Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI"— Sunum transkripti:

1 ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI

2 Çocuğun kötüye kullanımı dört ana başlık altında toplanabilir:
1.İhmal 2.Fiziksel istismar 3.Duygusal istismar 4.Cinsel istismar

3 İhmal ve İstismarın Nedenleri; 1. Sosyolojik Nedenler 2
İhmal ve İstismarın Nedenleri; 1.Sosyolojik Nedenler 2.Psikolojik Nedenler

4 Ekonomik nedenler; Yüksek düzeyde işsizlik, fakirlik, barınaktan yoksun olma, standartların altında ya da kalabalık ev ortamları ihmal ve istismarın her türüne zemin hazırlayan etmenler olabilirler.

5 Yeterli Sosyal Desteğin Olmaması;
Göç ya da kayıplar yüzünden aile bireylerinin sosyal desteğinden yoksun kalma ya da boşanmaların artması ve çocuk yetiştirmenin tek bir ebeveynin üzerine kalması gibi faktörler zaten zor olan yaşam koşullarını daha da güçleştiren faktörlerdir ve aşırı derecede strese yol açarlar.

6 Bir diğer neden ise her iki ebeveynin de çalışmak zorunda kalması ve çocuğun bilgisiz ve yetersiz bir bakıcının eline bırakılmasıdır. Son yıllarda genç hamileliğinin artması ihmal ve istismarı doğuran etmenler arasında sayılabilir.

7 Çocuk yetiştirme biçimleri;
Ebeveynlerin her anlamda olumsuz yaşam koşullarında büyümüş olmaları, onların bir çocuğu büyütmek için gerekli olan bilgi, beceri ve isteklerinin gelişmesini engellemiş olabilir.

8 Medya; Medyanın yaşamımızdaki eğitici, bilgilendirici ve eğlendirici rolü tartışmasız çok büyüktür. Ancak, saldırganlık, şiddet ve istismarı içeren görüntülerin teşhir edilmesinin ihmal ve istismar üzerinde olumsuz bir etkisi olduğu da bilinmektedir.

9 Madde bağımlılığı; Madde bağımlılığı da ihmal ve istismarda rol oynayan etmenler arasında sayılmaktadır.

10 2. PSİKOLOJİK NEDENLER

11 Bağlanma Kuramı; Bebeğin kendisine bakan kişiye sağlam ve sağlıklı bir şekilde bağlanması ilerde diğer insanlarla sağlıklı ilişkiler kurmasıyla yakından ilişkidir. Diğer taraftan, yetersiz ya da zayıf bağlanma ileriki yıllardaki duygusal ve davranışsal sorunlara bir temel oluşturmaktadır.

12 Bağlanma ve ihmal, istismar arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmaların ortaya koyduğu nokta şudur; çocukken yaşanılan yetersiz ya da istismarcı bakımdan çok, yaşamın ilk yıllarına ait adı konulmayan yoksunluklar ve çözümlenmemiş duygular ebeveynlerin çocuklarına güvenli psikolojik bağlanmanın gelişimi için gerekli olan sürekli ilgi ve bakımı verme becerisinden alıkoymaktadır.

13 Ailedeki ruh hastalıkları
Ailedeki sosyal becerilerin ve iletişimin zayıf olması

14 Çocuğa İlişkin Özellikler;
Bazı çocuklar diğerlerine nazaran daha fazla istismar edilme riski altındadır. Doğuştan engeli olan ya da kronik hastalığı olan çocukların bakımı çok zor olabilir ve diğer koşulların da baskısıyla (ekonomik nedenler, stres, madde bağımlılığı gibi) ihmal ya da istismara açık bir hale gelebilirler.

15 Aile Özellikleri; İhmal davranışları sergileyen aileler, diğer ailelere oranla, çocukların temel gereksinimlerini karşılamada oldukça kıt kaynaklara sahip çok çocuklu aileler oldukları gözlemlenmektedir.

16 İHMAL: Çocuğun ihmali çocuğun kötüye kullanımının en yaygın şeklidir ve ‘barınak, yiyecek, giyecek, eğitim, denetim, sevgi, tıbbi bakım gibi onun fiziksel, bilişsel ve duygusal gelişimi için gerekli olan gereksinimlerinin karşılanmaması ve yaşa uygun olan bakımın verilmemesi’ olarak tanımlanır.

17 İHMALİN FİZİKSEL BELİRTİLERİ

18 Yeterli derecede denetlenmeme:
• Yalnız bırakılmaması gereken yaşta olan bir çocuğun normalden uzun bir süre yalnız bırakılması, • Evin içinde ya da dışarıda olası tehlikelerden çocuğun korunmaması, • Sık sık kazaya uğrama,

19 • Uygun olmayan kişilerin bakımına bırakılması
• Uygun olmayan kişilerin bakımına bırakılması.Örneğin; kendinden sadece bir iki yaş büyük başka bir çocuğun ya da çocuğa göz kulak olamayacak bir yetişkinin (bir alkoliğin; çok yaşlı birinin) bakımına bırakılması • Çocuğun terk edilmesi, • Çocuğun evden kovulması, • Evden kaçan bir çocuğun yeniden eve kabul edilmemesi,

20 Eğitimin aksaması: • Çocuğun okula gitme yaşı geldiği halde okula kaydedilmemesi, • Kız çocuk olduğu için okula kaydedilmemesi, • Çocuğun okul devamsızlığına göz yumulması,

21 • Geçerli bir neden olmadığı halde ailenin okul toplantılarına katılmaması,
• Çağrıldıkları halde okula gitmemesi, • Çocuk hakkındaki soruların yanıtlanmaması ya da bilinmemesi, • Özel eğitime gereksinim duyan çocuğun bu eğitimi almasının engellenmesi.

22 Tıbbi bakım, sağlık ve temizlik koşullarının yerine getirilmemesi:
• Ekonomik açıdan koşullar elverdiği ve gereksinim duyulduğu halde çocuğun tıbbi bakımının yerine getirilmemesi ya da ertelenmesi,

23 • Eksik ve kötü beslenme: Çocuğun yaşıtlarına göre kilosunun çok düşük olması, sağlıklı büyümesi için gerekli ya da uygun besinlerin verilmemesi,

24 • Çocuğun aşırı derecede pis ve bakımsız olması; ciltte hijyenin yeterli derecede sağlanamamasından doğan yaralar, kaşıntılar • Çocuğun mevsime göre giydirilmemesi • Güvenli ya da uygun olmayan yerlerde barındırma

25 İHMALİN DAVRANIŞSAL BELİRTİLERİ

26 • Çocuğun konuşmasına izin verilmemesi: Konuşurken lafının ağzına tıkılması ya da söylediklerinin umursanmaması, • Çocuğun aşırı uçta davranışlar sergilemesi: bir an alışılmışın dışında saldırgan ve yıkıcıyken diğer bir an aşırı derecede pasif ve içekapanık olması ya da altını ıslatma, parmak emme gibi regresif (geriye dönüş) davranışlar sergilemesi,

27 • Çocuğun en küçük hatayı ya da kazayı - birşey dökmek, kırmak gibi- ailesine söylemekten korkması,
• Gelişimsel gecikmeler: Görünen bir fiziksel neden olmaksızın konuşma, motor ve duyusal becerilerde ciddi düzeyde gecikmeler; yetersiz beslenme ve uyaran eksikliğine bağlı olarak zihinsel gelişme geriliği

28 • Uyaran eksikliğine bağlı olarak iletişim kurmada güçlük,
• Öğrenme güçlüğü , • Sevgi ve ilgi açlığı, • Madde kullanımı: Çocuğun alkol, sigara ya da uyuşturucu gibi maddeleri kullanmasına göz yumulması.

29 Uyarı: Yukarıda tanımlanan göstergelerin değerlendirilmesinde iki nokta mutlaka dikkate alınmalıdır:
1. Göstergelerin sürekliliği: Bir çocuğun ihmal edildiğini söyleyebilmek için bu göstergelerin uzun bir zaman dilimi içinde tekrar tekrar gözlenmesi; diğer bir deyişle süreklilik taşıması gerekmektedir.

30 2. Sosyo- ekonomik faktörler: İhmal göstergelerinin ailenin sosyo-ekonomik düzeyi dikkate alınarak değerlendirilmesi; maddi açıdan olanakların elvermemesi ile ihmalin karıştırılmaması gerekmektedir. İhmal vakalarında koşullar elverdiği halde ya da elverdiği ölçüde çocuğun fiziksel, duygusal ve tıbbi bakımının uygun bir biçimde yerine getirilmemesi söz konusudur.

31 FİZİKSEL İSTİSMAR Fiziksel istismar, istismarın en iyi tanınan şeklidir ve ‘bir kaza olmaksızın, fiziksel travma ya da yaralanmalarla sonuçlanan herhangi bir davranış biçimi’ olarak tanımlanır.

32 Fiziksel istismar yaralanmaları çimdikleme, ısırma, vurma, tekmeleme, yakma, ağzı kapatarak boğmaya teşebbüs etme, şiddetli bir şekilde sarsma ya da herhangi bir başka şekilde çocuğun bedenine zarar vermektir. Bu yaralanmaların bir kısmı çocuk oyun oynarken kaza ile olmuş olabilir; ancak yaraların yeri, yaralanmanın sıklığı fiziksel istismardan şüphelenmeye yönlendirmelidir.

33 Çocuğa Şiddeti Uygulayan Kimlerdir?
Çocuğa karşı şiddeti uygulayan genellikle tanıdığı, evi, okulu, işyeri gibi yakın çevresinde bulunan erişkinlerdir. Aile içi şiddet çocuğa anne, baba ya da evdeki diğer büyükler tarafından, okulda şiddet ise öğretmenler ve diğer görevliler ya da diğer öğrenciler tarafından uygulanmaktadır. Bunlara ek olarak zihinsel ya da bedensel özürlü, hiperaktif ya da uyum güçlüğü çeken çocuklar şiddete daha sık maruz kalmaktadır.

34 FİZİKSEL İSTİSMARIN SONUÇLARI

35 Kısa dönemde görülenler:
• Morluklar, yaralar, kırıklar

36 Uzun dönemde görülenler:
• Düşük benlik saygısı: Fiziksel istismara uğrayan çocukların çoğunun düşük ya da zayıf benlik saygısına sahip olduğu gözlemlenmektedir. Bu çocukların çoğu, arkadaşlarıyla sosyal etkinliklere girmeyi reddedebilir ve kendilerine yönelik zarar verici davranışlara götürebilecek çaresizlik ya da umutsuzluk duyguları yaşayabilirler,

37 • Saldırgan, yıkıcı ve bazen yasal olmayan davranışlar: Şiddet içeren davranışlar, diğer davranışlar gibi öğrenilmektedirler. Aile içi şiddet davranışlarına şahit olan ya da bu davranışlara maruz kalan çocukların, problem ya da çatışma çözme davranışları olarak bu yolu benimseme olasılığı çok yüksektir.

38 • Öfke ve intikam duyguları •Başkalarına güvenme ve başkalarını sevme becerisinden yoksun olma ve yeni ilişkilere girmeye korkma •Pasif ve içe kapanma davranışları •Kaygı-korku •Kabuslar

39 • Okul sorunları ve başarısızlık • Mutsuzluk ya da depresyonun diğer belirtileri • Madde bağımlılığı • Evden kaçma •

40 Çocuklukta şiddete maruz kalan çocuk ileriki yaşantısında bunu sadece kendi çocuğuna yönelik olarak değil başkalarına yönelik olarak da kullanmaktadır.

41 Babanın anneye saldırgan davranışını gören çocuklar, şiddet kendilerine yönelmese bile kurban durumundadır.

42 DUYGUSAL İSTİSMAR: ‘Sistemli bir şekilde çocuğun aşağılanması ya da görmezlikten gelinmesi gibi, onun sağlıklı duygusal gelişimini ve benlik saygısını ciddi bir biçimde etkileyen davranış kalıpları olarak’ tanımlanır.

43 Zaman zaman ebeveynlerin, kontrollerini kaybedip çocuklarına kırıcı sözler sarf ettikleri, onların ilgiye gereksinim duydukları zamanda bunu görmezden geldikleri ya da istemeden onları incittikleri anlar olur.

44 Bu nedenle duygusal istismarın tek bir olayla sınırlı olmadığını tekrarlayan ve sürekliliğini koruyan hakaret etme, tehdit etme, aşağılama, izole etme ve/veya karşıdaki kişiyi kontrol etme gibi davranışlardan oluşan bir örüntü olduğunu anlamak çok önemlidir.

45 DUYGUSAL İSTİSMARIN TÜRLERİ

46 Reddetme: Çocuğun varlığını ve değerini kabul etmeyi reddetme, çocuğa işe yaramaz, istenmeyen biri olduğu iletisini verme, çocuğu başarısız olarak tanımlama, onaylamama, takdir etmeme, onun düşünceleri ve duyguları olduğunu göz ardı etme,çocuğa kardeşlerinden farklı davranma

47 Aşağılama: Hakaret etme, alay etme, isim takma, taklit etme, bağırma, azarlama, küfretme, herkesin içinde küçük düşürme gibi çocuğun kimliğini, onurunu ve kendilik değerini yok eden davranışlar

48 Umursamama: Çocuğun psikolojik gereksinimlerine karşı duyarsız olma, çocuğun gelişimi için gerekli olan uyarıcı ya da tepkilerden yoksun bırakılması, sevgi ve şefkat göstermeme, ismiyle hitap etmeme, hiç bir davranışını önemsememe, onu yok sayma

49 Yıldırma: Çocuğu aşırı derecede korkutma, çocuğa dünyanın acımasız ve öfkeli bir dünya olduğuna inandırma, kapalı yerlere kapatma, şiddet içeren davranışları zorla izlettirme, çocuğu terketme, yaralama ya da öldürme tehdidinde bulunma, çocuğun sevdiği kişi, hayvan ya da eşyaya zarar verme ya da zarar verme tehdidinde bulunma, terketme tehdidinde bulunma

50 Yoksun bırakma: Çocuğun yaşıtlarıyla uygun oyun ve aktivitelere girmesine izin vermeme, bebeği sürekli odasında tutarak uyarıcılardan yoksun bırakma, ergenleri ders dışı etkinliklere katılmalarını engelleme, çocuğa zamanının çoğunu odasında tek başına geçirmesini söyleme ya da zorlama, kendi ortamında bile çocuğun özgürlüğünü kısıtlama

51 Duygusal İstismarın Çocuklarda Belirtileri
Depresyon Geri çekilme Düşük benlik saygısı Yüksek kaygı düzeyi Korku dolu olma Fiziksel, ruhsal ve duygusal gelişimde gecikmeler Saldırganlık Kendine zarar verici davranışlar Duygusal değişkenlik

52 Uyku bozuklukları Tıbbi temeli olmayan fiziksel şikayetler Yaşa ve gelişime uygun olmayan davranışlar Aşırı derecede utangaç, pasif ya da itaatkar olma İntihar girişimleri ya da intihardan söz etme Aşırı derecede bağımlı olma Olması gerekenden daha az başarılı olma Güvenememe Çalma Bilinen ya da şüphelenilen diğer istismar türlerinin de olması

53 DUYGUSAL İSTİSMARIN ETKİLERİ

54 Çocuklarda; Duygusal istismar konuşma bozukluklarına, fiziksel, zihinsel ve/veya duygusal gelişimde gecikmelere, bağımlılığa yol açabilir. Düşük benlik saygısı, içe kapanma, yıkıcı davranışlar (yangın çıkarma ya da hayvanlara eziyet etme gibi) gibi davranışlar görülebilir. Çocuğun başkalarıyla gerçek ilişkiler kurma becerisi ciddi bir biçimde yara alabilir. Duygusal olarak istismar edilen pek çok çocuk yaşam boyu başkalarının onayının peşinden koşabilir. Onlar bu ‘sevgiyi’ o kadar çok isterler ve bunu hak etmediklerine o kadar emindirler ki, yakın ilişkide istismara çok açık bir hale gelebilirler.

55 ÇOCUĞUNUZA KARŞI KONTROLÜNÜZÜ KAYBEDECEĞİNİZİ HİSSEDİYORSANIZ:
• Hemen durun ve içinizden 1O’a kadar sayın. Bunu yaparken bir kaç kez derin nefes alın ve yavaş yavaş verin. • Çocuğunuza çok öfkeli olduğunuzu ve sakinleşene kadar bu konuyu konuşmak istemediğinizi söyleyin. • Kendi kendinize ‘Sakin ol’ deyin.

56 • Kendinize sevdiğiniz bir yiyecek ya da içecek hazırlayın.
• Telefonla bir arkadaşınızı ya da akrabanızı arayın ve başka konulardan konuşun. • Sizi sakinleştirebilecek bir etkinlikle uğraşın; örneğin çiçeklerinizi sulayın.

57 • Çocuğunuzun yanından uzaklaşın; mümkünse odanıza gidin ve sakinleşene kadar orada kalın. Hala sakinleşemediyseniz gidin bir yastığı yumruklayın. • Sakinleşince çocuğunuzun yanına dönün ve sorun davranışa çözüm bulmaya çalışın. Unutmayın tüm bunları yapmakla, bir yandan onu ve kendinizi incitmekten kaçınırken diğer yandan da ona öfkenin nasıl kontrol edilebileceğini öğretmiş olursunuz.

58 CİNSEL İSTİSMAR: ‘Çocuğun, bir erişkininin cinsel gereksinim ya da isteklerinin doyumu için cinsel nesne olarak kullanılması ya da kullanılmasına göz yumulmasıdır.’ Çocuğun, ailenin bir bireyi ya da bireyleri tarafından cinsel amaçlar uğruna kullanılmasına ise ensest denmektedir.

59 Çocuk Cinsel Tacizini Arttıran Etmenler
1-Düşük gelir   2-Çocuğun sosyal izolasyonu 3-Üvey baba 4-Daha çok tutucu görünen babalar 5-Çocuklarına fiziksel olarak dokunmayan babalar 6-Anne yokluğu 7-Eğitimi düşük anne 8-Cinsel konularda cezalandırıcı anne

60 Cinsel istismarı gerçekleştiren kişi, erkek ya da kadın, bir yabancı ya da bir aile dostu, bir komşu ya da yakın bir akraba gibi bildiği ve güvendiği bir kişi olabilir.

61 CİNSEL İSTİSMAR KAPSAMINA GİREN DAVRANIŞLAR
Cinsel istismar kapsamına giren davranışlar çok geniş bir yelpaze üzerinde yer alırlar ve üç sınıf altında toplanabilirler:

62 Dokunmanın olmadığı istismar davranışları: Sözel olarak cinsel uyarı, teşhircilik, çocuğa pornografik yayınlar ya da bilerek cinsel içerikli davranışları izlettirme, cinsel muayeneye zorlama ve pornografik yayınlarda kullanılması Dokunmanın olduğu istismar davranışları: Uzayan ve aşırı bir biçimde yakınlık içeren öpme, okşama, çocuğun yetişkinin cinsel organına dokunmaya zorlanması, bir yetişkinin çocuğun cinsel organına tıbbi bir amaç olmaksızın cinsel amaçla dokunması Cinsel birleşmenin olduğu istismar davranışları: Her türlü cinsel ilişki, çocuğun fuhuşa teşvik edilmesi

63 Çocuklar Yaşadıklarını Neden Söylemezler?
Kendilerine inanılmayacağınI düşünürler. Başlarının belaya gireceğinden korkarlar. İstismarcının tehditlerinden korkarlar. İstismarcıyı korumak isteyebilir, sevebilirler ama yaptıklarını sevmezler. Nasıl anlatılacağını bilmeyebilirler. Cinsel davranışların yanlış olduğunu bilmeyebilirler.

64 Arkadaşları tarafından dışlanabileceklerinden korkarlar.
Homoseksüel olarak adlandırılabileceklerinden korkarlar. Büyüklerle cinsel konuları konuşmaktan utanırlar, korkarlar. İyi çocukların cinsellikle ilgili sözcükleri kullanmasının doğru olmadığı söylenmiştir.

65 Çocuklar Sonunda Nasıl Söylerler?
İstismarın derecesi, sıklığı artar ve çocuğu korkutursa, Cinsel istismardan korunmayla ilgili bilgi alırsa ve kendisine yapılanın doğru olmadığını fark ederse ve söylenmesi gerektiğini öğrenirse, Çocuklar sırlarını en yakın arkadaşları ile paylaşmak isteyebilirler.

66 Kardeşleri kendisinin ilk istismar edildiği yaşa gelmişse onları korumak maksadıyla,
Ergenliğe gelmişse hamilelikten korkar ya da istismarcının baskısından kurtulmak için, Çocuk güvenebileceği ve kendisi ile yakından ilgilenen bir yetişkinle karşılaştığı zaman, Fiziksel bir yakınma sonrası doktora gittiğinde.

67 CİNSEL İSTİSMARIN DUYGUSAL VE DAVRANIŞSAL GÖSTERGELERİ

68 Küçük çocuklarda:

69 Hiperaktivite Aşırı talepkar olma Mutsuzluk, kaygı, ağlama Öfke patlamaları Aşırı derecede itaatkar olma Hiçbir şeye ilgi göstermeme, sanki bir rüya aleminde yaşama Diğer çocuklara ya da oyuncaklara karşı cinsel içerikli davranışlarda bulunma ve öfkeli, saldırgan ya da kontrolcü bir biçimde davranma Davranışlarda gerileme; parmak emme, yatak ıslatma gibi

70 Cinsel organıyla çok fazla meşgul olma
Kendisine bakan kişinin eteğine yapışma ya da aşırı bağımlı bir hale gelme Uyku bozuklukları: kabuslar, yatağa gitmekten korkma, çığlık atarak uyanma, fobiler İştahta değişiklik Daha önce tanıdığı bir kişiyle yalnız kalmaya aşırı tepki gösterme

71 Evin belli bir bölümünden, belli bir kişiden ya da belli cinsiyette olan biriyle yalnız kalmaktan korkma Ortada görünen bir neden olmaksızın bir akrabanın ya da arkadaşın evine gitmeyi reddetme Yabancılara karşı aşırı derecede yakınlık gösterme Yaşıyla orantılı olmayan cinsel davranışlar, oyunlar ya da konuşmalar sergileme, cinsel içerikli resimler çizme Fiziksel bir neden olmaksızın baş ağrısından, mide bulantısından şikayet etme Ani huy değişikliklerinin olması

72 Okul başarısının gerilemesi
Dikkati yoğunlaştıramama Akranlarıyla ilişkilerinin bozulması ya da arkadaş edinmede zorluklar Olayı anımsatan yerler, kişiler, görüntüler ve konuşmalardan kaçınma Yineleyici oyunlar (olay sırasında yaşadığı sıkıntıyı oyun sırasında yenerler, çünkü oyunu kendileri yönlendirebilirler) Zayıf benlik imajı ve benlik saygısının olmaması Sosyal etkinliklere katılmada gönülsüzlük Başkalarına güvenememe

73 CİNSEL İSTİSMARIN ETKİLERİ

74 Duygusal tepkiler: Aldatılmışlık, kızgınlık, suçluluk, utanç, korku, kendini suçlama, güçsüzlük, çaresizlik, kendi duygu ve algılarına güvenememe, duygusal açıdan kendini kapama, kendine ilişkin olumlu yanları görememe, düşük benlik saygısı, mükemmeliyetçilik, sevgi verme ve almada zorluk, ne olduğuna ve istismarcıya ilişkin karmaşık duygular, kirlenmişlik hissi, güvensizlik, kaygı, başına gelenlerden gizlice zevk aldığından dolayı endişelenme, iyiymiş gibi görünme

75 İlişki problemleri: ‘hayır’ diyememe, başkalarına güvenememe, kendini ve/veya başkalarını idealize etme ya da değerinden az görme, kendini izole etme ya da aşırı bağımlı bir hale gelme

76 İnançların sarsılması: İstismarın her türü, özellikle de cinsel istismar, çocuğun ya da ergenin yaşamını sürdürebilmesi, sağlıklı gelişebilmesi ve ilişkiler kurabilmesi için gerekli olan temel inançlarını sarsar.

77 CİNSEL İSTİSMARA UĞRAYAN ÇOCUK YA DA GENÇ:

78 İstismar edenden, Kendine ve ailesine sorun çıkarmaktan, Kendileri için önemli olan kişileri kaybetmekten ve Farklı olmaktan KORKARLAR.

79 Kendilerinde bir şeylerin değiştiğini hissettikleri için,
Başlarından geçen deneyimde yalnız kaldıkları için, İstismara ilişkin konuşmakta zorluk çektikleri için YALNIZLIĞA YÖNELİRLER.

80 Kendilerinde bir şey alındığı için,
Bedenlerinden bir şeyler kaybettikleri için, Güvendikleri kişi ya da kişiler tarafından aldatıldıkları için ÜZGÜNDÜRLER.

81 Hem istismarcıya, Hem kendilerini koruyamayan yetişkinlere Hem de böyle bir ilişkiye katılmış olmaktan dolayı kendilerine ÖFKE DUYARLAR.

82 İstismarı durduramadıkları için,
Bedenlerinin verdiği tepki için SUÇLULUK DUYARLAR.

83 Her şeye karşın hala istismarcıyı seviyor olmaktan
Duygularının sürekli değişiyor olmasından dolayı KARMAŞIK DUYGULAR YAŞARLAR.

84 Ensest ve Cinsel İstismara Yönelik Yanlış İnanışlar

85 Mit: Çocuklukta cinsel istismar nadirdir.
Gerçek: Ensest ya da cinsel istismar sıktır. Her dört kadından biri her on ya da yedi erkekten biri on sekiz yaşına gelene kadar en az bir kez cinsel olarak istismar edilmektedir.

86 Mit: Çocukların büyük çoğunluğu bir yabancı tarafından istismar edilir.
Gerçek: İstismara uğrayan çocukların %80’i bildikleri birisi tarafından istismar edilirler.

87 Mit: İstismarcılar şüpheli görünürler.
Gerçek: İstismarcıların büyük bir çoğunluğu görünümde diğer kişilerden farklılık göstermezler. Genellikle iyi vatandaşlardır.

88 Mit: Kadınlar da erkekler kadar cinsel istismarda bulunabilirler.
Gerçek: Çocuklara temel bakım veren kişiler kadın olsa bile kadın ya da çocuklara karşı suç işleyenlerin %80’ini erkekler oluşturmaktadır.

89 Mit: Çocuklar hayal güçlerinin zenginliği nedeniyle cinsel istismarı uydururlar.
Gerçek: Çocuklar bu konuda genellikle yalan söylemezler. Bu konudaki en önemli kural çocuğun söylediklerine inanmaktır.

90 Mit: Yaşanmış bir iki olay önemli değildir
Mit: Yaşanmış bir iki olay önemli değildir. Çocuklar olup biteni çabuk unuturlar. Gerçek: Bir kez ya da birden fazla sayıda tekrarlanan cinsel istismar çocuğun ruh sağlığını önemli ölçüde olumsuz olarak etkiler.

91 Mit: Olayı provoke eden, şirin ve cazip kız çocukları, evden kaçan çocuklar ve ihmal edilmiş çocuklar potansiyel kurbanlardır. Gerçek: Her sosyo-ekonomik düzeyden ve kültürel gruptan gelen kız ve erkek çocuklar kurban olabilir.

92 Mit: İstismara genellikle yoksul ailelerde rastlanır.
Gerçek: Etnik köken, gelir düzeyi ya da dini inanışına bakılmaksızın her türlü ailede istismara rastlanabilir.

93 Mit: Çocukların büyük çoğunluğu bunu hak ederler.
Gerçek: Hiçbir çocuk cinsel olarak istismar edilmek istemez. Yaşamlarındaki erişkinlerden duygusal yakınlık beklerler.

94 Mit: Parklar, genel tuvaletler, karanlık sokaklar, karanlık yerler, boş inşaat sahaları tehlikeli bölgelerdir. Gerçek: Olayın olduğu yer genellikle ev, okul, ev ile okul arasındaki yol gibi çocuğun içinde bulunduğu çeredir.

95 CİNSEL İSTİSMAR AÇIKLANDIĞINDA NE YAPMALI?
    Duyulduğunda önce ona inanmalı. Çocuklar cinsel taciz konusunda yalan söylemeyi bilmezler. Olanları anlatabilmenin ne kadar güç olduğu bilinmeli ve ona anlayış gösterilmeli. Çocuklar yaşadıkları olayı arkadaşlarına oyun gibi anlatıp gösterebilirler, buna engel olunmamalı. Bu çocuğa iyi gelecektir.

96 Olan bitenin onun suçu olmadığı ona söylenmeli. Sakin olmaya çalışmalı
Olan bitenin onun suçu olmadığı ona söylenmeli. Sakin olmaya çalışmalı. Çocuk tedirgin olmamalı. Tedirgin olan çocuk olayı yeniden kapatabilir, susabilir. Yetişkin ve çocuk için bilgi ve yardım istemek gerekir. Bunun için de en güvenilen yakınlar, arkadaşlar ve uzmanlar yardımcı olabilirler.

97 • Çocuklar size bir şey söylemek istediğinde, ONLARI DİNLEYİN.
• Çocukların başkaları hakkında anlattıklarını CİDDİYE ALIN. • Çocuğunuz okulda başka çocuklar tarafından hırpalanıyor, alay ediliyor ya da farklı davranılıyor ise bunu DİKKATE ALIN.

98 • Çocuğunuzun etrafındaki güvenebileceğiniz büyüklerin çocuğunuzla ilgilenmesini İSTEYİN.
• Çocuğunuzu güvenmediğiniz akraba, yetişkin ya da arkadaşlarla yalnız BIRAKMAYIN. • Çocuğunuzun kimlerle, nerede vakit geçirdiğine DİKKAT EDİN.

99 • Onun izbe yerlere yetişkinlerle ya da kendinden çok büyük çocuklarla gitmesine İZİN VERMEYİN.
• Aşırı tepki vermeyin. Sakin kalmaya çalışın ve durumu tepkisel olmadan ele alın. Çocuklar böylece sizin geri bildiriminize GÜVENEBİLSİN. • Cezalandırmayın, Bağırmayın, BİLGİLENDİRİN.

100 EBEVEYNLERİN ÇOCUKLARINA CİNSEL İSTİSMAR KONUSUNDA VEREBİLECEKLERİ İLETİLER

101 Sen özel ve önemlisin. Bedenin sana aittir. Bedeninde çok özel olan yerler var. Eğer birisi buralara dokunmak isterse ona ‘HAYIR’ deme hakkına sahipsin. Bu tanıdığın, sevdiğin bir yetişkin olsa da ben sana ‘HAYIR’ deme iznini veriyorum.

102 Duygularına kulak ver. İnsanlar sana dokunduklarında ve sen bundan hoşlanmıyorsan duygularına güven.
Eğer biri seni rahatsız ederse bunu hemen gelip bana söylemeni istiyorum. Sana söz veriyorum: söylediğin herşeye inanacağım. Eğer biri, doğru olmayan bir biçimde sana dokunursa bu senin hatan değil. 0 yetişkin sana ne yaparsa yapsın senin hatan değil.

103 Eğer Çocuğunuzun İstismara Uğradığını Düşünüyorsanız Neler Yapabilirsiniz

104 Sizinle ya da güvenilir bir erişkinle konuşmasını sağlamak amacıyla güvenli bir ortam oluşturun. Yaşadıklarını anlatması konusunda onu cesaretlendirirken, olmayan şeyleri anlatmaması konusunda uyarın. Çocuğun anlatmasını engelleyecek duygusal tepkilerden kaçının.

105 Yanlış bir şey yapmadığı konusunda ona güvence verin.
Psikolojik sağlığı açısından psikiyatri desteği almanız gerekebilir. Tıbbi muayene yapılmasını sağlayın. Bu konuda uzman bir hekim seçin.


"ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları