Metinleri Okuyalım
KURBAĞA DOKTOR OLMUŞ Kendini beğenmiş bir kurbağa varmış. Bir gün kendi kendine övünmeye başlamış: -Ben doktor oldum. Hasta olan varsa gelsin. Onu hemen iyileştiririm. Bu sözleri duyan tilki, gülmüş. -Sen başkalarını bırak, önce kendini iyileştir. Baksana zıp zıp zıplıyorsun. Doğru dürüst yürüyemiyorsun bile! Demiş.
GÜLEN BEBEK Annesi, Nazlı’ya bir bebek almış. Bebeğin saçları sarı, gözleri maviymiş. Nazlı ne yapsa, bebek gülermiş. Hem de kıkır kıkır gülermiş. Nazlı onun adını Gülen Bebek koymuş. Bebeğine sen hiç ağlama, gözlerin bozulmasın. Hem ağlayan bebekleri kimse sevmez. Demiş. Gülen bebek, anladım der gibi başını sallamış. Sonra da tatlı tatlı gülmüş.
Resmi inceleyelim. Gördüklerimizi anlatalım,yazalım
Resmi inceleyelim. Gördüklerimizi anlatalım.
NEDEN AĞIR AĞIR YAZIYOR MUŞUM? Oturmuş mektup yazıyordum. Kapı çalındı. Kapıyı açtım. Gelen arkadaşım Onurdu.Yanıma gelerek: -Ne yapıyorsun? -Dedeme mektup yazıyorum. -Neden ağır ağır yazıyorsun? Hınzırca güldüm, ama belli etmedim: -Dedem hızlı okuyamaz da ondan, dedim.
KARA TAVUK Kara tavuk koş getir. On getir, on beş getir. Yirmi getir, yirmi beş getir. Otuz getir, otuz beş getir. Kırk getir, kırk beş getir. Elli getir, elli beş getir . Altmış getir, altmış beş getir. Yetmiş getir, yetmiş beş getir. Seksen getir seksen beş getir. Doksan getir, doksan beş getir. Yüz getir, daha getir.
BİRLER Mini mini birler Elâ gözlü ikiler Okur yazar üçler Az çalışır dörtler Misafirdir beşler Altılar, Pabucumu aldılar. Yediler, Pastamı yediler Sekizler, Seke seke, gittiler
Ebe ebe nerede? Su doldurur derede; Dere boyu çalılık, Suyu çok bulanık. Ebe suya dalamaz, Arasa da bulamaz.
Kadının kapısı kilitli. Kedinin başı dertli. HEDİYE Kızın adı Hediye. Ekmek vermez kediye. Süt vermez kediye. Kedi gider kadıya. Kadının kapısı kilitli. Kedinin başı dertli.
AĞLAYAN AĞAÇLAR gezmeye gitmiş. Bir yandan geziyor, bir Yaramaz bir çocuk varmış. Ormana gezmeye gitmiş. Bir yandan geziyor, bir yandan da elindeki kibritle oynuyormuş. Kibrit birden yanmış. Yanan kibrit yere düşmüş. Kuru otlar, yapraklar yanmaya başlamış. Alevler dev gibi olmuş. Orman yanmaya başlamış.
Yaramaz çocuğun ayakları varmış, kaçmış. Kuşların kanatları varmış, uçmuş. Diğer hayvanlar ise güçlükle de olsa kurtulmuş. Ama ağaçların ayakları toprağın içindeymiş. Onlar ne uçabilmiş ne de kaçabilmişler! Cayır cayır, ağlaya ağlaya yanmışlar. Soru: Ağaçlar neden kaçamamışlar?
1 4 2 5 3 6
ALFABE Biz, yirmi dokuz kardeşiz Birbirimizi çok severiz Sekizimiz ünlü, kalanımız ünsüz Bilmeyenler kalsın önlüksüz
Kuş sözcüğünde üç harf vardır Kiraz sözcüğünde beş harf vardır.
Özel adların sonuna gelen ekler kesme işareti ( ‘ ) ile ayrılarak yazılır.
Büyük Harfleri Kullanma Bilgisi Aşağıdaki şiiri okuyalım. Dize (mısra) başlarındaki harfleri inceleyelim.
ALi CAN Adım Ali Can. Atatürk İlköğretim Okuluna gidiyorum. Bir C sınıfında okuyorum. Okulumu ve sınıfımı çok seviyorum. Sınıfımızda kırk iki öğrenci var Her sırada iki kişi oturuyoruz Sıra arkadaşımın adı Özgür Korkmaz. Özgür ile çok güzel anlaşıyoruz. Teneffüslerde güzel oyunlar oynuyoruz. Beslenme saatinde birlikte yemek yiyoruz. Öğretmenimin adı Barış Demir. Bize çok güzel şeyler öğretiyor. Öğretmenimi çok seviyorum.
Yukarıdaki metinde, Ali Can adlı arkadaşınız sınıfını anlatmış. Siz de defterinize sınıfınızı anlatan bir yazı yazınız.
BENİM AİLEM
Adım Selda size ailemi tanıtayım. Bizim ailede dört kişi var Adım Selda size ailemi tanıtayım. Bizim ailede dört kişi var. Babam Ahmet. Annem Semra. Kardeşim Erol. Bir de ben. Kardeşimle ben okula gidiyoruz. Babam işçi. O her sabah işine gider. Annem çalışmıyor. O bize yardım ediyor. Biz de anneme yardım ediyoruz. Ailemizde çok mutluyuz. Birbirimizi çok seviyoruz. Yukarıdaki metinde, Selda adlı arkadaşınız ailesini anlatmış. Siz de defterinize ailenizi anlatan bir yazı yazınız.