Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU"— Sunum transkripti:

1 CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU

2 CEZA MUHAKEMESİNDE KIYAS
Muhakeme hukuku alanında ise sınırlı olarak kıyas yapabilir. Bu konudaki açık yasak yoktur. Muhakeme hukuku alanında en önemli muhakeme sujesi olan hakim, açılmış bir davaya bakmak zorundadır. Hukuka boşluk olduğu için bu davaya bakamayacağını ileri sürmez.

3 CEZA MUAHEKEMESİNDE KIYASIN SINIRLARI
Kıyas, yasadaki boşlukların bezerliklerden yararlanılarak doldurulması işlemidir. Ceza muhakemesi hukukunda, kural olarak kıyas yapılabilir. Ancak ceza muhakemesi hukukunda da yasallık ilkesinin bir sonucu olarak kıyasa başvurulmasının sınırları vardır. Şu hallerde kıyas (benzetme) yolu ile boşluk doldurulamaz: 1) Sınırlayıcı hükümlerin söz konusu olması 2) isitsnai hükümlerin söz konusu olması.

4 SINIRLAYICI HÜKÜMLERİN SÖZ KONUSU OLMASI
Yasak edilmeyen serbesttir düşüncesinden yola çıkarak, boşluk bulunan bir alana başka hükümle doldurmak, gereksiz yasak koymak olur. Buna aleyhe kıyas yasağı denir. Örneğin, tutuklamanın koşulları Yasada tek tek sayılmıştır CMK m.100.

5 İSTİSNAİ HÜKÜMLERİN SÖZ KONUSU OLMASI
Hukuk kuralları genel olabileceği gibi, sadece bazı kişiler veya durumlar göz önünde tutularak da düzenlenebilir. Genel nitelikteki hükümler, kural olarak kıyas yoluyla boşluk doldurmada kullanabilir. Örneğin, kıyas tanıklıktan çekinmeye hakkı olanların CMK m.45 veya yeminden kaçınabilecek olan kişilerin CMK. M.50 sayısının genişletilmesi söz konusu değildir.

6 AMACA GÖRE YORUM İLE KIYAS ARASINDAKİ İLİŞKİ
Kıyas benzetme, yasada öngörülen durumlara ilişkin düzenlemeleri, yasada öngörülmeyen, hakkında boşluk bulunan durumları da (öngörülen durumlara benzediğinden hareketle) kapsayacak şekilde genişleterek uygulama işleminin adıdır.

7 CEZA MUHAKEMESİ YASALARININ ZAMAN YÖNÜNDEN UYGULANMASI
Kavram: Ceza muhakemesi yasalarının zaman yönünden uygulanması, suç teşkil eden bir eylemin hangi yasaya göre yargılanacağı konusunu kapsar. Ceza muhakemesi başladığı anda yürürlükte olan muhakeme kuralları, muhakeme devam ederken değişmiş olabilir. O zaman eski normlara göre yapılan muhakeme işlemlerinin gerçekliliğinin ne olacağı ve muhakeme işlemlerine hangi normlara göre devam edileceği sorunu ortaya çıkar.

8 Muhakeme hukukunda her muhakeme işlemi, işlemin yapıldığı tarihte yürürlükte olan muhakeme normlarına göre yerine getirilir. Muhakeme işlemlerinin yürürlükte olan kurallara tabi olmasına derhal uygulanma ilkesi denir.

9 YASALARIN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ VE YÜRÜRÜLÜKTEN ÇIKMASI
Bir yasanın veya yasa hükmünün somut olayda uygulanabilmesi için yürürlüğe girmiş olması gerekir. Uygulanabilirliliğin ilk koşulu olan yürürlükte olma, bir hukuk kuralının uygulanabilirliğinin onu yürürlüğe koyan Devletçe resmen tanıması demektir. Yasaların yürürlüğe girmesi için Resmi gazete’de yayımlanması zorunludur Yayımı tarihi Resmi Gazete’de yayımını izleyen günün başlangıcından itibaren 45 gün sonra yürürlüğe girer.

10 YÜRÜRLÜKTEN ÇIKMA Yasanın yürürlükten çıkması üç şekilde gerçekleşebilir: 1) Yasanın başka bir yasayla açıkça yürürlükten kaldırılması, 2) eski ve yeni yasa hükümlerinin birbiriyle bağdaşmaması nedeniyle zımnen (örtülü olarak) yürürlükten kalkması 3) Yasanın (veya hükmün) Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmesi.

11 YASALARIN YÜRÜRLÜK SÜRELERİ
Yürürlüğe giriş tarihli belirli ancak yürürlükten çıkış tarihi belirli olmayan yasalara sürekli veya süresiz yasalar denir. Bunlara süreli yasalar denir. Bazı yasalar ise belli bir olay veya durum gerçekleştiğinde uygulanır ve bunun dışındaki dönemlerde uygulanmaz. Bunlara geçici veya istisnai yasalar denir. Geçici yasaların ne kadar süreyle uygulanacakları önceden belli değildir.

12 YASALARIN YÜRÜRLÜĞÜ AÇISINDAN İLKELER
Genel olarak Bir eylem veya olaya hangi yasanın uygulanacağı konusunda üç ilke vardır: Yasaların derhal uygulanması Yasaların geriye yürümesi Yasaların ileriye yürümesi.

13 YASALARIN DERHAL UYGULANMASI
Kavram: Lehe olan maddi ceza hukuku kuralları geçmişe etkili olarak uygulandıkları halde, ceza muhakemesi hukuku kuralları derhal uygulanır. Kuralı içeren Yasanın zaman itibariyle uygulanabilirliğine ilişkin ilkeyi tespit etmek bakımından önemlidir.

14 Bu ilkeye göre, muhakeme hangi aşamada olursa olsun, yeni yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, muhakeme işlemlerinde kural olarak yeni yasa uygulanmaya başlanır ve muhakemenin işleyişi o anda yürürlükte olan yasaya göre gerçekleştirir. Önceki yasaya göre yapılmış olan bir işlemin etkileri yeni yasa zamanında devam ediyor olabilir.

15 Örneğin, şüpheli veya sanığın eski yasaya göre tutuklandığını, ancak yeni yasanın bu tutuklama nedenlerini sınırlandırdığını düşünelim. Önceki yasaya göre verilen tutuklama kararı geçerlidir. Ancak, karardaki tutuklama nedeni yeni yasada yer almıyorsa, tutuklunun yeni yasaya göre Cumhuriyet savcılığına derhal serbest bırakılması gerekir.CMK md.103/2. İlkenin etkisi: Muhakeme işlemleri daima yürürlükte olan yasaya göre yapılmalıdır. Yeni yasa, suç işledikten sonra yürürlüğe girse de, o suçun yargılanmasında uygulanacaktır.

16 Yürürlükteki yasaya uygun olarak bir kez yapılmış işlemler, sonradan yasa değişse de geçersiz olmaz.
Eski yasaya göre henüz yapılmamış işlemler, artık yeni yasaya göre yapılır. Derhal uygulanma kuralı haksızlıklara yol açacaksa, en doğrusu, geçiş dönemi için yasayla istisnai hükümler kabul etmektir. Örneğin, yeni kanun bir süreyi kısıtlıyorsa, daha vakti olduğu düşüncesiyle henüz işlemi yapmamış olan kişinin elinden bu hakkını almak haksızlık olacağından, yasaya hüküm konulmalıdır.

17 Yeni yasa, suçun takip usulünü değiştirmemekle birlikte, şikayet süresini değiştirebilir.
Örneğin, önceki yasa döneminde şikayet süresi altı ay iken, yeni yasa bu süreyi yedi aya çıkarabilir. Yeni yasa yürürlüğe girdiğinde şikayet süresi dolmamış ise suçtan zarar gören yeni yasanın yürürlüğe girmesiyle fiili ve faili öğrendiği tarihten itibaren yedi ay içinde bu hakkını kullanabilir. Yeni yasa aktif olan işleme derhal uygulanır.

18 İLKENİN İÇTİHADİ BİRLEŞTİRME KARARLARI AÇISINDAN UYGULANMASI
Muhakeme kurallarını yorumlayan Yargıtay İçtihadi Birleştirme Kararları’ndaki değişiklikler de derhal uygulanır.

19 YASALARIN GERİYE YÜRÜMESİ
Yasaların geriye veya ileriye yürüyüp yürümeyeceğine ilişkin ilkeler, ceza yasaları yönünden söz konusu olur. Ceza yasalarının uygulanmasında suçun işlendiği tarih esas alınır. Suçun işlendiği tarihten sonra yürürlüğe giren yasalar o olaya uygulanmaz. Ancak, istisna olarak lehte kural içeren yasalar geriye yürür, yani yasanın yürürlüğe girmesinden önce işlenen suça uygulanır.

20 Geriye yürüme yasağı, işlendiği zaman suç sayılmayan eylemin, sonradan cezalandırılmasının önlediği gibi, cezayı ağırlaştıran veya sanığın hukuki durumunu kötüleştiren ceza almasını kolaylaştıran hükümlerin de geriye yürümesini engeller. Örneğin, suçun oluşmasını kolaylaştıran hükümler, sanığın aleyhine olan hükümlerdir. Bunlar geriye yürümez.

21 Suçun işlenmesi ile hüküm verilmesi arasında bir başka yasa yürürlüğe girmiş ve sonra yürürlükten kalkmış olabilir. Buna ara kanun veya ara yasa denir. Ara yasa failin lehine ise hüküm verilirken bunun esas alınması gerekir. Çünkü yargılama daha hızlı yapılsaydı, bu yasa zaten faile uygulanmış olacaktı.

22 CEZA MUHAKEMESİ YASALARININ YER VE KİŞİ YÖNÜNDEN UYGULANMASI
Yer yönünden ise ülkesellik (Mülkilik) ilkesi söz konusudur. Avrupa Konseyi üyesi ülkeler – yargılamada yardım “Ceza İşlerinde Karşılıklı Adli yardım Avrupa Sözleşmesi; 1972 yılında hazırlanan Ceza Kovuşturmalarının aktarılması Sözleşmesi… Ceza Yargılarının Milletlerarası Değeri Konusunda Avrupa Sözleşmesi sözü edilen durumlarda tekrar yargılama yasağını açıkça öngörmektedir.

23 Kişi yönünden uygulanması;
Tüm ilgili kişilere (şüpheli/sanık, tanık, bilirkişi, mağdur) uygulanır. Bu kişilerin vatandaş veya yabancı olmasının bir önemi bulunmaz. Baz kişiler açısından istisnalar söz konusudur. Cumhurbaşkanı; Milletvekilleri; Diplomasi ajanları ve uluslar arası sözleşmelerde gösterilen diğer görevlilerdir. - yargı bağışıklığı – olumsuz muhakeme şartı

24 Cumhurbaşkanı – anayasa’da öngörülmüştür-md.105;
Cumhurbaşkanı, ancak vatana ihanetten dolayı yargılanabilir; Anayasa md. 105/3, 148/3-5) Milletvekilleri ise Anayasa md. 83 yasama sorumsuzluğu ve yasama dokunulmazlığı kabul edilmiştir. Diplomatlar Konsoloslar Yabancı askerler Bağışıklıktan yararlanacak kişiler.

25 İDARİ VE ADLİ GÖREV AYRIMININ ÖNEMİ
Adliye ile ilgili görev ve işlediği suçlardan dolayı Cumhuriyet savcısı tarafından genel muhakeme usulüne göre re’sen soruşturma yapılır (CMK m.161/5) İdari görevi esnasında ancak görevliyle bağlantılı suç işleyen kolluk hakkında memurlar ve Diğer Kamu Görevlerinin Yargılanması Hakkındaki Yasa hükümlerine göre soruşturma yapılır.

26 Önlemi görevi esansında silah kullanmak zorunda kalan polis hakkında, idari amir izin vermedikçe ceza soruşturması yürütülemez. Fiilin ve failin ortaya çıkartılmasını amaçlayan işlemler adli, bir tehlikenin önlenmesini amaçlayan işlemler ise idaridir.

27 KOLLUĞUN ZOR KULLANMA YETKİSİ
Zor kullanma, bedeni kuvvet, maddi güç ve yasal koşulları gerçekleştiğinde de silah kullanmayı kapsar. Bu nedenle zor kullanmayı, bedeni kuvvet kullanılarak uygulanan zor kullanma,maddi güç kullanılarak uygulanan zor kullanma ve silah kullanılarak uygulanan zor kullanma şeklinde sınıflandırmak mümkündür.

28 Bedeni kuvvet, polisin direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde doğrudan doğruya kullandığı bedeni gücü; maddi güç; polisin direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde uyguladığı beden gücünün dışında; kelepçe, cop, basınçlı ve veya boyalı su, göz yaşartıcı gazlar veya tozlar, fiziki engeller, polis köpekleri ve atları ile sair hizmet araçları kullanarak uyguladığı gücü ifade eder.

29 Polis, uygulayacağı bedeni gücün oranını direnmenin niteliğine, derecesine göre ve direnenleri etkisiz hale getirecek şekilde belirler. Polis ancak karşı tarafın direncini kıracak derecede uyguladığı şiddet, hukuka uygundur.

30 KOLLUĞUN SİLAH KULLANMA YETKİSİ
Yasa’da polisin silah kullanılarak zor uygulamasının kapsamı ayrıca belirlenmiştir. - meşru savunma hakkının kullanılması kapsamında, Kendisine veya başkalarına, işyerlerine, konutlara, kamu binalarına , okullara, yurtlara, ibadethanelere, araçlara ve kişilerin tek tek veya toplu halde bulunduğu açık veya kapalı alanlara molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri, silahlarla saldıran veya saldırıya teşebbüs edenlere karşı, saldırıyı etkisiz kılmak amacıyla ve etkisiz kılacak ölçüde

31 Bedeni kuvvet ve maddi güç kullanarak etkisiz hale getirmediği direniş karşısında, bu direnişi kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde Hakkında tutuklama, gözaltına alma, zorla getirme kararı veya yakalama emri verilmiş olan kişilerin ya da suçüstü halinde şüphelinin yakalanmasını sağlamak amacıyla veya sağlayacak ölçüde, silah kullanmaya yetkilidir.

32 ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLERİNİN YETKİ VE GÖREVLERİ
Güvenlik ihtiyacının özel sektörce karşılanması için yasal düzenleme gün ve 2495 sayılı Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliklerinin Sağlanması Hakkında Kanun’la gerçekleştirilmiştir. Özel güvenlik görevleri, görevleriyle bağlantılı olarak işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılır.

33 SİLAH BULUNDURMA YETKİSİ
Koruma ve güvenlik hizmetinde kullanılacak silah ve teçhizat, ilgili kişi veya kuruluş tarafından sağlanır. Özel güvenlik şirketleri ateşli silah alamaz ve bulunduramazlar. Ancak, özel güvenlik şirketlerine, para ve değerli eşya naklinde, geçici süreli koruma ve güvenlik hizmetlerinde kullanılmak üzere; özel güvenlik eğitimi veren kurumlara ise silah eğitiminde kullanılmak üzere, Komisyonun kararı ve valinin onayı ile silah alma, kullanma ve taşıma izni verilebilir.

34 Özel güvenlik görevlileri, silahlarını görev alanı dışına çıkaramazlar.
Görev alanı zorunlu hallerde Komisyon kararıyla genişletilebilir. Zor kullanma ve yakalama yetkilerinin kullanılmasını gerektiren olaylar, en seri vasıtasıyla yetkili genel kolluğa bildirilir, yakalanan kişi ve elkonulan eşya genel kolluğa edilir.

35 BİREYSEL İDDİA SÜJESİ OLARAK SUÇTAN ZARAR GÖREN /MAĞDUR
Yasa’da bireysel iddia süjesi olarak, suçtan zarar gören, mağdur ve şikayetçi gösterilmiştir. Mağdur veya şikayetçi, Cumhuriyet savcısını atlayarak, sulh ceza hakiminden soruşturma işlemini yapmasını veya koruma tedbirlerine karar vermesini talep edemez.Bunun tek istisnası, mağdurun şüphelinin beden muayenesini vücudundan örnek alınmasını hakimden talep edebilmesi oluşturmaktadır.

36 Mağdur veya şikayetçi, soruşturma belgelerini ve elkonularak koruma altına alınan eşyayı vekili aracılığıyla incelemek isteyebilir. CMK md.75/1. Mağdur veya şikayetçi, savcının kovuşturmaya yer olmadığı yönündeki kararına karşı itiraz edebilir.

37 YARGI VE İDDİA MAKAMI OLARAK “SULH CEZA HAKİMLİĞİ”
Soruşturma evresinde sulh ceza hakimliği görev yapar. Sulh ceza hakimliği bu evrede hem yargılama makamı hem de iddia makamı olarak işlem yapabilir ve karar verebilir. Sulh ceza hakimliğinin bu evrede verdiği kararlar ardından da anlaşılacağı üzere kural olarak hakimlik kararıdır.

38 SULH CEZA HAKİMLİLİĞİNİN GÖREV ALANI
Soruşturmanın yürütülmesinden Cumhuriyet savcısı sorumludur. Soruşturma evresinde söz sözü söyleyen savcıdır. Sulh ceza hakimi, soruşturma evresinde kural olarak sadece Cumhuriyet savcısının talebi üzerine faaliyet gösterebilir. Hakim tarafından yapabilecek soruşturma işlemleri söz konusu olduğunda, cumhuriyet savcısı bu işlemin yapılacağı yerin sulh ceza hakimine başvurur.

39 Bu hükme göre , her sulh ceza hakimi kendi yargı çevresindeki işlemleri yapmakla yetkilidir.
Sulh ceza hakimi, talep üzerine istenilen işlem hakkında, yasaya uygun olup olmadığı inceleyerek karar verir ve gereğini yerine getirir. CMK md.162. Bunlar yakalama, tutuklama, arama veya el koyma gibi hak ve özgürlüklere müdahale oluşturan koruma tedbirleridir. Bu nedenle soruşturma evresinde görev yapan hakime özgürlükler hakimi de denilebilir.

40 Sulh ceza hakiminin Cumhuriyet savcısının talebi üzerine koruma tedbirine karar verdiği hallerde geniş anlamda bir davanın varlığı söz konusudur. Bu dava tali (ikincil) ceza davasıdır. Bu davada asıl ceza uyuşmazlığının çözümüne hizmet eden ikincil bir uyuşmazlık çözülür. Soruşturma evresinde, sulh ceza hakimi hakimi, esas olarak hakimlik makamı sıfatıyla ikincil uyuşmazlıkları çözer.

41 Sulh ceza hakimi, istisna olarak suçüstü hali ile gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısına ulaşılamıyor veya olay genişliği dolayısıyla savcının iş gücünü aşıyor ise onun talebi olmadan tüm soruşturma işlemlerini yapabilir. CMK md.163. Sulh ceza hakiminin zorunlu savcı sıfatını taşıdığı hallerde, kolluk amir ve memurları, onun tarafından emredilen tedbirleri almak ve araştırmaları yerine getirmekle yükümlüdür.

42 Zorunlu savcılık yapan her sulh ceza hakimi, kural olarak kendi kendi yargı çevresinde işlenen suçlarla ilgili araştırma işlemlerinde yetkilidir. Ancak gecikmesinde tehlike bulunan veya işin özelliğinin gerektirdiği hallerde, yer yönünden yetkisiz olan hakim da zorunlu savcı sıfatıyla re’sen araştırma işlemlerini yapabilmelidir. Son CMK md.162 değişiklikle savcı-hakim ilişkisine ilişkin sistem bozulmuştur.

43 SULH CEZA HAKİMLİLİĞİNİN ÖRGÜTLENMESİ
İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde birden fazla sulh ceza hakimliği kurulabilir. Bu durumda sulh ceza hakimlikleri numaralandırılır. Sulh ceza hakimliğinde bir yazı işleri müdürü ile yeteri kadar personel bulunur. Ağır ceza mahkemeleri ile büyükşehir belediyesi bulunan illerde büyükşehir belediyesi sınırları içerindeki il ve ilçenin adı ile anılan sulh ceza hakimliliğinin yargı çerçevesi, il veya ilçe sınırlarına bakılmaksızın Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir.

44 SAVUNMA MAKAMI Dar anlamda savunma suç işlediği iddia edilen kişinin, yetkili organ önünde üzerine atılan suçu işlemediğini, fiilin hukuka aykırı olmadığını, bazı kanuni nedenlere cezalandırılmaması gerektiğini veya iddia edildiğinden daha az cezayı hak ettiğini ileri sürmesidir. Dar anlamda savunmanın fiili ve hukuki yönü bulunur.

45 Geniş anlamda savunma ise suç işlediği iddia edilen kişinin devlet yada bireyler tarafından kendi varlığına yöneltilen eylem ve işlemlere karşı kendisini korumak için yasal yollara başvurması veya yasal imkanlardan faydalanmasıdır. Savunma maddi ve hukuki şeklinde sınıflandırılabilir.

46 Maddi savunma veya başka bir anlatımla fiili savunma, bir fiilin gerçekten işlenip işlenmediğine ilişkin savunmadır. Bu tür savunmayı sanık kendisi de yapabilir. Eylemin hukuk kuralları karşısındaki durumuna ilişkin savunma ise hukuki savunmadır. Sanığın kendi kendisini savunmasına bireysel savunma müdafi aracığıyla savunulmasına da kolektif savunma adı verilir. Savunma hakkı “yargılama makamları önünde ve belli bir amaçla, bir suçlamadan kurtulmak için kullanılan söz ve düşünce özgürlüğüdür.

47 SAVUNMA MAKAMI SÜJELERİ
Şüpheli/sanık ve müdafi iddia makamının karşısında bir bütün olarak savunma tarafını oluşturur. Şüpheli/sanık ve müdafi, bir madalyonun iki yüzü gibidir. Yasal temsilcisi ve eş de müdafie tanınmış haklara sahip olmamakla birlikte, ceza muhakemesinde şüpheli/sanığa yardım eder. Bu kişilerin yaptığı savunma, şüpheli/sanığın adına ve sadece onun yararındadır. Bu kişiler, şüpheli/sanık ve müdafi ile birlikte savunma makamında yer alırlar.

48 Savunma makamı süjelerinin her birine yasayla, onların kişiliğinden bağımsız, kendine özgü hak ve yetkiler tanınmıştır. Şüpheli/sanık, savunma hakkı çerçevesinde somut ve gerçek bir savunma için iki olanağa sahiptir; 1. ya kendisini bizzat savunur ya da müdafiin yardımından yararlanır. Şüpheli/sanığın kendi kendisini savunmasına bireysel savunma, müdafi aracılığıyla savunulmasına da kolektif savunma adı verilir. Şüpheli/sanığın müdafiinin yardımından yararlanması, onun bireysel savunma kapsamında değerlendirilir.

49 ŞÜPHELİ/SANIĞIN SAVUNMA SÜJESİ OLUŞU
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde bir suçla suçlanan kişinin kendi kendini savunma ve savunmamamsı hazırlamak için gerekli zaman ve kolaylıklardan yararlanma hakkına sahip olduğu belirtilerek, bireysel savunma hakkının kullanılabilmesi güvence altına alınmıştır. M.6/3 –b.c. Sanığın, savunma hakkını kullanarak kendisini savunması halinde “bireysel” “ferdi” veya “kendi kendini” savunmadan söz edilir. Sanığın dışında hukukçuya danışması, onun savunmasının bireysel olma niteliğini etkilemez.

50 ŞÜPHELİ/SANIĞIN GERÇEK KİŞİ OLMASI
Sadece gerçek kişiler hakkında ceza yaptırımı uygulanabilir; Bu nedenle sadece gerçek kişiler şüpheli veya sanık sıfatını alabilir. Tüzel kişiler şüpheli veya sanık sıfatını alamazlar. Ancak, ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesi tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanmasına engel değildir (TCK m.60).

51 Tüzel kişinin organ veya temsilcisi, savunma makamı yanında yer alan sıfatıyla, duruşmaya kabul edilir. Bu durumda, tüzel kişinin organ veya temsilcisi, bu yasanın sanığa sapladığı haklardan yararlanır. Sanığın aynı zamanda tüzel kişinin organ veya temsilcisi sıfatını taşıması halinde, bu kişilerin, doğal olarak katılan veya savunma makamı yanında yer alan sıfatıyla duruşmaya, katılması söz konusu olmaz CMK m.249.

52 ŞÜPHELİ/SANIĞIN HAKLARI
Şüpheli ve sanığın haklarını aktif ve pasif olarak ikiye ayırmak mümkündür. Aktif haklar, bu süjelerin, muhakeme işlemlerine katılmaları halinde sahip oldukları haklardır. Pasif haklar ise somut herhangi bir muhakeme işlemiyle bağlantılı olmayan ve muhakemenin tümünü ilgilendiren haklardır.

53 ADİL YARGILANMA HAKKI Sanığın asil, dürüst ya da hakkaniyete uygun yargılanma hakkı vardır. Anayasaya göre herkes adil yargılanma hakkına sahiptir. Adil yargılanma, insan hakları ile şüpheli, sanık ve mağdurun hakları ihlal edilmeksizin yapılan yargılamadır.

54 Adil yargılanma hakkı, başlıca şu unsurlar içerir:
1. Davanın Yasayla kurulan 2)bağımsız ve tarafsız 3) mahkeme önünde 4)Makul sürede 5) açık duruşmada görülmesi (AİHS m.6/1).

55 BAĞIMSIZ –TARAFSIZ-OLAĞAN HAKİM İLKESİNE BİR MAHKEMEDE ALENİ YARGILAMA HAKKI
Olağan hakim ilkesi , gerek mahkemelerin kuruluş ve yetkilerinin, gerekse izleyecekleri muhakeme usulünün yasayla ve dava konusu ve yetkilerinin, gerekse izleyecekleri muhakeme usulünün yasayla ve dava konusu uyuşmazlık ortaya çıkmadan önce belirlenmesi ifade eder.

56 Mahkemelerin yasalara uygun karar verebilmesi için öncellikle dışı etkilere karşı korunması gerekir.
Mahkemenin bağımsız olması, hakimlerin başka bir kişi ya da organdan emir almaması, özellikle yürütme erki ile tarafların etki alanı dışında olması demektir. Mahkemenin, somut olay yargılanırken, muhakeme içi etkilere karşı da korunması gerekir. Bu da hakimin tarafsızlığını güvenceleyen kurallara sağlanır. Mahkemenin tarafsızlığı, davanın çözümünü etkileyerek herhangi bir önyargı bulunmaması gerektirir.

57 HAK ARAMA (MAHKEMEYE BAŞVURMA) HAKKI
Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz. Hak arama özgürlüğü, genel olarak, yetkiler merciler önünde beyanda bulunma, derdini söyleme ve dinletme hakkı demektir.

58 MAKUL SÜREDE YARGILAMA HAKKI
Makul süre içinde yargılanmayı isteme hakkı vardır; Makul sürede yargılanma hakkı sadece kovuşturma evresi için değil,muhakemenin her aşaması için geçerlidir. Bu nedenle, bu hakkı, makul süre içinde muhakeme edilme hakki şeklinde ifade etmek daha yerinde olacaktır. Cumhuriyet savcısının soruşturmayı gereksiz uzatması veya iddianame düzenlenmemesi de bu hakkı ihlal edecektir.

59 Adil yargılama, aynı zamanda sanığın uzun süre suçluluk şüphesi altında tutulmamasını gerektirir.
Yargılamada gecikme, delillerin kaybolmasına neden olmakta, suç ile ceza arasında ilişki kurulmasını güçleştirmekte ve yargı mekanizmasındaki masrafı arttırmaktadır.

60 Makul sürede yargılanma hakkını güvence altına almak için soruşturma, kovuşturma veya yargılamanın tamamlanması için öngörülen hedef sürelerin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun görüşü alınarak Adalet Bakanlığı tarafından belirlenmesi öngörülmüştür.

61 SAVUNMA HAKKI Temel haklara dokunulamaz, devredilemez ve vazgeçilemez.
Bir hakkın temel hak sayılması, o hakkın saygınlığını ve güvencesini artırmaktadır. Temel haklara dokunulamaz, devredilemez ve vazgeçilemez. “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir”.

62 Yargıtay’a göre de “ceza yargılanmasında sanığın en önemli hakkı savunma hakkıdır ve yargılamanın her aşamasında söz konusudur. Bu hak Anayasa tarafından güvence altına alınan temel haklardandır. Savunma hakkı, birçok hakkı içerir. Bunlar arasında müdafiden yararlanma, susma, soru sorma, kendi aleyhine işlemlere katılmama, tercümandan yararlanma, delillerin toplanmasını isteme, duruşmada hazır bulunma vs. sayılabilir.

63 MÜDAFİDEN YARARLANMA HAKKI
Sanığın, muhakemenin her aşamasında, hatta infaz esnasında veya muhakemenin iadesi söz konusu olduğunda, kendi seçtiği veya adli yardım yoluyla atanan müdafiin ücretsiz yardımından yararlanma hakkı vardır.

64 SUSMA HAKKI Sanığa konuşma ya da susma konusunda tercih hakkı tanınmıştır. Susma hakkının iki yönü bulunmaktadır. İlk yönü, kişinin yetkili makamlar önünde kendini suçlayıcı açıklamalarda bulunmaya ve /veya delil verme zorlanmamamsı, ikinci yönü ise susmanın aleyhe delil olarak değerlendirilmemesidir.

65 Susma hakkının kendi aleyhine açıklamada bulunmanın dışında, kendi aleyhine delil (belge) vermemeyi de kapsaması çeşitli sistemlerde farklılık göstermiştir. Tanık dinletme ve soru sorma hakkı: Her sanık, iddia tanıklarını sorguya çekmek veya çektirmek savunma tanıklarının ise davet edilerek dinlenmesini sağlamak hakkına sahiptir. Tercümandan yargılanma hakkı: duruşmada kullanılan dil anlamayan sanık, bir tercümanın yardımından ücretsiz yararlanmak hakkına sahiptir.

66 Dosyayı inceleme ve örnek alma hakkı:
Soruşturma evresi gizliğidir; Belirli işlemlerde kaldırmış olabilir CMK 157 Müdafiin dosyayı inceleme ve örnek alma hakkı CMK m.153’te açıkça düzenlemiştir. Sanığın kovuşturma evresinde dosyayı görme ve örnek alma hakkı Yasa’da düzenlenmemiştir. Delilerin toplanması hakkı: Sanığın savunmasını hazırlayabilmek için gerekli zamana ve kolaylığa sahip olma hakkı, onun kendi lehine olma delillerin toplanmasını isteme hakkını içermektedir.

67 Duruşmada hazır bulunma hakkı: Her sanık duruşmada hazır bulunma hakkına sahiptir.
Çelişme muhakeme hakkı: çelişme, iddia ve savunmanın mücadelesini değil, fikir alışverişini ifade eder. Savunmaya ilişkin diğer haklar: Her sanık, savunmasını hazırlık için gerekli zaman ve kolaylığa sahip olma, kanun yoluna başvurma ve aynı fiilden tekrar yargılanmama hakları çerçevesinde, isnadın tespiti açısından tam bir eşitlikle yargılanma hakkına sahiptir.

68 MASUMLUK KARİNESİNDEN YARARLANMA –LEKELENMEME HAKKI
Masumluk karinesi, sanığın mahkumiyet hükmü kesinleşinceye kadar suçlu sayılmamasını ifade eder. Devlet bireyin suçlu olduğunu ileri sürerek, ortaya bir ispat yükü çıkarmaktadır. Sanıklık kendine özgü bir statüdür. Sanık, ne masum ve ne de suçludur. Sanığın masum olduğu tahmin edilmektedir.

69 Somut olaydaki birkaç aleyhe delil bile sanığın suçlu olduğunu düşünülmesine neden olabilir.
Masumluk karinesi sanığa karşı suçlu gibi davranılmamasını güvencelemeyi amaçlamaktadır. Bu karine, kişi hakkındaki şüphenin ifade edilmesini veya şüpheye dayanan soruşturma işlemlerinin yapılmasını engellemez. Şüphe ile orantılı tedbirlere başvurabilir. İlke, orantılık ilkesi ile yakından bağlantılıdır. Masumluk karinesi, her yurttaşın , suça ilişkin şüphenin açıklanmasında aleyhe veya lehe katıkıda bulunmaktan kurtarılmasını ifade eder.

70 Masumluk karinesi, hakkındaki hüküm kesinleşinceye kadar, sanığın suçlu muamelesi görmemesini ve lekelenmemesini ifade eder. Hüküm kesinleşinceye kadar, birey, kamuoyuna suçlu olarak tanıtılmamalıdır.

71 SUÇTA VE CEZADA KANUNİLİK İLKESİNDEN YARARLANMA HAKKI
Hiç kimse, işlediği sırada ulusal ve ulusal ararsı hukuka göre suç olmayan fiillerden dolayı mahkum edilemez.

72 İŞKENCE VE ONUR KIRICI CEZA VE NUAMELELERE TABİ OLMAMA HAKKI
Herkese yaşama, maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkına sahiptir. İşkence yasağı, uluslararası kamu düzenin emredici hukuk kuralıdır. Yasak, jus cogens olarak kabul edilmiştir. Başka bir anlatımla, yasak mutlak olup bu yasağa hiçbir istisna getirilemez.

73 KİŞİSEL BİLGİLERİ ÜZERİNDE SERBESTÇE KARAR VERME HAKKI
Her yurttaş , şahsına ait bilgilerin kullanılması konusunda kendisi karar verme hakkına sahiptir. Karar verme hakkının kısıtlanması, bu konuda resmi organların yasayla özel olarak yetkilendirilmesiyle mümkün olabilir. Yazılılığı ilkesi; Soruşturmanın ve özellikle genetik inceleme sonuçlarının gizliliği esastır. CMK m.80,157.

74 KİŞİ GÜVENLİĞİ İLE İLGİLİ HAKLAR
Her bireyin özgürlük ve güvenlik hakkı vardır; Hakların ve yapılan isnadı öğrenme hakkı Yakalanan kişiye, suç ayrımı yapılmaksızın, öncellikle yakalanma nedeni, yani isnadın neden ibaret bulunduğu, susma hakkı, müdafiden yararlanma hakkı ve yakalamaya itiraz etme (sulh ceza hakimine başvurma) hakkı öğretilir. Bu haklarının kendisine öğretildiğini gösteren bir tutanak imzalatılır ve tutanağın bir sureti yakalanan kişiye verilir. CMK m.90/4

75 Hukukumuzda yabancı ülkede bulunana kaçaklar hakkında yoklularında tutuklama kararı verilmesi mümkündür CMK m.248/5. Yoklularında verilen tutuklama kararı üzerine tutulan her birey , tutuklanmasını gerektiren nedenleri ve kendisine yöneltilen suçlamaları en kısa zamanda ve anladığı bir dille öğrenme hakkına sahiptir. Şüpheliye kolluk veya savcılıkta ifadesi alınırken veya sulh ceza hakimliğinde sorgusu yapılırken, sanığa ise kovuşturma evresinde mahkeme sorgusu yapılırken, isnat edilen fiil anlatılır.

76 YAKINLARINA HABER VERİLMESİ HAKKI
Yakalanan kişinin durumu, suç ayrımı yapılmaksızın ve soruşturmanın açığa çıkmasında sakınca bulunup bulunmadığına bakılmaksızın , Cumhuriyet savcısının kararıyla derhal yakınlarına veya belirlediği bir kişiye bildirilir; İfade ve sorgu esnasında da yakalama hali saklı kalmak koşuluyla, şüphelerin yakınlarına derhal haber verilir. CMK 147/1). Tutuklama ve tutuklamanın uzatılmasına ilişkin her karardan da tutuklunun bir yakınına veya belirlediği bir kişiye hakimin kararıyla gecikmeksizin haber verilir.

77 HAKİMİN VEYA ADLİ MAKAM ÖNÜNE ÇIKMA –HABEAS CORPUS HAKKI
Habeas Corpus emri, Latince de “kişinin huzura çıkmasına izin ver” anlamına gelmektedir. Alıkonulan kişinin derhal serbest bırakılmasını veya mahkemeye alıkoymanın geçerli hukuki nedeninin gösterilmesini emreden ve alıkoymanın hukuka uygunluğunu araştırmayı hedefleyen bir kuralıdır. Yakalanan, hakim tarafından ya tutuklanarak özgürlüğünün kaldırılması halinin devamına karar verilir ya da serbest bırakılır.

78 Habeas corpus prosedürü yapılmalı; CMK 101/4, 104/2.
YAKALAMAYA KARŞI SERBEST BIRAKILMAYI SAĞLAMAK İÇİN BAŞVURU VE TUTUKLAMAYA İTİRAZ HAKKI Kısa süre karar verilmesi için yetkili makamlara başvurma (itraz etme) hakkına sahiptir. Habeas corpus prosedürü yapılmalı; CMK 101/4, 104/2.

79 TUTUKLU ŞÜPHELENİN DOSYAYI İNCELEME HAKKI
Tutuklu şüpheliye, müdafii bulunsun veya bulunmasın, şahsına tanınmış olan bu hakkı kullanabilmesi için yakalanmasına, gözaltına alınmasına veya tutuklanmasına dayanarak oluşturan bilgilerden haberdar olma hakkı tanınmalıdır. Güvenceyle salıvermeyi isteme hakkı Yakalama ve tutuklamaya hakim önünde itiraz sonuç vermezse, sanık güvenceyle salıvermesini isteme hakkına sahiptir.

80 HAKSIZ YAKALAMA VE TUTUKLAMA HALİNDE TAZMINAT İSTEME HAKKI
Haksız yakalan ve tutuklanan her bireyin, tazminat isteme hakkı vardır. Hukuka aykırı yakalama ve tutuklama yapılması halinde, kişilerin uğradıkları zararların tazminat hukukunun genel ilkelerine göre devletçe ödenmesi gerekir. CMK 141/1, 4.

81 ŞÜPHELİ VEYA SANIĞIN YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Şüpheli/sanığın muhakeme işlemelerine katlanma yükümlülüğü, susma hakkının bir uzantısı olan kendisi aleyhine aktif olarak muhakemeye katılarak adli makamlara yardımcı olmaya zorlanmama hakkı ile sınırlandırılmaktadır. 1. Koruma tedbirlerine ve soruşturma işlemlerine katlanma yükümlüğü Aktif olarak katkıda bulunmak yükümlüğü Kendisine karşı yürütülen araştırmalara pasif kalarak boyun eğme ve katlanma yükümlülüğü vardır.

82 HAZIR BULMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ – ZORLA GETİRME – İHRAZ-
Şüpheli/sanığın dinleme işlemlerinde hazır bulunması; Zorla getirme kararı da verebilir; Çağrıldığı halde gelmemiş olması Tutuklama kararı verilmesi yada yakalama emri düzenlenmesi için.. İfade dışındaki işlem için, örneğin teşhis için şüpheliyi davet edebilir. CMK 146.

83 Kolluk davet edilen kişi gelmezse onu zorla getiremez.
Jandarma tarafından çağrılan kişiler, çağrıya uymadıkları taktirde zor kullanılarak götürülür ve haklarında yasal işlem yapılır. Kovuşturma evresinde Yasa’nın ayrık tuttuğu haller saklı kalmak üzere kural olarak hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılmaz. Bu nedenle bu evrede sanık, önce çağrı kağıdıyla duruşma çağrılır. Çağrı kağıdına iddianame de eklenir. Tutuklu olmayan sanığa tebliğ olunacak çağrı kağıdına, mazereti olmaksızın gelmediğinde zorla getirileceği yazılır CMK m.176/1,2.

84 Mahkeme kovuşturma evresinde her zaman sanığın hazır bulunmasına ve doğrudan doğruya zorla getirme kararı veya yakalama emriyle getirtilmesine karar verebilir. Zorla getirme kararı ile çağrılan şüpheli veya sanık derhal olanak bulunmadığında ise yol süresi hariç en geç yirmidört saat içinde çağıran hakimin, mahkemenin veya zorla getirmeyi isteyen Cumhuriyet savcısının önüne götürülerek sorguya çekilir veya ifadesi alınır. Cmk m.146/5.

85 DİĞER BİREYSEL SAVUNMA SÜJELERİ
Yasal temsilcisi, Malen sorumlu kişi ile kişinin temsilcisidir. Yasal temsilcisi ve eş Şüpheli veya sanığın eşi ve yasal temsilcisi sanığın yanında onun bireysel savunmasına yardım eden kişidir. Bir kişinin hak ve yetkileri , Yasa’da dağınık olarak düzenlenmiştir.

86 Şüpheli veya sanığın yasal temsilcisi şüpheliye veya sanığa müdafi seçme hakkına sahiptir CMK m.149.
Yasal temsilci ve eş, soruşturma evresinde yakalama, gözaltına alma ve gözaltı süresinin uzatılması işlemlerine karşı sulh ceza hakimine başvurarak, hemen serbest bırakılmayı isteyebilirler. Yasal temsilcisi, çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasını talep edebilir. Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, sanığın müdafiine veya yasal temsilcisine gönderilir.

87 Yasal temsilcisi, yargılama konusu olayla ilgili olarak veya bilirkişi raporunun hazırlanmasında değerlendirmek üzere ya da bilirkişi raporunun hazırlanmasında değerlendirmek üzere yada bilirkişi raporu hakkında, uzmanından bilimsel mütalaa alabilir; ancak bu nedenle süre isteyemez. CMK m.63, 67/6. Yasal temsilci, bilimsel mütalaa hazırlayan uzamının duruşmada bizzat dinlenmesini de talep edilebilir. Kovuşturma evresinde, sanığın yasal temsilcisine duruşma g Ün ve saati bildirilir. Yasal temsilci, duruşmaya kabul edilerek istemi üzerine dinlenebilir. Sanığın eşine duruşma gün ve saati bildiremez.

88 Yasal temsilcinin delillere ilgili genel tartışmaya katılma, bir başka bir anlatımla esas hakkında görüş bildirme hakkı kabul edilmiştir. Yasal temsilcisi ise eşe kanun yolarına başvurma hakkı tanınmıştır. Şüpheli veya sanığın yasal temsilcisi ve eşi şüpheli veya sanığa açık olan kanun yollarına süresi içinde kendiliklerinden başvurabilirler.

89 MÜDAFİİN YETKİLERİ 1. DOSYAYI İNCELEME 2. ÖRNEK (SURET)ALMA
3. HAZIR BULUNMA 4. DOĞRUDAN SORU SORMA 5. ŞÜPHELİ VEYA SANIKLA GÖRÜŞME VE YAZIŞMA MÜDAFİE BİLDİRME –TEBLİĞ KANUN YOLUNA BAŞVURMA

90


"CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları