İDARİ YARGI SİSTEMİ VE DENETİMİNİN KAPSAMI-SINIRLARI 3. Hafta
Yargı Sistemleri Yargı Birliği Sistemi: yarın birliğinin uygulanadığı ülkelerde yargı bir bütün olarak örgütlenmiştir. Yargı bireyler arasındaki uyuşmazlıklarda hem de bireyler ile idare arasındaki uyuşmazlıklarda görevlidir. Yargı birliğini en üstte yer alan mahkeme sağlar. Bu sistem temel olarak Anglo-Amerikan ülkelerinde uygulanır. İlke olarak adalet mahkemeleri bu görevini yerine getirir.
Yargı Birliği Sistemi b) İngiltere’de bu sistem “rule of law” aracılığıyla doğmuştur. Burada dolaylı bir durum söz konusudur. Amaç kral adına hareket edenlerin verdikleri zararlardan dolayı sorumlu kılınmasıydı (1947-Crown Proceeding Act). c) ABD başta olmak üzere bu sistemi benimseyen ülkelerde yargı yargısal bazı kuruluşların yer alması (örn. Tax Court, Court of Claims, vb), bu sistemin genel durumuna zarar vermez. Bu organların kararlarına karşı adliye mahkemelerine veya, Yüksek Mahkemeye de gidilebilir.
b) İdari Yargı Sistemi İdare hukukunda ortaya çıkan uyuşmazlıklara bakan ve adli mahkemeler dışında örgütlenmiş bir yapısı olan yargı düzenine denir. Çeşitli yargı yerlerinin yanı sıra, bunların en üstünde Danıştay veya Yüksek Yönetim Mahkemesi adı verilen mahkemeler vardır. İdarenin idari yargının görev alanı dışında kalan eylem ve işlemleri de vardır. Tanzimat ile birlikte, bizde de benimsenen sistem budur.
Fransa’daki Gelişimi - Fransız Devrimi sonrası ortaya çıkmıştır. Başlangıçta yargıçlar ile kamu görevlileri birlikte çalışırken, 18. yy ile birlikte ayrıma gidilmeye başlanmıştır. Daha önce “parlament” adı verilen meclisler vardı. Soylu temsilcilerinden oluşan bu meclisler, yargıçların kararlarını da inceliyorlardı. Küçük çapta bir yasama hizmeti de yerine getiriyorlardı. Fransız Devriminden sonra adli ve idari yargı ayrımına gidilmiştir. Adli yargının yönetime karışmaması ilkesi 16-24 Ağustos 1790 tarihli Yasa’da belirtilmiştir. Yargıçların yönetime ilişkin sorunlara bakmaları suç sayıldı. İdareden kaynaklı uyuşmazlıklar ise o kararı veren idari makam tarafından çözülmeye başlandı. Böylece yönetici-yargıç, bakan- yargıç modeline geçildi.
Fransa’daki gelişim 1799’da Napolyon tarafından Fransa illere, iller ise ilçelere ayrıldı. Merkezde danıştay, illerde ise “Yönetim Kurulları” kuruldu.Bu kurullara sınırlı olarak idari yargı görevleri verildi.Bunların dışında kalan uıyuşmazlıklarda “bakan-yargıç” modeli devam etti. -Daha sonra bu kurullar ile bakan-yargıçların kararlarına karşı Danıştay’a başvuru usulü başladı. Başlangıçta Kral’a bağlı olarak görev yapan Danıştay 1872’de ulus adına karar veren bir yüksek mahkeme halini aldı. 1963’de yeniden düzenlenmiştir. İl Yönetim Kurulları 1926’da değişikliğe uğradı. 1953 yılında ilk derece yönetim mahkemelerine dönüştüler. 1987 yılında çıkarılan bir yasa ile istinaf mahkemeleri kuruldu. Amaçları Danıştay’ın yükünü azaltmak. - Fransız Danıştay’ı Yönetimin bireyin hak ve özgürlüklerine zarar vermesini engellemiştir.
İdari Yargı Denetiminin Kapsamı Hukuk Devleti Yargısal Koruma Yargısal Denetim
Hukuk devleti ilkesi, tüm idari işlemlerin hukuka uygunluk yönünden yargı denetimine tabi olmasını gerektirir. Ancak yargı denetimi açısından bazı kısıntılar bulunmaktadır. Kısıntılar Yasa koyucular İdari yargı yerleri
Yasama Kısıntıları İdari işlemlerin yasa koyucu tarafından yargı denetimi dışında tutulması. 1982 Anayasasına göre yargı yolu kapatılmış olan idari işlemler şunlardır. Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler
2. Yüksek Askeri Şura Kararları Yüksek Askeri Şura, esas bakımdan görüş bildirmekle görevli olmasına rağmen, TSK Personel Kanununda Şuraya general ve amiralliğe terfi edecekleri seçmek ve Silahlı Kuvvetlerden ayrılma işlemleri tesis etme görevleri verilmiştir. 2010 yılından önce YAŞ’ın tüm kararları yargı denetimi dışında bırakılmıştı. Ancak 2010 Anayasa değişikliği ile getirilen düzenleme ile birlikte YAŞ’ın Terfi işlemleri ile Kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma hariç her türlü ilişik kesme kararlarına karşı yargı yolu açıktır.
AYİM, yargı yolu kapatılan işlemler bakımından yalnızca YAŞ kararları değil, Şura kararlarının dayanağını oluşturan işlemlerin de yargı denetimi dışında olduğu görüşündedir. –Zincir işlemler-. AYİM, YAŞ kararlarının iptali ile birlikte bu karara dayalı tam yargı davaları da yargı denetimi dışında olduğu görüşündedir.
3. Silahlı Kuvvetler Mensupları Hakkında Uygulanacak Disiplin Cezaları 4. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun Meslekten Çıkarma Dışındaki Kararları: 2010 Anayasa değişikliğinden önce , Kurulun kararları tamamen yargı denetimine kapalı iken, yapılan değişiklikle meslekten çıkarma cezalarına ilişkin kararlar yargı denetimine açılmaktadır.
Kurulun görevi dahilinde yaptığı gerek düzenleyici gerek birel nitelikteki işlemlere karşı yargı yolu kapatılmıştır. Ancak yasak, Kurul kararının hukuka uygunluk denetimi yapılarak iptalinin istenmesine özgüdür. Kurulun yargı denetimi dışında olan bir işlemin iptali istenmeyip yalnızca bundan doğan zararın giderilmesi için dava açılabilmesi mümkündür. HSYK’nın meslekten çıkarma kararlarına karşı açılan davaları Danıştay ilk derece mahkemesi olarak incelemektedir.
5. Olağanüstü Hal Bölge Valisinin İşlemleri: Önceden bölge valisinin KHK ile tanınan yetkilerin kullanılması sırasında yapılan işlemlere karşı dava açılamıyordu. Ancak bu düzenleme 2003 yılında kaldırılmıştır. Memurlara verilen uyarma ve kınama cezaları: 2010 yılındaki Anayasa değişikliğinden önce memurlara verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı denetimi yolu açılmıştır.
Yargı Kısıntıları –Hükümet Tasarrufları- Yargı denetimi dışında tutulmamasına rağmen bazı idari işlemlerin yargı tarafından denetlenmekten kaçınmasıdır. Yargı organı hükümetin ya da diğer idari kuruluşların bazı siyasal nitelikteki kararlarına hükümet tasarrufu diye bakmamaktadır. Örneğin, bakanların seçilmesi, Bakanlar Kurulunun oluşturulması, hükümet programının hazırlanması, öteki devletler ve uluslararası kuruluşlar ile ilişkiler gibi.
İDARİ YARGI DENETİMİNİN SINIRLARI İdari yargı denetiminin de sınırları bulunmaktadır. Md. 125. «Yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir suretle yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz. Yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemez.
1. Hukuka uygunluk denetimi ile sınırlı olma. 2010 Anayasa değişikliği ile yargı yetkisinin hiçbir suretle yerindelik denetimi şeklinde kullanılamayacağı açıkça vurgulanmıştır. 2. İdari eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararları veremez.
Bağlı Yetki Tanım: İdarenin belli ve koşul ve durumların gerçekleşmesi halinde, mutlaka belli bir idari ,işlem yapmak zorunda kalmasına denir. Örneğin 65 yaşına gelmiş bir memurun emekliye sevk edilmesi, mahkeme kararlarının uygulanma zorunluluğu. Bağlı yetki idari işlemlerin neden ve konu unsurları arasında zorunlu bir ba kurmaktadır.
Takdir Yetkisi Tanım: Belli koşul ve durumların ortaya çıkması halinde, idarenin belirli bir işlemi yapıp yapmamak ya da kanunda öngörülen çözümlerden birini seçmek konusunda serbest olmasıdır. Takdir yetkisi idari işlemlerin sebep ve konu unsurları açısından ortaya çıkabilir. Örneğin kanun bir idari işlemin nedenini kamu düzeni, milli güvenlik, vb. gibi belirsiz kavramlarla belirtmiş ya da hiç göstermemiş olabilir. İdari işlemlerin yetki ve şekil unsurlarında takdir yetkisi söz konusu olamaz. Amaç unsurunda da takdir yetkisi olamaz.
İdareye takdir yetkisi verilen hallerde, idare çeşitli çözüm yollarından hangisini seçerse seçsin hukuka uygun davranmış olacaktır. Ancak takdir yetkisi de mutlak ve sınırsız bir yetki değildir. Hukukun genel ilkeleri, kamu yararı ve hizmet gerekleri dikkate alınmalıdır.
Denetimin Ölçütleri Takdir yetkisinin hukuka uygun bir şekilde kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesinde kullanılacak ölçütler: Eşitlik ilkesine uygunluk Kamu yararı ve hizmet gereklerine uygunluk: takdir yetkisi özel çıkar sağlamak amacıyla kullanılamaz. Kanuna uygunluk Maddi olaya uygunluk