DIŞ TİCARETTE KULLANILAN KAVRAMLAR
İTHALAT KOTALARI İthalatın miktar veya değer olarak sınırlandırılmasına kota adı verilir. İthal edilecek mal miktarı hükümet kararıyla yıllık olarak belirlenir ve ilan edilir. Belirlenen sınırların dışında ithalat yapma imkanı yoktur. Örneğin Türkiye’de 1999 yılında 1000 adet veya 100 bin $ lık otomobil ithal edileceğine hükümet karar vermişse bu bir ithalat kotasıdır ve bu rakamların üzerinde otomobil ithal edilemez.
İthalat kotası türleri: Global Kota Tahsisli Kota Gümrük Tarife Kotası
Global Kota: Hükümet sadece ithal edilecek mal miktarını belirler (otomobil örneğindeki gibi). İthalatın hangi ülkeden kimler tarafından yapılacağına müdahale edilmiyorsa bu tür kotalara global kota denir. Bu kotalar uygulamada çeşitli denetim ve dağıtım güçlüklerine neden olur. Örneğin bir ülkede birden çok sınır kapısı bulunur, bu da kotaların dolup dolmadığını takip etmeyi güçleştirmektedir. Bir ithalatçının, karşı ülkedeki ihracatçı ile bağlantı kurup malını sınır kapısına getirmesi zaman almaktadır. Sınır kapısına gelindiğinde kotalar dolmuş olabilmekte ve ithalatçı zor durumda kalabilmektedir.
Tahsisli Kota: Belirli ithalatçılar arasında belirli ölçütlere göre ithal hakkının dağıtımı söz konusudur. Kotalar ilan edildikten sonra pay almak isteyen ithalatçılar ilgili makamlara başvuruda bulunurlar. Daha sonra belirli bir oranda bu ithalatçılara ne kadar mal ithal edilebileceğini gösteren “ithalat lisansı belgesi” verilir. Örneğin, 1999 yılında 1000 adet otomobil ithal edilecekse ve lisans almak üzere 10 ithalatçı firma başvurmuşsa, her ithalatçıya 100 adet otomobil ithal etme lisansı verilebilecektir. Ancak her zaman kotalar ithalatçılar arasında eşit olarak dağıtılmaz.
Gümrük Tarife Kotaları: Belirli bir miktar veya değere kadar olan ithalata normal gümrük vergisi uygulanır, sınır aşıldıktan sonra da gümrük vergileri yükseltilir. Bu durumda daha yüksek bir bedel ödemeye razı olan tüketiciler söz konusu ithal mallarını kullanabilirler. Örneğin, ilk 1000 otomobile % 25, daha fazlasına ise % 75 gümrük vergisi uygulanması bir tarife kotasıdır.
İTHALAT YASAKLARI Bir ülkenin belirli bazı malların ithalatını tamamen önlemesidir. Belirli ülkelerden mal ithalinin yasaklanması, diğer bir ifade ile ambargo koyulması da ithalat yasakları içine girer. İthalat yasakları, iç ve dış fiyatlar arasındaki ilişkiyi tamamen koparır; bir malın iç piyasaya arzı iç üretimle sınırlı olur. İthalat yasakları liberal bir ekonomi ile bağdaşmaz.
Ülkelerin ithalat yasakları koymasının çeşitli nedenleri vardır Ülkelerin ithalat yasakları koymasının çeşitli nedenleri vardır. Bunlar ekonomik, siyasi, ahlaki ve sağlıkla ilgili olabilmektedir. Döviz darboğazında olan bir ülkenin döviz ödemelerini azaltmak ve böylece ödemeler dengesi açıklarını kapatmak İç sanayiyi tamamen dış rekabetten korumak Lüks malların ithalatını önleyerek kıt döviz kaynaklarının kalkınmaya aktarılmasını sağlamak ekonomik nedenler arasındadır.
Ülkenin anayasal rejim ve felsefesine aykırı yayın ve kitapların yurda sokulmasının yasaklanması siyasi bir yasaklama türüdür. Halk ve çevre sağlığının korunması amacıyla da uyuşturucu gibi maddelerin yurda sokulması engellenebilir. Yasaklamaların bir devletten yapılacak ithalata uygulanması halinde, amaçlar genellikle politiktir.
GÜMRÜK TARİFELERİ Ülkeler arasındaki serbest mal akışına konan en önemli ve en eski kısıtlamalardandır.Ülke için yararı olmayacak malların ülkeye girmesine engel olur ve yeni kurulan genç sanayi dallarını dış rekabete karşı korur. “Gümrük vergisi” belli bir malın gümrük sınırını geçişinde ödenen vergi ve harçlardır. “Tarife” ise uluslar arası ticarete konu olan bütün mallara uygulanan vergileri belirleyen listelerdir.
Ülkenin tek taraflı olarak aldığı kararlarla, bir yasa ile konan gümrük tarifelerine “otonom tarife”, uluslar arası anlaşmalar ve karşılıklı görüşmeler sonucunda belirlenen tarifelere de “sözleşmeli tarife” denmektedir.
Uluslar arası ticarete konulan gümrük vergilerinin başlıca 2 amacı vardır. Bunlar; 1.Devlet hazinesine gelir sağlamak 2.Yerli sanayii dış rekabetten korumaktır.
Gümrük Tarifeleri 3 çeşittir: Spesifik Gümrük Tarifeleri Ad-Valorem Gümrük Tarifeleri Karma Gümrük Tarifeleri
Spesifik Gümrük Vergileri Birim ve ağırlık gibi malların fiziki birimleri üzerinden alınır. Örneğin her ithal otomobilden 10 bin tl gümrük vergisi alınıyorsa bu spesifik vergidir. Bu tür vergiler malların düşük ya da yüksek kalitede olduğunu gözönünde bulundurmaz. Örneğin Mercedes marka otomobil ile Lada marka otomobilden aynı vergi alınır. Enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde alınan spesifik gümrük vergisinin değeri yıldan yıla azalır ve sürekli olarak vergi miktarlarını ayarlamak gerekmektedir. Bu da uzun bürokratik işlemlere sebep olmaktadır. Eğer ayarlanmazsa devlet hazinesine giren gümrük vergisi gelirinde azalma olur.
Bu zorlukları yanında; Uygulamasının kolay olması Malın fiziki birimi gibi objektif kıstaslara dayanması Malın değeri hakkında anlaşmazlıklara yol açmaması gibi kolaylıkları da vardır.Özellikle standart mallar için daha faydalı bir gümrük vergisi türüdür.
Ad-Valorem Gümrük Tarifeleri Malın değeri üzerinden belirli bir yüzde oranı şeklinde alınmaktadırlar. Örneğin ithal edilen otomobilin fatura değeri üzerinden % 50 vergi alınması gibi…Bu tür gümrük vergilerinde malın değerinin belirlenmesinde bazı zorluklar yaşanabilmektedir.
Karma Gümrük Tarifeleri Daha çok hammaddesi vergilendirilmiş mamül mallara uygulanmaktadır. Bu durumda verginin spesifik kısmı hammadde üzerine konulan gümrük vergisine eşittir. Ek olarak alınan advalorem vergi ise iç ekonomide o sanayi dalına sağlanan koruma oranını yansıtır. Uygulamada ABD hem advalorem hem spesifik, Avrupa Birliği ve Türkiye ad-valorem esası belirlemiş bulunmaktadır.
Damping Aynı malın yurt içine göre, yurt dışında daha düşük fiyattan satılmasıdır. Pratikte, malların yabancı piyasalarda üretim maliyetlerinin altında satılması olarak nitelendirilmektedir. İç piyasasında damping yapılan ülkede üreticiler zarar görür ve uluslar arası ticarette haksız rekabet uygulamasıdır.
Damping 3 şekilde yapılabilmektedir: Bir defa yapılan damping: Ekonomide talep daralması, zevk ve tercihlerin değişmesi, firmaların plansız üretim yapması gibi nedenlerle, firmalarda stok artışı olur. Bu stokları eritmek için bir defaya mahsus olmak üzere düşük fiyattan satış yapılır. Bu tür damping yabancı tüketicilerin lehine olur, ancak yabancı üreticilerin satışlarını düşürür ve kısa dönemli kayıplara uğramalarına yol açar.
Yıkıcı Damping: Bir firmanın yabancı piyasalardaki rakiplerini piyasadan silmek için geçici olarak fiyat düşürmesidir. Rakipler dayanamayıp piyasadan çekildikten sonra firma monopol gücü elde eder ve fiyatları, dampingden kaynaklanan kayıpları da karşılayacak ölçüde yükseltir. Sürekli Damping: İç piyasa hacminin darlığı nedeniyle üretici, optimum kapasiteye ulaşıp ölçek ekonomilerinden yararlanmak ve karını maksimum yapabilmek için maliyetinin biraz üzerindeki fiyattan uluslar arası piyasalara sürekli satış yapmasıdır.
Damping uygulamaları yüzünden iç piyasası zarar gören yabancı ülkeler, damping yapan ülke hakkında uluslar arası kurallara göre soruşturma açtırmakta ve damping yapıldığı sonucuna varılırsa, anti-damping vergisi konmaktadır. Dünya ticaret tarihinde belki en uzun süreyle uygulanan damping İngiltere’nin Levant Company aracılığıyla Osmanlı pazarlarında yünlü kumaş satımında uyguladıkları damping olmuştur. 1580-1650 yılları arasında uygulanan bu dampingde İngiliz yünlüleri İstanbul’da Londra’daki fiyatlarından % 20-30 ucuza satılmıştır. Sonuçta Osmanlı yünlü sanayi yıkılmıştır.
Antidamping Vergisi Dış Ticarette damping yaparak haksız rekabete girişen ülkelere karşı uygulanan,damping ile yapılan fiyat indirimine eşit ölçüde bir gümrük vergisi koyarak iç piyasayı dengelemektir.Anti damping uygulaması geçici bir uygulama olmalıdır.Damping kaldırılınca antidamping vergisinin de kaldırılması gerekir.
İhracatçı İhracat Yönetmeliğinin 4.md. si çerçevesinde tanımlanacak olursa ; ihraç edeceği mala göre ilgili İhracatçı Birliğine üye olan,gerçek usulde vergiye tabi,tek tip vergi numarasına sahip gerçek ve tüzel kişi tacirler ,Esnaf ve Sanatkar Odalarına kayıtlı olup üretim faaliyeti ile iştigal eden esnaf ve sanatkarlar ile konsorsiyumlardır. ****Konsorsiyum :İki veya daha fazla işletmenin ortak bir amacı gerçekleştirmek için gerekli finansman konusunda geçici olarak yaptıkları işbirliğidir.Proje gerçekleştikten sonra yapılan işbirliği geçerliliğini kaybeder.Elde edilen kar işletmeler arasında bölüşülür.Genellikle köprü,baraj,elektrik santrali,otobanlar,demir-çelik tesisleri gibi büyük yatırım projelerinin yapımını gerçekleştirmek için aynı veya farklı ülkelerden bu konuda uzmanlaşmış ve güçlü işletmeler aralarında birleşerek işbirliğine giderler.Örneğin ülkemizde İstanbul Boğaz Köprüsü ,Keban Barajı,Atatürk Barajının bazı üniteleri değişik yabancı firmaların oluşturduğu konsorsiyumlarla oluşturulmuştur.
İthalatçı İhracatçı ile yaptığı anlaşma çerçevesinde malı satın alan, İthalat ve Gümrük mevzuatları çerçevesinde malı yurda getiren ve yürürlükteki Kambiyo Mevzuatı çerçevesinde bedelini ihracatçıya ödeyen tek vergi numarasına sahip kişilerdir.
İhracat Kotası Bir malın ihracatçıları arasında yapılan görüşmeler sonucunda ihracatın belirli bir miktar veya parasal değer üzerinden sınırlandırılmasıdır. Dünya bazında bir mala olan talebin arzdan daha az olmasından dolayı fiyatın belirli bir seviyenin altına düşmemesi için malı üreten ülkelerin yaptıkları anlaşma çerçevesinde belirledikleri ,ihracatı kısıtlayıcı önlemlerdir.
Fiili İhracat İhraç malının ithalatçıya gönderilmek üzere ilk uluslar arası taşıma aracına teslim edilip yüklenmesi ve yola çıkarılmasıdır. Kesin İhracat Fiili ihracatı müteakip ,malın ithalatçı ülkeye varıp bedelinin ödenmesidir.
Gümrük Beyannamesi İhracatta mal ihracatçının ülkesinin gümrük sınırından çıkarken,ihracatçı tarafından ; ithalatta mal ithalatçının ülkesinin gümrük sınırından içeri girerken ithalatçı tarafından doldurulup gümrük idaresine verilen belgeye denir.Belirlenen esaslara göre eşyanın bir gümrük rejimine tabi tutulması talebinde bulunulmasıdır.