Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
KİŞİLERARASI İLETİŞİM I
( )
2
Kişilerarası İletişim Kavramı
Kişinin Kendini Tanıması Zor Kişilikler ve Yaşam Zeka Türleri (IQ /EQ) Duygusal Zeka – Sosyal Zeka – Ekolojik Zeka Çatışmalar ve Çözümleri Kişilerarası İletişim Modelleri Empati ve Etkin Dinleme ....
3
Öfke Kontrolü, Zaman ve Stres Kontrolü...
“Herkes kızabilir, bu kolaydır. Ancak doğru insana, doğru ölçüde, doğru zamanda, doğru nedenle ve doğru şekilde kızmak, işte bu kolay değildir.” Aristoteles, Nikomakus Etiği
4
İletişim sözcüğünün kökeni Batı dillerindeki COMMUNICATION sözcüğü, latincedeki COMMUNIS sözcüğüne dayanmaktadır. Communis; benzeşenlerin oluşturduğu ortaklık ya da topluluk anlamına gelmektedir. İletişim; bilgi üretme, aktarma ve anlamlandırma sürecidir.
5
Genel anlamda iletişimin gerçekleşmesi için iki etmen gereklidir.
Örneğin iki insan, iki hayvan, iki makina ya da bir hayvan bir insan gibi ... Ve ayrıca bir de ileti... Bir başka deyişle bir alıcı, bir verici ve bir ileti zorunludur.
6
İletişim; birbirlerine ortamlarındaki olaylarla ilgili değişimleri haber veren, bilgi aktaran benzer duygu ve düşüncelere sahip insanların bir topluluk ya da toplum içerisinde gerçekleştirdikleri duygu, düşünce, tutum, bilgi aktarımıdır.
7
İleti alışverişi anlamında iletişim tüm canlılar dünyasında gözlenir; ancak, yalnız insanlar arasında göstergeler aracılığıyla duygu, düşünce, bilgi biriktirilip aktarılması söz konusudur. İletişim, -siyasette, -törelerde, -gelenekte, -sanatta, -mimaride kısaca her alanda kendini göstermektedir. İletişim bireyler için vazgeçilmez, olmazsa olmazdır.
8
2.4. İletişim Nasıl Oluşuyor?
İletişimin oluşumu iki aşamada gerçekleşiyor. Bireyin kendi kendiyle olan iletişimi – Kişi içi iletişim Bireyin çevresiyle olan iletişimi – Kişilerarası .... İletişim Birincisi, bireye herhangi bir ileti geldiği zaman yaşam deneyimleri ve o andaki gereksinimlerini gözönüne getirir; bunları değerlendirir ve geçmişteki deneyimlerine göre kendi iç dürtüleri ile dış koşulları karşılaştırır. Sonra uygun biçimde hareket etmeye karar verir ve kendisine doyum vereceğine inandığı anlamlı kişiyi yani alıcıyı saptar. Alıcının saptanması ve iletinin ona aktaımı ikinci oluşum aşamasını başlatır. Örneğin: Arkadaşı Ayşe'ye "Bu hafta sonu tiyatroya gidelim mi?" diye bir mesaj ilettiğinde Ayşe bir hafta önce de aynı mesajı aldığını ve durakta saatlerce o gün randevusuna gelmeyen arkadaşını beklediğini düşünür. Aynı sonucun tekrar oluşabilme olasılığını da değerlendirerek kendi kendine "durakta zaman harcamaktansa evde ders çalışmak daha iyi" kararına varır ve arkadaşına "yapılacak çok işim var, bir başkası ile gidebilirsen iyi olur" mesajını iletir. Ayşe'nin mesajı arkadaşına iletmesi ile ikinci oluşum aşaması başlar. İkinci aşamada gönderilen mesaj önem taşır.
9
Mesajın iki önemli bölümü vardır:
■ İçerik (content)- göze çarpan, görünen ■ Amaçlanan-Niyet edilen - Kastedilen (Intent) -mesajın özü
10
Kaynağın (verici) kendi kendi ile iletişimi (algılama, karar verme, değerlendirme, mesaj iletme) ne kadar sağlıklı ise o kadar açık, başarılı ve etkili olacaktır. Başarılı bir iletişimde alıcı, mesajın içeriği kadar kastedileni de (niyet) doğru olarak algılamaktır.
11
İletişim bilindiği üzere bir toplumsallaşma sürecidir.
Bireyin gerek kişilerarası gerek toplumla ilişkilerini sağlayan bir süreçtir. İletişimin toplumsal yanını öne çıkaran bu yöntem beraberinde kültür olgusunu da getirmektedir. Kültür; insan topluluklarına kimliklerini veren ve onları birbirlerinden ayırteden özelliklerinin toplamı olarak tanımlanır.
14
İLETİŞİMİN SINIFLANDIRILMASI
İletişimin niteliği bakımından; A)Toplumsal ilişkiler sistemi olarak Kişi-içi Kişilerarası Grup iletişimi Örgüt iletişimi Toplumsal Toplumlararası B)Grup ilişkilerinin yapısına göre Yatay Dikey/biçimsel C)Kullanılan kanala ve araca göre Görsel Görsel-işitsel İşitsel Dokunmayla Kitle iletişimi Doğal/yapay araçlarla D)Kullanılan koda göre Sözlü Yazılı Sözsüz E)Zaman ve uzam boyutuna göre Yüzyüze Uzaktan
15
KİŞİLERARASI İLETİŞİM
Kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişim türü. 2 kişi arasında geçen iletişim biçimi. (7 kişiye kadar olabilir. Ancak 2 hep sabittir.) Kaynak ve alıcı arasında zaman ve mekan birliğinin bulunması durumunda oluşmaktadır. Kimi zaman yalnız biri yeterlidir. Kişilerarası iletişime katılanlar belli bir yakınlık içinde yüzyüze olmalıdır. İletiler sözlü/sözsüz niteliktedir.
16
Kişilerin “kendi adlarına” belli bir toplumsal role ya da kimliğe bürünmeksizin gerçekleştirdikleri iletişim biçimidir. (Trafik polisi ve yaya arasında toplumsal iletişim vardır; kişilerarası iletişim değil)
17
Kişilerarası iletişim kişisel ve psikolojik nitelikli bir bilgi alış verişidir. Ancak trafik polisine “kusura bakma abi, görmedim” diyen sürücünün iletişimi kişilerarası iletişime kayar (Yakınlık) Mektuplaşma, bakışma, telefon etme de kişilerarası iletişimdir!
18
KİŞİLERARASI İLETİŞİM II
( )
19
SORUN NE? HİÇ... SORUN NE ANLAT YOK BİŞEY TAMAM TAMAM O ZAMAN...
20
Kişilerarası iletişim nedir?
Örgütsel İletişim üzerine çalışan iletişimbilimci Clampitt’e göre iletişimde; Ok yaklaşımı, iletişimin daha çok, hedefe yöneltilmiş bir ok gibi olduğu ve herşeyden önce göndericinin becerilerine dayanan tek yönlü bir eylem olarak görüldüğü bir yaklaşımdır. Doğrusal modeldir; Amaç: etkili ifade = etkili iletişim Dinleyici aşırı edilgendir. VERİCİ KANAL ALICI GÜRÜLTÜ
21
Döngüsel yaklaşım, iletişim çift yönlü olarak görülür ve yanıtın yerine geribildirimi, içeriğin yerine ilişkiyi, düzanlamın yerine yan anlamı ve boyun eğme ve kabullenme yerine “anlamayı” vurgular. Amaç: Anlama = Etkili İletişim
22
ANCAK; Dans olarak iletişim yaklaşımında, eşlerin ikili ilişkilerde dans eder gibi, hareketlerini uyumlaştırmak zorunda olduklarını, karşılıklı anlayış ve hoşgörü gerekli olduğu üzerinde durulmaktadır.
23
Kişilerarası iletişim her zaman iki yönlüdür.
Kişilerarası iletişim sürecinde mutlaka bir niyet, bir amaç vardır. Yüzyüze iletişim önemlidir. Bireylerin kişisel özellikleri ve toplumsal rolleri de yansıtılmalıdır. Örneğin iki arkadaşın sohbeti ya da tartışması; ana-baba-çocuk iletişimi; gibi...
24
Rollerin yansıtımı konusunda, “katı” ve “sert” biçimde rollerimizin karşı taraftan benimsenmesini değil, bizi karşıdakinin tanıması, bizim özelliklerimizi bilmesidir. Yoksa “rollerin yansıtımı” ilişkiler açısından son derece zarar verici olabilir.
25
Kişilerarası iletişimde
-Karşılıklı güven -Kişilerin birbirini tanıması ve kişilerin kendilerinin karşıdakine açmaları -Karşılıklı hoşlanma, ilginin oluşması -Zorunlulukların, yaptırımların olmaması (ders aldığınız kişinin size “nasılsın” demesi zorunluktan ise iletişimden söz edilemez.) -Yalnızca ileti aktarımı değil, anlamın da aktarımı önem kazanır
26
İLETİŞİM ENGELLERİ GÜRÜLTÜ: İletişim sürecinde verici tarafından aktarılan, yöneltilen iletilerde verici ve alıcı arasında -önceden düşünülmemiş, -istenmeyen, -amaçlanmayan engellerle karşılaşılması.
27
GÜRÜLTÜ TÜRLERİ -Fiziksel nitelikli (Uçak sesi, televizyon,
Radyo sesi, silik yazı vb.) -Fizyo-nörolojik nitelikli (Duyularda bozukluk, açlık, yorgunluk vb.) -Psikolojik nitelikli (Heyecan, sinirlilik, gerginlik, korku vb.) -Toplumsal-ekinsel nitelikli (Bilgi, deneyim, yaş, toplumsal konum farkı vb.)
28
İLETİŞİMİ DAHA ETKİN KILAN ETMENLER
Kaynağın uzmanlık alanı ve güvenirliği; Zeka ve ikna edilebilirlilik düzeyi; Alıcının yararına bir bilgi aktarımı Pekiştirme; Sevgi; Özdeşleşme; Korku; Yineleme; İki yönlü (Olumlu/Olumsuz) düşünce aktarımı; Varolan tutumda çelişki yaratma.
29
ETKİLİ İLETİŞİM Kurabilmek İçin,
Doğru yer, doğru zaman ve doğru kişiye, doğru iletiyle yönelmek (4D Kuralı) (Uygun İletiyi Oluşturmak-Hedef Kitleyi Tanımak) İletişimde - Nereden başlayacağımızı bilmek, Amacımızı belirlemek; Destekleyici Olmak; Eleştirel Olmamak; Doğal Olmak; Açık Düşünceli Olmak; Kararlı Olmak; ÖNEMLİDİR.
30
KİŞİLERARASI İLETİŞİM III
31
Kişilerarası iletişimin diğer iletişim biçimlerinden farkı
Kişilerarası iletişimi tanımlamanın tek yolu onu diğer iletişim biçimleriyle karşılaştırmaktır. Böylelikle kişilerarasındaki yakınlığı/uzaklığı daha iyi anlayabiliriz. Kişilerarası iletişimin diğer iletişim biçimlerinden farkı: - En az iki kişiyle gerçekleşmesi - Bu kişiler birbirine oldukça yakınlık, samimiyet bulunması - İletişim sürecinde alınan geribildirim anlıktır, anındadır.
32
Kişilerarası iletişim sürecinde katılımcılar arasındaki ilişkiler farklılaşmaktadır.
Örneğin hiç kuşkusuz, bir satıcı ve bir arkadaşımızla aramızda kurduğumuz iletişim farklıdır. Bu durumda kişilerarası iletişimin etkinliği açısından katılımcıların birbirlerini “belli bir süredir” tanıyor olmalar gerekmektedir. Kişilerarası iletişim süreciyle ilgili iletişimbilimcilerin geliştirdiği ve/ya da benimsediği görüş ve bakış açıları vardır: İletişim araştırmalarıyla ilgili bakış açısı İnsan İlişkilerinin Gelişimi ile ilgili “Gelişimsel Bakış Açısı”: (Mark Knapp - İlişki Aşamalama Modeli; Steve Duck - İlişki Süzgüleme Modeli Mark Knapp - İlişki Sona Erdirme Modeli)
33
Kişilerarası İletişimin Gelişimi Mark Knapp’ın «İlişkilerin Aşamalanması Modeli»
İnsan ilişkilerinin gelişimini anlamak için Mark Knapp’ın (1938) İlişki Aşamalama Modeli’ne bakmak gerekmektedir. Knapp geliştirdiği modelde kişilerarası ilişkileri türlere ayırmıştır: -romantik ikili, -arkadaş, -iş ortağı, -oda arkadaşı gibi.
34
Knapp «İlişkilerin Aşamalanması Modeli»
Başlangıç Aşaması Çok kısa bir dönemdir saniye arasındadır. Bu aşamada bireyler birbirleriyle ilgili olumlu izlenimler edinmeye çalışırlar. Deneme AşamasıBireyler soru sorarak bilgi toplarlar ve iletişimin sürüp sürmeyeceğine karar verirler. Birçok ilişki bu aşamada biter.
35
Yoğunlaşma AşamasıBireylerin kendi kendilerine karşısındaki kişiye açılmaları, kendini tanıtmaları bu aşamadadır. İletişim daha az biçimsel(formel)dir. Aralarında iletişimin sürmesiyle ilgili anlaşmalar oluştururlar.
36
Zincirlenme, Kenetlenme AşamasıBu aşamada kimi biçimsel, kimi zaman yasal anlaşmalar yapılır. Örneğin “evlilik”, “kan kardeşi olma” gibi. Çok az ilişki bu aşamaya ulaşmaktadır. Bütünleşme AşamasıBu aşamada bireyler “ayrılmaz ikili” durumuna gelmişlerdir. Birlikte birşeyler yaparlar ve diğer insanlarda onların “ikili” olduğunun ayırdına varırlar.
37
Kişilerarası İletişimde Temel Davranış Biçimleri
İlişkilerde iki temel davranış biçimi vardır: -Baskın ve Teslimiyetçi. Baskın ilişki, sıklıkla ilişkide üstünlük sağlamayı ifade ederken; Teslimiyetçi ilişki, ilişkide uysallığa gönderme yapmaktadır. Ancak ilişkilerde en iyi ve etkili davranış biçimi “dengeli” olanıdır. Bu davranış biçiminde iki ilişki biçiminin birbirini tamamladığı ve bütünlediği görülmektedir -biri otoriterken diğeri ise teslimiyetçi ve edilgendir- ve bu nedenle ilişki her iki taraf içinde tatmin edicidir (Dengeli ilişki) Kimi dengeli olmayan ilişki biçimlerinde ise; ya her iki tarafta otoriterdir ya da pasiftir (edilgendir). İlişkilerde sorunlar bireylerin kendilerini ilişkide otoriter ya da teslimiyetçi rolü üstlenen kişi tarafından tuzağa düşürüldüğünü duyumsadığı zaman ortaya çıkabilir. İlişkilerde esneklik her iki tarafın ilişkiden tatmin olmasına yardımcı olabilir.
38
Baskın Teslimiyetçi
39
Üçüncü tür ilişki ve davranış modeli ise sarmal model’dir.
Bir sarmal ilişki biçiminde eşlerden birinin davranışı diğerinin davranışlarını etkiler. Bu ilişkide eşlerden biri ilişkinin diğeri için tatminkar olmasını sağlayabilir, yani ilişki olumlu bir gelişme gösterebilir. Bu durumun tersi de söz konusudur. Eğer ilişkide eşlerden birinin iletişimi tatminsizliği beraberinde getiriyorsa, bu defa sarmal ilişki gerileyebilir. Bu tür gerileyen bir ilişki biçimini sonlandırmanın yolu, iki bireyinde açık bir iletişim kurmalarına bağlıdır.
40
Sarmal İlişki
41
Son ilişki ve davranış modeli ise; bağımlı ilişki ve bağımlı olmayan ilişkidir.
Bağımlı ilişkide bireylerden biri kendisini herhangi bir şey için diğer kişiye bağlı görür. Bu nedenle de birey ilişkide diğer kişinin düşüncelerini paylaşılır ve yaptıklarını onaylar. (Teslimiyetçi davranış biçiminden farkı: Paylaşım ve onaylama) Bağımlı olmayan ilişki biçiminde ise; birey kendini diğer kişiye bağımlı görmez. Bu nedenle de çoğu zaman diğer kişi ile aynı düşünceyi paylaşmaz. (Özgür hissetme)
42
Bağımlı İlişki Bağımlı Olmayan İlişki
43
Onaylamama ve Reddetme Biçimleri
Ne zaman birisiyle iletişim kursak kendimizi karşımızdaki tarafından reddedilmeye açmış oluruz. Karşımızdaki birey bizim söylediklerimizi kabul edebilir ya da reddedebilir. Onaylama karşımızdaki bireyin “varlığını kabul etmemizle”, “iki kişinin yakın olmasıyla”, “karşımızdakinin bize bir anlam ifade etmesiyle”, “karşımızdakinin deneyim ve düşüncelerinin değer taşımasıyla” yakından ilgilidir.
44
Araştırmacı Dr.Evelyn Sieburg, ilişkide karşımızdakini onaylamamanın da bir biçiminin olmasından söz etmiştir. Karşımızdakini onaylamamayı; kişinin ilişkideki diğer birey tarafından reddedilmesini, 7 farklı biçimde tanımlamıştır:
45
Küçümsemek: Karşısındaki
kişiyi küçük görmek. Sözünü Kesmek: Diğer kişinin iletisini kısa kesmek.
