Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
YayınlayanBercu Alabora Değiştirilmiş 7 yıl önce
1
6.TÜRKİYE’DE KOOPERATİFÇİLİK Türkiye’ de Kooperatifçilik tarihi Türkiye Kooperatifçilik uygulamaları Ülke Ekonomisindeki yeri Uygulamada yaşanan sorunlar ( slayt bölüm -2 de )
2
Türkiyede kooperatifçilik hareketi
Türkiyede kooperatifçilik hareketi Mithat Paşayla başlamıştır. Mithat Paşa, Türk köylüsünü, içinde bulunduğu kötü ekonomik şartlardan ve yüksek faizle para veren aracıların elinden kurtarmak istemiştir. Bu amaçla 1863 yılında kooperatife eşdeğer bir kuruluş olan Memleket Sandıklarını kurmuştur. Mithat Paşa, özellikle demokrat yönetime ve kredi dağılımında adalete ehemmiyet vermiştir. Memleket Sandıklarının kurulmasıyla köylünün gereksinim duyduğu kredinin 1 kısmı bu sandıktan sağlanmıştır. ülkede kooperatifçiliğin ilk başlangıcı bu şekilde kabul edilmektedir. Mithat Paşa tarafından 1867de hazırlanan ve kabul edilen Memleket Sandıkları Nizamnamesiyle, Türkiye de Tarım Kredi Kooperatiflerinin ilk temeli atılmıştır. Devletin bu kuruluşlar aracılığıyla vergi toplamaya çalışması, başlangıçtaki ilgiyi azalttığından Memleket Sandıklarının yerine Menafi(faydalı) Sandıklar kurulmuştur. Daha sonraları bu sandıkların yerini 1888de kurulan Ziraat Bankası almıştır. Anadolu da geçek anlamda ilk kooperatifçilik hareketi ise yabancı şirketlerin Türk incirini ucuz fiyatla satın almak için muhtelif yollara başvurması karşısında başlamıştır. Yabancılara karşı birleşen incir üreticileri, ortak sayısını çoğaltmak ve güçlenmek amacıyla 1914de Aydın İncir Müstahsilleri(üreticileri) Kooperatifi adı altında örgütlenmişlerdir. Bu dönemde birinci Dünya Savaşının çıkması sonucunda kooperatifçilik, Cumhuriyet kuruluncaya kadar kritik bir varlık gösterememiştir. Kooperatifçilik, Cumhuriyet devrinde tekrardan ele alınmış ve kooperatiflerin kurulmaları muhtelif yollarla teşvik edilmiştir. Özellikle Atatürk, bütün konularda olduğu gibi kooperatifçilik konusunda da ülkenin önderi olmuştur. Atatürk, kooperatifçiliği daima teşvik etmiş, bu konuda muhtelif kanunların çıkarılmasını sağlamıştır.
3
Kooperatifçilikte ilk esaslı gelişme Cumhuriyet dönemine rastlamaktadır.
Türkiye’de, 1920 ile 1938 yılları arasında kooperatiflere yönelik yapılan tüm hukuki düzenlemeler, ATATÜRK’ün önderliğinde gerçekleştirilmiştir. Diğer taraftan, Planlı Dönem sonrasının en önemli gelişmelerinden birisi şüphesiz, kooperatifçiliğin Anayasa’da yer almasıdır Anayasasının 51. maddesinde “Devlet, kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak tedbirleri alır.” ifadesinin yer alması kooperatifçiliğin gelişmesi için devleti daha aktif ve sorumlu duruma getirmiştir.
4
Planlı Dönem Öncesi (1923-1960) Kooperatifçilik Hareketi
Cumhuriyetin ilanından hemen sonra ilk kooperatifler kanunu diyebileceğimiz tarihli ve 498 sayılı "İtibari Zirai Birlikleri (Kooperatifleri) Kanunu" yürürlüğe konulmuştur. Bugünkü anlamıyla tarım kredi kooperatifleri kanunu olmaktadır. Bu kanuna dayalı olarak ilk kooperatif 1927 yılında İzmir'de "İtibarı Zirai Birliği" kurulmuştur. 1925 yılında Atatürk'ün de kurucu ortağı olduğu "Ankara Memurin Erzak Kooperatifi" Ankara'da kurulmuştur. 1926 yılında ticari faaliyetleri düzenlenmek amacıyla çıkarılan Ticaret Kanununda kooperatifler "Ticaret Ortaklığı-Kooperatif şirket" olarak tarif edilmiştir. 1936 yılında Silifke kazası Tekir Çiftliği Tarım Kredi kooperatifi kurulmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu kooperatife kurucu ve 1 numaralı ortak olmakla hem kooperatifçiliğe olan inancını ortaya koymuş, hem de modern tarım tekniğini uygulama konusunda yol gösterici olmuştur. Kooperatifçilik çalışmaları 1950'li yıllardan itibaren bir canlılık sürecine girmiştir. Nitekim ilk olarak 1961 Anayasası'nda kooperatifçiliğe yer verilmiştir.
5
I. Beş Yıllık Kalkınma Planından başlayarak günümüze kadar olan dönemde kooperatifleşmenin öneminin kırsal kesime anlatılmasını kolaylaştırmak bakımından devlet çeşitli proje ve modeller geliştirmiştir. Bu modellerin ilki tek tip çok amaçlı kooperatif dediğimiz "Köy Kalkınma Kooperatifi" modelidir. Köy Kalkınma Kooperatiflerinin kurulmasına 1964 yılında başlanmıştır. 1969 yılında 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu yürürlüğe konulmuştur. Bu kanunla kooperatifçilik çalışmalarında konu bazında ihtisaslaşma eğilimi başlamıştır. 1163 sayılı kanuna göre kurulan kooperatifleri tarımsal amaçlı kooperatifler ve tarım dışı amaçlı kooperatifler olarak ikiye ayırmak gerekir. Bugün tarımsal amaçlı kooperatifler Tarım ve Köyişleri Bakanlığının ile tarım dışı kooperatifler ise Sanayi ve Ticaret Bakanlığının konusuna girmektedir.
6
O zamanki toplumsal ve ekonomik faktörler nedeniyle, kooperatifçilik tarımsal alanlarda ortaya çıkmış, uzun yıllar tarımsal alanda yoğunlaşmıştır. Daha sonra, ekonomik ve sosyal yapıda meydana gelen değişimler ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar sebebiyle, başta konut/işyeri inşaatı olmak üzere taşımacılık, tüketim, kredi-kefalet gibi alanlara da yayılmıştır.
7
Türkiyede kooperatifçilik hizmetlerinden sorumlu üç ayrı bakanlık bulunmaktadır. Tarımsal amaçlı kooperatifler Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının, yapı kooperatifleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığının, tarım dışı amaçla kurulan yapı kooperatifleri haricindeki kooperatifler ise Gümrük ve Ticaret Bakanlığının sorumluluğundadır. Halen bu üç Bakanlığın görev ve sorumluluk alanında faaliyet gösteren 26 ayrı türde kooperatif bulunmakta olup, bu kooperatiflerin ortağı vardır. Gümrük ve Ticaret Bakanlığının hizmet alanında; tarım satış, kredi ve kefalet, motorlu taşıyıcılar, tüketim, küçük sanat, üretim ve pazarlama kooperatifleri başta olmak üzere 18 ayrı kooperatif türü bulunmaktadır.
8
Kooperatifleri tarımsal amaçlı ve tarım dışı amaçlarla kurulanlar olarak ikiye ayıracak olursak; ülke genelindeki yaklaşık kooperatiften, ’inin tarımsal amaçlı, ’inin tarım dışı amaçlarla kurulmuş olduğu görülmektedir. Kooperatifler içinde sayıca en fazla sayıya sahip olan tür ise konut yapı kooperatifleridir. Toplam konut yapı kooperatifi bulunmaktadır ki, bu rakam toplam kooperatif sayısı içinde yüzde 65’lik bir payı ifade etmektedir.
9
- Ülkemizde daha çok konut yapımı ve tarım alanında yoğunlaşan kooperatifçilik, diğer ülke uygulamalarında olduğu gibi perakende, kredi-finans, sigortacılık, enerji üretimi, eğitim, sağlık gibi sektörlerde tam olarak yer alamamıştır.
10
Ülke Ekonomisindeki yerleri
Kooperatiflerin İstihdama Katkısı Maaşlı ve ücretli çalışanlarına doğrudan istihdam sağlayan kooperatifler, ortaklarına dolaylı olarak istihdam da sağlayabilmektedir. Kooperatiflere ait resmi istatistik verileri olmadığından kooperatiflerin sağladığı istihdam sayısı hakkında net olarak bir değerlendirme yapılamamaktadır. tarımsal amaçlı kooperatifler, ulaştırma hizmeti kooperatifleri, kredi kefalet kooperatifleri, eczacı kooperatifleri, tüketim kooperatifleri ve yapı kooperatiflerinin iştirakleriyle birlikte maaşlı ve ücretli olarak yaklaşık çalışanı olduğu tahmin edilmektedir.
11
Türkiye’de kooperatifçiliğin durumu
Sulama Kooperatifleri yeraltı sulamalarında yaklaşık %81 paya sahiptir. Su Ürünleri Kooperatiflerinin sektördeki payı ancak %5 civarındadır. Pancar Ekicileri Kooperatifleri (PANKOBİRLİK) ülke şeker üretiminin yaklaşık %42’sini gerçekleştirmektedirler. Tarım Kredi Kooperatifleri tarımsal kredi alanında payları 2007 yılı rakamlarına göre yaklaşık %12’dir (Anonim, 2012b). Süt sektöründe 1163 Sayılı Kanun kapsamında kurulmuş, 750 tarımsal kalkınma kooperatifi mevcut olup, toplam üyesi bulunmaktadır. Kooperatifler, çiftliklerden ya da toplama merkezlerinden alınan sütün bir merkezde toplanmasını sağlayarak sütün depolanması, soğutulması, laboratuvar analizlerinin yapılması ve daha sonra büyük şirketlere satılmasını amaçlamaktadır. Ayrıca, yem hazırlama donanımı gibi girdiler de sağlamaktadırlar (TKB, 2006). Kamu, 1163 Sayılı Kanun kapsamında kurulmuş kooperatiflere yatırım ve işletme kredisi sağlamaktadır. Son 20 yılda 2550 kooperatif bu kapsamda kredi desteğinden yararlanmıştır. Bu kooperatiflerden sürdürülebilir başarılı örnekler sayıca azdır. Kooperatiflerin, devlete dayanmaksızın hizmet üretme ve istihdam yaratma potansiyeli yüksek gözükmemektedir (GTHB, 2011).
12
TÜRKİYE’DE KOOPERATİFLERİN DURUMU
Ülkemizde tarım kredi kooperatiflerinin çok köklü bir geçmişi bulunmaktadır. Bugüne kadar T.C. Ziraat Bankasının tamamlayıcı bir unsuru olarak faaliyetlerini sürdürmeye çalışan bu kooperatifler günümüzde 2500 birim kooperatif ve 16 bölge birliği ve birçok iştiraki ile dev bir kurum görünümündedir. Bu kooperatiflerin çatısı altında 1.5 milyondan fazla çiftçi ailesi kooperatif ortağı olarak faaliyetlerini sürdürmektedir (Yercan, 2002). 2011 yılı itibariyle tarım satış kooperatifleri mevcut 17 birlikten 14’ü (Tariş,Trakyabirlik , Marmarabirlik , Fiskobirlik, Çukobirlik, Antbirlik, Karadenizbirlik, Güneydoğubirlik, Kozabirlik, Gülbirlik, Tiftikbirlik) aktif olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Gapbirlik, Kayısıbirlik ve Taskobirlik ise, yürürlükte olmalarına rağmen finansman sıkıntısı nedeniyle ürün alımı gerçekleştirememekte ve dolayısıyla faaliyetlerini devam ettirememektedirler. Doğu Anadolu Bölgesinin bir kısmı dışında, Türkiye’nin tamamına yakınında (57 ilde) tarım satış kooperatifleri bulunmaktadır. Bu kooperatifler; pamuk, yağlı tohumlar, kuru incir, kuru üzüm, zeytin, zeytinyağı, narenciye, fındık, Antep fıstığı, baklagiller, ipek kozası, gül yağı, tiftik gibi ürünlerde faaliyet göstermektedir (Anonim 2012a). Ürün bazında ise kooperatifçilik, daha çok bozulmayan ve dış satımı kolay ürünlerde ilerlemiştir. Hububat, et, canlı hayvan gibi alanlarda ise tarım satış kooperatifçiliği henüz hiç gelişmemiştir.
13
Türkiye'de KOOPERATİFLERİN DURUMU
Birliklerin yurt dışı ürün satışlarında pazar payları incelendiğinde , bazı Birliklerin faaliyet alanına giren ürünlerde ithalata bağımlı olunması (yağlı tohum ve pamuk işleyen birliklerde), bazı Birliklerde ürün teknoloji altyapısının yetersizliği ve ürünlerinin dünya piyasalarında tercih edilen kalitede olmayışı (Tiftikbirlik ve Kozabirlik) ve genelde dış pazarda rekabet güçlerinin zayıflığı, Birliklerin yurt dışı pazar paylarının düşük olmasına neden olmaktadır. Dış piyasada en büyük pazar payına sahip birliklerin (Marmarabirlik, Tariş Zeytin Birliği, Tariş İncir Birliği, Gülbirlik) pazarlama araçlarının tümünden (reklam vb) etkin şekilde yararlanan ve kurumsal altyapısı sağlam olan birlikler olduğu dikkat çekmektedir. Küresel rekabet açısından pazarlama olanaklarını genişletmek ve pazarda farklılık yaratılması, Türkiye’ye özgü değerlerin kullanılması önem taşımaktadır. Bu açıdan yeşil pazarlama, geleneksel ürünlerin, organik ürün potansiyelinin geliştirilmesi, Coğrafi işaret (Cİ), e-ticaretin yaygınlaşması öngörülmektedir(Albayrak vd., 2010). Pazarda kalıcılık açısından TSKB’ nin de bu alanlarda kendilerini geliştirmeleri önemlidir. Pazara yönelik bir üretimde, özel sektörün araçlarını bilmek ve uygulamak kooperatifler için gereklidir.
14
Türkiye’de sektörlere göre kooperatif türleri ve ortak sayılarının dağılımı
Çizelge 2:Türkiye’de sektörlere göre kooperatif ve ortak sayılarının durumu Kooperatif Türleri Kooperatif Sayıları Ortak Sayıları Konut-Yapı 44.910 Tarımsal Kalkınma 7.534 Taşıma 6.491 Tüketim 2.617 Sulama 2.381 Tarım Kredi 1.625 Üretim Pazarlama 428 18.845 Tarım Satış 304 Yaş Sebze-Meyve 37 3.142 Pancar Ekicileri 31 Diğer 6.205 Toplam 72.563 Kaynak: Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, 2014
15
Ayrıca 2014 yılı itibarıyla 131
Ayrıca 2014 yılı itibarıyla ortağı bulunan küçük sanayi sitesi yapı kooperatifleri, faaliyetleri itibarıyla ülke sanayisinde önemli roller üstlenen ve gerek istihdam gerekse iş hacimleriyle ekonomi içinde önemli yer tutan yapılar haline gelmiştir. Küçük sanayi sitesi yapı kooperatifleri ya organize sanayi bölgelerinde kurulmuşlar ya da küçük sanayi sitelerinin kurucuları olmuşlardır.
16
Türkiye’de tarımsal amaçlı kooperatiflerin sayıları
Çizelge 3: Türkiye’de tarımsal amaçlı kooperatif , ortak , birlik sayıları Kooperatif Çeşitleri Kooperatif Sayısı Ortak Sayısı Birlik Sayısı Tarımsal Kalkınma 8.173 82 Sulama 2.497 13 Tarım Kredi 1.767 16 Su Ürünleri 522 29.972 14 Pancar Ekicileri 31 1 Toplam 12.990 126 Kaynak: Anonim, 2012
17
Türkiye’de kooperatiflerin ve ortakların bölge bazında (%) dağılımı :
Çizelge 4: Türkiye’de kooperatiflerin ve ortakların bölgelere göre oransal durumu Bölge Adı Kooperatif oranı (%) Ortak oranı(%) Marmara 26,8 22,2 İç Anadolu 23,1 21,7 Ege 13,8 16,9 Akdeniz 13,4 11,7 Karadeniz 10,1 16,8 Doğu Anadolu 7,6 7 Güneydoğu Anadolu 5,2 3,7 Kaynak: Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, 2014 İl bazında en fazla kooperatif ortak sayısı ; İstanbul : , Ankara : İzmir : İl bazında en az kooperatif sayısı; Hakkari : Tunceli : Siirt :
18
Bölgesel Katkı Kooperatifler faaliyetlerini çeşitlendirip büyümeleri sonucunda yerel ekonomilerin gelişmesi ve ihracatta da önemli katkı sağlamaktadırlar. Yerel ekonomilere katkı bakımından çok sayıda örnekleri olan kooperatiflerden ilk olarak Trakyabirlik ’in Edirne ili ekonomisine, Gülbirlik ‘in Isparta ili ekonomisine katkısı hatırlanacaktır. Bununla birlikte Konya Pancar Ekicileri Kooperatifinin, TORKU markası oluşturması suretiyle kooperatif veya kooperatif iştiraki şirketlere ait ürünlerin ticari değerini artırması ve Holding kurulumuna yol açması yerel ekonomiye katkı bakımından önemli olduğu kadar yöresel sanayiye destek sağlama bakımından da önem taşımaktadır.
19
Kooperatifler ve Kuruluşları
İstanbul Sanayi Odası (İSO) ''Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" araştırma sonuçları, ülkemiz sanayisinin mevcut durumunu ortaya koyan, sanayi sektöründeki gelişmelere ışık tutan ve sanayide gelinen son durumu yansıtan önemli çalışmadır. Bu çalışma sonuçlarına göre ilk 500 şirket arasında kooperatifler ya da kooperatif kuruluşları da yer almaktadır. Kooperatifler ve Kuruluşları 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 Konya Şeker 55 54 52 58 36 34 49 44 39 40 Kayseri Şeker 99 113 149 114 95 120 135 101 97 Amasya Şeker 335 467 - Trakyabirlik 126 118 82 65 76 77 129 Marmarabirlik 475 364 388 401 345 340 418 465 433 Tariş Pamuk Birliği 111 141 132 301 459 Tariş Üzüm Birliği 439 427 Gübretaş 255 252 240 147 218 259 207 215 246 232
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.