Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
Prof Dr Süheyla Ünal İnönü Üniversitesi
RÜYA BELLEĞİ Prof Dr Süheyla Ünal İnönü Üniversitesi
2
Konuşma akışı Rüyanın tanımları Rüyanın işlevleri
Uyku- bellek ilişkisi Rüya- bellek ilişkisi Rüya belleğinin özellikleri Rüya belleğinin işlevleri
3
Rüya Uyku sırasında, özellikle REM döneminde ortaya çıkan bilinçdışı imajlar, sesler, düşünceler, duygular ve diğer duyumlarla karakterize mental aktiviteler
4
Rüyanın işlevleri Psikanalitik kuramda Freud rüyaların işlevini kabul edilemez istekler tarafından uykunun bozulmasını engellemek olarak tanımlamıştır Freud ve Jung’a göre rüyalar bilinç ve bilinçdışı arasında etkileşim aracıdır Rüyalar kendiliğin ihmal edilen, reddedilen, bastırılan yanlarının yansıdığı bir aynadır
5
Rüyanın işlevleri Gelişmekte olan bebek beynine uyarı sağlayarak nöral ağların oluşmasına yardımcı olur Potansiyel tehlikelere karşı kişinin hazırlıklı olmasını sağlar Kişinin kendini güvende hissetmesini sağlayarak duygu düzenlemesine katkıda bulunur
6
Rüyanın işlevleri Yaratıcılığın mayasıdır, sorun çözme sürecine katkıda bulunur Zihindeki gereksiz bilgileri temizler Gerekli bilginin organize olarak kısa bellekten uzun süreli belleğe aktarılmasını, hipokampusa zamansal dizilimle yerleşmesini sağlar, belleği düzenleyici bu işleviyle öğrenmeye katkıda bulunur
7
Rüyanın işlevleri Uyanıkken edinilmiş dağınık algılar, rüyada gerçek yaşamdaki diğer uyaranlarla çatışmaya girmeyecek şekilde duygusal bağlantı çerçevesinde bir araya getirilerek kabul edilebilir, anlamlı bir forma dönüştürülür Bir başka deyişle yaşananların öyküsü yazılarak epizodik bellekte otobiyografik kendilik yapılandırılır, dünyanın zihinsel bir temsilcisi oluşturulur
8
Rüyanın işlevleri Zhang’a göre uykuda bilgi işlemden geçirilip kodlanmakta, geçici bellekten kalıcı belleğe aktarılmaktadır. NREM’de deklaratif bellek (bilinçli süreçlerle ilgili) işlem görürken, REM fazında bilinçdışı ile ilgili prosedural (örtük) bellek işlemlenmektedir. REM dönemi hipokampusta uzaysal ve prosedurel anıların konsolidasyonunu sağlayarak epizodik belleği oluşturmaktadır
9
REM NonREM REM uykusunda rüyalar varsanısal, garip, yoğun duygu içerikli, öyküsel niteliktedir. Görsel algıların ve duygusal anıların bütünleştirilmesini kolaylaştırır. REM döneminde amigdala aktiftir, örtük belleğin konsolidasyonu gerçekleşir Non-REM uykusu ise daha çok düşünce ağırlıklı, daha az varsanısaldır ve basit ezberle ilişik işleve sahiptir. Bu dönemde hipokampus aktiftir, deklaratif belleğin konsolidasyonu gerçekleşir
10
Şimdi ve burada yaşantısı
Zamansal ve mekansal algılar rüyada “şimdi ve burada” yanılsamasıyla işlemden geçirilir Anılar zaman içinde hipokampustan neokortekse aktarılarak bir zaman dizgesine yerleştirilir
11
Rüya ve duygular Bireyin rüya öncesi duyguları rüyada korunur
Duygusal rüya düzenlemesi amigdala tarafından gerçekleştirilir Metaforik olarak yaşantılandığı için duygunun kaynağı rüyada farkedilmez Kaynağın anlaşılması için rüyayı gören kişinin kendini gözlemleyip, rüyasının duygusal içeriğini farketme konusunda duyarlılık geliştirmesi gerekir
12
Rüya Rüya prefrontal korteksin işlevini değiştirerek gerçekliğin filtresinden ya da geçmiş, şimdi ve gelecekteki realiteyi organize etmeyi sağlayan öyküleştirme eğiliminden kurtarabilir Rüya görme sadece imajinal olayların yaratılması ve inanılmasıyla sınırlı kalmayıp, organize olmuş, multimodal varsanılar olarak canlı bir şekilde deneyimlenir (Hobson, 1999; Pace-Schott, 2007, 2011).
13
Bellek Farkındalık Kodlama (bilginin kaydı) Depolama
(bilgiyi engramlar olarak düzenleme ve saklama) Geri çağırma (bilgiyi anımsama ve tanıma)
14
Bellek yapıları Locus Coeruleus HIPPOCAMPUS External stimuli AMYGDALA
Cognitive Map/Categories Working Memory External stimuli AMYGDALA Alarm THALAMUS Novelty & Threat Detection Locus Coeruleus Memory Encoding Activation Prefrontal Cortex (Orbito/Dorsolateral) Integration/Decisions Narrative Memory Limbic Cortex (Anterior Cingulate) Awareness of Body, Self, Others Self-Calming/Reguulation
15
Kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe aktarım
Anılar yeterince etkili iseler kalıcı bellek izlerine dönüşürler Beyin yeni bilgileri tekrarlama eğilimindedir (rüyalar-duyusal yaşantıların konsolidasyonu) Konsolidasyon sırasında yeni anılar benzeri tipteki eski anılarla bağlantılı olarak depolanır
17
Uyku iğcikleri Uyku iğcikleri anıların hipokampustan prefontal kortekse aktarılması sürecine paralel gider
18
Uyku ve içgörü Wagner ve ark (2004) deneklere uykuda ya da uyanıkken bilişsel bir ödev vererek içinde gizlenmiş soyut kurala içgörü kazanmalarını istemiştir. Uyuyan denekler gizli kuralı diğer deneklerden iki kat fazla düzeyde bulgulamışlardır
19
Araştırmacılar uykunun prosedurel orijinal temsilcileri yeniden yapılandırdığını ileri sürmüşlerdir
Buna özellikle hipokampus ve onunla ilişkili medial temporal lob yapıları ve prefrontal korteks aracılık etmektedir
20
Uyku ve bellek Uyku sırasında deklaratif belleğin güçlenmesi ile ilgili fazla bir kanıt bulunmamakla birlikte, duygusal değeri güçlü olan anıların nötral olanlardan daha fazla kaldığı ileri sürülmektedir (Wagner et al )
21
Bununla birlikte işlem belleğinin uyku ile arttığına dair birçok kanıt bulunmaktadır. Walker (2005) işlem belleğinin başlangıç stabilizasyonunun (bellek temsilcilerinin oluşumu) uykuya bağlı olmadığını, ancak ikinci aşamasının (konsolidasyon temelli zenginleştirme) uykuya bağlı olduğunu iddia etmektedir
22
Uyku ve bellek Aubrey ve ark (1999) daha az kompleks prosedurel anıların uykunun 2. fazında, daha kompleks olanların REM fazında konsolide edildiğini ileri sürmüşlerdir
23
Öyküleştirme
24
Dreaming as a story-telling instinct
Front Psychol. 2013; 4: 159. Published online 2013 April 2. PMCID: PMC Dreaming as a story-telling instinct Edward F. Pace-Schott
25
Öykü oluşturma modülü Beynimiz bir öykü üreticisidir
Öyküsünü oluşturmak için gerçekliğin sunduğu materyali anlamlandırmak, kişiselleştirmek, özelleştirmek ister, çünkü biricik olmak ister Bizi biricik kılacak tek şey, yaşam öykümüzdür
26
Öykü oluşturma modülü Beynimizin en büyük işlevi bu öyküyü oluşturmaktır O nedenle bütün elemanlarını bu işe yönlendirir, bunu yönetmek için de öykü oluşturma modülünü görevledirir Bu modül işlevini gerçekleştirmek için hemen bütün beyin yapılarını içeren bir ağ sistemi oluşturur (varsayılan ağ-default network).
27
Öykü oluşturma modülü Varsayılan ağ (default network), öykünün kurgulanmasında zaman, mekan, kişiler gibi dış gerçekliğin sunduğu elemanlarla öykünün iskeletini kurar Bebeklikte dünyayla kurulan ilk ilişkilerin izlenimlerinden oluşan bir şablon üzerine gerçek ya da hayali deneyimleri ekleyerek öyküyü geliştirmeye koyulur
28
Öykü oluşturma modülü Onu biricik kılacak, fark yaratacak, bu dünyadan gelip geçtiğini hissettirecek bir öykü, bir masal, bir roman ya da bir şiir yazmaktır insanoğlunun en temel amacı. Yaşadığını ona hissettiren duyguları destek olur bu amaca Bu nedenle öyküsünün ana temasını oluşturan “merkez imaj”ı kurgularken/seçerken duyguları temel alır, gerçekliği değil
29
Öykü oluşturma modülü Varsayılan ağ ayrıca gelecek senaryolarını da yazar. Bunu yaparken anısal, otobiografik ve semantik belleğin malzemelerini içeren geçmiş senaryolarını kullanır Gerçekliğin sunduğu materyal arzusunu yeterince içermediği için düşlerini, düşlemlerini katar işin içine
30
Düşler, düşlemler Düşler, düşlemler öyküleştirme modülünün kullandığı önemli elemanlardır Çünkü onlar davranışlarımızı yönlendirmede, seçimlerimizi yapmada, yazacağımız yaşam senaryosunun dram mı, trajedi mi, komedi mi olacağını belirleyen bilinçdışının sözcüleridir Bilinçdışının, kendi yönettiği bir senaryoda varlığını hissettirmemesi mümkün değildir
31
Düş elemanları arzu ile gerçeklik arasındaki boşlukları doldurarak, uyumsuzlukları gidererek, anlamlar ekleyerek hayatımızın romanını yazmayı kolaylaştırır Düş elemanları yeterli gelmezse aradaki boşluğu doldurmaya, başkalarının öykülerinden alıntılar, uydurmalar yetişir imdada
32
Öyküleştirme Hobson’un (2009) proto-consciousness kuramı, düş görmenin uyanık haldeki bilinci nasıl desteklediğini tanımlar. Uykudaki “değişmiş bilinç durumu”nun yansıması olan düşler, iç gerçekliğin öykü oluşturmaya sunacağı katkı için gereklidir Düşler bilinçdışı ile köprü kurarak dış gerçekliğin sunamadığı arzulara yaklaştırabilir, gerçekliğin kuramadığı bağlantıları kurabilir, gerçekliğin ekleyemediği materyali ekleyebilir
33
Öyküleştirme Düşlerde, prefrontal korteksin gerçeklik filtresine takılan, yönetici işlevleri yürütmesine engel oluşturan her türlü materyal hayata geçme şansı kazanır Düşlerde ön bilinçte parçalanmış halde bulunan malzeme, iç ve/veya dış uyaranların etkisiyle yeniden birleştirilerek anımsanırlar Duyguların rehberliğindeki bu bağlantıların uyumsal bir işlevi vardır
34
Öyküleştirme Öykü oluşturma modülü, bağlantılardaki eksiklikleri yeni aktörler, varsanısal imajlar katarak, gerekirse konfobüle ederek anlamlı bir bütünlük oluşturur Öykü oluşturma modülü bu işleviyle yaşamımıza renk ve anlam katar, arzularımızın doyum bulduğu sanısı yaşatır
35
Bir düş gördüm Diğer tür sanı, sanrı, varsanılarda olduğu gibi prefrontal korteks burada devre dışı olduğu için düş gören uyanmazsa bu yaşantılar silinip gider Düşün hemen arkasından uyanılır ve hatırlananlar anlatılır ve bir yere yazılırsa anımsanırlar Dış gerçeklikle duygusal bağı yüksek olan düşler daha iyi anımsanırlar
36
Yaşam bir düştür, ölünce uyanılan…..
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.