KONU: OKUMA ALIŞKANLIĞI
OKUMA ALIŞKANLIĞI Okuma alışkanlığını, bireyin bir ihtiyaç olarak algılaması sonucunda okuma eylemini sürekli, düzenli ve eleştirel bir biçimde gerçekleştirmesidir şeklinde tanımlayabiliriz. İyi bir okuma alışkanlığının iki yönü vardır.
Birincisi okuma sabrı, ikincisi, okuma zevki. Okuma kültürü de dediğimiz bu iki alışkanlık ailede ve okulda kazanılır. Çocuğa okuma alışkanlığı kazandırmanın başlangıçta iki önemli şartı vardır.
Biliyorsunuz kitap, çocuğun zihinsel, duygusal ve sosyal gelişiminde önemli bir uyarandır. Gelişim süreci içinde çocuk, kendine özgü bir kişiliğe sahiptir. Çocuğun yetişkin insandan farklı oluşu, nitelik ve zihniyet farkından gelmektedir
Çocuk gelişimi boyunca zihinsel, bedensel, duygusal ve sosyal ihtiyaçlarını tamamlamak ister. Bu nedenle çocuklar için hazırlanmış kitaplar çocuğun bu ihtiyaçlarına cevap vermelidir. Okuma alışkanlığı kazandırma da bu ilk şarttır.
Çocuk başlangıçta, yani okul öncesi dönemde, kısa öyküleri, büyük ve resimli olan kitapları sever. 3-4 yaşlarındayken resimli öykü kitaplarını kendisine okunmasını ister. Ve hayali serüvenlerden oluşan hikayeleri dinlemekten zevk alır.
6 yaşına geldiğinde, yatağa yattıktan sonra, kendisine kitap okunmasını ya da kitaplara bakma fırsatının verilmesini ister. İşte bu dönem, çocuğun okumaya karşı olan ilgisini geliştirmek için en uygun zamandır.
İkinci şartta bu bu uygun zamanı iyi değerlendirmektir. Bu dönemde yani çocuk 6 yaşındayken onun okuma alışkanlığına hazırlanması anlamında ona yüksek sesle öyküler okunmalı, onunla resimli kitaplar hakkında konuşulmalıdır.
Çünkü bunların hepsi okuma alışkanlığı uyandırırlar. Kitap deneyimi kazandırırlar aynı zamanda da çocuğun kelime dağarcığını geliştirirler. Okuma isteği bu şekilde uyandırılırsa, çocuğun okumaya başlaması daha kolay olur.
Okuma öğrenildikten sonra da ana babanın yardımı aynı şekilde gereklidir. Çocuk okuduğu şeylere ana-babasının ilgi duyduğunu hissedebilmelidir. Fakat bu hiçbir zaman çocuğa soru sorma şeklinde olmamalıdır.
Armağan ve kendi cep harçlığıyla alınmış kitaplarla çocuk için küçük bir kişisel kütüphane kurma onun okuma gelişimini ilerletmenin en iyi yoludur. Anne- baba çocuğu bu konuda eğitmelidir.
Ayrıca çocuğunun yanında kitap okuyarak olumlu bir model oluşturan anne-babalar okuma ilgisinin gelişimine önemli ölçüde katkıda bulunurlar. Çocuk okul çağına geldiğinde aile ile birlikte öğretmene de bir takım görevler düşmektedir.
Okuma alışkanlığı, öğretimden çok eğitim çabasının bir parçasıdır Okuma alışkanlığı, öğretimden çok eğitim çabasının bir parçasıdır. Eğitimi kısaca; “ Öğrencide kişilik oluşturma ve geliştirme sürecidir.” şeklinde tanımlayabiliriz.
Okuma alışkanlığının en önemli işlevlerinden biri de, sağlıklı, çok yönlü, dinamik ve eleştirici bir kişilik oluşumuna katkıda bulunmaktır. Ayrıca okuma alışkanlığı anlama ve kavrama gücünü geliştirir.
Öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırmada belirtilmesi gereken ilk nokta; bu alışkınlığa öğretmenin de sahip olması gerektiğidir.
Okuma alışkanlığına sahip olmayan öğretmen, bu alışkanlığın öğrenciler için anlam ve önemini yeterince kavrayamayacak, kendini öğrencilere bu alışkanlığı kazandırmada yeterince veremeyecektir. Yaratıcı olamayacaktır.
Ayrıca ilkokuldan itibaren öğretmen çocuk için ana-babadan daha çok önem verilen ve örnek alınan kişidir. Ana-babadan çok öğretmenin doğru söylediğine inanan çocuklar, öğretmenin okuma alışkanlığına sahip olmayışını örnek alırlar.
Gençler bu alışkanlığı kazanmak istiyorlarsa şunu unutmamalıdırlar: Her gün 15 dakika okumak, gün aşırı yarım saat okumaktan, gün aşırı yarım saat okumak ise haftada bir kez okumaktan daha iyidir.