HANGİ ANA BAŞLIKLARI İŞLEYECEĞİZ : Sosyal Dünyamızı Algılamak Sosyal Dünyamızı Yargılamak Sosyal Dünyamızı Açıklamak Sosyal Dünyamızdan Beklentilerimiz Sonuçlar
Peşin yargılarımız olayları algılayışımızı ve hatırlayışımızı önemli derecede etkiler. Tetikleme olarak adlandırılan olgu, önyargıların, insanların bilgileri algılama ve yorumlamaları üzerinde çarpıcı bir etkisi olduğunu ortaya koymaktadır.
Bellekteki belirli çağrışımların etkinleştirilmesi. Tetikleme Bellekteki belirli çağrışımların etkinleştirilmesi. İnanç direnci, inancın temeli çürütülse bile, insanların ilk inançlarına ve o inancın neden doğru olabileceğine yönelik gerekçelerine takılıp kalmaları olgusudur.
Hatıralarımız, geçmişteki gerçekler için bir depo olmaktan öte, onları anımsadığımız anda oluşur ve şu anki tutum ve duygularımızdan şiddetle etkilenir.
İnanç Direnci Kişinin başlangıçtaki inanışının temeli yanlışlansa bile, ilk yapığı açıklamanın mantıklı gelmeye devam etmesi nedeniyle, bu inanışın değişmeye karşı direnç göstermesi.
Yanlış Bilgilendirme Etkisi Bir olaya tanık olup, olay hakkında yanlış bilgilendirildikten sonra bu yanlış bilgiyi olayla ilgili anılara katma.
Kendiliğinden Bilgi İşleme Kabaca “sezgi”ye karşılık gelen çabasız, alışkanlıkla ve bilinçli olmadan gerçekleşen “örtük” düşünme.
Kendine Fazla Güvenme Olgusu Bir inanışın, doğru olduğunu bilmekten çok, doğru olduğuna emin olma eğilimi –Kişinin kendi inanışlarının doğruluğunu abartması.
Doğrulama Yanlılığı Kestirim Birinin inandığı şeyleri doğrulayan bilgileri arama eğilimi. Kestirim Hızlı ve verimli yargılar sağlayan düşünme stratejisi.
Temsil Kısayolu Bir grubun tipik bir üyesine benzeyen birinin (ya da bir şeyin), olasılık düşük olsa bile, o grubun üyesi olduğunu varsaymak.
Erişilebilir Kestirim Şeylerin olasılıklarını bellekte daha erişilebilir durumda olması ile hesaplayan bilişsel kural. Eğer bazı olayların örnekleri akla kolayca geliyorsa, bu olgunun olağan olduğunu düşünürüz.
Yanılsamalı Korelasyon Karşı Olgusal Düşünme Olabilecek ama olmamış farklı senaryo ve sonuçları hayal etme. Yanılsamalı Korelasyon Olmayan yerde bir ilişki algılama ya da olandan daha güçlü bir ilişki algılama.
Denetleme Yanılgısı Kontrol edilemeyen olayları, denetimimiz altında ya da olduklarından daha fazla denetlenebilir olarak algılama. Ortalamaya Gerileme Aşırı uçlardaki puan ya da davranışların ortalamaya doğru gerilediği istatistiksel eğilim.
DUYGU DURUMLARI VE YARGILAR
Kendiliğinden, etkili, sezgisel düşünce için olağanüstü bir kapasitemiz var. Bilişsel yeterliğimiz çoğunlukla uyumsal olmasına karşın, zaman zaman hata yapma bedeliyle birlikte geliyor.
Çoğunlukla bu hatalarımızın düşüncelerimize nasıl sızdığını fark etmediğimiz için, yanlış inançlarımızın oluşma ve devam etme yollarını bilmek yarar sağlar.
İlkin, yargılarımızı çoğu zaman olduğundan daha iyi algılarız İlkin, yargılarımızı çoğu zaman olduğundan daha iyi algılarız. Bu kendine fazla güvenme olgusu, kısmen neden doğru olabileceğimizi, neden yanlış olabileceğimizden çok daha kolayca düşünebilmemizden kaynaklanır.
İkincisi, ikna edici öyküler anlatıldığında, hatta yararsız bilgiler verildiğinde, çoğu zaman yararlı temel bilgileri göz ardı ederiz.
Üçüncüsü, çoğu zaman ilişkideymiş gibi görme ve kişisel denetleme yanılgılarına kapılırız. Olmadıkları hâlde bağlantılar bulmak (yanılsamalı korelasyon) ve tesadüfi olayları öngörebileceğimizi, denetleyebileceğimizi düşünmek cezbedicidir.
Son olarak, duygu durumları yargılarımızı etkiler Son olarak, duygu durumları yargılarımızı etkiler. İçinde bulunduğumuz duygu durumu yaşadığımız deneyimleri biçimlendirir.
Kendiliğinden Bilgi İşleme Kabaca “sezgi”ye karşılık gelen çabasız, alışkanlıkla ve bilinçli olmadan gerçekleşen “örtük” düşünme.
Yükleme kuramı, insanların davranışlarını nasıl açıkladığımızı içerir Yükleme kuramı, insanların davranışlarını nasıl açıkladığımızı içerir. Yanlış yükleme –bir davranışı yanlış bir kaynağa bağlamak– cinsel tacizin başlıca nedenlerinden biridir.
Bir davranışı yanlış kaynağa yüklemek. İktidar konumundaki bir kişi (çoğunlukla erkek), arkadaşça davranışları cinsel bir yakınlaşma olarak yorumlayabilir. Yanlı Yükleme Bir davranışı yanlış kaynağa yüklemek.
Yükleme (Atıf) Kuramı İnsanların, başkalarının davranışını nasıl açıkladığı (örneğin; karakter özellikleri, güdüler ve tutumlar gibi içsel nedenlere ya da dışsal durumlara yüklemek) ile ilgili kuram.
Çoğunlukla akla yatkın yüklemeler yapsak da diğer insanların davranışlarını açıklarken sıkça (karşılıklılık yanlılığı olarak da bilinen) temel yükleme hatasına düşeriz.
Kendiliğinden Özellik Çıkarımı Kişilik Yüklemesi Bir davranışı kişinin karakter özelliklerine yüklemek. Durumsal Yükleme Davranışı çevresel koşullara yüklemek. Kendiliğinden Özellik Çıkarımı Birinin davranışından, çaba harcamadan, otomatik olarak bir kişilik özelliği çıkarımı.
Temel Yükleme Hatası Gözlemcilerin, başkalarının davranışlarını açıklarken durumsal etmenleri görmezden gelmesi (veya durumsal etmenlerin davranış üzerindeki etkisini olduğundan daha az algılaması) fakat kişilikle ilgili etmenlerin etkisini abartması eğilimi (Aynı zamanda karşılıklılık yanlılığı olarak da adlandırılır çünkü genelde bir davranışı, bir kişilik özelliğine karşılık geliyormuş gibi görürüz).
Yükleme hatasını, genellikle birilerini davranış hâlinde izlerken, dikkatimizi davranışın oluştuğu durumdan çok davranışı yapana odakladığımızda ve bu davranışın oluştuğu durumlar pek de görünmez olduğunda yaparız.
Kendimiz bir davranışta bulunurken ise, ilgimiz genellikle tepki verdiğimiz şeye odaklanır, durum daha görünür olur.
Başkalarını nasıl açıkladığımız ve yargıladığımız üzerine düşündükten sonra –etkin, uyumsal ancak kimi zaman hatalı– bu bölümü sosyal yargılarımızın etkilerini sunarak bitiriyoruz. Sosyal inançlarımızın önemi var mıdır? Gerçeği değiştirirler mi?
Kendini Gerçekleştiren Kehanet Davranışsal Doğrulama Öngördüğü sonucu doğuran inanış. Davranışsal Doğrulama İnsanların beklentilerine uygun davranarak karşıdaki insanda bekledikleri davranışı yaratma. Bir kendini gerçekleştiren kehanet biçimi.
Sosyal inançlar ve yargılar üzerine yapılan araştırmalar, çoğunlukla işimize yarayan ancak ara sıra yanlış yönlendiren inançları nasıl oluşturduğumuzu ve sürdürdüğümüzü ortaya çıkarır.
Bu nedenle, dengeli bir sosyal psikoloji sosyal düşünmenin hem gücünü hem de zaaflarını dikkate alır.