Mültecilerin Statüsüne İlişkin 1951 Sözleşmesi
Sözleşmenin Tarihi II. Dünya Savaşı sonrası Avrupanın tamamına yayılmış statüsüz yüzbinlerce mülteci durumları belirsiz bir şekilde kamplarda yaşıyorlardı. Uluslararası cemiyet yüzyılın başında bir takım örgütler kurarak mültecilere yardım etmeye çalıştı ancak bu çalışmalar eksik ve yetersiz kaldı. 3 haftalık yoğun bir hukuki tartışma sonrası mülteci hukukunun Magna Cartası diyebileceğmiz 1951 Mültecilerin Statüsüne İlişkin Sözleşmesini imzaladılar.
Sözleşmenin Tarihi Bundan kısa süre önce göreve getirilen Mülteciler Yüksek Komiserinden 3 yıl görev süresince bu sorunu çözüp görevini sonlandırması bekleniyordu. 50 yıl sonra hala bu sözleşme mülteci hukukunun mihenk taşı olarak görülmektedir.Bölgesel Sözleşmeler bundan etkilenerek yapılmış ve geri göndermeme yasağı artık bir örf ve adet hukuku halini almıştır. Bugünün dünyasında yeterliliği konusunda tartışmalar da olsa yerinden edilmiş milyonlarca insana hizmet etmeye devam eden bir sözleşme. Sözleşme zamana karşı koymakta olsa da artan göç ile bugünün dünyasına adapte edilmesi gereken yeni kuralların gerekliliği ortadadır. Cinsiyete dayalı zulüm- (belli bir sosyal gruba mensubiyet) 1980 lerde çok daha ciddi bir şekilde ele alınmaya başlanmıştır
İmzacı Taraflar, BM Şartı ve 10 Aralık 1948’de Genel Kurul’ca kabul olunan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin, insanların ana hürriyetlerden ve insan haklarından fark gözeltilmeksizin faydalanmaları ilkesini teyit ettiğini dikkate alarak, BM’in birçok defa mültecilere karşı derin ilgisini ortaya koyduğunu ve mültecilerin temel hürriyetleri ile insan haklarını en kapsamlı bir şekilde kullanmalarını sağlamaya çaba gösterdiğini dikkate alarak… Aşağıdaki konularda anlaşmışlardır.
1951 Cenevre Sözleşmesi Mülteci nin tanımını yapan, haklarını ve ödevlerini belirten ilk uluslararası sözleşmedir.
Mülteci Tanımı 1951 Sözleşmesi Madde 1A (2);... ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşünceleri yüzünden zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak istemeyen her şahıs...
Mülteci Kimdir? Ülkesinin dışında bulunma, Irk din tabiiyet siyasi düşünceler belirli bir sosyal gruba mensubiyet …haklı sebeplere dayanan… zulüm korkusu (zulmün tanımı) kendi devletinden koruma alamaması
Kimler Mülteci değildir? Kötü ekonomik koşullardan kaçan ve iş arayan kişiler Askerler ve diğer silahlı muharipler Doğal afetler nedeniyle yaşadıkları yerlerden ayrılmak zorunda kalanlar İklim Mültecileri- hukuki bir terim değil UNHCR İlgi Alanı- çevresel nedenlerle çıkan çatışma, batan ada örneğinde vatansızlık durumu, ve aynı zamanda zorunlu yerinden edilme durumuna bakılması gerek
Mülteci Statüsünün Sona Ermesi Bir mülteci eğer; vatandaşı olduğu ülkenin himayesinden kendi rızasıyla yararlanmak isterse veya ülkesine yerleşmek üzere geri dönerse, Yeni bir vatandaşlık kazanmış ve vatandaşlığını aldığı ülkenin himayesinden yararlanıyorsa, Koşullar ortadan kalktığı için vatandaşı olduğu ülkenin himayesini reddetme durumu kalmamışsa, uluslararası himayeye artık ihtiyaç duymayabilir Sözleşmesi Madde 1 C
1951 Sözleşmesi Madde 2 - Yükümlülükleri Madde 3 - Ayrımcılık Yapılmaması Madde 4 - Din
Mültecilerin Sorumlulukları Her mültecinin, bulunduğu ülkede, özellikle yasal düzenlemelere ve kamu düzeninin korunması için alınan önlemlere uyma yükümlülüğü vardır 1951 Sözleşmesi, Madde 2
1951 Sözleşmesine Göre Mültecilerin Hakları Ayrımcılık görmeme Din Mal mülk edinme Fikri sınai mülkiyet hakkı Dernekleşme hakkı Mahkemelere erişim Çalışma Eğitim Sosyal yardım iaşe Sosyal güvenlik Yerleşme ve seyahat Seyahat belgesi / Kimlik Idari Ödemeler Varlıkların Transferi
hayatlarının veya özgürlüklerinin tehdit altında bulunduğu bir ülkeden doğruca gelen gecikmeden yetkili makamlara başvuran, ve yasadışı girişlerinin veya bulunuşlarının geçerli nedenlerini gösteren, mültecilere yasadışı yollardan girişleri veya bulunuşlarından dolayı ceza verilmeyecektir 1951 Sözleşmesi, Madde 31 Yasadışı Giriş Devletlerin Yükümlülükleri
Sınırdışı Ülkede yasal olarak bulunan bir mülteci ancak; Ulusal güvenlik veya kamu düzeni sebebiyle İlgili yasal sürece göre alınmış bir karara uygun olarak Diğer bir ülkeye kabulünü sağlayabilmesi için mülteciye makul bir süre tanındıktan sonra sınırdışı edilebilir Sözleşmesi, Madde 32 Devletlerin Yükümlülükleri
Geri Göndermeme ‘Hiçbir Taraf Devlet, bir mülteciyi, ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri dolayısıyla hayatı ya da özgürlüğü tehdit altında olacak ülkelerin sınırlarına, her ne şekilde olursa olsun geri göndermeyecak veya iade (“refouler”) etmeyecektir.’ 1951 Sözleşmesi, Madde 33(1) Devletlerin Yükümlülükleri
Vatandaş olma Taraf Devletler, mültecileri özümsemeyi ve vatandaşlığa almayı her türlü imkan ölçüsünde kolaylaştıracaklardır. Vatandaşlığa alınma işlemlerini çabuklaştırmaya ve bu işlemlerin masraflarını azaltmaya özel çaba göstereceklerdir Sözleşmesi, Madde 34 Devletlerin Yükümlülükleri
Uygulamaya Yönelik Hükümler BMMYK ile İşbirliği Taraf Devletler, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği veya onun görevini devralacak diğer her hangi bir Birleşmiş Milletler kuruluşu ile, görevini yerine getirirlerken işbirliği yapmayı ve özellikle onların işbu Sözleşme hükümlerinin uygulanmasına nezaret etme görevini kolaylaştırmayı taahhüt ederler Sözleşmesi, Madde 35
Türkiye ve İltica 1951 Sözleşmesinin taslağının hazırlandığı Konferansa katılan 26 ülkeden biridir. Kuruluş tarihi olan 1958’den beri BMMYK Yürütme Komitesinin üyesidir Sözleşmesine ve 1967 Protokolüne taraf Devlettir. Coğrafi sınırlama Ulusal iltica sisteminin kurulmasına yönelik çalışmalar