46
İlgisizlik: Karşıdaki kişiye onun anlattıklarıyla ilgisiz bir yanıt vermek.
Kısa Yanıtlar: Diğer kişinin iletisine kısa bir biçimde yanıtlamak. Resmi Durma: Resmi bir dille yanıt vermek. Uyumsuzluk: Düzensiz yanıtlar vererek anlaşılması güç iletiler göndermek. Bağlantısızlık: Birbirleriyle çelişik, karşımızdakinin aktardığı ile bağlantısı olmayan sözlü ve sözlü olmayan iletiler vermek.
47
KİŞİLERARASI İLETİŞİM IV
MARK KNAPP’IN İLİŞKİ SONA ERDİRME MODELİ
48
Ayrım Yapma Sınırlama (Eşlerin birbirlerine sınır koymaları) Çökme (Tartışmalar azalır) Kaçınma (Ayrılma) Sona Erdirme
49
KNAPP’IN İLİŞKİ SONA ERDİRME MODELİ
Ayrım Yapma Bu aşamada tarafla “biz” yerine “ben” i vurgularlar. Başka bir ,bireyler bağımsızlıklarına sahip çıkarlar. Değişik hobiler ve etkinlikler geliştirebilirler. İlişki ayrışmayı sürdürebilir ya da bu aşama çiftlerin ilişki durumunu irdelemelerine bir işaret oluşturabilir.
50
Sınırlama Çiftin ilişkisi bu aşamada çok azalır. Belirli tartışma konularını göz ardı etme eğilimi gösterirler. Dışa karşı çift normal görünür. Ancak iki taraf arasında ilişkinin tartışılması ve daha olumlu bir düzene döndürülmesi konusunda girişimler olabilir.
51
Çökme Bu aşama süresince bireyler ilişki konusunda tartışmadan kaçınırlar. Çünkü diğerinin ne söyleyeceğini bildiklerini düşünürler. Başkaları bir bozukluk olduğunun farkına varmaya başlar.
52
Kaçınma Bu aşamada çiftler fiziksel anlamda birbirlerinden kaçınmaya başlarlar. Bireyler tartışma fırsatlarını da en aza indirirler.
53
Sona Erdirme Bu ilişkinin son aşamasıdır. Bu son, bir okulun dönem sununda oda arkadaşlarının ayrılması gibi doğal olarak da olabilir ya da boşanmada olduğu gibi bir hüküm sonunda da olabilir. İlişkinin sona ermesi olumlu ya da olumsuz gelişebilir.
54
KİŞİLERARASI İLETİŞİM V
Etkili Kişilerarası İletişim İçin Kendini Açmak
55
ETKİLİ KİŞİLERARASI İLETİŞİM
Kaynağın, hedefe(Alıcıya) gönderdiği ileti aracılığıyla amaçladığı sonuçlara ulaşabilmesi ve geribildirimin gerçekleşmesi etkili bir iletişim biçiminin temel yapı taşını oluşturmaktadır. Etkili kişilerarası iletişimde, hedefin tutum ve davranışlarında istenilen yönde bir değişiklik yaratmak yani kaynağın hedefi ikna edebilme yetisini ortaya koyabilmesi önem kazanmaktadır.
56
ETKİLİ KİŞİLERARASI İLETİŞİMDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN İLKELER
Destekleyici olmak. Yardımsever bir tutum sergilemek. Gerekli yerde karşıdaki kişiyi övmek Karşınızdaki kişiye cesaret vermek. Sorumluluk vermek. Eleştirel Olmamak. Yargılayıcı olmadan, yapıcı eleştirilerde bulunmak.
57
"Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır
"Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir... Türk milleti milli birlik ve beraberlik içerisinde güçlükleri yenmesini bilmiştir… Türk milletinin tarihi bir niteliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır..." "Bizim başka milletlerden hiç bir eksiğimiz yok. Cesuruz, zekiyiz, çalışkanız, Yüksek amaçlar uğrunda ölmesini biliriz." "Türk kuvvet ve zekasının yenmediği ve yenemeyeceği güçlük yoktur."
58
Doğal Olmak Durgun ve resmi olmak yerine, canlı enerjik, dinamik olmak. Israrcı bir davranış biçimi sergilemekten kaçınmak. Güleryüzle canlı bir ses tonuyla konuşmak. Açık Düşünceli Olmak Yeni düşünceleri kısa sürede kavrayabilmek. Sabit düşünceli olmamak. Kendini Anlatmak Kişinin kendiyle ilgili karşı tarafa bilgi aktarması.
