Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ADLİ (YARGISAL) KARARLAR

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ADLİ (YARGISAL) KARARLAR"— Sunum transkripti:

1 ADLİ (YARGISAL) KARARLAR
HUKUK DAVALARINA İLİŞKİN KARARLAR Ara kararlar Son kararlar (Hükümler) CEZA DAVALARINA İLİŞKİN KARARLAR Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

2 ADLİ YARGISAL KARARLAR
Genel bir deyişle karar, "bir iş ya da sorun hakkında düşünülerek verilen kesin yargı (hüküm)", "herhangi bir durum için tartışılarak verilen kesin yargı", "bir iş veya sorun hakkında varılan sonuç", "herhangi bir iş hakkında nasıl bir işlem yapılacağının sonuca bağlanması veya ortaya çıkan bir uyuşmazlıkta kimin haklı olduğunun belirlenmesi" anlamına gelir. İdari kararlar, idari tasarrufa yetkili kişi veya kuruluşlar tarafından yasalara veya diğer hukuksal düzenlemelere uygun olarak verilip emir veya yasaklamayı içeren yahut bir sıfat veya yetki veren yahut bunları kaldıran ve içinde yerine getirilme gücü bulunan kararlardır. Adli (yargısal) kararlar, çok kısa bir anlatımla, yargı yetkisine sahip olan organlar tarafından verilen kararlardır. Kararların da tamam, kısa, açık, doğru olması ve uygun bir ifade (üslup) ile yazılması gerekir. Bunun dışında, kararlarda yasaların aradığı biçimin kullanılması da zorunludur Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

3 HUKUK DAVALARINA İLİŞKİN KARARLAR
Ara Kararlar: Mahkemeler, dava açılmasından itibaren son kararın verilmesine kadar çeşitli usul işlemleri yaparlar. Hukuk yargılamasında kararlar genellikle, “ara kararları” ve “nihai kararlar” olarak ikiye ayrılır. Ara kararları, dava sırasında yargılamanın yürütülmesine yönelik olarak yapılan ve bir anlamda, nihai karara varılması prosedürü çerçevesinde alınan kararlardır; Nihai kararlar (hükümler) ise, uyuşmazlığı (ilk derece mahkemesi önünde) çözen kararlardır.oluşturur. Ara kararları, dava konusu uyuşmazlığa kısmen veya tamamen son vermeyen ve fakat yargılama sırasında ortaya çıkan bazı sorunları çözen kararlardır. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

4 HUKUK DAVALARINA İLİŞKİN KARARLAR
Ara kararlarıyla mahkeme, uyuşmazlıktan el çekmez; aksine bu tür kararlarla yargılama devam eder. Bu niteliği dolayısıyla ara kararları, mahkemeyi son karara doğru götürücü ve deyiş yerinde ise son kararı hazırlayıcı nitelikte kararlardır. Ara kararlarını, son kararlardan ayıran özellik, ara kararlarının başlı başına temyiz edilememelerinde ve (usule ilişkin kazanılmış hak yaratmadıkları sürece) bu kararlardan rücu edilebilmesinde kendini gösterir. Ara kararlarına örnek olarak, ilk itirazların reddine, tarafların delil göstermelerine, bekletici sorun veya önsorun yapmamaya, davaların ayrılmasına veya birleştirilmesine, eski hale getirilme istemine, adli yardım taleplerine, bozmaya uymaya, yargılamanın iadesi istemini kabule, ıslah isteminin kabulüne veya reddine, davaya katılma vb. hususlara ilişkin kararlar gösterilebilir. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

5 Son kararlar (Hükümler)
Son kararlar (nihai kararlar, hükümler), yargılamaya son veren, diğer bir ifadeyle mahkemenin işten (dosyadan) el çekmesi sonucunu doğuran kararlardır. Mahkemenin işten (dosyadan) el çekmesi, uyuşmazlığın esası hakkında verilecek bir kararla; uyuşmazlığın esastan görülebilmesinin mümkün olmadığı durumlarda, usulden vereceği bir kararla veya davanın konusuz kalması halinde verilecek bir kararlarda olabilir. Son karar, bu niteliği dolayısıyla ara karardan ayrılır. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

6 Son kararlar (Hükümler)
HMK 297. maddesine göre; Hüküm “Türk Milleti Adına” verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar: a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini. b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini. c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri. ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini. d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını. e)Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi. Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

7 Son kararlar (Hükümler)
HMK madde 321’e göre; (1) Tahkikatın tamamlanmasından sonra, mahkeme tarafların son beyanlarını alır ve yargılamanın sona erdiğini bildirerek kararını tefhim eder. Taraflara beyanda bulunabilmeleri için ayrıca süre verilmez. (2) Kararın tefhimi, mahkemece hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması ile gerçekleşir. Ancak zorunlu hâllerde, hâkim bu durumun sebebini de tutanağa geçirmek suretiyle, sadece hüküm özetini tutanağa yazdırarak kararı tefhim edebilir. Bu durumda gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir.. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

8 SON KARARLAR Son kararda yazılması gereken şeyleri şu şekilde sıralayabiliriz; Mahkemenin adı (başlık); Son kararda en üste, kararı veren mahkemenin adı yazılır. Bu yazış, "Resmi Yazışmalarda Uygulanacak Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelikte belirtildiği gibi olur. Herne kadar bu başlığın en üste, kağıdı ortalayacak şekilde yazılması gerekirse de uygulamada sol üst köşeye yazılması yaygın bir alışkanlıktır. Bu alışkanlığın asıl nedeni mahkemelerimizin, genellikle basılı (matbu) kağıt kullanmayıp, her kağıda başlığı yeniden yazı makinesi ile yazmak alışkanlığından ve yazı makinesiyle yazımda sol baştan başlama kolaylığından ileri gelmektedir. Buna karşılık, basılı (matbu) başlıklı kullanan bazı mahkemelerimizde daha doğru olarak başlık ortada yer almaktadır. Esas ve karar numaraları; her ne kadar HMK m.297 esas ve karar numaralarından söz etmiyorsa da, uygulamada olduğu gibi kararın esas ve karar numaralarının hemen başlıktan sonra sol boşluktan başlayarak yazılması gerekir. "Esas No", "Karar No" ibareleri, alt alta yazılabileceği gibi yan yanada yazılabilir. "KARAR" başlığı; yine uygulamada, son kararın sağ üstüne (büyük harflerle) "KARAR" kelimesi yazılmakta olup, bu bir zorunluluk olmamasına karşın bu yazının ne olduğunu ilk bakışta görebilmek açısından yarar sağlamaktadır. Hakim veya hakimlerin ad ve soyadları ile sicil numaraları; esas ve karar numaralarından sonra sol baştan başlamak üzere son kararı veren hakim veya hakimlerin adları ile sicil numaraları yazılır. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

9 CEZA DAVALARINA İLİŞKİN KARARLAR
Ceza davalarındaki "karar" terimi, hukuk davalarındaki karardan bazı açılardan ayrılır. Bunun nedeni, ceza yargılamasının kendine has özelliklerinden gelir. Bu farklılıkları da göz önüne alarak, ceza davalarındaki kararlar bakımından da hukuk davaları için yapılan bölümlemeye benzer bir tutum izlenir. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

10 Ara Kararlar Ceza yargılamasında da ara kararları, son kararı hazırlayıcı nitelikte kararlar olup, bu kararla hakim veya mahkeme uyuşmazlıktan el çekmez; aksine, ara kararlar sayesinde son karara yaklaşır. Ara kararlar bu nitelikleriyle son kararlardan ayrılır. Bu anlamdaki ara kararları bakımından, ceza yargılamasıyla hukuk yargılaması arasında pek fark olmadığı söylenebilir. Ceza davalarındaki ara kararların biçimi konusunda, yasal bir düzenleme yoktur. Uygulamada, ara kararlarının şekli ile ilgili olarak genellikle şöyle bir yol izlenir: Eğer duruşma dışında bir karar alınıyorsa, çoğunlukla son kararlardaki şekil kıyasen uygulanmaktadır. Yok eğer duruşma içinde bir karar alınıyorsa, duruşma safahatının yazılmasından sonra, tutanağın sonunda "G.D. Gereği düşünüldü" denilerek ara kararı yazılmaktadır. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

11 Son kararlar (Hükümler)
Son karar ara kararlardan farklı olarak, mahkemenin yargılamadan el çekmesi sonucunu doğuran kararlardır. "Son karar" keriminin, "hüküm" ile aynı anlamda olup olmadığı konusunda bazı duraksamalar var ise de, genellikle kabul edildiğine göre ceza yargılamasında her iki terim aynı anlama gelmektedir. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY

12 Son kararlar (Hükümler)
Ceza Muhakemesi Kanunu (m. 223), "hüküm" kavramını şöyle açıklamaktadır: "1.Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkumiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür. 2. Beraat kararı: a. Yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması, b. Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması, c. Yüklenen suç açısından failin kast veya taksirinin bulunmaması, d. Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmesine rağmen, olayda bir hukuka uygunluk nedeninin bulunması, e. Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması hallerinde verilir. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY 12

13 Son kararlar (Hükümler)
3. Sanık hakkında; Yüklenen suçla bağlantılı olarak yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hali ya da geçici Nedenlerin bulunması, b. Yüklenen suçun zorunluluk hali ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi, c. Meşru savunmada sınırın heyecan, korku ve telaş nedeniyle aşılması, d. Kusurluluğu ortadan kaldıran hataya düşülmesi, hallerinde, kusurunun bulunmaması dolayısıyla ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir. 4.İşlenen fiilin suç olma özelliğini devam ettirmesine rağmen; a. Etkin pişmanlık, b. Şahsi cezasızlık sebebinin varlığı, c. Karşılıklı hakaret, d. İşlenen fiilin haksızlık içeriğinin azlığı dolayısıyla, faile ceza verilmemesi hallerinde, ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY 13

14 Son kararlar (Hükümler)
5.Yüklenen suçu işlediğinin sabit olması halinde sanık hakkında mahkumiyet kararı verilir. 6.Yüklenen suçu işlediğinin sabit olması halinde, belli bir cezaya mahkumiyet yerine veya mahkumiyetin yanı sıra güvenlik tedbirine hükmolunur. 7.Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir. 8.Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir. 9.Derhal beraat kararı verilebilecek hallerde durma, düşme veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemez. 10.Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır". Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY 14

15 Özet Hukuk yargılamasında kararlar genellikle, “ara kararları” ve “nihai kararlar” olarak ikiye ayrılır. Ara kararları, dava konusu uyuşmazlığa kısmen veya tamamen son vermeyen ve fakat yargılama sırasında ortaya çıkan bazı sorunları çözen kararlardır. Ara kararlarıyla mahkeme, uyuşmazlıktan el çekmez; aksine bu tür kararlarla yargılama devam eder. Bu niteliği dolayısıyla ara kararları, mahkemeyi son karara doğru götürücü ve deyiş yerinde ise son kararı hazırlayıcı nitelikte kararlardır. Ceza davalarındaki "karar" terimi ise hukuk davalarındaki karardan bazı açılardan ayrılır. Bunun nedeni, ceza yargılamasının kendine has özelliklerinden gelir. Ara kararları bakımından, ceza yargılamasıyla hukuk yargılaması arasında pek fark olmadığı söylenebilir. Ceza davalarındaki ara kararların biçimi konusunda, yasal bir düzenleme yoktur. Uygulamada, ara kararlarının şekli ile ilgili olarak genellikle şöyle bir yol izlenir: Eğer duruşma dışında bir karar alınıyorsa, çoğunlukla son kararlardaki şekil kıyasen uygulanmaktadır. Yok eğer duruşma içinde bir karar alınıyorsa, duruşma safahatının yazılmasından sonra, tutanağın sonunda "G.D. Gereği düşünüldü" denilerek ara kararı yazılmaktadır. Son karar ara kararlardan farklı olarak, mahkemenin yargılamadan el çekmesi sonucunu doğuran kararlardır. "Son karar" keriminin, "hüküm" ile aynı anlamda olup olmadığı konusunda bazı tartışmalar olsa da, genellikle kabul edildiğine göre ceza yargılamasında her iki terim aynı anlama gelmektedir. Hükmün gerekçesi ve hüküm fıkrasının içereceği hususlar da CMK m.232’de düzenlenmiştir. Hazırlayan: Öğr. Gör. Hülya GÜRSOY 15


"ADLİ (YARGISAL) KARARLAR" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları