Klinik Psikolojinin Dünü ve Bugünü

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Psikolojinin Konuları
Advertisements

Şİddet Muhammet GÜLER.
Kişilik Bozukluklarında Tedavi ve Sağaltım
Psikoanalitik Aile Terapisinin Hedefleri
PSİKOLOJİ VE PSİKİYATRİDE TEMEL KAVRAMLAR
REHBERLİK.
YETİŞKİNLERİN PSİKOLOJİK DAVRANIŞ BİÇİMLERİ
PSİKOTERAPİLER Genel Bilgiler
PSİKOLOJİK DANIŞMA KURAMLARI
4.Ünite Ruh Sağlığının Temelleri PSİKOLOJİK DESTEK TÜRLERİ
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI.
Yrd Doç. Dr. Cenk Akbıyık Öğretim İlke ve Yöntemleri
BÖLÜM 5 BEBELİKTE BİLİŞSEL GELİŞİM. BÖLÜM 5 BEBELİKTE BİLİŞSEL GELİŞİM.
ÇOCUKLARDA TİKLER İLKNUR NURKAN PSİKOLOJİK DANIŞMAN VE REHBER ÖĞRETMEN
YEME BOZUKLUKLARI OBEZİTE ANOREKSİYA NEVROZA BLUMİYA NEVROZA.
PSİKOLOJİ İLE DİĞER BİLİM DALLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ
Bölüm 7 Yeme Bozuklukları
YB 207- UĞRAŞ TERAPİSİ FZT. MELİS BAĞKUR.
BEYİN ve BİLİŞSEL GELİŞİM
Kişilik Kuramları Giriş ve kavramlar.
Eğitim Psikolojisi -Eğitim Psikolojisinin Kapsamı-
STRUKTURCULAR Psikolojinin bir bilim olarak ortaya çıkışına eşlik eden ve doğa bilimlerinden esinlenen bir yaklaşımdır. 1879’da Alman psikolog WILHELM.
BİLGİ, BİLİM VE PSİKOLOJİ
Hümanist (İnsancıl) Yaklaşım çağdaş bir psikoloji akımıdır
HANGİ ANA BAŞLIKLARI İŞLEYECEĞİZ :
ÇOCUK GELİŞİMİNE FARKLI BAKIŞ AÇILARI
BÖLÜM 5 İşgören Değerlendirme ve Seçme Yöntemleri.
Bireysel Farklılıklar ve Engellilere Yönelik Tutumlar
GRUP ADI LAST SEEN.
HANGİ ANA BAŞLIKLARI İŞLEYECEĞİZ : Klinik Kararların Doğruluğunu Ne Etkiler? Hangi Bilişsel Süreçler Davranışsal Sorunlara Eşlik Eder? Tedaviyle.
İNSAN DAVRANIŞINI İNCELEYEN YAKLAŞIMLAR
PSİKOLOJİDE EKOLLER.
BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN. BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN.
BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI. BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI.
GİRİŞ.
ÇOCUK VE SUÇ.
BÖLÜM 6 Kültür, Çeşitlilik ve Değerler. BÖLÜM 6 Kültür, Çeşitlilik ve Değerler.
Hipnoz ve tarihçesi. HİPNOZ NEDİR? Zekâ, depresyon ve anksiyete gibi birçok psikolojik olguda gibi, hipnoz da öznel deneyime, olduğu katılımcıların anlatımlarına.
BİREY MERKEZLİ TERAPİ.
Psikanaliz D.Hakan Delibaş.
Hipnoz Hastasının Seçimi Tahir Özakkaş MD.,PhD Psikiyatrist-Psikoterapist Halk sağlığı Bilim Doktoru 2. Ulusal Hipnoz Kongresi Ekim 2005 İst.
Kişilik Yapısı Kesin bir kişilik yapısı tanımlanamamakla birlikte, dikkate değer ölçüde narsisistik özellikler taşıyan ve yalnızlığa eğilimli kişiler olduğu.
KİŞİLİK VE KİŞİLİK DÖNEMLERİ
Klinik uygulamalarda hipnoz. TEMEL HİPNOZ KURSU KONULARI (21-33 saat) 1. Hipnoz’un Tanımı 2. Mitler ve Yanlış Anlaşılmalar 3. Hastanın Hazırlanması ve.
TANIMLAR PSİKOLOJİ: İnsan ve hayvan
Eğitim Psikolojisi Yrd Doç. Dr. Cenk Akbıyık
YAŞLILIKTA DEPRESYON ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
Gelişimsel Psikopatoloji Vaka İnceleme Projesi
Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Nedir?
TANILAMA.
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü
KİŞİLİK GELİŞİMİ.
Psikiyatride öykü alma ve muayene
Psyc 351T Ölçme Teknikleri
Fiziksel hastalıklara ruhsal tepkiler
DOÇ. DR. GONCA POLAT ARŞ.GÖR.CİHAN ASLAN TIBBİ SOSYAL HİZMET DERSİ
İNSAN VE PSİKOLOJİ. Psikoloji Psikoloji “insan ve hayvan davranışlarını inceleyen bilim dalı”dır (Morris, 2002). Psikoloji üç alanda bireylere fayda sağlamaktadır.
Zeka Testleri.
PSİKOTERAPİLER Prof Dr Süheyla Ünal.
KİŞİLİK GELİŞİMİ PSİKOANALİTİK KURAM.
Güdülenme ve Bireysel Farklılıklar
PSİKOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİME GİRİŞ Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NORMAL DIŞI DAVRANIŞLAR
PSİKOLOJiYE GiRiŞ.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Sunum transkripti:

Klinik Psikolojinin Dünü ve Bugünü Dr. Vicdan Yücel

DENEYSEL GELENEK Wilhelm Wundt 1876’da Almanya’da zihinsel süreçleri çalışmak için ilk laboratuarı kurmuştur.Bu nedenle psikolojinin kurucusu olarak bilinir. Psikolojinin birçok öncüsü Wundt’un laboratuarında eğitim görmüştür. Aynı tarihlerde W.James Amerika’da (1879) ilk psikoloji laboratuarını açmıştır. Müller ve Helmholtz görme ve işitmenin nöral yollarını tanımlamış ve keşfetmişlerdir.

Klinik psikolojinin kurucusu??? Wundt’un öğrencisi L.Witmer 1896’da ilk psikoloji kliniğini kurmuş ve KLİNİK PSİKOLOJİ terimini kullanmıştır. İlk olarak ‘görsel, sözel amnezi’ tanılarıyla çalışmıştır. Çocuklarla çalışmış, tedavi öncesi tanısal değerlendirme yapmıştır, takım çalışmasını, erken müdahale ve bilimsel psikolojinin önemini vurgulamıştır. 1896’da APA buluşmasında konuşmuştur. 1904-1905’te Pensilvanya Üniversitesi’nde ilk olarak klinik psikoloji dersleri verilmeye başlanmıştır. (W.James) Aynı yıllarda S.Freud ve J.Breur psikolojik bozukluğun tedavisinde ilk formel psikoterapi yaklaşımı olan PSİKOANALİZİ geliştirmişlerdir.

Psikometrik gelenek Platon, Phytogoras ve Antik Çin’den erken fikirler Bireysel farklılıkların bilimsel ölçümü: Astronomi ve Anatomi Bessel “kişisel eşitlik” Gall “Frenoloji”(beynin işlev haritası)

Frenoloji Üç temel çerçeve Beynin her bölümü farklı bir fonksiyona atanmıştır. Eğer bir alan daha çok gelişmişse, birey bu özel işlevde daha iyi performans gösterir. Pattern herhangi bir bireyin beyninin incelemesi ile görülebilir.

Darwin’in etkileri (Evrim teorisi-Doğal Seçilim) 1.Bireysel özelliklerin çeşitliliği türler içinde ve arasında ortaya çıkar. 2. Doğal seçilim bu özelliklerin temelinde yer alır. Sir Fransic Galton özellikle zihinsel yetilerde insanlar arasındaki bireysel farklılıklar alanına evrim prensiplerini uyguladı.(1896-1917) Zihinsel yetilerin farklı seviyelerini değerlendirmek için bir anket ve kelime çağrışım testini geliştirdi. Dünyanın ilk zihinsel test merkezi

Zeka testi Alfred Binet’in esas ilgi alanı zihinsel ölçüm idi. Fransız Eğitim Bakanlığı’nın isteğiyle normal ve özürlü çocuklardaki zihinsel yeti ölçümlerini geliştirdi. Test, yargılama, motor yetenekler, hafıza, dikkat, anlama, ahlaki değerler, estetik değerlendirmeler, kas gücü gibi birçok farklı bölümden oluşturulmuştur. Binet’in testleri Amerika’da popüler hale geldi ve Witmer’in testleriyle yer değiştirdi. Amerikan versiyonu Stanford-Binet olarak adlandırıldı. Aynı zamanda Catell insanların seçim ve teşhisinde psikolojik testleri kullanan ilk kişilerden biriydi. Bireysel farklılıklarla ilgilenen araştırmacılar tarafından kullanılması için diğer zeka ölçeğini geliştirdi. Diğerleri tarafından eleştirildi.

Zeka testi Hugo Munsterberg 14 alttesti olan farklı bir test öne sürdü. Kısacası 1900’lere kadar bireysel farklılıkların değerlendirmesinde 2 farklı gelenek vardı. Galton-Catell yaklaşımı (sabit zihinsel yapıların kalıtımla kazanımı) Binet benzeri yaklaşımlar (belirli bir dereceye kadar değişebilen karmaşık zihinsel yapılar) Psikologlar bireylerin yetilerini değerlendirmede akıl hastaneleri ve hapishaneler gibi özel durumdaki insanlarla uygulamalar yaptılar. Bu çalışmalar klinik geleneğin oluşmasında önemli gelişmeler sağladı.

1.Ve 2. Dünya Savaşları Dönemi 1920’de Army Alpha ve Army Beta testleri geliştirildi.(R.Yerkes) 2.Dünya Savaşı sonrası Zeka ve kişilik testlerinin eski versiyonları yenilenmiş, yeni ölçüm araçları geliştirilmiş, geçerlilik ve güvenilirlikleri test edilmiştir. 1952 yılında ABD’de psikiyatristler tarafından ruh sağlığı bozukluklarının ilk kapsamlı ve sistemli sınıflaması olan «zihinsel bozuklukların tanısal ve istatik el kitabı» oluşturulmuştur.

Klinik Gelenek Klinik psikolojinin başlangıç sorusu (Anormal davranış altında yatan nedir?) 4 vücut sıvısı ile ilgili Hipokrat teorisi. İlk medikal davranış bozukluğu modeline şekil vermiştir. Orta çağ Avrupası’nda medikal görüşte bir gerileme ve zihinsel bozuklukların ‘değerlendirme ve tedavisinde’ kilise daha güçlü hale geldi.

Klinik Gelenek 18.yylın sonlarında akıl hastanesi sisteminde reform. Akıl hastalarını gizlemekten ziyade akıl hastalarına yardım edilebileceği olasılığı. Genel parazi-somatojenik hipotez- davranış bozukluklarının organik sebeplerden kaynaklandığı görüşü (medikal biyoloji) Bu bağımsız akıl hastanelerinin gelişimine öncülük etti. Nihayetinde APA’nın kuruluşu.

Klinik Gelenek Diğer sorun ruhsal bozuklukların sınıflandırılması. Emil Kreaplin zihinsel rahatsızlıkların çeşitli formlarının sınıflandırılması ve tanımıyla ilgilendi. Yaklaşımı DSM sistemini etkiledi. Charcot ruhsal rahatsızlıklara somatojenik perspektiften yaklaştı fakat bu bozuklukların tedavisinde hipnoza odaklandı.

Klinik Gelenek Pierre Janet davranışsal bozuklukların oluşumunda psikojenik görüşü benimsedi. Kişiliğin bir bölümünün bilinçli benlikten bölünebildiği veya ayrılabildiği ve paralizi gibi semptomlar ürettiğine inandı. Travmatik hafıza ve farkındalığın rolü.

Klinik Gelenek Freud, nöroloji uzmanı olarak meslek hayatına başladı. Kendinden önceki pek çok görüş ve teoriden etkilendi. Klinik psikoloji üzerine etkileri önceleri çok sınırlıydı. Fikirleri bir süre ‘bilimsel yalanlar’ olarak algılandı, fakat daha sonra çok kapsamlı bir teoriye şekil verdi. Akıl sağlığı profesyonellerinin klinik psikolojiyi içeren bütün derslerini yönlendirdi.

Ruhsal Sorunlar Kritere Bağlanmalı mı? Tanı kriterleri, ruhsal bozukluklar üzerine bilimsel araştırma yapabilmeyi olanaklı kılmaktadır. Farklı uzmanlar aynı kriteri kullanarak ortak tanı koyabilirler. Kategorilerin tanımlayıcı olması/yani teorik yaklaşımları dikkate almadan belirtileri sıralamak avantajlar arasında sayılabilir. Ruhsal sorun yaşayan bireyler beklentileri açısından iki grupta toplanabilir: Birincil kazanç: Kişinin sıkıntı ve kaygısından kurtulması İkincil kazanç: Bireyin hastalığını kendi çıkarları doğrultusunda kullanması.

DSM IV, çoğul eksenli sınıflamayı içerir. Her birey 5 eksende incelenir: Kişilik bozuklukları,bütün ruhsal bozukluklar(IQ sorunları hariç) duygu durum bozuklukları, uyum bozuklukları, yeme bozuklukları vb. Zihinsel gerilik ve kişilik bozuklukları Genel tıbbi durumlar Psikososyal ve çevresel sorunlar İşlevselliğin genel değerlendirilmesi

Psikolojik Test 20.yylın ilk yıllarında psikolojik test, zeka testi demekti. 1. Bunda şüphe uyandıran ‘psikoterapi’ kavramı üzerinde değerlendirmede bulunan deneysel psikologların etkisi, 2. Kurumlarda psikologların rolü, genellikle zeka testleri yapmakla sınırlıydı. 1.Dünya Savaşı’nda zeka testleri ve zeka testi uygulamacılarına ihtiyaç duyuldu. “Ordu Alfa” ve “Ordu Beta” testlerinin oluşturulması bu ihtiyacın sonucudur.

Psikolojik Test 1920lerden 1930lara kadar kişiliği, ilgileri, özel yetileri, duyguları, davranışları ölçmede testlere olan ihtiyaç arttı. Rorschach, TAT, CAT, Bender- Gestalt, Miller Analoji Testi, Goodenough MAN (Bir Adam Çiz Testi), vb. Zihinsel ölçümler yıllığı oluşturuldu.

Psikoterapistlerin rolleri Witmer gibi erken klinik psikologlar, psikoterapist rolünü edinmek hakkında biraz şüphecilerdi. Fakat durum: 1. Test uygulayıcısının rolünün genişlemesinin 2. Çocuk rehberliği kliniklerine ilginin artmasının 3. Psikanalize ilginin bir sonucu olarak değişti. William Healy çocuk suçlulara odaklandı ve ekibi büyük ölçüde psikanalizden etkilendi. Çağ boyunca, Freud’un düşünceleri bütün dünyada özellikle Amerika’da tanıtıldı. Klinik psikolojinin gelişiminin psikoterapide olduğu ve psikoterapinin temellerinin de psikanalizde olduğu gerçeği açıkça anlaşılmış oldu.

Psikoterapistlerin rolü 2. Dünya Savaşı’na kadar bir klinik psikologun psikanalizde eğitim görmesi kolay değildi, çünkü: Birçok psikoloji depatmanı klinik veya uygulamalı alanlarda yüksek lisans programları Wunt’un deneysel geleneği içinde eğitim görmüş akademisyenler tarafından hazırlandı. Psikanalitik eğitim, psikiyatrların yönettiği medikal okulları veya psikanalitik enstitüler tarafından idare edildi. 1917 raporu. 2. Dünya Savaşı boyunca ruh sağlığı profesyonellerine büyük bir ihtiyaç duyuldu. Gaziler dairesinin rolü (VA) Akıl sağlığı Klinikleri topluluğu (CMH)

Bir uzmanlık alanı olarak psikoloji 1940lar boyunca Klinik Psikoloji farklı bir uzmanlık alanı olarak görülmüyordu. Resmi eğitim mümkün değildi. APA(1892) bir uzmanlık alanı olarak klinik psikolojinin kapasitesinden şüphe duyan araştırmacılar tarafından domine edildi (salt bilim veya uygulamalı disiplin). Amerikan Klinik Psikoloji Birliği (AACP) 1917’de kuruldu ve PsyD programlarının gelişiminde Leta Hollingworth’un etkisi.

Psikoterapide Ana Yaklaşımlar Psikodinamik yaklaşım Hümanistik yaklaşım Davranışsal yaklaşım Kognitif yaklaşım Kognitif davranışsal yaklaşımlar Grup, aile, evlilik ve sistemler yaklaşımı

Psikodinamik Yaklaşım Freud’un hastalarını dönemin özelliği olarak nevrotik diye adlandırılan bireyler oluşturur. Bu bireylerin semptomlarının altında organik sebeplere sahip değillerdi. Freud’a göre tedavi edici olan telkindi, bu yüzden telkinin yararlarını arttıran hipnozu kullandı. Daha sonra hipnozla kombine bir şekilde Katartik Metot/psikoanaliz kullanıldı.

Psikodinamik Yaklaşım Anna O.,başlangıçta Breuer’in bir hastasıydı. Baş ağrısı, bayılma, paralizi, aşırı karamsarlık gibi semptomlarla başvurdu. Breuer bir nörologtu ve Anna O.’nun semptomlarını tıbbi açıdan incelemeye çalıştı. Breuer, vakayı asistanı olan Freud’a aktardı. Freud «akla uymayan bir şey var» düşüncesiyle yaklaştı. Histerik semptomlara unutulmuş hatırlar sebep olabilirdi. Bu hatıraların sebep olduğu duyguları açıklamak semptomların yok olmasına neden oldu.

Psikodinamik yaklaşım Hipnoz her hastada faydalı değildi, bu yüzden Freud önemli ve genellikle tatsız hatıra ve duyguları hatırlamalarına yardımcı olmak amacıyla bazı hastalarında serbest çağrışım diye bilinen bir tekniği geliştirdi. Rüyalar Freud’un diğer ilgi alanıydı. Histerik semptomlar bilinçdışı arzular ve fantezilere dayanıyor olabilirdi. Histerinin yeniden kavramlaştırması psikoanaliz sürecinde temel değişimlere neden oldu.

Psikodinamik yaklaşım Temel olan bireylerin doğuştan getirdikleri cinsel ve saldırgan içgüdülerin tatminine yönelik arzuları ve dış dünya tarafından empoze edilen kurallar ve gerçekliklere uyum gösterme arasındaki mücadeledir. Bu görüş, Freud’un yapısal modelini oluşturdu. (id, ego, süperego) Egonun birincil işlevi sosyal olarak kabul edilemez id dürtülerinin yarattığı aksiyeteye karşı bizi korumaktır. Bu anksiyetelere karşı başa çıkmak için ego savunma mekanizmalarını kullanır. Psikanalitik tedavi hastaların semptomlarının kaynağına inme yoluyla arkeolojik bir kazıya benzer.

Hümanistik Yaklaşım Psikanalitik teoriye bir alternatif olarak geliştirildi. Her bireyi yaratıcı ve gelişmeye açık olarak algılar. Terapi yaklaşımını fenomenolojik veya deneysel terapiler olarak adlandırılmış hümanistik felsefi yaklaşımlardan etkilenmiştir. Gestalt yaklaşımına da büyük etkisi olan fenomenolojinin felsefi kaynakları vardır. Psikanalizden çok farklı olarak odak, bilinçdışında gizlenenler yerine, burada ve şimdi üzerinedir.

Hümanistik Yaklaşım Carl Rogers bu yaklaşımın öncülerinden biridir. Bazı kavramları şöyledir: Kendini gerçekleştirme eğilimi ve kendini gerçekleştirme çabaları Değerlilik koşulu (kendini gerçekleştirme vs. Terapistin rolü psikanalitik perspektiften farklıdır. Terapistin rolünü ; «Terapist nesnel bir ‘doktor’dan daha fazlası değildir.» diye tanımlar.

Davranışçı Yaklaşım Deneysel gelenek içinde kökleri vardır. Veri önemlidir. Spesifik, öğrenilmiş davranışlara ve bu davranışlarla bağlantılı çevresel şartlara odaklanılır. Hayvanlarda yaratılan deneysel nevrozlar ilham kaynağı olmuştur. Seligman, insanlarda da meydana gelip gelmeyeceğini araştırdı. Aksine, M.C Jones, Seligman’ın aksine çocuklarda korku azaltımını çalıştı. Kullandığı sistemi sosyal taklit ve koşullama diye adlandırdı. Daha sonra birçok bozukluğun tedavisinde buna benzer metotlar kullanılmaya başlandı. “Davranış terapisi” kavramı ilk defa, psikotik hastaların becerilerini geliştirmek için edimsel koşullamaya dayanan bir sistemi tarif etmek için kullanıldı.

Bilişsel Yaklaşım Kognisyonların rolüne vurgu yapar, özellikle psikolojik bozuklukların oluşumundaki benlikle ilgili düşüncelere Amaç, hastaların kognisyonlarını etkileyerek maladaptif (uyumsuz) davranışı değiştirmektir. Zeitgeist (Dönemin ruhu) “İçsel rutinler normal ve anormal davranışı nasıl açıklayabilir?” Atıf ve değerlendirmelerin önemi. Kelly- kişisel oluşumlar ve bunların anormal davranışlardaki rollerini araştırdı. Davranış terapistlerinde, uyaran-tepki ilişkisi önemlidir. Fakat onlardan farklı olarak kognitif terapistler kognisyonların önemini vurgularlar.

Bilişsel- Davranışçı Yaklaşım Davranış terapistleri kognisyonların önemini vurguladılar ve kognitif yönelimli terapistler kognitif değişimi davranış değişikliğine dönüştürmenin önemini kavradılar.(Beck-A.Ellis) Her ikisi de kendine özgü işlevsel yönleri tedavi etmeyi amaçlar. Her ikisi de deneysel gelenekten gelir. Araştırma ve yapılan işin kontrolü her ikisinde de önemlidir. Ellis (Düşünsel, Duygusal, Davranışsal Terapi), Beck (Kognitif Davranışçı Terapi)

Grup, Aile, Evlilik ve Sistemleri Yaklaşımları Grup terapisi: bunun gibi müdahalelere II.Dünya Savaşı boyunca açıkça ihtiyaç duyuldu. İnsanın biricikliği aileden başlayan sosyal çevre etkisiyle oluşur/şekillenir. Bütün ana yaklaşımların grup formatı vardır. Aynı zamanda profesyonel olmayan benlik-yardım organizasyonlarına uygulanabilir. Psikodrama J.L Moreno tarafından 2.Dünya Savaşı’ndan sonra ABD’DE ki uygulamalarıyla başlamıştır.(SOSYOMETRİNİN TEMELLERİ) Aile terapileri: çocuk psikoterapisine bir ek olarak başladı. Evlilik terapileri: ilk örnekleri diğer uzmanlık alanlarındaki insanlardandır. Birçoğu aile terapisi yönteminden elde edildi (Satir, Boweni Minuchin, Haley). Rehabilitasyon ve önleme yaklaşımları.

Biyolojik Etkiler Biyolojik faktörler: davranışsal ve zihinsel süreçler her kişinin genetik olarak doğuştan getirdiği özellikleri içeren biyolojik yapısı tarafından sağlanmış bir temele dayanmaktadır. Farklı bozuklukların diyatez-stres modeli öne sürülmüştür. Bu modeller üç faktörden oluşturulmuştur: Diyatez (bedensel zayıflık) Savunmasızlık Stres etkeni Bu faktörler birçok psikolojik bozuklukta sorgulanabilir.

Vaka Örneği: Anna B, 17, K. Doktoru tarafından yeme bozukluğu ve olası depresyon nedeniyle bir psikoloji kliniğine yönlendirildi. Çok zayıftı, regl olmuyordu ve fiziksel rahatsızlıklarıyla birlikte bir boğaz ağrısı şikayeti vardı. Aynı zamanda uyku problemi yaşıyordu. Annesi A’nın zengin, üst-orta sınıf ailesinin sevgi dolu ve destekleyici olduğunu ve A’nın son birkaç aydır karamsar ve depresif olduğunu ifade ediyordu. İlk görüşme boyunca A intihar etmeyi düşündüğünü ve yemek yemeyi kısıtladığını ve bazen kilo almaktan kaçınmak için kustuğunu itiraf etmişti. Bileğinde kesikler vardı ve A bunu iki kez yapmıştı. Çok yakın olarak konuştuğu iki arkadaşı olduğunu ifade etti. 4 ay önce BF ile bir ayrılık yaşadığından beri buluşmuyordu, fakat okul korosunda aktifti ve kolejde şarkı söylemeye devam etmeyi umuyordu. Onu derinden ilgilendiren okul seviyesi düşmeye başlamıştı. Bir yeme bozukluğu olduğunu kabul etmeye isteksizdi fakat depresyonda olabilirdi - sürekli başarması gerektiğini hissediyordu fakat bunu yapmaya yeteneği olduğundan kuşkuluydu ve hayatın bu şekilde yaşanmaya değer olduğundan şüpheliydi. Bu vaka bütün temel psikoterapi yaklaşımları tarafından değerlendirilebilir. (Psikoanalitik, hümanistik, davranışsal, kognitif, aile ve grup terapileri)

Belirli bir yaklaşımı benimsemek Seçim yapmak şuna dayanır: Kognitif tarz Duygusal ve kişisel özellikler Dünya görüşü Kişisel tercih, üniversite eğitimi boyunca eğitmenlerin yönelimleri Belirli bir yaklaşımı edinmenin artıları ve eksileri