Bölüm 1 GİRİŞ
Duygusal ve Davranışsal Bozuklukların Tanımı Normal Dışı Davranışları Belirlemede Öznellik Bazı araştırmacılar (ör. Kauffman, 2005) çocuğun davranışını üç değerlendirme ölçütüne göre analiz etmeyi önermiştir: (1) süre, (2) yoğunluk, (3) sıklık.
Gelişimsel Değişimlerin Bireyin Davranışsal ve Duygusal Dengesi Üzerindeki Etkileri Kauffman (2005) ergenlerin çoğunun bir şekilde hatalı davranışlar içine girdiklerini ve “statü” suçu olarak anılan suçları işlediklerini ortaya koyuyor.
Federal ve Devlet Eğitim Kurumlarının Sosyal Olarak Uyumsuz ve Yargılanması Gereken Çocukların Nasıl Ayırt Edileceğine İlişkin Eğilimi Topluma uyum sorunu olduğu düşünülen gençler karakteristik olarak tavır bozukluğuna uyan davranışlar gösterirler.
Birinci Düzeyde Duygusal ve Davranışsal Özellikler Göstermeyen Bazı Tanımlarla İlgili Tartışmalar (ör. DEHB, Otizm Spektrum Bozukluğu) Alanın ve Özel Eğitimin Tanımlanamayan Genel Doğası
Belirli Bir Durumdaki Eğilimlere Göre Şizofreni ve Öteki Psikiyatrik Tanımların Göz Önüne Alınması veya Alınmaması Bazı devletler çocuklukta başlayan şizofreni gibi psikiyatrik bozuklukları “duygusal bozukluk” kategorisi altına dâhil etmeyi uygun bulmuyor. Bu devletler, özellikle duygusal denge kararsızlığı ve davranış değişkenliği (volatility) gibi nedenlerden dolayı şizofreniyi bu kategoriye dâhil olmaya uygun görmezler.
TOPLUMA UYUM SORUNU YAŞAYAN ÖĞRENCİLERİN DÂHİL EDİLMESİNİN ETKİSİ Topluma uyum sorunu yaşayan öğrencilerin “duygusal bozukluk” kategorisi dışında bırakılmasını sezgilere aykırı ve çelişkili bulmuşlardır, çünkü bu öğrenciler toplum içinde patolojik davranışlar gösterirler ve genelde “çocuk suçlular” olarak adlandırılır.
BÜYÜYEN BİR ALAN Başta otizm spektrum bozukluğu olmak üzere yaygın gelişim bozukluğunun çeşitli türlerinin teşhis edildiği öğrencilerin sayısı son on yılda keskin bir hızla artmıştır
DUYGUSAL YA DA DAVRANIŞSAL BOZUKLUĞU OLAN BİR ÇOCUK PROFİLİ Duygusal/davranışsal bozukluk ile ilişkilendirilen bozuklukların çoğu iki tür altında sıralanabilir: Açık bir şekilde gösterilenler, dışsallaştırılmış davranışlar altında; gözlemlenmesi daha zor olan davranışlar ise içselleştirilmiş davranışlar altında sıralanır.
İŞLEVSEL DAVRANIŞ DEĞERLENDİRMESİ VE UYGULAMALARI İşlevsel davranış değerlendirmesi (İDD) terimi belli bir uygunsuz davranışın yahut yersiz eylemin “işlevini” ya da amacını tanımlamak için kullanılan sistematik sürece işaret eder. Her bir vakada İDD örneği etkili bir davranışsal müdahale planı (DMP) geliştirmek için kullanılacak.
Devam ediyor
Devam ediyor
ETKİLİ BİR DAVRANIŞSAL MÜDAHALE PLANININ GELİŞTİRİLMESİ 1. Uygulamalı Davranış Analizi 2. Sosyal Öğrenme Teorisi 3. Bilişsel Davranış Terapisi 4. Yeni Davranışçı Uyarı–Tepki Kuramı
DDB olan öğrencilerin sergiledikleri uyumsuz davranışlardan bazıları az önce bahsedilen modellerden biri tarafından daha etkili bir şekilde belirlenebilir. Gresham’a (2004) göre bu üç müdahale yolundan hangisinin öğrenci için en uygun olduğunu belirlemek için etkili bir yol müdahaleye tepki (MT) denen karar verme modelidir.
DAVRANIŞ DESTEK PLANLARININ ÖGELERİ
Devam ediyor
Öğrencinin Çevresindeki Olayları Nasıl Algıladığını ve Tecrübe Edindiğini Öğrenin Problem Davranışın Ortaya Çıkmasını Önlemeyi Araştırın Öğretim Okullarda Mevcut Olan En Güçlü Davranış Destek Stratejisidir Problem Davranışı Ödüllendirmekten Kaçının Olumlu Davranışları Ödüllendirin En Zor Durumlarda Ne Yapacağınızı Bilin
GÖZLEME VE DEĞERLENDİRME Bir davranış müdahale planı tasarlayan ve uygulayan öğretmen ve bakıcılar sistematik bir değerlendirme ile bu planın etkililiğini gözlemek zorundadır.
TEDAVİ EDİCİ OLMAYAN TİPİK ÖĞRETMEN-BAKICI TEPKİLERİ Davranış Yönetiminde Yeterlilik Algısı Rahatsız Edici Davranışı Hoş Görme veya Ona Olan Eğilim/Duyarlılık Kişisel ve Profesyonel Stres Yönetimi Sınıf veya Okul Kültürü ile İlgilenilen Öğrenci Arasındaki Algılanan “Uyum İyidir” Anlayışı Bakıcının Çocuk ile Olan Akrabalığı veya Sezgisel “Bağlantısı” En iyi uygulama elbette ki, öğretmenin işlevsel bir değerlendirme yapmasını ve daha sonra da bu adil değerlendirmenin bulgularına dayanan uygun müdahaleler geliştirmesini gerektirir (Barnhill, 2005).
Olumsuz Davranışın Türüne ve Ciddiyetine Göre Okul, Toplum ve Aile Politikaları Sıfır tolerans Okul sahası içindeki birçok şiddet gösterisine tepki olarak, sağlık ile öğrenci ve okul görevlilerinin güvenliğiyle ilgili olan okul kurallarının çiğnenmesi sonucunda zorunlu ve bazı durumlarda katı cezalar koymak adına son on yılda geliştirilen bir politikadır. Davranış Yönetiminin Öğretmenlerin Alanı Olmadığı Düşüncesi
DOĞRU YAKLAŞIMI GELİŞTİRME: OLUMSUZ DAVRANIŞI AZALTMAYA VE SINIFTA BİR TOPLULUK OLUŞTURMAYA DAİR BAZI İPUÇLARI SINIF İÇİNDEKİ TOPLULUK “Kabul görülebilirliği” besleyen ve bunu sürdüren bir sınıf ortamını tanımlamak için Kohn’un (1996) kullandığı bir terimdir. Bu ortamda duygusal ve davranışsal sorunları olan bireyler dahil her öğrenci değerlidir.