Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

BOŞANMANIN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "BOŞANMANIN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ"— Sunum transkripti:

1 BOŞANMANIN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Fatma Aşkın

2 A)Boşanma Öncesi Ve Ailenin İç Dinamiği
Boşanmanın toplumsal olarak kabulü ve özellikle de kadınların ekonomik bağımsızlığını kazanmaya başlamaları, dünyanın her yerinde boşanma oranlarını yıldan yıla artış göstermekte.

3

4 Boşanma öncesinde ve sonrasında en büyük kavga çocukların çevresinde döner.
Ancak bu gürültü patırtı arasında,en çok yüz üstü bırakılan da yine çocuklardır.Ana ve baba bilerek yada bilmeyerek çocuğu,kendi çekişmelerinin ortasına atarlar.(2)

5 1975’ten bu yana boşanmalar yılda 1 milyonu aştı.
Bugün yapılan iki evlilikten biri boşanma ile sonuçlanacak 1983’te doğan çocukların %45’nin anne babası boşanacak. %35’inin anne babası tekrar evlenecek, %20’sinin anne ya da babası ikinci eşinden de ayrılacak. Evliliklerin yarısı ilk 7 yıl içerisinde sona eriyor.

6

7 Çocukla ilgili konular ekonomik problemler iletişim eksikliği ve yakınlaşma sorunları eşleri olumsuz yönde etkilemektedir. Evlilik uyumu, anne –çocuk güvenli bağlanmasında (secure attachment)önemli rol oynarken , baba- çocuk bağlanma ilişkisinde aynı derecede önem taşımamaktadır.

8 Pek çok araştırma , evlilik çatışmalarının annenin bebeğe yansıyan davranışlarının olumsuzlaşmasıyla doğrudan ilintili olduğunu göstermiştir.(7)

9 Yuttaşlık yasasında (Medeni Kanun) boşanma nedenleri şu başlıklar altında toplanır:
1.Eşlerden birinini evlilik dışı cinsel ilişkisi aldatması, 2.Eşlerden birinin onur kırıcı suçlardan hüküm giymesi ve onursuz bir yaşam sürmesi, 3.Eşlerden birinin ötekini bırakıp gitmesi (Terk), 4.Eşlerden birinin ötekinin canına kıyma girişimleri ve çok kötü davranması, 5.Eşlerden birini ağır ruhsal hastalığı, 6.Aşırı geçimsizlik ve uyumsuzluk(2)

10

11 B)Boşanma Kararının Çocuğa Açıklanması;
Çocuğu büyük insan yerine koyup ona olan biteni anlayabileceği bir dille anlatmak, fakat karşılığında büyük bir insan gibi tepki vermeyebileceğini kabul edip sabırlı ve anlayışlı olmak.

12

13 Anne baba boşanma durumunu anlatırken çok açık ve net bir dil kullanmalıdır.
Ebeveynler çocuğa yaklaşırken şöyle bir tutum sergileyebilirler: “Biz senin üzüleceğini, bir müddet mutsuz olacağını biliyoruz. Bir süre bu duruma katlanman gerekiyor ama senin bu durumla ilgili hiçbir suçun ve sorumluluğun yok. Bu tamamen bizden kaynaklanan bir olay.” Anne baba çocuğa bu mesajı verebilirse çocuk bu durumdan en az zararla çıkmış olur.

14 Kendi duygularına yenilmeyen ana babalar, boşanma fırtınası atlatıldıktan sonra ,çocukların sarsılan güvenlerini geri getirebilir, yaraları sarabilirler. 1. Çocuğa boşanmanın ne demek olduğunu açık ve yalın bir dille anlatın.Bunu,eşinizi kötülemeden ve suçlamadan yapın. Yeniden birleşme umudu vermeyin.(Sen istersen barışırım … gibi sözlerden kaçının.) 2. Boşanmanın onu bir süre mutsuz edeceğini bildiğinizi söyleyin.Boşanmada bir suçu olmadığını , onunla ilgisi bulunmadığını belirtin.Anababa olarak sevginizin süreceğini , boşanmayla,ana yada babadan birini yitirmeyeceğini vurgulayın.

15

16 3. Çocuğu,eşinizle olan çatışmanın dışında tutmaya çalışın
3. Çocuğu,eşinizle olan çatışmanın dışında tutmaya çalışın.Onu kazanma yarışına girmeyin.Barışmak için aracı yapmayın. 4. Duygularınıza yenilip çocuğa yan tutmaya zorlamayın.Size yaranmak için eşinizi kötülemesine izin vermeyin. Eski eşinizi olduğundan daha iyi gösterme çabasına girmeyin 5. Eski eşinizden öç almak için ,çocuğu ondan yoksun bırakmayın Bu durumda, asıl cezalanan eski eşiniz değil çocuğunuzdur . 6.Çocuk ana ve baba arasında top gibi gidip gelmemelidir.Bir evi,asıl evi olarak benimsemelidir.Çocukta sarsılan güven duygusu,ayrı yaşayan ana ve babayı sık görmeyle değil,düzenli aralarla ve sürekli görmesiyle onarılabilir.

17 7. Çocuğu,acıma duygularıyla yada şımartarak eğitmeyin
7.Çocuğu,acıma duygularıyla yada şımartarak eğitmeyin.çocuğunda tedirgin ve güvensiz olduğunu düşünerek aşırı tepkilerden kaçının.hele ana veya babasına göndermekle korkutmayın.Çocukta gördüğünüz olumsuz davranışları eski eşinize benzetmekten kaçının:”N’olacak!babasının oğlu, babandan ne hayır gördümki senden göreyim!”gibi ağır sözler kullanmayın.(2)

18 Boşanma kesinleştikten sonra kimi zaman duygusal bağ birden kopmaz
Boşanma kesinleştikten sonra kimi zaman duygusal bağ birden kopmaz.eşlerden hiç değilse birinde,yeniden bir araya gelme umudu bir zaman sürer gider.Çocuklar nedeniyle soğukta olsa ilişkinin sürdürülmesi zorunludur.Bu yeni dönemde,daha yatışmayan kırgınlık ve kızgınlık,çocuklar aracılığıyla bir eşten ötekine taşınır durur. Geçimlik(nafaka)sorunları çocukların ana ve baba arasında gidip gelmeleri soğuk bir savasın sürdürülme nedenleri olur.Bu gergin ortamda çocukların arada kalıp örselenişleri gözden kaçar.En aydın eşlerin bile,çocuklarını bu soğuk savaşta birbirine karşı dama taşı gibi kullandıkları görülür.(2)

19 BOŞANMANIN YAŞA GÖRE ETKİLERİ
BEBEKLER (0-1 YAŞ) Bu donemin en önemli özelliği, temel güven duygusunun gelişimidir. Bu donemde bebekler çatışma ve gerginlik olduğunu sezebilirlerse de, gerginliğin nedenini anlayamazlar Ancak, ebeveynin kendilerine karşı davranışlarımdaki değişiklikleri kesinlikle hissederler (Block ve ark 1988) Bu değişikliklere tepki olarak sinirli davranabilirler (özellikle çevrelerinde

20 Yeme ve uyku düzenlerinde değişiklik, ishal ya da kabızlık gibi dışaatım problemleri, huzursuzluk geliştirebilirler. Bazı uç durumlarda psikososyal ve zihinsel gelişmelerinde yavaşlamalar gözlenebilir

21 Anne ve babaların normal yaşam düzenlerini sürdürmeleri ve çocukları karşısında sakin davranmaya çalışmaları son derecede önemlidir. Bebekler, olabildiği kadar kucaklanıp bırakılmadıkları hissi verilebilirse, daha kolay yatışabilmektedirler.

22 1-3 YAŞ ÇOCUKLAR Bu yaşlar, çocukların kişilik özelliklerini geliştirmeye başladıkları dönem olarak kabul edilebilir Bu yaştaki çocuklar nedenini anlamasalar bile, diğer ebeveynin artık aynı evde yaşamadığının farkındadırlar. Boşanmaya tepki olarak beraber yaşadıkları kişiye daha fazla yapışır, daha fazla ağlarlar. Her tür ayrılıktan korkmaya başlayabilirler (Kranzler ve ark. 1990).

23

24 Her zamankinden daha fazla ilgi bekleyebilirler
Her zamankinden daha fazla ilgi bekleyebilirler. Uyku sorunları ve tuvalet alışkanlıklarında değişiklikler oluşabilir. Bebek gibi davranmaya başlayabilirler (örneğin, biberonla beslenmek isteyebilirler).

25 Bu yaştaki çocukların bazıları duygularını sözle ifade edemezler
Bu yaştaki çocukların bazıları duygularını sözle ifade edemezler. Bunun yerine, kızgınlık ve hayal kırıklıklarını tutturmalar, surat asma, vurma gibi hırçın davranışlar ya da içe kapanma şeklinde ifade edebilirler. Bu durumda ebeveynin çocuğa güven sağlaması ve gündelik yaşam düzenini koruması son derece önemlidir. Çocukla baş başa zaman geçirmek için fırsatlar yaratmalıdır. Bebekçe davranışların bir kısmına izin verilebilir. Bu tür davranışlar tamamen reddedilmemeli ve yasaklanmamak, sadece belirli sınırlar içinde bu duyguyu yaşamalarına izin verilmelidir.

26 OKUL ÖNCESİ ÇOCUKLAR (3-6 YAŞ)
Dil, biliş ve toplumsal gelişim bu dönemin önemli göstergeleridir. Toplumsal kurallar, -özdeşim, empati bu dönemde gelişmektedir

27 Bu yaştaki çocuklar ayrılık ya da boşanmanın ne anlama geldiğini, neden boşanıldığını tam olarak anlayamazalar bile, anne ya da babalarının kızgın ve üzgün olduğunun, artık ayrı yaşadıklarının farkındadırlar. Bu nedenle, yoğun bir üzüntü ve kayıp duygusu yaşayabilirler (Guidubaldi ve Perry 1985). Bu dönemde, çocuklar yaşadıklarına bir anlam verebilmek için fantazilere ve masallardaki büyülü olaylara sığınabilirler.

28 Daha uslu bir çocuk olsalardı, ana babalarının ayrılmayacağını düşünebilirler.
Kendilerine ileride ne olacağı (barınma, ekonomik sorunlar, çevre değişikliği, kendisine kimin bakacağı gibi) endişesi onları rahatsız eder. Pek çok çocuk kendilerinden uzak olan ebeveynin, kendileri yerine başka birini (örneğin, yeni bir kardeş, anne, hatta bir köpek) koyacağından korkar.

29 Kızgınlıklarını, suçladıkları ebeveyne saldırarak yada içlerine kapanarak gösterebilirler.
Ebeveynler bu yaştaki çocukları boşanma ya da ayrılık hakkında soru sormaya, endişelerini dile getirmeye teşvik etmelidirler. Çocuğun, kızgınlık da dahil bütün duygularını konuşarak, fiziksel ya da sanatsal aktivitelerle ifade etmesine olanak tanımalıdırlar. Her iki ebeveyn de çocuğu anladığı- ve sevdiği güvencesini vermek için düzenli olarak ona zaman ayırmalıdır.

30 İLKOKUL ÇOCUKLARI (7-12 YAŞ)
Bu yaştaki çocukların en önemli gelişim görevleri "kişisel bağımsızlık", "arkadaşlık ilişkileri" ve "cinsiyet rollerinin" gelişimidir. Bu yaştaki çocuklar boşanmanın anlamını kavrayabilirler. Anne ve babalarının birbirlerini artık sevmediğini ve beraber yaşamayacaklarını anlayabilirler (Gander ve Gardiner 1993).

31 Boşanma sürecinde kendilerini kandırılmış hissedebilirler.
Bu çocuklar reddedilmişlik, kayıplık duygusu, keder hissederler. Ellerinden hiçbir şey gelmediğini görür ve güçsüzlüklerini fark ederler. Genelde ebeveynden birini "iyi" diğerini "kötü" görme eğilimindedirler. Daha güçsüz ve zayıf olan ebeveyne karşı empati duyarlar, onun tarafını tutup onu korumaya çalışırlar. Kendilerinin ve ebeveynlerinin geleceğinden endişe ederler. Birlikte yaşamadıkları ebeveynin onu görmeye gelmeyeceği endişesini taşırlar. Kızgınlıklarını, olumsuz davranışlarla ifade edebilirler (Benedek ve Brown 1995).

32 Bu yaşta da yeme ve uyku bozuklukları, yaşama karşı ilgisizlik, konsantrasyon bozukluğu, ağlama, içe kapanma, umutsuzluk duygusu ve okul başarısında düşüş görülebilir. Bu yaştaki çocuklar da boşanma hakkında konuşmaya teşvik edilmelidir. Depresyon, korku ya da sağlıksız davranışlar konusunda profesyonel yardım alınabilir. Maddi sorunlar, iş hayatındaki stresler ya da çözümlenememiş duygusal sorunlar çocuklara yansıtılmamalı ve onların yanında konuşulmamalıdır.

33 Çocuklarla kaliteli zaman geçirilmesi, sağlıklı aile ortamı ve güvenin sağlanmasına özen gösterilmelidir. Sorunlar dışında ortak ilgi alanlarının keşefedilmesi ve okul dışı aktivitelere yönlendirilmeleri yararlı olabilmektedir. Geçici bir süre için, ders başarısındaki düşüş anlayışla karşılanmalıdır. Öğretmenlerin, boşanma ve buna bağlı olarak yaşananlar konusunda bilgilendirilmesi yararlı olabilir. Öğretmenler çocuğu dışarıdan gözlemleyebilir, destek sağlayabilir ve yardım alması konusunda aileyi uyarabilirler (Benedek ve Brown 1995).

34

35 ERGENLİK DÖNEMİ Ergenlik bedensel, bilişsel, toplumsal olarak olgunlaşma süreci olarak kabul edilebilir. Ergenin cinsiyet rolü, kendi cinsi ve karşı cinsle olgun ilişkiler kurması, ebeveynden duygusal bağımsızlığını gerçekleştirmesi, toplumsal/mesleki ve aile yaşantısına hazırlanması bu dönemin görevleridir. Ergenler, durumu anlasalar bile, ayrılık ya da boşanmayı çoğunlukla kabul etmezler. Bu dönemde kızgınlık duygusu çok yoğundur ve bu duygu ebeveyne karşı fiziksel şiddet uygulamaya kadar varabilir.

36

37 Kendilerine saygıları azalabilir. Sevilmediklerini düşünebilirler.
Gelecekteki evlilikleri dahil, genel olarak "ilişkilere" güvenlerini kaybedebilirler. Kendilerine ihanet edilmiş, kendilerini reddedilmiş hissederler ve hayal kırıklığı yaşayabilirler. Kendilerine saygıları azalabilir. Sevilmediklerini düşünebilirler. Gelecekteki evlilikleri dahil, genel olarak "ilişkilere" güvenlerini kaybedebilirler. Kendilerine ihanet edilmiş, kendilerini reddedilmiş hissederler ve hayal kırıklığı yaşayabilirler. Kendilerine saygıları azalabilir. Sevilmediklerini düşünebilirler.

38 Davranış değişikliklerinin evliliği kurtaracağı düşüncesiyle, daha uygun davranışlar gösteren ergenler de olabilir. Ergenlerle de duygulan konuşulmalı ve tartışılmalıdır. Bu duygularla başa çıkabilmeleri için olumlu yollar ve örnekler gösterilmelidir.

39 Yaşam düzeni mümkün olduğu ölçüde eskiden olduğu gibi korunmalı, ebeveyn çocuğun nerede, kiminle olduğunu, ne yaptığını düzenli takip etmelidir. Ailedeki değişikliklere karşın, çocuğun her iki ebeveyne de saygı duymaya devam etmesi, ev kurallarına uyması ve okul başarısını düşürmemesi gerektiği vurgulanmalıdır.

40

41 Uzun süreli izlem çalışmalarının sonucunda boşanmış alilelerin uyumsuzluk ve zıt davranışlarını bir yana bıraktıklarında çocukların pek çoğu -yaşları çok küçük olsa dahi- başlangıç döneminin semptomlarının ardından yeni duruma önemli ölçüde alıştıkları ve ileriki yıllarda çok fazla sorun yaşamadıkları bildirilmiş unutulmamalıdır.

42


"BOŞANMANIN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları