RASYONALİZM
Mantık ilkeleri ile düşünebilen insan doğru ve açıklayıcı bilgileri şüphe durmaksızın akıl ile kavrar. Rasyonalizme göre duyularımızla nesnelerin var olduklarını bilemeyiz bilgi var oluştan beri sahip olduğumuz düşüncelerin adıdır zihinde bilgi apriori (öncel) olarak her türlü deneyden öncedir. Bu nedenle bilgi ezeli değişmeyen idelere ve formlara ait olan bilgidir. Duyusal bilgi akılcı olmayan değişken tikellerin bilgisidir. Yaşadığımız dünyaya ait olay ve olgulardan meydana gelir.
EMPİRİZİM
Bilginin kaynağı sorununda Rasyonalizmin karşıtıdır. Bilgilerin kaynağı akıl değil duyum ve deneydir. İnsan zihni başlangıcta boş bir levhadır (Tabula rasa) doğuştan gelen hiçbir bilgi yoktur eğer doğuştan gelen bilgiler olsaydı doğayı gözlem ve deneylerle araştırma konusu edinmek anlamsızlaşırdı. Bilinen herşey sonradan yaşayıp deneyerek öğrenilir bilgilerin doğruluğundan yine onları deneyleyerek test eder ve emin oluruz.
KRİTİSİZM
Kelime anlamı eleştirme yargılama ayırt etme değerlendirme olan grekçe kriteke’den türetilmiştir kant rasyonalizmin ve emprizimin bilgi anlayışlarını eleştirmiş onlarıda aşan bir yaklaşım olarak kritisizmi kurmuştur. Aklıl ve deney bilgi edinmede tek başına yeterli bir ölçüt değildir. Duyumlar olmadan akıl akıl olmadan duyumlar tek başlarına bilgi üretemezler. Bu nedenle bilgi deneyle başlar ama deneyden doğmaz.Rasyonalistlerin doğuştan geldiğini söyledikleri kavramlarla empristlerin duyu bilgileri salt öğelerdir bilgide sözü edilen her iki unsur bulunur. DEVAMI >>>>>>>>>>>>>>>>>>
Doğuştan Bilgi duyuların Verilerinden elde edilmiş olan bilgidir. Deneyle hiçbir şekkilde karşılaşılmamıştır. Bu bilgi zorunlu-genelgeçer bilgidir. Duyumlarla elde edilen bilgi (aposteriori)ise böyle değildir. Gözlemlerle düzeltilmeye ihtiyaç duyar Genelgeçer bilgi olması için yargı ifade etmelidir. Yargı ifadesi de köklerini deney ve tecrubeden alır.
ENTÜİSYONİZM
Bilginin kaynağının sezgi olduğunu savunan felsefi öğedir. Sezgiciliğe göre bilinç nesnelerini doğrudan aracısız olduğu biçimle kavrar. Objektif ve genelgeçer bilginin varlığını guyu analizi etmek, ondan hüküm çıkarmak onun için okul ve zeka yetmez. Bunun ötesinde başka bir yetinin daha işe karışması gerekir ki o da sezgidir.Sezgi bilgiyi bir anda yakalama ve kavrama özelliği ile içgüdü ve aklın birleşimidir.
POZİTİVİZM
Bilinebilir olanın yalnızca olgular olduğunu varsaydığıı için olguculuk denmiştir. Bilginin kaynağı gözlem duyu deney ve araştırmadır Bu nedenle gözlenebilir algılanabilir gerçek bilginin temeli olan olgulardır salt akıl bilginin temeli olamayacağı gibi metafizik problemlerle uğraşmayı da gereksiz görür. Bu nedenle metafiziği tümden reddeeder. Yalnızca bilimsel yöntemlerle elde edilen bilgileri doğru kabul eder.
ANALİTİK FELSEFE
Mantıkçı pozitivizm,bilimsel emprizim,neo pozitivizm de denen Viyana çevresi düşnürleri tarafından temsil edilen felsefi yaklaşma denir. Bu akımı benimseyen filozoflara göre felsefenin sahip olması gereken bir tek işlevi vardır oda dili analiz etmektir. Felsefenin görevi bilimsel yönetemlere elde dedilmeyen bilgileri elde etmek değildir. Onun görevi dilsel önermeleri doğrulamaktır. Anlamlı önermeler doğrulanabilir önermelerdir. Bunun için de dil çözümlemeleri yapılmalıdır.
PRAGMATİZM
İş oluş eylem olarak çevirebileceğimiz pragma kavramından doğmuştur. Öğretisi insan için uygulamada yararlı olan şey doğrudur ilkesidir buna göre doğruluk ölçütü yarar, yarayışlı olan tum bilgi ve düşüncelerdir. İnsan için tek gerçeklik Uygulama alanında kişinin işine yaradığı gerçekliktir; Bilginin mantıksal akılsal tutarlılığı çelişmezliği değil ayrıca pragmatizmin belirli bir yöntemi ve kuralı yoktur. :D :D
FENOMENOLOJİ
Genelgeçer doğru bilgi elde etme yolunun fenomenolojik yöntemde – paranteze alma ile öz bilgisine ulaşma şeklinde – var olduğunu söyler. Öz bilgisi fenomenlerin ancak akılla bilgilenen idelere ilgili içeriğinin temelidir ve bir yöntem bilgisidir öze ulaşmak için biliç – paranteze alma yöntemiyle – yöneldiği nesnenin bütün renk koku ilinek araç vb. duyu verilerini soyutlayarak öze indirger Bütün bu araştırma çabasına fenomenoloji (Görüngü bilim) denir.
Emir Arslan 11/ A 1640