İLETİŞİM
İletişim: Nitelikleri ne olursa olsun iki sistem arasındaki bilgi alış verişi iletişim olarak tanımlanabilir. Bu tanıma dayanarak iki kişinin karşılıklı konuşmasını iletişim olarak kabul edebiliriz. Yani iletişim, katılanların bilgi, düşünce ve duygularını birbirlerine ilettikleri ve bu iletileri anlamaya yorumlamaya çalıştıkları bir süreçtir.
Başarılı bir iletişimin temel koşulları şunlardır: Karşımızdaki kişilere saygı duymak, Gerçekçi ve doğal davranmak , Empati göstermek .
"Konuşmak ihtiyaç olabilir, fakat susmak bir sanattır" "Konuşmak ihtiyaç olabilir, fakat susmak bir sanattır". Madamme De Stael
"insanların çoğu duvar, çok azı da aralarında köprü kurarlar" D. Pire
İletişim; uygun olacağına, * Nerede söylemenin doğru olduğuna * Ne söyleyeceğimizi bilmek, * Bunu ne zaman söylemenin daha uygun olacağına, * Nerede söylemenin doğru olduğuna karar vermek, * En iyi nasıl söyleneceğini düşünmek,
* Olayları basitçe anlatabilmek, * Akıcı bir dille ve karşımızdaki kişiyle göz kontağı kurarak konuşabilmek, * Dikkati yoğunlaştırmak ve verdiğimiz mesajların alınıp alınmadığını farkedebilmektir
İletişimde ‘dinleme’; İyi bir dinleyici, iletişim kurduğu kişinin yalnız söylediklerini değil, yüzü, eli, kolları ve bedeniyle yaptıklarını da "duyar"; çünkü yüz ifadeleri, el ve kol hareketleri, bedenin duruş tarzı, ses tonu gibi sözsüz mesajlar da iletişimin bir parçasıdır. Hatta bazen tek başına iletişimdir.
İletişimde ‘Etkin Dinleme’; Sessizlik (edilgin dinleme): Kabul etmiş olmayı ifade eden sözsüz bir mesajdır. Diğer bir kişiyi dinlemek o bireye saygı gösterildiğini anlatır ve sağlam bir ilişki kurulmasına yardımcı olur.
Kabul ettiğini gösteren tepkiler: Bunun için sözlü mesajlarımızın (Yaa Kabul ettiğini gösteren tepkiler: Bunun için sözlü mesajlarımızın (Yaa!, anlıyorum, evet öyle mi?) yanı sıra beden dilimiz (Kafayı sallamak, öne doğru eğilmek, vb.) ve sözsüz mesajlarımız da önemlidir.
Kapı aralayıcılar ve konuşmaya davet: Bu yöntem dinleyicinin kendi düşünce, duygu ve yargılarını ortaya koymadan, ergenin kişisel duygu, düşünce ve yargılarını ortaya çıkarmaktadır .
Açık uçlu sorular: ""Ne, neler, nasıl Açık uçlu sorular: ""Ne, neler, nasıl?"" sorularıyla olay hakkındaki duygu ve düşüncelerin daha net ortaya çıkması hedeflenir. Sorulmaması gereken sorular ise ""niçin ve neden?"" sorularıdır.
Çocukla İletişim;
Kendinizi çocuğun yerine koyarak durumu değerlendirin Kendinizi çocuğun yerine koyarak durumu değerlendirin. Çocuğunuzun duygularını yaşamaya, çevreye ve olaylara onun gözleriyle bakmaya çalışın.
Çocuğunuzun sizden ayrı duyup düşüneceğini, farklı bir yapı ve bünyeye sahip olabileceğini kabul edin.
Çocuğunuzun gelişim süreci içinde yaşının gereği bazı davranış ve duygularda bulunabileceğini kabul edin. Çocuk yetiştin değildir. Yetişkin gibi düşünemez, davranamaz.
Çocuk eğitiminde etkili olabilmek ve çocukla sağlıklı iletişim kurabilmek için çocuğunuzu olduğu gibi kabul ediniz.
Dayakla, tehditle cezayla ya da bağırıp çağırarak çocuğunuzun olumsuz davranışına o an engel olabilirsiniz ama davranışı ortadan kaldıramazsınız.
Ergenle iletişim;
Ergenlik dönemine giren çocuğun ailesiyle olan ilişkisi gerek yapı gerekse nitelik bakımından değişiklikler gösterir. Bu dönemde çocuk anne ve babayı adeta terk ederek özgün bir birey olma yolundadır.
Çocukluk dönemindeki gibi model alınan artık aile değil; aile dışındaki nesne ve kişilerdir. Ergen, artık kendini bir kişilik olarak tanıtıp öyle görünmek ister.
Bu süreç içinde, ebeveynlerin ergeni tanıması ve anlaması, ergen ile arasındaki iletişime bağlıdır. Ergen ile iyi bir iletişim kurmak isteyen ebeveyn onunla nasıl konuşması gerektiğini ve onu nasıl dinlemesi gerektiğini bilmelidir.
Anne-babaların ergene zaman zaman çocuk, zaman zaman yetişkin gibi davranması, ergenlerin rolleri ve bunlara ilişkin beklentilerindeki belirsizliği arttırır ve çocuğun kafasındaki çelişkilere yenilerinin eklenmesine neden olabilir.
Anne babanın, gencin içindeki yetişkinlik ve çocukluk arasında gelip giden karmaşık duygularının farkında olması; iki taraf için uzlaşmacı bir ilişkinin gelişmesinde önemli bir adımdır.
İLETİŞİM KURARKEN BUNLARI YAPMAMALISINIZ…
ÖĞÜT VERMEK, ÇÖZÜM GETİRMEK, YÖNLENDİRMEK "Şöyle yap, böyle yapma..." "Bu şekilde hareket etmemelisin..." "Buna üzüleceğine, oturup dersini çalışsan daha iyi olur..." "Kavga edeceğinize güzel güzel oynayın, arkadaşlar kavga etmez..."
YARGILAMAK, ELEŞTİRMEK, AD TAKMAK ‘Sen zaten hep kolaya kaçarsın...’ "Bebek gibi davranıyorsun..." "Geri zekalı ne olacak..."
SORU SORMAK, ARAŞTIRMAK, İNCELEMEK "Neden?...Sen ona ne yaptın?...O sana ne dedi?..." "Çocuk neden hastalandı?...İyi giydirmedin mi?..." "Neden uyuyamadın?...Ağır mı yedin?...Kahve de içtin mi?..."
TEŞHİS, TANI KOYMAK, TAHLİL ETMEK "Aslında sen öyle demek istemiyorsun..." "Ben senin aslında neden öyle yaptığını biliyorum..." "Aslında senin derdin başka..."
TESELLİ ETMEK, KONUYU DEĞİŞTİRMEK "Aldırma, boşver..." "Düzelir canım, bunu dert etme..." "Üzülme..." "Başka şeyden konuşalım..." "Olur böyle şeyler, geçer..."