Aşık Veysel Şatıroğlu. Ben giderim adım kalır Dostlar beni hatırlasın Düğün olur bayram gelir Dostlar beni hatırlasın Can bedenden ayrılacak Tütmez baca,

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Hazırlayan :İ.Durak Sınıf Öğretmeni
Advertisements

1881’de Selanik’te doğdu. Annesi Zübeyde Hanım, babası Ali Rıza Efendi’dir. Sırasıyla, Mahalle Mektebi, Şemsi Efendi Okulu, Selanik Mülkiye Rüştiyesi,
DOSTLAR BENİ HATIRLASIN
SESLİ GAZİ ÇİFTLİĞİNDE DOLAŞIP HAVA ALIRKEN OLDUKCA YAŞLI BİR KADINA RASTLADIK. ATATÜRK ATTAN İNEREK BU İHTİYAR K K K KADININ YANINA SOKULDU. MERHABA.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
Vaktiyle bir Keloğlan varmış… Bütün ailece çiftlikle meşgul olurlarmış
BAĞLAÇLAR MUNİBE CANBAY.
ZIT ANLAMLI SÖZCÜKLER.
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN HAYATI
Beni görmek demek yüzümü görmek değildir
HAYATI ESERLERİNDEN SEÇMELER FOTOĞRAFLARI
SÖZCÜKTE ANLAM.
Ahmet Arif Terketmedi sevdan beni, Aç kaldım, susuz kaldım,
DiŞ DOKTORU Diş hekiminin odasına giren genç ve güzel kadın:
GÖZLER GÖRMEZSE GÖNÜL NASIL GÖRÜR ?
GÖZLER GÖRMEZSE GÖNÜL NASIL GÖRÜR ?
Ay Dostlar Ben giderim adım kalır Dostlar beni hatırlasın Dügün olur
Hazırlayan:Ozan Doruk YAVUZ
Karanlıklar uzaklaştı
ATATÜRK’ÜN HAYATI.
A:Asıl kök ve öz derinliklerdedir
4 Mart 1965 Afganistan Kabil'de bir diplamatın oğlu olarak doğdu. Ailesi, 1980'de Amarika Birleşik Devletleri'nde siyasi sığınma hakkı elde etti.
AŞIK TARZI HALK EDEBİYATI
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK.
EDATLAR.
HALK ŞAİRLERİ.
Hazırlayanın: Adı:Tuğçe Soyadı:KRANDA Sınıfı:6/A Numarası:31
ATATÜRK’ÜN HAYATI.
TAVŞAN KUZU VE SERÇE Çalı dibinde bir tavşan. Kulaklarını dikmiş bakıyor. Çimen üstünde bir kuzu. Başını eğmiş,ot yiyor.
KENDİMİZE SAYGI HERŞEYDEN ÖNCE KENDİNİ SEV VE KENDİNE SAYGI DUY
Aşık Erzurumlu Emrah (Erzurum)?-(Nİksar) yy Aşık Edebiyatı.
  Egemenlik yönetme yetkisidir. Ulusal egemenlik; yönetme yetkisinin ulusta olmasıdır. Osmanlı imparatorluğu döneminde egemenlik padişahta idi. Padişah.
GEÇİŞLERDE TIKLAYINIZ
AŞIK VEYSEL ŞATIROĞLU.
ATATÜRK’ÜN HAYATI.
Cumhuriyet Döneminde Halk Şiiri
PROBLEMLER.
HAZIRLAYAN:KÜBRA MEDİK 10\C 416
AŞIK VEYSEL ŞATIROĞLU
ÖZNEL YARGI – NESNEL YARGI
Niçin Bayram Yapıyoruz ? Cumhuriyet ilan edilmeden önce devletimizin adı Osmanlı Devleti’ydi. Osmanlı Devleti padişahlar tarafından yönetiliyordu. Bazı.
AtatürkAtatürk Hazırlayan:Duygu Jan ABACI 3/A Sınıfı Öğrencisi No:140.
GENEL TEKRAR - 6 CÜMLE ÖĞELERİ - VURGU – ARASÖZ FEM DERSHANELERİ
Atatürk, yaşamı boyunca tüm sevdiklerine "Çocuk" diye seslenirdi. Çocuk sözcüğünü çok severdi. Bu sözde bir sevgi, bir yaşam ve bir canlılık bulurdu.
CUMHURİYET DÖNEMİ HALK ŞİİRİ
AD(İSİM) ÇEŞİTLERİ.
GENEL TEKRAR - 7 CÜMLE ÇEŞİTLERİ FEM DERSHANELERİ
SILA ŞULE TAŞDEMİR NAZİK HAZAL KILIÇ SEVGİ AKBAŞ 7-B.
Metinleri Okuyalım.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1881 yılında, Selanik'te Kocakasım Mahallesi, Islahhane Caddesi'ndeki üç katlı pembe.
. 25 SİHİRLİ FASULYE Bir zamanlar yoksul ve dul bir kadın varmış. Oğlu çok tembel bir delikanlı olduğu için paraları yok denecek kadar azmış. Bir gün.
Ahmet Kutsi Tecer.
Babası bağlama ustası Muharrem Ertaş, annesi Döne Ertaş'tır. 8 yaşına kadar doğduğu köy olan Kırtıllar Köyü'nde yaşamış, sonrasında ailesi ile birlikte.
VEYSEL ŞATIROĞLU (AŞIK VEYSEL)
10.SINIF KONU:AŞIK VEYSEL HAZIRLAYAN:Enes İnal
ÇELTİKÇİ İLKÖĞRETİM OKULU ATATÜRK'ÜN HAYATI.
ATATÜRK’ÜN HAYATI.
CUMHURİYET DÖNEMİ HALK ŞİİRİ
Cumhuriyet Bayramınız
ATATÜRK’ÜN HAYATI.
Aşık Veysel ( ).
AŞIK MAHSUNİ ŞERİF.  Asıl ismiyle Şerif Cırık, mahlasıyla Âşık Mahzunî Şerif, 1940'ın başlarında Kahramanmaraş iline bağlı Afşin'in Berçenek Köyünde.
Cumhuriyetimizin Kurucusu… Mustafa Kemal ATATÜRK.
 Aşık Veysel Şatıroğlu, 1894 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde dünyaya geldi. Annesi Gülizar, babası "Karaca" lakaplı Ahmet.
Ahmet Kutsi Tecer 1901 yılında Kudüs'te doğdu. İlköğrenimine Kudüs'te başladı ve Kırklareli'nde devam etti. Lise öğrenimini Kadıköy Sultanisi'nde tamamladıktan.
Aşık Veysel Şatıroğlu.
AŞIK VEYSEL İ N HAYATI. Aşık Veysel, hayatini anlattı ğ ı bir şiirinde "Ücyüz-onda gelmiş idim cihana" diyor. Yıl 1894 oluyor hesapça. Sivas'a ba ğ lı.
KARACAOĞLAN
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı. Cumhuriyete Nasıl Kavuştuk?  Eskiden devletimizin adı OSMANLI devletiydi.  Osmanlı devleti zamanın en güçlü devletiydi.
Sunum transkripti:

Aşık Veysel Şatıroğlu

Ben giderim adım kalır Dostlar beni hatırlasın Düğün olur bayram gelir Dostlar beni hatırlasın Can bedenden ayrılacak Tütmez baca, yanmaz ocak Selam olsun kucak kucak Dostlar beni hatırlasın...

Aşık Veysel, hayatini anlattığı bir şiirinde "Ücyüz-onda gelmiş idim cihana" diyor. Yıl 1894 oluyor hesapça. Sivas'a bağlı Şarkışla ilçesinin Sivrialan Köyünde dünyaya gelmiş. Anasi Gulizar, bir yaz günü koy dolaylarındaki Ayıpınar merasına koyun sağmaya gittiğinde; oracıkta bir yol üstünde doğurmuş Veysel'i. Göbeğini de kendi eliyle kesmiş. Yaman kadınmış Gülizar ana. Bebesini bir çaputa sarıp yürüye yürüye köye dönmüş. Babası Ahmet; bebenin adini Veysel koymuş. Yıllar geçmiş aradan büyümüş, konuşmuş, yürümüş Veysel çocuk. Böylece yedi yaşına varmış. O yıl bir çiçek hastalığı salgını olmuş Sivas'ta. Küçük Veysel de yakalanmış. Sol gözünde, cicegin beyi çıkmış kendi deyimiyle... Göz akıp gitmiş. Sağ gözüne de perde inmiş, önceleri. Yalnız ışığı seçebiliyormuş, bu gözüyle. Babasına "Çocuğu Akdağmadeni'ne götür, orada bu gözünü açacak bir doktor var." demişler. Sevinmiş Ahmet emmi. Gel görki talihsizlik yine yakasını bırakmamış Veysel'in. Bir gün inek sağarken babası yanına gelmiş. Veysel ansızın donuverince; yakında bulunan bir değneğin ucu öteki gözüne girivermiş. O göz de akıp gitmiş böylece. Veysel'in Ali adında bir ağabeysi ve Elif adında bir kız kardeşi varmış. Hepsi çok üzülmüşler Veysel'in kotu kaderine.

Babası meraklı adammış. Halk ozanlarından şiirler okuyup ezberleterek avutmaya çalışmış oğlunu. Sivas'ın köyleri saz sairleriyle dolu. Onlar da ara sıra gelip Ahmet emminin evine uğrarlarmış. Veysel ilgiyle dinlermiş calip söylediklerini. Babası, oğlunun ilgisini görünce; bir saz alıp vermiş ona. İlk saz derslerini, babasının arkadaşı olan Çamşıh'lı Ali Ağa'dan almış. Ve gitgide, kendini iyice saza vermiş Veysel. Unlu Halk ozanlarının şiirlerini çalıp söylemiş bir zaman. Yirmibeş yasındayken (1919) anası, babası Veysel'i Esma adında bir kızla evermişler ve kısa sure sonra ikisi de göçüp gitmiş bu dünyadan (1921). Acı üstüne acı gelmiş, ama bitmemiş talihin kotu oyunu. İkinci çocuğu on günlükken, anasının memesi ağzına tıkanarak ölmüş, ardından da karisi yanaşmalarıyla evden kaçmış. Bu olay çok koymuş Veysel'e. Daha dertli olmuş ve iyice içine kapanmış. Karisi koyup gittiğinde bir kızı varmış Veysel'in. Daha bir yasini bile bitirmemiş. İki yıl kucağında gezdirmiş Veysel, ne çare o da yaşamamış. Bu sıralar Veysel'i yeniden evermişler. Bu karisi çocuk vermiş Aşığa. Biri olmuş, iki oğlan, dört kız, altısı sağ. Onlar da 18 torun vermiş Veysel'e.

Aşık Veysel, Cumhuriyetin Onuncu yıl dönümüne rastlayan 1933 yılına kadar, başka ozanların şiirlerini çalıp söylemiş. Kendi deyişlerini söylemekten utanır, çekinirmiş. O yıllarda sairlerimizden rahmetli Ahmet Kutsi Tecer tanımış Veysel'i. Onun ışık tutuculuğuyla Veysel'in şiirleri aydınlığa kavuşmuş. Veysel; şairliğinin gelişmesinde Tecer'in büyük yardımlarını gördüğünü söylerdi her zaman. Veysel'in gün ışığına çıkan ilk şiiri Gazi Mustafa Kemal Pasa için söylediği: "Türkiye'nin ihyası Hazreti Gazi" mısrasıyla başlayan şiirdir. Bundan sonra bütün yazdıklarını calip söyler olmuştu yılına kadar, köyünden dışarı hemen hemen hiç çıkmadığı halde; bundan sonra bütün yurdu dolaşmış, yurdunun çeşitli şehirleriyle kasabalarını, köylerini yakından tanımıştır. Halk ozanlarından en çok Karacaoglan'i, Yunus'u, Emrah'i, Dertli'yi severdi. Çağımızın ozanlarından Ahmet Kutsi Tecer'in ayrı bir yeri vardı Veysel'de. Onun aracılığıyla Koy Enstitülerinde bir sure saz öğretmenliği de yapmıştı Veysel. Sırasıyla Arifiye, Hasanoğlan, Cifteler, Kastamonu, Yildizeli, Akpınar Koy Enstitülerinde bulunmuştu yılında İstanbul'da büyük bir jübilesi yapılan Aşık Veysel'e 1965 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi, "Anadilimize ve Milli Birliğimize yaptığı hizmetlerden dolayı" özel bir kanunla vatani hizmet tertibinden aylık bağlamıştı.

Veysel'in bir başka özelliği daha vardı; köyünde ve çevresinde ondan önce bir tek meyve ağacı olmadığı halde, Sivrialan'da ilk meyve bahçesini o yetiştirmişti. Hem öyle bir bahçe ki, içinde elmadan kayısıya, kirazdan cevize kadar turlu turlu meyve ve çiçek vardı. Veysel, kardeşlerinin yardımıyla bu bahçeyi yapmaya başladığı zaman köylüleri "Atalarımız bunca yıl böyle bir is yapmamışlar, su kor adam onlardan iyi mi bilecek ki böyle ise kalkıştı?" demişler. Birkaç yıl sonra ağaçlar yetişmiş, meyve vermiş. Köylüler önceki dediklerini hatırlayıp utanmışlar ve bu defa "O kor değilmiş, meğer kor olan bizmişiz diyerek Aşık Veysel'i kutlamışlar. iste böylesine uzağı gören bir insandı o... Yetmiş yıl karanlık bir dünyada yaşadı (ölümü 21 Mart 1973). Fakat karanlık gözlerindeydi yalnız, içi apaydınlıktı, şiirleri de öyle... Halk şiirimizin bu güçlü ozanı yarim yüzyılı aşkın bir sure yazdıklarıyla, calip söyledikleriyle çevresine ışıklar saçtı. Sanırım simdi de mezarında son uykusunu ışıklar içinde uyuyordur. Yalnız çağımızda yasayanlar değil, bizden çok sonra yasayacaklar da Dostlar Beni Hatırlasın şiirini unutmayacaklar ve her zaman rahmetle anacaklardır.

Hazırlayan