I’m going home now. Şimdi eve gidiyorum. 241

Are you going home? Eve mi gidiyorsun? 241

No, I am not going home. Hayır, eve gitmiyorum. 241

Eve gitmek istiyor musun? Do you want to go home? Eve gitmek istiyor musun? 241

Did you go home yesterday? Dün eve gittin mi? 241

Yes,I went home yesterday. Evet, dün eve gittim. 241

You can’t carry those shopping bags alone. O alışveriş çantalarını tek başına taşıyamazsın. 242

Can you carry the shopping bags alone? Alışveriş çantalarını yalnız taşıyabilir misin? 242

I want to carry the shopping bags alone. Alışveriş çantalarını yalnız taşımak istiyorum. 242

I carried the shopping bags alone yesterday. Alışveriş çantalarını dün yalnız taşıdım. 242

-Can I help you? -That’s very kind of you. -Sana yardım edebilir miyim? -Çok naziksin. 243

Why do you want to help me? Neden bana yardım etmek istiyorsunuz? 243

You can not help me. Bana yardım edemezsin. 243

He didn’t help me yesterday. O bana dün yardım etmedi. 243

I couldn’t help him. Ona yardım edemedim. 243

-How is your fiancé. -He graduated from school last year -How is your fiancé? -He graduated from school last year.He’s working at a bank. -That’s good.Are you working too? -I have a boutique.I’m working there. -Where is your boutique? -It’s on Wallstreet. -Nişanlın nasıl? -Geçen sene mezun oldu.Bir bankada çalışıyor. -Güzel.Sen de çalışıyor musun? -Bir butiğim var.Orada çalışıyorum. -Butiğin nerede? -Wallstreet’de. 244

When did you graduate from the university? Üniversiteden ne zaman mezun oldun? 244

Are you working too? Sen de çalışıyor musun? 244

How many boutique do you have? Kaç tane butiğin var? 244

I’d like to buy some clothes for my mom. Anneme birkaç kıyafet almak istiyorum(isterim). 245

Who are you shopping for? Kim için alışveriş yapıyorsun? 245

Is your husband at home? Eşiniz evde mi? 246

Was your husband at home yesterday? Eşin(kocan) dün evde miydi? 246

My husband wasn’t at home yesterday. Eşim(kocam) dün evde değildi. 246

She went to London to visit our children. Çocuklarımızı ziyarete Londra’ya gitti. 247

Did they go to Kayseri with their Children? Onlar çocuklarıyla Kayseri’ye mi gittiler? 247

I will go to Trabzon to visit my friend. Yarın arkadaşlarımı ziyaret etmek için Trabzon’a gideceğim. 247

Who went to London to visit your children? Kim çocuklarınızı ziyaret etmek için Londra’ya gitti? 247

How long is she going to stay in London? Londra’da ne kadar kalacak? 248

How long did she stay in London? (O) Londra’da ne kadar kaldı? 248

She stayed for only one week. (O) Londra’da sadece 1 hafta kaldı. 248

She’s going to stay for only one week. Sadece bir hafta kalacak. 249

Why does she want to stay there for only one week? (O) Neden orada sadece bir hafta istiyor. 249

I’m going to tell my husband that you are here. Eşime burada olduğunuzu haber vereyim(Eşime burada olduğunuzu söyleyeceğim). 250

Can you tell your husband that I am here. Eşinize(kocanıza) burada olduğumu söyleyebilir misiniz? 250

I told my husband, that you are here. Eşime burada olduğunuzu söyledim. 250

Do you have time for coffee? Kahve için vaktin var mı? 251

Unfortunately, I am bussy now(at the momennt) Maalesef şu anda çok meşgulüm kahve için vaktim yok. 251

I have always time for coffee with you. Seninle kahve(içmeye) her zaman vaktim var. 252

I have always time for shopping with you. Seninle alışverişe her zaman vaktim var. 252

-Are you in Toronto. -I am in the city center. -When did you arrive -Are you in Toronto? -I am in the city center. -When did you arrive? -I arrived yesterday evening. -Toronto’da mısın? -Şehir merkezindeyim. -Ne zaman geldin? -Dün akşam geldim. 253

When did you arrive in Vienna? Viyana’ya ne zaman vardın(geldin)? 253

I arrived in Vienna yesterday. Viyana’ya dün vardım(geldim). 253

Where would you like to go for coffee? Kahve(içmeye) nereye gitmek istersin? 254

There are two nice Cafes on the 7. Street. 7. Cadde’de iki tane güzel Café var. 254

There is a Turkish restaurant down the street There is a Turkish restaurant down the street.Would you like to go there? Caddenin biraz ilerisinde bir Türk restorandı var.Oraya gitmek ister misin? 255

Let’s go there. (Hadi)oraya gidelim. 256

Linda ile görüşebilir miyim? May I speak to Linda? Linda ile görüşebilir miyim? 257

Linda speaking. Linda konuşuyor. (Ben Linda) 258

This is Jack calling. Arayan Jack. (Ben Jack) 259

Have you seen Peter? Peter’ı gördün mü? 260

Yes, I have seen him in the morning. Evet onu sabahleyin gördüm. 260

I haven’t seen him for one year. Bir yıldır onu görmedim. 261

I haven’t seen them for two years. Onları iki yıldır görmedim.(Onları iki yıldan beri görmüyorum.) 261

She lived here for ten years. O 10 yıl burada oturdu(yaşadı). 262

How many years did you stay in Vienna? Viyana’da kaç yıl kaldın? 262

How about going to Brookline altogether? Hep beraber Brookline’e gitmeye ne dersin? 263

How about going to Chinese restaurant altogether? Hep beraber Çin restoranına gitmeye ne dersin? 263

My friend is coming to my place. Arkadaşım benim evime geliyor. 264

Is your friend coming to your place? Arkadaşın senin evine mi geliyor? 264

No, he isn’t coming to my place. Hayır, o benim evime gelmiyor. 264

I’ve been here all day. Bütün gün buradaydım. 265

Have you been at home allday? Bütün gün evde miydin? 265

I’m still working. Hala çalışıyorum. 266

Hala ders mi çalışıyorsun? Are you still studying? Hala ders mi çalışıyorsun? 266

Do you have a lot of work? Çok işin var mı? 267

No, I don’t have a lot of work today. Hayır bugün çok işim yok. 267

Rahatla, boş ver (çok ciddiye alma)! Relax, take is easy. Rahatla, boş ver (çok ciddiye alma)! 268

How can I go to the city center? Şehir merkezine nasıl giderim? 269

Why do you want to go to the city Canter? Neden şehir merkezine gitmek istiyorsun? 269

I have to go to the city center. Şehir merkezine gitmek zorundayım. 269

Can you see the bus station over there? I can see bus over there. Oradaki otobüs durağını görebiliyor musun? Oradaki otobüsü görebiliyorum. 270

I can not see the bus station but I can see the bus. Otobüs durağını göremiyorum ama otobüsü görebiliyorum. 270

Dosdoğru gidin otobüs durağını geçin.Metroyu sağ tarafta göreceksiniz. Go straight ahead, pass the bus station.You will see the subway on the right. Dosdoğru gidin otobüs durağını geçin.Metroyu sağ tarafta göreceksiniz. 271

Excuse me can you help me(please) how can I go (get) to the subway? Afedersiniz bana yardımcı olabilir misiniz?Metroya nasıl giderim? 271

Can I go to the city center by bus? Şehir merkezine otobüs ile gidebilir miyim? 272

Yes, you can go to the city center by bus. Evet, otobüsle şehir merkezine gidebilirsiniz. 272

İkisini de kullanabilirsiniz. You can use both. İkisini de kullanabilirsiniz. 273

İkisini de kullanmak istiyorum. I want to use both. İkisini de kullanmak istiyorum. 273

Ben ikisini de kullandım. I used both. Ben ikisini de kullandım. 273

The subway is faster and cheaper. Metro(hem) hızlı (hem de) daha ucuz. 274

The subway is cheaper and faster then the bus. Metro, otobüsten daha ucuz ve daha hızlıdır. 274

-Where is the post Office please -Where is the post Office please? -The post office is in the main street. -I need to send an important letter. -It is a little far. -Do you know what timethe post Office closes? -It’s open until 5 o’clock. -Postane nerede lütfen? -Postane ana caddede. -Önemli bir mektup göndermem lazım. -Biraz uzak. -Postane ne zaman kapanıyor biliyor musun? -Saat 5’e kadar açık. 275

I don’t know, what time post office closes. Postanenin kaçta kapandığını bilmiyorum. 275

The stores are open until 10 o’clock. Dükkanlar (mağazalar) saat 10’a kadar açık. 275

I’m always busy in the mornings. Sabahları hep yoğun oluyorum. 276

Are you always busy in the mornings? Sabahları hep meşgul(yoğun) mu oluyorsunuz? 276

Evde kalmayı tercih ederim. I’d rahter stay home. Evde kalmayı tercih ederim. 277

Would you like to come to the movies with me? Benimle sinemaya gelmek ister misin? 277

No, I am sorry.I’d rahter stay home today. Hayır, üzgünüm bugün evde kalmayı tercih ederim. 277

-Cuma günü Moskova’ya uçuyorum. -I’m flying to Moscow on Friday. -How long are you going to stay there?Are you going alone? -We both want to see Moscow. -That’s a good idea. -Cuma günü Moskova’ya uçuyorum. -Orada ne kadar kalacaksın? Yalnız mı gidiyorsun? -İkimizde Moskova’yı görmek istiyoruz. -Bu iyi bir fikir. 278

Are you flying to Moscow alone? Moskova’ya yalnız mı uçuyorsun? 278

Why do you want to fly to Moscow? Neden Moskova’ya uçmak istiyorsun? 278

-Can I see Mr. Jackson please. -Mr. Jackson is not here now -Can I see Mr.Jackson please? -Mr.Jackson is not here now. -When will he come back to the Office? -He’s going on vacation to Australia this afternoon. -Can you arrange a meeting on Friday? -His Schedule is full on Friday. -Bay Jackson’u görebilir miyim? -Bay Jackson burada değil. -Ofise ne zaman dönecek? -O bugün öğleden sonra Avustralya’ya tatile gidecek. -Cuma günü için bir görüşme ayarlar mısınız? -Cuma günü programı dolu. 279

Who is going on vocation to Germany tomorrow. Kim yarın tatile Almanya’ya gidiyor. 279

-Eskiden Antalya’da yaşardım. -Orada ne kadar yaşadın? -I used to live in Antalya. -How long did you live there? -I lived there for two years. -My brother still lives in Antalya. -Eskiden Antalya’da yaşardım. -Orada ne kadar yaşadın? -İki yıl orada yaşadım. -Benim erkek kardeşim hala Antalya’da yaşıyor. 280

I lived in Vienna for 19 years. 19 yıl Viyana’da yaşadım. 280

My sister and her children still live there. Kız kardeşim ve çocukları hala orada yaşıyor. 280