Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

İNGİLİZ HUKUKİ POZİTİVİZMİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "İNGİLİZ HUKUKİ POZİTİVİZMİ"— Sunum transkripti:

1 İNGİLİZ HUKUKİ POZİTİVİZMİ
Hukuki Pozitivizm, en genel hatlarıyla, hukuka ilişkin şu görüşleriyle ayırt edilir. Hukuk ile Ahlâk ayrıdır (Seperation Thesis). Bu nedenle, hukukun adalet değerini gerçekleştirmesi hukuki değil, ahlâki bir sorundur ve ahlâki sorunlar hukuk biliminin konusu değildir. Hukuk, kanun koyucunun geçerli usullerle koyduğu kurallardan ibarettir. Kanun koyucunun koyduğu kurallar yasa niteliğini taşır ve bu anlamda hukuk ile yasa aynı kabul edilir. Hukuk bir bilim hâline getirilmeye uğraşılır. Hukuk biliminin konusunu da yalnızca yasa koyucunun geçerli biçimde ortaya koyduğu kurallar oluşturur.

2 İNGİLİZ HUKUKİ POZİTİVİZMİ
Böylece hukuk, kanun koyucunun yasa olarak tanımladığı, kitapta yazan hukuktur (Law in Books).

3 İNGİLİZ HUKUKİ POZİTİVİZMİ
İngiliz ya da Anglo-Sakson Hukuki Pozitivizmi, hukuki pozitivizmin oluşumuna ve inşasına önemli kuramsal katkılarda bulunmuş olan bir hukuki pozitivizm türüdür. İngiliz Hukuki Pozitivizminin en önemli isimleri olarak öne çıkan Jeremy Bentham ve John Austin’in yaklaşımları, aynı zamanda, İradeci Hukuki Pozitivizm veya Analitik Hukuki Pozitivizm olarak da anılır. İradeci’lik, yasa koyucunun iradesine verilen önemden; Analitik’lik ise hukuk yasalarını yasa adıyla adlandırılan diğer kurallardan ayırma kaygısından kaynaklanır.

4 Hazcılık Bentham’ın Faydacı Felsefesi: Psikolojik Hazcılık («Olan»)
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Felsefesi: Faydacılık, temelinde hazcılık düşüncesinin yer aldığı bir felsefî ekoldür. Hazcılık, psikolojik hazcılık ve ahlâki hazcılık olmak üzere iki ekseni temel alır. Psikolojik Hazcılık («Olan») Ahlâki Hazcılık («Olması Gereken») Hazcılık

5 Bentham’ın Faydacı Felsefesi:
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Felsefesi: Psikolojik Hazcılık (Olan): Kişinin tüm davranışlarını haz ve acı belirler. Bu, «Olan»a dair olgusal bir tespittir. Bu belirleyicilik, kişinin psikolojik olarak hazza yönelmesi ve acıdan kaçması dürtülerinin hâkim olmasından kaynaklanır. Haz, kişiye mutluluk verir; acı ise ıstıraba ve mutsuzluğa neden olur. Ancak kişi, genel olarak mutluluğu ister ve acıdan kaçar.

6 Bentham’ın Faydacı Felsefesi:
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Felsefesi: Ahlâki Hazcılık (Olması Gereken): Ahlâki hazcılık, psikolojik hazcılığın olgusal tespitlerinden, yani «olan»dan hareketle bir «olması gereken» kurar. Buna göre, Ahlaken «iyi» olan, bireylerin mutluluğunun peşinden koşmalarıdır. Bireyleri mutlu kılan ise hazza erişmektir. Öyleyse ahlaken «iyi»nin gerçekleştirilmesi, hazza ve böylece mutluluğa yönelmeyi amaç edinmeyi gerektirir. Ahlâken «kötü» olan ise mutsuz olmaktır. Öyleyse bireyler kendilerini mutsuz kılan, onlara acı veren eylem ve davranışlardan kaçınmalıdırlar.

7 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Felsefesi: Bentham, psikolojik hazcılık ile ahlâki hazcılığı birleştirerek bir ahlak felsefesi kurmuştur. Yani Bentham, psikolojik anlamda «olan» ile ahlaki anlamda «olması gereken»i faydacı etik anlayışında, yani ahlak felsefesinde bir araya getirmiştir.

8 Bentham’ın Faydacı Felsefesi:
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Felsefesi: Bentham’ın bu ahlak felsefesi anlayışına «Genel Faydacılık» denir. Buna göre, Bireylerin teker teker mutlulukları önemlidir. Bu bireysel mutlulukların toplamı, toplumun kolektif mutluluğunu oluşturur. Bu nedenle, bireylerin mutluluğu onlar için faydalı, bireylerin toplam mutluluğunun artması ise hem toplum için hem de yine bireyler için faydalıdır.

9 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Felsefesi: Böylece Bentham’ın Genel Fayda İlkesi ortaya çıkar: «En çok sayıda kişinin, en büyük miktarda mutluluğunun sağlanmasını amaç edinmek»

10 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Bentham’ın fayda ilkesi, doğal olarak, hukuk yaklaşımına da yansır. Ona göre, hukukun ardında yatan ilke, fayda ilkesidir. Böylece hukukun amacı da genel faydanın, yani en çok sayıda insanın en büyük miktarda mutluluğunun sağlanmasıdır.

11 Bentham, hukuku ise şöyle tanımlar:
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Bentham, hukuku ise şöyle tanımlar: «Hukuk, egemen güç tarafından konulan ve egemen gücün etkinlik alanındaki kişilerin davranışlarını düzenlediği kurallar bütünüdür.»

12 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Bu şekilde tanımlanan hukukun, ardında yatan ve amacını oluşturan ilkeyi gerçekleştirme amacına nasıl hizmet edeceği sorusuna Bentham, Yasamaya, Yasamanın faaliyetlerine işaret ederek yanıt verir. Zira egemenin yasama faaliyetiyle ortaya koyduğu bir şey olan hukuk, ancak, egemenin bu faaliyetinde fayda ilkesine uygun hareket etmesiyle fayda ilkesine hizmet edebilir.

13 Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı:
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Bentham’a göre yasama, faaliyetlerinde genel fayda ilkesini gerçekleştirmek için, 4 kriteri karşılamalıdır: Bunlar: Geçim Araçlarının Temin Edilmesi, Toplumda Refahın Yaratılması, Eşitliğin Gerçekleştirilmesi, Güvenliğin Sağlanması.

14 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Bentham için bunlardan en önemlisi, güvenliğin sağlanmasıdır. Zira, hem geçim araçlarının temini, hem toplumsal refahın yaratılması ve hem de eşitliğin gerçekleştirilmesi için güvenliğin sağlanması gerekir. Güvenlik olmaksızın ne ticaret, ne tarım ne de endüstri mümkündür. Ayrıca Bentham, kişilerin doğal hak veya özgürlüklerinin olmadığını, bunların yasama faaliyetinden sonra ve güvenliğin bir göstergesi olarak ortaya çıktığını düşünür.

15 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Kodifikasyon: Bentham’ın hukuka yaklaşımında önemli bir yeri yasa yapımı, yani kodifikasyon ayağı oluşturmaktadır. Ona göre hukuk, egemenin koyduğu kurallardır ve amacı genel faydayı temin etmek olan hukuk kuralları yasamanın kodlaştırma faaliyeti ile koyulacaktır.

16 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Kodifikasyon Gerekçeleri Kendisi de bir liberal olan Bentham’ın, liberalizmin Locke’da cisimleşen klasik kabulünde yer alan yasamanın ve devletin hayat, hürriyet ve mülkiyet haklarının korunması dışında sivil topluma ilişkin düzenlemelerden kaçınması düşüncesine, yani minimal devlet tasavvuruna karşın yaygın ve etkin bir yasama faaliyetini önermesinin iki temel gerekçesi olduğu düşünülür.

17 b) Ceza Reformu İhtiyacı
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Kodifikasyon Gerekçeleri Bu gerekçeler şunlardır: a) Common Law Eleştirisi b) Ceza Reformu İhtiyacı

18 JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Kodifikasyon Gerekçeleri: Common Law Eleştirisi Sanayi devrimi sonrasında kapitalizmin geldiği düzeye uyum sağlayamayan önceki hukuk düzeni olan common law’un yetersizliğinden kurtulup hukuki öngörülebilirlik, rasyonellik ve belirliliğin sağlanması ihtiyacının hasıl olmuştur. Bentham’a göre yazılı olmayan bir hukuk olan common law, muğlak ve değişkendir. Dolayısıyla güvenilir bir kamusal ölçüt oluşturmamaktadır. Bu da hukuku belirsiz kılmaktadır. Bu durumda yapılması gereken, common law’un belirsizliklerle dolu keşmekeşine müdahale etmek, hukuku öngörülebilir, rasyonel, kesin ve böylece belirli kılacak bir kodifikasyona gitmektir.

19 Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı:
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Kodifikasyon Gerekçeleri: Ceza Reformu İhtiyacı İkinci neden ise çalışan sınıfların artan sınıf mücadelesi ve muhalefetiyle başa çıkmayı sağlayacak etkili bir ceza sistemi ihtiyacının hissedilmesidir. Söz konusu ceza sistemi ile bireylere bireysel ve toplumun kolektif faydasına aykırı fiillerinin bu faydaya zarar gelmesini önleyecek tarzda yaptırım uygulanması düşünülmektedir. Bentham’ın Panoptikon Yazıları (The Panopticon Writings) başlıklı kitabında buna dair unsurlara rastlamak mümkündür.

20 Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Yaptırım
JEREMY BENTHAM ( ) Bentham’ın Faydacı Hukuk Yaklaşımı: Yaptırım Bentham’a göre hukuku en önemli ayırt edici özelliklerinden biri, yaptırımı içermesidir. Ancak Bentham’a göre yaptırımlar yalnızca bireylere kötülük yapılması anlamına gelen cezalardan ibaret değildir. Mükafâtlar da yaptırım olarak sayılır. Yine de, mükafât şeklindeki yaptırımlar, ceza şeklindeki yaptırımlara nispetle daha nadirdir. Ceza şeklindeki yaptırımların amacı, ceza ile uygulanan kötülük sayesinde daha büyük bir kötülüğün engellenmesi anlamında daha büyük bir iyiliğin teminidir.

21 JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Austin, Bentham’ın öğrencisi ve izleyicisidir. O da fayda ilkesini benimser. Yine Bentham gibi, Common Law’a yönelik eleştiriler yöneltir. Ancak Bentham’ın amacı esas itibariyle bir yasama ve reform politikası gütmekken Austin’in önceliği hukuku bir bilim haline getirmektir.

22 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Austin’in böyle bir amacı edinmesinde yaşadığı dönemde bilimsel düşüncenin etkinliğinin artması olgusu da yatar. 19. yüzyıl, diğer bilme ve bilgi kategorilerindense bilimsel bilginin itibarının yüksek olduğu bir dönemdir. Bu nedenle hukuka dair bilimsel bilginin elde edilmesi önemli hâle gelmiştir. Ayrıca, Austin’in Almanya’da da bulunması ve Almanya’da bulunduğu dönemde Almanya’da etkisini gösteren, hukukun kendine has, mantıksal tutarlılığı haiz kapalı bir sistem olduğunu ve bu sistemin dışında kalan hiçbir unsurun hukuka dahil edilmemesi gerektiğini ileri süren Kavram Hukukçuluğu da Austin’in etkilemiştir.

23 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Austin hukuku bilimsel olarak inceleme amacını yerine getirmek için hukuk biliminin alanını ayrıştırmak ister. Bu, özellikle yasa olarak adlandırılan diğer kural türlerinden hukukun kurallarının ayrılmasını gerektirir. Hukuk biliminin konusu olarak, yasa adı verilen tüm kurallar arasında bir ayrıştırma ile yalnızca hukuk kurallarının belirlenmesi düşüncesi nedeniyle Austin’in yaklaşımı analitik pozitivizm olarak nitelendirilir.

24 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Yasa Olarak Adlandırılan Kural Türleri Austin’e göre 4 çeşit kural türü vardır ve bu kurallar, uygun ya da uygun olmayan biçimde, yasa olarak adlandırılırlar. Söz konusu türler şunlardır: a) Tanrısal Yasalar b) Pozitif Ahlâk Yasaları c) Mecazi (Figüratif) Yasalar d) Pozitif Yasalar = Pozitif Hukuk

25 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: a) Tanrısal Yasalar Austin Tanrısal Yasaları doğal hukuk ile eş tutmuştur. Ona göre Tanrısal Yasalar, Tanrı’nın insan için koyduğu davranış kurallarıdır. Bu yasalar insanlara dînî ödevler yükler, ihlal edilmeleri günah olarak nitelendirilir ve yaptırımları da dînîdir.

26 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: b) Pozitif Ahlâk Yasaları Pozitif Ahlak Yasaları; örf-adet kuralları, moda kuralları ya da şeref kanunları gibi, kişilere birtakım ödevler yükleyen davranış kurallarıdır. Bunlar, insanların beşerî davranışlarına dair sahip oldukları kanaatlerden veya hislerden oluşur. Bunlar, insanların toplumsal yaşayışları nedeniyle ortaya çıkan ve fakat siyasal anlamda bir üst organdan sadır olmayan kurallardır. Bu nedenle, kuralı oluşturan doğrudan bir üst otorite olmadığı için ihlâlleri hâlinde doğrudan tatbik edilecek belirli ve kesin yaptırımları yoktur.

27 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: c) Mecazi (Figüratif) Yasalar Mecazi (ya da figüratif) denilen yasalar, esasen herhangi bir davranış kuralına göndermede bulunmayan, ancak doğanın işleyişinin taşıdığı düzenlilikleri anlatır. Bunları koyan bir otorite olmadığı gibi bu kuralların işlememesi herhangi bir yaptırım doğurmaz.

28 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: d) Pozitif Yasalar = Pozitif Hukuk Austin’e göre hukuk biliminin konusu ne Tanrısal Yasalar, ne Pozitif Ahlâk Yasaları ne de Mecazi Yasalardır. Hukuk biliminin konusu, pozitif yasalar ve onunla eş tutulan pozitif hukuktur.

29 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: d) Pozitif Yasalar = Pozitif Hukuk Pozitif Hukukun Tanımı: «Politik olarak üstün olanların, yani üst konumdakilerin, üzerlerinde güç sahibi oldukları, yani politik olarak ast konumdakilerin davranışlarını yönlendirmek için koydukları, yaptırımla desteklenmiş kurallar bütünüdür.»

30 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Austin’in hukuk teorisi, hukuka verdiği bu tanımda içerilen unsurlara getirdiği açıklamalar ile şekillenir. Tanımdan üç unsur çıkmaktadır ve bir kuralın hukuk olduğunu söyleyebilmek için bu üç unsurun birlikte var olması gerekir: Hukuk Egemenlik Unsuru Emir Unsuru Ödev-Yaptırım Unsuru

31 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Egemenlik Unsuru Egemenliği oluşturan üç kriter vardır: 1. Egemen, kendisinin üstünde itaat ettiği, itaat etme eğiliminde olduğu ya da edeceği herhangi bir üst merci, makam ya da otorite olmayan, toplumun çoğunluğu değil ama azınlıkta kalan bir kişi ya da kuruldur.

32 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Egemenlik Unsuru 2. Egemenin politik olarak üstte olması, emirlerine itaat etme eğiliminde ya da alışkanlığına sahip olan politik astları, yani bir tebaayı (uyrukları) gerektirir. Yani, egemenliğin bir diğer kriteri emirlere itaat eden bir halkın olmasıdır.

33 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Egemenlik Unsuru 3. Son olarak, egemenin emirlerini diğer emirlerden ayıran, bu buyruklara uyma ödevinin olmasıdır. Ancak egemenin uyma ödevi yoktur.

34 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Egemenlik Unsuru Austin böylesi bir egemenlik ilişkisinin cari olduğu toplumu, özellikle sömürgelerden ayırmak için, «bağımsız siyasal toplum» olarak adlandırır. Bu toplumu bağımsız olarak nitelendirilmeyi sağlayan, bağımsızlığın toplumun kendisinde olması değil, toplumun azınlıkta olan egemen kesiminin bağımsızlığı olduğunu ifade eder.

35 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Emir Unsuru Austin’in hukuk teorisine emir ya da buyruk kuramı (command theory) da denilir. Bu adlandırmayı mümkün kılan ise egemenin politik olarak astlarına, onların davranışlarını yönlendirecek kuralları bir öğüt, rica ya da dilek olarak değil, uyulması zorunlu olan birer emir olarak yöneltmesidir.

36 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Ödev-Yaptırım Unsuru Emir unsuruyla yakından ilişkili olan ödev ve yaptırım unsuru, bir emri emir yapan öğelerdir. Austin’e göre emir, ödev ve yaptırım kavramlarıyla beraber hukuk hâline gelir. Emir, emri verenin, emrin muhataplarından bir davranışı gerçekleştirmelerini ya da bir davranıştan kaçınmalarını istediği, bu istek üzerine muhatabın bunu yerine getirme ödevini taşımaya başladığı, ödev yerine getirilmediğinde ise muhataba bir kötülük yapılacağı mesajını içeren bir niteliktedir.

37 Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi:
JOHN AUSTIN ( ) Austin’in Analitik Hukuki Pozitivizmi: Ödev-Yaptırım Unsuru Bu ödeve karşı gelinmesi hâlinde muhatabın, yani uyruğun maruz kalacağı kötülük, yaptırım olarak adlandırılır. Austin yaptırım konusunda Bentham’dan ayrılarak, mükafâtların yaptırım olarak nitelendirilemeyeceğini, yaptırımın uyruğun ancak bir kötülüğe maruz bırakılması olduğunu ifade eder. - Son -


"İNGİLİZ HUKUKİ POZİTİVİZMİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları