Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

VEJETASYONUN SINIFLANDIRILMASI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "VEJETASYONUN SINIFLANDIRILMASI"— Sunum transkripti:

1 VEJETASYONUN SINIFLANDIRILMASI

2 Vejetasyonun sınıflandırılması üzerindeki ilk çalışmalar, Humbolt (1806), Griseback (1863), Drube (1890) ve Warming (1896) gibi bitki coğrafyacıları tarafından yapılmıştır. Bu araştırmacıların çalışmaları daha çok vejetasyonun deskriptif fazını teşkil etmekte idi. Vejetasyonun sınıflandırılması için özel bir metotları yoktur. Vejetasyonun çeşitli özelliklerini tespit etmek için herhangi bir örnek parsel kullanılmıyordu. Vejetasyonun sınıflandırılması sadece bu kişilerin dünyanın çeşitli bölgelerinde yaptıkları seyahatlerdeki gözlemlere dayanıyordu yılından sonra vejetasyon biliminde ilk defa vejetasyonun sınıflandırma birimi olarak Shimper (1903), Brockman-jerosch ve Bubel ( ) tarafından ‘ Formasyon’ terimi kullanıldı.

3 Formasyonlar dominant türlere, türlerin coğrafik yayılışına, fizyonomi ve çevre faktörlerinr göre tarif edildi. (Whittaker, 1978). Klasik bitki coğrafyacıları vejetasyonun sınıflandırılmasında daha çok coğrafi ve ekolojik kriterleri kullandılar. Bu nedenle ilk önceleri bitki komüniteleri genellikle çevre faktörlerine göre tarif edildi ve sınıflandırılması konusunda Kerner (1863) ın bitki sosyolojisine büyük katkısı oldu. Kerner, bitki birliklerinin deskripsiyonunda( tanımında) çevre faktörleri ile birlikte vejetasyonun fizyonomisi ve floristik kompozisyonu gibi vejetasyonun kendi özelliklerine göre vejetasyonu tarif etti. Bundan sonra vejetasyonun diskripsiyonunda sadece deskriptif kademe değil sentetik kademede uygulanmaya başlandı. Sadece bitkiler liste halinde yazılmakla kalmadı, bitki birliklerinin çeşitli karakterlerinin tespit için örnek parseller alınmaya başlandı ve her bitki türünün örtüş, bolluk ve diğer kantitatif değerleri tespit edilmeye başlandı.

4 İlk defa Schow (1823) bitkilerin sosyal durumları ile ilgili olarak şu kantiitatif düzenlemeyi teklif etti. ‘ plantae sociales’ : Gruplar halinde büyüyen bitkiler , ‘gregarie’: Kümeler halinde yaşayan bitkiler, ‘copiosae’ Bol olarak bulunan bitkiler, ‘sparsae’: Dağınık olarak bulunan bitkiler, ‘Solitariae’: Tek tek bulunan bitkiler. Bitkilerin bolluk ve sosyabilitesi hakkındaki nümerik değerlerinin ilk uygulanması Heer (1835) tarafından yapıldı. Bitki listelerinin örtüş değerleri ile ilk defa Hult (1881) yayınladı. Hult bitki komünitelerinin floristik kompozisyonunun karşılaştırılması için bitkilerin bolluk derecelerini de göstermek suretiyle örnek parsellerin tablo haline getirilmesini teklif etti.

5 Bundan sonra yapılan araştırmalarla kademeli olarak bitki komünitesi ve fitosönez terimleri ortaya atılmaya başlandı. Böylece belirli bir fitossönez içerisinde alınan örnek parsellerin tablo haline getirilmesiyle vejetasyonu sınıflandırma birimi olan ‘ asosyasyon’ ve ‘sosiyasyon’ gibi vejetasyon birimleri teklif edildi.

6 VEJETASYONUN SINIFLANDIRILMASINDA KULLLANILAN KRİTERLER
1)Vejetasyonun kendi özelliklerne ait kriterler A) Fizyonomik ve sstriktürel kriterler 1) Muayyen hayat formları veye gelişme formları a)Dominant hayat formları b) Hayat formlarının kombinasyonları 2) Tabakalaşma ( dikey ) 3) Periyodisite ( fenolojik gözlemler) B)Floristik kriterler 1)Tek bir bitki türü( bazen iki üç tür ile) a)Dominant türler b)Çok tekerrür eden türler 2)Bitki türlerinin belrli grupları a)Konstant ( devamlı türler) b) Ayırt edici türler c) Karakter türler C) NÜMERİK İLİŞKİLERE AİT KRİTERLER(KOMÜNİTE KATSAYILARI) 1)Türler arasındaki ilişkiler 2)Farklı komüniteler arasındaki ilişkiler 2)Vejetasyonun dışındaki özellikler A)Vejetasyonun gelişim safhaları(süksesyon ve klimaks) B)Habitat ve çevre faktörleri 1) Esas çevre faktörleri İklim Su ilişkileri Toprak Antropogenik erkiler C)Birliklerin coğrafi yeri 3)Vejetasyon ve çevre faktörlerinin müşterek özellikler A)Vejetasyon ve çevrenin ayrı ayrı analizi ve çevre ilr vejetasyonun kolerasyonu B)Vejetasyon ile çevrenin müşterek analizi

7 Bu çalışmalarda birçok araştırıcı tarafından vejetasyon farklı açılardan araştırıldı ve birçok farklı görüşler ve yaklaşımlar ortaya çıktı. Vejetasyonun sınıflandırılmasında aşağıda belirtilen 12 temel yaklaşım ayırt edilir. Fizyonomik veya strüktürel özelliklere göre (Formasyon, formasyon tipi) Çevresel özelliklere göre (biyotop tipi ve benzeri) Birçok faktöre veya araziye göre( landscape tipi, mikrolandscape tipi veya biyojeosönoz tipi) Biyotik alanlara göre (vejetasyon kuşağı, biyotik provens) Komünite gradiyentlerinin kısımlarına göre( yaşam kuşağı , ekolojik seriler) Dominant türlere göre ( dominant tip) Vejetasyon dinamiklerine göre(bölgesel vejetasyon tipleri olarak amerikan formsyonu ve asosiyasyonu, asociyeler ve vejetasyonel gelişme tipi) Stratal birimlere veya yaşam formu birimlerine göre

8 İ) Orman altındaki büyüme tiplerine göre J) Nümerik karşılaştırmalara göre k)Braun- blanquet ‘nin floristik birimlerine göre Vejetasyonun sınıflandırılmasında kullanılan kriterler dikkatlice incelenirse vejetasyonun sınıflandırılmasında fizyonomi ( vejetasyonun görünüşü), fonksiyon , strüktür ve floristik kompozisyon olmak üzere vejetasyonun 4 özelliğinden yararlanıldığı görülür. Bazı bitki ekologları bu 4 özelliği bazen ayrı ayrı kullanarak vejetasyonu sınıflandırmaya çalışmışlardır, diğer bazı ekologlar ise 2 sini veya 3 nü birden kullanmak suretiyle vejetasyonu sınıflandırmışlardır.

9 1910 yılında yapılan 3. uluslararası botanik kongresinde bu farklı görüşler ve yaklaşımlar tartışıldı. Bu tartışmalar sonucunda vejetasyonun sınıflandırılmasıyla ilgili olarak aşağıdaki bitki sosyolojisi ekolleri oluştu: Fizyonomik ekol Kuzey Avrupa ekolü Zürich-Montpellier ekolü Rusya ekolü İngiliz ekolü Amerikan ekolü Nümerik ekol(nümerik kriterler göre)

10 1)FİZYONOMİK EKOL Vejetasyonun sınıflandırılmasıyla ilgili ilk bilimse çalışmalar Humbolt (1807) ve Grisebach (1938) isimli bitki coğrafyacıları tarafından yapılmıştır. Humbolt komünite ve asosiyasyonları karakterize eden ana tip olarak gelişim formu düşüncesini, Grisebach ise gelişim formalarıyla ayrıLAN ‘formasyon ‘ görüşünü ortaya koymuştur. Gelişim formu görünür yapıyı veya fizyonomiyi ifade eder. Fizyonomi ve onun iklimle ilişkisi fizyonomik ekolün bir parçası olarak düşünülebilir. Bu örüş avrupa da büyük ilgi görmüştür. Fizyonomik ekol diğer 5 ekolün kaynağı olmuştur ve halen esas görüşlerden biridir.

11 Hangi özelliklerin vejetasyonun fizyonomik özellikleri olabileceği hususunda ekologların görüşleri bir hayli farklıdır. Warming(1909), hakim hayat formları , yoğunluk, yükseklik, renk , vejetasyonun mevsimsel görünüşü ve tür adedi gibi bazı özellikleri fizyonomik özellikler olarak kabul eder. Warming’in Zamanında vejetasyonun strüktür ve floristik kompozisyonu hakkında yeteri kadar bilgi toplanamadığı için Fizyonomik özellikler vejetasyonun diğer özellikleriyle daima karıştırılmıştır. Bazı araştırıcılara göre fizyonomi denince sadece vejetasyonun dış görünüşü anlaşılır. Forsberg (1967), vejetasyonda renk gümranlık, mevsimlik ve yıllık görünüşleri fizyonomik özellikler olarak kabul eder. Cain ve Castro (1959), ise vejetasyonun dış görünüşüne ilaveten vejetasyonun strüktürünü de fizyonomik özellikler olarak alırlar. Çünkü tabakalaşma ve hayat formları gibi özellikler fizyonomiyi en iyi şekilde karakterize ederler. Kuchler (1967)’de strüktür ve hayat formlarını fizyonomik özellik olarak almıştır.

12 Bitkilerde sert yapraklılık, kurakçıllık Kuchler( 1967) ve Danserau(1951)’e göre fizyolojik, Rubel (1930’)a göre ise fizyonomiktir. Genel olarak hayat formları (Du Rietz’in anladığı anlamda), yaprak büyüklüğü (Raunkier’in anladığı anlamda), periyodisite ve bitkilerin dağılış mekanizmaları ise fonksiyonel özellikler olarak kabul edilmektedir. Keza ormanlıklar, çalılıklar ,savanlar, bataklılklar, çöl ve tundralar gibi vejetasyon tipleri, ağaçlar, çalılar, otlar, bitkilerin otsu, odunsu tırmanıcı oluşu, yaprak döken, herdem yeşil, geniş yapraklılık, iğne yapraklılık gibi birçok özellikler çoğunlukla fizyonomik özellikler olarak kabul edilmektedir(çetik, 1973).

13 VEJETASYONUN FİZYONOMİK,YAPISAL VE FONKSİYONEL ÖZELLİKLERİNE GÖRE SINIFLANDIRILMASI İLE İLGİLİ ÖRNEKLER Vejetasyonun fizyonomik özelliklerine göre sınıflandırılmasında vejetasyonun dış görünüşü (Fizyonomi), strüktürel(yapısal) özellikleri ve fonksiyonel özellikleri kullanılmaktadır. FİZYONOMİK ÖZELLİKLERE GÖRE SINIFLANDIRMA Vejetasyonun fizyonomik görüşe göre sınflandırılması ilk defa büyük bitki coğrafyacıları tarafından yapılmıştır. Grisebach(1838, 1872) ilk büyük fizyonomist olup 1838 tarihinde dünyanın vejetasyonunu formasyonlaar halinde sınflandırmış ve ilk defa fizyonomik bir temel birim olan ‘formasyon’ terimini ortaya atmıştır. Grisebach’a göre formasyon terimi çayır, orman gibi bitki gruplarına verilen bir isimdir. Formasyon terimi daha sonra 19.yüzyıl araştırıcıları tarafından da bu anlamda kullanıldı. Fakat diğer bazı araştırıcılar ise bu terimi floristik kompozisyonu ile tanımlanan ‘asosyasyon’un sinonimi olarak kullandılar. Grisebach, Warming ve diğer fizyonomistler tarafından kullanılan formasyon terimi hayvan ekologları tarafından kullanılan ‘biome’ terimi ile eşdeğerdir.

14 FORMASYON TİPLERİ Formasyonların yayılışında iklim faktörleri esas rol oynamaktadır. Literatürde biome veya formasyon tiplerinin sınıflandırılması için bir çok sistemler vardır .Fakat bu sistemler Rubel(1930) ve Schimper ve Faber(1935)’in fitocoğrafik görüşlerinden geniş çapta etkilenmışlerdir. Shimper ve Faber (1935)’e göre dünyanın vejetasyonun formasyon tipleri halinde fizyonomik olarak sınıflandırılması(Beard, 1978) şu şekilde olmaktadır.

15 Tropikal yağmur ormanları: Sürekli yağmur yağan ve şiddetli sıcaklıkların hüküm sürdüğü bölgelerde bulunur. Subtropikal yağmur ormanları: Nemli subtropikal bölgeler ile yağışları ve sıcaklakları mevsimlere göre değişim gösteren alanlarda bulunur. Muson ormanları: Tropik ve subtropik bölgeler ile kışları yağışsız geçen bölgelerde görülür. Ilıman yağmur ormanları: Fazla ve sürekli yağmurların yağdığı serin bölgelerde görülür. Yazları yeşil yaprak döken ormanlar: Sıcaklığın mevsimlere bağlı olarak değiştiği kışın soğuk ve karlı, yazın ılık ve yağmurlu geçtiği bölgelerde görülür. İğne yapraklı ormanlar: Kışları uzun ve soğuk şiddetli yağışların bulunduğu bölgelerde karakteristiktir. Herdem yeşil sert odunlu ormanlar: Kışların ılık ve yağışlı, yazların kurak geçtiği Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü bölgelerde karakteristik ormanlardır. Savan ormanları: Yazın yağışlı ve uzun kurak mevsimler olan yerlerde bulunur.

16 9) Dikenli bitkilerin oluşturduğu ormanlar ve çalılıklar: Tropikal kurak iklimlerde bulunurlar. 10) Step ve yarıçöller: Kurak ve kışları yağmurlu geçen iklimlerde, herdem yeşil sert odunlu orman orman kuşağından sonraki bölgelerde bulurlur. 11) Fundalık- Çayırlık:Tropikal savanlar gibi sıcak bölgelerde şiddetli sıcaklıklar ve olumsuz toprak şartlarının bulunduğu yerlerde görülür. 12)Kurak çöller:Yağışların çok az olduğu bölgelerde açık vejetasyonlar ile özel bitki formasyonları dünyanın değişik kısımlarında gelişir. 13) Savanlar: Nemli tropikal çayırlar olup ağaçlı veya ağaçsız olabilirler. Pantropiklerde bulunurlar. 14)Tundralar ve soğuk ormanlar: Gelişme dönemleri ve yazları çok kısa olan soğuk bölgelerin yarıçölleridir. 15)Soğuk çöller: Geniş buz tabakaları, buzullar ve sürekli karlı alanların kıyı kesimleridir.

17 BİOKLİMATİK KORELASYON
İklim faktörleri ile formasyon tipleri arasında sıkı bir ilişki vardır. Danserau(1957),Schimper tarafından tanımlanan formasyon tiplerini yeniden gözden geçirerek dört büyük biochore(büyük bitki iklim sınırları) ayırmıştır. Bunlar; Orman, savan, otlak ve çöl’dür. Danserau dünyadaki büyük iklim tiplerne göre formasyon tipleri içindeki biochore’ ları bir üçgen şeklinde göstermiştir. Yine Whittaker(1970) tarafından bu formasyon tipleri ile iklim faktörleri arasındaki ilişkiler karşılaştırılabilir bir diyagram haline getirilmiştir. Bu şekillerin tümü incelendiğinde iklim faktörleri ile dünyada bulunan formasyon tipleri arasında sıkı bir ilişkinin olduğu görülmektedir.

18 DESKRİPTİF SİSTEMLER (Vejetasyonun strüktürel (yapısal) özelliklere göre sınıflandırılması) Vejetasyonun yapısı(strüktür) ile ilgili genel düşünceler Danserau(1957) vejetasyonun yapısını ‘ bir örnek parselde bulunan bitki bireylerinin organizasyonu olarak tanımlanmış ve strüktüre ait sınıflandırma birimleri olarak da gelişme formları ve örtüşü kabul etmiştir. Bu tanım bugün hala geçerlidir. Bununla beraber vejetasyonun yapısı terimi değişik anlamlarda da kullanılmaktadır. Biyolojik araştırmalarda en genel anlamı ile vejetasyonun yapısı çalışılan objelerin fizyolojik süreçleri ile anatomik ve morfolojik yapılarının fonksiyonel ilişkileri olarak tanımlanabilir.

19 Vejetasyon yapısının en az 5 seviyesinden söz edilebilir.
Vejetasyon fizyonomisi Biyomas yapısı Hayat formu yapısı Floristik yapısı Örnek parsel yapısı Vejetasyonun yapısı ile ilgili olan bu 5 seviyede birinci ikinciyi, ikinci üçüncüyü kapsayarak hiyerarşik bir şekilde birbirini tamamlamaktadır. Vejetasyonun yapısı ile ilgili olan bu 5 yapı genel olarak 5 seviyeyi gösterir. Birinci seviye en genel beşinci seviye en zahmetli olandır.

20 FORMASYON SERİLERİ (Ekolojik seriler)
Bir çevre gradiyenti boyunca formasyon tiplerinin veya komünite tiplerinin birbirlerini takip etmesine’ formasyon serileri’ denir. Bu terim ve vejetasyonun bu şekilde sınıflandırılması Finlandia ve Rus ekolojisinde tarihi bir öneme sahip olup uzun süre vejetasyonun dış görünüşüne göre sınıflandırılmasında ve gradient analizi çalışmalarında kullanılmiştır. Ekolojik seriler vasıtasıyla doğal vejetasyonlar ve onların çevreleri sınıflandırma ve gradiyent analizleri olmak üzere başlıca 2 yaklaşımla vejetasyon düzenlenebilir. Gradiyent analizi çalışmalarının sonucu olarak vejetasyon ekolojik seriler şeklinde özetlenebilir. Diğer taraftan bir çevre gradiyenti boyunca peşpeşe gelen bitki de çalışılarak sınıflandırılabilir.

21 Yani ekoloji seri terimi bir çevre gradiyenti boyunca peşpeşe gelen komünite tiplerinin birbirini takip etmesi olduğuna göre, bu takip işi ya çevre gradiyentlerine göre bitklierin ordinasyonu şeklinde ya da bitki komünitelerinin sınıflandırılması şeklinde çalışılabilir. Bu şekilde formasyon serileri klimatik nem gradiyentine, yükseklik ve sıcaklık gradiyentine göre oluşturulmuştur.

22 VEJETASYONUN FONKSİYONEL ÖZELLİKLERİNE GÖRE SINIFLANDIRILMASI
Raunkiaer(1934) kötü mevsim şartlarında bitkilerin sürgen organlarının ve tomurcuklarının almiş olduğu durum dikkate alarak bitkilerin hayat formları halinde sınıflandırmıştır. Raunkiaer’in sistemi fizyonomik olmaktan ziyade daha çok floristiktir ve bitkilerin fonksiyonel özellikleri dikkate alınarak yapılan bir sınıflandırmadır. Fonksiyonel özellikler daha çok periyodisite ile ilgilidir. Warming ve Du-Rietz bitkilerin sürgen organlarının kış aylarındaki davranışları ve morfolojileri ile ilgilenen ilk ekologlardır. Bitkileri ilk hayat formları şeklinde sınıflandıran Warming’dir.

23 BRAUN-BLAQUET’İM HAYAT FORMLARI
Phytoplankton (Mikroskopik yüzen bitkiler) Phytoedaphon ( Mikroskopik toprak florası) Endophytes Therphytes ( yıllık bitkiler) Hydrophytes Geophyt’ler( Çok yıllık organları substratumla örtülü olduğu için yaşamaya uygun olmayan mevsimlerin kötü etkilerine maruz kalan bitkiler örn: mantarlar) Hemicryptophytes( toprak yüzeyine yakın çok yıllık gövde ve kökleri olan bitkilerdir. Chamaephyte(yüzey bitkileri) Phanerophyte (Havai bitkileri) Epiphyta arboricola( ağaç epifitleri)

24 VEJETASYONUN BİTKİ FONKSŞYONEL TİPLERİ HALİNDE SINIFLANDIRILMASI
Dünyadaki bitki türlerinin sayısı ve buna bağlı olarak meydana gelen vejetasyon tiplerinin de sayısı çok fazladır. Vejetasyon tipleri, iklimsel, topoğrafik, edafik ve biyotik faktörlerin de etkisiyle büyük çeşitlilik göstermekte, bunun yanı sıra daha dar ölçekte bölgesel farklılıklarda görülmektedir. Vejetasyon çok çeşitli şekillerde sınıflandırılmaktadır: Hayat formları halinde Vejetasyon kaynak kullanımı yönünden sınıflandırılabilir. Çevre koşullarındaki olumsuzluklara karşı gösterilen tepkiye göre sınıflandırılabilir. Vejetasyon fonksiyonel tipler olarak sınıflandırılabilir.

25 BİTKİ FONK. TİPLERİNİN SINIFLANDIRILMASINDA KULLANILAN ÖZELLİKLER
1) İklimsel özellikler: Dominant vejetasyon modeli; sıcaklığın mevsimsel değişimi, tüm nem dengesi ve yağışın mevsimsel kontrolünü dünya vejetasyonundaki potansiyel dağılışını araştırmak için kullanılmaktadır. Böylece iklimle ilgili kısıtlayıcı faktör ve mekanizmaların hangilerin önemli olabileceğini ortaya koymaktadır. Mikroiklim modeliyle ilgili çalışmalar aynı enlemde yer alan Doğu Asya ve Kuzey Amerikanın doğusundaki vejetasyonun karşılaştırılmasıyla yapılmıştır. Bu çalışmada; minimum sıcaklıkların, geniş alanlar boyunca vejetasyon tiplerini ve bitki tiplerini kontrol etmede çok önemli olabileceğini göstermiştir. Minimum sıcaklık potansiyel doğal vejetasyonun feno-fizyonomik tiplerinin dünya ölçüsünde belirlenmesi için bir model geliştirmekte kullanılmış ve özellikle d Doğu Asya ve Güneygoğu Amerikanın güney yarım küresinin ılıman bölgesinin çoğunda önemli ölçüde sonuçlar vermiştir.

26 Bu sonuçlara göre ana bitki-vejetasyon metabolizmasına ait 5 ayrı özellik ayırt edilmiştir: a)Maximum sıcaklıklar b) Gelişme mevsimindeki sıcaklık c)Kısa süreleri de içine alan minimum sıcaklıklar d) Dokularda kuruma e) Uzun süreli nem dengesi 2)Metabolik özellikler: Metabolik oranlar, sınırlar ve optimum değerler klimatik, mikroklimatik koşullarla değişebilir ve bu değişim megatermal 8sıcaklığa adapte olmuş) ya da mikrotermal (soğuk iklimlerin karakteristiği;belkide kış dormansisi ile ilgili) gibi terimlerle sınıflandırılabilir. Metabolik aktivite mevsimsel olarak ve / veya beklenmedik soğuklar sonucunda kısıtlanabilir ve uygun olmayan koşullara soğuğun bitki kısımlarına neden olduğu zaralar bitkilerin adaptasyonu ile ortadan kaldırılabilir.

27 3) Soğuğa karşı tolerans özellikleri: Bazı gerçek tropik bitkiler( Ekvatoryal) soğuğa dirençsiz olarak sınıflandırılabilir ve +5 ℃ civarında olan sıcaklıklarda zarar görebilir. Birçok tropik bitki donmaya karşı dirençsizdir, ancak -2℃ civarında olan sıcaklık değerlerinde zarar görmeyebilirler. Bu tip bitkilerden hem herdem yeşil olanlar hemde yaprak dökenler böyle düşük sıcaklıklarda yapraklarını dökerler. Ilıman zonda geniş yapraklı birçok herdem yeşil odunsu bitki -15℃ ye kadar olan kısa dönemli düşük sıcaklıklara dayanıklıdır.

28 4) FOTOSENTETİK AKTİVİTEYE BAĞLI ÖZELLLİKLER
Yapraklar primer fotosentez organlar olduğundan ve fizyonomik olarakta büyük çeşitlilik gösterdiğinden yaprakların morfolojik ve fizyonomik özellikleri fonksiyonel tiplerin ayrılmasında oldukça önemlidir. Özellikle ılıman kuşak bitkilerinde yaprak dökme davranışı tropiklerden kuzey yarım küreye geçişte kış mevsimine uyum sağlamak için çok önemli bir ön adaptasyondur. Bu nedenle fonk. Tiplerin yaprak dökme davranışı, günlük, haftalık, aylık ve mevsimlik sıcak ve soğuk dönemlere adaptasyonları yönünden birbirlerinden ayrılmaktadır. Yaprağın veya yaprağımsı metamorfik yapıların örn: sukkulent yaprağımsı gövdelerin yüzey alanı, yaprağın selüloz ve lignin içeriği ve birim alan başına üretilen karbon miktarı veya fotosentez verimi fonk. Tiplerin ayrılmasında kullanılan önemli fizyolojik kriterlerdir.

29 5) ÇEVRESEL ŞARTLARA BAĞLI ÖZELLİKLER
Bu şartlara bağlı olarak özellikle sıcaklık ve su varlığı gibi iklimsel koşullarla doğrudan ilişkili çok önemli fonk. Belirtilmiştir. Bunlar ; Kısa süreli oranları örn; kısa süreli minimum sıcaklıklara maruz kalmayı, genel düzeyleri ve belli başlı metabolik işlemlerin sınırlarını, metabolizmadaki günlük ve mevsimsel sürekliliği gelişmesi için uygun olmayan zamanlarda duyarlı dokuların korunmasını ve bitkinin tüm su dengesini ve su kaybına karşı koruyucu adaptasyonları kapsamaktadır.

30 2) KUZEY AVRUPA EKOLÜ(İSKANDİNAV EKOLÜ)
Bu ekol, 4 İskandinav ülkesinde( İsveç, Norveç, Danimarka ve İzlanda ) ve 4 Baltık ülkesinde ( Finlandiya, Estonya ve Litvanya) bulunan araştırıcılar tarafından oluşturuldu. Kuzey Avrupa ekolü mensupları vejetasyonun floristik kompozisyonu ile ilgilenmekle beraber daha çok vejetasyonun fizyonomik özelliklerine ve strüktürüne göre vejetasyonun sınıflandırılmasını savunurlar.

31 3) RUSYA EKOLÜ Bu ekol ile ilgili bilgiler Aleksandrova(1978)’den özetlenerek alınmıştır. Bu metinde geçen tüm kaynaklar, adı geçen makalede zikredilmiştir. A) İLK DÖNEM Rusya da vejetasyonun sınıflandırılması hakkındaki ilk görüşler ilk defa doğa bilimcilerin çalışmalarıyla ve 19. yy ortalarında floristik çalışmalar yapan botanikçilerle gezgin coğrafyacıların kayıtlarıyla ortaya çıkmıştır. Vejetasyonun tipolojik karakteristikleri kural olarak genellikle belirli bölgelerin genel ve floristik tanımlamalaıyla bağlantısı bakımından ozamanlarda eksik düşünüldü. Dış görünüşe göre araştırma yapılarak geobotanik sınıflandırma yapılması ların öncesine dayanır. Bu dönemde öncelikle orman alanlarının ve step vejetasyonlarının tanımlanması amacına yönelik çalışmalar yapıldı.

32 B) MODERN BAKIŞ AÇISININ GELİŞMESİ Rusya ekolüne göre vejetasyonun sınıflandırılmasında teorik bir sınıflandırma zemininin gelişmesinin esasları Sukachev ve Ramensky tarafından ortaya atılmıştır. Bu araştırıcılar bu konudaki görüşlerini kısa aralıklarla 1909 da Moskovada bir rapor halinde yayımladılar. Ramensky, Sukachev tarafından vejetasyonun sınıflandırılması amacından daha ileri gitmiş ve vejetasyonda sürekliliği savunmuştur.

33 C) SINIFLANDIRMA OBJELERİ
a) Fitosönoz’lar: Fitosönoz veya bitki komünitesi; bitkilerin birbirleriyle ve çevreleriyle olan karşılıklı etkileşimleri,sinusiyal yapısı ve floristik kompozisyonları birbirine benzer olan alanlardaki vejetasyon parçasıdır. Bir kronolojik birim olrak fitosönoz, örnek parsellerdek, benzerlik veya homojeniteler dikkate alınarak tanımlanır. Yaroshenko (1931), Sukachev tarafından yapılan tanımn ilk bakışta benzerliğin karakterlerini ve yapısal parçalar arasındaki ilişkiyi açıkça anlatamadığını belirtmiştir. Tabiatta mozaik olarak isimlendirien fitosönozlarla sık sık karşılaşılmaktadır. Bu tanım tür kompozisyonu ve strüktürden farklı olarak arazini bir örneği gibi rol oynamaktadır.Böyle bir durumda fitosönoz benzerliğinden, fitosönozun meydana getiren parçaların benzerliği anlaşılmalıdır. Bir fitosönoz mozaiğndeki farklı elementler Yarosenko (1931) tarafından,’mikrogruplar’ veya Lavrenko(1959) tarafından, mikroagregasyonlar olarak adlandırıldı. Her mikro grup komünitenin yalnızca küçük bir kısmıdır, fakat komünitelerin bütün tabakalrını kapsar. Bunun için mikrogrup veya mikrofitosönoz, ‘ sinusiya’ dan farklıdır. Bu nedenle mikrosönozların ayrı fitosönozlar olarak veye farklı fitosönozların parçaları gibi düşünülüp düşünülmeyeceği sorusu ortaya çıkar. Lavrenko bunun için şu kriterleri kullanmıştır: Bitkilerin vejetasyonun bir kısmını kaplaması ve bitkilerin kök kısımlarının belirli bir alanı kaplaması.

34 b) Sinusia: Bir fitosönoz içindeki ayrı kısımlar sinusia olarak isimlaendirilir. Bu terim Gams (1918) tarafından ayrıntılı olarak tanımlanmıştır. Alekhin (1936) e göre sinusia , bir fitosönozdaki benzer çevresel ilişkileri ve benzer hayat formlarına sahip türlerin birleşmesi sonucu oluşmaktadır. c) Komplekler ve süreklilik: Vejetasyonu meydana getiren birimler sovyet geobotanikçilere göre fitosönozun sınıflandırılmasından daha önemlidir. Bu birimler kompleks bir yapıdadır ve karmaşık şekilde düzenlenmiştir. Bütün bu birimler İsachenko( ) tarafından mikrokombinasyonlar, mezokombinasyonlar ve makrokombinasyonlar olarak gruplandırılmıştır. Özet olarak vejetasyonu sınıflandırmak için Rus geobotanikçileri birtakım sınıflandırma birimleri kullandılar.

35 4) SINIFLANDIRMA BİRİMLERİ
a) Asosiyasyonlar: Rusya geobotanikçileri 19.yy da gerçek bir taksonomik anlamı olmayan iki terim asosıyasyon ve formasyonu kullanıyolar.Asosiyasyon kavramının tanımı ve asosiyasyonları ayırmak için teorik temeller orijinal olarak Sukachev tarafından sunuldu. İlk yayınında Sukachev vejetasyonun küçük bit tipolojik unıtesinde temel birim olarak her katın dominant bitkileri ile ayrılan bir formasyondan söz etti.1910 da Brüksel de yapılan uluslararası botanik kongresi kararlarında vejetasyonun dış görünüşünün agırlık kazanması ile Sukachev bu terimin yerine asosiyasyon terimini daha fazla itibar etti.Daha sonra Amsterdam kongresinde ‘Sosiyasyon’ terimi bu terimin yerini aldı.Rusya da kullanılan asosiyasyon batııların sosiyasyonu ile aynı anlamı ifade etmektedir.Rusya ekolüne göre bitki asosiyasyonlarının ayırt edilmesı Braun-Blanquet yöntemine göre yapılır.

36 b)Formasyonlar:Rusya ekolüne göre vejetasyonun sınıflandırılmasında formasyon, karakteristik birimleri sistemi içinde önemli bir kavramdır.Bu terim 19.yy ın sonlarında ve 20.yy ın baslarında farklı kategoriler için kullanıldı. Örneğin Gordyagin(1901) ile Korzhinski step formasyonlarını çayır stepi, çalı stepi, stipa stepi ve taşlık stepi olarak isimlendirip 4 e ayırdı ve formasyonu vejetasyonun büyük bir fizyonomik bölümü gibi kabul etti. Diğer taraftan Sukachev 1908 ve 1910 yıllarındakı yayınlarında formasyonu en küçük bir tipolojik birim olarak düşündü. c)Yüksek birimler: Vejetasyon tipi terimi Rusya geobotaniğinde hiyerarşik sınıflandırmanın temel birimlerinden birisi olarak tayin edilmiştir.Brockmann-Jerosh ve Rubel in düşüncesinden çıkan bu terimin kabulü aslında Alekhin in çalışmaları ile gerçekleşmiştir.

37 4)AMERİKAN EKOLÜ Vejetasyonun süksesyonal gelişmesiyle ilgili ilk çalışmalar Cowles(1899,1901), Clements(1905,1916) ve Cooper(1913) in çalışmalarıyla karakterize edilir. Clements in klimaks ve süksesyonu belirlemesi vejetasyon çalışmasının ayırt edici bir sistemi ve ekolü haline gelmiştir. Temel birim olarak formasyonlar ve asosıyasyonlar coğrafi bölgelerin iklimlerine klimaks ve komuniteler olarak adapte edildi. Coupland(1961) Clements in sınıflandırılmasını çayırlara, Braun Clements in bazı kavramlarını farklı bir perspektifte doğudaki ormanlara uyguladı. Gradiyent analizi ile ilgili araştırmalar,çevre,tür populasyonları ve komunitelerin çevre gradiyenleri boyunca olan ilişkileri Whittaker ve Wisconsin ekolü tarafından geliştirilmiştir.

38 Clements in sistemi Birleşik Devletlerdeki bitki komuniteleri için hakim bir yaklaşımdır, ancak tüm ekologlar tarafından benimsenmemiştir. Bu sistem İngiliz ekolojisinde de etkili olmuştur. Braun’un yaklaşımı, Clements’inkinden daha az resmi ve tümdengelimlidir. Braun,Clements in asosıyasyon kavramını kullanmak ile birlikte oradaki anlamından daha az öneme sahip anlamda kullanmıştır. Clemenst in sistemi önemli 1950 li yılların sonlarından itibaren kaybetmiştir. Amerikan geleneği özetlenecek olursa; İngiliz ve Amerikan ekolojisinde kı sınıflandırma, formasyondan daha az seviyelerde bulunan komunitelerdeki dominant türe dayandırılmıştır.

39 5)İNGİLİZ EKOLÜ Vejetasyonun sınıflandırılması ile ilgili bir çok konularda ingiliz ekolü ile Amerikan ekolü aynı fikirleri paylaşmaktadır. Her iki ekol de başlangıçta kıta Avrupası geleneklerinden etkilenmişlerdir. Örneğin;Clements in asosiyasyonu Drude(1896) nin formasyonu (principal association)nun aynıdır.Keza Cowles in sosyetesi Warming in plantesamfunt una paraleldir. Robert Smith ve Tansley ise Flahault’un fizyonomik asosiyasyonunu kuvvetle benimsemişlerdir. Böylece formasyon uniform bir habitat da gelişmiş en geniş bitki birliği ise, asosiyasyon formasyondan daha küçük ve formasyon içinde daha uniform bir alanı işgal eder. Sosyete ise en küçük bitki birliğidir. Her üç birimde habitat özellikleri ile tayin edilir. İngiliz ekolünün çoğunda fizyonomik görüş hakim olmuştur.

40 5)ZURICH-MONTPELLİER EKOLÜ(FLORİSTİK EKOL)
Bu ekol Braun-Blanquit in liderliğinde Zurich ve Montpellier de gelişti. Bu ekole aynı zamanda Braun-Blanquet ekolü de denir. Braun-Blanquet yapmış olduğu çalışmalarda asosiyasyonların birleşmesi ile meydana gelen üst birime asosiyasyon grubunu oluşturdu ve bu üst birimi de karakter türler ile tarif etti.Daha sonra asosiyasyonun alt birimlerini de göstererek subasosiyasyon, varyant ve fasiyes olarak ifade etti. Böylece sistematikte olduğu gibi hiyerarşik bir sınıflandırma yaptı.

41 Braun-Blanquet in görüşü üç esas fikir üzerine kurulmuştur:
1)Bitki komuniteleri vejetasyon tipleri olarak düşünülür ve floristık kompozisyonları tanımlanır. Bitki birliklerinin tür kompozisyonu, birliği diğer çevre faktörlerinden daha iyi karakterize eder. 2)Bitki birlikleri diagnostik türlere(karakter türler, ayırt edici ve benzeri)göre ayrılır. 3)Bitki birlikleri diagnostik türlere göre hiyerarşik olarak sınıflandırılır.Bu hiyerarşik sınıflandırmada temel birim asosyasyondur. Asosiyasyon:Benzer habitat şartlarında gelişsen, benzer fizyonomi gösteren ve floristik kompozisyon ile tanımlanan bir bitki komunitesidir.

42 6)NÜMERİK EKOL Son yıllarda diğer bilim dallarında olduğu gibi bitki ekolojisi ve bitki sosyolojisi konularında da nümerik ilişkilere dayalı çalışmaların önemi ve değeri gün geçtikçe artmaktadır. Dünyanın bir çok yerinde vejetasyonun sınıflandırılmasında klasik Braun-Blanquet metodu rağbet görmekle birlikte bu konuda çalışan bir çok araştırıcı zaman zaman bu metodu bazı yönleri ile eleştirmekte hatta bitki birliklerinin varlığı konusunda dahi şüphe duymaktadır baştan beri bu konu ile ilgili olarak vejetasyonda devamlılığı savunan araştırıcıların sayısı oldukça fazladır. Vejetasyonda devamlılığı savunanlar bitkiler arasında sosyal bir ilişkinin bulunmadığına, tüm bitki türlerinin kendi ekolojik istekleri doğrultusunda serbestçe yayıldığını yani birlik oluşturmadığı görüşündedir.

43 Bu görüşten hareket eden bazı araştırıcılar tarafından Braun-Blanquet metoduna karşı vejetasyonu sınıflandırmak için birçok değişkenli ve nümerik metodlar geliştirmişleridir. Nümerik sınıflandırma metodlarında vejetasyon örnekleri örnek parseller veya türler arasındaki nümerik ilişklerden yararlanılarak vejetasyon sınıflandırılmaktadır. Özellikler heterojen yapıya sahip olan vejetasyonların bu metodlar ile sınıflandırılması son yıllarda daha fazla tercih edilmektedir.

44 KAYNAKLAR Bitki Sosyolojisi ders kitabı(Palme yayıncılık)

45 DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER  
SEDA ASLANGÖZ CAVİDE ÜSTÜN ESRA ÇIKINLAR


"VEJETASYONUN SINIFLANDIRILMASI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları