Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Hipokondriazis Psk. İbrahim TOPACIK.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Hipokondriazis Psk. İbrahim TOPACIK."— Sunum transkripti:

1 Hipokondriazis Psk. İbrahim TOPACIK

2 TARİHÇE Hipokondriazis ilk olarak Hipokrat tarafından ifade edilmiştir. Hipokondriazis, kaburgaların altındaki bölge anlamına gelen Latince hypochondrium’dan köklenir. (hypo=alt, chondrium=kaburga)

3 EPİDEMİYOLOJİ Psikiyatrik hastalar arasında görülme oranı %1’dir
Hipokondriazisin görülme sıklığı kadın ve erkeklerde farklılık göstermez. Belirtiler herhangi bir yaşta başlayabilmekle birlikte, en çok yaş aralığında görülür.

4 DSM-IV-TR’a göre Hipokondriazis:
A. Kişinin vücut semptomlarını yanlış yorumlamamasına bağlı olarak, ciddi bir hastalığı olacağı korkusunu ya da ciddi bir hastalığı olduğu düşüncesini taşıyıp durması.

5 DSM-IV-TR’a göre Hipokondriazis:
B. Yeterli tıbbi değerlendirme yapılmasına ve güvence verilmesine karşın bu düşünceler sürüp gitmektedir. C. A Tanı Ölçütündeki inanç sanrısal yoğunlukta değildir (sanrısal bozukluk, somatik tipte olduğu gibi) ve fizik görünümle ilgili uğraşlarla sınırlı değildir. (Vücut Dismorfik Bozukluğu’nda olduğu gibi)

6 DSM-IV-TR’a göre Hipokondriazis:
D. Bu bozukluk en az 6 ay sürer. E. Bu düşünceler, Yaygın Anksiyete Bozukluğu, Obsesif-Kompulsif Bozukluk, Panik Bozukluğu, bir Majör Depreseif Epizod, Ayrılma Anksiyetesi ya da diğer bir Somatoform Bozukluk olarak daha iyi açıklanamaz.

7 ETİYOLOJİ Bilişsel Etkenler:
Olumsuz otomatik düşünceler ve afonksiyonel şemalar nedeniyle, seçici algılama ve abartma aracılığıyla, kişiler vücudun normal çalışmasına ait bir takım belirtilere, anormal gözü ile bakmakta ve yanlış anlamlar yükleyip, hastalık belirtisi olarak düşünmektedirler. Örnek olarak kalp atışları, terleme, hıçkırık, öksürme, esneme, kabızlık, göz seyirmeleri gibi durumlar ciddi bir hastalık (kanser, kalp krizi, ağır bir nörolojik hastalık gibi) bulunduğu fikrini oluşturur.

8 2. Psikodinamik Etkenler:
Kişideki boşalımların engellenmesine bağlı çeşitli organlarda gerilimin artması. Narsisistik bir yapıda dışarıya yapılması gereken libidinal enerji yatırımının engellenmesi (ters, yetersiz, olumsuz aynalanma) durumunda bu enerjinin bireyin kendi bedenine yüklenmesi. Kişinin bilinçdışı öfke ve sadistik yönelimli dürtülerini boşalttıktan sonra oluşan suçluluk duygularının esaretinde yine aynı dürtüleri kendi bedenine yönetmesi.

9 Psikodinamik Etkenler(devamı):
Kişinin ödipal dönemden kalan kastrasyon anksiyetesinin nötralizesi için otokastrasyona yönelmesi. Kişi, duyduğu öfke ve sadistik dürtülerini hipokondriak yakınmalar sayesinde diğerlerini çaresizleştirecek yola girmesi.

10 Psikodinamik Etkenler(devamı):
Hipokondriak uğraşların , kişinin düşük benlik algısına karşı bir savunma olarak kullanılması: Düşük benlik algısından daha az ızdırap vermesi nedeniyle hipokondriak uğraşların kullanımı. Kişinin kendi yetersizliğinden doğan değersizlik duygularını hasta bedeninin sonucu olarak algılayacak bir savunma yoluna gitmesi. “Vücut imajı” olarak algılanan her nesnenin hipokondrisi görülebilir. Giysi, otomobil, ev… (Fenichel, 1974)

11 3. Sosyokültürel Etmenler:
Kişinin stres yaratan olayı çözümleyemez ve başedemezse organik görünümlü hasta rolü ile hem kendini hem de diğerlerini buna inandırarak bir çıkış yolu araması. Duyguların sözelleştirebilmesi konusunda çeşitli engellerin yoğun olduğu kültürlerde bedensel yakınmaların duygularımızın ifade edilebileceği kısır bir yol olarak kullanılması.

12 Sosyokültürel Etmenler(devamı):
İletişim kurma yolu olarak kullanılması. Kişinin bazı sorumluluklarından kaçınabilmesi için hipokondriak uğraşların yeterli mazereti sağlaması. Ailede bedensel hastalığı olanların elde ettiği ilgi ve sempati gibi ikincil kazançlar kişinin model almasına ve pekiştirilmesine olanak sunması. (Hasta Kimlik - Ergenlikte) Emeklilik ve yer değişikliği gibi nedenlere verilen bir uyum tepkisi olarak da bu yakınmaların ortaya çıkabileceği düşünülmelidir

13 4. Yatkınlık Yaratıcı Etmenler:
Çocukluk döneminde yoğun bir biçimde tıbbi rahatsızlık geçirenlerde hipokondriazisin daha sık geliştiği gözlenmiş. Kalp krizi ve felç gibi önemli rahatsızlıkları takip eden zaman dilimi içerisinde hipokondriak uğraşlara daha sık rastlanmaktadır.

14 5. Psikofizyolojik Etkenler:
Kişilerin çeşitli uyaranlara verdikleri bedensel yanıtlar farklıdır. Hipokondriakların bedensel uyaranlarını düşük algılama eşikleri sebebiyle olduğundan daha yoğun yaşamaları.

15 Klinik Görünüm Bedensel hastalıktan yakınırlar.
Teşhis konulmasında ısrarcıdırlar. Sürekli hekim değiştirirler. Çare bulamayan doktora düşmancıl duygular taşırlar. “Kendisini anlamadıkları” düşüncesiyle yakınlarına öfkelidirler. Etrafındakileri hastalığı ile kontrol etmektedir.


"Hipokondriazis Psk. İbrahim TOPACIK." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları