BÖCEK TAKSONOMİSİ ENDOPTERYGOTA ALT SINIFI.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
TOPRAĞIN HİKAYESİ HORİZON: Toprağı meydana getiren katmanlara horizon adı verilir. TOPRAK: Toprak taşların parçalanması ve ayrışmasıyla meydana gelen,
Advertisements

HAYVANLAR ALEMİ RESİMLER RESİMLER METİNLER METİNLER.
TÜRKİYENİN İKLİMİ Türkiye'de gerek matematik konumun gerekse özel konumun etkisiyle birden fazla iklim görülür. Ülkemizde dört mevsim belirgin olarak görülür.
Entegre Savaş Zararlı ve hastalık etmenlerine karşı kullanılan çeşitli yöntemlerin birbirini tamamlayıcı, ekosistemdeki dengeyi koruyucu şekilde uygulanmaları...
Seralarda domates Tuta absoluta.  Yumurtadan çıkan larva, yaprak, meyve, sap, gövde ve büyüme noktalarında galeriler açarak beslenir.  Yaprakta açtığı.
BİYOÇEŞİTLİLİK NEDİR Biyoçeşitlilik, bir bölgedeki genlerin, türlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bir bütündür. Başka bir deyişle.
SERA KURULUŞUNDA ETKİLİ OLAN FAKTÖRLER
Virüs hastalıkları. Grip İ nfluenza ya da grip, viral bir hastalıktır.viral Sa ğ lıklı insanlarda ortalama bir haftada geçer.
Türkiyedeki iklim çeşitleri Doğa Sever 10/F Coğrafya Performans.
EKOSİSTEM EKOLOJİSİ.
Boşaltım sistemi.
Süs Bitkileri Eğitim Semineri Uzm. Hale ESEN 2008
ŞEKER(DİABETES MELLİTUS DM) HASTALARININ YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER Şeker ya da diyabet denilen hastalık genellikle kalıtsal ve.
Hazırlayan: Musa Yıldız Hazırlayan: Musa Yıldız Erciyes Üniversitesi Biyoloji Bölümü Erciyes Üniversitesi Biyoloji Bölümü.
ÜNİTE 1 HÜCRE BÖLÜNMESİ VE KALITIM MİTOZ BÖLÜNME.
BALARISI HASTALIKLARI PROF.DR. HAYRETTİN AKKAYA
GÜNEŞ SİSTEMİ VE ÖTESİ: UZAY BİLMECESİ. GÖK CİSİMLERİNİ TANIYALIM Bulutsuz bir gecede gökyüzünü gözlemlediğimizde irili ufaklı pek çok cisim görürüz.
BİTKİLER ATLIOĞLU İLKÖĞRETİM OKULU 5-B SINIFI HAZIRLAYANLAR
BİTKİLERDE ÜREME VE GELİŞME
AŞI NEDİR ? İki bitki parçasını birleştirip kaynaştırmak ve tek bir bitki gibi büyüyüp gelişmesini sağlamaktır. Anaç : Aşının kök sistemini oluşturan.
Örtü Altı Yapıları Malç Örtüler
ENTEGRE ZARARLI YÖNETİMİ
Sebze Zararlısı Coleopterler
BİTKİLER Kendi besinin kendi üretebilen çok hücreli canlılara bitki denir. Bitkiler Güneş ışığı ile fotosentez yaparlar ve besin üretirler. Bitkiler üreme.
YARIŞMADA 20 ADET FEN SORUSU SORULACAKTIR..
Başarılı bir üretim amaçlandığında yüksek verim, kalite ve en başta genetik özellikleri bilinen, canlılığı, çimlenme ve çıkış gücü yüksek tohum kullanımı.
FEN ve TEKNOLOJİ BOŞALTIM SİSTEMİ
2. OTLATMA MEVSİMİ Mera bitkileri yıllık hayat devrelerinin her döneminde otlatmaya karşı aynı derecede duyarlı ve dayanıklı değillerdir. Genel olarak.
BİR BİTKİDE ÇİÇEKLİ ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME
3. Fiziksel Savaş Zararlıların yaşadıkları ortamın fiziksel özelliklerini değiştirmek suretiyle zararlıları yok etmeye veya faaliyetlerini azaltmaya yönelik.
AVCILAR (PREDATÖRLER)
FNP GRUBU: fatma ışık, nagehan öztürk, pınar sevindik
ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME
Bu tuzak tiplerinin dışında bazı tuzak tipleri daha vardır ki bunlar böceklere karşı savaşta doğrudan değil dolaylı olarak, örneğin savaş zamanının saptanmasında.
DÜZKANATLILAR Turgay DÜVENCİOĞLU
HALİM GÜNEŞ.
ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE YARATICILIK VE SANAT EĞİTİMİ
BİTKİSEL LİFLER (Keten)
RADYASYON KİRLİLİĞİ.
Fare Biyomedikal çalışmalarda için uygun ve en çok kullanılan türdür. 400’ün üzerinde farklı soyu vardır. Başlıca kanser, antikor, ilaç ve aşı araştırmalarında.
YEM KÜLTÜRÜNÜN İLKELERİ
YEM KÜLTÜRÜNÜN İLKELERİ
BÖCEKLERİN DIŞ YAPISI (MORFOLOJİSİ)
YEM KÜLTÜRÜNÜN İLKELERİ
2. Mekaniksel Savaş Zararlıları zararlıları yok edebilmek, ya da zarar yapmalarını önlemek için el, araç ya da makinalar kullanarak yapılan savaş şeklidir.
Dr. İbrahim ÇETİN Veteriner Hekim GTHB Bursa İl Müdürlüğü
Buğdayda Süne Zararı.
YONCANIN OT HASADI Yoncada biçim zamanının belirlenmesi önemlidir. Dekara ham protein verimi en yüksek olduğu zaman biçim yapılmalıdır. Bu nedenle yoncanın.
GYMNOSPERMAE Juniperus Phoenica finike ardıcı
HAYVANLARIN SINIFLANDIRILMASI.
SERT VE YUMUŞAK ÇEKİRDEKLİ MEYVE ZARARLILARI
Buğdaygil Yem Bitkileri
KALITIM VE ÇEVRE I. Kalıtım II. Çevre
Ornittofili (=Ornitogam)
Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü
MAYOZ HÜCRE BÖLÜNMESİ.
Stolon (Göbek Bağı) Ana sap ile yumru arasında, yumruya yapraklarda asimile edilen besin maddelerini taşıyan organdır. Görünüşü sapa benzer. Stolonlar.
Gövde Tatlı patateste gövde ince, uzun ve zayıftır. Bu nedenle kendi başına dik büyüyemez, toprak yüzeyine yayılarak gelişir. Gövde uzunluğu çeşitlere.
PATATES.
DOKU KÜLTÜRÜ VE BİYOTEKNOLOJİ İLE İLGİLİ PROBLEMLER
Beden Eğitimi ve Spor Tarihi
HAZIRLAYAN MURAT KOÇAK NO :
FOTOSENTEZ.
Zirai Mücadele ARAŞTIRMA Enstitüsü
Çiçekli Bitkilerde Üreme 2
HIYARDA GÖRÜLEN BESİN ELEMENT NOKSANLIĞI
KOCA FİĞ (Vicia narbonensis L.)
HÜCRE BÖLÜNMESİ.
YONCA HORTUMLU BÖCEĞİ (HYPERA VARİABİLİS)
Zirai Mücadele ARAŞTIRMA Enstitüsü
Sunum transkripti:

BÖCEK TAKSONOMİSİ ENDOPTERYGOTA ALT SINIFI

ENDOPTERYGOTA ALT SINIFI Larvalarda dıştan görülebilir kanatlar yoktur; Biyolojilerinde larva ve ergin arasında belirgin bir pupa evresi vardır. Çok büyük bir başkalaşımla (metamorfoz) larva evresinden ergin evresine geçilir.

MECOPTERA TAKIMI (Akrepbenzeri böcekler) ERGİN : Ergin, ince-uzun, 9-22 mm boyunda; Baş ventralde uzayarak rostrum oluşturmuş; Anten uzun; bileşik gözler gelişmiş; Ağız ısırıcı-çiğneyici; Bacaklar uzun; arka bacaklar bazılarında av yakalamaya uygun yapılışta; Kanatlar –varsa- dinlenme anında vücut üstünde yatay olarak tutulur); bazıları brachypter / apter; Bazılarında (Panorpidae) erkek bireylerde uç abdomen segmentleri yukarıya doğru kıvrık tutulur ve bireyin görünüşü akrep görünüşünü çağrıştırır. LARVA : Bazılarında tırtıl, bazılarında manas tipi. PUPA : Serbest tipte - hareketli (exarate); YAŞAMA BİÇİMİ Erginler fazla aktif değildir. Serin yerlerde vejetasyon içinde bulunurlar. Avcılıkla geçinirler. Erkekler yakaladıkları avı dişiye kur yapmak için sunar. Yumurtalarını toprağa bırakırlar. Larvalar carnivor / fitofag; 4-7 dönem geçirirler. Olgun larva topraktan bir hücre yaparak içinde pup olur; Yılda 1-2 döl verirler. Meco, uzun; ptera kanat demektir

TRICHOPTERA TAKIMI (Güvebenzeri Böcekler;) ERGİN 1,5-40 mm boyunda; anten uzun; bileşik gözler var; Isırıcı-çiğneyici ağız parçaları körelmiş; hypopharynx sıvı besin alımına uygun yapılışta; Kanatlar –varsa- zarımsı; kıllarla kaplı; dinlenme anında vücut üzerinde çatı gibi tutulur. LARVA: Sucul; kampodeid tipte veya tırtıl tipinde PUPA: Serbest YAŞAMA BİÇİMİ Erginler sulak yerlerde bulunur; nektar / su ile beslenir; Yumurtalar kümeler halinde suya / su üstündeki nesnelere bırakılır; çıkıştan sonra genç larva suya atlar; 5 larva dönemi görülür; Larvalar suda taş altlarında veya oluşturdukları bir kese içinde gizlenir. Larvalar carnivor veya omnivordur. Su içinde korunaklı bir yapı içinde pup olurlar. Pupa kutikulası ile çevrili ergin bu yapıyı yırtarak dışarı çıkar ve su yüzeyinde deri değiştirerek ergin döneme ulaşırlar; Senede 1 döl verirler (ünivoltin); bivoltin-semivoltin türler de var; Tricho, kıl; ptera, kanat demektir. Kanatların kıllı oluşunu tanımlar.

(Kelebekler, Pulkanatlılar) LEPIDOPTERA (Kelebekler, Pulkanatlılar) ERGİN: Birkaç mm-10 cm veya daha uzun; vücut ve uzantıları pul şeklinde kıllarla kaplı; Bileşik gözler oldukça iri; anten değişik yapı ve irilikte; 1. çift maxilla emici hortuma dönüşmüş; Ön ve arka kanatlar genellikle iri, zarımsı ve pullarla kaplı; az sayıda türde dişilerde kanatlar küçülmüş / yok; LARVA: Çoğunda tırtıl tipinde; bitkilerde galeri açanların çoğunda larvalar bacaksız (apodous); Geometridae familyasında abdomende 2-3 çift bacak bulunur (mühendis tırtılları); PUPA: Çoğunda mumya tipinde; nadiren serbest tipte (exarate). Pupa ipek bezlerinden örülen veya toprak vb materyalden oluşturulan bir koza/kokon içinde veya açıkta olur. Biyolojisi: Erginler genelde şekerli sıvı alır; çoğu iyi uçucu; bazıları polimorfik; dişiler erkekleri çekmek için; erkekler de çiftleşmeyi başlatmak için feromon salgılar; üreme çoğunlukla sexual ve ovipar; parthenogenesis ve ovoviviparite ender; larva çoğu türde fitofag; az sayıda türde carnivor; genelde çok sayıda döl verirler; bazı türlerde larva gelişimi 2-3 yıl sürer. Lepido, pul; ptera, kanat demektir. Pulkanatlılar anlamındadır.

BAZI ÖNEMLİ LEPIDOPTER FAMİLYALARI   Cossidae (Ağaçkurtları) : alttakımın en ilkel familyası; küçük-iri, nocturnal, gri renkli; kanatları genellikle koyu renkli lekeli; hızlı uçar; larvaları ağaç gövdelerinde tünel açar; Cossus cossus (Kızılkurt) elma, söğüt vb; Zeuzera pyrina (Sarıkurt) elma, zeytin vb. ve Dyspessa ulula soğan başlarında zararlı...

Tortricidae (Meyva içkurtları ve Yaprakbükenler): Familyası önemlidir. Küçük kelebekler; erginler grimsi-kahverenkli; kanatları sıklıkla şerit ya da benekli; larvalar yaprakları kıvırarak ya da birkaç yaprağı birbirine bağlayarak oluşturdukları korunaklar içinde yaşar; bir kısmı da meyve, tohum, kabuk vb. içinde galeri açar. Cydia (Carpocapsa, Laspeyresia, Enarmonia) pomonella (Elma içkurdu), C. (Grapholita, Laspeyresia) molesta (Şeftali içkurdu), C. funebrena (Erik içkurdu), Lobesia (Polychrosis) botrana (Salkımgüvesi), Gypsonema dealbana (Fındık filizgüvesi), Hedya nubiferana, Archips rosanus (Cacoecia rosana) (Elma yaprakbükeni), Tortrix spp. (Tomurcuk tırtılları);

Cydia (Carpocapsa, Laspeyresia, Enarmonia) pomonella (Elma içkurdu): Elma içkurdu başta elma olmak üzere armut, ayva, ceviz ağaçlarının en önemli zararlısıdır. Doğrudan meyvede zarar yapan larvalar, meyveleri delerek içlerinde galeriler açmakta, etli kısmını ve çekirdek evini yiyerek pislikler bırakmaktadır. Bütün bunların sonucu olarak meyvelerin dökülmesine, ağaçta kalabilen kurtlu meyvelerin ise niteliğinin bozulmasına ve dolayısıyla elmanın piyasadaki değerinin düşmesine neden olmaktadır. Mücadelesi: Kurtlu meyveler toplanıp imha edilmeli. Haziran ayı başlarında ağaç gövdelerine oluklu mukavva sarılıp burada toplanan larvalar haftalık kontrollerle imha edilmeli. Kimyasal mücadele zamanı feromon tuzakları yardımı ile ergin çıkışları izlenerek , larvalar meyveye girmeden önce yapılır.

Lobesia (Polychrosis) botrana (Salkımgüvesi): Larvaları tomurcuk, çiçek koruk ve olgun daneleri yemek suretiyle zararlı olurlar. Larva tomurcuk ve çiçek içinde beslenirken salgıladığı ipliklerle tomurcuk ve çiçekleri birbirine bağlayarak salkımları küme haline getirir. Zarara uğrayan tomurcuk ve çiçekler dökülür. Bu nedenle seyrek daneli salkımlar oluşur. Polifag bir zararlı olmakla beraber asıl zararı bağlardadır. Mücadelesi: Omcayı askıya almak, aralama ve uç almayı omcanın iç kısmını havadar tutacak şekilde yapmak, ot bırakmamak, kış temizliğine önem vermek zararlıyı azaltır. İlaçlı mücadele zamanına ergin çıkışları izlenerek karar verilir. Bu amaçla feromon tuzakları kullanılır.

Tineidae (Güveler): Kanatlar dar ve etrafı uzun saçaklı; Nemapogon granellus (Tinea granella) (Ekin ambargüvesi) depolarda; Tineola bisselliella ve T. pellionella (Elbise güvesi) yünlü dokumalarda zarar yapar;

Lyonetiidae: Erginler oldukça küçük; arka kanatlar çok dar; larvalar yaprak, sap ve ağaç kabuklarında galeri açar veya ağ oluşturur; Lyonetia clerkella, Leucoptera (Cemiostoma) scitella.

Lithocolletidae (Yaprakoyucular) : kanatlar dar ve saçaklı; larvalar yapraklarda galeri açar.

Yponomeutidae (Ağkurtları): oldukça küçük; genellikle parlak renkli ve dar kanatlı; larvaları galeri açar; ağ oluşturur veya dıştan beslenir; (H)Yponomeuta malinellus (Elma ağkurdu), Y. padellus, Prays oleae (P. oleaellus) (Zeytingüvesi), Prays citri (Turunçgil çiçekgüvesi).

(H)Yponomeuta malinellus (Elma ağkurdu),: Oldukça obur olan tırtıllar, kısa bir zaman zarfında ağacın yapraklarını yemek suretiyle zarar yaparlar. Ayrıca çiçek tomurcukları ve meyvelerde de zarar yapabilirler. Bazen ağaçları daha yaz başlarında tamamen yapraksız, çıplak bırakırlar. Elma ağaçları mayıs sonlarına doğru kızıl kahverengi bir renk alır. Ağaçların o yıl normal ürün verememesine neden oldukları gibi gelecek yılın meyve gözlerinin oluşmasına da engel olurlar. Elma ağ kurdunun larvaları, elma ağaçlarının yapraklarını yemek suretiyle zarar yaparlar. Ağaçları tamamen yapraksız bırakarak, yanmış gibi bir görünüm almasına neden olurlar.

Prays oleae (P. oleaellus) (Zeytingüvesi): Zararı, Zeytin güvesinin larvaları oluşturmaktadır. Zeytin güvesi larvalarının meydana getirdiği zararları zeytin ağacının 3 ayrı fenolojik döneminde incelemek mümkündür. Yaprak dölü zararı: Larvalar, yaprağın iki epidermisi arasında, açtıkları galerilerle, yaprak ve sürgün uçlarında beslenmeleri ile zararlı olur. Çiçek dölü zararı: Larvalar, çiçek salkımları arasında beslenerek salkımlardaki tomurcuk ve çiçekleri tahrip ederek meyve tutumunu önlerler. Meyve dölü zararı: Yumurtadan yeni çıkan larvalar meyvenin içine meyve sapı dibinden girerek meyve ile meyve sapının birleştiği kısmı tahrip eder ve bu meyvelerin dökülmelerine neden olur.

Gelechiidae üyeleri genellikle küçüktür; arka kanatlar sivrice; larvalar ağ örer; bazıları da galeri açar; Sitotroga cerealella (Arpagüvesi), Pectinophora (Platyedra, Gelechia) gossypiella, (Pembekurt), Anarsia lineatella (Şeftali filizgüvesi), Scrobipalpa (Phythorimaea, Gnorimoschema, Lita) operculella (Patatesgüvesi), S. ocellatella (Pancargüvesi), Recurvaria spp.

Pyralidae üyeleri küçük & narin; ön kanatlar dar, uzun veya üçgenimsi; arka kanatlar geniş; larvalar galeri açar; ağ örer; Ephestia (Anagasta) kuehniella (Ungüvesi), E. elutella (Üzüm veya tütüngüvesi), E. (Cadra) cautella (İncirgüvesi), Ostrinia (Pyrausta) nubilalis (Darıkurdu, Avrupa mısırkurdu), Pyralis farinalis, Plodia interpunctella (Kurumeyva güvesi), Ectomyelois ceratonia (Harnupgüvesi), Galleria mellonella (Petek/Balmumu güvesi)

Ostrinia (Pyrausta) nubilalis (Darıkurdu, Avrupa mısırkurdu): Konukçuları başta mısır olmak üzere 200 den çok bitki türü vardır. Larvalar kök hariç bitkinin bütün organlarında zarar yapmaktadır. Mücadelesi: Tarladaki bitki artıkları toplanıp imha edilmeli İlaçlı mücadeleye yumurtalar hemen açıldıktan sonra başlanmalı. Bu zararlının mücadelesinde feromon ve ışık tuzakları kullanınız.

Geometridae (Mühendistırtılları) genellikle küçük ve narin; kanatlar iri ve dalgalı, karışık çizgili; dinlenme anında yatay olarak tutulur; bazı türlerde dişiler brachypter/apter; larvalarda abdomenin sadece 6. ve 9. segmentinde bacak bulunur; ortada yok; arka bacaklarından 3 çiftini yitirmişlerdir, bu nedenle arşınlayarak yürürler: Operophtera (Cheimatobia) brumata (Kışkelebeği), Eumera sp., Erannis spp., Biston spp., Boarmia spp.

Nymphalidae (Alacakelebekler) erginlerde ön bacaklar kısa, işlevsiz ve oldukça tüylü; arka kanatlar köşeli yapıda; pupa çıplak ve abdomen ucundaki yapı ile ortama asılı olarak tutunur. Nymphalis (Vanessa) polychloros (Alacakelebek), N. antiopa, Cynthia (Pyrameis, Vanessa) urticae, Inachis (Vanessa) io. Papillionidae üyeleri çarpıcı renkli; arka kanadın geri kısmı kuyruk şeklinde 1-2 uzantıya sahip larvalar düz; dorsalde segmentlerde bir tüberkıl dizisi var; Papilio machaon, Iphiclides (Papilio) podalirius.

Pieridae erginleri orta irilikte; beyaz- sarı renkli; kanat kenarları siyah lekeli; tırtılları yeşil; krizalidi, ortasını saran bir iplik ve abdomen sonundaki yapı ile ortama tutunur; Pieris brassicae (Lahana kelebeği), Pieris rapae (Küçük lahanakelebeği), Aporia crataegi (Beyaz ağaçkelebeği), Colias spp. (Sarıkelebekler).

Pieris brassicae (Lahanakelebeği), Zararı yapan larvalarıdır Pieris brassicae (Lahanakelebeği), Zararı yapan larvalarıdır. İlk iki dönemde larvalar yaprakların kenarlarında toplu olarak bulunurlar ve damarların aralarını yüzeysel olarak kemirirler. Sonra bitkinin her tarafına dağılarak oburca beslenirler ve yaprakların her tarafını yiyerek sadece kalın damarları bırakırlar.

Lasiocampidae (Halkakelebekleri) erginleri orta boyda veya iri; kahverenkli veya gri; yumurtalar ağaç ve çalı dallarına halka şeklinde bırakılır; larvaları kıllı ve çoğunda ipeksi bir ağ içinde gregar yaşar; Malacosoma neustria (Halkaören), Pachypasa otus (Kabatırtıl), Dendrolimus pini, Lasiocampa spp. Malacosoma neustria (Halkaören,Yüzükkelebeği ) larvaları ağaçların önce tomurcuklarını, daha sonra da yapraklarını yiyerek zararlı olurlar. Elma, armut, Ģeftali, kayısı, iğde, ceviz, fındık, karaağaç, söğüt, asma ve kavak.

Saturniidae (Tavuskelebekleri) bazan 25 cm kadar kanat açıklığı olan; oldukça iri; belirgin veya parlak renkli; çoğunda kanatlarda göz şeklinde saydam lekeler var; anten iki-çift taraklı; larvada dorsalde scoli (dikenli şişkinlikler) var; Saturnia pyri (Tavuskelebeği). Bombycidae (İpekböcekleri) larvaları genellikle kıl demetleriyle kaplı; Bombyx mori (İpekböceği)’ de ise larvalar çıplak; kısa bir anal boynuz var.

Sphingidae (Füzevücutlukelebekler): orta boy-iri kelebekler; ön kanatları uzun ve dar; uca doğru sivrilir; arka kanatlar küçük; vücut füze gibi; hızlı uçar ve mevsimlik göç yaparlar; larva düz; 8. abdomen segmenti dorsalinde iri bir dorsal boynuz var; Siphinx ligustri, Acherontia atropos (Ölübaşlı kelebek). Thaumatopoeidae (Kesetırtılları), erginler ufak-orta irilikte; tırtılları kıllı; toplu halde, ağ içerisinde yaşar; sürüler halinde yer değiştirir; kılları insan derisini yakıcı etkiye sahip; Thumatopoea solitaria (Fıstık gözkurdu), T. pityocampa (Çam kesetırtılı).

Aegeriidae (Sesiidae) (Arıbenzerikelebekler): erginleri küçük; 1-2 kanat çiftinde pullar sadece kanat çevresinde bulunur; geri kalan kısımlar zar gibi; arılara benzer; ön kanatlar dar-uzunca; arka kanatlar geniş; renkleri parlak; abdomende enine bölmeli renklenme belirgin; tırtıllar otsu-odunsu bitkilerin kök, gövde, dal ve sürgünleri içinde yaşar; bazıları gal yapar. Synanthedon (Conopia) myopaeformis Elma’da, Parantherene (Sciapteron) tabaniformis Kavak’ ta; Bembecia (Dipsosphecia) scopigera ( D. ichneumoniformis) Korunga’da zararlı

Noctuidae (Toprakkurtları): koyu renkli; nocturnal; ön kanatlar biraz dar, üzerinde böbrek veya yuvarlak lekeler var; arka kanatlar genişçe; larva tipik olarak donuk renkli ve düz; fitofag; bazıları homopterlerle beslenir; pupa çoğunlukla toprakta olur; Heliothis (Chloridea) armigera (Yeşilkurt), Spodoptera (Laphygma) exigua (Çizgili pamukkurdu), S. littoralis (Pamuk yaprakkurdu), Earias insulana (Dikenlikurt), Agrotis spp.,

Heliothis (Chloridea) armigera (Yeşilkurt): Polifag bir zararlı olup pek çok kültür bitkisinde zarar yapmaktadır. Tüm dünyada pamuğun en önemli zararlılarındandır. Yeşil kurt bitkilerin daha çok çiçek tomurcuğu, çiçek ve meyve gibi generatif organlarında zararlı olur. Larvalar zarar verdikleri bitki organlarını değiştirerek beslenmeleri için gerekenden çok daha fazla ürüne zarar verirler. Sebzelerin meyvelerini delerek içine girer ve orada beslenir.

Spodoptera littoralis (Pamuk yaprakkurdu): Yumurta paketlerinin üzeri dişi birey tarafından deve tüyü renginde tüylerle örtülmektedir. Bir dişi 1000-1500, en çokta 4400 yumurtayı 3-7 paket şeklinde bırakır. Larvaların tanınmasındaki en önemli özellik 1. ve 8. abdomen segmentlerinin üzerinde ikişer adet siyah beneklerin bulunmasıdır. Polifag özelliğinden dolayı başta pamuk agroekosistemleri olmak üzere dünya üzerinde çok geniş alanlara yayılmıştır. Pamuğun hasadından sonra sebzelere geçer. Pek çok sebzede de yaprakları yemeleri yanında çiçek ve meyvelerde de zarar oluşturabilmektedir. Özellikle mevsim içerisinde pamuktan sonra sebzelere hücum ederler. Mücadelesi:İlaçlı mücadele uygun bir preparat ile özellikle larvalar genç ve toplu halde beslenirken yapılırsa iyi sonuç alınır.

Agrotis spp. (Bozkurtlar): Polifag bir zararlıdır Agrotis spp. (Bozkurtlar): Polifag bir zararlıdır. Birinci ve ikinci dönem larvalar bitkilerin taze yaprak ve sürgünlerini yiyerek zararlı olurlar. Daha sonraki dönemlerde ise gündüzleri beslenmez ve bitkilerin diplerinde toprak içerisinde kıvrık bir şekilde dururlar, yalnız geceleri beslenerek, toprak sathına yakın yerden bitkilerin kök boğazını keserek veya kemirerek zararlı olurlar.

Lymantriidae (Kıllıtırtıllar): orta irilikte; noctuidlere benzer; cinsel dimorfik: dişiler ya çok iri ya da kanatsız; larvalar yoğun kıllı; 6.- 7. abdomen segmentlerinde osmeteria bulunabilir; Euproctis chryssorhoea (Altınkelebek), Lymantria dispar (Kırtırtılı, Süngerkelebeği). Lymantria dispar (Kırtırtılı, Süngerkelebeği): Polifag bir zararlıdır. Kışı geçirdikleri yumurta dönemi sarımsı tüylerle örtülüdür. Larva; koyu kahverengi görünümlüdür.  Sırt kısmında boydan boya sarımsı beyaz şerit vardır ve vücudun her segmenti tüylerle kaplıdır.  Yapraklı ve iğne yapraklılarda en önemli yaprak zararlılarından biridir.Yaprak kaybının ağacın ölümüyle sonuçlanması ağaç türleri, çevre baskıları, ağacın sağlığı ve yaprak kaybının derecesi arasındaki ilişkilere bağlıdır. Yılda bir döl verir. Mücadelesi: yumurta kümeleri toplanarak imha edilmelidir. İlaçlı mücadele mayıs ayında larvalar henüz genç iken yapılalıdır.

Arctiidae (Çadırtırtılları): orta irilikte; şişman vücutlu; kanatlarında canlı renkte benek ya da şeritler var; larvalar genellikle uzun ve sık kıllarla kaplı; toplu olarak yaşar ve ağ oluşturur; Hyphantria cunea (Amerikan beyazkelebeği), Arctia villica, A. caja.

SIPHONAPTERA TAKIMI (PİRELER) Siphon, tüp; aptera, kanatsız demektir. Ergin 1-6 mm boyunda; yanlardan basık; sert yapılı; Anten küçük; bileşik gözler var / yok; Ağız 3 iğneli sokucu-emici; Bacaklar sıçramaya ve tutunmaya uygun; Larva: Beyaz; kurtçuk şeklinde; ağız ısırıcı-çiğneyici Pupa: Serbest; kokon içinde bulunur; YAŞAMA BİÇİMİ Erginler ektoparazitik; kan emer; besin yokluğunda aylarca canlılığını koruyabilir; Yumurtalar konukçu vücuduna bırakılmaz; Çoğunda larva parazitik değil; organik kalıntılarla beslenir; kokon içinde pup olur; Bazı türlerde (Tungidae) dişiler konukçu derisi altına yerleşerek yaşamını sürdürür; Çoğunluğu birden fazla konukçulu; Sıçanlarda bulunan Xenopsylla cheopis veba ve tifüs hastalıklarını ve köpek ve sıçanlarda bulunan tenya barsak şeritlerini insanlara bulaştırır; Pulicidae: Pulex irritans (İnsanpiresi), Ctenocephalides felis (Kedipiresi), C. canis (Köpekpiresi), Xenopsylla cheopis...

Yumuşak; ufak-iri vücutlu; NEUROPTERA TAKIMI (SİNİR KANATLILAR) Neuro, sinir; ptera, kanat. Kanatların damarlanışını belirtir ERGİN Yumuşak; ufak-iri vücutlu; Bileşik gözler iri; anten uzun; ağız ısırıcı-çiğneyici; Bazılarında pronotum boyun gibi uzamış; Bazılarında ön bacaklar yakalayıcı tipte; Kanatlar boyuna ve çok sayıda enine damarlı; LARVA Larva ince-uzun; Ağız ısırıcı-çiğneyici veya emici yapıda; Kampodeid tipte Terrestrial veya sucul PUPA Serbest; bazılarında kokon içinde YAŞAMA BİÇİMİ Erginler predatördür. Biseksüel olarak çoğalırlar; Bazılarında yumurtalar su kenarlarına bırakılır; sucul larvalar pradatördür; olgun larva suyu terkederek karasal ortamda pup olur; Bazılarında yumurtalar yaprak vb üzerine veya uzun ovipozitörler ile ağaç kabuklarındaki çatlaklara konulur; larvalar diğer böcekleri avlar; olgun larva pup odacığı içinde pup olur.

BAZI ÖNEMLİ NEUROPTER FAMİLYALARI Hemerobiidae: ağaçlık yerlerde bulunur; Chrysopidlere benzer; ancak daha küçük ve kahverenkli; larvaları afit, psyllid ve kırmızı örümcekleri yer; Sympherobius spp. Chrysopidae: Vücut yeşil; gözleri bakır renkli, ağaç ve yapraklarda bulunurlar;yumurtalar ipeğimsi sapçıklar üstüne konulur. Chrysopa (Chrysoperla, Anisochrysa) spp. özellikle afitlerin biyoloji savaşımında önemlidir.

STREPSIPTERA TAKIMI (Yelpazekanatlılar) Strepsiptera: Strepsi, kıvrık, katlanmış; ptera, kanat Erkek: Erkekler 1.5-4 mm; baş belirgin; anten segmentleri çıkıntılı; Ocelli iri ve taşkın; ağız ısırıcı-çiğneyici; körelmiş; Ön kanatlar küçülmüş; arka kanatlar geniş; Dişi: Kanatsız; parazitik türlerde dişilerde göz, anten ve bacaklar genellikle yok; vücut bölümleri belirgin değil; serbest yaşayanlarda baş belirgin; ocelli iri; anten basit; ağız ısırıcı-çiğneyici; Larva: 1. dönem larva oldukça hareketli; bacaklar gelişmiş; konukçuya ulaşınca deri değiştirerek bacaksız, scarabaeid larva tipi bir görünüş kazanır... Pupa: Serbest Yaşama Biçimi: böceklerde parazitik olan formlarda görülür; erkek yaşamı boyunca konukçuda bulunan dişi ile çiftleşir; erkekler birkaç saat yaşar; dişiler ince yapılı binlerce yavru doğurur; bunlar toprağa veya bitki örtüsüne geçer; oldukça hareketli olan larvalar; 2-3 cm uzağa sıçrayabilir; konukçuyu bulan larva konukçuya girer; deri değiştirir; bacaklarını yitirir (hypermetamorphosis); çok sayıda gömlek değiştirdikten sonra puparium (son larva gömleği) içinde pup olur; çıkış yapan erkekler uçarak konukçuyu terkeder; çıkış yapan dişiler ise konukçunun vücudunda kalır; dişide vücudun ön kısmı konukçunun abdomen segmentleri arasından dışarı taşmış durumdadır; dişi larvaları doğurduktan sonra ölür. Konukçu herzaman ölmez; ancak oldukça zarar görür; konukçu abdomeninin şekil ve rengi değişir; genital organları zarar görür; erkek konukçular infertil hale gelebilir

DIPTERA TAKIMI (SİNEKLER) Di, iki; ptera, kanat demektir. Ergin : Küçük-orta irilikte; yumuşak vücutlu; baş iri ve hareket yeteneği yüksek; bileşik gözler iri; anten değişik şekilde; ağız yapısı sokucu-emici; Sadece mesothorax’ ta kanat var; arka kanatlar halter şeklinde ve denge organı olarak iş görür; ön kanatlar nadiren kısalmış veya yok; Larva: Larva genellikle ince-uzun; silindirik; baş belirgin (eucephalous) / ufalmış (hemicephalous) veya iz halinde (acephalous); Larvalar çoğu zaman apodous’ tur; ancak thorax ve/veya abdomen bacakları bulunabilir; Pupa: Mumya tipinde veya 3. larva gömleği içinde (puparium) (fıçı tipi pupa) serbest tipte

Pupa bazılarında bir kokon içinde YAŞAMA BİÇİMİ Ergin hareketli; çoğunlukla serbest yaşar; her türlü çevrede bulunur; çoğu diurnal; birkaç istisna dışında ergin dönemde sadece sıvı besin alırlar: çürüyen organik maddelerden sızan sıvılarla, nektarla veya arthropod/vertebratların vücut sıvılarıyla beslenir. Dipterler tıp ve veteriner hekimlik bakımından en önemli takımlardandır; beslenme şekilleri itibariyle birçok virus hastalığının vektörüdür; kan emen türlerde genellikle yalnızca dişiler beslenir; Çoğu biseksual; az sayıda tür de parthenogenetik olarak çoğalır; Dipterler ovipar, ovovivipar veya vivipar’ dır; Larvalar toprak, çamur, çürüyen bitkisel materyal; bitki ve hayvan dokuları olmak üzere hemen her ortamda bulunur (fitofag, zoofag, saprofag); larva çoğunlukla sıvı besin alır veya microphagous’ tur; 4 -8 larva dönemi vardır; Pupa bazılarında bir kokon içinde

ÖNEMLİ DİPTER FAMİLYALARI Culicidae: Tanınması kolay: kanat damarları üzerinde ufak pullar var; erkekte anten bol kıllı (fırça gibi); larvalar sucul: abdomen sonundaki sifon yardımıyla solur ve sudaki mikroorganizmalarla beslenir; pupa sucul ve oldukça aktif; thorax’taki bir çitf sifon yardımıyla solur; erkek beslenmez; dişi kan emer: sıtma ve sarı humma’nın vektörü; Anopheles quadrimaculatus, Culex pipiens, Aedes aegypti

Simuliidae: siyah; ufak vücutlu; hörgüçlü görünümde; dişi sığırlarda kan emer; kuş & böceklere saldıran türler de var; larva akıntılı sularda yaşar; sudaki cisimlere anal tutunucuları ile tutunur; pupa sucul; konik şekillidir; kese içinde bulunur   larvalar

Cecidomyiidae (Ursinekleri): Küçük-narin sinekler (1-5 mm); anten çeşitli çıkıntılarla süslü; çoğunda paedogenesis görülür: olgun larva parthenogenetik olarak çoğalma yeteneğine sahip; fitofag türlerde larvalar bitkilerde spesifik gal oluşturur; Mayetiola (Phytophaga, Cecidomyia) destructor (Buğday ursineği veya Tavkesiği sineği), M. mimeuri (Arpa ursineği), Clinodiplosis oleisuga (Zeytin dalkurdu), Asphondila capsici (Bibersineği), Janetiella oenophila (Bağ yaprak galsineği), Dasyneura spp. Contarinia spp.

Tabanidae (Atsinekleri): orta boy-iri; tıknaz; Anten kısa; 3 segmentli; kanatlar kuvvetli; iyi uçucu; dişiler insan ve hayvanlarda kan emer; gözler ışıltılı; larva sucul/ yarısucul, terrestrial; avcı; Tabanus sp.

Syrphidae (Çiçeksinekleri): Orta irilikte; arı görünümlü; anten 3 segmentli; ucu kıllı; göz ve baş bazılarında thorax’tan geniş; kanatlar oldukça geniş; erginler nektarla beslenir; daima uçuş halindedir; larva alaca kahverenkli veya kirli yeşil; ön kısmı daha dar; baş ufalmış; Syrphus spp. yaprakbitlerinin çok önemli avcılarındandır.

Tephritidae (Trypetidae) (Meyva sinekleri): Küçük-orta irilikte; anten ucu kıllı 3 segmentli; vücut ve kanat üzerinde duman renkli veya sarımsı şerit-lekeler var; ovipozitor bazan vücut boyu kadar; larva çoğunluk meyva içinde / bazıları çiçek içinde beslenir / bir kısmı da bitkilerin gövde-kökünde ur yapar; Ceratitis capitata (Akdeniz meyva sineği), Dacus oleae (Zeytin sineği), Rhagoletis cerasi (Kiraz sineği), Myiopardalis pardalina (Kavun sineği), Acanthiophilus helianthi (Aspir sineği).

Ceratitis capitata (Akdeniz meyva sineği): Akdeniz meyve sineği zararı larvası tarafından yapılır. Meyvenin etli kısmında beslenen larvalar, bu kısmında bir yumuşama ve çöküntü meydana getirirler . Zarara uğrayan meyveler, vaktinden önce olgunlaşır ve dökülür. Özellikle ihraç edilen turunçgil, nar ve diğer ürünlerdeki zararı ülke ekonomisi açısından çok önemlidir. Polifag bir zararlıdır. Mücadelesi: Dökülen meyvelerin toplanıp imha edilmesi önerilir. İlaçlı mücadelesinde ağaçlara yerleştırılen değişik tip tuzaklara gelen erginlere göre yapılır. İlaçlamalarda ilaç içersine cezbediciler karıştırılır ve kısmi ilaçlama yapılır.

Rhagoletis cerasi (Kiraz sineği): Larvaların meyve içinde beslenmesi sonucu meyve eti rengi kahverengileşerek çürür ve meyve dökümleri meydana gelir. Ayrıca hasatta, meyveler kurtlu olduğu için pazar değeri düşük olur. Konukcuları, Kiraz , vişne, ve Yabani kiraz. Mücadelesi: Hasatta ağaç üzerinde meyve bırakılmamalı yere dökülen kurtlu kirazlar toplanıp derin çukurlara gömülmeli, sonbaharda toprak işlemesi yapılmalı, turfandacılık ve dayanıklı çeşitlerin yetiştirilmesi yanında ilaçlama yoluyla yapılmaktadır. Ayrıca yabani kiraz ve Lonicera türlerinin kiraz üretim bölgelerine dikilmemesi önerilir. İlaçlı mücadelenin zamanı tuzaklar yardımı ile ergin çıkışı izlenerek saptanır. Gerektiğinde birden fazla ilaçlama yapılabilir. Ayrıca ilaçlama zamanının saptanmasında meyvelere ben düşmesi pratik bir yöntem olarak kullanılır.

Chloropidae (Ekinsinekleri): ufak yapılı; az renkli; bazan parlak sarı-siyah; larva graminelerde zararlı; Oscinella frit (Frit sineği), Chlorops pumillionis, Meromyza saltatrix;  Agromyzidae: Küçük sarımsı-siyahımsı sinekler; larvaları yapraklarda galeri açar; Agromyza spp.;

Chloropidae (Ekinsinekleri): ufak yapılı; az renkli; bazan parlak sarı-siyah; larva graminelerde zararlı; Oscinella frit (Frit sineği), Chlorops pumillionis, Meromyza saltatrix;  Agromyzidae: Küçük sarımsı-siyahımsı sinekler; larvaları yapraklarda galeri açar; Agromyza spp.;

Muscidae (Karasinekler): Bol kıllı; bazıları insan ve hayvanlarda kan emer ve bazı hastalıkları bulaştırır; Musca domestica (Karasinek,Evsineği), Stomoxys calcitrans (Baldırsokan), Glossina palpalis (Çe-çe sineği); Anthomyiidae (Sebzesinekleri): Karasineklere çok benzer; larvalar çoğunlukla fitofag; Pegomyia hyoscyami (P. betae) (Pancar sineği), Delia (Phorbia, Hylemyia, Chortophila) radicum (brassicae) (lahana sineği), Delia platura (Chortophila cilicrura) (Kabak sineği), D. antiqua (Phorbia ceparum) (Soğansineği).

Tachinidae (Asalaksinekler): karasinek veya arılara benzer; ovipar / vivipar; çok çevik olan larvalar böceklerde asalak olarak yaşar; olgun larva konukçuyu terkeder; dışarda pup olur; Exorista (Tachina) fallax, E. larvarum, Compsilura concinnata;   Oestridae, Gasterophilidae, Hypodermatidae : iri yapılı; kıllı sinekler; biraz arıları andırır; ergin beslenmez; larvaları çeşitli hayvanlarda asalak olarak yaşar; Oestrus ovis koyunların genizine yerleşir; Gasterophilus spp sindirim sisteminde yaşar; Hypoderma spp sığırlara arız olur; gelişme sonunda deriyi delerek dışarı çıkar...

COLEOPTERA TAKIMI (KINKANATLILAR) Coleo, kın; ptera kanat anlamında Ergin: Baş sert; değişik şekillerde; bileşik gözler var / yok; anten 11 segmentli; uzunluk ve şekli değişken; ağız ısırıcı-çiğneyici; şekil olarak değişken; Ön kanatlar sertleşmiş (elytra); arka kanatların bulunmadığı türlerde ise her iki elytron birbiriyle kaynaşmış; arka kanatlar zarımsı; dinlenme anında ön kanatlar altında katlanmış durumda; Bacaklar benzer; bazan bir ya da iki çifti değişikliğe uğramış; Larva: 4 larva tipi görülür: Campodeid, tırtıl, manas tipi ve bacaksız; Pupa: Çoğunlukla serbest; nadiren mumya tipinde

Çoğunluk terrestrial(karasal); diğerleri de sucul veya yarı-sucul; YAŞAMA BİÇİMİ Çoğunluk terrestrial(karasal); diğerleri de sucul veya yarı-sucul; Terrestrial türlerin çoğu toprakta çürüyen bitki / hayvan kalıntılarıyla beslenir; Bazı terrestrial türler canlı bitkilerle (fungi dahil); bazıları da konfeksiyon ürünleri, halı, kilim, mobilya/depolanmış besin maddeleriyle beslenir; Az sayıda Coleopter parazitik; bir kısmı da diğer böceklerle beslenir (entomofag); Çoğu cinsel olarak çoğalır ve ovipar; nadiren parthenogenesis,paedogenesis,viviparite görülür; Yumurta sayısı değişken; döl sayısı genellikle 1’den fazla; nadiren larva gelişimi birkaç yıl sürer; Kışı tam gelişmemiş larva; kokon içinde veya toprakta pupa ya da ergin dönemde; nadiren de yumurta döneminde geçirir; Pupa genellikle toprakta veya besin içinde olur; bazı türler kokon oluşturur.

ÖNEMLİ COLEOPTER FAMİLYALARI Carabidae: 4-35 mm; parlak koyu renkli; Antenler kıl gibi; yassıca; elytra uzunlamasına ince çizgili; nocturnal böcekler; elytra çoğunluk ortadan kaynaşmış; taş, kütük, yaprak döküntüleri arasında bulunur; rahatsız edildiğinde hızla kaçar; nadiren uçar; çoğu larva ve ergin dönemlerde avcı; Zabrus gibbus ., Z. corpulentus (Ekin kamburböceği) graminelerde zararlı; predatör türlerden Calosoma spp. tırtılları yer. Dermestidae: 2-12 mm; oval; vücut çok ufak kıl veya pullarla tipik renkli işaretlere sahip; antenler kısa-ucu topuzlu; larvalar genelde esmer renkli, bol kıllı; deri, yünlü maddeler, depolanmış ürünler, kolleksiyon böceklerini yer; ergin çiçeklerde beslenir; Trogoderma granarium (Khapra böceği); Dermestis lardarius, Anthrenus museorum; Bostrichidae (Kubbeliböcekler): 3.5-12 mm; silindirik; baş pronotum altında gizli; anten hafif topuzlu; Rhizopertha dominica (Ekin kubbeliböceği) depolanmış tahılda önemli...

Elateridae (Telkurtları): 12-30 mm; kahverengi-siyah; uzun, paralel vücutlu; anten dişli; pronotumun geri köşeleri sivri; larvalar “tel” e benzer; fitofag / predatör türler var; hafif asitli toprakları sever; Agriotes lineatus , Melanotus rufipes Agriotes spp. (Telkurtları): Erginler bitkilerin taze kısımlarını yemek suretiyle zarar yaparlarsa da bu zarar önemli değildir. Esas zararı larvaları yapar. Larvalar bitkilerin köklerini kemirirler, kalın kök ve yumruların içine girerek galeriler açmak suretiyle beslenerek zarar yaparlar.

Buprestidae (Süslüböcekler): 3-20 mm; metalik mavi, yeşil, kırmızı, siyah renkli; elytra kenarları paralel, sona doğru sivri; ağaçların kabuğu altında veya odun tabakasında tünel açan larvalar bacaksız; birinci göğüs segmenti diğerlerinden geniş; Capnodis cariosa , C. carbonaria , C. tenebriois (Fidan dipkurtları) fidanlıklarda; Buprestis rustica , B. haemorrhoidalis ve Melanophila picta orman ağaçlarında zararlı; Agrillus spp., Julodis spp. Capnodis spp. Fidan dip kurtları: Larvalar özellikle taş çekirdekli meyve ağaçlarında, antepfıstığı ve kavaklarda kökte beslenerek, alt yaprakları yiyerekve aşı gözlerini kemirerek zararlı olurlar. Kurak bölgelerde daha zararlıdırlar. Mücadelesi: Yabancıot ve çalıların bahçelerde bulunmasına izin verilmemeli, görülen erginler toplanıp imha edilmelidir. Ağaçlar sulama ve gübreleme ile kuvvetli tutulmalıdır.İlaçlı mücadele haziran-ağustos aylarında ağaçların kök bogazı civarı ve gövdeden 1m yükseklikte yapılmalıdır. Aşılı ağaçlarda aşı ve civarı mutlaka ilaçlanmalıdır.

Coccinellidae (Gelinböcekleri): 0 Coccinellidae (Gelinböcekleri): 0.8-10 mm; yarımküre şeklinde; parlak renkli; anten hafif topuzlu; elytra benekli-lekeli; larvalar dikenli; ergin ve larvalar yaprakbitleri ve kabuklubitleri yer; bitki zararlısı türler de var; Coccinella septempunctata (Yedinoktalı gelinböceği), Rodolia (Novius) cardinalis , Cryptolaemus montrouzieri, Exochomus quadripustulatus), Chilocorus bipustulatus), Scymnus spp. (S. suturalis, S. syriacus, S. apetzi), Stethorus gilvifrons , Lindorus lophantae, Adalia bipunctata avcı; Epilachna chrysomelina (Karpuz yaprakböceği) ise sebzelerde zararlı...

Tenebrionidae (Esmerböcekler): Siyah-kahverenkli; ortak özellikleri: çoğunda elitra ortadan kaynaşmış ve arka kanatlar yok; genelde bitkisel besin alır; Tribolium spp. (Kırmabitleri) (T. castaneum, T. confusum, Tenebrio molitor (Unböceği) depolarda; Blaps spp. (Karafatma) ise evlerde bulunur.   Cerambycidae (Tekeböcekleri): 3-60 mm; parlak renkli; silindirik; anten geriye doğru ve çoğunluk vücuttan uzun; larva bacaksız; ağaçların odun tabakasında kesiti daire şeklinde tüneller açar; otsu bitkilerin sapları içinde yaşayan türler de var; zayıf düşmüş ağaçlara saldırır (sekonder zararlı); larva gelişimi 2-3 yıl sürer. Cerambyx dux (Talaşkurdu) meyve ağaçlarında, Obera linearis (Filizkurutan) fındık ağaçlarında, Vesperus xatartii, Chlorophorius variatus bağlarda ve Hylotrupes bajuluskerestelerde zararlı; Saperda spp. de iyi bilinir.

Chrysomelidae (Yaprakböcekleri): Renkleri güzel, canlı ve parlak; erginler çiçek ve yapraklarda; dikenli yapıdaki larvaları da yapraklar üzerinde-içinde veya köklerde beslenir; Leptinotarsa decemlineata (Patatesböceği) patates-patlıcanda; Agelastica alni (Kızılağaç böceği) fındıklarda; Rhaphidopalpa foveicollis (Kavun kızılböceği) sebzelerde; Melosoma populi (Kavak yaprakböceği), Chalcoides aurata (Söğüt pireböceği) orman ağaçlarında; Cassida spp. (Kalkanböcekleri) şekerpancarında, Phyllotreta, Chaetocnema, Haltica ve Psylliodes spp.   (Toprak pire böcekleri) fidelerde zararlı.. Leptinotarsa decemlineata (Patatesböceği) :En önemli konukçusu patatestir. Türkiye’de patlıcan ve domateste de zararlı olmaktadır. Larva ve erginleri öncelikle yaprakları yerler. Daha sonra genç sürgün ve dalları da yiyerek bitkiyi çalı şekline getirebilirler. Virus vektörüdür. Mücadelesi: Ergin ve larvaların toplanıp öldürülmelelidir. Patates böceği savaşımında kullanılacak ilaçlar zararlının larva ve erginlerine etkili olmalıdır.

Bruchidae (Tohumböcekleri): 3-5 mm; tıknaz; elytra abdomen sonunu tamamen örtmez; elytra ve vücut desenli; larvalar beyazımsı renkte ve kıvrık duruşlu; bacakları gelişmemiş; baklagil taneleri içinde gelişir ve zararlı olur; erginler ise aynı bitkilerin çiçek tozlarını yer; Bruchus spp tek döl verir; Acanthoscelides obtectus ve Callosobruchus maculatus yılda 1’ den fazla döl verir.

Bruchus pisorum (Bezelye tohumböceği), B. rufimanus Bruchus pisorum (Bezelye tohumböceği), B. rufimanus. (Bakla tohumböceği) , B. lentis (Mercimek tohumböceği), B. Ervi (Ortadoğu Mercimek tohumböceği)gibi Bruchus türleri yaklaşık 3-5 mm boyda oval yapılı böceklerdir. Bezelye, Bakla ve Mercimek tohum Böceklerinin erginleri konukçularının çiçeklenme devresinde görülür ve doğada çiftleşerek yumurtalarını tohumları şekillenmiş olan kapsüllere bırakırlar. Yumurtadan çıkan larvalar kapsül kabuğunu delerek tohuma girer. Tohumda beslenen larvalar olgun larva döneminde pupa olmadan önce tohum kabuğuna doğru ilerleyerek kabukta daire şeklinde şeffaf görünüşteki kapak arkasında pupa oluşur. Acanthoscelides obtectus (Fasulye tohum böceği) ve Callosobruchus maculatus (Börülce tohumböceği) ise çok döl veren türlerdir; bulaşma tarlada ya da depoda olur. Şartlar uygun olduğunda depoda peşpeşe döller verirler. Yumurtalarını genellikle dane üzerine bırakırlar. Çıkan larvalar danenin içine girerek gelişmesini tamamlar ve ergin olarak çıkar. Larvaları konukçuları olan baklagil danelerinde beslenmeleri süresince oyuklar meydana getirerek danenin besin değerini düşürdükleri gibi dışkı ve vücut artıklarıyla da kirletirler. Çok döl veren türlerin devamlı üremeleri sonucu delinmiş ve içinin büyük bir kısmı yenilerek besin değerlerini tamamen yitirmiş olan daneler hayvan yemi ve gübre olarak dahi kullanılamazlar. Baklagil tohum böceklerinin larvalarının beslenmeleri sonucunda danelerde kalite, çimlenme gücü ve ağırlık kayıplarına neden olurlar. Bu şekilde zarar görmüş baklagillerin Pazar değeri düşer. Tarlada yılda tek döl veren baklagil tohumböceklerine karşı savaşım bitkiler çiçeklenme başlangıcındayken yapılır. Çok döl veren baklagil tohum böceklerine ile bulaşık sahalarda baklagil çeşidinin gelişmesi ve ekim zamanı göz önünde tutularak fasulye bitkilerinde alt kapsüller kuru olum dönemine geldiğinde yapılır. 10-14 gün ara ile 2-3 kez tekrarlanmalıdır. Ayrıca boş ambar ilaçlaması, koruyucu ilaçlama ve fumigasyon da uygulanır.

Scarabaeidae (Manaslar): Anten yelpaze gibi; larva manas tipinde; genelde toprakta birkaç yılda gelişir; fitofag türlerin erginleri çiçek-yaprak yer; larvaları kök veya çürümüş odunla beslenir; Polyphylla fullo (Manas, Alaböcek), Melolontha spp. (M. melolontha ve M. albidae) meyva ve orman ağaçlarında, Anisoplia spp. (Bambullar) buğdaygillerde, Anomala spp. (Bağ bambulları) asma ve meyve ağaçlarında, Cetonia spp. ve Epicometis hirta (Çiçekböcekleri) çeşitli bitkilerin çiçeklerinde zararlı...

Curculionidae (Hortumluböcekler): Baş öne uzayarak hortum şeklini almış; anten dirsekli-ucu topuzlu; arka kanatlar bazılarında yok; larva bacaksız; bitkilerin çeşitli kısımlarında tünel açar; Anthonomus pomorum (Elma-armut gözkurdu), A. cinctus (Armut kışgözkurdu), Curculio (Balaninus) nucum (Fındıkkurdu), Hypera postica (Yonca hortumluböceği), Bothynoderes (Cleonus) punctiventris (Pancar hortumluböceği), Rhynchites spp.(Meyve hortumluböcekleri), Sitona spp., Otiorrhynchus spp. (Bağ maymuncukları), Sitophilus (Calandra) spp. (S. (C.) granarius , Buğdaybiti; S.(C.) oryzae , Pirinçbiti).

Scolytidae (Yazıcıböcekler, Kabukböcekleri): 2-5 mm; silindirik; kahverenkli-siyah; baş pronotum altında gizli; anten ucu topuzlu; dişinin kabuk altında açtığı ana galeri boyunca bıraktığı yumurtalardan çıkan bacaksız larvalar yanlara doğru ana galeriye dik açılı galeriler oyar ve türe özgü galeri sistemi meydana gelir; galeriler içinde mantar yetiştirirler; zayıflamış ağaçlara saldırırlar (sekonder zararlı); Scolytus amygdali (Badem yazıcıböceği), S. mali (Elma yazıcıböceği), S. rugulosus meyva ağaçlarında; Hylesinus oleiperda , Phloeotribus oleae (Zeytin yazıcıböceği) zeytin ağaçlarında; Hypoborus ficus (İncir yazıcıböceği) incir ağaçlarında; Anisandrus (Xyleborus) dispar (Dalkıran) fındık ağaçlarında; Ips spp. (I. sexdentatus , I. tyrophagus) orman ağaçlarında çok önemli zararlar yapar.

HYMENOPTERA TAKIMI (Zarkanatlılar, Arılar) (Hymen, zar; ptera, kanat demektir) Ergin 0.25-50 mm boyunda; Baş iri ve hareketli; Bileşik gözler bazan holoptic; Anten değişik şekilllerde; 3-70 segmentli; Ağız ısırıcı-çiğneyici veya yalayıcı-emici.   Kanatlar zar gibi; iki çift; bazan brachypterous/apterous; Thorax ile abdomen birbiriyle geniş olarak veya ince bir sapçık ile birleşir; dişilerde ovipozitor çoğunluk iyi gelişmiş; yüksek gruplarda sokucu iğneye dönüşmüş ve yumurta koyma ile ilişkisi kalmamış... Larva Baş belirgin; ısırıcı-çiğneyici; bitkilerde dıştan beslenen larvalarda 3 thorax ve 6-9 abdomen bacağı var (yalancı tırtıl) ; içten beslenen larvalarda thorax bacakları küçülmüş ve abdomen bacakları küçülmüş/yok; Bazılarında ise larva apodous Pupa Serbest tipte ve bazılarında kokon içinde

YAŞAMA BİÇİMİ Erginler nektar vb ile beslenir; Hymenoptera’ da larvanın beslenmesine göre 4 tip biyoloji görülür: (1) fitofag olanlar (2) Parazitoidlerde larva asalaktır; konukçusunu çoğunlukla öldürür; ovipozitör yumurta koymaya yarar; (3) Soliter yabanarıları ve arılarda dişi birey yumurta koyacağı özel bir hücre yapar ve larvaya bir kez veya aralıklı olarak besin sağlar; ovipozitor sokucu organ olarak gelişmiş ve avı paraliz etmede kullanılır; (4) Sosyal arılarda larvalar gelişimleri boyunca kraliçe ya da genellikle steril erginler tarafından sürekli beslenir; larvalar yabanarılarında hayvansal kökenli besinle; arılarda pollen ve nektarla, karıncalarda ise tohum, bitki dokusu ve fungus gibi bitkisel maddelerle beslenir; Sosyal arılarda işbölümü görülür: kolonide tek bir yumurta koyan dişi (kraliçe) ile çok sayıda yapısal olarak farklı dişiler (=işçiler) bulunur; bu dişiler çok değişik işlevleri yerine getirirler

ÖNEMLİ HYMENOPTER FAMİLYALARI Tenthredinidae (Testereliarılar): Parlak renkli; 10-20 mm; anten çeşitli tiplerde; abdomen yassı - iri; ovipozitörün alt tarafı testere gibi dişli; larva yalancı tırtıl; bitkileri dıştan ya da içten yer; yılda 1 döl verir; kışı pupa döneminde geçirir; Hoplocampa spp. (H. testudinea, Elma testereliarısı; H. brevis, Armut testereliarısı; H. minuta , Erik testereliarısı), Athalia rosae (Lahana yaprakarısı), Blennocampa elongatula (Gül fılizburgusu), Caliroa (=Eriocampoides) limacina (Kirazsülüğü); orman ağaçlarında Croesus septemtrionalis ve Trichocampus viminalis ...

Cephidae (Saparıları): İnce, uzun, 10 mm; baş küre şeklinde, anten çok segmentli; kanatlar dar; abdomen çok uzun; çoğunluk otsu bitkilerin içinde yaşayan larva ‘’S’’ şeklinde kıvrık duruşlu; abdomen bacakları yok; Cephus pygmaeus (Ekin saparısı); Janus compressus (Armut fılizarısı),

Ichneumonidae (Asalakarılar): 5-20 mm; çoğunluk siyah; anten çok segmentli ve filiform; ovipozitör bazen vücuttan uzun; çoğunlukla larva-pupa asalağı; Pimpla spp. Braconidae: Ençok 15 mm; tıknaz, madensel renkli; görünüş ve yaşayışları ichneumonidlere benzer; ancak çoğunda gelişmesini tamamlayan larva konukçu vücudu dışına çıkarak koza içinde pup olur; bazen poliembriyoni görülür; Bracon (Habrobracon) hebetor Trichogrammatidae: 0.3-1 mm; kanatlar hafif tüylü; damar sayısı azalmış; yumurta asalağı; Trichogramma spp. (T. evanescens ,T. minutum )

Aphelinidae: 1 mm’den kısa; kanatlarda damar sayısı azalmış; coccoid, afit ve aleyrodidlerin parazitoidleri; bazı türler hiperparazit; Aphelinus mali, Aphytis spp. (A. melinus , A. lingnanensis, A. chrysomphali, A. aonidiae, Aspidiotiphagus citrinus, Coccophagus spp. (C. scutellaris, C. lycimnia), Prospaltella spp. (P. berlesei, P. perniciosi, P. aurantii ) Encyrtidae: 2-3 mm; metalik; kanatlarda damar sayısı azalmış; çoğu afit ve coccoidleri parazitler; bazılarında poliembriyoni görülür; yumurta-larva asalağı; Leptomastix spp. (L. dactylopii, L. flavus, Leptomastidea abnormis; Anargyrus spp. (A. pseudococci, A. bohemani ), Metaphycus spp. (M. parvus, M. punctipes), Ageniaspis fuscicollis, Microteris lunatus, Paralitomastix spp. (P. pyralides, P. varicornis), Chiloneurus claviger, Anicetus italicus . Pteromalidae: Siyah; metalik yeşil-bronz; kanatlı-kanatsız; kanatlarda damar sayısı azalmış; larva-pupa asalağı... Scutellista cyanea, Pteromalus puparium ;

Scelionidae (Yumurtaasalakları): Ufak; tıknaz; anten ucu kalın; kanat damarları iyice azalmış; yumurta asalağı; Trissolcus (Asolcus) spp. Süne’ nin yumurta asalağı. Cynipidae (Urarıları, Galarıları): 2-6 mm; kanat damarları azalmış; ovipozitör uzun; heterogonie görülür; konukçuya özelleşmiş; urlar çoğunlukla meşelerin çeşitli yerlerindedir; bazı türlerin urlarında tek larva; bazılarında da birden çok larva var; urlar tanen içerdiğinden dericilik ve eczacılıkta önemli; Cynips spp.;

☻ Vespidae (Yabanarıları): çoğu siyah renkli; sarı beyaz-kahverenkli işaretli; sosyal yaşayışlı / teksel yaşayışlı; sosyal yaşayışlı olanlar, kemirilmiş sellülozlu maddeleri ince tabakalar haline getirip, yuva yapmada kullanır; bir yabanarısı toplumunda kraliçe, işçiler ve erkekler vardır; mevsimlik olan toplumdan sadece kraliçe kışlar ve ertesi ilkbaharda yeni toplumu meydana getirir; larvalar genellikle hayvansal besinle beslenir; Ovipozitör sokucu iğneye dönüşmüş Vespa spp. Formicidae (Karıncalar): baş irice, anten dirsekli; sosyal yaşarlar; kraliçe, erkek ve işçi kastları var; kraliçe iri ve kanatlı; kanatlar çiftleşmeden sonra koparılır; erkek çok küçük ve kanatlı; çiftleşmeden sonra ölür; işçiler steril, kanatsız dişilerdir; karıncalar hayvansal veya bitkisel maddeleri yer; afitlerin salgıladığı şekerli maddeleri seven türler onları korur; Formica, Monomorium, Camponotus, Messor, Lasius spp.

Apidae: Yabanarılarından larvalarını bal-polen ile beslemeleri ile ayrılır; onlardan ufak; arka bacak toplayıcı; bitki döllenmesinde önemli; teksel yaşayan türler de var... Apis mellifera (mellifica) (Balarısı), Bombus spp. (Kıllıarılar) (B. lapidarius - thorax siyah; B. agrorum-gri, B. pratorum .-siyah-sarı), Xylocopa violacea (Morarı).