Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
YayınlayanSi̇mge Kutay Değiştirilmiş 8 yıl önce
1
FOTOĞRAFÇILIK Fotoğraf : Fotoğrafçılık tekniğiyle elde edilen görüntünün basılmış sureti. Fotoğrafçılık: Işık ve kimyasal maddeler yardımıyla nesneleri oldukları gibi veren bir görüntü elde etme usulüdür. Fotoğraf kelime olarak Yunanca ışık anlamına gelen “photos” ve yazı anlamına gelen “graphe” kelimelerinden oluşmaktadır.
2
FOTOĞRAFIN TARİHİ Fotoğraf, birdenbire ortaya çıkan bir icat değildir. Bulunmamış, bir evrim sonucu ortaya çıkmıştır. İnsanoğlunun görüntünün aksi ve bunu sabitleştirme merakı insanlık tarihi kadar eskidir. Fotoğraf kullanıma girinceye kadar, fotoğraf kalitesinde yapılan resimler yine bu anlayış ve merakın ürünüdür. Sanatçılar, binlerce yıldır çevrelerinde gördükleri nesnelerin görüntülerini çeşitli ortamlara değişik yollarla aktarmıştır. mağara resimlerinden, günümüzde çeşitli biçimlerde yaratılan görüntülere gelinmiştir.
3
FOTOĞRAFIN TARİHİ Sanatçılar yarattıkları görüntülerin hep gerçeğe benzemesi için çalışmıştır. Fotoğraf, insanlara bu olanağı sağlamış ve gerçek gibi olanın üretilmesi fotoğrafla gerçekleşmiştir.
4
FOTOĞRAFIN TARİHİ Fotoğraf sözcüğü ilk kez Sir John Herscel tarafından 1839 yılında kullanıldı. Fotografi sözcüğü eski Yunanca’dan gelir ve anlamı ışıkla çizmek demektir. (Foto: Işık, Grafi: Çizmek).
5
FOTOĞRAFIN TARİHİ İlk kez 10. yy. da Arap bilim adamı İbni-l Heysem (kimi kaynaklarda Basralı el Hasan) güneş tutulmasını izlemek için camera obscura olarak adlandırılan ilkel kutuyu kullanmıştır. Bu kutunun çalışması ise, karanlık bir odanın duvarına bir iğne deliği(pinhole) açıldığında dışarıdaki cisimlerin görüntüsünün deliğin karşısındaki duvara, ters olarak düşmesi şeklindedir.
6
FOTOĞRAFIN TARİHİ Batı Karanlık Kutu’yu Roger Bacon, 13.yüzyıl’da Arap yazmalarından öğrendiği Karanlık Kutunun ayrıntılı bir tanımını yapması sonucu tanıtıdı Leon Battista Alberti ve Leonardo da Vinci de Karanlık Kutu dan yararlanarak cisimlerin görüntülerini yansıtmayı başarmışlardır Giovanni Battista Della Porta Magiea Naturalis Libri IV adlı eserinde Karanlık Kutuyu etraflıca anlatmıştır.
7
FOTOĞRAFIN TARİHİ 1826 yılında Jozeph Niepce, tarihin bir yüzey üzerine kaydedilen ilk görüntüsünü elde etmeyi başarır. Filistin'in Juda gölünden çıkarılan ve ışığa duyarlı Juda Bitüm adı verilen bir tür asvaltı, kurşun kalay karışımı plakanın üzerine sürer ve bunu evinin duvarına monte eder. Duvara açtığı küçük delikten, pencerenin dışındaki manzarayı bu plaka üzerine kaydetmeyi başarır.
8
FOTOĞRAFIN TARİHİ Tarihin bu ilk fotoğraf çekim çalışması tam 8 saat sürer. Bu buluşa güneş ile saptama anlamına gelen Heliografi adı verilir. Niepce, kendisine "Fotoğrafçılığın babası" ünvanını verdiren bu buluşunu 8 Aralık 1827 de İngiltere'de açıklar.
9
Joseph Nicepore Niepce
10
Joseph Nicepore Niepce
11
Fotoğraf Makinesi Türleri
Vizör Sistemlerine Göre : Basit Vizörlü Fotoğraf Makineleri(kompakt): Bu tür vizörler basit fotoğraf makinelerinde bulunur. Bu tür fotoğraf makinelerinde vizörün temel görevi sadece görüntüyü çerçevelemektir. Bu tür makinelerde netlik ayarı makine tarafından yapılır ve netlik sistemi diğer parçalardan bağımsız olarak çalışır.
12
Basit Vizörlü (kompakt) Fotoğraf Makinesi
13
Fotoğraf Makinesi Türleri
Optik Vizörlü Fotoğraf Makineleri Bu tür fotoğraf makinelerinde vizör, makinenin üstünde bir yerde konumlandırılmıştır. Obtektif üzerinden geçerek film üzerine düşecek görüntü ile bu görüntü aslında ayrı ayrı görüntülerdir. Bu vizörün görevi, film üzerine düşecek görüntünün çerçevelenmesi ve netliğin izlenmesidir. Fakat film üzerine düşen görüntü ile vizörden izlenen görüntü arasındaki bir açı farkından dolayı, yakından çekilen görüntülerde çerçevelerin biraz kaydığı görülür. Bu hata, görüntülenecek cisme 1 metreden daha yakından çekim yapılması durumunda ortaya çıkar ve fotoğrafçılık dilinde buna paralax hatası denir.
14
Optik Vizörlü Fotoğraf Makinesi
15
Fotoğraf Makinesi Türleri
Reflex Fotograf Makineleri Bu tür fotoğaf makinelerinin temel özelliği (çift objektifliler hariç), vizörden gözlenen görüntü ile, objektiften geçip film üzerine gelen görüntünün aynı olmasıdır. Bu tip makinelerde tek objektifli ve çift objektifli olarak iki gruba ayrılır
16
Reflex Fotograf Makineleri
17
Fotoğraf Makinesi Türleri
SLR Fotograf Makineleri Bu tip makinelerde objektiften geçen görüntü, bir ayna prizma vasıtasıyla vizör’e iletilir. Bu tür makinelerin en belirgin özelliği, film üzerine düşecek görüntünün netliği ve çerçevesinin vizörden aynen izlenerek görüntüye hakim olunabilinmesidir. Bu tür makinelerde paralax hatası yaşanmaz TLR Fotograf Makineleri Bu tür fotoğraf makinelerinde iki adet objektif bulunmakta olup, alttaki objektif görüntüyü film üzerine göndermeye yararken üsteki objektifin görevi; aynı görüntüyü vizöre iletmektir. İki objektifin görüntüyü farklı açılardan görmesi (optik vizörlü fotoğraf makinalarında olduğu gibi) yakın çekimlerde paralax hatasına neden olabilmektedir.
18
Fotoğraf Makinesi Türleri
SLR TLR
19
Fotoğraf Makinesi Türleri
Boyutlarına Göre : Büyük Boy Fotograf Makineleri Bu tip makinelerde kullanılan filmleri boyutuları 9x12cm’den başlayıp, daha büyük boyutlara ulaşabilir. Böyle büyük boyutlarda film kullanımının en büyük amacı veya avantajı;büyük boyutlarda baskı yapılırken görüntü kalitesinin bozulmamasıdır. Bu nedenle afiş, katalog gibi reklam ve tanıtım çalışmalarında, profesyonel fotoğrafçılar tarafından tercih edilen makinelerdir.
20
Fotoğraf Makinesi Türleri
Orta Boy Fotograf Makineleri 4.5x6cm, 6x6cm, 6x7cm ebatlarındaki filmlerin kullanılabildiği fotoğraf makineleridir. Bu tip makineler de büyütme gerektirecek türdeki profesyonel çalışmalar için kullanılabilir. Küçük Boy Fotograf Makineleri 35mm format (24mmx36mm) sinema filmleri üzerinden çekim yapabilen fotoğraf makineleridir. Piyasada amatör fotoğrafçılarının kullandıklar fotoğraf makineleri bu türe girmektedir.
21
Fotoğraf Makinesi Türleri
Minyatür Boy Fotograf Makineleri bu tip makineler, hem küçük boy fotoğraf makinelerinden daha küçük boyutlarda olan, hem de daha küçük boyutlarda filmlere görüntü kaydedebilen türde makinelerdir. Çok küçük boyutlarda olması, taşıma kolaylığı sunmasına rağmen, büyük boyutlarda baskı yapılması durumunda görüntü kalitesi bozulmaktadır.
22
Fotoğraf Makinesi Türleri
Özel Amaçlı Polaroid Fotoğraf Makineleri Bu tür fotoğraf makinelerinin temel özelliği fotoğrafın çekilişinden kısa bir süre sonra görüntünün kart üzerine basılmış olmasıdır. En büyük avantajı, banyo ve baskı işleminin fotoğraf makinesi içerisinde çok kısa bir sürede yapılarak görüntünün elde edilmesidir. Fakat kaydedilen görüntünün uzun süre canlılığını koruyamaması, görüntü boyutlarının sınırlı olması… gibi dezavantajları vardır.
23
Fotoğraf Makinesi Türleri
Panoromik Fotograf Makineleri Bu tür makineler, yatay düzlemde 140 derecelik bir görüş açısı ile görüntü kaydetmeye yararlar. Örneğin, yüksek bir tepeden bir şehrin tamamını veya büyük bir bölümünün görüntülenmesi için kullanlılabilir. Normal fotoğraf makineleri ve normal objektif ile çekim yapılması durumunda bu kadar geniş bir açı ile görüntü kaydedilmesi mümkün değildir.
24
Fotoğraf Makinesi Türleri
Stereoskobik Fotoğraf Makineleri : Fotoğraf 2 boyutlu bir işlemdir. Yaygın şekilde kullanılan çeşitli fotoğraf makineleri ile, 3 boyutlu görüntüyü 3 boyutlu olarak alamayız. İşte fotoğraf makinelerinin bu eksikliği stereoskobik fotoğraf makineleri ile giderilmeye çalışılmıştır. Bu fotoğraf makineleri ile 2 farklı açıdan çekilmiş 2 fotoğrafın her birine aynı anda ayrı ayrı gözlerle bakmak gerekir. Konunun 3. boyutu olan derinlik hissi bu şekilde verilmiş olur. Bu fotoğraf makinelerinin 2 karanlık oda ve 2 objektif vardır. Diyafram ve obtüratörleri birbirleriyle bağlantılıdır ve tek harekette 2 fotoğraf çekilmiş olur. Bu iki görüntü arasındaki fark iki objektif arasındaki mesafenin verdiği görüş açısı farkıdır ki bu mesafe de insanın iki gözü arasındaki 65 mm.lik mesafedir.
25
DİYAFRAM Fotoğraf çekerken filmin, yeterli bir kararma için belirli miktarda ışığın etkisinde kalması gerekir. Belirli miktardan fazla ışık aldığı zaman, objektiften içeri giren ışığı azaltmak; az ışık aldığında da objektiften içeri giren ışığın miktarını attırmak gerekir. İşte fotoğraf makinelerinde film duyarkatı üzerine ne kadar şiddette ışık düşeceğini kontrol eden mekanizmaya diyafram denir.
26
DİYAFRAM
27
DİYAFRAMIN YERİ Tek objektifli makinelerde, diyafram için en uygun ve en çok kullanılan yer mercek önüdür. Bazen merceğin arkasına da yerleştirilebilmektedir. Birkaç merceği olan makinelerde ise mercek arasında olur.
28
DİYAFRAM AÇIKLIKLARI Diyafram açıklıklarını ifade edebilmek için rakamsal bir sistem kabul edilmiştir. Diyafram sonuna kadar açık olduğunda objektifin en ışıklı olduğu durumdur ki, bu durumu objektifin tam açıklığıdır. Bundan sonraki diyafram açıklığı değer olarak objektif tam açıklığının yarısına eşit ışık geçirecek şekilde bir büyüklük olarak kabul edilmiştir.
29
DİYAFRAM AÇIKLIKLARI Diyafram açıklıkları değerlerinde;her değer kendinden sonrakinin iki katı, kendinden öncekinin yarısı kadar ışık geçirir. Genel olarak bu şekilde olan diyafram açıklıkları, teknolojinin gelişmesi ile şu anda bu değerlerin ara değerleri de kullanılmaktadır. Objektifin odak uzaklığının en açık diyaframa olan oranına, “bağıntılı diyafram” ya da “f” sayısı denir.
30
DİYAFRAM AÇIKLIKLARI 1,4 – 1,8 – 2 – 2,8 – 4 – 5,6 – 8 – 11 – 22 – 32
Bu sistemde rakamlar küçüldükçe objektiften içeri giren ışık miktarı artmakta; rakamlar büyüdükçe giren ışık miktarı azalmaktadır. Fotoğrafçılıkta diyafram açıklıkları kısaca “f stop” ya da “durak” olarak adlandırılır. Diyaframın ışığın miktarı ayarlamasının yanında ikinci bir görevi daha vardır. O da alan derinliği kontrolüdür. Diyafram kısaldıkça, fotoğraftaki alan derinliği artar. Böylece objeyle birlikte objenin önündeki ve arkasındaki objeler de net olur. Bunun tersinde ise, yani diyafram açılıp rakamsal olarak küçüldüğünde alan derinliği azalır. Sadece obje net olur, etrafındakiler flu olur.
32
DİYAFRAM AÇIKLIKLARI
33
OBTÜRATÖR İyi fotoğraf çekebilmek için, gerekli miktarda ışığın gerekli sürede filme gelmesi gerekir. Diyafram içeri giren ışığın ne miktarda film yüzeyine geleceğini kontrol ediyorsa; obtürtör de aynı ışığın ne kadar süre ile kalacağını belirler. Işığın film yüzeyinde kalış süresi ayarlanmazsa çektiğiniz görüntüler flu olacaktır muhtemelen. Özellikle hareketli çekimlerde süre çok kısa olmalıdır ki net görüntüler elde edilebilsin.
34
OBTÜRATÖR İlk başlarda kullanılan obtüratör tipi mercek üzerine takılan bir kutu içindeki küçük yuvarlak bir levha idi. Sonraları 1880’lerde obtüratörler fotoğraf makinelerinin gövdelerine eklenmeye başlandı. Günümüzde çeşitli tip obtüratörler, saniyenin 18000’e kadar kısa bir zaman parçası içinde filme ışığın filme aktarılmasını sağlayacak yapıda yapılmakradır.
35
OBTÜRATÖR
36
OBTÜRATÖR Obtüratörün hızları da aynen diyaframda olduğu gibi belirli ve standart bir dizide toplanmışlardır. Objektifin ikinci ayar halkası veya fotoğraf makinesinin üzerinde görebileceğiniz bu halkalar genellikle şu şekilde sıralandırılmıştır : 1 – 2 – 4 – 8 – 15 – 30 – 60 – 125 – 250 – 500 – 1000 – 2000 – 4000 – 8000 –B – T buradaki sıralamada yer alan sayılar örneğin 60, saniyenin 60 ta birine(1/60) eşittir. Değerler arttıkça obtüratörün açık kalma süresi azalır. Enstantane de denir.
37
OBTÜRATÖR Obtüratör hızlarında da, diyafram açıklıklarında olduğu gibi, bir önceki hız bir sonrakinin zaman aralığı olarak tam 2 katıdır. Fotoğraf makinelerinin obtüratör hızı (T) harfine getirilip deklanşöre basıldığında, perdesi açılacağı için, film deklanşöre 2. kez basıncaya kadar ışık almaya devam edecektir. Bu şekilde fotoğraf makinesinin perdesi saniyeler hatta dakikalarca açık tutulabilir. Özellikle gece fotoğraflarında kullanılır.
38
OBTÜRATÖR Bir de bu dizi de (B) harfi vardır. B harfi ise kısa poz vermeler için kullanılmaktadır. Obtüratör ayarı B harfine getirilip deklanşöre basıldığında perde açılır, film ışık alır ve deklanşör bırakıldığında ise pere kapanır. Böylece filmin ışık alma süreci bitmiş olur. Yani film deklanşöre bastığınız sürece ışık alır.
39
OBTÜRATÖR Örtücü hızının seçiminde, konunun size olan uzaklığı, büyüklüğü, hareketliliği, ve hareketin yönü de önem kazanır. Çünkü hareketli obje bizden ne kadar uzaksa hareketin momenti de o kadar düşer. Çünkü objenin kadraj içinde işgal ettiği alan küçülür. Örneğin saatte 850 kilometre hızla giden bir uçak; 500 metre ötemizden geçerken, dondurabilmek için 1/4000'den az olmayan 5 kilometre yukarıdan uçarken 1/60 örtücü hızı bize yetecektir.
40
OBTÜRATÖR TİPLERİ Mercek arası obtüratörler(merkezi obtüratörler) : birden fazla mercek olan objektiflerde, merceklerin arasına yerleştirilmiş obtüratördür. Obtüratör direkt olarak iris diyaframa kumanda eder. Daha çok kompact fotoğraf makinelerinde ve teknik kamera objektiflerinde bulunur. Perde obtüratörler : bu tip obtüratörler, ortalarında çizgi şeklinde bir yarığın bulunduğu bir perdedir ve bir silindirden diğer silindire sarılacak şekildedir. Perde duyarlı film yüzeyinin hemen önündedir. Perdenin hareketi aşağıdan yukarıya olabileceği gibi, soldan sağa da olabilir.
41
POZOMETRE(IŞIK ÖLÇER)
Işık ölçerler yani pozometreler, konudan yansıyan ya da konuya gelen ışık şiddetini ölçüp pozlandırma süresini ve diyafram açıklığını verir. Yani en iyi çekimi yapabilmemiz için bize diyafram oranı ve obtüratör değerini gösterir. Işığa duyarlı bir göz ve okunan ışık şiddetini pozlandırma değerlerine dönüştüren bir hesaplayıcıdan oluşan pozometreler, farklı yapılardadır.
42
POZOMETRE(IŞIK ÖLÇER)
İki çeşidi vardır : el pozometreleri ve fotoğraf makinesi bünyesindeki pozometreler. Fotoğraf makinesi bünyesindeki pozometreler daha pratik olsa da profesyonel çekim yapan fotoğrafçılar el pozometresini tercih ederler genelde.
43
POZOMETRE(IŞIK ÖLÇER)
44
FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNDE YARDIMCI MALZEMELER
TRİPOD(ÜÇ AYAK) : Bu yardımcı malzeme kısaca çekim yaparken fotoğraf makinenizi sabitlemek yoluyla makineyi titretmenizi engellemek ve fotoğrafların daha net çıkmasını sağlamak amacıyla kullanılır. Üç ayağı vardır ve en tepede makinenizi yerleştirmeniz için bir düzenek bulunur. Günümüzde özellikle küçük boy fotoğraf makinelerinde çabukluk söz konusu olunca tripoddan söz etmek gereksiz olabilir.
45
FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNDE YARDIMCI MALZEMELER
Ancak özen isteyen durumlarda, örneğin mimari çekimlerde ya da obje uzaktaysa ve kameranızda zoom yani yakınlaştırma yapmanız gerekliyse kullanılması kaçınılmazdır.
46
FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNDE YARDIMCI MALZEMELER
47
FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNDE YARDIMCI MALZEMELER
KABLO DEKLANŞÖR : fotoğraf çekiminde üzerinde durulması gerekenlerden biri de deklanşöre basış anında fotoğraf makinesinin titrememesidir. Genelde ne kadar dikkat ederseniz edin, hatta tripodun üzerinde bile olsa bu basış anında makine titrer. İşte kablo deklanşör çelik veya kumaş bir kablo içine yerleştirilmiş çelik bir teldir ve o kablo sayesinde fotoğraf makinesinden 30 cm. kadar uzakta olup çekim yapabilirsiniz.
48
FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNDE YARDIMCI MALZEMELER
UZAKTAN KUMANDALI DEKLANŞÖRLER : Bazı durumlarda fotoğrafı çeken kişinin fotoğraf makinesinin yanında olamayacağı durumlar olabilir. Örneğin vahşi hayvan çekimlerinde hayvanı ürkütmemek için yanında olmamanız gerekir. İşte böyle durumlar için uzaktan kumandalı deklanşörle geliştirilmiştir. Elektronik donanımla ışınlar sayesinde deklanşörü harekete geçirebilirsiniz.
49
FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNDE YARDIMCI MALZEMELER
SU TERAZİSİ : Gerek mimari gerekse panaromik çekimlerde en büyük problem film köşegenlerinin, konudaki düşey ve yataylarla paralel olmasıdır. Gözünüzle bunu bir yere kadar halletseniz de yeterli olmayacaktır. İşte bu su terazisi tripodunuzun, dolayısıyla makinenizin tam olarak düz bir şekilde dengede durmasını sağlar. Ancak son yıllarda çok daha pratik olan tripoda eklenen bir su terazisiyle bu sorun rahatlıkla çözülmüştür. Su terazili bir tripod aldığınızda bir sorununuz kalmaz.
50
FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNDE YARDIMCI MALZEMELER
GÜNEŞLİK(PARASOLEY) :İstenmeyen ışınların fotoğraf makinesine girmesini önlemek amacıyla, objektifin önüne takılan kauçuk veya çelikten yapılan bir tip konik borudur. Çok önemli bir yardımcı malzemedir. Bazen ışığın geldiği yöne karşı çekim yapmanız gerekebilir. Bu durumlarda eğer bu güneşliği kullanmazsanız fotoğraflarınız çok karanlık çıkacaktır.
51
OBJEKTİFLER Fotoğraf makinesinin önünde bulunan ve görüntüyü film üzerine net olarak yansıtan ince ve kalın kenarlı mercek ya da merceklerden oluşan optik bir sistemdir. Objektifler mercekler ile aynı prensiple çalışmalarına rağmen, çok daha karmaşık bir yapıya sahiptirler. Bu karmaşık yapı bir araya getirilmiş mercekler grubunun kusurlarının yok edilmesi içindir.
52
OBJEKTİFLER Çekilecek nesneden gelen ışıkları toplayarak ışığa duyarlı film veya sensör üzerine net düşmelerini sağlayan mercekler topluluğudur.” Objektifin üzerinde netlik bileziği, diyafram ve mercekler vardır. Objektifler odak uzaklıkları ve en geniş diyafram açıklıkları ile tanımlanırlar.
53
OBJEKTİFLER En karmaşık, hataları en çok telafi edilmeye çalışılmış objektifler elemanlı zoom objektiflerdir. Çok sayıda mercek gruplarının olduğu yapı içerisinde mercekler hava yüzeylerinden geçen ışınların hızı azalır. Böyle bir bozulmadan kaçınmak, sadece temiz ve renksiz optik camların kullanılması ile mümkündür.
54
OBJEKTİFLER Işık Geçirgenliği: Objektifin en geniş diyafram açıklığında ışığı geçirme miktarıdır. Işık geçirgenliği fazla olduğu takdirde kötü ışık olan ortamlarda çekim kolaylaşır, dar alan derinliği elde etme ve yüksek enstantane hızına çıkma şansı verir. Bunları sağlayan objektiflere hızlı objektif denir. (1:1.4 – 1 insan gözü, 1.4 sapma)
56
OBJEKTİF Objektifin Çözme Gücü: Bir milimetrelik bir aralıktaki çizgi ayırma gücünü gösterir. Yani 1 mm‘ lik şerit içine en çok çizgiyi net olarak tespit eden objektifin çözme gücü çok üstündür diyebiliriz. Keskinlik: Işık geçirgenliği yüksek ise keskinlik oranı yani birbirine yakın bölgelerdeki kontrastın yüksekliği de artar.
57
Objektifleri sınıflandıran diğer bir unsur da odak uzunluğudur.
Odak uzaklığı (uzunluğu) objektifin optik merkezinin görüntü düzlemine olan uzaklığıdır.
58
OBJEKTİF ÇEŞİTLERİ Normal Objektifler:
Bu objektiflerin en büyük özelliği sağladığı perspektifin gözün algıladığı perspektife çok yakın olmasıdır. Bunun en önemli sebebi, kullanıcının değişik görme açısıyla vizörden bakarak, konuyu değişik bir boyutta görmesini önlemek ve konudaki boyutların bozulmadan göze ve oradan da filme ulaşmasını sağlamaktır. Genel tanım olarak normal objektifler, kullanılan filmin 2 köşesine isabet eden odak uzaklığına sahip objektiflerdir.
59
OBJEKTİF ÇEŞİTLERİ Geniş Açılı Objektifler:
Geniş açı objektiflerin en büyük özelliği, konuyu gözün gördüğünden daha geniş açıda görebilmesidir. Çünkü normal göz, 46 ila 48 derecelik bir açıyla görebilirken, geniş açılı objektifler, 60 ila 65 dereceden başlayıp 180 derecelik açılara kadar görebilirler. Genel olarak kullanılan filmin formatına göre normal objektifin odak uzaklığından küçük olan her objektif, geniş açılı objektiftir. Bu objektifler aynı zamanda alan derinliğinin en fazla olduğu objektiflerdir.
60
OBJEKTİF ÇEŞİTLERİ Ancak süper geniş açıların distorsiyon ya da köşe kararması gibi optik tasarımdan kaynaklanan kusurları olabilmektedir. Geniş açılar konu oranlarını bozarak, yakınındaki konuları abartarak büyütür, buna karşılık uzaktaki objeleri de olması gerekenden küçük vererek, küçük olarak algılamamıza neden olurlar. Ancak bütün bunlara rağmen gözün gördüğünden farklı bir açı verdiğinden fotoğrafın atmosferini değiştirir ve alan derinliği sağlar.
62
OBJEKTİF ÇEŞİTLERİ Dar Açılı (tele) Objektifler:
Dar açılı objektifler, konuya yaklaşmadan konu düzlemini fotoğraf makinesine yakınlaştıran ve odak uzaklığı olarak normal objektiften daha büyük olan objektiflerdir. Kullanılan filme göre odak uzaklığı normal objektiften büyük olan her objektif dar açılı objektif diyebiliriz. Yapı olarak biri önde biri arkada 2 optik gruptan oluşur. Tele objektiflerin en büyük özelliği konuyu yaklaştırmakla beraber, konu planlarını üstüste bindirmesidir. Doğal olmayan bu görüntüyü daha çok sinemacılar uzak plan çekimlerde kullanırlar. Portre fotoğrafçılığında ve moda fotoğrafçılığında da sürekli kullanılır. Çünkü alan derinliğini azaltarak konuyu ön plana çıkartır.
64
OBJEKTİF ÇEŞİTLERİ Değişken Odaklı(zoom) Objektifler:
Bir mercek grubunda, ince ve kalın kenarlı merceklerin arası açılabilirse ya da mesafe ayarlanabilirse, odak uzaklığı da sistem olarak değiştirilebilir. Odak uzaklığının değişme oranı ince ve kalın kenarlı mercekler arasındaki mesafenin değişimine bağlı olarak değişebilir. Bu kuraldan istifade edilerek, değişken odaklı objektifler üretilmiştir. Sabit bir odak uzaklığı ve görüş açısı yoktur. Örneğin mm bir zoom objektifle 28 mm geniş açı, 50mm normal açı veya 105mm dar açı bir görüntü alınabilir.
65
OBJEKTİF Ancak bu objektif sabit odak uzaklığına sahip bir objektifin yerini hem ışıklılık hem de keskinlik olarak asla tutamaz. Çünkü ışınlar objektifin yapısından dolayı daha fazla mercekten geçmek zorundadır. Bu da görüntü kalitesini düşürür. Ancak hem maliyet, hem de çabukluk açısında tercih edilmektedir.
66
OBJEKTİF ÇEŞİTLERİ Fotoğrafçının bir fotoğrafın atmosferini belirlemede ışıktan sonra yararlanacağı en iyi malzemesi objektiflerdir. Objektifte aranacak en önemli özellik ise objektif açıklığı olmalıdır. Özellikle ışık kaynaklarının az olduğu durumlarda, objektifin bu özelliği hemen imdada yetişir. Büyük avantajdır objektif açıklığı çok olan objektifler. Bir objektif ne kadar geniş diyafram açıklığında üretilmişse, ışıklılık oranı da o derece yüksektir.
67
OBJEKTİF ÇEŞİTLERİ
68
NET ALAN DERİNLİĞİ
69
NET ALAN DERİNLİĞİ Objektifin netlediği yerin önünde ve arkasında net olarak görünen mesafedir. Alan Derinliğini etkileyen 3 faktör vardır; Diyafram Değeri Objektifin Odak Uzaklığı Konuya Olan Uzaklık
70
NET ALAN DERİNLİĞİ Diyafram kısıldıkça net alan derinliği artar, diyafram açıldıkça net alan derinliği azalır.
71
NET ALAN DERİNLİĞİ Objektifin odak uzaklığı arttıkça net alan derinliği kısalır. Yani tele objektiflerde net alan derinliği geniş açılı objektiflere göre daha kısadır.
72
NET ALAN DERİNLİĞİ Konuya Olan Uzaklık: Netliği yapılan obje makineden ne kadar uzaksa alan derinliği de o kadar fazlalaşır. Ne kadar yakınlaşırsa da o kadar azalır. Alan Derinliği yakın çekimlerde dikkati objeye yoğunlaştırmak, manzara çekimlerinde ise kadraja giren her şeyin net olmasını sağlamak için kullanılabilir.
73
ASA/ISO/DIN FİLM HIZI
74
FİLM HIZI Filmin ışığa karşı tepki verme özelliğine filmin hızı denir. Buna göre filmler yavaş, orta ve hızlı olmak üzere üçe ayrılır. ASA/ISO/DIN ise değerleri ise hızı belirler. ASA (American Standarts Association) ISO (International Standart Organization) DIN (Deutche Industry Normen) 125 ASA = 125 ISO = 22 DIN
75
FİLM HIZI ASA/ISO Değeri büyüdükçe filmin ışık geçirgenliği artar. 200 ASA bir film 100 ASA filme göre 2 kat fazla ışık geçirir ve bu da 1 f stop fazla ışık elde etmeyi sağlar.
77
Normal Işık 100 ASA Normal Işık 400 ASA
78
IŞIĞIN ETKİLİ KULLANIMI
Fotoğraf çekerken, film ve fotoğraf makinesi ile birlikte gerekli olan diğer en önemli etken de ışıktır. Doğada da, stüdyoda da doğru ışığı kullanmak daima iyi sonuçlar almamızı sağlar. Birçok fotoğrafçının şikayet ettiği konu, çektiği konunun gerçekteki renklerini fotoğrafa aktaramamaktır. Bu tarz sorunlar pozlama, banyo ve baskı hatalarından da meydana gelebilir ancak en önemli etken genellikle ışığın iyi ve yerinde kullanılamamasıdır.
79
IŞIĞIN ETKİLİ KULLANIMI
IŞIĞIN ÖZELLİKLERİ Fotoğraf çekimleri için ışığa ihtiyaç duyulduğunda, ışığın 4 ana özelliği söz konusudur: Işığın yoğunluğu Işığın yönü Işığın rengi Işığın kontrastı
80
IŞIĞIN ETKİLİ KULLANIMI
IŞIĞIN FONKSİYONLARI Gerek renkli, gerekse siyah beyaz fotoğrafta ışığın birçok fonksiyonu ortaya çıkar. Bunlar : Konuyu Ortaya Çıkarır Fotoğrafa Boyut Kazandırır Gölge ve Aydınlık Bölgeleri Oluşturur Rengi Ortaya Çıkarır
81
Işığın yoğunluğu Işığın şiddetiyle ilgili bir kavramdır. Bu şiddeti de pozometre denilen ışık ölçer adlı aletle ölçmek mümkündür. Bu pozometre ile ışığın şiddeti doğru olarak ölçülüp uygun pozlandırma yapılır. Gerek yapay gerekse doğal ışık kaynakları ile yapılan çekimlerde, konu ile ışık arasındaki mesafe ışığın şiddetini etkiler. Mesela ışık kaynağı ile konu arasındaki mesafe 2 katına çıkartıldığında, konu üzerine gelen ışık şiddeti ¼ e düşer. Fotoğrafçı ışığın bu özelliğinden yola çıkıp ışığı istediği gibi kontrol eder.
82
Işığın yönü Işığın en temel özellikleri arasında bulunan yönü, iyi bir çekim için fotoğrafçının en önemli silahıdır. Gerek iç, gerekse dış çekimlerde ışığın yönü ile oynayarak istenen fotoğrafa ulaşmak mümkündür. Işığa 2. Bir yön vermek istersek ışığın geldiği yönün aksi istikamete bir yansıtıcı(beyaz karton, strofor, alüminyum folyo) koyarak 2. Bir yön vermiş oluruz.
83
Işığın rengi Kaynağından çıkan ışık gerçekte homujen bir yapıya sahip değildir. ışığı oluşturan dalga boyları gama ışınlarından ses dalgalarına kadar değişiklik gösterir. Gözümüz ise bunun sadece belli bir boyutunu gösterir. Her rengin belli bir ısısı vardır. Kelvin olarak adlandırılan bu renk sıcaklığı fotoğrafın genel atmosferini etkileyecek bir öneme sahiptir. Filtreler kullanılabilir bunun için.
84
Işığın kontrastı Işık kaynağından çıkan ışınların obje üzerinde yarattığı en açık ve en koyu noktalar arasındaki yoğunluk farkıdır. Işık kaynaklarının değişik olmasından dolayı ışıkların yapıları arasında farklılıklar söz konusudur. Bu da fotoğrafın genel atmosferine direkt etki eder. Dolayısıyla ışıklar arasında kontrast farkı ortaya çıkar.
85
Işığın kontrastı Bir ışık ne kadar dar bir açıyla aydınlatılacak yüzeye gelirse o yüzeyde yüksek kontrastlı bir aydınlatma elde etmiş oluruz. Eğer ışık kaynağını geniş tutarsak ya da obje üzerine yansıtarak gönderirsek normal kontrast ya da düşük kontrast elde etmiş oluruz. Açık bir havada hiçbir engelle karşılaşmadan obje üzerine gelen ışık yüksek kontrasta; bulutlu bir havada gelen ışık da düşük kontrasta örnek olabilir.
86
IŞIĞIN ETKİLİ KULLANIMI
IŞIĞIN FONKSİYONLARI Gerek renkli, gerekse siyah beyaz fotoğrafta ışığın birçok fonksiyonu ortaya çıkar. Bunlar: Konuyu Ortaya Çıkarır Fotoğrafa Boyut Kazandırır Gölge ve Aydınlık Bölgeleri Oluşturur Rengi Ortaya Çıkarır
87
IŞIĞIN FORMLARI Doğada ya da suni bir biçimde elde edilen ışığın 3 ana formu vardır: Direkt Işık : ışığın hiçbir engelle karşılaşmadan objeye geldiği formdur. Yüksek kontrasta sebep olur. Yansıyan Işık : ışığın doğal ya da suni yollarla yansıtılarak obje üzerine geldiği formdur. Obje üzerinde daha yumuşak etkiler yapar. Düşük kontrasta neden olur. Stüdyo fotoğrafçılığında kullanılır daha çok.
88
IŞIĞIN FORMLARI Filtrelenmiş Işık : ışığın belli bir süzgeçten geçirilerek, objenin üzerine yansıtıldığı formdur. Genelde stüdyo fotoğrafçılarının kullandığı, flaşların önüne konan yumuşatıcı malzemeler ile gerçekleştirilir.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.