Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

E Ğ İ T İ M SÜRECİNDE İ L E T İ Ş İ M ve E T K İ L E Ş İ M Resul ÜSTÜN Özel Diyarbakır Dicle.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "E Ğ İ T İ M SÜRECİNDE İ L E T İ Ş İ M ve E T K İ L E Ş İ M Resul ÜSTÜN Özel Diyarbakır Dicle."— Sunum transkripti:

1 E Ğ İ T İ M SÜRECİNDE İ L E T İ Ş İ M ve E T K İ L E Ş İ M Resul ÜSTÜN Özel Diyarbakır Dicle Fırat Koleji

2     İyi bir eğitimci olabilmenin ön koşulu iletişim sürecini çok iyi bilmekten geçer. Öğrenme işi, yağmur damlalarının kesintisiz bir şekilde gölde birikme işine benzer: Öğretme ve öğrenme sürecinde bir eğitimcinin o damlaları daha etkili bir şekilde biriktirebilmesi için şunlar gereklidir:

3 Öğrencileri ile sağlıklı iletişim kurması, ayrıca öğrencilerin de kendi aralarında sağlıklı iletişim kurabilmelerine rehberlik etmesi gerekir. Eğer öğrenciler kendi aralarındaki iletişimde sorunlar yaşıyorlarsa; sorunsalın ne olduğunu bulmak gerek: Yanlarına kabul etmeme, oyunlarına almama gibi… öğretmenin bu konuda kendini gözden geçirmesi, durum değerlendirmesi yapması gerekir.

4 İletişim Nedir? Duygu, düşünce, bilgi ve becerilerin bireyler, gruplar ve toplumlar arasında akla gelebilecek her türlü yolla (söz, yazı, görüntü, beden dili vb.) karşılıklı olarak aktarılmasına iletişim denir. İyi iletişim içinde olan, birbirlerini anlayabilen öğrenciler mutlu öğrencilerdir. Mutlu öğrenci başarılı öğrencidir.

5 İletişim aynı zamanda;
* Ne söyleyeceğimizi bilmek, * Bunu ne zaman söylemenin daha uygun olacağına ve nerede söylemenin doğru olduğuna karar vermek, * En iyi nasıl, hangi yöntemle söyleneceğini düşünmek, * Akıcı bir dille ve karşımızdaki kişiyle göz kontağı kurarak konuşabilmektir.

6 Gerçek bir iletişimin içinde söylenenleri anlama ve düşünülenleri söyleme vardır.
Eğer karşımızdaki konuştuklarımızı anlamıyorsa, ya da karşımızdaki kişi düşüncelerini bize açıkça ifade edemiyorsa iletişimde ciddi bir sorun var demektir. İLETİŞİMİN AMACI: A N L A Ş I L M A K T I R

7     Eğitimde iletişim sürecinin işleyişinde kaynak öğretmen, alıcı öğrencidir.

8 İletişim çağı olarak da adlandırılan 21. yy
İletişim çağı olarak da adlandırılan 21.yy. da iletişim biliminde büyük gelişmeler olmuş, bu bilim tek bir bakış açısı olmaktan öte, ilişkilendirildiği birçok alanın ayrılmaz bir parçası olma özelliği kazanmıştır. İletişim biliminin kapsamı da ilgili çalışmaların artması ile daha da genişlemiştir.

9 Öğretim ortamında öğrenciler ve öğretmenler birbiriyle sözel ya da diğer yollarla (Beden dili) iletişim veya etkileşimde bulunurlar.

10 Özellikle; öğrencilerin birbirleriyle olan iletişimleri yoğun olup aynı anda bir çok duygu ve düşünce harekete geçtiği için bazen dersin akışını etkileyebilir. Bunu önlemenin yolu, öğrencinin dikkatini çekmedir.Bunun bir çok yolu vardır: Göz teması, alkış, kısa bir fıkra anlatımı, şarkı veya türkü gibi…

11 Bunun için öğretmen, iletişim süreçlerini iyi bilmeli ve bununla birlikte; - Dili iyi kullanmalı, - Sağduyulu olmalı, - Anlayışlı olmalı, - Empati kurabilmeli, - Beden dilini etkin kullanmalı, - Tutarlı bir tavır sergilemelidir.

12 “Toplumsal Eğitimin Temel Kuralları” kitabımdan bir alıntı:
“İnsanlar birbirleriyle etkileşerek yenilenir, gelişirler. Etkileşim içinde olduğumuz insanlar, onları ne kadar önemsediğimizi, onlara ne kadar değer verdiğimizi bilmedikleri sürece neyi ne kadar bildiğimizi çok da umursamazlar.” Resul ÜSTÜN Öyleyse onlara ne kadar önem verdiğimizi davranışlarımızla kanıtlamalıyız. Çünkü; “Rüzgar, güzel kokulu yerlerden geçti mi güzel kokular taşır. Kötü kokulu yerlerden de ancak kötü kokular taşırlar.”

13 ÖĞRENCİLERİMİZLE NASIL BİR İLETİŞİM KURMALIYIZ?

14 İ L E T İ Ş İ M Öğrenciler söylediklerimize değil, yaptıklarımıza dikkat ederler. O yüzden söylediklerimizle yaptıklarımızın birbiriyle uyumlu olmasına dikkat etmeliyiz. Bu açıdan ayağı havada nasihat eden bir anlayışı benimsememeliyiz. Onu duyalım, dinleyelim ve ne dediğini anlamaya çalışalım.

15 ÖĞRENCİLERİMİZLE İLİŞKİLERİMİZDE BAŞARILI OLMAK MI İSTİYORUZ?
ÖYLEYSE; Onu dikkatli ve nazik şekilde dinleyelim. O konuşurken sözünü kesmeyelim. Öğrencimiz, ihtiyacı olduğunda onun yanında olacağımızı bilmesine izin verelim. Onu yetenekleri doğrultusunda yönlendirmeli, cesaretlendirmeliyiz.

16 Eğer ona kızgınsak, onunla konuşmak için sakinleşmeyi bekleyelim
Eğer ona kızgınsak, onunla konuşmak için sakinleşmeyi bekleyelim. Aksi halde davranışlarımızda objektif olamayabiliriz. “Neden öyle olduğunu ya da neden öyle davrandığını” sormak yerine “Ne olduğunu” soralım. Öğrencimizin bizimle açık iletişim kurmasını sağlayalım.

17 Bir Yol Aç kitabının yazarı hukukçu Mümin Sekman
Ona güvendiğimizi samimi olarak davranışlarımızla göstermeliyiz. Yapacağı yanlış bir davranışın, her şeyden önce kendi kişiliğine saygısızlık olacağı temasını işleyelim. Otokontrolün (Öz denetim) gelişmesi için aile içinde ve toplumsal yaşam içinde bazı sorumluluklar verelim. “Hayatta ya tozu dumana katarsın, ya da tozu dumanı yutarsın. Seçim senin.” Bir Yol Aç kitabının yazarı hukukçu Mümin Sekman

18 Sınırları ve özgürlükleri hakkında bilgi verelim
Sınırları ve özgürlükleri hakkında bilgi verelim. Yaşlarına uygun, yeteri kadar özgürlük sağlamak, çocuğun gelişimini olumlu yönde destekleyecektir. Onlara nefes alma imkanı tanıyalım. (Gezi, gözlem, inceleme… gibi) Aşırı otoriter bir davranışla onu boğmayalım.

19 Ondan kesinlikle mükemmel olmasını beklemeyelim .
Ufak tefek hatalarını görmezden gelelim. Onu diğer arkadaşlarıyla kıyaslamayalım. Çünkü kıyaslama kişiyi mutsuzluğa iter.

20 Eleştiride cömert olduğumuz kadar övgüde ve takdirde de cömert olalım
Eleştiride cömert olduğumuz kadar övgüde ve takdirde de cömert olalım. Arada bir iltifatta bulunmayı da ihmal etmeyelim. Kararlı ve adil olalım. Onların haklarına saygılı olmayı, onların bize saygısından önde tutalım.

21 OLUMLU GERİ BİLDİRİM VERELİM. UNUTMAYALIM
OLUMLU GERİ BİLDİRİM VERELİM UNUTMAYALIM! AMACIMIZ ÖĞRENCİLERİMİZİN HATALARINI YAKALAMAK DEĞİL, DOĞRULARINI PEKİŞTİRMEK OLMALIDIR.

22 *ÖĞRENCİLERİMİZİ YARGILAMAYALIM, ELEŞTİRİDE YIKICI DEĞİL, YAPICI OLALIM.
*YAPILMASINI İSTEDİĞİMİZ ŞEYLERİN GEREKÇELERİNİ (Neden yapılmaması gerektiğini) ANLATALIM. * ÖĞRENCİMİZİN SÖZÜNÜ KESMEYELİM, ONU DİKKAT VE SABIRLA DİNLEYELİM VE *DİNLEDİĞİMİZİ DE DAVRANIŞLARIMIZLA BELLİ EDELİM.

23 ETKİN DİNLEME:     Bir kimse tarafından iletilen sözlü mesajların arkasındaki sözel olmayan mesajları da doğru anlamaya, etkin dinleme diyoruz. Bu beceriyi kazanmak öğretmenin öğrencisini anlamasını kolaylaştıracaktır.

24 FİZİKSEL DİNLEMENİN ÖZELLİKLERİ:
KONUŞANIN YÜZÜNE DOĞRU BAKMAK, BEDEN OLARAK ONA YÖNELMEK, GÖZLERLE İYİ BİR İLİŞKİ KURMAK, KONUŞANA DOĞRU EĞİK DURMAK, DİNLERKEN RAHAT OLMAK GEREKİR.

25 NEDEN DİNLERİZ? BİLGİ EDİNMEK İÇİN ZEVK İÇİN GERİ BİLDİRİM VERMEK İÇİN
ANLAMAK İÇİN KİŞİSEL ÇIKAR İÇİN GÜÇ ELDE ETMEK İÇİN

26 KİŞİ; SÖYLENEN ŞEYİN İLGİNÇ, ÖNEMLİ VE YARARLI OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜĞÜ ZAMAN DİNLER.

27 İYİ BİR DİNLEYİCİNİN ÖZELLİKLERİ:
SÖZ KESMEZ. YARGILAMAZ. KARŞILIK VERMEDEN ÖNCE DÜŞÜNÜR. YÜZÜ KONUŞANA DÖNÜKTÜR. KONUŞANI İŞİTEBİLECEĞİ UZAKLIKTA DURUR. SÖZEL ULMAYAN MESAJLARI GÖZLER. NE DENDİĞİNE ODAKLAŞIR. DİNLERKEN NE DİYECEĞİNİN PROVASINI YAPMAZ. SON SÖZÜ SÖYLEME ÇABASINA GİRMEZ.

28 Hakaret içeren ya da aşağılayıcı sözcükler kullanmaz.
Hatalarıyla onu yargılamaz. Öğrencisini olduğu gibi kabul ettiğini söz ve davranışlarıyla kanıtlar.

29 BAZI DURUMLARDA YANLIŞ YAPMA VE SEÇME HAKKI VERLİM Kİ;; DAVRANIŞLARININ SONUÇLARINA KATLANMAYI ÖĞRENSİN.

30 YALNIZ OLUMSUZ DAVRANIŞLARINI DEĞİL, OLUMLU DAVRANIŞLARINI DA GÖRÜP DİLE GETİRELİM Kİ; Kendini başarısız, beceriksiz ve işe yaramaz biri olarak etiketlemesin. Davranış yönetimindeki en önemli amacımız, istenmeyen davranışın yerini istenen bir davranışla değiştirebilmektir. Bu davranış değiştirme süreci herhangi bir zorlama olmadan çocuğun kendi isteğiyle uygun yöntemler kullanılarak yapılmalıdır.

31 ANLATTIKLARINA GÜLMEYELİM, ONLARI ASLA UTANDIRMAYALIM
ANLATTIKLARINA GÜLMEYELİM, ONLARI ASLA UTANDIRMAYALIM. AKSİ DURUMDA İSTEKLERİ YOK OLUR, ANLATMAKTAN VAZGEÇERLER.

32 ONLARA ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİKLER YAŞATMAYALIM.

33 Kuşkusuz mesajlar, her zaman gönderildiği gibi anlaşılmaz
Kuşkusuz mesajlar, her zaman gönderildiği gibi anlaşılmaz. Arada bir yanlış anlamalar ortaya çıkabilir.     Örneğin, öğretmenin görüşünü almak ya da konuşma fırsatı vermek için soru yönelttiği bir öğrenci, öğretmenin kendisini küçük düşürmek için soru sorduğunu düşünebilir. Bu konuda da dikkatli olmalıyız.

34 Bu durum; Öğretmenin duygu ve düşüncelerini uygun iletişim biçimine çevirememesi, Doğal davranmaması, Öğrencinin gönderilen mesajı çözümleyememesi vb. nedenlerden kaynaklanıyor olabilir. Bu, tarafların etkili iletişim becerilerinden yoksun olması demektir. Bu açıdan etkili iletişim becerilerinin neler olduğu üzerinde durulmasında yarar görülmektedir.

35 Konuşma sırasındaki tavırlar vb. Birçok etkenden etkilenir.
ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ:    Etkili iletişim becerilerinin başında etkili konuşma becerileri gelmektedir.. Etkili konuşma ise ; Bakışlar, Ses tonu, Konuşma hızı, Sesin yüksekliği, Konuşma sırasındaki tavırlar vb. Birçok etkenden etkilenir.

36 SÖZLÜ İLETİŞİM:Sözlü iletişimin iki temel bileşeni vardır
SÖZLÜ İLETİŞİM:Sözlü iletişimin iki temel bileşeni vardır. Bunlar; konuşmak ve dinlemektir. Sözlü iletişim, en az iki kişi arasında gerçekleşir. Konuşmayı yapan kişi konuyu alçak ve anlaşılır bir ses tonuyla açık seçik anlatmalıdır. Sözlü iletişimin ikinci temel bileşeni olan dinlemenin ise iki boyutu vardır. Birincisi fizyolojik, ikincisi ise psikolojik boyutlarıdır. Dinlemenin fizyolojik boyutu duymak, psikolojik boyutu ise anlatmaktır. İyi bir dinleyici , psikolojik boyutlara erişerek konuşulanları anlar. 

37 Tarafların; birbirine yakın durup durmaması, vücutlarının duruşu, mimikleri (yüz-göz ifadeleri) ve jestleri, sözel mesajlara anlam katar ya da anlamı karıştırır.

38 Bunun için şu teknikler kullanılabilir:
1. Öğrencilere sunulan bilgi ve açıklamalar net ve anlaşılır olmalıdır. Bunun için şu teknikler kullanılabilir: Dersin genel bir çerçevesini çizelim, konunun ayrıntıları ya da önemsiz noktaları üzerinde odaklaşmak yerine geniş bir resmini çizelim. Gerektiği zaman özellikle zor kavramları açıklarken tekrarlama yapalım.

39 Konuyu dağıtmaktan kaçınalım ve konuya odaklaşalım.
Zaman zaman sorularla ya da bazı işler (Kâğıt işleri, kesme yapıştırma) yaptırarak öğrencilerin anlama düzeylerini saptayalım.

40 Açıklamalarınızda net terimler kullanınız.
Ana noktaları açıklarken çeşitli örnekler veriniz ve öğrencilerin soyut kavram ve düşünceleri anlamalarına yardım ediniz. Öğrencilere önemliyle önemsizi ayrıntı etmeyi öğretebilmek için nerelerin önemli olduğunu söyleyiniz Açıklamalarınızda net terimler kullanınız. Yeni öğrenilenlerle öncekilerin ilişkilendirilmesine yardım edecek net kavramlar kullanınız.

41 Hem gösterip hem açıklamak yalnız birisini yapmaktan daha iyidir
*Hem gösterip hem açıklamak yalnız birisini yapmaktan daha iyidir. *Sınıfta soru sormanın iki ana amacı öğretmenler tarafından iyi anlaşılmalı ve bu iki amaca uygun soru sorma teknikleri kullanılmalıdır.

42 Soru sormanın amaçlarından biri;
Soru sormanın amaçlarından biri; *Öğrencilerin anlayıp anlamadığına bakmak, Diğeri ise; *Öğrenciyi düşünmeye sevk etmektir. *Öğrencilere cevaplarıyla ilgili dönüt verilmeli ve yanlışlar düzeltilip doğrular pekiştirilmelidir.

43 *BEN DİLİNİ KULLANMAK :     Günlük yaşantımızda karşımızdakine yönelik olumsuz, kızgın duygularımızı dile getirmek için çoğunlukla "sen zaten hep öyle davranırsın", "çok anlayışsızsın"gibi sen dilinin hakim olduğu ifadeleri kullanırız.

44 * Sen diliyle gönderilen ifadelerin, istenilmeyen davranışların ortadan kaldırılmasında çok az olumlu etkisi olmaktadır. * Sen dilinin kullanılması, öğrenenin benlik saygısını zedelemesi ve öğreten ile olan iletişimini bozması açısından, olumsuz etkileri fazlasıyla gözükmektedir.

45 “Ben” dilinin kullanıldığı mesajların etkili olabilmesi için üç öğeyi içermesi gerekmektedir.
Sorun olan davranışın açık bir tanımı yapılmalıdır. Sorun olan davranışın, öğretmen üzerindeki etkileri belirtilmelidir, O davranışa yönelik duyguları ifade etmelidir.

46 “DİNLEYEN”E KONUŞANLA İLGİLİ BİR ŞEY SÖYLER.
BEN DİLİ DAVRANIŞA YÖNELİKTİR. “DİNLEYEN”E KONUŞANLA İLGİLİ BİR ŞEY SÖYLER. BENLİK SAYGISINA OLUMLU KATKISI VARDIR. “KONUŞANA” YARDIM İSTEĞİ DOĞURUR. ETKİN İNSANLAR YARATIR. SEN DİLİ KİŞİLİĞE YÖNELİKTİR. KİŞİYE KENDİSİ İLE İLGİLİ BİR ŞEYLER SÖYLER. BENLİK SAYGISINI ZEDELER. ÖFKE VE NEFRET DUYGULARI OLUŞTURUR. ÇEKİNGEN YA DA SALDIRGAN İNSANLAR

47

48 Sözel Olmayan İletişim: İletişimin sözel olmayan yönü de vardır
Sözel Olmayan İletişim: İletişimin sözel olmayan yönü de vardır. Sözel olmayan iletişim beden diliyle yürütülür. Örneğin, bir öğrencinin yaptığı bir konuşmadan sonra öğretmenin gözlerinin parlaması bir beğeni ifadesidir.

49 Bir şeyi önemseyip önemsemediğimizi, sıkılıp sıkılmadığımızı, yorgun olup olmadığımızı beden diliyle anlatırız. Sözel olmayan, iletişim öğrenme-öğretme süreçlerinde de önemlidir

50 SÖZ VE DAVRANIŞLARIMIZDA MESAJLAR SAKLIDIR.
1- KABUL 2- REDDETME 3- UMURSAMAMA

51 KABUL ÖĞRENCİLERİNİZ SİZDEN ŞU BEŞ MESAJI ALIRLAR: 1- BEN VARIM
2- BEN DOĞALIM 3- SEVİLİYORUM 4- DEĞERLİĞİM 5- GÜVENEBİLİRİM KENDİ OLMA HAKKI VARDIR, KOŞULSUZ SEVGİ GÖSTERİLMEKTEDİR, KIYASLAMA YAPILMAZ. AİLEYE BAĞLILIK

52 REDDETME SİZDEN ŞU BEŞ MESAJI ALIRLAR: 1- BEN YOKUM
2- BEN DOĞAL DEĞİLİM 3- SEVİLMİYORUM 4- DEĞERLİ DEĞİLİM 5- GÜVENEMEM *KENDİ OLMA HAKKI YOKTUR, *KOŞULLU SEVGİ GÖSTERİLMEKTEDİR, *KIYASLAMA YAPILIR.

53 UMURSAMAMA BİZDEN ŞU ÜÇ MESAJI ALIRLAR:
1- KİŞİNİN KENDİNİN ÖNEMSENMEDİĞİ 2- DEĞERSİZ OLDUĞU 3- YOK OLDUĞU * AKIL HASTALIKLARINDA ARTMA VARDIR. * İNSANI DELİYE ÇEVİRİR

54 İLETİŞİMİ ENGELLEYEN TEPKİ TÜRLERİ:
GÜVEN OLUŞTURMA, GÜVEN AZALTMA, DİNLEME, (NEDEN DİNLERİZ?) İYİ BİR DİNLEYİCİ,

55 İLETİŞİMDE GÜVEN OLUŞTURMA:
TEPKİSİZ DEĞİL,SESSİZCE DİKKATLE DİNLEME, KARŞIMIZDAKİNİN SÖYLEDİKLERİNİ ANLAYIP ANLAMADIĞINI SINAMAK, DAHA İYİ ANLAMAK İÇİN EK BİLGİ İSTEYEN UYGUN SORULAR SORMAK, DUYGULARI DOĞRUDAN İFADE ETMEK GİBİ DAVRANIŞLARLA GERÇEKLEŞİR.

56 İLETİŞİMDE GÜVEN AZALTMAK
Bazı Şeyler Güven azaltır; KONUYU HİÇBİR AÇIKLAMA YAPMADAN DEĞİŞTİRMEK, DEĞİŞTİRİLEMEYECEK TÜRDEN KONULARA ODAKLAŞMAK, GEREKSİZ VE YIKICI ELEŞTİRİLERDE BULUNMAK, ÖĞÜT VERMEK VE İKNA ETMEYE ÇALIŞMAK, ŞİDDETLE KARŞI ÇIKMAK, BELİRSİZ ŞEKİLDE HEMFİKİRMİŞ GİBİ GÖRÜNME, YORUM YAPMA,

57 İLETİŞİMİN 12 ENGELİ

58 KARŞIDAKİ KİŞİNİN SORUNUNA ÇÖZÜM ÖNERMEK:
EMİR VERMEK,YÖNLENDİRMEK UYARMAK,GÖZDAĞI VERMEK AHLAK DERSİ VERMEK ÖĞÜT VERMEK,ÇÖZÜM YADA ÖNERİ GETİRMEK ÖĞRETMEK,NUTUK ÇEKMEK, MANTIKLI DÜŞÜNCELER ÜRETMEK

59 KARŞIDAKİ KİŞİYİ YARGILAMAK,DEĞERLENDİRMEK, BASTIRMAK
YARGILAMAK, ELEŞTİRMEK, SUÇLAMAK AD TAKMAK, ALAY ETMEK YORUMLAMAK, ANALİZ ETMEK

60 KARŞIDAKİ KİŞİNİN, KENDİSİNİ İYİ HİSSETMESİNİ SAĞLAMA
ÖVMEK,AYNI DÜŞÜNCEDE OLMAK, OLUMLU DEĞERLENDİRME YAPMA GÜVEN VERMEK, DESTEKLEMEK, AVUTMAK

61 KARŞIDAKİ KİŞİYİ SINAMAK VE SORGUYA ÇEKMEK İÇİN SORU SORMAK
SORU SORMAK, SINAMAK, SORGUYA ÇEKMEK, ÇAPRAZ SORGULAMAK

62 ETKİN DİNLEMENİN ÖZELLİKLERİ
ANLATILANLARIN BASİT BİR TEKRARI, ANLATILANLARIN DUYULDUĞUNA İLİŞKİN BİR MESAJ, ANLATILANLARI ÖZETLEME, DUYGULARI DİLE GETİRME, AMAN! NE İYİ BİR DİNLEYİCİ!

63 ETKİN DİNLEMENİN FAYDALARI:
*KİŞİ, KENDİNİ DİNLEYEN KİŞİYE Kendini YAKIN HİSSEDER, *SORUNUNU İLK BAŞTAKİ KADAR ÖNEMLİ GÖRMEYEBİLİR, *SORUNUNU RAHATLIKLA DİLE GETİRDİĞİ İÇİN,ÇÖZÜM YOLLARINI DA DAHA RAHAT DÜŞÜNEBİLİR.

64 DİNLERKEN KONUŞANIN TEŞVİK EDİLMESİ:
TEK SÖZCÜKLÜ TEKRAR ETTİRİCİLER İLE, (HIHI,EEE,SONRA,BAŞKA) KONUŞMANIN SÜRMESİNE YARAYACAK KISA SORULARIN SORULMASI İLE GERÇEKLEŞTİRİLEBİLİR.(NASIL OLDU?)   KONUŞAN KİŞİNİN ANLATTIKLARINDA YER ALAN ANAHTAR SÖZCÜKLERİN TEKRARLANMASI İLE,

65 3- GÖZ TEMASI :     Kişiler arası ilişkilerde, iletişim kurulan kişinin doğrudan gözlerine bakmak, genellikle "Sana ve senin anlattıklarına önem veriyorum" mesajını, sözsüz bir biçimde karşıya ifade edilişidir. Ayrıca ders anlatırken öğrencilerle göz iletişimi kurma, öğrencilerin konu üzerinde dikkatlerini toplamalarını kolaylaştıracaktır.

66 5- KİŞİLERARASI SOSYAL MESAFE : Birbirleri ile iletişim kuran kişiler algıladıkları yakınlık derecelerine göre, aralarında ”sosyal”  bir mesafe bırakırlar. Araya konan mesafe arttıkça, iletişim kuran kişiler arasındaki ilişkinin resmileştiği görülür.

67 Öğretmen merkezli geleneksel eğitim anlayışı bugün artık yerini öğrenci merkezli çağdaş eğitim anlayışına bırakmaktadır. Ancak hala pek çok uygulama “eğitimin öğretmen merkezli” olduğu ve öğretmenin “ben sadece dersi mi veririm, sizin yakınınız olamam” felsefesinin ağır bastığı şekliyle işlenmektedir.

68 EĞİTİMDE ETKİLEŞİM Etkileşim birbirini karşılıklı etkileme sürecidir
EĞİTİMDE ETKİLEŞİM     Etkileşim birbirini karşılıklı etkileme sürecidir. öğretmen-öğrenci ilişkileri incelendiğinde her sınıfın öğrenmeyi olumlu ve olumsuz yönde etkileyeceği bir havası ve iklimi bulunmaktadır.

69 Sınıf atmosferi; öğretmenin izlediği öğretme yaklaşımı yöntemi ve tekniği ile kullandığı araç-gereç ve izlediği iletişim sanatı ile sağlanır.

70 SINIF İÇİ İLETİŞİM Çoğu kez farkında olmadan bizimle konuşan kişinin,
SINIF İÇİ İLETİŞİM     Çoğu kez farkında olmadan bizimle konuşan kişinin, * Mesajı iletmek için seçtiği sözcüklerin türüne, * Konuşma hızına, * Araya koyduğu mesafeye, * Ses tonuna, * Suskunluk sürelerine ve * Beden diline dikkat ederek, sözcüklerin arkasındaki duygusal içeriği de algılar ve bize gönderilen mesajlara uygun tepkiler veririz.

71 Sınıf İçi İletişimi geliştirmek için aşağıdaki hususlara da dikkat edilmelidir.
1- Öğretmen konuşma yeteneğini geliştirmeli, 2- Ders iyi şekilde planlanmalı, 3- Öğrencinin ihtiyaçları, yetenek ve ilgileri değerlendirilmeli, 4- Öğrencinin ilgisini dağıtan durumlar ortadan kaldırılmalı, 5- Birden fazla duyu organına hitap eden araçlar kullanılmalı, 6- Zor ve komplike (anlaşılması zor, karmaşık) olan öğretim araçları kullanılmamalıdır.

72 İnsanlar ne dediğimize değil, ne yaptığımıza bakarlar, özellikle de çocuklarımız… Pratiksel uygulamalar teoriden çok daha etkili bir iletişim alanıdır. İlk kısımda da belirttiğimiz gibi söylem ile uygulama arasında çelişkiler olmamalı.

73 İletişim kurarken ister istemez içinde yaşadığımız kültürün etkisinde kalırız.
Kültür; bir toplumun duyuş ve düşünüş birliğini oluşturan, gelenek durumundaki her türlü yaşayış, düşünce ve sanat varlıklarının topudur ve insan gruplarının dünyayı anlama ve yorumlamadaki ortak tarzıdır. Bizim en asıl üzerinde durmamız gereken kısmı, Malcolm Barnard’ın da tanımını yaptığı “görsel olanı görebilen kültürdür”, yani görsel kültür….

74 Beni Dinleme zahmetinde bulunduğunuz için sonsuz teşekkürler.
ÖZEL DİYARBAKIR DİCLE FIRAT KOLEJİ RESUL ÜSTÜN 3/A SINIFI ÖĞRETMENİ


"E Ğ İ T İ M SÜRECİNDE İ L E T İ Ş İ M ve E T K İ L E Ş İ M Resul ÜSTÜN Özel Diyarbakır Dicle." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları