Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

MAYA UYGARLI Ğ I. Maya Uygarlığı’nın Gizemi Bir Orta Amerika uygarlığı olan Maya uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika'nın güneydoğusundan, Honduras,

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "MAYA UYGARLI Ğ I. Maya Uygarlığı’nın Gizemi Bir Orta Amerika uygarlığı olan Maya uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika'nın güneydoğusundan, Honduras,"— Sunum transkripti:

1 MAYA UYGARLI Ğ I

2 Maya Uygarlığı’nın Gizemi Bir Orta Amerika uygarlığı olan Maya uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika'nın güneydoğusundan, Honduras, El Salvador ve Guatemala'ya kadar uzanan bir bölgede hüküm sürmüştür. Bir Orta Amerika uygarlığı olan Maya uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika'nın güneydoğusundan, Honduras, El Salvador ve Guatemala'ya kadar uzanan bir bölgede hüküm sürmüştür. M.Ö. 600 dolaylarında yükselişe geçmişler, M.S. 900 yıllarında ise siyasi kavgalar ve ispanyol işgali sonucu çöküşe geçmiş ve yıkılmışlardır. Maya dillerinden bir kısmı günümüzde de hala kullanılmaktadır. Binlerce yıldır gizemi çözülemeyen uygarlık birçok arkeoloğun ilgisini çekmektedir.Mısır piramitlerini andıran büyük taş tapınakların ve piramitlerin bulunması da birçok soruyu beraberinde getiriyor.

3 MAYALAR Güney Amerika’nın en çarpıcı özellikler taşıyan medeniyetlerinden biridir. Maya uygarlığı en parlak döneminde yani 987 ve 1511 yılları arasında Guetamala’dan Meksika’ya kadar yayılmıştır. Mayalar henüz tekerleği bile tanımamalarına rağmen geride zamanımıza kadar gelen inanılmaz derecede yüksek seviyede bir uygarlık bırakmışlardı. Mayalar astronomide, matematikte, tıpta, eczacılıkta, fizikte, kimyada mimari ve sanatsal alanlarda da şaşırtıcı ilerlemeler kaydetmişlerdir. Kendi çağlarında yapmış oldukları gözlemevlerinin 18.yüzyıla ait gözlemevlerinden bile daha başarılı inşa edildiği görülmüştür. Güney Amerika’nın en çarpıcı özellikler taşıyan medeniyetlerinden biridir. Maya uygarlığı en parlak döneminde yani 987 ve 1511 yılları arasında Guetamala’dan Meksika’ya kadar yayılmıştır. Mayalar henüz tekerleği bile tanımamalarına rağmen geride zamanımıza kadar gelen inanılmaz derecede yüksek seviyede bir uygarlık bırakmışlardı. Mayalar astronomide, matematikte, tıpta, eczacılıkta, fizikte, kimyada mimari ve sanatsal alanlarda da şaşırtıcı ilerlemeler kaydetmişlerdir. Kendi çağlarında yapmış oldukları gözlemevlerinin 18.yüzyıla ait gözlemevlerinden bile daha başarılı inşa edildiği görülmüştür. Günümüz bilim adamlarının büyücü olarak nitelendirdikleri İnka ve Maya operatörlerinin yaptıkları beyin ameliyatlarında aldıkları sonuçlara bugünkü tıp ancak erişebilmektedir. Günümüz bilim adamlarının büyücü olarak nitelendirdikleri İnka ve Maya operatörlerinin yaptıkları beyin ameliyatlarında aldıkları sonuçlara bugünkü tıp ancak erişebilmektedir.

4 Palenque Taşı Maya İmparatorluğuyla ilgili cevaplardan çok onu çevreleyen bir gizem söz konusudur. Mayalar, aslında kayboluşlarının nedeniyle ilgili arkalarında en ufak bir iz bırakmadan ortadan kaybolan yeni dünyanın tek uygarlığıdır. Sahip oldukları gelişmiş mimarlık bilgilerini nasıl edindikleri, astronomi ve sayı sistemleriyle ilgili ileri bilgileri nasıl elde ettikleri ise tam bir bilmece olarak kalmıştır. Günümüz arkeologları hala Mayaların yok olmalarıyla, Maya sayı sistemi ve hiyerogliflerinin anlaşılmasıyla ilgili çelişkili teoriler öne sürmektedirler. Maya İmparatorluğuyla ilgili cevaplardan çok onu çevreleyen bir gizem söz konusudur. Mayalar, aslında kayboluşlarının nedeniyle ilgili arkalarında en ufak bir iz bırakmadan ortadan kaybolan yeni dünyanın tek uygarlığıdır. Sahip oldukları gelişmiş mimarlık bilgilerini nasıl edindikleri, astronomi ve sayı sistemleriyle ilgili ileri bilgileri nasıl elde ettikleri ise tam bir bilmece olarak kalmıştır. Günümüz arkeologları hala Mayaların yok olmalarıyla, Maya sayı sistemi ve hiyerogliflerinin anlaşılmasıyla ilgili çelişkili teoriler öne sürmektedirler.

5 Maya Piramitleri Maya Piramitleri Maya uygarlığının en ilgi çekici anıtları dinsel merkezlerdeki piramitlerdir. Ayrıca yöneticilerin sarayları ve duvar resimleri ve sıvayla süslü soylu kişilerin konutları da ilgi çekici anıtlar arasında yer alırlar. İlgi çekici Maya eserlerinden biri de, usta taş yontuculuklarıyla işledikleri, yöneticilerin şecerelerinin ve askerî zaferlerin betimlendiği, Mayalarca tetun (“ağaç-taş”) adı verilen anıtsal dikilitaşlardır. Maya uygarlığının en ilgi çekici anıtları dinsel merkezlerdeki piramitlerdir. Ayrıca yöneticilerin sarayları ve duvar resimleri ve sıvayla süslü soylu kişilerin konutları da ilgi çekici anıtlar arasında yer alırlar. İlgi çekici Maya eserlerinden biri de, usta taş yontuculuklarıyla işledikleri, yöneticilerin şecerelerinin ve askerî zaferlerin betimlendiği, Mayalarca tetun (“ağaç-taş”) adı verilen anıtsal dikilitaşlardır.

6 Kukuul Kaan Piramidi'nin kuzey cephesi. Mayalar bu piramidi astronomi ve matematik bilgilerini ortaya koymak istercesine belirli bir sistemle inşa etmişlerdir. Örneğin piramidin dört cephesinin her birinde 91 basamak yer alır. Böylece 4x91’le bulduğumuz 364 sayısına en tepedeki düzlüğü de +1 olarak eklediğimizde yıldaki günlerin sayısı olan 365’i buluruz. Ayrıca ilkbahar ve sonbaharda ekinoksların gerçekleştiği anlarda, güneş ışınları, piramidin çıkıntıları sayesinde, iki yılan başı yontusunun "S’ler çizen bir gövde uzantısı" oluşacak şekilde bir gölge oluşturmasını sağlar.(Yılan önemli bir dinsel simgedir.) Kukuul Kaan Piramidi'nin kuzey cephesi. Mayalar bu piramidi astronomi ve matematik bilgilerini ortaya koymak istercesine belirli bir sistemle inşa etmişlerdir. Örneğin piramidin dört cephesinin her birinde 91 basamak yer alır. Böylece 4x91’le bulduğumuz 364 sayısına en tepedeki düzlüğü de +1 olarak eklediğimizde yıldaki günlerin sayısı olan 365’i buluruz. Ayrıca ilkbahar ve sonbaharda ekinoksların gerçekleştiği anlarda, güneş ışınları, piramidin çıkıntıları sayesinde, iki yılan başı yontusunun "S’ler çizen bir gövde uzantısı" oluşacak şekilde bir gölge oluşturmasını sağlar.(Yılan önemli bir dinsel simgedir.)

7 Matematik-Astronomi Orta-Amerika’nın diğer Kolomb-öncesi halkları gibi, Mayalar da on tabanıyla değil yirmi tabanıyla, yani yirminin kuvvetleriyle sayıyorlardı. Yazıtlar, yüz milyonlu sayılarla hesaplar yaptıklarını göstermektedir. Son derece kesin astronomik gözlemlerde bulunmuşlar, Ay ve gezegenlerin hareketlerinin diyagramlarını yapmışlar, Güneş tutulmalarını önceden tahmin edebilmişlerdir. Orta-Amerika’nın diğer Kolomb-öncesi halkları gibi, Mayalar da on tabanıyla değil yirmi tabanıyla, yani yirminin kuvvetleriyle sayıyorlardı. Yazıtlar, yüz milyonlu sayılarla hesaplar yaptıklarını göstermektedir. Son derece kesin astronomik gözlemlerde bulunmuşlar, Ay ve gezegenlerin hareketlerinin diyagramlarını yapmışlar, Güneş tutulmalarını önceden tahmin edebilmişlerdir.

8 TZOLKİN Mayaların zaman hesaplama araçları arasında ilk ve belki de en gizemli döngü, ‘Tzolkin’ adı verilen ‘kutsal takvim’dir. Sözlük anlamı ‘gün sayımı’ olan Tzolkin, 260 günlük bir zaman dilimini içerir ve iki farklı dizinin elemanları arasındaki bileşimle tamamlanır. Bu dizilerden birinde 1’den 13’e kadar uzanan rakamlar, diğerinde belli bir sıra izleyen 20 adet ‘isim’ vardır. Mayalar bu takvimin dışında haab adı verilen ve 365 günden oluşan güneş takvimini de kullanmışlardır. Mayaların zaman hesaplama araçları arasında ilk ve belki de en gizemli döngü, ‘Tzolkin’ adı verilen ‘kutsal takvim’dir. Sözlük anlamı ‘gün sayımı’ olan Tzolkin, 260 günlük bir zaman dilimini içerir ve iki farklı dizinin elemanları arasındaki bileşimle tamamlanır. Bu dizilerden birinde 1’den 13’e kadar uzanan rakamlar, diğerinde belli bir sıra izleyen 20 adet ‘isim’ vardır. Mayalar bu takvimin dışında haab adı verilen ve 365 günden oluşan güneş takvimini de kullanmışlardır.

9 Maya astronomisi, ilginç biçimde, ancak bugünkü modern astronomi hesaplamalarıyla bilinen "Venüs yılı"nı da daha o zamanda hassas bir biçimde saptayabilmişti. Mayalar’ın 584 gün olarak hesapladıkları Venüs yılı günümüzde 583.92 gün olarak saptanmıştır. Mayalar Venüs’e bilinmeyen bir nedenle neredeyse Güneş’ten bile daha fazla önem vermişlerdir. Maya astronomisi, ilginç biçimde, ancak bugünkü modern astronomi hesaplamalarıyla bilinen "Venüs yılı"nı da daha o zamanda hassas bir biçimde saptayabilmişti. Mayalar’ın 584 gün olarak hesapladıkları Venüs yılı günümüzde 583.92 gün olarak saptanmıştır. Mayalar Venüs’e bilinmeyen bir nedenle neredeyse Güneş’ten bile daha fazla önem vermişlerdir.

10 DRESDEN EL YAZMALARI Dresden el yazmaları, Kolomb-öncesi Amerika uygarlıklarından Mayalar’a ait, bazı ağaçlardan elde edilmiş Orta Amerika kağıdı üzerine Maya hiyeroglifleriyle yazılmış el yazmalarıdır. Maya uygarlığı hakkında bilgi vermekle birlikte içeriğinin büyük bir bölümü Venüs yılı periyodu hakkındadır.. Dresden el yazmaları, Kolomb-öncesi Amerika uygarlıklarından Mayalar’a ait, bazı ağaçlardan elde edilmiş Orta Amerika kağıdı üzerine Maya hiyeroglifleriyle yazılmış el yazmalarıdır. Maya uygarlığı hakkında bilgi vermekle birlikte içeriğinin büyük bir bölümü Venüs yılı periyodu hakkındadır..

11 OLMEKLER Mayaların yerleşim sınırlarının bittiği bölgenin yakınlarındaki ünlü Palenque kentinin biraz batısında, Meksika Körfezi’nin güney sahilleri yakınında bulunan antik kent La Venta’da, o bölgede Mayaların öncekileri gibi gözüken, bir başka gizemli uygarlık ortaya çıktı. Günümüzde, "Olmek" adını verdiğimiz bu uygarlığı kuranların kendilerini ne adla çağırdıkları bilinmiyor. Ancak bütün veriler, Mayaların sahip olduğu şaşırtıcı matematik ve astronomi bilgilerinin ve şaşırtıcı mitolojilerinin ana kaynağının, izleri İ.Ö. 1600 yıllarına uzanan Olmek uygarlığı olduğunu gösteriyor. Garip bir biçimde, arkeologların bütün çabalarına rağmen, Meksika’nın hiçbir yerinde Olmek toplumunun gelişim aşamaları olarak adlandırılabilecek bir tek bulgu ya da işaret bile elde edilemedi Mayaların yerleşim sınırlarının bittiği bölgenin yakınlarındaki ünlü Palenque kentinin biraz batısında, Meksika Körfezi’nin güney sahilleri yakınında bulunan antik kent La Venta’da, o bölgede Mayaların öncekileri gibi gözüken, bir başka gizemli uygarlık ortaya çıktı. Günümüzde, "Olmek" adını verdiğimiz bu uygarlığı kuranların kendilerini ne adla çağırdıkları bilinmiyor. Ancak bütün veriler, Mayaların sahip olduğu şaşırtıcı matematik ve astronomi bilgilerinin ve şaşırtıcı mitolojilerinin ana kaynağının, izleri İ.Ö. 1600 yıllarına uzanan Olmek uygarlığı olduğunu gösteriyor. Garip bir biçimde, arkeologların bütün çabalarına rağmen, Meksika’nın hiçbir yerinde Olmek toplumunun gelişim aşamaları olarak adlandırılabilecek bir tek bulgu ya da işaret bile elde edilemedi

12 Atlantis-Mu-Maya Yitik Atlantis ve Mu varlığına gönülden inanan ve iz bulma umuduyla çalışmalarına devam eden Fransız araştırmacı Plongeon, 1914 yılında yayımladığı çalışmasında başta Mısır olmak üzere Meksika’nın Mayaları arasındaki benzerliklerden söz eder. Maya dili arasında hem ses hem de anlam olarak ortak olduğunu belirttiği yaklaşık 150 sözcüğü içeren bir mini sözlük vardır. İran ve Afganistan dolaylarındaki eski kent ve kabile isimlerinden 200 kadarının Maya dilinde anlamlı sözcüklere karşılık geldiği ileri sürülen bir de uzun listeye rastlarız. Yazara göre bu ilginç benzerlikler ve ortaklıklar, Atlantis’in ortadan yok olmasıyla eskiçağ uygarlıklarına ulaşan kültürel mirasın sonuçlarıdır. Yitik Atlantis ve Mu varlığına gönülden inanan ve iz bulma umuduyla çalışmalarına devam eden Fransız araştırmacı Plongeon, 1914 yılında yayımladığı çalışmasında başta Mısır olmak üzere Meksika’nın Mayaları arasındaki benzerliklerden söz eder. Maya dili arasında hem ses hem de anlam olarak ortak olduğunu belirttiği yaklaşık 150 sözcüğü içeren bir mini sözlük vardır. İran ve Afganistan dolaylarındaki eski kent ve kabile isimlerinden 200 kadarının Maya dilinde anlamlı sözcüklere karşılık geldiği ileri sürülen bir de uzun listeye rastlarız. Yazara göre bu ilginç benzerlikler ve ortaklıklar, Atlantis’in ortadan yok olmasıyla eskiçağ uygarlıklarına ulaşan kültürel mirasın sonuçlarıdır.

13 Tarım Maya ovaları verimli Nil Vadisi'ne de, Peru'daki yoğun bir sulamaya sahip Moche Ülkesi'ne benzemez. Maya ekolojisi değişik bir yapıya sahiptir, hassas ve çabuk tükenen tropik topraklarla, düzensiz yağışlar bulunmaktadır. Sık ormanlar ise Mayalar tarafından kesilerek tarım arazisine dönüştürülmüştür. Toprak verimsizdir ve arazi sadece iki yıllık bir verime sahiptir.Bu yüzden de genellikle yedi yıl nadasa bırakılmıştır. Bu arazilerin bir köyü bile besleyemeyeceğini bilen Mayalar da bataklıkları kurutarak, üretken tarlalara dönüştürmüşlerdir. Tepe yamaçlarına da teraslar kurup çok verim elde etmeye başlıyorlar. Çöküşlerinden hemen önce ise tarımsal üretimleri sınır noktalara varmıştır. Fakat yüksek verim almaya başladıkları sıralarda şiddetli kuraklık kendini göstermeye başlamıştır bu durum birçok sıkıntıyı da beraberinde getirmiştir. Maya ovaları verimli Nil Vadisi'ne de, Peru'daki yoğun bir sulamaya sahip Moche Ülkesi'ne benzemez. Maya ekolojisi değişik bir yapıya sahiptir, hassas ve çabuk tükenen tropik topraklarla, düzensiz yağışlar bulunmaktadır. Sık ormanlar ise Mayalar tarafından kesilerek tarım arazisine dönüştürülmüştür. Toprak verimsizdir ve arazi sadece iki yıllık bir verime sahiptir.Bu yüzden de genellikle yedi yıl nadasa bırakılmıştır. Bu arazilerin bir köyü bile besleyemeyeceğini bilen Mayalar da bataklıkları kurutarak, üretken tarlalara dönüştürmüşlerdir. Tepe yamaçlarına da teraslar kurup çok verim elde etmeye başlıyorlar. Çöküşlerinden hemen önce ise tarımsal üretimleri sınır noktalara varmıştır. Fakat yüksek verim almaya başladıkları sıralarda şiddetli kuraklık kendini göstermeye başlamıştır bu durum birçok sıkıntıyı da beraberinde getirmiştir.

14 Güneşteki hareketliliğin uygarlıkların doğuş yükseliş ve çöküşlerini derinden etkilediğini düşünen Maurice Cotterell için tarih, çağın başlangıcından Mayaların gerilemesine neden olan etkenlerin ortaya çıkışına dek süren bir çevrimi simgelemektedir. 2012 yılındaki bitiş için Cotterell’in açıklamasıysa, daha önce defalarca gerçekleşen bir doğal olayın yineleneceği düşüncesi üzerine kuruludur. Güneş’teki manyetik alan değişimleri, bu tarihte yeryüzünün manyetik kutuplarının da değişmesi sonucunu doğuracaktır. Cotterell ile ortak kaleme aldıkları kitapta, Orion Mystery’nin yazarlarından Adrian Gilbert Orta Amerika’daki gizemli uygarlıkların kökeninde, bin yıllar önce bir felaket sonrasında yok olduğuna inandığı Atlantis uygarlığının yattığını yineler. Gilbert’e göre Mısır ile Maya kültürleri arasındaki benzerlikler, her ikisinin de Atlantis çıkışlı olmasının doğal sonucudur ve bin yıllar önce Atlantis’i yok eden doğal afetlerin 2012’de yineleceğini bir biçimde bilen Mayalar, bize çok uzaklardan, bin yıllar öncesinden takvimleriyle mesaj yollamışlardır. Güneşteki hareketliliğin uygarlıkların doğuş yükseliş ve çöküşlerini derinden etkilediğini düşünen Maurice Cotterell için tarih, çağın başlangıcından Mayaların gerilemesine neden olan etkenlerin ortaya çıkışına dek süren bir çevrimi simgelemektedir. 2012 yılındaki bitiş için Cotterell’in açıklamasıysa, daha önce defalarca gerçekleşen bir doğal olayın yineleneceği düşüncesi üzerine kuruludur. Güneş’teki manyetik alan değişimleri, bu tarihte yeryüzünün manyetik kutuplarının da değişmesi sonucunu doğuracaktır. Cotterell ile ortak kaleme aldıkları kitapta, Orion Mystery’nin yazarlarından Adrian Gilbert Orta Amerika’daki gizemli uygarlıkların kökeninde, bin yıllar önce bir felaket sonrasında yok olduğuna inandığı Atlantis uygarlığının yattığını yineler. Gilbert’e göre Mısır ile Maya kültürleri arasındaki benzerlikler, her ikisinin de Atlantis çıkışlı olmasının doğal sonucudur ve bin yıllar önce Atlantis’i yok eden doğal afetlerin 2012’de yineleceğini bir biçimde bilen Mayalar, bize çok uzaklardan, bin yıllar öncesinden takvimleriyle mesaj yollamışlardır. MAYALAR VE 2012

15 Maya Kehanetleri Maya Gözlemevi Maya Gözlemevi Dünyanın en gizemli uygarlığı Mayalar'dan geriye sadece, çözümü onlarca yıl süren yazılı tabletler kaldı. Hiçbir iz bırakmadan tarih sahnesinden silinen bu görkemli uygarlığın izlerini araştıran bilim adamı ve tarihçiler, dünyanın geleceğiyle ilgili önemli ipuçlarına ulaştılar. Mayalar'ın tabletlerinde dünyanın son çağına gireceği ancak bunun büyük bir tufandan sonra olacağı yazılı. "Uzaylı uygarlık" olarak da tanımlanan Mayalar'a göre dünya bugüne kadar dört çağdan geçti ve her çağın sonunda büyük yıkım yaşandı. Mayalar'ın oluşturduğu Tzolkin takvimine bakıldığında da dünyanın yaşayacağı tufan net olarak belli: Dünya 1 milyon 872 bin günde bir çağ değiştiriyor. Oldukça karışık olan bu takvim bilim adamlarınca ancak yüz yılda çözülebildi. Dünyanın en gizemli uygarlığı Mayalar'dan geriye sadece, çözümü onlarca yıl süren yazılı tabletler kaldı. Hiçbir iz bırakmadan tarih sahnesinden silinen bu görkemli uygarlığın izlerini araştıran bilim adamı ve tarihçiler, dünyanın geleceğiyle ilgili önemli ipuçlarına ulaştılar. Mayalar'ın tabletlerinde dünyanın son çağına gireceği ancak bunun büyük bir tufandan sonra olacağı yazılı. "Uzaylı uygarlık" olarak da tanımlanan Mayalar'a göre dünya bugüne kadar dört çağdan geçti ve her çağın sonunda büyük yıkım yaşandı. Mayalar'ın oluşturduğu Tzolkin takvimine bakıldığında da dünyanın yaşayacağı tufan net olarak belli: Dünya 1 milyon 872 bin günde bir çağ değiştiriyor. Oldukça karışık olan bu takvim bilim adamlarınca ancak yüz yılda çözülebildi.

16 Maya Kehanetleri ve Sır Tabletler Maya Kehanetleri'ne göre 22 Aralık 2012 tarihi dünya için çok önemli. Çünkü bu dönemde içinde yaşadığımız çağ sona ererek yeni bir çağ başlayacak. Büyük bir tufanla gelecek olan bu yeni çağın ipuçlarını ise bilim adamlarına göre iklimsel değişimler zaten göstermektedir. "Beşinci kutupsal kayma" olarak adlandırılan bu değişimde daha önceki değişimlerde olduğu gibi yine kutupların manyetik alanının değişmesiyle meydana geleceği maya uygarlığından kalan tabletlerde belirtilmiştir. Mayalar 2012’de geleceğini belirttikleri dünyanın sonunun iklimsel değişiklikler, büyük depremler ve Güneş’te meydana gelecek olan manyetik değişmeler sonucu olacağını tabletlerde gizli mesajlarla aktarmışlardır. Maya Kehanetleri'ne göre 22 Aralık 2012 tarihi dünya için çok önemli. Çünkü bu dönemde içinde yaşadığımız çağ sona ererek yeni bir çağ başlayacak. Büyük bir tufanla gelecek olan bu yeni çağın ipuçlarını ise bilim adamlarına göre iklimsel değişimler zaten göstermektedir. "Beşinci kutupsal kayma" olarak adlandırılan bu değişimde daha önceki değişimlerde olduğu gibi yine kutupların manyetik alanının değişmesiyle meydana geleceği maya uygarlığından kalan tabletlerde belirtilmiştir. Mayalar 2012’de geleceğini belirttikleri dünyanın sonunun iklimsel değişiklikler, büyük depremler ve Güneş’te meydana gelecek olan manyetik değişmeler sonucu olacağını tabletlerde gizli mesajlarla aktarmışlardır.

17 Mayalar’ın Çöküşü Maya uzmanları, Mayalar'ın çöküşünü, M.S. 600 ve 1100 yılları arasında tropikal enlemlerde baş gösteren iklimsel nemliliğin değişimine bağlamışlardır. 10 derece ve 20 derece Kuzey enlem bölgelerinin, sert iklim dalgaları bakımından oldukça hassas olduğu bugüne kadar pek çok araştırmacı tarafından dile getirilmiştir. Harvard Üniversitesi araştırmacıları da benzer şekilde M.S. 790 ve 810 yılları arasında Maya Uygarlığı'nın kuraklığa maruz kaldığını iddia etmiştir. Mayaların çöküşüyle ilgili merak uyandıran asıl konu Mayalar'ın sır takvimleridir. Mayalar gün isimlerinde çeşitli hayvan sembollerini kullanmaktaydılar ve bu dönem sırasında Güneş'le ilgili manyetik bir terslik bekledikleri bir diğer ilginç unsurdur. Bu terslik de kendini güneş ışınlarının artışı, bebek ölüm oranı artışı ve nesil tükenmesi olarak göstermiştir. Ancak Mayalar daha bu olaylar baş göstermeden böyle bir şeyle karşılaşacaklarını takvimlerine çok önceden işlemişlerdir. Maya uzmanları, Mayalar'ın çöküşünü, M.S. 600 ve 1100 yılları arasında tropikal enlemlerde baş gösteren iklimsel nemliliğin değişimine bağlamışlardır. 10 derece ve 20 derece Kuzey enlem bölgelerinin, sert iklim dalgaları bakımından oldukça hassas olduğu bugüne kadar pek çok araştırmacı tarafından dile getirilmiştir. Harvard Üniversitesi araştırmacıları da benzer şekilde M.S. 790 ve 810 yılları arasında Maya Uygarlığı'nın kuraklığa maruz kaldığını iddia etmiştir. Mayaların çöküşüyle ilgili merak uyandıran asıl konu Mayalar'ın sır takvimleridir. Mayalar gün isimlerinde çeşitli hayvan sembollerini kullanmaktaydılar ve bu dönem sırasında Güneş'le ilgili manyetik bir terslik bekledikleri bir diğer ilginç unsurdur. Bu terslik de kendini güneş ışınlarının artışı, bebek ölüm oranı artışı ve nesil tükenmesi olarak göstermiştir. Ancak Mayalar daha bu olaylar baş göstermeden böyle bir şeyle karşılaşacaklarını takvimlerine çok önceden işlemişlerdir.


"MAYA UYGARLI Ğ I. Maya Uygarlığı’nın Gizemi Bir Orta Amerika uygarlığı olan Maya uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika'nın güneydoğusundan, Honduras," indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları