Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

BTP106 BİLGİSAYAR DONANIMI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "BTP106 BİLGİSAYAR DONANIMI"— Sunum transkripti:

1 BTP106 BİLGİSAYAR DONANIMI
MONİTÖR, PROJEKTÖR, SES KARTI, HOPARLÖR SİSTEMİ

2 MONİTÖR NASIL ÇALIŞIR? Monitörler: Monitörler bilgisayar ile kullanıcı arasındaki görüntülü iletişimi sağlayan çıkış aygıtlarıdır. CRT Monitörler Bir monitörün en önemli parçası çeşitli elektronik devrelerle birlikte CRT (Chatode Ray Tube – Katot Işınlı Tüp) denilen havası boşaltılmış ve ön yüzeyi binlerce fosfor noktacığından (dot) oluşan koni şeklindeki tüptür. Bu tüpün geniş tarafı dikdörtgen şeklindedir. Diğer dar tarafında ise elektron tabancası bulunur. Tabanca içerisindeki katot levhaları tel ızgaralar ile ısıtılır ve tüp içerisinde serbestçe dolaşan elektron bulutu oluşturulur. Negatif kutuplandırılan katotlar ile pozitif kutuplandırılan ekranın dış yüzeyi arasında büyük bir gerilim farkı oluşur

3 CRT MONİTÖRLER Bu durumda katotlarda oluşan elektronlar dış yüzeye doğru fırlar. Sabit olarak yerleştirilen odaklama elemanları bu elektronları bir araya getirerek bir ışın halinde ekran orta yüzeyinde odaklar. Bu ışını ekranın istenilen taraflarına yönlendirmek için elektron tabancasının etrafında yatay ve dikey saptırma bobinleri bulunur. İşte bu ışının ön yüzeyde gezdirilmesi suretiyle ortaya görüntüler çıkar.

4 Ekran kartından sinyal geldiği müddetçe bu ışın monitörün sol üst köşesinden başlayarak fosfor ile kaplı ön yüzeyi tarar. Burada fosfor kullanılmasının sebebi son nokta taranıncaya kadar resmi ekranda tutmak içindir.Elektron demetinin ekranı saniyede kaç defa taradığı ekran kartı tarafından belirlenir. Bu değer saniyede 50 ile 120 arasında değişir. Bu değerler “tazeleme” frekansı olarak isimlendirilir. Değerin yüksek olması görüntü kalitesini ciddi ölçüde artıracaktır. Değer düşük olursa monitörde gözü yoran kıpraşımlar daha da fazla olacaktır

5 CRT MONİTÖRLER Renkli monitörlerde renklerin oluşması için üç temel renk (kırmızı-yeşil-mavi) kullanılır. Her renk için elektron tabancası içerisinde bir ışın demeti oluşturan eleman vardır. Ayrıca ekran yüzeyi de üç ayrı renkten oluşan fosfor tabakasından oluşur. Bu tabakalar delikli bir maskenin arasından aydınlatılır. Hassas bir şekilde ayarlanan bu deliklerde her renge ait ışın demeti sadece o renge çarpar.

6 Monitördeki her nokta üç ayrı renkteki fosfor damlacığından oluşur
Monitördeki her nokta üç ayrı renkteki fosfor damlacığından oluşur. Bu üç fosfor damlacığı da bir araya gelerek “pixel” leri oluşturur. Birbirine en yakın aynı renkteki iki noktanın merkezleri arasındaki uzaklığa “dot pitch” denir. Nokta aralığı anlamına gelen bu ifadenin bu günkü değerleri 0.24 mm ile 0.28 mm arasında değişmektedir. Bu değerlerin küçük olması görüntü kalitesinin artması anlamına gelir.

7 LCD MONİTÖRLER LCD (Liquid Cyristal Diode) monitörlerde görüntü sıvı kristal diyotlar yardımıyla sağlanmaktadır. Bu diyotlara gerilim uygulandığında, içlerindeki moleküllerin polarizasyonu değişmekte ve beraberinde de diyodun geçirgenliği değişmektedir. Bu duruma dijital saatlerde de rastlamaktayız. Normalde şeffaf olan bu diyotlara gerilim uygulandığında geçirgenliklerini kaybederler ve siyaha dönerler. Renkli LCD monitörlerde ise çok ufak ve birden fazla diyot kamanı kullanılarak görüntü alınmaktadır.

8 LCD monitörler DSTN ve TFT olmak üzere ikiye ayrılmaktadır
LCD monitörler DSTN ve TFT olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Ucuz olan ve “passive matrix” teknolojisini kullanan DSTN (Dual- Scan Twisted Nematic)’ler çözünürlükleri ve görüş açıları TFT’lerden düşük olan monitörlerdir. Bu monitörler genelde dizüstü bilgisayarlarda kullanılmaktadır. TFT (Thin Film Transistor)’ler ise “active matrix” adı verilen ve görüntüyü daha parlak ve keskin gösteren bir teknoloji kullanırlar. TFT’lerde her piksel bir ya da dört transistör tarafından kontrol edilir ve bu sayede flat panel ekranlar arasında en iyi çözünürlüğü sunarlar.

9 Interlaced ve Non-Interlaced Monitör
Interlaced monitörlerde önce tek satırların daha sonra da cift satırların tazelendiği bir tarama şekli kullanılmaktadır. Bu yöntem ekran çözünürlüğünü artırmak için uygun bir yöntemdir, fakat ekranda titreşime sebep olunmaktadır. Non-interlaced monitörlerde ekranın üstünden altına doğru bir döngü ile her satır tazelenir. Bu olay titreşimi azaltmaktadır ve günümüzde bu tip monitörler kullanılmaktadır. 256, Yüksek ve Gerçek Renkler Monitörde görüntülenen renk sayısı ekran kartının hafızası ile ilgilidir. 256, yüksek ve gerçek renk terimleri renk bilgisini depolamak için kullanılan bit sayısını ifade eder. Bit sayısının fazlalığı, renk sayısının ve aynı zamanda video RAM’in fazlalığı demektir. 256 renk 8 bit’i kullanır ve ekranda sadece 256 farklı renk görünür. Yüksek (high) renk 16 bit’i kullanır ve ekranda (64K) renk görüntülenir. Gerçek (true) renk 24 bit kullanır ve ekranda 16 milyon ren görüntülenir. 16 ve 24 bit arasındaki fark insan gözü tarafından algılanmaz.

10 Ekran kartı için gereken video RAM miktarı şu şekilde formüle edilebilir:
yatay çözünürlük x dikey çözünürlük x 1 pixel için gereken byte miktarı = ekran kartında bulunması gereken minimum ram miktarı (byte) 16 renkte: 1 pixel için 0,5 byte 256 renkte : 1 pixel için 1 byte 64K renkte: 1 pixel için 2 byte 16,7 milyon renkte: 1 pixel için 3 byte gerekir. Mesela: 16,7 milyon renk ve 1024 x 768 çözünürlük için; 1024 x 768 x 3 = 2,359,296 byte = 2,4 MB (yaklaşık) video RAM gerekmektedir. Dolayısıyla piyasada bu sınırın üzerinde 4 MB ekran kartı bulunduğundan en azından bunun kullanılması gerekmektedir.

11 Led ekran nedir? Led ekran, led ekran için özel üretilmiş kaliteli ledlerin bir araya gelmesinden oluşmaktadır. Bu ledler elektronik çipler tarafından kontrol edilirek ışık gücü azaltılır veya çoğaltılır. Bu sayede her ledden farklı ışık güçleri elde edilir.Led ekranlar kabaca bir değerlendirme ile, bilgisayar monitörüne yada televizyona benzer görüntü sistemleridir. Harici bir medya ortamından aktarılan görüntü kontrol sistemi tarafından işlenerek ekrana aktarılır. led ekran teknolojisi temel olarak; led ekranın ilgili noktasında olması gereken rengin, kontrol sistemi tarafından ilgili noktada yer alan kırmızı, mavi ve yeşil led'lerin parlaklıkları ayarlanarak oluşturulması prensibine dayanır.  Uygulanacak projeye özellikleri değişmekle birlikte temel olarak led ekranlar; kırmızı, yeşil ve mavi ledlerin yine uygulamaya göre değişen sayı, özellik ve formatlarla yerleştirilmesi ile oluşan, teknolojileri itibariyle özellikle büyük ebatlı ekranların üretiminde tercih edilen görüntü sistemidir.  

12 Temel olarak; A- Led B- Piksel C- Modül D- Panel E- Ekran  yapısında tasarlanmaktadırlar.  Gün ışığında verimli çalışmaları, dış hava koşullarına dayanıklı üretilebilmeleri ve modüler yapıları ile istenilen boyut ve çözünürlükte tercih edilebilmeleri en önemli özellikleridir. Kaynak: 

13 Çözünürlük Nedir? Piksel, dijital bir ortamda gösterilecek görüntünün en ufak birimine verilen bir isimdir. Piksellerin genellikle kare şeklinde ve yüzbinlerce hatta milyonlarla pikselin yan yana gelmesi ile elde ettikleri şeye ise görüntü adını vermekteyiz. Piksel dediğimiz gibi en küçük birimidir. Hatta klasik bir günümüz cümlesi vardır; ”Fotoğrafta piksel piksel çıkmış” gibi… Burada belirtilen aslında fotoğrafı oluşturan renk parçacıklarının dahi belli olmasıdır. Yani bizlerin monitörlerde o gördüğümüz görüntüleri aslında milyonlarca renk pikselinin bir araya gelmesi ile net bir şekilde oluşmaktadır. Ölü piksel! Bir cep telefonu aldınız ve ekranında sanki bir nokta var gibi geliyor. (Birden çokta olabilir) bu durum yazılımsal bir problem olabileceği gibi ölü piksel dediğimiz sorun da olabilir. Ölü piksel ise, normalde bir pikselin belirtmesi, yani bürünmesi gereken renge bürünememesidir. Kısacası bozuktur o piksel ve gereken renklere kamufle olamaz bu yüzden diğerlerinden farklı olarak sırıtan bir görüntü oluşmasına neden olmaktadır.

14 Çözünürlük Nedir? Çözünürlük ise bir görüntü oluşturan ekranda (bu bir cep telefonu, tablet, monitör ya da televizyon da olabilir), görüntünün oluştuğu cihazda bulunan piksel sayısına çözünürlük denir. Yani yatayda ve dikeyde olmak üzere ekranda kaç adet piksel varsa onun sayısına çözünürlük ismi verilir. Örneğin 800 x 600 çözünürlüklü bir bilgisayar monitörü satın aldınız. Yani bu monitörde yatay ve dikey olmak üzere toplam 1400 adet piksel bulunmaktadır.

15 TAZELEME ORANI VE KONTRAST
Ekran tazeleme oranı (refresh rate) ekranın baştan aşağıya saniyede taranma sayısını gösterir. Başka bir deyişle ekrandaki görüntünün saniyedeki oluşturulma sayısıdır. Düşük orana sahip ekrandaki görüntüler titrer ve dolayısıyla kullanıcının gözünü yorar. Günümüzdeki hemen tüm CRT ekranlar NEC firmasına ait MultiSync özelliğine sahiptir. Bu özellik ekranın farklı tazeleme ve çözünürlük değerlerine sahip olabileceğini gösterir. Ekran tazeleme oranı hertz türünden ifade edilir.

16 Bir görüntünün kontrastı, o görüntüdeki en parlak bölüm ile en karanlık bölüm arasındaki farktır.Bir ekran üzerinde kontrast ölçümü genelde karanlık bir odada yapılır – bu odada tüm ışık kaynakları dışarıda bırakılır. Hatta odanın duvarları bile, ekrandan gelen ışığı yansıtmamaları için siyah renklidir. Karanlık bir ortama olan bu ihtiyacın nedeni, ne kadar parlak ekranlar üretildiği hakkında bir dolu söyleme karşın çoğu elektronik ekranda çok düşük siyah seviyesini almak yüksek beyaz seviyesine ulaşmaktan çok daha zordur. Örneğin, PDP’lerde panelden sürekli bir kırmızılık gelir LCD’lerde ise LCD ve renk filtresinin içinden gelen fon ışığında bir sızıntı olur. Bunlar ekran parlaklığını artırıcı etkenlerdir. Projeksiyon teknolojilerinde, optik yolda aydınlık piksellerden karanlık olanlara bir miktar ışık sızıntısı olduğu anlamına gelen ışık saçılması vardır, bu durum da görüntüdeki siyah kısımların parlaklığını artırır.

17 High Definition NEDİR? HD kalitesi nedir ?
HD harfleri ingilizce’de High Definition kelimelerinin kısaltılmış halidir. Türkçe kelime karşılığı Yüksek Tanımlı yani daha kaliteli ve yüksek çözünürlüklü görüntü veya yüksek netlik anlamlarına gelmektedir. Tıpkı sinema salonlarında izlediğimiz, her detayın en ince ayrıntısına kadar görülebildiği, gerçekçi ve net görüntüleri evlerimize kadar getiren HD teknolojisinin normal televizyonlardan farkını basitçe şu şekilde açıklayabiliriz; Normal bir görüntünün “piksel” adı verilen küçük noktalardan oluştuğunu hatırlayın. Görüntünün bir tek karesini oluşturabilmek için, pikseller ekranda enine hatlar halinde yayınlanırlar ve bunlara Scan Line (görüntü hattı) adı verilir. Bu sistemlerde standart görüntü 525 hattan oluşur. Buna karşılık tek bir HD resim karesi, 720 progressive (720p) hattan veya 1080 interlaced (1080i) hattan oluşur. Bu sayede bir tek HD görüntü karesi oluşturulurken izleyiciye daha fazla ayrıntı aktarılır, bu da görüntünün daha kaliteli olmasını sağlar. HD kalitesi ayrıca 16:9 görüntü formatıyla da yüksek bir görüş açısı sağlar. Aslında çoğu film karesi 16:9 oranında çekildiğinden HD, standart görüntü oranına göre (4:3) kayıpsız bir izleme keyfi sunar.

18 VGA, DVI ve HDMI'ın birbirinden ne farkı var?
Karşılaştırmak gerekirse: VGA: Analog görüntü taşır, ses taşımaz. DVI: Dijital görüntü taşır, ses taşımaz. HDMI: Dijital görüntü taşır, ses taşır. İşte aradaki fiyat farkının nedeni HDMI kablosunun ses taşıması. Bir kablo üzerinden hem ses hem de görüntü taşımak oldukça pratik. Fakat çoğu bilgisayar kullanıcısı için monitörde HDMI kabloya gerek olacağını sanmıyorum. Çünkü bilgisayarlara ayrı bir speaker almak HDMI-DVI arasındaki farktan daha az bir fiyata mâl oluyor. Ayrıca çoğu monitörde dahili speaker bulunmadığı için HDMI’a çok da gerek kalmayacaktır. VGA ile DVI arasındaki fiyat farkı ise dijital ve analog görüntü kalitesi farkından kaynaklanıyor. Dijital görüntü analog görüntüye göre daha kaliteli olduğu ve daha yeni bir teknoloji olduğu için VGA’nın modası yavaş yavaş geçiyor. Aslında masaüstü kullanıcıları için görüntü kalitesi pek farkedilecek düzeyde değil. Önemli olan sizin monitörü veya televizyonu ne amaçla kullanacağınız. Televizyon alacaksanız ses aktarımının da aynı kablodan olmasını isteyebilirsiniz. Bu nedenle televizyonda HDMI girişi bulunması sizin için daha iyi olacaktır. Monitörde ise yine kişisel tercih. Monitörden ses almak istiyorsanız HDMI olsun. Fakat monitörden ses almayı düşünmüyorsanız HDMI’a fazladan $ vermeye gerek yok…

19 PROJEKTÖR CİHAZLARI’NIN MONİTÖRLERDEN FARKI NEDİR?
Projeksiyon cihazları monitörlerden farklı olarak kaynaktan verilen video sinyalini alır (cvbs, hdmi, vga, s-video) ve objektif sistemini kullanarak gelen video sinyalini yansıtarak perdeye aktarır. Çalışma prensibi LCD VE DLP teknolojilerine göre farklılık göstermektedir. Projeksiyon cihazlarının gerçek kullanım alanları özellikle okullarda, toplantı salonları ve seminer salonları gibi kalabalık bir topluluğa hitap ederken monitörlere nazaran herkesin rahatlıkla görebileceği gibi bir ortam sunmaktır.

20 DLP ve LED PROJEKTÖR CİHAZLARI’NIN FARKLARI NELERDİR?
DLP PROJEKTÖR CİHAZI: DLP (digital light processing) cihazları ise optik yarı iletken diye bilinen DMD (digital micromirror device) teknolojiyi kullanır. DMD chipleri resimdeki her bir piksele karşılık resim oluşturmak için ışığı yansıtabilen binlerce küçük alüminyum ayna parçacıklarından oluşur. 

21 LED PROJEKTÖR CİHAZI: LED projeksiyon teknolojisinin görünen en büyük avantajı uzun projeksiyon lamba ömrüdür. LED projeksiyon cihazlarına biçilen ortalama lamba ömrü saattir. Bu LCD ve DLP projeksiyon cihazlarındaki saatlik ortalama değerler düşünüldüğünde inanılmaz bir avantaj olarak gözüküyor (Hele ki 250 Eurolar dan başlayan projeksiyon yedek lamba fiyatlarıyla birlikte ele alındığında.).

22  LED projeksiyon teknolojisinin bahsedebileceğimiz diğer avantajı ise projektörün oldukça küçük olan boyutları olabilir. Lambanın ısınma sorunu olmadığından güçlü bir fana ihtiyaç duyulmamakta, bu da cihazın boyutlarının oldukça küçülebilmesine olanak sağlamaktadır.

23 LED projeksiyon teknolojisinin dezavantajlarına bakacak olursak: Çok düşük olan ışık gücü değerinden söz etmemiz gerekir. Şu anda satılmakta olan LED projektörlerin ansilümen gibi ışık gücü değerleri bulunmakta ki bu da 2000 ansilümenden başlayan LCD ve DLP projeksiyonlara çok düşük kalmaktadır. Bu seviyelerdeki bir ışık gücü ile ancak çok karanlık ortamlarda ve çok büyük olmayan ebatlarda sağlıklı görüntü alınabilmektedir. Bu da çok önemli bir eksik olarak ortaya çıkmaktadır.

24 Bir diğer konu da maliyetlerin aynı seviyelerdeki DLP ve LCD projektörlere göre biraz daha yüksek olmasıdır. Ama bu lamba maliyeti göz önüne alındığında rahtlıkla kapatılacak bir fark olarak gözüküyor.

25 PROJEKTÖR CİHAZLARI DLP PROJEKTÖR CİHAZLARI LED PROJEKTÖR CİHAZLARI

26 SES KARTI ÇALIŞMA PRENSİPLERİNİ AÇIKLAYINIZ.
Ses Kartı: Ses kartı bilgisayardaki dijital ses verilerini analog ses sinyallere, analog ses sinyallerini de bilgisayarda işlenebilecek dijital sinyallere dönüştürür. Ses kartları anakartın genişleme yuvasına takılır. Bilgisayarda ses kartı olmaması bilgisayarın çalışmasını engellemez. Sadece ses ile ilgili işlemler yapılmaz. Ses kartları anakartın PCI veya ISA slotuna takılır. ISA slotuna takılan ses kartları günümüzde kullanılmamaktadır. Günümüzde anakartların çoğunda ses kartlarını anakartla bütünleşiktir(onboard). Mikrofon ya da bir müzik aygıtından girilen sesler, bilgisayar ortamında ses kartı ile işlenmektedir. Bazı ses kartları ses kaydederken aynı anda ses de çıkarır, bu tür ses kartları “full-duplex” olarak nitelendirilir.

27 Ses Kartının Çalışması
Bilgisayarın çevre birimlerinde girilen analog ses sinyalleri ses kartına aktarılır. Ses kartının analog dijital çeviricisi (ADC) tarafından analog ses sinyallerini dijital sinyallere dönüştürür. Dijital hale dönüştürülmüş ses sinyalleri DSP’ye aktarılır. Bu birim tarafından veriler işlenir. DSP verileri anakartın veri yoluna iletir. Bu dijital veriler mikroişlemci tarafından işlenir ve depolanması için depolama birimlerine aktarılır. Bilgisayardaki ses verilerini dinlemek için dijital ses verileri depolama aygıtlarında okunur, mikroişlemciye aktarılır ve ses kartındaki DSP’ye iletilir. DSP veriyi çözer. Çözülmüş veri ses kartının dijital analog çeviricisi (DAC) tarafından analog ses sinyallerine dönüştürülür ve ses kartının çıkışına aktarılır. Ses Kartı Çeşitleri 1. Veriyolu Standardına Göre -> ISA -> PCI -> PCI-Express 2.Fizik Yapısına Göre -> Anakartta bir entegre olan (onboard) ses kartı -> Anakartın genişleme yuvasına takılı olan ses kartı

28 HOPARLÖR SİSTEMLERİNDE Kİ 2+1, 3+1, 5+1, 6+1,…
HOPARLÖR SİSTEMLERİNDE Kİ 2+1, 3+1, 5+1, 6+1,…. MANTIĞI NEYE GÖRE DEĞİŞİR? Hoparlör, elektrik akımı değişimlerini ses titreşimlerine çeviren alettir. 1920 yıllarında elektrikli ses dalgalarının kaydedilip yayınlanmasına imkân sağlayan buluşlar ortaya çıktı. Bu buluşların neticesinde ilk hoparlör   yıllarında yapılmıştır. Chester W. Rice ve Edward W. Kellogg tarafından yapılan çalışmalar hoparlörü geliştirdi. Bu iki bilim adamının ortaya çıkardığı sistem, günümüzde önemli değişikliğe uğramamıştır. Çalışma şekillerine göre elektrodinamik, magnetostatik, elektrostatik ve elektromanyetik hoparlör olmak üzere dört tip hoparlör vardır. Hareketli bobinli hoparlörler, daire veya elips biçiminde bir diyaframdan meydana gelir. Diyafram ortası ve kenarları boyunca dizilen yaylarla metal bir çerçeveye asılıdır. Diyaframın ortasında sıkıca tutturulmuş silindir şeklinde bir çekirdek ve üstüne sarılı bir ses bobini bulunur. Bobin ve çekirdek bir mıknatısın kutupları arasına yerleştirilmiştir. Önceleri, bir yükselticiden alınan doğru akımla çalışan elektromıknatıslar kullanılıyordu, günümüzde yumuşak demirden kalıcı mıknatıslar veya seramik maddeler kullanılmaktadır.

29 DOLBY DİGİTAL NEDİR? NE İÇİN KULLANILIR?
1965 yılında, Ray Dolby adında bir Amerikan fizikçi ve mühendisi Londra’da Dolby Laboratuarlarını kurdu. Hedefi profesyonellere ve genel kullanıma yönelik olarak ses kalitesini yükseltmek için parazit azaltma sistemleri geliştirmekti. Dolby ismi şu anda tüm dünyada biliniyor ve yarattığı çevresel ses standartları hem sinemalarda hem evlerde kullanılıyor. İlk önce Dolby Dijitalin iki atasının bir tanımını verelim:  • Dolby Surround: Üç kanala sahip, 100 Hz’den 7 kHz’e uzanan bir bant genişliği ile iki ön ve bir arka kanal.  • Dolby Pro Logic: Dört kanal ile Dolby Surround’un geliştirilmişi, bir merkez ve arka sesler için bir kanalı paylaşan iki element.  Dolby Dijital 5.1’e gelince (AC-3 – Audio Code-3 – olarak da bilinir.), altı kanala sahiptir: İki ön, iki arka, bir merkez ve bir subwoofer. Bir film çekilirken, genellikle ses en az beş mikrofonla kaydedilir (biri konuşmalar, dördü arka plan ses efektleri için). Dolby Surround ve Pro Logic’in aksine, bant genişliği 20 Hz’den 20 kHz’ye kadar uzanır. AC-3 terimi kullanıcının duyamadığı ses datasını yok eden ve altı kanalda kodlanmış Dolby Dijital bir ses üreten kodlama teknolojisine bir atıftır. Dolby Dijital ses için kati suretle gerekli olan şey bir dekoderdir – Creative Labs Extigy’deki, ya da Fortissimo III’deki gibi. 

30 Dolby Dijital, 1:12 civarında sabit bir ses sıkıştırma metodu kullanır
Dolby Dijital, 1:12 civarında sabit bir ses sıkıştırma metodu kullanır. Bunun anlamı, kodlanacak ses ne kadar çok olursa olsun, sıkıştırmanın her zaman aynı olacağıdır, böylece sabit çıkışlı bir sıkıştırma algoritmasına sahip oluruz. Bunun pratik yönü disk alanıdır, fakat kötü yönü ses miktarı arttıkça ses kalitesinin düşmesidir. Fakat DVD yüzeyinde daha az alan ses için kullanıldığından, farklı diller ve ekstra özellikler için daha fazla alan kalır ve bu kalite kaybını karşılayabilir. Genelde, AC-3 ses 18 bit’de kodlanır, böylece Bir AC-3 sesin standart çıkışı 384 Kbps olur (6 kanal x 18 x 48 kHz). Dolby Dijital dekoder, sesi ön kanallara bir milisaniye gecikme ile gönderir çünkü dinleme pozisyonu ön ya da merkez hoparlörlerine kıyasla arkaya daha yakındır. Bu ardışık ses almayı optimize eder. Bazı dekoderlerde en iyi dinleme ayarını verebilmek için bu gecikmeyi ayarlayabilirsiniz.  Dolby Dijital standartının ana avantajı, DVD için dijital ses çevre standartı olmasıdır. DVD standartını tanımlayan kurallara göre, DVD üzerinde Dolby Dijital Ses kayıdı olmadan, başka hiçbir dijital ses kayıdı koyulamaz. Böylece, bir DVD’de hiçbir zaman, mesela, bir DTS ses kaydını kendi başına bulamazsınız ve çoğu DVD sadece bir tane dijital ses kaydına sahiptir: Dolby. Bu da bizi standartın ikinci avantajına götürür – kesinlikle evrensel bir standarttır. Dolby Dijital 5.1 ses kayıtlı ilk film 1992’deki “Batman Returns” idi. O zamandan beri, tüm DVD’ler bu standartı kullandı. 

31


"BTP106 BİLGİSAYAR DONANIMI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları