ÖĞRENME SÜRECİ VE ÖZGÜVEN KAZANDIRMA İSMET YILMAZ
Çocuklarda Öğrenme İsteğini Artırmak Her anne baba çocuklarının öğrenmeye ve çalışmaya istekli, iç disiplin geliştirmiş, zamanını iyi planlayan ve ödevlerini aksatmayan, okulla ilgili sorumluluklarını alan öğrenciler olmalarını isterler. Böyle bir ideal tablo her zaman mümkün olmasa da çocukların derslere karşı motivasyonlarının artırılması mümkündür.
Çocuklarınızın Öğrenme İsteğini Artırmak için Neler Yapabilirsiniz? onun başarılı olamadığı konuları vurgulamak yerine güçlü yanlarını vurgulayın, başarılı olduğu alanlarda daha fazla zaman harcaması için onu yüreklendirin. Çocuğunuzun akademik yeteneklerine, ilgi alanlarına, öğrenme ve ders çalışma stiline uygun beklentiler oluşturun ve bu beklentilerinizi onunla paylaşın. çocuğunuzla beraber küçük, ulaşılabilir hedefler belirlemeli ve onun başarmak duygusunu tatmasına yardımcı olmalısınız. Çocuğunuz başarısızlık yaşadığında onun duygularını anlamaya çalışın. Hataların ders almak için önemli fırsatlar olduğunu gösterin.
Hedeflerine ulaşmak için çaba göstermediğini farkettiğinizde onu suçlamak yerine bunun nedenlerini bulmaya çalışmalı ve bu konuda onunla konuşmalı, duygularını anlamaya çalışmalısınız. Duygularını anladığınızı göstermeniz, onu cesaretlendirmek için yanında olduğunuzu hissettirmeniz ve yapabildiği şeyleri görmesini sağlamanız yardımcı olacaktır.
Mucizelerle Dolu 0-6 Yaş Dönemi İlk öğretmen annedir. Bebek öğrenim yolu taklit ve yansıtmadır. 2-6 yaş arası ikinci bir motor öğrenme dönemidir. ebeveyn nasıl bir çocuk istiyorsa öyle davranmak zorundadır. Güleç yüzlü bebeklerin ebeveynlerinin de gülmeyi bilen insanlar olması rastlantı değildir. Genelde özgürlükçü bir yaklaşım bu dönem için iyi olsa da bu özgürlüklerin bir sınırının da olduğunu öğrenmeli.
İleri yaşlarda ki akademik başarıları etkileyecek belirgin bir eğitim dönemidir. Çocuk beyninin büyük bir kısmının bu dönemin sonunda gelişimini tamamlamış olduğu kabul edilir. bilinen en risksiz eğitim modelleriyle kalıcı ve yaratıcı eğitim hedeflenmeli. Yapacağımız hatalar çocuğun öğrenme yolunu tıkayabilir ve vazgeçirebilir.
Çocuğa özgüven kazandırmanın 20 yolu
1-Şartsız Sevgi Göstermek Çocuğunuz her ne yaparsa yapsın ona değer verdiğinizi ve kabul ettiğinizi bilmesini sağlayın. Mesajlarınız "Seni seviyorum - odanın kirli olmasına rağmen, kız kardeşin kadar atletik olmamana rağmen, notlarının çok iyi olmamasına rağmen, yaptıklarından hoşlanmama rağmen - hala seni seviyorum" olmalıdır.
2-Sinirli Olmanızdan Sorumlu Olduğunu Belirtmek 4 yaşındaki çocuğunuz oyuncağını yatmakta olan kardeşinin beşiğine fırlattığı için sinirlisiniz. Onun böyle bir hareketinde sinirinizi ona nasıl aktarırsınız? "Sen kötü bir çocuksun!" / "Sen aptalsın!" yerine ‘’Sen böyle yaptığında, ben ............../............hissediyorum"
3-Açık İsteklerde Bulunmak Çocuğunuzun ondan ne istediğinizi bilmesini sağlayın. Bu ona alternatif davranışları öğrenmesi için bir şans verecektir. İstekleri ona açıkca belirtmek, ondan ne istediğinizi anlamasını kolaylaştıracaktır.
4-Dinlemeyi Öğrenmek Çocukların duyguları, gözlemleri ve algıladıkları dinlenmeye değerdir ve böyle yapmak çocukların öz saygılarını artırmaktadır. Size bir şeyler söylemek istediğinde, gerçekten ona zaman ayıramayacaksanız uygun olmadığınızı ve ne zaman uygun olacağınızı söyleyin.
5-Çocuğun Duygularını Ciddiye Almak Çocuğunuzun korkularını ve negatif duygularını onları reddetmektense ciddiye alın ve onları yenmesine ve kendi çözümünü bulmasına izin verin.
6-Çocuğun Varlığını Kabul Etmek Annelerin zaman zaman söylenmelerinin hatta jestlerle bile "keşke çocuk doğurmasaydım, o bir yük ve artık dayanamayacağım" diye ifade etmelerinin yanlış olduğu, özellikle bu gibi mesajlar sık sık tekrar edildiğinde çocuğun istenmediği ve kendisine değer verilmediği duygusuna kapılacakları unutulmamalıdır.
7-Değerlendirecek Günlük Bir Şeyler Bulmak Çocuklar kötü bir şey yaptıklarında ilgi çekmek, iyi bir davranışta bulunduklarında da onaylanmak istemektedirler. Yaptıkları, hergün yapılan sıradan bir şey bile olsa, değerini artıran yaptıklarının onaylanmasıdır.
8-Çocukla Yalnız Vakit Geçirmek Uzmanlar her bir çocukla yalnız zaman geçirmenin çok önemli olduğunu belirtmektedirler. Zaman zaman onun seviyesine inip onun kuralları ve oyuncaklarıyla oynamak da yararlı olacaktır. Kardeşini kıskanan ve yeni doğan bebekten dolayı geri planda kalan çocuğunuzla yalnız zaman harcamak için çaba sarf etmelisiniz.
9-Çocuğun Bazı Şeyleri Kendisinin Yapmasına İzin Vermek Ebeveynler genellikle çocuklarının yapmakta zorlandığı işleri üzerlerine alarak onlara yardımcı olduklarını düşünürler. Bu yardım, "Sen bunu yapamazsın. Sen yeterince iyi değilsin" mesajlarını verebilir, ki bu da çocuğun kendine olan saygısını azaltır.
10-Çocuğun Özel Eşyalarına Saygı Göstermek Anne-babalar, sıklıkla çocuklarına verdikleri oyuncakların ve kitapların kontrolünü elde tutarlar. Örneğin; bir eşyasının atılmasına, çocuktan çok ebeveynler karar verir.
11-Çocuğun Düşüncelerine Saygı Göstermek Çocuğunuzun herhangi bir konuda düşüncesini sormanız, onun duygularının, gözlemlerinin ve algılayışının değerli olduğunu düşünmesini sağlayacaktır.
12-Çocuğun Yeteneklerini Kabul Etmek Her yeni beceri ve başarı, onun yetenekli olduğu düşüncesini kuvvetlendirmektedir. Ne kadar küçük olursa olsun her başarısı kabul edilmeli ve ona başarılı olacağı şeyler bulunmalıdır. Ayrıca ebeveynler, onlardan bazı şeyleri kendilerine öğretmelerini isteyebilirler.
13-Çocuğun Tercihlerine Saygı Göstermek Çocuğun kendine olan saygısını artırmanın bir yolu da, onun tercihlerini ve duygularını kabul etmektir. Ebeveynler, çocukları için eğlenceli veya yararlı olan etkinlikleri önerebilirler. Fakat onu ön yargılı davranmaya zorlarlarsa, çocuk kendisinin yeterince iyi olmadığı mesajını alacaktır.
14-Çocuklara Önemli Olanın Vücutları Olmadığını Öğretmek Çocuklar büyürken, yüzlerindeki sivilcelerden veya çillerden rahatsız olmaktadırlar. Ebeveynler, onlara vücudun sadece bir paket olduğunu, gerçek hediyenin içeride olduğunu yani kişiliğin varlığını anlatmalıdırlar. Onların başlarına gelen bu tür problemlerin anlaşıldığı ve o yaşlarda başımıza geldiği, fakat bu tür şeylerin geçici ve kontrolümüz altında olduğu belirtilmelidir.
15-Çocuk İçine Kapanıksa Yardım Etmek Çocukların bazı bozuk ya da sözel olarak rahatsız edici davranışları onların kendilerine saygıları hakkında ciddi mesajlar verebilir. Böyle zamanlarda ebeveynler, sevgiyi ve gerçekleri sunarak yardımcı olabilirler.
16-Sevgiyi Fiziksel Olarak İfade Etmek Ebeveynleri tarafından kucaklanma ve okşanma çocuklarda, kendine saygının gelişmesine yardım etmektedir. Çocuklar sözel olmayan davranışlara karşı çok duyarlıdırlar. Çocuklara "seni seviyorum" demekten çok sevgi, davranışlarla onları okşayarak belli edilmelidir.
17-Çocukla Göz Seviyesinde Konuşmak Çocuklarla konuşurken, daima onlardan yüksekte olmamaya dikkat edilmelidir. Bu onun sadece kendini küçük hissetmesini sağlamakla kalmayacak aynı zamanda ebeveyn ve çocuk arasında büyük bir mesafe olduğuna inanmasına da yol açacaktır.
18-Çelişkili Mesajlar Vermekten Sakınmak Çelişkili mesajlar, ebeveynlerin sözleriyle başka, davranışlarıyla başka bir şeyi ifade ettiğinde ortaya çıkar. Kızarken, kızgın olmadığınızı söylememelisiniz. Çocuğa model olunmalı, ona söylediğinizi siz de yapmalısınız. Fikir birlikteliklerinizi ifade etmeli ve verdiğiniz sözleri tutmalısınız. İstekleriniz ve kurallarınız açık olmalı, ne hissettiğinizi ya da ne düşündüğünüzü söylemelisiniz. Sözlerinizle vücut dilinizin birbirine uymasına dikkat etmelisiniz.
19-Duygularınızı Çocukla Paylaşmak Ebeveynler, çocuklarıyla incinebilecekleri duygularını bile paylaştıklarında, onları kendi deneyimlerini ve duygularını kabul etmeye cesaretlendirmiş olacaklardır.
20-Her Çocuğun Tek Olduğu Üzerine Odaklanmak Çocuklar hakkında özel şeyleri ebeveynler keşfetmeli ve onlara söylemelidir. Çocuklarda kendine saygıyı geliştirme, üstesinden gelinemeyecek bir iş değildir. İki önemli parçası olduğu- sevgiyi ve yeteneğini hissettirme - akıldan çıkarılmamalıdır.
Öğrenme Bozukluğu Disleksi Öğrenmeye yardım eden zihinsel organizasyon bazı bakımlardan yeterli değildir. Okuyamazlar, yazamazlar, matematikte zorluklar yaşayabilirler; ancak zekâ düzeylerinde bir sorun yoktur.
Öğrenme Bozukluğu Disleksi "Öğrenme bozukluğu genel bir terimdir ve dinleme, konuşma, okuma, yazma, akıl yürütme ile matematik yeteneklerin kazanılmasında ve kullanılmasında önemli güçlüklerle kendini gösteren heterojen bir bozukluk grubudur"
Öğrenme Bozukluğu Disleksi Öğrenme bozukluğunun ortaya çıkmasının tek bir nedeni yok. Doğum öncesi, doğum sırasında, doğum sonrası ve kalıtsal etmenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Öğrenme bozukluğunun ortaya çıkma nedeni ne olursa olsun, önemli olan ailelerin ve eğitimcilerin sorunun varlığını kabul edip çözüme yönelmesidir. Çocuk ve anne baba açısından en olumlu yaklaşım, anne babanın sorunun varlığını kabul ederek, çocuğa yardım yoluna geçebilmesidir.
Öğrenme bozukluğu olan çocuk neler hisseder, neler yaşar? "Hiçbir şeyi doğru yapamıyorum." "Ben yeterince iyi değilim." "Ben aptalım." "Ben geri zekâlıyım." "Kimse beni sevmiyor."
Öğrenme Bozukluğu Disleksi Gerçekte zeki olduğunu, ama öğrenmek için diğerlerine göre daha çok zaman harcaması gerektiğini ve yavaş da olsa bir gün mutlaka yapacağını bilmeye çok gereksinimi vardır.
disleksinin sık karşılaşılan özellikleri * Yazılı kelimeleri öğrenme ve hatırlamada zorluk. * b ve d, p ve q harflerini, 6 ve 9 gibi sayıları ters algılama; kelimelerdeki harfleri ya da sayıları karışık algılama, ne’yi en; 3’ü E; 12 yi 21 olarak algılamak gibi. * Okurken kelime atlamak. * Hecelerin seslerini karıştırmak ya da sessiz harflerin yerini değiştirmek, sıklıkla yazım hatası yapmak. * Yazı yazmada zorluk. * Gecikmiş ya da yetersiz konuşma. * Konuşurken anlama en uygun kelimeyi seçmede zorluk. * Yön (yukarı, aşağı gibi) ve zaman (önce, sonra, dün, yarın gibi) kavramları konusunda sorunlar. * Elleri kullanmada hantallık ve beceriksizlik; okunamayan el yazısı.
0-6 yaş dönemi belirtileri Konuşmada gecikme, Kelimeleri yanlış söyleme Kelimeleri bulmakta güçlük ( örneğin; tencere demek istediğinde “yemek pişirilen şey” diyebilir) Kafiye bulmakta güçlük (masa-kasa vs) Sözcüklerin harflerini değiştirmek ( kocaman-cokaman, köpek-pökek) Oyunları sürdürememek, çabuk sıkılmak, Özel ilgi alanlarına sahip olmak (hayvanlar, uzay vs.) Çatal, makas kullanma, bağcık bağlamada güçlük, Sağ ve solunu karıştırma, Ayakkabılarını ters giyme,
0-6 yaş dönemi belirtileri Düz çizgi çizememe, Daire, kare gibi şekilleri kopyalayamama, Şekilleri tersten çizme, Taşırmadan boyama yapamama, Boyamaları hep karalama şeklinde yapma, Bisiklete binememe, Çabuk sıkılıp, yarım bırakma, Kendi ilgi alanı
0-6 yaş dönemi belirtileri Zıt kavramları öğrenememe, Benzerlikleri fark edememe, Bir elini daha baskın kullanamama, Sağını solunu karıştırma, Sözel yönergelere dikkat edememe, Sıraya koyma güçlüğü, Sayıları sırasıyla saymayı öğrenememe, Renkleri öğrenememe
BENİ DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER!