.
DİL VE KONUŞMA BOZUKLUKLARI
YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
AİLELERİN KABUL SÜREÇLERİ Nazim DUMAN Müdür Yardımcısı Maltepe Rehberlik ve Araştırma Merkezi Kasım 2012.
DİĞER TUTUMLAR.
BÖLÜM 9 DİKKAT VE AKTİVİTE BOZUKLUKLARI TANIM VE YAYGINLIK Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, dikkat ve aktivite bozuklukları için artık günümüzde.
GÖKKUŞAĞI ÖZEL EĞİTİM UYGULAMA MERKEZİ (I. ve II. KADEME)
, Eğitici Drama Nedir? Önceden belirlenmiş açık ve net eğitim amaçları olan, tüm çocukların kendi öğretmenleri ile birlikte, daha çok büyük motor hareketlerle.
Manavgat RAM Yetenek : Bir duruma uyma konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç, kapasite Yaratıcılık : Bir şeyi herkesten farklı yollarla.
BİLİŞSEL GELİŞİM: İYİ SEYİRLER .
ÖZEL EĞİTİMDE KAYNAŞTIRMA UYGULAMARI
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE GELİŞİM
ÜSTÜN ZEKALI VE DAHİ ÇOCUKLAR
D İ KKA T EKS K L Ğ Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklar 3 gruba ayrılır: a) Hem dikkat sorunları hem aşırı hareketlilik ve dürtüsellik.
Engelli çocuğun kardeşlerinin tepkileri
Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ
REHBERLİK SERVİSİ TANITIMI
ENGELLİ ÇOCUĞA SAHİP AİLELERİN TEPKİLERİ
Zeka Gerilikleri.
Özel Gereksinimli Çocuklar
ANA BABA VE ERGENLİK.
ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ Uzm. Psk. Aylin İlden Koçkar

SOSYAL UYUM GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER. Tanım ve Sınıflandırma Sosyal Uyum: Bireyin aynı anda çevresindeki değişiklikleri algılaması, yeniliklere uyum sağlaması,
GELİŞİM VE ÖĞRENME Ders 4
SAVUR ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ
Spor hareketleri dönemi
OTİZM NEDIR HAZIRLAYAN BÜŞRA ÖZLER. OTİZM VE OTİZMLİ ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ Otizm: Erken çocukluk döneminde görülmeye başlayan, sosyal etkileşim ve iletişim.
Sunum transkripti:

BESNİ RAM 2017 BESNİ RAM 2017

OTİZM(YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK)

OTİZM NEDİR?

Otizm iletişim ve sosyal gelişim alanlarındaki yetersizlikle seyreden ve çocuğun gelişimini önemli derecede olumsuz etkileyen bir yaygın gelişimsel bozukluktur. Doğuştan gelen bir bozukluk olmasına rağmen, belirtiler bebeklik ve erken çocukluk döneminde belirmeye başlar. (0-3 yaş arası)

Görülme sıklık ve oranı Otizmin görülme sıklığı günümüzde çok büyük bir hızla artıyor. 1985 yılında her 2500 çocuktan birine konan otizm tanısı, 2001 yılında 250, 2013 yılında ise 88 çocuğa konurken günümüzde her 68 çocuktan biri otizmli olarak dünyaya geliyor. Otizmin erkek çocuklarında görülme riski ise kızlardan 4 kat daha fazla.

Nedenleri Nedenleri ise tam olarak bilinmemekle birlikte; genetik, biyolojik ve nörolojik sebepler vurgulanmaktadır. Genetik yatkınlık temelinde ortaya çıkmakta Birden fazla genin eksikliği Çeşitli çevresel, fiziksel ve kimyasal etkenler tetikleyici rol oynayabilir (doğum öncesi-sonrası). Bilimsel dayanak yok, belirti şiddetini ve gidişatı etkileyebilir

Beyin yapısı, nörolojik bozulmalar

İlgi alanlarında sınırlılık, İnsanlar ile ilişki kurma yerine cansız nesnelerle ilgilenme, Oyuna ilgi duymama, Yaşıtlarıyla oyun oynamama, Ve tekrar edici basmakalıp davranışlarda bulunma gibi özellikler ile kendini gösterir.

DİĞER BELİRTİLER Konuşmanın gelişmemesi Uygun zamanlarda göz kontağı kurmama Adı ile seslenildiğinde bakmama Oyuncakla ilgilenmeme ‘’Bay bay’’ yapma gibi taklit ile öğrenilen sosyal davranışları göstermeme

Otizmin Ağırlığı ve Seyrini Belirleyen Faktörler Zeka düzeyi en önemli etkenlerden biridir. Otizmli çocukların önemli bir kısmında zeka problemleri varken, bir kısmı normal, az bir kısmı üstün zekalıdır. Bu çocuklarda otizm daha hafif ve daha iyi seyredebilir. İkinci önemli etken konuşmaya başlama yaşıdır. Genellikle 5 yaş civarı konuşmaya başlamış olması olumludur.

Otizmin Seyri Olumlu çevre koşulları, aile içi etkileşimin ve iletişimin iyi olması ve erken tanı ile özel eğitimin erken başlaması önemlidir. Otizm bulguları özellikle ilerleyen yaşla birlikte dalgalanma gösterir. Bazen kısmi düzelmeler ve kötüleşmeler izlenir. Otizm tümüyle düzelmez ama özellikle atipik formlarında iyi yönde düzelenler vardır.

Otizmli Çocukların Özellikleri Duygusal Dilsel Sosyal Duyusal Zihinsel Bedensel

Bedensel Gelişimleri Oturma, emekleme ve yürüme gibi kaba motor becerilerini geç kazanabilirler. Ağız kasları fazla gelişmemiştir. Ayak uçlarına basarak yürüme görülebilir.

Duyusal Özellikleri İşitsel özellikleri: Genelde tepkisizdirler. Bazıları sese karşı duyarlıdır ve aşırı tepki verebilir. Görsel özellikleri: Göz teması ve kontağı yok ya da azdır. Özellikle hareketli ve dönen nesnelere ilgi yoğundur.

Duyusal Özellikleri Tensel özellikleri; Kucaklanmaktan, dokunulmaktan hoşlanmayabilir ya da çok hoşlanabilirler. Sıcak soğuğa karşı duyarsızlık ya da aşırı duyarlılık gelişebilir.

Duygusal Özellikleri Nedensiz ağlama gülme Gerçek yerine gerçek dışı korkular İlgiye karşı tepkisizlik Aile üyelerine karşı ilgisizlik Zaman içinde karşıt davranışlar sergileyebilir.

Sosyal Gelişimi Çevreye karşı ilgisizdir. Göz teması yok ya da azdır. Kurallı oyun kuramaz ya da oynayamaz. Sosyal davranışları kendiliğinden öğrenemez. Oyuncaklarla alışılmışın dışında oynayabilirler.

Dil Gelişimi %25 i yaşam boyu hiç konuşmaz. Bir kısmı belirli bir döneme kadar konuşup sonradan bırakır. Seçici konuşma olabilir (aile bireylerine karşı) Sınırlı sayıda kelime kullanımı Uzun ve kurallı cümle görülmez Kendini ve isteklerini ifade edemediği için saldırganlık görülebilir.

Zihinsel gelişimi %50’sinin zeka seviyesinin normalin altında olduğu düşünülüyor. %10’unun özel yetenekleri olabilir ancak birbiriyle uyumlu değildir. Olayları sebep sonuç ilişkisi içinde değerlendiremezler. Genelleme yapmakta zorlanabilirler. Dikkat süresi kısadır.

Otizmde Tedavi Yaklaşımları Bugün otizm tedavisinde en önemli yaklaşım özel eğitim ve davranış tedavileridir, nadiren ilaç tedavisi kullanılır.

OTİZMİN TEDAVİSİ Otizm yaşam boyu süren bir bozukluktur. Kesin tedavisi henüz bulunmamıştır. Ancak erken tanı konması ve erken tedaviye başlanması, bireyin olumlu yönde gelişmesini, topluma uyum sağlamasını kolaylaştırır. OTİZMİN TEDAVİSİ: ERKEN VE YOĞUN EĞİTİM

İDEAL ÇOCUK ALGISI Öncesinde; Sağlıklı çocuk beklentisi, Kendisinin gerçekleştiremediği başarı ve hayalleri çocuğunun gerçekleştirmesi beklentisi, Sonrasında; Sağlıklı ve başarılı bir çocuk bekleyen ailenin “engelli” bir çocuğa sahip olmasıyla umudun yitirilmesi, Böyle bir çocuğun doğumuyla bilgi eksikliğinden kaynaklanan çaresizlik durumunun ortaya çıkması…

AİLENİN TEPKİLERİ Çocuğun aileye katılmasının öncesindeki beklentiler ve sonrasında yaşanan gelişmelerin farklı olması durumunda ailelerde tepki durumları oluşur. Bunlar genelde 3 şekilde karşımıza çıkar. BİRİNCİ AŞAMA: Bu aşamada şok, inkar, keder ve çöküntü tepkileri yer almaktadır. İKİNCİ AŞAMA: Bu aşamada karışık duygular, suçluluk, kızgınlık ve utanma tepkileri yer alır. ÜÇÜNCÜ AŞAMA: Anlaşma, uyma ve yeniden düzenleme ile kabul ve uyum tepkileri yer alır

ÜÇÜNCÜ AŞAMA (İstenen, beklenen, başarıya götüren…) Anlaşma Uyma ve Yeniden Düzenleme Kabul ve Uyum Tepkileri

ANLAŞMA Aile için önemli olan çocuğunun normal hale gelmesidir ve aile bunu gerçekleştirebileceğini umduğu herkesle anlaşmaya girebilir. Örneğin bu kimseler doktor, uzman, öğretmen ve hatta ve hatta tanrı olabilir. Anlaşma çoğu kez “Eğer çocuğumu iyileştirirsen, ben de....” şeklinde olmaktadır. 

UYMA VE YENİDEN DÜZENLEME Zaman içerisinde ailenin engelli çocuğuna ilişkin duyduğu kaygı ve yoğun duygusal tepkilerinde azalma meydana gelir. Buna UYMA denir. Bu aşamada aile artık içinde bulunduğu durumdan fazla rahatsızlık duymaz.

Uyma evresini yeniden düzenleme evresi izler Uyma evresini yeniden düzenleme evresi izler. Bu evrede aile çocuğuyla olması gerektiği biçimde ilişki kurar. Aile çocuğunun problemlerinin üstesinden gelmede daha da yeterli hale gelir. Bu noktada eşlerin birbirini desteklemesi ve aralarında sağlıklı bir iletişim kurmaları önemli olmaktadır.

KABUL VE UYUM KABUL çoğu ailenin ulaşmak istediği bir amaçtır. Kabul etme etkin ve süregelen bir süreç yada evredir. Bu evrede aile; engelli çocuğunu tanıma, anlama ve problemlere çözüm bulma yönünde bilinçli çabalarda bulunur.

UYUM kabul etme evresinin eyleme dönüşmüş bir uzantısıdır. Uyum ailenin çocuklarının engelli olduklarını kabul ettikleri gün hemen başlayan bir süreç olmadığı gibi, hiçbir zaman tamamıyla biten bir süreç de değildir.

Sonuç olarak; Ailelerin sırasıyla istenilen, beklenen ve başarıya götüren olumlu psikolojik aşamaya geçebilmesi için: Çocuğun bakımı, eğitimi ve sağlığı konusunda bilgi ve beceri sahibi olmaya, Kendi anne-baba rolleri dışında çocuğun terapisti ve eğitimcisi de olabilmeye, Okul ve rehabilitasyon merkezleri dışında ev ortamında çocuğunu rehabilite edebilmeye ihtiyacı vardır.

AİLELERE ÖNERİLER

Otizmli çocuğun başarıları takip edilerek her zaman övülmelidir Otizmli çocuğun başarıları takip edilerek her zaman övülmelidir. Bu durum çocuğun kendisinden bekleneni doğru yaptığını anlamasına  yardımcı olacaktır.

Otizmli çocuğun boş zamanlarında ona eşlik edecek bir ağabey ya da abla konumunda olacak nitelikte birisi seçilirse ve onu yalnız bırakmazsa sosyal gelişimi yönünden  yararlı olacaktır.

Otizmli çocukların yapacakları işleri organize etmelerine yardımcı olmak amacıyla bir defter tutulması ve yapılacak işlerin, kullanılacak malzemelerin deftere kayıt edilerek kullanılması  ve okula giderken hazır olması  okul ile aile arasındaki iletişimi kolaylaştırarak çocuğun eğitimine yardımcı olacaktır. Çocuğunuzun bağımsız olarak çalışması ve oyun oynaması sağlanacağı zaman; ne yapması, ne kadar yapması, süresi ve çalışmayı, oyunu bitirince ne yapacağına ilişkin bilgiler çocuğa verilmelidir.

Çocuğa verilecek eğitimin etkili olması için okuldaki eğitim ilkelerinin ev yaşantısı ile bağdaştırılması, aile ve öğretmenin birbirinden yararlanması şeklinde kurulan işbirliği gereklidir. Çocuğunuzun eğitimi için  öğretmeniyle sürekli iletişim halinde olunmalı ve evde yapılabilecek etkinlikler konusunda görüşü alınmalıdır.

Otizmli çocuk, bazı davranışları nedeniyle arkadaşları tarafından alay  edilebilir ve yalnız bırakılabilir. Otizmli çocuğa sahip anne babaların; çocuğun okul öğretmeni, doktoru, psikoloğu, konuşma terapisti, sosyal hizmet uzmanı ve rehber öğretmeniyle sürekli ilişki kurması çocuğun gelişimi açısından çok önemlidir.

Aileler diğer çocukların çocukla alay etmesini önlemeli ve yaşıtlarının otizmli çocuğun özellik ve ihtiyaçlarını fark etmesini sağlamalıdır.

Aileler çocuklarının bazı olumlu davranışları için kendisini ödüllendirmesine izin vermeli ve çocuk  için de ödüllendirme programı uygulamalıdır. Anne babalar otizm ile ilgili yeni gelişmeleri takip edebilmek, otizmli çocuğa sahip ailelerle işbirliği yapabilmek ve otizmin daha çok fark edilmesine katkı sunabilmek için; otizmle ilgili dernek, dergi, kurum ve kuruluşlarla iletişim halinde olmalıdır.

TEŞEKKÜR EDERİM…