CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI
Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatı iki döneme ayrılır: a) 1923 - 1940 yılları arası Türk edebiyatı b) 1940 yılları sonrası Türk edebiyatı •Kurtuluş Savaşı zaferle sonuçlandı, Cumhuriyet ilan edildi, Türk toplumu yeni bir yaşama başladı, ilkeleri, Mustafa Kemalce belirlenen bu dönemde toplum, çağdaş bir uluslaşma sürecine girdi. “Bu; laik, demokratik ve ulusal bir toplumun oluşumu sürecidir. Her alanda kendine yeten, çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmayı ve hatta onu geçmeyi amaç edinen bir ulusun yaratılma sürecidir.” Bu dönemde Atatürk devrimlerinin hazırlayıcılığını, yaygınlaştırılmasını ve savunuculuğunu aydınlarla edebiyatçılar yüklenmiştir.
Eğitimde okuma-yazma seferberliği başlatıldı Eğitimde okuma-yazma seferberliği başlatıldı. Eğitim kurumlan artarken, kültür kurumlan da açıldı. Bu dönemin ozan ve yazarları da yeni Türkiye'nin kurulmasında görev aldılar. Sanatta ulusal bilinci ve ulusal coşkuyu yaratma çabaları arttı. Edebiyatta toplumcu ve gerçekçi bir anlayış benimsenmiştir. Edebiyatın Ankara çizgisinde resmi ideolojiyi benimseyerek geliştiği görülmektedir. Kurtuluş Savaşı’nı destekleyen kalemler, Cumhuriyet kurulduktan sonra devlet kademelerinde görev aldılar. Sanatçı ve edebiyatçıların büyük çoğunluğu bu dönemde birer devlet memurudur.
Kurtuluş Savaşı sırasındaki “kahramanlık edebiyatı” Cumhuriyet’ten sonra hemen “memleketçi edebiyat’a dönüştürülmüştür. Batı taklitçiliği terk edilmiş; ulusal bir edebiyat oluşturulmuştur. Milli Edebiyatçıların başlattığı sadeleşme hareketi Türk Dil Kurumu(1932) aracılığıyla bilimsel bir nitelik kazanmıştır. Dildeki yabancı sözcüklerin atılması, yeni sözcüklerin derleme ya da türetmeyle kazanılması sonucunda dil arılaşmıştır. Dilin yapısı araştırılmış ve kuralları saptanmıştır. Yazı dili ile konuşma dili arasındaki kopukluk ortadan kaldırılmıştır.
1940'lara kadar süren dönemde, Milli Edebiyatçıların tüm özellikleri gözlenmektedir. 1923’ten 1940’a kadar devam eden dönemde Kurtuluş Savaşı’nın yarattığı birliğin, yapılan inkılaplar ve reformların etkisiyle sanatçılar ‘memleket edebiyatı” anlayışıyla Yurt sorunları, uluslaşma temel konu olma özelliğini sürdürmüş, Anadolu’ya yöneliş devam etmiştir. (Diğer konulara az yönelinmiştir.) Bu dönemin ozan ve yazarları bir topluluk gibi ortak özelliklere sahip değillerdir. Sanat anlayışında ve konularda tam bir mozaik görünümü vardır.
Elli yıldır denenmiş hece ölçüsü olanaklarından, halk şiiri nazım biçimleri bıkkınlığından, kuru ve söylevci yurt güzellemelerinden, soyut vatan ve millet sevgisi edebiyatından sıyrılmak isteyen bu genç kuşak; İnsan özgürlüğüne, yaşama hakkına, dünya güzelliklerine yöneldiler. Çağdaş insanın düşüncelerini dile getirirken de nazmın dar kalıplarından kurtulmaya çalışmışlardır. Cumhuriyet dönemi eselerlerinde öz Türkçecilik anlayışının da etkisiyle genel olarak açık ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır.
Cumhuriyetin ilk yıllarında ölen bazı sanatçılar dışında Milli Edebiyatçılar, Beş Hececiler ve Bağımsızlar olarak ele aldığımız şair ve yazarlar sanat hayatlarına Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatında da devam etmişlerdir. Özellikle 1930’lu ve 1940’lı yıllarda yeni akımlar ve topluluklar oluşmuştur: Yedi Meşaleciler, Birinci Yeniciler (Garipçiler), Maviciler, İkinci Yeniciler, Toplumsal Gerçekçiler... Anadolu, doğal güzellikleri, insanı, sosyal hayatı ve folkloruyla edebi eserlere yansımış, Türk tarihi ve Atatürk’le ilgili konular ağırlık kazanmış, 1940’lı yıllardan sonra ise bireysel duygu ve sorunlar da ele alınmıştır.
Dünyaya açılma ve çağdaşlaşma çabaları edebiyatı da etkilemiş; dünya edebiyatı daha yakından takip edilmiştir. Dünya edebiyatıyla kurulan bağlar sonucunda; toplumsal gerçekçilik, varoluşçuluk, dışavurumculuk, gerçeküstücülük, gelecekçilik gibi akımların etkisinde ürünler verilmiştir. İlk yıllarda genellikle Halk edebiyatı nazım şekilleri ve hece ölçüsü kullanılmış; 1940’lı yıllardan sonra ise serbest şiir yaygınlaşmış, aruzu sürdürenler oldukça azalmıştır. Bireyin iç dünyasını anlatmaya çalışan edebiyatçılar, psikoloji ve psikiyatri alanlarındaki gelişmelerden yararlanmışlardır.
Roman ve öykü ; Roman ve hikayelerde; toplumsal ve kültürel farklılıklar, ülke ve toplum sorunları, Kurtuluş Savaşı, eski-yeni çatışması, köy ve kasaba insanın çelişkileri, tarihi konular, yanlış Batılılaşma konuları ağırlıkla işlenmiştir.
Tiyatroda ; Yeni Cumhuriyet’in ilkelerini halka aktarmada bir araç olarak hızla yaygınlaşmaya başlamıştır; çocuk tiyatrosu çalışmaları yapılmış, kadınlar sahnede daha çok yer almaya başlamış, Devlet Konservatuarı açılmıştır. Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatında; değişen yaşam tarzının sonucunda yaşanan : aile dramları, değer çatışmaları, köy gerçekliği, gelenekler, köyden kente göçün yarattığı problemler, toplumsal ve ekonomik adaletsizlikler, Osmanlı tarihindeki önemli olaylar ve kişiler konu olarak ele alınmıştır.
Geleneksel tiyatroyla (karagöz, orta oyunu vs Geleneksel tiyatroyla (karagöz, orta oyunu vs.) modern tiyatronun özelliklerinin bir arada görüldüğü eserler ortaya konmuştur. Bireysel duygu ve düşünceler de sosyal kurumlardaki değişimler de tiyatrolarda sahnelenmiştir. Cumhuriyet dönemindeki ilke ve inkılapların sonucunda akılcı ve bilimin öne çıktığı eserler yazılmıştır. Bu dönemde epik ve absürt tiyatro çeşitlerinden yararlanılmıştır. Sade, açık bir dille nazım - nesir karışık olarak tiyatrolar yazılmıştır. (Haldun Taner, Turhan Oflazoğlu, Recep Bilginer, Refik Erduran,Turgut Özakman, Orhan Asena)
Öğretici Metinlerde: Öğretici metinler bakımından Cumhuriyet döneminde büyük ilerlemeler kaydedilmiş, önemli eserler verilmiştir. Önceki dönemlerde olduğu gibi Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatındaki öğretici metinlerde de: -bilgi verme, -düşündürme, -açıklama amaçlanmış; metnin yapısı, dil ve anlatımı, kullanılan motifler bu amaçlara göre belirlenmiştir.
Kurtuluş Savaşı'ndan yeni çıkmış olan Türkiye Cumhuriyeti'nin ; Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, büyük bir kalkınmaya girişilmesi, millete ve milletin kültürüne yöneliş, Anadolu ve Anadolu insanın yaşayışı konu edilmiştir. Günlük konuşma dilindeki ; Türkçe sözcükler, halk söyleyişindeki tamlamalar kullanılır, Arapça ve Farsça sözcüklere pek yer verilmez.
Bu dönemin yazarları, öğretici metinlerde ; terim ve kavramları, gündelik hayata ait sözcük ve sözcük gruplarını kullanarak edebî bakımdan güçlü bir anlatımla mesajlarının okura tam anlamıyla ulaşmasını amaçlarlar. Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatı öğretici metinlerinde yazı dilinin konuşma diline yaklaştırılması açık ve sade bir dilin kullanılması daha çok okura ulaşılmasını sağlamıştır.
Gazete ve dergi alanında; Cumhuriyet döneminde yeni çıkanların yanı sıra, eski gazetelerin bir çoğu da varlığını sürdürdü. 1924'te Yunus Nadi tarafından kurulan Cumhuriyet gazetesi günümüzde de yayımlanıyor ve Cumhuriyet tarihinin en uzun süreden beri yayımlanan gazetesi olma özelliğini taşıyor. 1935'te ülkede 38'i günlük olmak üzere 116 gazete basılıyordu. Cumhuriyet döneminde çocuklar için ilk kez 1938'de (Çocuk Gazetesi çıkarıldı. Ama bu gazete uzun ömürlü olmadı ve beşinci sayıdan sonra kapandı.
Renkli, resimli magazin ekleri veren gazeteler yaygınlaştı. 1946'da çok partili siyasal yaşama geçişle birlikte basında da bir canlanma görüldü. [Ne var ki, Demokrat Parti dönemi (1950-60) basın için yeni kısıtlamalarının getirildiği, gazetecilere sert cezaların uygulandığı yıllar oldu.] 1960 sonrasında gazeteler gelişen demokratik yaşamın vazgeçilmez bir öğesi olma yolunda önemli adımlar attı. (Ama basın özgürlüğü askeri müdahaleler dönemlerinde çeşitli kısıntılara uğradı.) 1970'lerde gazetecilik alanında önemli teknik gelişmeler görüldü. Ülke çapında yayınlanan birçok gazete renkli ofset basıma geçti. Renkli, resimli magazin ekleri veren gazeteler yaygınlaştı. Özellikle 1980 sonrasında "boyalı basın" da denen bulvar gazetelerinin tirajında büyük artışlar görüldü.
Gene bu yıllarda Türk basınında tekelleşmeye doğru bir gidiş başlandı Gene bu yıllarda Türk basınında tekelleşmeye doğru bir gidiş başlandı. Bugün günlük basının yüzde 85'i iki büyük sermaye grubunun elinde bulunmaktadır. Cumhuriyet, Hürriyet, Posta, Sabah, Günaydın, Bugün, Milliyet, Radikal, Zaman, Türkiye, Tercüman, ( ayrıca İzmir'de yayımlanan Yeni Asır da 40 binin üzerindeki tirajıyla kentin ve ülkemizin en büyük yerel gazetesi olup onu Trabzon'da basılan Karadeniz Gazetesi izlemektedir…) İlk Türk gazetelerinin yayımlandığı 19. yüzyılda gazetecilik daha çok yazarların, edebiyatçıların, devlet adamlarının sürdürdüğü işti.
Gazeteciler bu mesleği bir eğitimden geçerek değil, usta-çırak ilişkisi içinde öğrenirlerdi. Cumhuriyet döneminde ilk gazetecilik okulunun açıldı (1948'de lise düzeyinde açılan ilk özel gazetecilik okulu) 1950'de İstanbul Üniversitesi'nde kurulan Gazetecilik Enstitüsü izledi. 1965'te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ne bağlı Basın-Yayın Yüksekokulu kuruldu. İzmir, İstanbul ve Ankara'da özel gazetecilik yüksekokulları da açıldı. 1971'de özel yüksekokullarının devletleştirilmesiyle bu okullar eğitim alanından çekildiler. Bugün İstanbul, Ankara, Ege ve Marmara Üniversitelerine bağlı basın ve yayın yüksekokullarında gazetecilik eğitimi yapılmaktadır.
Dergicilikte; Yaprak, (1Ocak1949-15Haziran1950)-Garipçiler, Pazar Postası, 1951- II.Yeniciler, Mavi, 1952-1956 - Attila İlhan, Papirüs, 1960 - Cemal Süreya, Halkın Dostları, 1970 - Ataol Behramoğlu,İsmet Özel, Şiiratı, 1986- Vural Bahadır Bayrıl, Osman Hakan, Orhan Alkaya ve Seyhan Erözçelik, Türk Dili, 1951- Türk Dil Kurumu (Ankara'da)
Pazar Postası: 1951 ’de yayımlanmaya başlayan derginin yazı işleri müdürü, bu dergide yazdığı bir yazıyla İkinci Yeni’nin isim babası olan Muzaffer İlhan Erdost'tur. Pazar Postası haftalık, siyasi bir gazetedir; fakat gazetenin Sanat-Edebiyat eki edebî dergi niteliği taşır. Dergi, özellikle İkinci Yeni hareketine bağlı şairlerin bu dergide yazmasıyla ünlenmiştir. Dergi, aynı zamanda Garip şiirine karşı bir tutum içindedir ve özellikle şiir eleştirileriyle dikkat çeker. Dergide A.Turgut (Turgut Uyar), Behçet Necatigil, Can Yücel, Fethi Naci, Oktay Akbal, Salah Birsel, Sezai Karakoç gibi imzalar görülür.
CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATINDA TOPLULUKLAR: Öz Şiir(saf şiir)anlayışını sürdüren şiir: -1940-1960 arası ideolojiden uzak sadece saf şiir anlayışını sürdüren şairlerce oluşturulmuştur. -Temsilcileri:N.F.KISAKÜREK,C.S.TARANCI, A.Muhip DIRANAS,Z.O.SABA,Asaf Halet ÇELEBİ, A.H.TANPINAR, YEDİ MEŞALECİLER... Öz.: -Sanat,sanat içindir. -Şiir,sadece kendi ilkelerine göre yazılmalıdır. -Fransız sembolistlerin üstün dil anlayışından ve divan şiirinin biçimci yapısından etkilenmişlerdir. -Önceki dönem saf şiir temsilcileri olan Y.KEMAL ve A.HAŞİM’in tesiri vardır üzerlerinde.
-Şiirde biçime,özgün ve yaratıcı imgeye önem verilmiştir. -Önemli olan iyi ve güzel şiirler yazmaktır. -Şiirde biçime,özgün ve yaratıcı imgeye önem verilmiştir. -Günlük dilden farklı bir şiir dili kullanmışlardır. -Şiir,soylu bir sanattır. -Bireyin iç dünyasını,insanın evrensel duygularını (yalnızlık,ölüm,aşk,çocukluk özlemi,korku…)işler. -Dizeye büyük önem verilir.Dize ve dil çok önemli. -Şiirde müzikalite önemli.Ahengi;söyleyiştarzı,ritim, Kafiye…oluşturur. -Gelenekle moderni birleştirmeyi,hece ölçüsünü modern şiire uygulamayı başarmışlardır. -Şiirde yerli unsurlara çok yer vermemiştir. -Yedi Meşalecilerin anlayışını buna uygundur.
N. F. KISAKÜREK: -Şair,oyun ve roman yazarıdır N.F.KISAKÜREK: -Şair,oyun ve roman yazarıdır. -’’Büyük Doğu ‘’ve ‘’Ağaç’’ dergilerini çıkarmıştır. -Fransız sembolistlerden etkilenmiş;halk şiirinden yararlan- mış,heceyle kendine has,başarılı şiirler yazılmıştır. -İlk dönem şiirlerinden(ruhsal sorunları,gizli duyguları,tutkları) sonra mistik konuları,madde-ruh ilişkisini,insanın evrendeki yerini ,din ve siyaseti irdeler. -Tiyatro da daha çok korku ve kaygı psikolojisini işler. Şiir: Örümcek Ağı,Çile,Kaldırımlar,Ben ve Ötesi,Sonsuzluk Kervanı. Oyun:Bir Adam Yaratmak,Tohum,Para,Reis Bey,Künye, Sabırtaşı,Nam-ı Diğer Parmaksız Salih,Abdülhamit Han, Yunus Emre,Ahşap Konak Roman: Aynadaki Yalan,Kafa Kağıdı Anı :Yılanlı Kuyudan Öykü :Hikayelerim
A.H.TANPINAR: -Şiir,roman,öykü,makale,deneme,edebiyat tarihi…yazarıdır. -H.Bergson’un felsefesinden ve bu felsefeden oluşan ‘’sezgicilik’’akımından,’’sembolizm’’den etkilenmiştir. -Doğu-Batı çatışması,’’rüya,zaman’’kavramaları,geçmişe özlem(Abdullah Efendi’nin Rüyaları),mimarî,musikî… -A.Haşim özellikle Y.Kemal’den etkilenmiştir. -Romanlarında psikolojik tahlillere yer verir. -’’Huzur’’ romanı aşkı,psikolojiyi ve Doğu-Batı çatışmasını İşler. İhsan,Nuran,Suat ve Mümtaz. Beş Şehir’de Ankara,İstanbul,Bursa,Konya,Erzurum. Şiir: Bütün Şiirleri Roman: Huzur,Saatleri Ayarlama Enstitüsü,Mahur Beste, Sahnenin Dışındakiler,Aynadaki Kadın. Öykü: Abdullah Efendi’nin Rüyaları Deneme : Beş Şehir,Yaşadığım Gibi Makale-İnceleme: XIX.Asır Türk Edebiyatı Tarihi,Edebiyat Üzerine makaleler,Yahya Kemal.
-Fransız sembolizmiyle şiir geleneğimizi başarıyla birleştirmiştir. A.MUHİP DIRANAS : -Şair,oyun yazarı. -Fransız sembolizmiyle şiir geleneğimizi başarıyla birleştirmiştir. -Hece ölçüsüyle biçimsel mükemmelliğe önem vermiştir. -Aşk,insanın iç dünyası gibi evrensel konular. -Kar,Seranad,Olvido,Ağrı,Fahriye Abla şiirleri. Şiir : Şiirler Oyun : Gölgeler, O Böyle İstemezdi. Dil İçi Çeviri : Kırık Saz(Bugünün Diliyle T.Fikret Şiirleri)
- Doğu-Batı kültürünü bağdaştırmış;ilhamını, ASAF HALET ÇELEBİ : - Hiçbir akıma bağlı değildir. - Doğu-Batı kültürünü bağdaştırmış;ilhamını, tasavvuf ve dinler tarihinin ünlü kişilerinden,eski doğu medeniyet ve masallarından alan,egzotik şiirler yazmıştır. - Divan edb.ile İran edb.nı iyi bilir.Araştırma,inceleme ve çevirileri vardır. - Önce gazel,rubai 1937’den sonra serbest şiiri ile asıl kişiliğini bulmuştur. -Somut malzeme soyut şiir.Hayal,duygu şairi değil,’’sezgi’’şairi. Şiir: He,Lâmelif,Om Mani Padme Hum,Bütün Şiirleri Araştırma-İnceleme-Çeviri: Mevlâna,Molla Câmi, Naimâ, Ömer Hayyam. Antoloji : Divan Şiirinde İstanbul.
-Otuz Beş Yaş,Desem ki,Gün Eksilmesin Penceremden şairi. C.SITKI TARANCI : -Otuz Beş Yaş,Desem ki,Gün Eksilmesin Penceremden şairi. İçten,yalın,akıcışiirlerinde;aşk,doğa sevgisi,geçmiş, ölüm,özlem,yalnızlık,yaşama sevinci konudur. -Romantizm ve sembolizm. -Hecenin yanında serbest ölçüyü de kullanmıştır. -Şiirde biçime,kafiyeye ve ahenge önem verir. -Şiiri dışında öykü de yazmıştır. Şiir: Otuz Beş Yaş,Ömrümde Sükût,Düşten Güzel,Sonrası Öykü: Gün Eksilmesin Penceremden(şiiri de aynı adla) Mektup : Ziya’ya Mektuplar
ZİYA OSMAN SABA : - Yedi Meşalecilerin şiirle en uzun süre meşgul olan ismi. -Hece ve serbest ölçülü şiir. -Şiirlerinde özlem,anılar,ev ve aile sevgisi,yoksul yaşamlara karşı utanç ve acıma,küçük mutluluklarla yetinme. -Yalı dil,lirik ve içten söyleyiş. -Öykülerinde ağırlıklı olarak ‘’anıları’’ vardır. -Batı nazım biçimlerini kullanmış,içerikte 19.yy ed.anlayışı. Şiir : Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman,Nefes Almak… Öykü : Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi,Değişen İstanbul.
Sembolizm : -Parnasizme tepki olarak doğmuştur Sembolizm : -Parnasizme tepki olarak doğmuştur. -Temelini Schopenhaur’un her olayı’’hayali ve esrarlı olgular’’şeklinde açıklayan idealist fels.oluş -Bilimden ve aydınlıktan kaçınan yarı karanlık ve belirsiz sezgilerle örülü dünya görüşü. -Sanat,sanat içindir. -Parnasçıların şiirden kovduğu duygu ve hayali tekrar şiire kazandırmışlardır. -Kapalılık için sembollü,mecazlı dil;çağrışımcı Üslup. -Müzik.Dış dünya anlatımından hoşlanmazlar. -Biçimin reddi;kafiye,redif yok;cümle yapısı değişmiş ‘‘serbest şiir ’’.
Temsilcileri : Charles Boudler : Kötülük(Elem) Çiçekleri,İşte Kalbim,Küçük Mensur Şeyler. Poul Verlaine : Şiir Sanatı,İyi Şarkı,Usluluk, Sözsüz Romanslar.. Rimbaud : Sarhoş,Gemi,Cehennemde Bir Mevsim. Stephane Mallerme : Eski Tanrılar,Poesis(şiir) Andre Gide : Akımın romancısı. Dünya Nimetleri,Kalpazanlar,Dar Kapı,Pastoral Senfoni Bizde : CenapŞahabettin,A.Haşim,A.H.Tanpınar, A.Muhip Dıranas,C.Sıtkı…
H.F.OZANSOY,E.B.KORYÜREK,Y.Z.ORTAÇ, Beş Hececiler: H.F.OZANSOY,E.B.KORYÜREK,Y.Z.ORTAÇ, O.S.ORHON,F.N.ÇAMLIBEL. Şiire aruzla başlamışlardır. Z.GÖKALP’ten etkilenerek Millî Edebiyat akımına yönelmişlerdir. Şiirlerinde Anadolu manzaralarını ve anlayışını coşkun bir dille işlemişlerdir. Süsten uzak,günlük konuşma dili. Ağırlıklı olarak hece-dörtlük. Toplumsal soruna değinmez. Cumhuriyet dönemine bu toplulukla girilmiştir.
Faruk Nafiz Çamlıbel (1887-1973) Aruz-hece, Memleket sevgisi;bireysel konu, Sağlam,yalın,musikili şiir dili var. Döneminde aşk şiirleri ile gençlerin beğenisini kazanmıştır;ilk şiirlerinde dil,Fecr-i Ati etkisindedir.Milli edb.ise dil sade,ölçü hece… Oyunlarında doğal konuşma;düzenli sahne tekniği vardır. Şiir:Çoban Çeşmesi,Han Duvarları, Şarkın Sultanları,Gönülden Gönüle
Suda Halkalar,Dinle Neyden,Bir Ömür Böyle Geçti… Tiyatro:Canavar,Akın,Özyurt,Yayla Kartalı,Kahraman,Dev Aynası,İlk Gözağrısı. Roman :Ayşe’nin Doktoru,Yıldız Yağmuru. Orhan Seyfi Orhon(1890-1972): Aruz-hece.(Hece ile gazel tür kaynş) Bireysel duyguları;ahenkli,duru,yalın Türkçe.(İstanbul Türkçesi) Ed.ilgisi gazetecilikle.Hıyaban dergi.
Şiir:Fırtına ve Kar(serbest müstezat),Peri Kızı ile Çoban Hikayesi(manzum masal),Kervan,Gönülden Sesler,İşte Sevdiğim Dünya Makale:Dün-Bugün-Yarın Mizahi-hiciv :Düğün Gecesi(Akbaba dergi) Fıkra:Kulaktan Kulağa,Çocuk Adam,Roman.
Enis Behiç Koryürek(1892-1949): Aruz>hece(ilk şiir Servet-i Fünün etkisindedir.>Z.Gökalp-hece) Ulusal duygular ön planda;yiğitlik teması uç noktalardadır. Milli heyecanla yüklü epik şiir. Türk denizciliğini araştırmıştır. Eski Korsan Hikayeleri(manzumhik.) Gemiciler şiiri Miras,Güneşin Ölümü,Varidat-ı Süleyman…
YEDİ MEŞALECİLER: 1928 ilk edebî topluluk Kenan Hulusi KORAY (Öykücü), Cevdet Kudret SOLOK, Muammer Lütfi BAHŞİ, Sabri Esat SİYAŞUGİL, Yaşar Nabi NAYIR, Vasfi Mahir KOCATÜRK, Ziya Osman SABA 1928’de “Yedi Meşale” adlı ortak bir kitap yayımlayan biri öykücü, altısı şair yedi kişinin oluşturduğu bir topluluktur.
Sanat için sanat anlayışını savunmuşlar, samimiyeti ve içtenliği öne çıkaran bir sanat istemişlerdir. Beş Hececilerin sürdürdüğü sığ memleketçi edebiyat anlayışına tepki duymuşlar, sanatta Batılı ilkelerin savunucusu olmuşlardır. Hece ölçüsüyle özellikle Fransız sembolistlerini örnek alarak şiirler yazmışlardır. Yedi Meşaleciler de Fecr-i Aticiler gibi etkin olamamışlar; “Meşale” adlı dergiyi sekiz sayı yayımladıktan sonra dağılmışlardır.
1-Ziya Osman Saba(1910-1957): Grubun şiire en sadık ismidir. Çoğunu hece ölçüsüyle yazdığı şiirlerinde Batı nazım biçimlerini kullanmış;özde ise 19.yy edb.anlayışına bağlıdır. Şiirlerinde çocukluk özlemi,anılara düşkünlük,ev-aile sevgisi,yoksul yaşamlara karşı utanç duyma,acıma,Allah’a kulluk,kadere boyun eğiş,ölüm ve ötesi vb.konularını işler. Dili,gayet sade ve açıktır.Liriktir.
1940’a kadar hece sonrasında serbest şiir. Şiir:Sebil ve Güvercinler,Nefes Almak,Geçen Zaman… Öykü:Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi, Değişen İstanbul.Goncurt Kardeşler roman çevirisi yapmıştır. 2-Yaşar Nabi Nayır(1908-1981): Yayıncı kimliğiyle tanınır.Varlık dergisini çıkmıştır. Şiirleri döneminin biçim özelliklerine uygundur.Ancak insansal ve toplumsal gözleme dayanmaz.Çevre ilişkisi yoktur.
*Güncel ve geleceğe dönük sanat ve edebiyat politikası izler. *Türkçenin yalınlaşması- Atatürkçülük hakkında çabası var. *Sözlük çalışması yapmıştır. Şiir:Yedi Meşale,Kahramanlar,Onar Mısra. Roman:Bir Kadın Söylüyor,Adem ve Havva. Oyun:Köyün Namusu,İnkılap Çocukları,Beş Devir. Makale:Atatürkçülük Nedir,Dost Mektupları,Edebiyat Dünyamız…
3-Sabri Esat Siyavuşgil(1907-1968): Şiirlerinde yaşamla ilgili eşyayı,me- kanları dışavurumcu ve yer yer alaycı bir dille anlatır. İyi bir gözlemcidir. Şiiri bırakır.İnceleme,çeviri yazıları-na yönelir.Mesleği psikoloji. Şiir:Odalar ve Sofalar. İnceleme :İstanbul’da Karagöz Ka- ragöz’de İstanbul,Psikoloji ve Terbi-ye bahisleri. Çeviri: İki Başlı Kartal.
4-Cevdet Kudret Solok(1907-1992): İlk şiirlerinde bireysel duygu ve ka- ramsar iç dünyası vardır. Şiirleri,ölçüsüz;fakat uyaklıdır. Edebiyatla ilgili inceleme-araştırma eserleri vardır. Eleştirel yöntemle açıkladığı konu-lar,gelecek kuşaklar için aydınlatıcı bilgi kaynağıdır. Şiir: Birinci Perde. Oyun:Tersine Akan Nehir,Rüya İçinde Rüya, Kurtlar. Roman:Sınıf Arkadaşları,Havada Bulut Yok . Öykü:Sokak.
5-Kenan Hulisi Koray(1906-1943): Şiir yazmayan tek adamdır. Ed.hayatına Servet-i Fünun’da başlar.(Öykü) Cumh.döneminde korku türünde örnekler veren ilk öykücüdür. Osmanoflar romanı ve kısa hikaye-leri kaybolmuştur. Öykü:Bir Yudum Su,Bahar Hikaye- leri,Bir Otelde Yedi Kişi. Roman:Son Öpüş,Büyük Öykü.
6-Muammer Lütfi Bahşi(1903- 1947): Avukat. Aruz ölçüsü ve serbest ölçüyle yaz-dığı şiirlerinde başarılı değildir. Eserleri:Türk Akdeniz,İlk Kurşun Şiir ve eserlerini kitaplaştırmamış-tır.
7-Vasfi Mahir Kocatürk(1907-1961): Halk şiiri biçimsel özelliklerini kulla- narak ulusal,epik,lirik şiir yazmıştır. Manzum oyunları vardır,(Yaman,Sanatkar) Ed.ilgili kitap ve araştırmacıdır. Şiir: Tunç Sesleri,Geçmiş Geceler, Bizim Türküler,Ergenekon. Araştırma:Yeni Türk Edebiyatı,Divan Şiiri Antolojisi,Türk Edebiyatı Tarihi.
SERBEST NAZIM VE TOPLUMCU ŞİİR: (1920-1960) N.Hikmet,R.Ilgaz,C.Atıf Kansu,İlhami Bekir Tez, Hasan İzettin Dinamo,Enver Gökçe,Arif Damar,Ahmet Arif,Şükran Kurdakul, Attila İlhan,Talip Apaydın,Mehmet Başaran ... Ana ilke, 1934 Sovyet Yazarlar Birliği birinci kongre- Gerçekçiliğin Marksist yorumu. Konu:Toplum,insan problemi,memleket gerçeği. (emekçilerin sorunları,emek-sermaye çelişkisi, işçi - köylü sınıfı,yoksulluk,kapitalizmin eleştirisi) İdeolojik şiirlerdir.Sorunlara çözüm arar.Ütopya ya yer verir. Sanat,toplum içindir. ‘’Sınıf edebiyatı’’ Geniş kitlelere hitap-onları harekete geçirme amacı. ‘’AYDINLIK ‘’dergisi
Üslupta söylevcidir. Şiirde emir kipleri kullanılır. Toplumsal yaşantı tüm sorunlarıyla olduğu gibi tasvir edilir.Çözüm Marksizm’de aranır. Realistler gibi ‘’sanatı,gerçeği yansıtan bir ayna’’ olarak görmezler; onu aşmak,değiştirmek çaba- sındadırlar. ‘’Sanatın ne olduğu değil,nasıl olması gerektiği, sorusuna yanıt ararlar. Fütürizm akımını benimsemişlerdir.
Fütürizm(Gelecekçilik) : 1909.İtalyan şair Marinetti. Hayatta her şey değişir;sanat buna uymalıdır. Geleneksel sanat değerleri yok sayılmış;ölçü, uyak,nazım biçimi,terk edilmiş;dil bilgisi kuralları yıkılmıştır. Sosyal düzendeki adaletsizlik,yoksulluk ancak makineleşme sayesinde yok edilir. Bu nedenle ‘‘hızın güzelliği’’ vurgulanır;uçağa, trene övgü dizilmiştir. Hıza ve hareketlere uygun olarak mastar halindeki fillere,isimlere yer verilmiştir. Marinatti,Mayakovski,N.Hikmet.
Nazım Hikmet : İlk şiirleri ölçülü ve uyaklıdır. Mayakovski’den etklenmiş,serbest şiir yazmıştır. Biçim ve özde devrim yapmış,özü biçimin bağlamından kurtarmıştır. İlk iki kitabıyla (Satır,Jakond ile Si-Ya-U) şairaneliğe karşı çıkmış dizeci anlayışı yıkmıştır. Şiirde önemli olan ‘’öz’’dür.Biçim öze uymalı. Öz,onda ideolojidir. 1960 sonrasında Türk şiirinde etkisi vardır. Şiirleri : Memleketimden İnsan Manzaraları,Şeyh Bedrettin Destanı,Kurtuluş Savaşı Destanı,835 Satır,Sesini Kaybeden Şehir,Rubailer,Benerci Kendini Niçin Öldürdü,Taranta Babu’ya Mektuplar, Roman :Kan Konuşmaz,Yeşil Elmalar,Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim.
Mektup :Kemal Tahir’e Hapishaneden Mektuplar, Oyun : Kafatası,Yusuf ile Menifos,Bir Ölü Evi Yahut Merhumun Hanesi,Unutulan Adam. Mektup :Kemal Tahir’e Hapishaneden Mektuplar, Cezaevinden Mehmet Fuat’a Mektuplar,Bursa Cezaevinden Vâ-Nû’lara Mektuplar,Piraye’ye Mektuplar. Masal :La Fontaine’den Masallar,Sevdalı Bulut. Rıfat Ilgaz : Hababam Sınıfı’nın yazarı. 1940’tan sonra şiirlerinde yoksulların yaşamlarını anlamıştır. Edebiyatımızda ona ‘’Koca Çınar,Edebiyatı Koca Çınarı’’ Markopaşa dergisinde mizahî yazıları vardır. Toplumsal değişimleri ve çarpıklıları hicveden mizahî öyküleri vardır.
Şiir :Yarenlik,Sınıf,Yaşadıkça,Üsküdar’da Sabah Oldu,Kulağımız Kirişte Şiir :Yarenlik,Sınıf,Yaşadıkça,Üsküdar’da Sabah Oldu,Kulağımız Kirişte. Roman :Karartma Geceleri,Sarı Yazma,Yıldız Karayel… Mizahî roman :Hababam Sınıfı,Pijamalılar. Öykü : Radarın Anahtarı,Don Kişot İstanbul’da,Geçmişe Mazi,Garibin Horozu… Oyun :Hababam Sınıfı, Hababam Sınıfı Karadeniz’in Kıyıcığında. Anı :Kırk yıl Önce,Kırk Yıl Sonra,Yokuş Yukarı Ceyhun Atıf Kansu : -Önceleri halk şiiri özellikleri görülür ,1940’lı yıllarda bu gruba katılarak serbest ölçülü şiirler yazar. - Öksüz,bakımsız ve kimsesiz çocukların şairidir.
- Dünyanın Bütün Çiçekleri,Kızamuk Ağıdı ile tanınmıştır. - Halk söyleyişini andıran bir dili vardır. - Şiirlerinde toplumsal konuları işler. - Dünyanın Bütün Çiçekleri,Kızamuk Ağıdı ile tanınmıştır. Şiir : Sakarya Meydan Savaşı ,Bağbozumu Sofrası,Bağımsızlık Gülü, Yanık Hava,Bir Çocuk Bahçesinde,Çocukluk Gemisi…
Ömer Bedrettin Uşaklı,Zeki Ömer Defne, MİLLÎ EDEB İYAT ZEVK VE ANLAYIŞINI SÜRDÜREN ŞİİR - Faruk Nafiz(Beş Hececiler),Orhan Şaik Gökyay, Ömer Bedrettin Uşaklı,Zeki Ömer Defne, Kemalettin Kamu,Ahmet Kutsi Tecer,Arif Nihat Asya … temsilcileridir. - 1911 Genç Kalemler dergisi-Millî ed. anlayışı başlamıştır. Millî Mücadele, yeni devletin kuruluşu, devrimler gibi önemli sürece,1920-1930’lu yıllara damgasını vurmuştur. -Cumhuriyet’in ilanından sonra “Memleket Şiiri” adını almıştır. Kültür Haftası, Ağaç ,Çınaraltı ,Hisar Dergilerde yazmışlardır.
Özellikleri : - Hece ölçüsünü,dörtlük nazım birimini kullanmışlardır Özellikleri : - Hece ölçüsünü,dörtlük nazım birimini kullanmışlardır. - Halk şiiri nazım şekillerine yer vermişlerdir. - Yalın Türkçeyi,memleket meselesini esas alırlar. - Cumhuriyet’in ilke ve inkılaplarının ışığında girilen yeni yönelimleri yansıtmışlardır. - İyimser,umutlu ve romantik bir tutumla Anadolu’ nun ne insanının olumlu yönlerini işlemişlerdir. - Sözcükleri genelde gerçek anlamında kullanmış- lardır.
İlkeleri : 1-Yabancı dil kuralları bırakılmalıdır İlkeleri : 1-Yabancı dil kuralları bırakılmalıdır. 2- Arapça-Farsça sözcükler,Türkçe telaffuzlarına göre yazılmalıdır. 3- Günlük dile yerleşmemiş yabancı sözcükler kullanılmamalı, yerine Türkçeleri tercih edilmeli- dir. 4- Yazı dilinde İstanbul Türkçesi esas alınmalıdır. 5- Millî konular işlenmelidir. İşledikleri konular: - Türk tarihi, - Milliyetçilik anlayışı, - Millî kültür unsurları, Millî-manevî - Memleket manzaraları, değerler - Anadolu insanı.
Ahmet Kutsi Tecer : -Âşık Veysel’i keşfeden şairimizdir Ahmet Kutsi Tecer : -Âşık Veysel’i keşfeden şairimizdir. - Memleketçi ve ulusçu bir yol izler. - Hece ölçüsüyle yazdığı şiirlerinde Anadolu motifi vardır. - Halk kültürü öğelerini,çağdaş sanat teknikleriyle birleştirmiştir. -Oyunları da vardır. - Folklor araştırmaları yapmıştır. Şiirleri : Şiirler. Oyun : Koçyiğit Köroğlu ,Bir Pazar Günü, Köşebaşı(Ortaoyunu tekniği) ,Satılık Ev.
Orhan Şaik Gökyay : - Türk edebiyatı alanındaki araştırmalarıyla tanın- mıştır. (Dede Korkut ve Katip Çelebi) - İlk şiirlerini aruzla sonrakileri heceyle yazmıştır. - Önceleri âşık tarzına uygun çoğunlukla ulusal konuları işleyen lirik şiirler yazmış,1940’lardan sonra folklorik çalışmalara yöneldi. - Eski metinleri sadeleştirmeye çalışmıştır. Şiirleri : Birkaç Şiir (Bu Vatan Kimin,Yas). Edebiyat Tarihi : Dede Korkut ve Katip Çelebi’den Seçmeler,Kâbusname(Mercimek Ahmet), Eşkâl-i Zaman (Ahmet Rasim)
Kemalettin Kamu : - İncinmelerin ve gurbetin şairidir Kemalettin Kamu : - İncinmelerin ve gurbetin şairidir. - İçten ve duygulu şiirlerinde, hece ölçüsünü kul- lanmıştır. - İlk şiirlerinde vatan sevgisi,millî mücadele ; son- raki şiirlerinde aşk,gurbet,ayrılık,doğa konusunu işlemiştir. Şiir : Bingöl Çobanları,Gurbet,İrşad,Hicret. Behçet Kemal Çağlar : - Mahlası Ankaralı Âşık Ömer’dir. - Halk şiiri biçim özelliklerini kullanarak Atatürk ve Cumhuriyet sevgisini işlemiştir. - Birey için değil,kalabalıklar için yazmıştır.Söylev- leriyle ünlüdür. Şiir : Erciyes’ten Kopan Çığ,Burada Bir Kalp Çarpı- yor Benden İçeri
Ömer Bedrettin Uşaklı : - Hece ölçüsüyle yazdığı şiirlerinde Anadolu’yu, tarihi ve deniz güzelliklerini işlemiştir. - Şiirlerinde izlenimci bir gözle algıladığı doğayı, ülke gerçeklerini ve bireysel duyarlılığını özgün bir yaklaşımla yansıtır. - Annesi ile çocuğunun ölümü, ayrılık acısı, gurbet tedirginlikleri, görev yaptığı, gezip gördüğü yerlerdeki toplumsal sorunlar duyarlılığını besleyen başlıca öğeler oldu. Son dönemde çağdaş Fransız şiirinden de yararlandı. - Bazı şiirleri bestelenmiştir.Yıldızların Altında, Eğilmez Başın Gibi, Kapıldım Gidiyorum adlı besteler buna örnek verilebilir. Şiir : Deniz Sarhoşları,Yayla Dumanı,Sarıkız Mermerleri,Deniz Hasreti.
Zeki Ömer Defne : -Halk şiiri geleneğine bağlı şiirlerinde yerli motifleri; işlenmiş,ince bir halk diliyle yazmıştır. - Anadolu’nun çeşitli illerine güzellemeler yazmıştır. Şiir : Denizden Çalınmış Ülke ,Sessiz Nehir , Kardelenler. Arif Nihat Asya : - “ Bayrak Şairi ”dir. - Hece ve aruzun yanında serbest ölçüyü de kul- lanmıştır. - Yapıtlarında dînî,millî duyguları,kahramanlıkları, aşk ve tabiat konularını işlemiştir. - Rubai nazım şeklinin son üstatlarındandır. Şiir : Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor,Dualar ve Aminler, Kökler ve Dallar,Yastığımın Rüyası,Kıbrıs Rubaile- ri.
HİSARCILAR : (1950-1980) - 1950-1957 (75 sayı) ,1964-1980 (202 sayı) - Hisar dergisi etrafında toplanmışlardır. İlkeleri : “Eski şiirimizden,millî kültür ve edebiyatımızdan kopmadan yeni ve güzel şiir sergilemek, o yıllarda şiirimizi çıkmaza sokanlara,yozlaştıranlara karşı çıkmak ve tavır almak.” Temsilcileri : Munis Faik Ozansoy,Mustafa Necati Karaer, İlhan Geçer,Gültekin Samanoğlu,Mehmet Çınarlı,Nevzat Yalçın,Yavuz Bülent Bakiler…
Özellikleri : - Sanatçının dili,yaşayan dil olmalıdır Özellikleri : - Sanatçının dili,yaşayan dil olmalıdır.”Öz Türkçe” anlayışından hareketle yeni sözcük türetilmemelidir. - Garip ve İkinci Yeni’yi,kaba ve çirkin sözcükler kullanmak,büyük ve küçük harf kuralına uymamak, ve söz dizimini bozmak bakımından eleştirmişlerdir. - Sanatın evrensel olabilmesi için millî olması gere- kir,düşüncesini savunmuşlardır. - Eskiyi inkar etmeden sanatta yenilik esastır. - Sanatçı,bağımsız olmalı ;hiçbir ideolojiyi barındır-mamalıdır şiirinde. -”Şiir” özelliğini korumak şartıyla;aruz,hece,serbest şiir ve şiiri nesre yaklaştırmak uygundur. -Toplumcu Gerçekçi,Garip ve İkinci Yeni şiirini eleştirirler.
İlhan Geçer : - Duygu yüklü şiirler yazmıştır İlhan Geçer : - Duygu yüklü şiirler yazmıştır. - Uzun yıllar Hisar dergisinin yazı işleri müdürlüğü- nü yapmıştır. - İlk şiiri "Kahverengi Gözlerin" 1934'te Vakit gazetesinde çıktı. Şiir : Büyüyen Eller,Hüzzam Beste,Yeşil Çağ.
BİRİNCİ YENİ (Garipçiler) Orhan Veli KANIK, Melih Cevdet ANDAY, Oktay Rıfat HOROZCU Akım, üç şairin 1941 ‘de ortak yayımladıkları Garip adlı şiir kitabıyla başlamıştır. Şiir ve edebiyat hakkındaki düşüncelerini kitabın girişinde Orhan Veli tarafından (imzası olmamakla birlikte) yazıldığı düşünülen Garip Bildirgesi ile ortaya koymuşlardır. Sürrealizmden etkilendikleri yönler vardır. Şiirimizde en köklü değişimleri yapmışlardır. Şiirde ölçü ve uyağı gereksiz görmüşler, serbest şiir örnekleri vermişlerdir.
Süslü ve sanatlı şiire, şairaneliğe tepki göstermişlerdir. Sokaktaki insanın, halkın konuştuğu dille şiirler yazdılar. Şiirde nükteyi kullandılar ve şaşırtmaya dayalı şiirler yazdılar. Günlük hayattaki her konunun şiirde yer alması gerektiğini savundular. Şiiri duygudan çok akla yakın bir sanat olarak gördüler. Toplumsal aksaklıkları şiirin doğal akışını bozmadan ve bir mesaj iletme kaygısı duymadan yansıttılar. 1950’de Orhan Veli’nin ölümüyle akımın diğer sanatçıları Oktay Rıfat ve Melih Cevdet zamanla farklı şiirlere yöneldiler.
Yaprak (1Ocak1949-15Haziran1950) Orhan Veli tarafından on beş günde bir yayımlanan dergidir. Orhan Veli'nin ölümünün ardından arkadaşları tarafından Son Yaprak adlı özel bir sayı yayımlanmıştır. Dergide ağırlıklı olarak Garip anlayışına uygun ürünler yayımlanmıştır. Yaprak'ta; Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih Cevdet Anday, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Cahit Külebi, Bedri Rahmi Eyüboğlu gibi isimlerin ürünleri yer almıştır.
Parça değil bütün güzelliği. 1-Orhan Veli(1914-1950): Akımın öncüsüdür.Ed.alanda devrimcidir. ÇağdaşTürk şiirinin yolunu açmıştır. Şiir:Garip,Vazgeçemediğim,Yenisi,Karşı,Dest an Gibi,Nasrettin Hoca Hikayeleri. Nesir:La Fontaine,Nesir Yazıları, Edebiyat Dünyamız,Bindiğimiz Dal.
2-Melih Cevdet Anday(1915-2002): 1946’dan sonra romantik öğeler-den sosyal öğelere geçer. Akılcıdır.Toplumsal gerçekçidir. Söz oyunlarından kaçar. Dili,yalındır.Duygu bakımından diğerlerinden ayrılır. *Oyun,roman,deneme ve çevirileri fazladır. Şiir:Rahatı Kaçan Ağaç,Telgrafhane Yan Yana,Kolları Bağlı Odysseus, Gılgamış,Teknenin Ölümü
Roman:Aylaklar,Gizli Emir,Raziye, İsa’nın Güncesi… Deneme:Doğu-Batı,Yeni Tanrılar, Sosyalist Bir Dünya. Oyun:Mikado’nun Çöpleri,Dört Oyun. 3-Oktay Rifat Horozcu(1914-1984): *Halk masallarından,deyim ve tekerlemelerden yararlanır.Onlara yeni görüş kazandırır. *Yenilikçidir.Her türlü biçimi dener. *Toplumcudur. *Soyut şiire(Perçemli Sokak)ulaşmış.
Şiir:Yaşayıp Ölmek,Aşk ve Avarelik Üzerine Şiirler,Aşağı Yukarı,Karga ile Tilki,Elifli,Denize Doğru,Koşma Roman:Danaburnu,Bir Kadının Penceresinden. Oyun:Çil Horoz,Yağmur Sıkıntısı.
*Batı klasiklerinin ve modern eserlerin Türkçeye çevrilmesi, GARİP DIŞINDA YENİLİĞİ SÜRDÜREN ŞİİR (Behçet Necatigil, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Cahit Külebi, Sabahattin Kudret Aksal, Attilâ İlhan, Cahit Zarifoğlu, Hilmi Yavuz, Erdem Bayazıt) *Batı klasiklerinin ve modern eserlerin Türkçeye çevrilmesi, *köy enstitülerinin ve halkevlerinin açılması, zengin bir kültürel ortamı beraberinde getirmiştir. Bazı şairler bu ortamda saf (öz şiir), halk şiiri, toplumcu gerçekçi şiir geleneklerinden yararlanmakla birlikte bu geleneklerden herhangi birine bağlanmamışlardır
Bu şairler : * Bu geleneklerden yararlanırken kendilerine has bir senteze varmışlar, *Garip'in dışında kalmışlar, * belirli bir şiir akımına doğrudan bağlanmamışlar, * özgün bir şiir arayışında olmuşlar, * mistik duyarlığa sahip şair olmuşlardır.. * 1960 sonrasında bu bağımsız şairlere Cahit Zarifoğlu, Erdem Bayazıt ve Hilmi Yavuz'u da ekleyebiliriz. *
BEHÇET NECATİGİL (1916 - 1979) Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde kendi çizgisini yaratmış şairlerdendir. Heceyi kullandığı şiirleri olmakla birlikte ağırlıklı olarak serbest şiirler yazmıştır. Şiir geleneğinden ustaca esinlenmeyi bilen, söyleyişi rahat, samimi bir şiiri vardır. Büyük kentte yaşayan orta tabaka insanının yaşantısını, bunalımlarını, ev-aile sorunlarını, geçim sıkıntısını işlemiştir.
Özellikle "Kareler Aklar" kitabında şiirlerinde uyguladığı bazı tekniklerle (şiir sağdan sola, soldan sağa, yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya, çapraz vs, okunduğunda da farklı anlamlar kazanır) anlam çoğaltmalarına gitmiş ve yoğunlaştırılmış bir şiir yazmaya çalışmıştır. Bu bakımdan o, kendi şiirini "çokgen" bir şiir olarak tanımlamıştır. Şiirleri kadar radyo oyunları da önemlidir.
ESERLERİ: Şiir: Kapalı Çarşı, Evler, Divançe, Arada, Çevre, Eski Toprak; Kareler Aklar, Sevgilerde, Şiirler (Bütün Yapıtları) Deneme - İnceleme: Bile / Yazdı, Düz yazılar (II Cilt) Radyo Oyunu: Yıldızlara Bakmak, Üç Turunçlar; Ertuğrul Faciası Araştırma-Biyografi: Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü Araştırma: Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü Mektup: Mektuplar, Serin Mavi
Şiire hece ölçüsüyle başlamış, sonraları serbest şiire geçmiştir. FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA (1914 - 2008) Şiire hece ölçüsüyle başlamış, sonraları serbest şiire geçmiştir. "Çocuk ve Allah" kitabıyla ün kazanmıştır. Biçim, içerik ve söyleyişte sağladığı uyumla dikkat çekmiştir. Hayal gücünü öne çıkardığı imgeli ilk şiirlerinden sonra, aklı öne çıkardığı şiirler yazmıştır. Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının en üretken şairlerinden biri olan Dağlarca'nın bir özelliği de bütün edebî yaşamını sadece şiire adamış olmasıdır.
Tür, biçim ve içerik bakımından kendini sürekli yenilemiş, kendine özgü bir şiir dili yaratmıştır. Hemen hemen her konuda şiir yazmıştır, Yerli-yabancı hiçbir akımdan etkilenmeden klasiği ve çağdaşı kaynaştırdığı özgün bir şair olmuştur. "Türkçem benim ses bayrağım." dizesiyle Türkçeye olan sevgisini anlatmıştır, Çocuk duyarlığını ve saflığını yansıtan şiirleri yanında epik şiirleriyle de ün kazanmıştır. Destan tarzında şiirler de felsefi, lirik toplumcu şiirler de yazmıştır.
ESERLERİ: Şiir: Havaya Çizilen Dünya, Çocuk ve Allah, Üç Şehitler Destanı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, İstiklal Savaşı, Sivaslı Karınca, İstanbul Fetih Destanı, Anıtkabir, Taş Devri, Mevlâna'da Olmak, Türk Olmak, Çanakkale Destanı, Vietnam Savaşımız, Hiroşima, Nötron Bombası, Malazgirt Ululaması, Yazıları Seven Ayı (Çocuk Şiirleri), Yunus Emre'de Olmak
CAHİT KULEBİ (1917 - 1997) "Hikâye" şiiriyle tanınmış ve sevilmiştir. Âşık edebiyatı geleneğinden beslendiği ve Anadolu'yu anlattığı kendine has bir şiir çizgisi vardır, Serbest şiirler yazmıştır. Sivas Yollarında, Tokat'a Doğru gibi şiirlerinde çocukluk ve gençlik yıllarının geçtiği yörelerden izlenimleri yansıtmıştır. Yurt ve doğa sevgisi, aşk, Kurtuluş Savaşı, yalnızlık başlıca konularıdır. Şiirlerinde derin bir Anadolu sevgisi vardır; İyimser, açık ve gerçekçi bir bakışla Anadolu’ya eğilmiştir.
Şiirleri ve öyküleriyle tanınır. ESERLERİ: Şiir: Adamın Biri, Rüzgâr, Atatürk Kurtuluş Savaşı’nda, Yeşeren Otlar, Süt, Şiirler, Türk Mavisi, Sıkıntı ve Umut, Yangın, Güz Türküleri, Bütün Şiirleri SABAHATTİN KUDRET AKSAL (1920 - 1993) Şiirleri ve öyküleriyle tanınır. Garipçilerden etkilendiği ilk şiirlerinden sonra, insanın evrendeki yerini, değerini aramaya çabaladığı felsefi düşünceleri içinde barındıran bir şiire yönelmiştir. Öykü ve oyunlarında psikolojik öğeler öne çıkar, biçimi oldukça önemser.
Öykü: Gazoz Ağacı, Yaralı Hayvan ESERLERİ: Şiir: Şarkılı Kahve, Gün Işığı, Duru Gök, Eşik, Bir Zaman Düşü, Şiirler (Bütün Şiirleri) Öykü: Gazoz Ağacı, Yaralı Hayvan Tiyatro: Tersine Dönen Şemsiye, Kahvede Şenlik Var
İlk şiirlerinde ikinci yeni akımının etkileri görülür. CAHİT ZARİFOĞLU (1940 – 1987) İlk şiirlerinde ikinci yeni akımının etkileri görülür. Madde-ruh çatışması, “Batı diktasına karşı Doğu protestosu” temalarını işledi. İlk şiir kitabı “İşaret Çocukları” 1967′de yayımlandı. Şiirlerinde dinsel inançları çerçevesinde ele aldığı Anadolu insanlarının acı, umut ve sevgilerini yansıttı. Son şiirlerinde ise İslamcı düşüncedeki insan sevgisi, toplumsal mutluluk anlayışını işledi. Yer yer gerçeküstü öğeler ve eski şiir kalıplarını uyguladı.
Eserleri: Şiir: İşaret Çocukları, Yedi Güzel Adam, Menziller, Korku ve Yakarış Hikâye: İnsanlar Çocuk Hikâyeleri: Serçekuş, Katıraslan, Ağaçkakanlar, Yürek Dede ile Padişah, Küçük Şehzade, Motorlu Kuş, Kuşların Dili Çocuk Şiirleri: Gülücük, Ağaçokul (Çocuklara Afganistan Şiirleri) Roman: Savaş Ritimleri, Ana Günlük: Yaşamak Deneme: Bir Değirmendir Bu Dünya, Zengin Hayaller Peşinde Tiyatro: Sütçü İmam
Şiir: Sebeb Ey, Risaleler, Şiirler ERDEM BAYAZIT (1939 – 2008) Tok, kavgacı, destana yatkın bir üslûpta söylenmiş olan şiirlerinde ayrıca ince duyarlılıklar işlenmiştir. İslâmî ton bir “leit-motif (sıkça işlenen tema)” halinde bütün şiirlerine yayılmıştır. Şiirleri Açı (K. Maraş), Çıkış (Ankara), Yeni İstiklâl, Büyük Doğu, Diriliş, Edebiyat, Mavera ve Yedi İklim dergilerinde yayınlanmıştır. Şiiri ses zenginliği, imge dünyası itibariyle kendine özgü bir çizgidedir. Eserleri: Şiir: Sebeb Ey, Risaleler, Şiirler Gezi: İpek Yolundan Afganistan’a: 1981′de İran, Pakistan, Afganistan ve Hindistan’ı içeren iki aylık gezi ile ilgili izlenimlerini kitaplaştırdı.
HİLMİ YAVUZ (1936 -) Başlangıçta daha çok İkinci Yeni akımının etkisinde imgeci şiirler yazdı. Sonraki yıllarda gelenekçilikle çağdaş bir bakışı kaynaştıran, biçim ve özün dengelendiği bir düzey sergiledi. İslam mistisizmi, özellikle de tasavvuftan yararlanarak kendine özgü bir sözcük dağarcığı geliştirdi. Modern şiirden ve kültür tarihimizin kaynaklarından damıttığı şiirleriyle tanınmıştır. Fıkra, deneme, anlatı türlerinde eserler de vermiştir.
Anlatı: Fehmi K.'nın Acayip Serüvenleri ESERLERİ: Şiir: Bakış Kuşu, Bedreddin Üzerine Şiirler, Doğu Şiirleri, Yaz Şiirleri, Gizemli Şiirler, Zaman Şiirleri, Söylen Şiirleri, Ayna Şiirleri, Çöl Şiirleri, Akşam Şiirleri, Yolculuk Şiirleri, Hurufî Şiirler, Kayboluş Şiirleri, Hüzün ki En Çok Yakışandır Bize, "Büyü'sün, Yaz!" (Bütün Şiirleri). Anlatı: Fehmi K.'nın Acayip Serüvenleri
ATTİLA İLHAN (1925-2005) Mavi hareketi içerisinde etkili olmuş bir isimdir. Toplumcu gerçekçiliği kendine has bir yorumla eserlerine yansıtmıştır. Şiir, roman, deneme, anı, gezi yazısı türlerinde eserler vermiştir. , Barış, özgürlük gibi toplumsal temaların yanı sıra yalnızlık, aşk, ölüm gibi bireysel temaları da işlemiştir. Çoğunlukla romantik bir karakter taşıyan şiirini toplumcu gerçekçi bir zemine dayandırmış; biçim ve söyleyiş bakımından divan, halk ve Batı şiirinden yararlanmıştır. Şiirlerinde büyük harfleri hiç kullanmamıştır.
Adını 1946 CHP şiir yarışmasında ikinci olan “Cebbaroğlu Mehemmed” duyurmuştur. İnançlarında ayak direyen, sert çıkışlar yapan, gerçeklerden çok anılara sığınan bir karakter yapısı vardır. “Serüven tutkunu” bir şair olan Attila İlhan en çok aşk, intihar, içki, ölüm, kavga,kahramanlık… temalarını işler. Mavi, hürriyet ve barışı temsil eden bir renktir. En büyük tepkisi de Garipçileredir. Şiirlerinde divan şiirinin biçim özelliklerinden, imgelerinden de yararlanır. Canlı konuşma diline, argoya, halk deyimlerine geniş ölçüde yer vermiştir.
ESERLERİ: Şiir: Duvar, Sisler Bulvarı, Ben Sana Mecburum, Elde Var Hüzün, Kimi Sevsem Şensin, Ayrılık Sevdaya Dahil, Yağmur Kaçağı,Bela Çiçeği, Yasak Sevişmek… Roman: Sokaktaki Adam, Zenciler Birbirine Benzemez, Kurtlar Sofrası, Bıçağın Ucu, Sırtlan Payı, Fena Halde Leman, Dersaadet’te Sabah Ezanları.
Maviciler (1952 – 1956) Atilla İlhan’ın 1952 – 1956 yıllarında çıkardığı derginin adı olan “Mavi”nin etrafında toplanan Orhan Duru, Ferit Edgü gibi sanatçıların oluşturduğu bir edebi topluluktur. Temsilcileri: Attila İlhan, Ferit Edgü, Orhan Duru, Özdemir Nutku, Yılmaz Gruda, Ahmet Oktay, Demirtaş Ceyhun, Demir Özlü ve Tahsin Yücel’dir. Bu sanatçılar, şairane bir sanat anlayışının temsilcisi olmuşlardır. Mavi dergisi Özdemir Nutku’nun yönetimine geçer ve Atilla İlhan’ın savunduğu toplumsal gerçekçiliğin (sosyal realizm) sözcüsü olur. Dergi, Nisan 1956’da çıkan 36. sayıdan sonra (Son Mavi) kapatılır.
Mavicilerin Özellikleri: Garip akımına tepki olarak çıkmıştır. Bu topluluğun hedefinde Garip Akımı ve Orhan Veli vardır. Garipçilerin savunduğu birçok görüşe karşı çıkmışlardır. Özellikle şiirin açık olması gerektiği anlayışı Maviciler tarafından tamamen reddedilmiştir. Maviciler şiirin bütünüyle açık olamayacağını, anlam kapalılığının şiiri düzyazıdan ayıran önemli bir faktör olduğu görüşündedirler. Şiirin basit olamayacağını zengin benzetmeli, içli, derin olması gerektiğini savunmuşlardır.
İKİNCİ YENİ(1954-1960) : Cemal SÜREYYA, İlhan Berk, Edip CANSEVER, Ece AYHAN, Turgut UYAR, Sezai KARAKOÇ,Ülkü TAMER. 1950’den sonra Garip akımını takip eden gençlerin özentili, kötü örneklerinin hakim olduğu bir ortamda, Garip’e karşı doğmuş bir harekettir. 195O’lerin başlarında “Yeditepe” ve “Pazar Postası” gibi dergilerde birbirinden habersizce şiir yayımlayan şairler arasında görülen ortaklık İkinci Yeni adını almıştır. Oktay Rıfat, Perçemli Sokak kitabıyla İkinci Yeni hareketine uygun şiirler yazmıştır. İmgeli, sanatlı bir şiir dilinden yana olmuşlardır. Anlamın kapalı olduğu soyut bir şiiri savunmuşlardır. “Şiir,için şiir.” Şehirli adam tipini çizmeyi reddederler.(Elit)
Sürrealizm, Dada gibi akımlardan etkilenmişlerdir. Günlük konuşma dilinden farklı bir şiir diliyle yazmışlardır. Sözcük ve cümle yapısının bozulduğu, yeni sözcüklerin türetildiği şiirleri vardır. Ahlaki değerleri, folkloru, şiirde bir hikaye anlatmayı, konuyu dışlamışlardır. Toplumcu Gerçekçilerin şiirde,ideolojiyi benim- semesine,şiiri “araç” görmelerine ;Garipçilerin ise basit,süssüz,imgesiz söyleyişine,sıradan insanla- rı, sorunlarıyla bazen mizahî bazen de eleştirici yönüyle ele almalarına tepki duymuşlardır. En önemli özellikleri biçim ustalığıdır.ve Ahek ;musiki ve söyleyiş güzelliğiyle sağlanır. Noktalama işaretleri,yazım kurallarına uyulmaz.
Garipçilerle benzer yönleri : Yönlerini Batı’ya çevirmişlerdir(Sürrealist,Dadaist) Ölçü serbestliği vardır. Geleneksel şiirimize sırt çevirmişlerdir. Mısracı şiire karşı çıkarlar.Bütün güzelliği. İdeolojiden uzak durmuşlardır. İçeriğe yeteri kadar önem vermezler ;biçimi önemserler. Dadaizm : 1916 Tristan Tzara. “Kuralsızlık kuraldır.” ilkesini benimsemiş şiiri,her türlü ahlak,dil ve estetik kurallardan sıyırmışlardır. Sözcükleri,bilinen anlamından uzaklaştırmışlardır. Andre Breton,F.Picabia (resim,şiir)
Pazar Postası: 1951 ’de yayımlanmaya başlamıştır. Derginin yazı işleri müdürü, bu dergide yazdığı bir yazıyla İkinci Yeni’nin isim babası olan Muzaffer İlhan Erdost'tur. Pazar Postası haftalık, siyasi bir gazetedir; fakat gazetenin Sanat-Edebiyat eki edebî dergi niteliği taşır. Dergi, özellikle İkinci Yeni hareketine bağlı şairlerin bu dergide yazmasıyla ünlenmiştir. Dergi, aynı zamanda Garip şiirine karşı bir tutum içindedir ve özellikle şiir eleştirileriyle dikkat çeker. Dergide A.Turgut (Turgut Uyar), Behçet Necatigil, Can Yücel, Fethi Naci, Oktay Akbal, Salah Birsel, Sezai Karakoç gibi imzalar görülür.
Papirüs: Cemal Süreya'nın çıkardığı dergidir. Dergi ilk olarak 1960'ta yayımlanmıştır. Dergi, yayın hayatına aralıklarla devam etmiştir. Cemal Süreya'nın imzasız başyazılarıyla dikkat çeken dergide, özellikle şiirler ve şiir üzerine yazılan yazılar yayımlanmıştır. Papirüs'te Can Yücel, Cemal Süreya, Mehmet H. Doğan, Turgut Uyar, Ülkü Tamer gibi imzalar öne çıkmıştır.
İkinci Yeniciler içinde şiirle en çok ve en uzun ilgilenen isimdir. Edip Cansever (1928 -1986) : İkinci Yeniciler içinde şiirle en çok ve en uzun ilgilenen isimdir. İlk şiirlerinde,gençlik yıllarının duygu dünyasını ve Garip etkisini görmekteyiz. Sonraki şiirlerinde -Yerçekimli Karanfil- bireyin yalnızlığını ve yabancılaşmasını,bunalımı,umut- suzluğu işlemiştir. Kapalı ve anlaşılması güç ancak anlamdan kopmayan soyut şiirleri vardır. “Dize işlevini yitirdi.”anlayışıyla yazmıştır. Bireysellik,yalnızlık şiirleri dışında 1970’li yıllarda destansı boyutlar da kazanan siyasal-toplumsal şiirler yazmıştır.(Dramatik şiirleri vardır.) Şiir : Yerçekimli Karanfil,İkindi Üstü,Dirlik Düzenlik,Kirli Ağustos,Umutsuzlar Parkı,Nerde Antigone,Sonrası Kalır , Tragedyalar,Çağrılmayan Yakup,Ben Ruhi Bey Nasılım…
Cemal Süreya(1931-1990) : Aslı adı Cemalettin Seber’dir. Kendine özgü söyleyiş biçimi ve şaşırtıcı buluşları,zengin birikimi,duyarlı,çarpıcı,yoğun imgeleriyle aşk ve özgürlük odağında şiirler yazdı. Şiirlerinde zekanın ve ince mizahın izleri vardır. Yaşadığı çağı,canlıları ve çevreyi ironik bir biçimde anlatmıştır. Şiir : Üvercinka,Göçebe,Beni Öp Sonra Doğur Beni,Sevda Sözleri,Sıcak Nal ve Güz Bitiği
ECE AYHAN (1931 -2002) : Kendine özgü çağrışımlar ve göndermelerle örülü, "özel bir dille" yazdığı şiirleriyle hem Türk şiirinde hem de II. Yeni'nin içinde kendine farklı bir kanal açmıştır. Ece Ayhan'ın şiir anlayışında tarihe bakışı önemli bir yer tutmaktadır. Ece Ayhan'a göre tarih, iktidarların oluşturduğu bir tarihtir. Ece Ayhan'a göre iktidarların ideolojilerine uygun olarak yazılan bu "sarışın tarih" gerçekleri yansıtmaz "tersinden" yazılmıştır. Ece Ayhan şiirlerinde "karaşınlar” olarak ifade ettiği iktidarlara muhalif olan her türlü kesimi anlatmış ve "gerçek" tarihi yansıtmaya çalışmıştır. "Meçhul Öğrenci Anıtı" adlı şiiriyle geniş kesimlerce sevilmiştir.
Şiir: Kınar Hanımın Denizleri, Bakışsız Bir Kedi Kara,Ortodoksluklar, Devlet ve Tabiat, Yort Savul, Zambaklı Padişah, Çok Eski Adıyladır, Bütün Yort Savul'lar! (Bütün Şiirleri)
SEZAİ KARAKOÇ (1933 -) : İslami düşünceyi modern şiirdeki gerçeküstücülükle kaynaştırmış, mistisizmden, evliya kıssalarından yararlanmıştır. Çarpıcı benzetme ve imgelerle özgün sentezlere ulaşmış kendine has bir şairdir. Öğrencilik yıllarında "Şiir Sanatı" adlı iki sayılık kısa ömürlü bir dergi çıkarmış; sonra adı kendisiyle özdeşleşen "Diriliş" adlı dergiyi çeşitli aralıklarla yayımlamıştır. "Monna Rosa" adlı şiiri geniş kesimlerce sevilmiştir. Şiir: Körfez, Şahdamar, Hızırla Kırk Saat, Sesler, Taha'nın Kitabı, Gül Muştusu, Zamana Adanmış Sözler, Ayinler,Leyla ile Mecnun, Ateş Dansı, Alınyazısı Saati, Monna Rosa, Gün Doğmadan (Bütün Şiirleri)
TURGUT UYAR (1927-1985) : Hece ölçüsüyle yazdığı ve toplumsal konulan işleyen ilk iki kitabından sonra, İkinci Yeni içerisinde değerlendirilen bir şairdir. ikinci Yeni içerisinde değerlendirilen şiirlerinde; bireyin iç dünyasını, yalnızlığını ve açmazını eksen tutan bir yaklaşımla, dilde ve duyarlıkta yeni imkânları zorlamıştır. 1970'li yıllarda geleneksel divan şiiri kalıpları içerisinde sınıfsal, siyasal mücadeleyi yansıtmıştır. "Göğe Bakma Durağı" adlı şiiriyle sevilmiştir. Şiir: Arz-ı Hal, Türkiyem, Dünyanın En Güzel Arabistanı,Tütünler Islak, Her Pazartesi, Divan, Toplandılar, Kayayı Delen İncir, Büyük Saat (Bütün Şiirleri)
İLHAN BERK (1918-2008) : İlk dönemlerinde destansı yönü ağır basan gerçekçi şiirle-yazdı. 1953te yayılmadığı "Saint-Antoine'ın Güvercinleri” şiiriyle ileride ikinci Yeni adını alacak şiir akımının habercisi olmuştur. İkinci Yeni şiirinin öncüsü ve en güçlü savunucusu olarak tanınmıştır. Şiirlerinde aşk ve tarih ana temalar olarak belirmiştir. Çeşitli nesneleri, kent, sokak gibi olguları ayrıntılı bir "kimlik kartı" somutluğu taşıyan bir biçimde şiirleştirmiştir. Düz yazı (mensur) şiirlerden aforizmalara (özdeyiş) harfleri, nesneleri ve semtleri anlatan çok kollu bir şiir ortaya koymuştur.
Şiir: Güneşi Yakanların Selâmı, Günaydın Yeryüzü, Türkiye Şarkısı,Galile Denizi,Otağ, Mısırkalyoniğne, Atlas, Kül, İstanbul Kitabı,Dün Dağlarda Dolaştım Evde Yoktum,Kuşların Doğum Gününde Olacağım,Tümceler Geliyorum.
İKİNCİ YENİ SONRASI TOPLUMCU ŞİİR (1960-1980) 1960 kuşağı > 1961 anayasası > özgürlük (dün- yadakiyle müşterek) Nazım’ın kitapları serbest, Güncel,siyasal,düşünsel dergiler serbest… Ataol Behramoğlu,İsmet Özel,Süreyya Berfe, Özkan Mert,Refik Durbaş,Nihat Behram… _ İkinci Yeni şiirine karşı (1969 Toplumcu Genç Şairler Savaş Açıyor - Ataol Behramoğlu,İsmet Özel,Süreyya Berfe, Özkan Mert “) çıkmış ,toplumcu bir şiiri savunmuşlardır.
Özellikleri : - Şiirlerde,sosyal yaşam,güncel politika,yerleşik düzenin eleştirisi,halkın ve işçi sınıfının sorunları politik bir bakışla işlenmiş. - Umut ve yarına inanç,direnme,isyan. - Şairler,toplumun sözcüsü gibi davranmışlardır. - Başlangıçta İkinci Yeni’den etkilenmiş,sonra açık üslûba yer vermişlerdir. - Biçimden çok içerik önemlidir. - Şiirde slogan üslûbunu kullanmışlardır. - Şiiri,toplumun bilincini uyaran ve toplumu dönüş- türen bireysel bilincin sesi olarak görmüşlerdir. - Bu grupla 1940 toplumcuları,Namık Kemal,Tevfik Fikret,Mehmet Âkif gibi şairler arasında “şiire toplumsal bir işlev yükleme” ortaklığı vardır.
Halkın Dostları: ilk sayısı 1970'te Aylık Devrimci Sanat ve Kültür Dergisi alt başlığıyla İstanbul'da yayımlanmıştır. Üçüncü sayıdan sonra dergi merkezi Ankara'ya taşınmıştır. Dergiyi Ataol Behramoğlu ve İsmet Özel çıkarmışlardır. Dergiye Süreyya Berfe, Özkan Mert, Asım Bezirci, Nihat Behram gibi imzalar da katkıda bulunmuşlardır.
Ataol Behramoğlu (1942 - ) : - İlk dönem şiirlerinde ,İkinci Yeni,Orhan Veli,Attila İlhan etkisi görülürken 1960’lı yılların sonuna doğru ve 1970’li yıllarda toplumun,işçi, sınıfının siyasal mücadele içindeki insanların sıkıntılarını, duygularını,umutlarını işler. - Şiirleri, günlük konuşma dilinde,yalın ve açıktır. - Edebiyat ve kültür üzerine yazıları,antoloji çalışm. - İsmet Özel’le “Halkın Dostları”,Nihat Behram’la ”Militan” - Şair,çevirmen ve yazardır. Şiir : Türkiye Üzgün Yurdum ,Güzel Yurdum Bir Ermeni General, Bir Gün Mutlaka,Yolculuk Özlem ve Kavga Şiirleri,Ne Yağmur…Ne Şiirler, Kuşatmada,Mustafa Suphi Destanı, Dörtlükler, İyi Bir Yurttaş Aranıyor,Aşk İki Kişiliktir, Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var …
İsmet Özel (1944 - ) : - Şiire İkinci etkisinde başlamış,1960 ve 1970’li yıl- larda toplumcu çizgiye yönelmiştir. - İmgeli şiirlerini,şiirin yapısını zedelemeden toplum ve hayatla buluşturmuş;modern şiirin İkinci Yeni ile elde ettiği kazanımlara yeni bir boyut getirmiştir. - 1974’ten sonra İslami,mistik motiflere yer vermiş. - Atak,coşkulu,hırçın ve imgeli şiirleri vardır. Şiirleri : Geceleyin Bir Koşu ,Evet İsyan ,Erbain, Cinayetler Kitabı ,Celladıma Gülümserken ,Bir Yusuf Masalı. Deneme : Üç Mesele ,Zor Zamanlarda Konuşmak ,Taşları Yemek Yasak ...
Süreyya Berfe (1943 - ) : - Asıl adı “Hikmet Süreyya Kapınak ” Süreyya Berfe (1943 - ) : - Asıl adı “Hikmet Süreyya Kapınak ”. - 1960 kuşağı şairlerindendir.İlk şiirlerinde İkinci Yeni tesiriyle soyutlamalara yer vermiştir. - 1966’dan sonra halk şiirinin yolundan giden “yeni bir şiir dili kurma ”arayışına yöneldi.Toplumsalcı ve halkçı bir şiiri benimsedi. - “Gün Ola“ adlı kitabında, Türkmen ve Avşar ağıt- larının,halk ozanlarının,türkülerin ve Nazım’ın et- kisi görülür. Şiirleri : Gün Ola ,Savrulan ,Hayat ile Şiir ,Ufkun Dışında, Şiir Çalışmaları ,Foklar Söyledi Ben Yazdım , Çıkrık ,Kalfa …
Nihat Behram (1945 - ) : - Gazeteci,şair ve yazardır Nihat Behram (1945 - ) : - Gazeteci,şair ve yazardır. - Ataol Behramoğlu’nun kardeşidir. - Halkın Dostları,Militan ve Güney gibi dergilerde yazdı. - Zengin sözcük dağarcığı olan şiirlerinde “doğa” dikkat çekicidir. - Toplumcu gerçekçidir. Şiirleri : Hayatımız Üstüne Şiirler ,Irmak Boylarında Turaç Seslerinde ,Ay Işığı Yan Yana ,Cenk Çeşitlemeleri, Kundak … Roman : Gurbet ,Kız Ali ,Lanetli Ömrün Kırlangıçları
Refik Durbaş (1944 - ) : - Çarşıların,işçi kızların,pazar yerlerinin ve çay evlerinin dünyasını yansıtan şair olarak tanındı. - İkinci Yeni ile başladığı şiir yaşamında,toplumcu- luğa yöneldi. - Gazetelerde sanat sayfaları hazırlayan şairin ken- dine özgü dili ve benzetmeleri vardır. - Şiirde,anlam kadar biçime de önem verdi. - Günlük konuşma dili içine eski sözcükleri ustaca serpiştirmiştir. Şiir : Kuş Tufanı İstanbul Hatırası ,Düşler Şairi ,Nereye Uçar Gökyüzü … Deneme : İki Sevda Arasında Karasevda ,Yasemin ve Martı...
Özkan Mert (1944 - ) : - Ant, Devrim, Dönem, Evrim, Halkın Dostları,Türk Solu dergilerinde şiirleri yayımlandı. - 1960 toplumcu kuşağı şairlerindendir. - İkinci Yeni'ye özgü biçim ve duyarlılık özellikleri taşıyan ilk şiirlerinde savruk bir yaşama tutkusu, bohem ve yabancıl duygular etkindi. - Kabına sığmayan bir yaşama sevinci ve özlemi, halkın ve ülkenin yaşamına ilgi, geleceğe ve gençliğe umut duyguları ve istekleriyle dolu şiirler yazdı. Şiirleri :Kuracağız Her Şeyi Yeniden ,Kırlangıçlar Kırlan- gıçlar ,Irgatoğlu Atçalı Kel Memet Destanı , İşte Hayat İşte Ölüm ve Tarih , Stockholm'de Mavi Saatler , Dünya Çarpıyor Yüzüme , Allah ve Tango , Mozart ve Akdeniz ,Bir Irmakla Düello Ediyorum ,Bir Dünyalının Notları , Sürgün Şarkıları
1980 SONRASI ŞİİR : İkinci Yeni sonrası dönem 1970’lerin toplumcularına karşıdır. (Şiiratı,Sombahar) 1980 darbesi - (Yazko Edebiyat,Üç Çiçek) (Haydar Ergülen,Hüseyin Atlansoy) Özellikleri : - Şiirde geleneksel birikimi önemserler. - Halk,Divan,İkinci Yeni,Saf şiir gibi ayrımlara gitme- mişler ;hepsinden örnekler sunmuşlardır. - Onları birleştiren en önemli nokta,şairlerin Türk ve dünya şiirin binlerce yıllık kazanımlarına “şiire saygı” penceresinden bakmışlardır. - Dünya ve şiir görüşleri farklı olsa da birlikle dergi çı- karmışlardır. - Bunların ortak bir şiir anlayışı içinde değil,grupların ve kişilerin ayrı ayrı anlayışından söz edilebilir.
Şiiratı: ilk sayısı Vural Bahadır Bayrıl, Osman Hakan, Orhan Alkaya ve Seyhan Erözçelik tarafından 1986 yılında yayımlanmıştır. Şiiratı, 1994'e kadar 7 sayı yayımlanmıştır. Dergi 2004'te tekrar yayımlanmaya başlanmıştır. Şiiratı dergisi 1980 sonrası şiirin önemli toplanma yerlerinden biri olmuştur. Dergide Haydar Ergülen, Hilmi Yavuz, Vural Bahadır Bayrıl, Osman Hakan, Lale Müldür, Orhan Alkaya ve Seyhan Erözçelik gibi imzaların ürünleri yayımlanmıştır.
- Bireyci,toplumcu ;imgeci,modernist,gelenekçi anlayışa ait özellikler gösterir. - İdeolojiye şiirde yer vermemişlerdir. - İmgeler bakımından Türk kültür tarihinin konula- rına ve kavramlarına göndermeler yapmışlardır. - Üslup,düz yazıya yaklaşmış ;anlatılmaya imkan veren temalar işlenmiştir. -İmge anlayışlarında uzak çağrışımlara yer ver- mişler ;İkinci Yeni’ye benzemişlerdir.
Haydar Ergülen (1956 -): - 1983’te arkadaşlarıyla “Üç Çiçek ,Şiiratı” dergisini çıkarmışlardır. - Aşk,kardeşlik,yaşantılar,çocukluk gibi konuları çoğunlukla imgeli,mecazlı bir dille işlemişlerdir. - Alevî Bektaşî şiir geleneğiyle Cemal Süreya başta olmak üzere İkinci Yeni şairleriyle ve Behçet Necatigil’le yakınlıklar kurabilecek şiir dünyası var- dır. - Şiirleri yanında deneme ve şiir değerlendirmeleri vardır. Şiir : Karşılığını Bulamamış Şiirler,Sokak Prensi,Sırat Şiirleri,Eskiden Terzi,Kabareden Emekli Kızkardeş, 40 Şiir ve Bir,Karton Valiz,Üzgün Kediler Gazeli…
Hüseyin Atlansoy (1962 - ) : - Gündelik hayattan yola çıkan,geçmişi,insanlık hallerini,yaşanmışlıkları içinde taşıyan,hayatın arka plânında ne varsa imgelerle anlatmaya ça- lışmıştır. - Mistik metafizikçi yönü ağır basan bir şairdir. - Metropol hayatını ve ilişkilerindeki hızlı değişimi konuşma dilinin imkânlarından yararlanarak ironik bir şekilde anlatmıştır. Şiir : İntihar İlacı,Balkon Çıkmazında Efendilik Tarihi, Şehir Konuşmaları,İlk Sözler,Kaçak Yolcu,Su Burcu …
Sedat Umran (1926 - ) : - ilk şiir kitabı Meş'aleler kendi yayını olarak 1949'da çıktı. - İkinci kitabı Leke 1979 yılında Soyut dergisi yayınları arasında yayımlandı. - Umran, edebiyat dünyasında trajik ben'in ıztırabı- nı ve eşyanın iç dünyasını yansıtan bu kitabı ile tanındı. - Sevgi şiirlerinden oluşan Gittin Taş Atarak Denizlerime isimli şiir kitabı ise 1990'da Akabe yayınevi tarafından basıldı. - Şair son yirmi yıldır değişik dergilerde yer alan şiirlerini Kara Işıldak (İst. 1993,İz Yayıncılık) adı altında topladı. - Şiirindeki son merhaleyi yansıtan 100 mısralık 25 dörtlüğü, “Kış Dörtlükleri” üst başlığı altında Türk Edebiyatı Dergisinde yayınlandı.
CUMHURİYET DÖNEMİNDE HALK ŞİİRİ : Âşık Veysel Şatıroğlu,Âşık Mahzunî Şerif,Şeref Taşlıova,Abdurrahim Karakoç,Karslı Murat Çobanoğlu, Âşık Feymanî… - Cumhuriyet’le birlikte halk kültürüne büyük önem verilmiş,halk müziği ve dili araştırmaları bilimsel bir kimlik kazanmıştır. - Halkın duygu ve düşüncelerinin her zaman tercü- manı olan halk şiiri örnekleri verilmiştir. - Halk şairleri gelenekte olduğu gibi usta çırak iliş- kisi içinde yetişmiştir. - Şiirler, genelde saz eşliğinde söylenmiştir.Bazen de saz çalma geleneğine uymayıp sadece şiir yazan şairler de - Abdurrahim Karakoç - vardır.
- Halk şairleri,geleneksel konuların yanında güncel konuları da işlemişlerdir. - 19.yy şairlerine göre halk şiiri, daha sade bir dille söylenmiştir ;divan şiiri etkisi ve Arapça-Farsça sözcüklerin kullanımı azalmıştır. Âşık Veysel (1894-1973) : - Doğum ve ölüm yeri:Sivas/Şarkışla/Sivrialan köyü -Küçük yaşta gözlerini kaybetmiş,öğrenim göreme- miştir. - Bu dönemin en güçlü saz şairlerindendir.Hece ölç. - Aşkı,vatan ve toprak sevgisini işlemiştir. - Ahmet Kutsi Tecer tarafından tanıtılmıştır. - Kara Toprak,Uzun İnce Bir Yoldayım önemli şiiri… - Tekniği gösterişsiz ve nerdeyse kusursuzdur.. - Yaşama sevinciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç içedir.
- Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de var Şiir : Dostlar Beni Hatırlasın ,Sazımdan Sesler, Deyişler. Âşık Mahzunî Şerif (1940-2002) : - Kahramanmaraş Elbistan doğum yeri. - Halkın sıkıntılarını,sorunlarını toplumcu bir bakış açısıyla anlatmıştır. - Şiirlerinde güncel siyaseti konu alan politik şiirler, taşlamalar yazmıştır. - Şiirlerini,saz eşliğinde söylemiştir. -Toplumsal şiirleri dışında,Alevî-Bektaşî inancını ve tasavvuf,aşk,ölüm gibi konuları işlemiştir. Şiir :İşte Gidiyorum Çeşm-i Siyahım,Yuh Yuh,Dom Dom Kurşunu,Bu Mezarda Bir Garip Var…
Abdurrahim Karakoç (1932 - ) : - Kahramanmaraş Elbistan doğum yeri Abdurrahim Karakoç (1932 - ) : - Kahramanmaraş Elbistan doğum yeri. -Saz çalmamakla birlikte şiirlerini,halk şiiri gelene- ğine uygun yazmıştır. - Politik taşlamalarıyla tanınmaktadır. - “Mihriban” adlı şiiri çok sevilmiştir. Şiir : Hasan’a Mektuplar,Haber Bülteni,El Kulakta, Kan Yazısı,Vur Emri,Akıl Karaya,Beşinci Mevsim, Suları Islatamadım,Gök Çekimi… Âşık Şeref Taşlıova (1938 - ) : - Ardahan doğumlu. - Aşk,hasret,tabiat ve sosyal temaları işlemiştir. - Folklor üzerine yazıları,kültür ve sanat dergilerinde yayımlanmıştır. Şiir :Ben Bir Şeyda Bülbül,Güzel Görünür,Gönül Bahçesi…
Murat Çobanoğlu(1940-2005) : - Kars’ta doğmuştur Murat Çobanoğlu(1940-2005) : - Kars’ta doğmuştur. - Âşıklık geleneğinin bir devamı olan türkülü hikâye anlatımında başarılı örnekler vermiştir. - Kendi türkülerinin yanı sıra usta malı türküleri de genç kuşaklara aktarmıştır. - Özellikle atışma dalında başarı gösterdi. Sık sık radyoda ve televizyonda -değişik konularda- söyledi. - Saza egemenliği,ulusal duygularının güçlülüğü ve kendine özgü sesiyle ilgi çekti. - Kars'ta “Çobanoğlu Halk Ozanları Kahvesi”ni açıp işletti. Şiir:Cumhuriyet Destanı,Öğretmen(Ana Baba Gibi) Dertli Bülbül(Kerem Güzellemesi),Neyine Güvenem Yalan Dünyanın,Yaradan(Bir Dua Edin)
Âşık Feymanî (1942 - ) : - Asıl adı,Osman Taşkaya’dır Âşık Feymanî (1942 - ) : - Asıl adı,Osman Taşkaya’dır.Avşardadaloğlulardan - Adana ili Kadirli ilçesi Azaplı köyünde doğmuştur. - Şiir ve atışma dalında başarı gösterdi. - Tasavvufî deyişlere geniş yer vermiştir. - Çukurovalı âşıklar arasında büyük sagınlığı vardır. Şiir : Ahu Gözlüm,Barışmam,Anadolum,Mevlâna, Bugün Bayramdır…
CUMHURİYET DÖNEMİ HİKÂYE-ROMAN A)MİLLÎ EDEBİYAT ZEVK VE ANLAYIŞI NI SÜRDÜREN ESERLER : Reşat Nuri Güntekin,Yakup Kadri Karaosmanoğlu… - I.Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı dönemin hazırla- yıcısıdır. - Millî Edebiyat zevk ve anlayışına uygun ürünler vardır. - Cumhuriyet’le birlikte siyasî,ekonomik,toplumsal deği- şim ed.’a yansımış; - Anadolu’ya açılma,orayı görüp tanıtma, - Anadolu insanını konu edinme ön plâna çıkmıştır. - Millî Ed.dönemi ile arasında, Anadolu coğrafyasını ve insanını anlatma bakımından ortaklık ;Atatürk ilke ve inkılaplarını,Kurtuluş Savaşı sonrası hayatı konu alması farklılık vardır. -
- Roman ve hikâyelerde : -Toplumsal ve kültürel farklılıklar, - Ülke ve toplum sorunları, - Kurtuluş Savaşı, - Eski-yeni mücadelesi, - Köy ve kasaba insanının çelişkileri, - Tarihî konular, - Yanlış Batılılaşma, - Batıl inanç ve hurafeler, - Toplumsal faydayı esas alan mevzular, - Doğu-Batı mukayesesi, - Aydın-halk çatışması esas alınmıştır. - Realizmden etkilenilmiştir. - Maupassant tarzı hikâye (Klâsik/Olaya Dayalı Hikâye) özellikleri gösterilmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu (1889-1974) : - Fecr-i Âti’den Millî Edebiyat’a geçen sanat çizgisi vardır. - Eserlerinde,Türk toplumunun Tanzimat’tan Cumhuri- yet dönemine kadar ki geçirdiği aşamaları anlatmıştır. - I.Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarını,Türk toplu- munun yaşamını ve sorunlarını işlemiştir. - Romanlarının tekniği sağlam,karakterleri canlıdır. - “Toplum için sanat ”anlayışındadır ;dili sadedir. - Edebiyatımıza,tezli roman düşüncesini “Yaban”la ge- tirmiştir. - Realizmden etkilenmiştir. - İlk romanı Kiralık Konak’ta-Tanzimat’tan I.Dünya Savaşı’nın sonuna-bir ailenin üç kuşağını (Naim Efendi- Sekine Hanım, Servet Bey Seniha ,Cemil)
- Yaban’da Ahmet Cemil üzerinden Kurtuluş Savaşı yıllarındaki Anadolu’yu,halk ve aydın kopukluğunu, - Hüküm Gecesi, (31 Mart Olayı’ndan sonra iktidarı ele geçiren İttihat ve Terakki Cemiyeti ile muhalefet arasındaki siyasi çekişmenin öyküsüdür sergilenen. Ahmet Kerim - Samiye) - Sodom ve Gomore’de (İstanbul’un işgali ve İstanbul halkının işgale karşı tutumu Leyla –Necdet- Cemil- Kuv.Mil.) Mütareke yıllarını , - Panorama’da,Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki yenilik- leri ve Atatürk’ün ölümünden sonraki yılları, Romanları : Nur Baba ,Bir Sürgün… Hikâye : Bir Serencam,Milli Savaş Hikâyeleri,Rahmet. Mensur Şiir : Erenlerin Bağından,Okun Ucundan. Anı :Zoraki Diplomat,Anamın Kitabı,Gençli ve Ed.Hat. Biyografi : Atatürk
Reşat Nuri Güntekin (1889-1956) : - Millî Ed. -Cumhuriyet dönemi Reşat Nuri Güntekin (1889-1956) : - Millî Ed.-Cumhuriyet dönemi. -Sade dille yazdığı ürünlerinde,romantizm ve realizm akımından etkilenmiştir. -Öğretmen olmasından ötürü Anadolu’yu iyi gözlemci bakış açısıyla vermiştir. - Romanlarında sayısız insan tipi yarattı. Çoğunlukla erkek olan kahramanlarını, dış görünümlerinden çok psikolojik özellikleriyle yansıttı. - Mizaha daha geniş yer verdiği öykülerinde de aşk, yalnızlık, fedakarlık, dostluk, ihanet gibi temaları kullandı. - Yaprak Dökümü-yanlış Batılılaşma,(Ali Rıza Bey ve ailesi) - Çalıkuşu-köy ve taşra insanının yaşayışı(Feride…) -Yeşil Gece-savaş yılları ve din istismarcıları(Şahin öğrt)
Eserleri : Roman : Çalıkuşu,Yaprak Dökümü,Gizli El,Acımak, Kan Davası,Dudaktan Kalbe,Akşam Güneşi,Yeşil Gece, Kızılcık Dalları,Eski Hastalık,Miskinler Tekkesi,Kavak Yelleri,,Harabelerin Çiçeği,Son Sığınak… Hikâye : Olağan İşler,Leyla ile Mecnun,Sönmüş Yıldız- lar ,Tanrı Misafiri. Gezi :Anadolu Notları. Tiyatro :Balıkesir Muhasebecisi,Tanrıdağı Ziyafeti, Hançer,Hülleci,Ümidin Güneşi.
TOPLUMCU GERÇEKÇİ ESERLER : 1930’lardan 1980’lere kadar roman ve öykü alanında güçlüdürler. Sabahattin Ali,Fakir Baykurt,Kemal Tahir,Sadri Ertem Orhan Kemal,Yaşar Kemal,Necati Cumalı,Aziz Nesin, Mahmut Makal,Kemal Bilbaşar,Samim Kocagöz,Abbas Sayar,Dursun Akçam … Özellikleri : “FAYDA ESASTIR.” - Anadolu’yu ve insanını ele alış bakımından,realist ol- maları,Milli Ed.Zevk ve Anlayışını sürdürenlerle benzer olmalarına rağmen “ideolojik yaklaşımla” farklıdır. - İnsana özgü bir gerçeği ifade ederler. - Olayları ve kişileri,bir düşünceyi açıklamak ve doğru- lamak ya da haklı göstermek üzere anlatırlar. -Ürünler,bir araçtır;maksat halkı aydınlatmaktır.
- Sade bir dille bazen yerel söyleyişler hakimdir - Sade bir dille bazen yerel söyleyişler hakimdir. Konu olarak : - İşçilerin,dar gelirlilerin dünyası, - sorunlarıyla köy yaşamı, - köyden kente göçün ortaya çıkardığı sorunlar, - düzensizlik- çatışmalar, - zengin- fakir ;ağa-ırgat çatışması, - halk – yönetici ;öğretmen – imam karşılaştırması, - cahil-aydın çatışması, - işçi-grev-lokavt, - toprak-su kavgaları… işlenmiştir. - Özellikle 1950’li yıllarda Köy Enstitülü yazarlar,ko- nularını daha çok köy hayatına ve toprağa bağlı ya- Şamlardan almıştır.
Not : - Tanzimat’ta Nabizâde Nazım’ın “Karabibik”iyle başlayan köy hayatı,ilk başarılı örneklerini,Ebubekir Hazım Tepeyran’ın “Küçük Paşa”sı ve Milli Ed. Dö- neminde R.Nuri’nin “Çalıkuşu”yla vermiştir. KEMALTAHİR (1910—1973) Toplumcu gerçekçi bir romancıdır. Cezaevi yaşamını, Kurtuluş Savaşı’nı, tarihi, köy yaşamını ve eşkıya hikayelerini konu edindiği romanlarıyla tanınmıştır. Tasvire önem veren yazar, eserlerinde anlaşılır bir dil ve yalın bir anlatım kullanmıştır. Osmanlının kuruluşunu anlattığı, Osmanlı toplumunun gelişim sürecinin Batı’dan farklı olduğunu ileri sürdüğü tezli romanı “Devlet Ana” romanıyla ve Kurtuluş Savaşı yıllarını konu edindiği “Yorgun Savaşçı” romanlarıyla tanınmıştır.
ESERLERİ: Roman: Devlet Ana, Yorgun Savaşçı, Esir Şehrin İnsanları, Rahmet Yolları Kesti, Esir Şehrin Mahpusu, Bozkırdaki Çekirdek, Kurt Kanunu,Yol Ayrımı… AZİZ NESİN (1916— 1995) - Toplumcu gerçekçi bir yazardır. - Dünyaca tanınmış mizahi öykü yazarıdır. - Marko Paşa (Sabahattin Ali,Rıfat Ilgaz) Roman: Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz,Zübük Öykü: Toros Canavarı, Damda Deli Var, Fil Hamdi, Sizin Memlekette Eşek Yok Mu?
ORHAN KEMAL (1914— 1973) Toplumcu gerçekçi bir yazardır. Gerçek adı “Mehmet Raşit ÖĞÜTÇÜ” olan yazar daha çok öyküleriyle tanınır. Öyküleri dışında oyun, roman ve film senaryoları da yazmıştır. Öykü ve roman kişilerini konuşturmadaki ustalığı dikkat çekmiştir. Çukurova’nın sanayileşmesini ve işçi sorunlarını, tarımın makineleşmesi ve ırgatların sıkıntılarını, mahpusları, bekçileri gardiyanları... konu edinmiştir. ESERLERİ: Roman: Baba Evi, Murtaza, Cemile, Bereketli Topraklar Üzerinde, Hanımın Çiftliği, Avare Yıllar, Gurbet Kuşları, Eskici Dükkanı… Öykü: Ekmek Kavgası, 72. Koğuş, Önce Ekmek, Mahalle Kavgası …
YAŞAR KEMAL (1922 - ) : Toplumcu gerçekçi bir yazardır. Gerçek adı Kemal Sadık GÖĞÇELİ’dir. Adını ilk olarak Cumhuriyet gazetesindeki Anadolu insanın ekonomik sıkıntılarını anlattığı röportajlarıyla duyurmuştur. İlk romanı İnce Memed’le büyük ün kazanmış ve romancı kimliği öne çıkar olmuştur.(Bu romanda,ağa baskısı karşısında dağa çıkan destar kahramanı…) Teneke’de Çeltik ağalarınna karşı mücadale eden ve köylünün yanında yer alan genç ve idealist kaymaka- mın trajik öyküsü ,aydının mücadelesi…) Tarım ve sanayileşmede ağaların rant kavgası;yoksul Çukurova insanın acıları romanlarının ilk evresidir. Türk edebiyatının olduğu kadar dünya edebiyatının da önemli romancılarındandır.
“Üç Anadolu Efsanesi” adıyla anlatmıştır. Halk hikâyeciliğinden etkilenmiş,sözlü gelenekte yaşayan Ala Geyik,Köroğlu,Karacaoğlan öykülerini, “Üç Anadolu Efsanesi” adıyla anlatmıştır. 70’li yıllardan sonra Çukurova dışına çıkmış “Al Gözüm Seyreyle Salih, Kuşlar da Gitti, Deniz Küstü” romanlarında kenti ve deniz insanını konu almıştır. Halk hikâyeciliğinden etkilenmiş,sözlü gelenekte Anadolu insanını sözlü anlatım geleneğinin ürünleri olan destanlardan,halk hikâyelerinden,masallardan,tür- külerden ve çağdaş roman tekniklerinden yararlanmıştır. Kurduğu imge ve mit dünyası,benzetmeler,betimleme- ler,yerel sözcükler ,deyimler,sövgüler…ürününü canlı kılmıştır. Doğayla insanı ;düşle gerçeği iç içe vermiş özgünlüğü yakalamıştır. Epik anlatımı,şiirsel üslubu varıdr.
ESERLERİ: Roman: İnce Memed,Teneke, Yılanı Öldürseler, Hüyükteki Nar Ağacı, ”Dağın Öteki Yüzü” üçlemesi (Yer Demir Gök Bakır, Orta Direk,Ölmez Otu), “Akça Sazın Ağaları” dizisi ( Demirciler Çarşısı Cinayeti,Yusufçuk Yusuf ) “Kimsecik”üçlemesi (Yağmurcuk Kuşu,Kale Kapısı,Kanın Sesi ), Ağrı Dağı Efsanesi,Binboğalar Efsanesi,Çakırcalı Efe,Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca, “Bir Ada Hikâyesi ”üçlemesi (Tanyeri Horozları, Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana,Karıncanın Su İçtiği ) Öykü: Sarı Sıcak Röportaj: Bu Diyar Baştan Başa,Allah’ın Askerleri. Derleme: (Özgün Anlatı): Üç Anadolu Efsanesi, Ağıtlar.
NECATİ CUMALI (1921 —2001) Şiir, hikaye, roman ve tiyatro türlerinde eserler vermiştir. Gözlemlerinden yola çıkarak toplumsal sorunları ele almıştır. Ege bölgesinin kırsal insanının yaşantısını anlatmıştır. Sinemaya uyarlanan Susuz Yaz adlı eseri hem hikâye hem de tiyatro olarak yayımlanmıştır. ESERLERİ: Şiir: Kızılçullu Yolu,Harbe Gidenin Şarkıları. Roman: Tütün Zamanı (Zeliş),Yağmurlar ve Toprak- lar,Viran Dağlar. Öykü : Ay Büyürken Uyuyamam,Dila Hanım. Oyun: Boş Beşik, Ezik Otlar, Susuz Yaz, Yeni Çıkan Şarkılar ya da Juliet
- Şair,öykü,roman yazarı ve çevirmen. Sabahattin Ali (1907-1948) : - Şair,öykü,roman yazarı ve çevirmen. -1930’lu yıllarda öyküye gerçekçi ve yeni bir soluk ge- tirmiş ;insanın zavallılığını ve gücünü aynı sarsılmaz üs- lupla,zaman zaman masalsı ve destansı bir biçimde anlat- mıştır. - Şiirlerinde halk şiirinden esinlenmiştir. - Romanlarında insanın ruhuna ayna tutmuş,gerçeğe bu aynadan bakmıştır. - Aziz Nesin ve Rıfat Ilgaz’la Marko Paşa adlı dergiyi çıkarmıştır. Eserleri : Şiir : Dağlar ve Rüzgar Öykü : Değirmen,Kağnı,Ses,Yeni Dünya,Sırça Köşk. Roman :Kuyucaklı Yusuf,Kürk Mantolu Madonna,İçimizdeki Şeytan.
- Toplumcu gerçekçi sanat anlayışını benimsemiştir. Samim Kacagöz (1916-1993) : - Toplumcu gerçekçi sanat anlayışını benimsemiştir. - Gözlemlere dayanarak köy ve kasaba insanlarının so- runlarını günlük yaşamlarını,duygularını yalın bir dille aktarmıştır. - Öykülerinde genelde Ege bölgesi insanının sorunlarını; - Alışılmış teknik ve anlatıma bağlı kalarak sınıflar arası çıkar çatışmalarını,ekonomik nedenlerle değişen düzen ve dünya görüşlerini incelemiştir. - Kalpaklılar adlı romanında Kurtuluş Savaşı’nı belgesel roman tarzında,destansı bir dille anlatmıştır. Roman :Kalpaklılar,İkinci Dünya,Bir Şehrin İki Kapısı, Yılan Hikayesi,Onbinlerin Dönüşü,Doludizgin,Bir Karış Toprak,Bir Çift Öküz,Mor Ötesi… Öykü :Telli Kavak,Sığınak,Sam Amca,Cihan Şoförü,Ahmet’in Kuzuları,Yolun Üstündeki Kaya…
Kemal Bilbaşar (1910-1983) : - Fikirde toplumcu ,sanatta gerçekçi görüştedir. - Konularını özellikle Batı Anadolu kasabalarından alır. - Küçük köy ve kasabalarda yaşayan,çok çalışan, az mut- lu olan insanların inanç,gelenek,töre ve hayat görüşlerini, çıkar çatışmalarını yerli renklerle gelenekçi bir tarzda işlemiştir. - Halk masal ve öykü deyişlerine yer vermiştir. - Refik Halit’le başlayan memleket hikayeciliğini,eleşti- rel ve sert bir gerçekçilik içerisinde vermiştir. -”Cemo” romanıyla ün kazanmıştır. Roman :Cemo,Memo,Yeşil Gölge,Başka Olur Ağaların Düğünü,Yonca Kız,Ay Tutulduğu Gece… Öykü : Anadolu’dan Hikayeler,Cevizli Bahçe,Irgatların Öfkesi Oyun :Kendimize Dönebilmek,Çıldır Gölü Efsanesi
Mahmut Makal (1933 - ) : - Yazarlık hayatına bir köy öğretmeni olarak Varlık der- gisine gönderdiği köy mektupları ve notlarıyla başladı. - Bu notların toplandığı “Bizim Köy” ilgi uyandırdı ve köy edebiyatı çığırını başlattı. Notlar (hikayemsi izlenimleri) :Bizim Köy,Köyümden, Hayal ve Gerçek,Memleketin Sahipleri. Talip Apaydın (1926 -) : -İlk şiir ve öyküleri, Köy Enstitüleri Dergisi’nde yayım- lanmıştır. - Köy gözlemlerini notlar halinde işlemiştir. - Konuların,köy ve kasaba olaylarından alan öykü ve ro- manlar yazmıştır. Roman : Sarı Traktör, Yarbükü, Emmioğlu,Ortakçılar (Ortakçının Oğlu), Define, Köylüler, Tütün Yorgunu. Şiir : Susuzluk.
Öykü : Ateş Düşünce,Öte Yakadaki Cennet,Koca Taş,O Güzel İnsanlar,Yolun Kıyısındaki Adam… Fakir Baykurt (1929-1999) : - Köy Enstitüsü çıkışlı yazardır. - Orta Anadolu bölgesini konu edinmiştir. - İçinde doğup yaşadığı köylülerin hallerini anlatmıştır. - İnsanları,okurları aydınlatmayı;onları daha ilerilere götürmeyi amaçlamıştır. - Romanlarında düzene ve düzenin adamlarına ince bir eleştiri vardır. Roman : Yılanların Öcü,Kaplumbağalar,Irazca’nın Dirliği,Onuncu Köy,Tırpan …
Dursun Akçam (1930-2003) : - Gazete ve dergilerdeki röportajlarıyla tanınmıştır. - Kuzey Doğu Anadolu’nun köy ve kasaba hayatını, dertlerini sergileyen etkili ve yalın bir dili vardır. Roman : Kanlı Dere’nin Kurtları. Öykü : Ölü Ekmeği,Taş Çorbası,Köyden İndim Şehre, Haley. Gözlemler ve Köy Notları : Analar ve Çocukları Anı-İnceleme : Doğu’nun Çilesi Röportaj : Kan Çiçekleri
Abbas Sayar (1923-1999) : - Edebiyata şiirle başlayan yazar,romanlarıyla tanınmıştır. - Köy gerçekliğini,kendine özgü üslupla işlemiştir. - Yozgatlı olan ve burada uzun yıllar yaşayan yazarımız genellikle Orta Anadolu’yu anlatmıştır. - “Yılkı Atı” romanında yılkıya (başıboş) bırakılan bir atın doğadaki yaşam mücadelesini,arka planda köy ger- çekliğini,halkın yoksulluğunu vererek anlatmıştır. - Şiirsel günlük konuşma dili vardır. Roman : Yılkı Atı,Çelo,Can Şenliği,Dik Bayır,Tarlabaşı Salkım Saçak,Anılarda Yumak Yumak. Öykü :Yorganımı Sıkı Sar Şiir :Gönül Sandalı
Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Eserler Peyami Safa, A. H Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Eserler Peyami Safa, A.H.Tanpınar, Mustafa Kutlu, Selim İleri, Tarık Buğra Amacı : - İnsan gerçekliğini,farklı bir bakışla anlatmak, - Modern hayatın insan üzerindeki tesirlerini belirlemek. Bunun için - Psikoloji ve psikoanalitik (psikoanaliz)’ten yararlan- mışlardır. (Freud) Özellikleri: - Yazarlar,bireylerin iç dünyasını anlatmak için - düş analizi (rüyanın çözümlenmesi) ve - bilinç akışı (zihinden geçenlerin,çağrışımların peş peşe anlatılması )
- Mekan,olay ve zaman şahıslar üzerindeki tesiriyle veri- lir. Not : Toplumcu Gerçekçilerde,toplumsal sorunları ve sınıfsal farklılıkları vermek için araçtır. - Üslupta çağrışımlara açık sanatsal bir tutumla ruh tah- lilleri yapılır. Not : Toplumcu Gerçekçilerde,günlük konuşma dili,yerel söyle- yiş vardır. Konular: - Bunalım - Sıkıntı - Yabancılaşma - Bilinçaltı - Bireyin toplumla hesaplaşması, - Bireysel sorgula- - Yalnızlık malar - Evrenin düzeni
Tarık Buğra (1918— 1994) - Öykü, roman, deneme ve tiyatrolarıyla tanınır. - Öykü ve romanlarında Türk toplumunun tarihine yönelmiştir. - Psikolojik öğelere yer vermiştir. - Kurtuluş Savaşı yıllarını anlattığı Küçük Ağa ve Osmanlı devletinin kuruluşunu anlattığı“Osmancık” romanlarıyla tanınır. - Maupassant tarzına uygun öykü yazmıştır. Eserleri : Roman: Küçük Ağa,Küçük Ağa Ankara’da, Osmancık, Firavun İmanı, İbişin Rüyası Öykü: Yarın Diye Bir Şey Yoktur, Siyah Kehribar, Oğlumuz.
Mustafa Kutlu (1947 - ) : - Bireyin iç dünyasını esas alan öykücüdür Mustafa Kutlu (1947 - ) : - Bireyin iç dünyasını esas alan öykücüdür. - Dergah dergisini çıkarmaktadır. - İlk dönem hikayelerinde Sait Faik ve Sabahattin Ali’ nin tesiri vardır. - Bir dönem “ sosyal değişim ” konusunu işlemiştir. Sonraları çocukluk,aşk,çevre,köy-kasaba,varoş hayatı vb.konuları nostaljik üslupla işlemiştir. Eserleri : Öykü : Bu Böyledir,Mavi Kuş,Yokuşa Akan Sular,Sır, Ortadaki Adam,Y Tahammül Ya Sefer,Hüzün ve Tesa- düf…
Selim İleri (1949 - ) : - İlk öyküsü “Cumartesi Yalnızlığı” ile tanınmıştır. - Bireylerin zengin iç dünyasını anlatmıştır. - Eserlerinde modernist öğelere yer vermiştir. - Romanlarında bireyler arasındaki iletişimsizliği ve yakın tarihteki bazı tanınmış isimlerin hayatını işlemiştir. - Deneme,inceleme,anı,senaryo,tiyatro…eserleri vardır. Eserleri : Öykü : Cumartesi Yalnızlığı,Pastırma Yazı,Dostlukların Son Günü, Son Yaz Akşamları, Eski Defterlerde Sol- muş Çiçekler… Roman : Her Gece Bodrum,Destan Gönüller,Yalancı Şafak,Bir Akşam Alacası,Kırık Deniz Kabukları, Saz Caz Düğün Varyete Oyun : Cahide Sonku Ölüm ve Elmas
Yusuf Atılgan , Oğuz Atay, Elif Şafak, Modernizmi Esas Alan Eserler Yusuf Atılgan , Oğuz Atay, Elif Şafak, Rasim Özdenören , Orhan Pamuk Modernizm : Şimdi (Latince) (Bilimsel,sanatsal,kültürel gelişmelere ve sanayi devri- mine eşlik eden zihniyet.). - 19.yy.ın ikinci yarısında sanat,mimari ve ed. alanında başlamış ; 20.yy.ın ilk yarısında etkili olmuştur. Temel fikri : “Geleneksel sanatlar,edebiyat,toplumsal kuruluşlar ve günlük hayatın zamanı dolmuştur.Yeni bir kültür icat edilmelidir.”
Özellikleri : - Geleneksel olanı, günün anlayışına uydurma,gelenek- sel yapıyı ve anlatımı reddetme ,yeniyi ortaya çıkarma. Konular : Değer çatışmaları Bireyin bunalımları Karmaşık ruh hali Yerleşik değerlere isyan Yalnızlık Toplumdan kaçış - Üslupta şiirsellik ve çağrışımlara açık semboller vardır. - Dil ve anlatım tekniğinde gelenekselin dışında yeni arayışlar peşinde gidilir. - Alegorik anlatımlara yer verilir. - İnsanı çevreleyen toplumsal dünyanın anlatımında ya- lınlıktan uzaklaşılır. - Öykülerde olay olmakla birlikte esas olan olayın kişiler üzerinde bıraktığı tesiri anlatmaktır.
- Bireyin iç dünyasını ele alan eserlerle arasında insan psikolojisine yaklaşımda yakınlık vardır. - Varoluşçuluk akımından etkilenilmiştir. Varoluşçuluk : Martin Heidegger Varoluşçuluk felsefesi Edebiyatta Jean Paul Sartre Descartes : “Düşünüyorum öyleyse varım.” - “Akıl”a dayanır. - İnsanın varoluşu ile doğal nesnelerin varlığı arasında zıtlık vardır. - İradesi,bilinci ,aklı olan insan ilk aşamada bundan yoksun- dur.Sonraları kendi bilinçli ve sorumlu arayışı ile kimliğini kazanır. J.J.Sartre ,Albert Camus,A.Malraux,S.d e Beauvoir
Yusuf Atılgan (1921-1989) : - Aylak Adam ve Anayurt Oteli romanlarında psikolo- jik yabancılaşma ve yalnızlık temasını işlemiştir. - Tekdüze,takıntılarla sürüklenen can sıkıcı hayatı, üslupta ayrıntılarla verir. Roman : Aylak Adam ,Anayurt Oteli,Canistan. Öykü : Eylemci,Bütün Öyküleri Oğuz Atay (1934-1977) : - Toplum kurallarıyla çatışma içinde olan aydınların iç dünyalarını mizahın gücünden,modern ve postmodern anlatım tekniklerinden yararlanarak anlatmıştır. - Yalnızlık,kişinin kendiyle savaşmasını ve kendini yen- mesini,toplumdaki kargaşanın temelini araştırma vb. Roman :Tutunamayanlar (TRT,1970-ödül),Bir Bilim Adamının Romanı,Tehlikeli Oyunlar,Eylembilim. Öykü : Korkuyu Beklerken /Oyun : Oyunlarla Yaşayanlar
-1985’de yayınlanan tarihî romanı Beyaz Kale Pamuk’ Orhan Pamuk (1952 - ) : - İlk romanı Cevdet Bey ve Oğulları 1979’da Milliyet Yayınları Roman yarışmasını kazandı. -1985’de yayınlanan tarihî romanı Beyaz Kale Pamuk’ un ününü yurt içinde ve yurt dışında genişletti. - 1990’da yayınlanan Kara Kitap, çağdaş Türk edebiyatının en fazla tartışılan romanlardan biri oldu. - 2006'da Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan ilk Türk yazarı olarak tarihe geçti. Avrupa ve ABD'deki üniversitelerde ders verdi. - Doğduğu şehrin melankolik ruhunu ararken kültür birleşmeleri ve çatışmalarını anlatmak için yeni semboller keşfetti. Roman : Cevdet Bey ve Oğulları, Sessiz Ev, Beyaz Kale, Kara Kitap, Yeni Hayat , Benim Adım Kırmızı, Kar Öykü : Öteki Renkler
Elif Şafak (1971 - ) : - Strasbourg doğumlu.ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü’nü bitirdi, yüksek lisansını aynı üniversite- de Kadın Çalışmaları Bölümü’nde, doktorasını ise siyaset bilimi alanında tamamladı. - İlk öykü kitabı “Kem Gözlere Anadolu”yu 1994’te yayımladı. - İlk romanı Pinhan’la 1998 Mevlana Büyük Ödülü’nü aldı. - Med-Cezir’de kadınlık, kimlik, kültürel bölünme, dil ve edebiyat konulu yazılarını topladı. - 2006’da senenin en çok okunan kitabı olan Baba ve Piç yayımlandı. - Ardından aylarca satış listelerinden inmeyen ilk otobiyografik kitabı Siyah Süt’ü (2007) yazdı.
Göstermeye Bağlı Edebî Metinler : Haldun Taner Turan Oflazoğlu Recep Bilginer Refik Erduran Orhan Asena Turgut Özakman - Cumhuriyet’in ilkelerini halka anlatmada bir araçtır. - Konu : - Değişen yaşam tarzının sonucunda yaşanan aile dramları, - Değer çatışmaları, - Köy gerçekliği, - Gelenekler,köyden kente göçün yarattığı sorunlar, - Toplumsal ve ekonomik adaletsizlikler, - Osmanlı tarihindeki önemli olay ve kişiler, - Bireysel duygu,düşünce ve sosyal değişim. - Sade bir dille nazım-nesir karışık olarak yazılmıştır. - Geleneksel tiyatroyla modern tiyatro öz.bir aradadır. -
- Aklın ve bilimin öne çıktığı eserlerdir - Aklın ve bilimin öne çıktığı eserlerdir. - Epik ve absürt tiyatro çeşitlerinden yararlanılmıştır. Haldun Taner (1916-1986) : - Öykü ve oyun yazarıdır. - Çağının sorunlarını ortaya koymuş,eser kişilerinden hareketle çözümlemeler yapmıştır. Öykü :Yaşasın Demokrasi,Şişhane’ye Yağmur Yağıyor- du,On İkiye Bir Var,Konçinalar,Ayışığında Çalışkur, Oyun :Günün Adamı,Fazilet Eczanesi,Zilli Zarife,Dışa- rıdakiler,Huzur Çıkmazı,Keşanlı Ali Destanı… Turan Oflazoğlu (1932 - ) : -Konularını köyden ve Türk tarihinden seçmiştir. Oyun : Kösem Sultan,IV.Murat,Deli İbrahim,Genç Os- man,Sokrates Savunuyor,Bizans Düştü.
-Oyunlarında toplumsal konuları işlemiştir. - Şiirleri de vardır. Recep Bilginer (1922-2005) : -Oyunlarında toplumsal konuları işlemiştir. - Şiirleri de vardır. Oyun :Parkta Bir Sonbahar Günüydü,İsyancılar,Sarı Naciye,Mevlana,Yunus Emre,Karım ve Kızım,Ben Kimim. Refik Erduran (1928 - ) : - Tiyatro,eleştiri,fıkra,roman türünde eser vermiştir. Oyun :Cengiz Han’ın Bisikleti,Karayar Köprüsü,Bunu Yapan İki Kişi,Canavar Cafer. Orhan Asena (1922-2001) : - Ed.a şiirle başlamıştır. - Konularını tarihten ve topluma mal olmuş kişilerden almıştır.(Gılgamış Destanı-Tanrılar ve İnsanlar) Oyun :Tohum ve Toprak,Hürrem Sultan,Fadik Kız, Atçalı Kel Mehmet,Karacaoğlan,Ölü Kentin Nabzı
Turgut Özakman (1930 - ) : - Toplumsal konuları ve Türk tarihinin çeşitli evrelerini işlemiştir. - Roman,oyun,araştırma,inceleme vb. alanlarında eser- ler vermiştir. Oyun :Ah Şu Gençler,Ben Mimar Sinan,Pembe Evin Kaderi. Roman :Şu Çılgın Türkler,Diriliş-Çanakkale 1915, Türk Mucizesi Cumhuriyet.
CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATINDA ÖNEMLİ SANATÇILAR ABDÜLHAK ŞİNASİ HİSAR (1883—1963) İstanbul’un lüks semtlerini ve Boğaziçini, eski aşklarını, eğlencelerini anlatmıştır. Anlaşılır bir dille, anı, makale, öykü ve romanlar yazmıştır. Anıları ve CHP roman yarışmasında (1942) üçüncü olan Fehim Bey ve Biz adlı romanı önemli eserleridir. ESERLERİ: Anı: Boğaziçi Mehtapları, Boğaziçi Yalıları, Geçmiş Zaman Köşkleri, İstanbul ve Pier Loti Roman: Fehim Bey ve Biz
MİTHAT CEMAL KUNTAY(1885- 1956) Milli edebiyatçıların dil anlayışlarına uygun olarak hem heceyle hem de aruzla epik şiirler yazmıştır. Şiirleri dışında önemli eseri Üç İstanbul adlı romanıdır. ESERLERİ: Şiir: Türk’ün Şehnamesi Roman: Üç İstanbul
Çukurova’yı insanıyla, sorunlarıyla doğasıyla destansı bir dille anlatmıştır. Romanlarında doğayı ustaca ve ayrıntılı olarak betimlemiştir. Masallardan, ağıtlardan, halk hikayelerinden, efsanelerden ustaca yararlanmayı bilmiştir.
SABAHATTİN EYÜBOĞLU (1908— 1973) Deneme ustalarındadır. Araştırma ve incelemeleri de vardır. ESERLERİ: Deneme: Mavi ve Kara, Sanat Üzerine Denemeler
MEMDUH ŞEVKET ESENDAL (1883— 1952) Durum — kesit (Çehov Tarzı) öykücülüğünün ilk ustasıdır. Halkın içinden kişileri (memur, esnaf), onların önemsiz görünen davranışlarını konu edinmiştir. Halkı, iyi ve kötü yönleriyle, onları sevdirerek anlatmıştır. Sade, süssüz, kısa cümlelerle kurulmuş, yumuşak bir dili vardır. Toplumun çektiği sıkıntıları, sorunları abartmadan ve umutsuzluğa düşürmeden göz önüne sermiştir. Haşmet Gülkokan ve Komiser hikayeleriyle sevilmiştir. ESERLERİ: Hikaye: Otlakçı, Mendil Altında, Temiz Sevgiler, Ev Ona Yakıştı Roman: Ayaşlı ve Kiracıları, Miras
SAİT FAİK ABASIYANIK (1906 — 1954) Çağdaş öykücülüğün öncülerindendir. Hikayelerinde “konu” ve “olaydan çok “zamandan ve “insan yaşamından kesitler öne çıkar. Maupassant tarzından çok Çehov tarzı hikayeye yakındır. Genellikle gerçekçi olan yazarın bazı öykülerinde gerçeküstücü öğeler öne çıkar.
İstanbul, deniz, balık, yoksulluk, avare insanlar, doğa yaşama bağlılığın göstergesi olarak öykülerinde sıkça yer bulur. Hikayelerini sade bir Türkçeyle yazmıştır. ESERLERİ: Öykü: Semaver, Sarnıç, Mahalle Kahvesi, Tüneldeki Çocuk, Şahmerdan, Lüzumsuz Adam, Havada Bulut, Kumpanya, Alemdağ’da Var Bir Yılan, Son Kuşlar; Az Şekerli Romanları: Medar-ı Maişet Motoru (Sonraki baskıda adı “Birtakım İnsanlar”), Kayıp Aranıyor Şiir: Şimdi Sevişme Vakti Röportaj: Mahkeme Kapısı
HALİKARNAS BALIKÇISI (1886— 1973) Asıl adı Cevat Şakir Kabaağaçlı’dır. Eserlerinde denizi, deniz insanlarını Bodrum’u Ege denizinin efsanelerini anlatmıştır. Üsluba ve tekniğe çok önem vermeyen yazarın, şiirsel, destanımsı ve coşkulu bir anlatımı vardır. Eski Yunan ve Anadolu uygarlıkları ve mitoloji birikimini de eserlerinde yansıtmıştır.
ESERLERİ: Öykü: Merhaba Akdeniz, Ege Kıyılarından, Yaşasın Deniz, Egenin Dibi, Gülen Ada, Gençlik Denizlerinde Roman: Aganta Burina Burinata, Ötelerin Çocuğu, Uluç Reis, Turgut Reis, Deniz Gurbetçileri. Anı: Mavi Sürgün
HALDUN TANER (1916—1986) Öykü ve oyun yazarıdır. Eserlerinde çağının sorunlarını ortaya koymuş, eser kişilerinden hareketle çözümler de sunmuştur. Epik tiyatronun bizdeki öncüsüdür. ESERLERİ: Öykü: Yaşasın Demokrasi, Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu,On İkiye Bir Var, Sancho’nun Sabah Yürüyüşü, Ayışığında Çalışkur, Konçinalar, Yalıda Sabah Tiyatro: Günün Adamı, Dışarıdakiler, Huzur Çıkmazı, Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Fazilet Eczanesi, Zilli Zarife Portre / Anı: Ölür İse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil
SUUT KEMAL YETKIN (1903—1980) Deneme ve eleştiriyle tanınmıştır. Sanat, estetik, resim ve felsefe alanlarında eserler vermiştir. Düşüncelerini açık ve yalın bir anlatımla kaleme almıştır. ESERLERİ: Deneme: Edebiyat Konuşmaları, Edebiyat Üzerine, Günlerin Götürdüğü, Düşün Payı, Yokuşa Doğru, Şiir Üzerine Düşünceler, Denemeler İnceleme — Araştırma: Ahmet Haşim ve Sembolizm, Sanat Felsefesi, Edebiyatta Akımlar.
CEMİL MERİÇ (1917—1987) Deneme türünün usta isimlerindendir. Denemeleri dışında, edebiyat tarihi, felsefe, tarih çalışmaları ve çevirileri de vardır. ESERLERİ: Deneme: Bu Ülke, Mağaradakiler Araştırma/İnceleme: Ümrandan Uygarlığa, Kırk Ambar, Bir Dünyanın Eşiğinde
RECEP BİLGİNER (1922—2005) Şiirleri de olmasına karşın tiyatrocu olarak tanınmıştır. Oyunlarında toplumsal konuları işlemiştir. ESERLERİ: Tiyatro: İsyancılar, Sarı Naciye, Yunus Emre, Parkta Bir Sonbahar Günüydü, Mevlana, Ben Kimim, Karım ve Kızım
TURAN OFLAZOĞLU (1932—) Tiyatro yazarıdır. Oyunlarının konusunu, köyden ve Türk tarihinden aldı. ESERLERİ: Tiyatro: IV. Murat, Deli İbrahim, Genç Osman, Kösem Sultan, Bizans Düştü, Sokrates Savunuyor
ORHAN ASENA (1922—2001) Tiyatro yazarıdır. Tarihten aldığı olayları ve topluma mal olmuş kişileri konu edinmiştir. ESERLERİ: Tiyatro: Tohum ve Toprak, Hürrem Sultan, Tanrılar ve İnsanlar, Fadik Kız, Atçalı Kel Mehmet