DUYGU VE HEYECAN DUYGU VE HEYECAN DUYGU ÇEŞİTLERİ DUYGUSAL GELİŞİM

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
SINAV KAYGISININ NEDENLERİ
Advertisements

SINAV KAYGISI.
STRES YÖNETİMİ.
NESLİHAN AKÇER PSİKOLOG STRESS & BAŞETME YÖNTEMLERİ
SINAV KAYGISI ve BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
Hazırlayan: Öğr.Gör. Funda YORULMAZ
VÜCUDUMUZDA SİSTEMLER
Zihinsel Yönden Yetersiz Çocukların Özellikleri
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI
AŞIRI SINAV KAYGISI.
STRES TEPKİLERİM Kazanım:*Stres durumlarında kullandığı tepkileri etkililiği açısından değerlendirir. 11. Sınıf 67 nolu kazanım etkinliği *Bu etkinlik.
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
1. DUYGUSAL GELİŞİM 1.1. Tanımı ve Önemi
Mahmut Fehime Güleç İlköğretim Okulu
ÇOCUKLARDA DİKKAT EKSİKLİĞİ VE VELİLERE ÖNERİLER
Travma nedir? Travma sonrası tepkiler nelerdir?
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
0-6 YAŞ GELİŞİM DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ
KİŞİLER ARASI İLETİŞİMİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
HOŞGELDİNİZ.
ÖĞRENME VE ÖĞRETMENİN KURAMSAL TEMELLERİ
SINAV KAYGISI.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
SINAV KAYGISI KAYGI KAYGI; üzüntü, sıkıntı, korku, başarısızlık duygusu, sonucu bilememe ve yargılanma gibi heyecanların birini veya çoğunu içerebilir.
SINAV KAYGISI SEMİNERİNE HOŞGELDİNİZ
E N D O K R İ N S İ S T E M İ ( HORMONLAR ) A.Ç.
SINAV KAYGISI
PSİKOLOJİ İLE DİĞER BİLİM DALLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ
STRES VE STRES TEPKİLERİ
SINAV KAYGISI İLE NASIL BAŞEDEBİLİRİM?
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
SINAV KAYGISI.
SINAV KAYGISI. SINAV KAYGISI NEDİR? Sınav kaygısı,sınav öncesinde başlayan Sınav kaygısı,sınav öncesinde başlayan farklı,fiziksel ve psikolojik tepkilerle.
BİREYİN GELİŞMESİ Yrd. Doç. Dr. İhsan SARI
ŞİDDET eğilimi olan ve SUÇA itilen çocuk ve gençler
SINAV KAYGISININ NEDENLERİ Zamanı iyi kullanamama Kötü çalışma alışkanlıkları Beklenti düzeyi Görev ve sorumlulukları erteleme Başarısız olma ve değerlendirilme.
DAVRANIŞ VE DAVRANIŞIN BİYOLOJİK TEMELLERİ
Rehber Öğretmenler Mail Grubu # Rehber Öğretmenler Mail Grubu #
KONTROL ETMEK YA DA KONTROL EDİLMEK !
Çocuklar niçin spor yapmalı? Spor büyüyen çocuğun fiziksel gelişiminin yanında psikolojik, sosyal yönden gelişimine katkıda bulunur.
ÖĞRENME, BELLEK, DÜŞÜNME İnsanlar öğrenme dürtüsüyle doğarlar. Öğrenmeye karşı merak ve bundan duyulan zevk insanın doğasında vardır. W. E. Deming (Deming)
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
STRES YÖNETİMİ Yrd. Doç. Dr. Özlem BALABAN.
ERGENLİK.
SANAT FELSEFESİ.
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE GELİŞİM
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
Oyun ve Din Öğretimi Dr. H. Kader ZENGİN.
E R G E N L İ K ERGENLİK DÖNEMİ FİZİKSEL GELİŞİM
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
ERGENLİK.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
ERGENLİK.
SINAV KAYGISI VE BAŞETME YOLLARI
Sınav Kaygısı.
Fiziksel hastalıklara ruhsal tepkiler
A.Ç. Vücudumuzun kontrol ve bütünlüğünü sağlayan yani,canlı vücudundaki yapılar arasında koordinasyonu sağlayan sistemler vardır. BU SİSTEMLER; 1. SİNİR.
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
STRES YÖNETİMİ
STRES YÖNETİMİ.
Sağlık Bilimleri Fakültesi
DUYGU VE HEYECAN.
DUYGU VE HEYECAN DUYGU VE HEYECAN DUYGU ÇEŞİTLERİ
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLLARI.
ALGILAMA.
STRES YÖNETİMİ.
Sunum transkripti:

DUYGU VE HEYECAN DUYGU VE HEYECAN DUYGU ÇEŞİTLERİ DUYGUSAL GELİŞİM HEYECANIN NEDEN OLDUĞU ORGANİK DEĞİŞMELER HEYECAN ÇEŞİTLERİ GÜDÜLENME VE HEYECAN HEYECANIN YARARLARI VE ZARARLARI

Öğrenme Hedefleri: Bu bölümü çalıştıktan sonra; Duygu ve heyecan kavramlarını açıklayabilecek, Duygu çeşitlerine örnekler verebilecek, Heyecanın neden olduğu fizyolojik değişimleri açıklayabilecek, Duygusal davranış ile,heyecan arasındaki farklılıkları ve benzerlikleri açıklayabilecek, Güdü,heyecan ilişkisini kurmanın mantıki sonucunu açıklayabileceksiniz.

İçindekiler: Duygu ve heyecan Duygu çeşitleri Duygusal hayatın kontrolü Heyecan Heyecanın neden olduğu organik değişmeler Heyecan çeşitleri Güdülenme ve heyecan Heyecanın yararları ve zararları Özet Tartışma Soruları

DUYGU VE HEYECAN İnsan yaşamında duygular çok önemlidir, iç ve dış uyarıcılar bizde hoş ya da tersi tasarımlar yaratır. Hoş olanlar, haz yönünde, hoşlanmadıklarımız ise elem yönünde duygular yaratır. Örneğin, acıktığımızda, güzel bir yemek yememiz, haz yönünde, bir konuda başarısız olmak ise elem yönünde duygular uyandırır.

Haz enerji verir acı ve keder aktifliği azaltır Haz enerji verir acı ve keder aktifliği azaltır. Elem duyan bir organizma durgunlaşır, sindirim sistemi bozuklukları olur. Haz halinde beden ısısında yükselme görülür. Farklı yüz ifadeleri

Haz ve Acıların Çeşitleri Maddi Haz ve Acılar Manevi Haz ve Acılar Maddi Haz Başarının hoşa gitmesi Bir bitkinin kokusundan duyulan haz. Manevi Haz Maddi Acı Sevilen bir kişiden duyulan ağır söz. Gürültülü bir müzik Manevi Acı Organizmadan doğarlar Organizma ve uyarıcılardan doğarlar Haz ve Acıların Çeşitleri Haz Elem 1- Organik değişimlere yol açarlar. Kuvvet artması, solunum, kan dolaşımı gibi olaylarda düzen, iştah artması. Kuvvet kaybı, solunum, kan dolaşımı gibi olaylarda düzensizlik, iştah kaybı, 2- Çevreye uyumun habercisidirler. Davranışımız çevreye uymaktadır. Örnek: Çalışmaları arttırmak. Davranışımız, çevreye uymamaktadır. Örnek: Çalışamamak 3- Haz ve elemler mutlak değildir. Soğuk günde içilen bir bardak çay Hasta bir insan çok güzel bir yerden hoşlanmaz. Her iki durum, kişinin duygusal durumundan kaynaklanır 4- Haz ve elemler alışkanlıklarla azalırlar. Sevilen bir yemeğin her gün yenmesi. Sevilen bir insanın ayrılığına alışkanlık Haz ve Elemlerin Özellikleri

DUYGU ÇEŞİTLERİ İnsanın sadece kendini düşünmesinden bencil duygular meydana gelir. Bu kişiler kendi çıkarlarını herşeyin üstünde tutarlar. Kendi düşüncelerinin kabul edilmesini isterler. Kendisini sevmek, çıkarını aramak buna örnek olarak verilebilir. İnsan başkalarını düşündüğünde özgeci duygular başlar. Aile sevgisi, arkadaşlık, insanlık sevgisi buna örnek olarak gösterilebilir. Duygular, hem bireyin hem de çevrenin çıkarları üzerine bir amaç yöneldiklerinde yüksek duygular doğmaktadır. Örneğin, dersinde kürsüye çıkan bir öğretmenin ahlak duygusu. Olumlu Duygular (Mutluluk) Uyandıranlar (Mutsuzluk) Şiddetli Duygular (Derin keder) Hafif Duygular (Sıkıntı) Gerginlik uyandıranlar (Şaşkınlık) Gevşek olanlar (İlgisizlik) Bencil Duygular (Kendini Sevmek) Özgeci Duygular (Arkadaşlık Sevgisi) Yüksek Duygular Sanat adamının güzellik duygusu Duygular

Yüz ifadeleri duygulara göre değişir. Bir başka sınıflamaya göre, duygular üç bölüm altında toplanır : 1-Saldırıcılık davranışlarına yönelten duygular: Öfke kıskançlık 2-Yasaklayıcı ve savunucu davranışlara yönelten duygular: Korku, üzüntü 3-Sevindirici davranışlara yönelten duygular: Şefkat, mutluluk Yüz ifadeleri duygulara göre değişir.

DUYGUSAL GELİŞİM İnsanın kişiliğinin temelinde, duygular yer aldığına göre, duyguların davranışlar üzerindeki etkisi çok önemlidir. Yeni doğmuş bir çocukta, doğum sonrası ilk haftalar da hemen hemen hiç değişmeyen genel bir duygu tepkisi gözlenir. Bu davranım, çevrenin ani değişim gösterdiği her zaman ortaya çıkar.

Gelişim dönemleri boyunca çocuğun çevresin de artan değişikliklere gösterdiği duygusal tepkilerinde farklılık olur. Örneğin Üçüncü ayda hoş olmayan durumlara genel bir sıkıntı tepkisin de bulunur. Kendisine gösterilen bakım ve sevgiye karşılık gülümseme ve genel hoşlanma belirtileri ile karşılık verir. Hiçbir eğitime dayanmaksızın, büyüme ve gelişme ile meydana gelen duygu ve heyecan tepkileri, öğrenilmemiş heyecanlardır.

Küçük bir çocukta duygular basittir, yaş ilerledikçe çeşitlenip, sayıları artar. Bir büyükte görülen sevgi, şefkat vb. duygular, küçük bir çocukta görülmez. Yapılan araştırmalarda elde edilen sonuçlara göre, çocuklarda görülen ilk duygunun elem olduğu belirlenmiştir. Elemin gelişiminden nefret, korku ve kıskançlık meydana gelmektedir. Hazdan ise sevinç ve şefkat doğar. Çocuğun duygusal gelişiminin kontrol edilmesi mümkündür. Ancak bu kontrolün etkili olarak gerçekleştirilmesi, onun ilk yaşlardan itibaren düzenli olarak izlenmesine bağlıdır. Duygular kararsızdır, aniden ortaya çıkar ve çabuk değişir. Korkaklık, utangaçlık gibi özellikler, erken yaşlarda keşfedilip, yardım edilebildiği takdirde düzelme mümkündür.

İyi ve güzel duyguların doğup gelişimini sağlayarak olumsuz duygular ve heyecanlar engellenebilir. Olumsuz duygular, haz uyandıran ve tekrar edilen davranışlarla değiştirilebilir. Bunu sağlayan "Eğitim" dir. Örneğin bir çocuk hoşgörülü bir çevre içinde yetiştirilirse, olumlu davranışları destek görürse kendine güven duymayı, sabırlı olmayı öğrenir. Olumsuz duyguların yarattığı davranış bozukluklarını, kendi değerlendirir, yanlışlıklardan ders alarak tekrarlamamayı öğrenir. Çocuğun duygusal hayatının gözlenmesi, olumsuz duyguların nedenlerinin araştırılması önemlidir.

Eğitimin amacı, çocuğun yaşına göre olumlu duygusal davranışlarda bulunmasına yardımcı olmaktır.Bu davranışların gerçekleştirilmesi için çocuk, yaşamdan keyif alan, başkalarını seven pro-sosyal davranışlara sahip olacak şekilde eğitilmelidir.

Fiziksel değişimler olur HEYECAN Heyecan, davranışların önemli nedenleri arasındadır. Uyarıcı dış çevreden gelir. Bu uyarıcının etkisiyle insan hem beden hem de zihin işleyişi bakımından genel bir karışıklığa uğrar. Gerilim artar Fiziksel değişimler olur Ruh sağlığı bozulur İrkilme tepkisi Uzun sürerse Uyarıcı kötü haber Korku, öfke hallerinde insan aşırı uyarılma durumdadır.

Aşırı çaba ve telaşlı bir uğraş Dış uyarıcılar gibi, iç uyarıcıların da şiddetli olması organizmayı aşırı derecede uyarır, insan böyle bir durumda gerekli önlemleri alır. Alarm Tepkileri Direnme Tepkileri Bitkinlik Tepkileri Aşırı çaba ve telaşlı bir uğraş Etkin ya da edilgen şekilde uyarıcıya direnme Direnme gücünü yitirme Aşırı Uyarılma Durumunda Gösterilen Tepkiler

Duygusal davranışın heyecan olup, olmadığını anlamak güçtür Duygusal davranışın heyecan olup, olmadığını anlamak güçtür. Bunun için duygusal davranışın türü, şiddeti ve sonucuna bakmak gereklidir. DUYGUSAL DAVRANIŞLAR HEYECAN 1-Duygular. çevredeki kişilerin dikkatini çekmeyebilir. Örneğin; Gülümseme Duygular, şiddetli hale gelmiştir. Örneğin; Bir durum için uzun süre gülme davranışı. 2- Zarar vermezler. Örneğin; Hafif bir sıkıntı Akılsal davranışları engeller. Örneğin; Şiddetli ve yerleşik korkular. 3- Bilinçli duygular, olumsuz davranışlarda bulunmayı engeller. Örneğin; Kızdığı konuda, kendisini kontrol edebilen kişi, herhangi bir tartışmaya girmez. Olumsuz davranışlara neden olurlar. Örneğin; Heyecan nedeniyle insan içine kapanık ya da kavgacıolabilir. Duygusal Davranış ve Heyecan

HEYECANIN NEDEN OLDUĞU ORGANİK DEĞİŞİMLER 1- Yüz İfadesi: Gözler ve ağızda değişimler olur. Örneğin: Korku halinde, göz bebeklerinin büyümesi. 2- Beden Duruşu: Kaçma ya da ileriye gitme Örneğin: Kavuşma anında organizmanın ileri atılışı. 3- Organların çalışma düzenindeki değişiklik: Örneğin: Deride elektrik miktarının artması -Solunum sıklaşması -Kalp atışının hızlanması -Gözbebeğinin büyümesi -Deride elektrik miktarının artması -Titreme -Kan dolaşımının hızlanması -Mide kasılması -Ağız kuruması -Salgı bezlerinin düzeninin bozulması -Sararma ya da kızarma -Dil tutukluğu Heyecan insanın yüz ifadesinde, beden durumunda değişimlere neden olur. Bu değişiklikler, otonom sinir sistemi tarafından yönetilir ve bilinçsiz olarak meydana gelir.

Yarıdan ayrılmış beynin görünüşü Carpus Callesum (Boynuzsu cisim) Talamus Beyin Kabuğu Alın lobu Beyin Kabuğu Artkafa lobu Cerebellum (Beyincik) Hipofiz Medula Spinalis (Beyincik) Pens Medulta Medula Spinalis (Omurilik) Yarıdan ayrılmış beynin görünüşü Merkezi sinir sistemi yanında bulunan hipotalamus heyecanın yaşanmasını, beyin kabuğu korteks, heyecanın algılanmasını sağlar. Hipotalamus'u çıkarılan organizma heyecanlanmaz. Korteksi çıkarılan ise heyecanlanır, ancak niçin heyecanlandığını anlayamaz.

HEYECAN ÇEŞİTLERİ İnsanlarda alışkanlık haline gelerek, onları davranışa yönelten sevinç, korku, öfke olmak üzere, başlıca üç heyecan çeşidi vardır. Sevinç: Güdülerin doyurulması ile ilgili herşey amaçtır. Bu duruma ulaşılması organizmada sevinç yaratır, örneğin, başladığımız bir işi tamamlamak isteriz. Zira o işin sonucu bizim amacımızdır. Çalışmanın bitmesi, bizde sevinç yaratır. Bu şekilde, sevinç elde etme, giderek bir alışkanlık ve bizleri davranışa yönelten bir güdü haline gelir. Öfke: Güdülerin doyurulması engellendiğinde, ortaya çıkan bir heyecan çeşididir. Öfke öğrenilen bir heyecandır. Çocuklar her ağladığında, istekleri yapıldığı takdirde, giderek öfkeyi güdülerin doyurulmasında bir yol olarak kullanırlar. Korku: Korkuların bir kısmı doğuştan varken, bir kısmı da sonradan öğrenilir. Birdenbire duyulan şiddetli gürültüden korkma, doğuştan gelen korkuya bir örnektir.

Çocuklar öfke nöbetleri ile isteklerini elde ettikleri taktirde, bu durumu bir alışkanlık haline getirirler. Korkular, şartlanma yolu ile korkma şeklinde öğrenilir. Örneğin, yüksek bir yerden düşen bir çocuk, artık yükseğe çıkmaktan korkar. Asansörde kalan biri, artık asansöre binmemeye başlar. Geçirdiği bu olumsuz yaşantı korku heyecanını yaratmıştır. Korkmayı bilmeyen küçük bir çocuğa beyaz tavşanı ile oynarken, şiddetli bir gürültü yapılırsa, beyaz tüm nesnelerden korkmayı öğrenir.

Sevinç, Öfke, Korku Dışında, Diğer Heyecan Çeşitlerine Örnekler Sevgi : Başka bir varlığa duyulan güçlü yakınlık Umut : Ümidin verdiği rahatlık Hayret : Beklenmeyen bir olay karşısında düşülen şaşkınlık Kaygı : Amaca ulaşılması zor gibi görünen durumlarda beliren gerginlik Kıskançlık : Başka birinin üstün olduğu kanısına varıldığında, duyulan kırgınlıkla karışık coşkusal durum. İlgisizlik : Heyecanların azalması Köpürme : Çok sinirlenmek Coşkunluk : Düşünce ve davranış da olağandışı canlılıkla birlikte giden mutluluk duygusu Acıma : Başka bir varlığın zor durumu karşısında duyulan üzüntü Umursamazlık : Çeşitli nedenlerle, ilgi ve duygulardan yoksun olma.

Jestler ve mimikler

Heyecanları birbirinden ayırmanın güçlükleri Heyecan anında insanın etkinlikleri artar ve karmaşıklaşır Değişik heyecanlar, farklı insanlarda aynı tepkiyi yaratabilir Bir insan kendini korkutan durumdan kaçabilir (kaçma) b) Bir insanın kendini korkutan duruma saldırabilir (Saldırma) Değişik heyecanlar, farklı insanlarda aynı tepkiyi yaratabilir b) Sevinçten ağlama a) Korktuğu için ağlama Heyecanları birbirinden ayırmanın güçlükleri

GÜDÜLENME VE HEYECAN Bütün insan davranışlarının temelinde güdülenme vardır. Organizmayı davranışa iten iç faktörler güdülerimizdir. Bunlar, çeşitli gereksinimlerden kaynaklanır. Organizmadaki herhangi bir eksiklik, dış dünya ile olan dengesizliği gösterir. Dengenin sağlanması için insanın o gereksinim yönünde etkinlikte bulunması gerekmektedir. Organizma, gereksinimini doyuramadığında dengesi bozulur. Bu durum, duyguları şiddetlendirir. Bu nedenle güdülenme ile şiddetli duygular birlikte bulunur. Bu şiddetli duygular, gereksinimin engellenmesi ile heyecan halini alır. Örneğin, susayan bir çocuk su içmezse, bu gereksinimini karşılayabilmek için çabalar, hırçın davranışlarda bulunur. Burada susuzluğun engellenmesi heyecan meydana getirmiştir. Engellenme, insanda birtakım hayal kırıklıklarına kaygılara yol açar.

Güdülenme - Heyecan ilişkisi Yılgınlık Kaygı Umutsuzluk Güdülenme - Heyecan ilişkisi Davranışlarımızın temeli olan güdülerin engellenmesi uzun süre devam ederse, güdülenme ve heyecanlanma şiddetlenerek, insanın akıl sağlığını tehlikeye düşürür. Bu nedenle yaşantımızda fizyolojik ve sosyal güdülerin her ikisinin de doyurulması, güdülerin heyecanlarla paralel olarak karşılanması gerekir.

HEYECANIN YARARLARI VE ZARARLARI 1- İnsana enerji verir, bir işe heyecanla başlamak, insanı motive eder, başarılı olmasını sağlar. Şiddetli heyecan anında, gösterdiği aşırı kuvvet kısa sürer. 165 Evi yanan bir insan heyecanın etkisiyle daha önce kaldıramadığı eşyalarını kaldırabilir.

2- Heyecan insanın uzun süre etkin olmasını sağlar. Üniversite sınavını başarma heyecanı içinde olan bir öğrenci günlerce çaba harcayabilir.

3- Heyecan elem duygusunu azaltır 3- Heyecan elem duygusunu azaltır. Heyecan esnasında insan dış etkilere fazla duyarlı olamaz. Soğuk bir kış gününde batan gemiden kaçmak isteyen yolcular, suyun soğuk oluşunu hissedemezler.

1- Heyecanlar insanı bitkin, yorgun bir hale getirebilir. Zararları: 1- Heyecanlar insanı bitkin, yorgun bir hale getirebilir. Uzun süre korkan bir insan duyduğu heyecan nedeniyle bitkin hale düşer.

2- Heyecanlar, insanları kararsızlığa yöneltebilir 2- Heyecanlar, insanları kararsızlığa yöneltebilir. Böylelikle çatışmalar yaşanır, insan hiç bir durumu düşünemez hale gelir. Kıskançlık, insanın düşünme gücünü engeller. Başka birinin üstün olduğu kanısına varıldığında kırgınlıkla karışık, heyecansal durumlar yaşanabilir.

3. İnsanlar, heyecan esnasında davranışlarını kontrol edemezler. Özellikle sinirlilik durumunda insan hem kendisine hem de çevresine zarar verebilir.

Özet: Gereksinimlerin karşılanıp,karşılanmamasından sevinç veya elem veren duygular meydana gelir.Duygular,haz ya da elem ( mutluluk veya mutsuzluk verir.Haz insana enerji verir,bireyin aktif olmasını sağlar.Elem ise,insanı yıpratır,hareketliliğini engeller, bedende birtakım değişimlere yol açar.Duyguların davranışlar üzerindeki etkileri çok önemlidir.Bu nedenle çocukların duygusal yaşamları küçük yaşlardan itibaren kontrol edilmelidir.Çocuklar ilk çocukluk çağından itibaren izlendiğinde,olumsuz duyguların değişimi ,olumlu duygusal davranışların kazanımı mümkün olur.

Belli bir olgunluğa gelmiş olan çocuğun yeni bir davranış kazanabilmesi için çevrenin desteği önemlidir.Bireyin kişilik özellikleri,gelişimi,motivasyonu,tutumu, okula hazır bulunuşluk durumunu belirler. Yaşa ve kazanılacak beceriye göre,değişik öğrenme durumları için farklı kritik dönemler vardır. Duyguların davranışlar üzerindeki etkileri çok önemlidir.Bu nedenle çocukların erken çocukluk döneminden itibaren duyguları kontrol edilmelidir.Böylelikle,olumsuz duyguların, olumlu olanlar ile değişimi mümkün olur.

Şiddetli olan ve insanda gerginlik uyandıran duygulara heyecan denir Şiddetli olan ve insanda gerginlik uyandıran duygulara heyecan denir.Heyecan esnasında bedende birtakım değişimler olur.Deride elektrik miktarı artar.kan basıncında azalma veya artışlar olur.Solonum sıklaşır,kalbin atışı hızlanır,gözbebeği büyür vb.gibi. Ayrıca insanın yüz ifadesinde ve beden duruşunda da değişimler olur.İnsanlarda alışkanlık haline gelerek,onları davranışlara yönlendiren sevinç,korku,öfke olmak üzere başlıca üç heyecan türü bulunmaktadır.

Canlı günlük yaşamını sürdürebilmek için gereksinimlerini karşılamak durumundadır.Gereksinimler karşılanmadığında canlının dengesi bozulur.Bu durum duyguların şiddetlenmesine yol açar.Duyguların uzun süre engellenmesi ile heyecan meydana gelir.Heyecanlar insana enerji vererek,uzun süre etkin olmasını sağlayabilirler.Ancak şiddetli heyecanlar canlının uyumunu zorlaştırır.Böyle durumlarda bireyler davranışlarını kontrol edemezler.

Tartışma Soruları: 1- Yüz kaslarını ; (Alın kasları, göz çevresi kasları, ağız bölgesi dudaklar ve çene) farklı duygusal ifadeleri (mutluluk,korku,öfke,üzüntü) yansıtma açısından değerlendiriniz 2-Aşağıdaki yüz ifadelerinin tanımladığı duyguları tartışınız.

Tartışma Soruları: 3-Aşağıdaki jestlerin anlamlarını tartışınız. 4-Heyecanların etkilerini tartışınız.