60
Kendini Anlatmak ve Bilinç:
Kendini başkalarına açmak. Hepimizin içinde kendini gizleyen bir tarafı vardır. Johari Penceresi Modeli bu durumu tanımlar. 1. Açık (serbest) Alan 2. Kapalı(kör) Alan 3. Saklı (gizli) Alan 4. Bilinmeyen (karanlık) Alan
61
1. Açık (serbest) Alan: Başkalarının da bildiği yaşam alanı
Hem kişinin kendisi hakkında bildiklerini hem de diğerlerinin o birey hakkındaki bildiklerini içermektedir. Bu alan, genel olarak kolay gözlemlenebilir, kişinin anlatmaktan çekinmediği bilgileri kapsar. Sizin bütün bilinçli hareketlerinizi ve ifadelerinizi içerir. Örneğin; Kişinin evli ve iki çocuk sahibi olduğunu çevresindekilerin bilmesi
62
2. Kapalı(kör) Alan Kendinize kapalı başkalarına açık olan alan.
Diğerlerinin bildiği ancak kişinin farkına varmadığı bilgileri içerir. Bazen “kuşkulu” olarak adlandırılan bu tür bilgi, kişinin bir başkası hakkında edindiği izlenimler ve o kişinin davranışlarının yorumlanması ile ilgilidir Örneğin; Kişinin kendisinde olduğunu fark etmediği rahatsız edici alışkanlıklar.
63
3. Saklı (gizli) alan Başkalarına kapalı, kendinize açık alandır. (Sırlar alanıdır) Kişinin diğerleri ile paylaşmak istemediği, bilinçli olarak gizlemek istediği bilgileri kapsamaktadır. Kaygılar, korkular, kıskançlık duygularıyla ilgili bilgiler bu alanda yer alır.
64
4. Bilinmeyen (karanlık) alan
Başkalarına da kendinize de kapalı olan alan. Bu alan tanım olarak bilinmez olduğu için, sadece var olduğunu varsayabilir ve ona bilinçaltı ya da bilinçdışı gibi isimler verebiliriz. Rüyalar, uyuşturucu benzeri etkiler ve mistik deneyimleriniz Bilinmeyen Alanının en güçlü kanıtlarıdır.
65
Açık Alan Saklı Alan
66
Bilinmeyen Alan Saklı Alan
67
Kapalı Alan
68
Johari penceresi: Johari penceresi kendini açma açısından yararlı bir yoldur. Johari penceresi senin kendi hakkında ne kadar bilgiye sahip olduğunu ve diğer insanların seninle ilgili ne kadar bildiğini göstermenin iyi bir yoludur. Açık iletişimden ne kastedildiğini ve iletişimin gerçekleştirilmesinde karşılaşılan sorunların giderilmesi yanında, güven sağlama ve danışmanlık sürecinde de kullanılmaktadır. Bir başka deyişle Johari Penceresi, 2 veya daha fazla insan arasındaki, kişi tarafından bilinen yani paylaşılan ya da kişinin kendi tarafından bilinmeyen , paylaşılmayan iletişimi inceleyen bir yöntemdir.
69
BİLİNMEYEN BÖLME: KENDİ VE DİĞERLERİNCE BİLİNMEYEN
KENDİ HAKKINDA BİLDİĞİN KENDİ HAKKINDA BİLMEDİKLERİN DİĞERLERİNCE BİLİNEN AÇIK BÖLME: KENDİ VE DİĞERLERİNCE BİLİNEN GÖRÜLMEYEN (KAPALI) BÖLME: KENDİNE KAPALI, DİĞERLERİNCE GÖRÜLEBİLEN DİĞERLERİNCE BİLİNMEYEN GİZLİ BÖLME: KENDİNE AÇIK DİĞERLERİNE KAPALI BİLİNMEYEN BÖLME: KENDİ VE DİĞERLERİNCE BİLİNMEYEN
70
Kendini Açma ve Önemi Kendini açma diğer insanlarla bilgi paylaşmak için yararlı bir strateji olarak görülür. Bilgi paylaşımıyla insanlarla daha yakın oluruz ve bu bizim kişiler arası ilişkilerimizi güçlendirir.
71
Kendini Açma ve Önemi Kendini açma basit bir biçimde diğer insanlarla bilgi paylaşımı değildir. Onun yerine, bilim adamları kişisel açıklamayı, kendini açmayı diğer insanlarla yani normalde bilmedikleri ya da tanımadıkları insanlarla bilgi paylaşımı biçiminde tanımlamaktadır. Kişinin bilgiyi paylaştığı kişiyle ilgili risk ve tehdit içerir.
72
KENDİNİ AÇMANIN İŞLEVLERİ:
Kendini açmanın farklı işlevleri bulunmaktadır. Bu diğer insanlarla ilgili bilgi edinmenin yararlı bir yoludur. Çünkü bireyler tanıdıkları insanların düşündüklerini ve hareketlerini önceden tahmin edebilmeyi isteriz. Kendini açma, diğer insanların nasıl düşündüğünü ve hissettiğini öğrenmenin bir yoludur. Bir kişi kendini açmaya görsün diğer insanında kişisel bilgilerinin dışa vurur.
73
Kendini anlatmanın birkaç avantajı olsa da riskleri de vardır:
Risk açıldığımız kişinin bilgiye uygun yanıt vermemesidir. Kişisel açıklama, kişinin kendini açması otomatik olarak uygun etkiye rehberlik etmez. Bir diğer risk, diğer kimsenin edindiği bilgiyle ilişkide güç elde edecek olmasıdır. Sonuç olarak, fazla kendini ortaya koyma ya da ilişkide çok erken kendini açma zarar verir. Böylece kendini açma aynı zamanda kullanışlıysa da ilişkiyi etkisi altına alabilir.
74
Bir kişinin diğerine kendini açması karşılıklı güveni derinleştirir ve her iki insanın bir birini anlamasına yardımcı olur. Söylediklerinin diğer insanın kabul edilmesi kendi hakkında, ilişkileri hakkında bireyi daha iyi hissettirir.
75
KİŞİLERARASI İLETİŞİM VE ÇATIŞMA ve ÇÖZÜMLERİ VI
76
Yaşanılan ortamlarda:
-hayal kırıklıkları -güven sorunu çıkması, -uyuşmazlıkların yaşanması -çatışmaların varlığı kaçınılmazdır. Çatışmaların çözümü için ne yapılmalıdır? Kişilerin toplumdan soyutlanarak ele alınması doğru mudur? HAYIR.
77
Kişilerarası iletişimde çatışmaların temelinde -bireysel yaklaşım farklılıkları
-toplumsal gelenekler -kültürel ve ekonomik sorunlar -bireylerde biçimlenmiş olan beklenti ve amaçlar -tutarsızlıklar, -kendi içlerinde çatışmalar bulunmaktadır.
78
Ancak tüm bu nedenler doğrultusunda sorunu yalnızca kişinin psikolojisinde aramak doğru değildir. Çünkü Kişiler ; -“Güvenli” bir yaklaşım biçimine yönelirler. - Güven ortamının yaratılması önemlidir (Kendi benlikleri ve dış dünya ile olan ilişkilerde psikolojik denge ve uyum). Bu bağlamda çatışmaların çözümü için -Kişilere göre de değişik statejiler uygulanmalıdır.
79
KİŞİLER ARASI İLETİŞİMDE ÇATIŞMADAN KAÇINMA BİLİŞSEL UYUMSUZLUK VE UYUMLULUK
Kişiler “Bilişsel Uyumluluk” kuramına göre herhangi bir nedenle tutarsız, dengesiz bir duruma düştüklerinde denge kurmaya çalışırlar. Çünkü uyumsuzluk, gerginlik kişilerin üzerinde baskı yaratmaktadır. Bilişsel Uyumsuzluk Kuramı’na göre; kişinin kendi içinde yaşadığı ve diğer bireylerle yaşadığı çatışmalarla başa çıkmasının yolları şunlardır:
80
1) Bir davranış değişikliğine gidilebilir
2) ya da gerginlik yaratan konuyla ilgili farklı bir tanımlama yapılarak yaklaşım değişikliği gerçekleştirilir. (Örneğin sigara içen birinin sigarayı bırakması ya da sigaranın zararlı olduğunu düşünmeye son vermesi.) 2) Sorun yaratan uyumsuzluğa yeni öğeler katılır. (Örneğin kişinin sigarayı bırakıp tütün çiğnemeye başlaması.) 3) Uyumsuzluk yaratan öğelerin aslında çok da önemli olmadığı düşünülmeye başlanılır. (Örneğin ruh sağlığının beden sağlığında daha önemli olduğu düşünülür. “Nasılsa öleceğiz, sağlıklı ya da sağlıksız ne fark eder.”) 4) Uyumsuzluğu giderecek destekleyici bilgi aranır. (Örneğin sigaranın yüksek tansiyona iyi geldiği gibi. ) 5) Bilginin içeriği değiştirilir. (Sigaranın sağlığa zararlı olduğu kabul edilmekle birlikte sigara bırakıldığında örneğin alınacak kiloların daha zararlı olduğu düşünülür.) 6) “Yeni bilgi üretilir” ve zarar içeriği atılır ya da geçersiz yapılır. (Örneğin Asya’da 5 yaşından beri sigara içen ve 120 yaşında bir kadının yaşadığına dair bilgiler. )
81
KİŞİLER ARASI İLETİŞİM ÇATIŞMASININ ÇÖZÜM YOLLARI
Çatışmaları çözmede bireylerin izleyecekleri yollar birbirinden farklıdır. Kimileri çatışmaktan ve sorunlarla yüzleşmekten kaçınırken kimileri ise saldırgan bir yaklaşımı benimsemektedirler. Ancak çatışmayı aşamalı biçimde çözmek olasıdır.
82
KİŞİLER ARASI İLETİŞİM ÇATIŞMASININ ÇÖZÜM YOLLARI
Çatışmanın Çözüm Aşamaları 1-Çatışmayı tanımlamak: Kişiye yöneltilen basit sorularla sorunun tanımlanması. 2- Olası çözümleri incelemek: Bu aşamada oldukça fazla çözüm yolu ortaya koyulması iyidir. Örneğin Edward de Bono tarafından geliştirilen “altı şapkalı düşünme” tekniğinden yararlanılabilir.
83
3-Çözümü Test Etmek: “Çözüm gerçekleştiğinde taraflar kendilerini nasıl hissedecek? Çözümden taraflar rahatsız olabilirler mi? Çözüm yalnızca bir taraf mı kazanç sağlıyor?) 4- Çözümü Değerlendirmek: Çözüm soruna ilişkin anlaşmazlığı ortadan kaldırabildi mi? 5- Çözümü kabul etmek ya da reddetmek: Çatışmaya neden olan soruna ilişkin ortaya konan çözüm kişiler tarafından kabul edildiğinde uygulamaya konulması gerekmektedir.
84
KİŞİLERARASI ÇATIŞMA ÇÖZÜMDE OLUMLU YAKLAŞIMLAR
1-Uzlaşma: Yaşanan olayda tarafların çözüm bulabilmek amacıyla karşılıklı anlaşmaya varmalarıdır. Uzlaşmada her iki tarafta özveride bulunmaktadır. Bu tür bir çözümde kaybeden taraf olmadığından her iki tarafta uzlaşmanın sonuçlarından memnundur. Her iki tarafta belli bir oranda sağlanan uzlaşmayla kazanç sağlamaktadır. Ancak taraflardan biri gerçekten özveride bulunmayı istemiyorsa. Bu durumda uzlaşma tam anlamıyla sağlanamaz ve iletişim zarar görür. 2- Yumuşatma: Olayların taraflar lehinde çözümlenmesi için uğraş verilmesidir. Burada amaç farklılıklardan çok benzerliklerin vurgulanarak, çatışmanın giderilmesidir. “Biz bir aileyiz” örneğinde olduğu gibi. 3- Problem Çözme: Bu yolda, kaçınmanın aksine, sorunun üzerine açık bir biçimde gidilmesi söz konusudur. Bireyler konuyu ayrıntılı bir biçimde ele almak için yüz yüze bir araya gelirler. Daha çok iletişim sürecinde bilgi paylaşımının yetersiz kaldığı ya da yanlış anlamaların olduğu zamanlarda işe yarayan bir yoldur.
85
4- Görüşmek: Bu çatışma çözümü en iyi kazan- kazan durumunun yaratılmasını sağlamaktadır.
Taraflar çatışmanın çözümünde birbirlerine güven duymayı öğrenmektedirler ve birlikte çözüm bulma arayışındadırlar. 5- Yeniden yapılandırmak: Açık bir iletişim ortamı içerisinde problemin yeniden tanımlanmasıyla taraflarda farklı bir algılamanın oluşması sağlanabilir. 6- Karşımızdaki Bireyi Dinlemek: Karşılık olarak kişilerin birbirini dinlemesi sorunun kısa zamanda çözümlenmesini ve çatışmaların ortadan kalkmasını sağlayacaktır.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.