Edimsel Koşullanma
Edimsel Koşullanma Nedir? Kendiliğinden ortaya çıkan bir davranışın, çevredeki bir pekiştireçle eşleşerek tekrarının artmasına edimsel koşullanma denir.
Bazı Kavramlar Tepkisel Davranış Tepkisel davranışlar tamamen kendinden önceki uyarıcılar tarafından oluşturulurlar. Tepkisel davranışlar tüm refleksleri kapsar. Tepkisel Koşullanma Yukarıda belirtilen refleks yani doğuştan getirilen davranışların, bazı dış uyarıcılarla (koşulsuz, koşullu uyarıcılar) eşleşmesi sonucu oluşan koşullanmaya denir. Edimsel Davranış “Bilinen ve gözlemlenebilen herhangi bir uyarıcı olmadan kendiliğinden ortaya çıkan davranışlar” (Schultz. ve Schultz. 2002) olarak tanımlanır. Edimsel Koşullanma Organizmada kendiliğinden ortaya çıkan tepkilerin (davranışların) uygun uyarıcılarla (ödül, pekiştireç) sürekliliğinin arttırılmasına denir.
Klasik ve Edimsel Koşullanma Arasındaki Farklar Klasik Koşullanma Önce uyarıcı, sonra tepki vardır Refleks davranışlara yöneliktir Organizma pasiftir Öğrenme istem dışıdır Uyarıcı (fizyolojik) sınırlıdır Uyaran (pekiştireç) belirgindir Pekiştirme (tepki) davranıştan bağımsızdır Edimsel Koşullanma Önce tepki, sonra uyarıcı vardır Bilinçli davranışlara yöneliktir Organizma aktiftir Öğrenme bilinçlidir Uyarıcı (sosyal) daha fazladır Uyaran (pekiştireç) belirgin değildir Pekiştirme davranışa bağlıdır
EDİMSEL KOŞULLANMA İLKELERİ 1. Bir davranışın sürekliliğini sağlayan, o davranışın sonuçlarıdır. 2. Davranışların sürekliliğini sağlayan uyaranlar her zaman belirgin değildir. 3. Davranış, kendisinin ortaya çıkarttığı uyarandan etkilenir. 4. Organizmanın davranışları dış uyaranlara bağlı değildir. Birçok davranış uyaran olmadan ortaya çıkar. 5. Organizmanın davranışlarının birçoğu bilinçli tepkilerdir. 6. Davranışın sonucu öğrenmede belirleyicidir. Ödül getiren, cezadan koruyan davranışlar kalıcılaşır (tekrarlanır), ceza getiren davranışlar kaybolur.
EDİMSEL KOŞULLANMA SÜRECİ “Skinner Kutusu” Deneyi Deneyde, aç bırakılan bir fare, düzeneği önceden hazırlanmış deney kutusuna bırakılır. Deney kutusunda, istenildiğinde yakılabilen ışık, dokunulduğunda kutuya peynir düşüren bir manivela ve ayrıca kutunun tabanında elektrik şoku düzeneği vardır. Fare kutunun içinde dolaşırken “tesadüfen” manivelaya dokunur ve bunun üzerine kutuya bir parça peynir düşer. Birkaç benzer davranıştan sonra farenin kafes içindeki dolaşma alanı daha çok manivelanın olduğu bölgede yoğunlaşır. Daha sonra fare manivela ile peynir arasında bağlantıyı kurarak, istediği zaman peynire ulaşmayı öğrenir.
EDİMSEL KOŞULLANMADA TEMEL KAVRAMLAR SÖNME Bir süre pekiştirilmeyen davranışın giderek azalması ve sönmesidir. KENDİLİĞİNDEN GERİ GELME Sönme gerçekleştikten bir süre sonra, pekiştireç verilmediği halde, benzer davranışın tekrar ortaya çıkmasıdır. UYARICI GENELLEMESİ Organizmanın bir uyarıcıya gösterdiği tepkiyi, benzer uyarıcılara da göstermesine genelleme denir. UYARICI KONTROLÜ ( AYIRDEDİCİ UYARAN TEPKİSİ ) Pekiştirecin sadece belli uyarıcı ile birlikte verildiğinde, organizmanın bu uyarıcıyı diğer uyarıcılardan ayırt etmesine denir. DAVRANIŞI BİÇİMLENDİRME Pekiştirmeye en yakın davranıştan başlayarak, istenilen davranışa ulaşılıncaya kadar kademeli olarak her davranışın pekiştirilmesidir.
EDİMSEL KOŞULLANMADA TEMEL KAVRAMLAR ZİNCİRLEME Her tamamlanan tepki bir sonraki tepki için “ayırdedici uyarıcı” rolü üstlenerek etkinlik tamamlanıncaya kadar geçen bu sürece zincirleme denir BATIL İNANÇ -DAVRANIŞ- Birbiriyle ilişkisi olmayan iki olay ya da durumun birbiriyle ilişkilendirilmesine “batıl inanç-davranış” denir. PREMACK İLKESİ Daha az yapılmak istenen, sevilmeyen etkinliğin en çok yapılmak istenen, sevilen, keyif veren etkinlik ile pekiştirilmesidir. PROGRAMLI ÖĞRETİM “Kademeli yaklaştırma” yoluyla öğretim de denilir.
Programlı Öğretimin İlkeleri: Küçük adımlar ilkesi: Öğretilecek bilgi basitten karmaşığa doğru küçük birimlere bölünür ve ön koşul ilkesine göre sıralanır. Etkin katılım ilkesi: Her bilgi biriminden sonra öğrenciden öğretilmek istenilenleri basitten karmaşığa doğru kademe kademe aktif olarak yapması beklenir. Bu, öğrenciye alıştırma yaptırarak ya da soru sorarak sağlanır. Başarı İlkesi: Öğrenmenin gerçekleşmesi için öğrencinin doğru davranışının pekiştirilmesi önemlidir. Bunun için de öğrencinin doğru davranışı göstermesi ya da doğru yanıt vermesi gerekir. Anında düzeltme ilkesi: Öğrenciye doğru davranışı ya da yanıtı karşılığında anında geribildirim ve pekiştireç verilir. Bireysel hız ilkesi: Öğrenmede bireysel farklılıklar vardır. En iyi öğrenme bireyin kendi hızıyla gerçekleştirdiği öğrenmedir. Bu nedenle öğrencilere kendi hızlarıyla öğrenme olanağı sağlanmalıdır.
PEKİŞTİREÇLER Pekiştireç: Ortaya çıkan bir davranışın sürekliliğini, ortama sunulması ya da ortamdan çekilmesiyle sağlayan ve organizmayı olumlu yönde etkileyen uyarıcılara pekiştireç denir. Pekiştirme: Ortaya çıkan bir davranışın sürekliliğini sağlamak amacıyla davranışın ödüllendirilmesi ya da olumsuz uyarıcının ortamdan çekilmesi işlemine pekiştirme denir.
PEKİŞTİREÇ TÜRLERİ ETKİLERİNE GÖRE: Olumlu Pekiştireçler Olumsuz Pekiştireçler İHTİYAÇ TÜRLERİNE GÖRE: Birincil Pekiştireçler İkincil Pekiştireçler
İHTİYAÇ TÜRLERİNE GÖRE BİRİNCİL PEKİŞTİREÇLER Fizyolojik ihtiyaçları karşılayan ve organizmayı belli yönde harekete geçirip, davranışa yön veren öğrenilmemiş uyarıcılardır. Yiyecekler, su, uyku, cinsellik, korunma, fiziksel acı örnek olarak sıralanabilir. İKİNCİL PEKİŞTİREÇLER Koşullu pekiştireçlerdir. Sosyal ihtiyaçları karşılayan, sonradan öğrenilmiş uyarıcılara denir. Nötr durumdayken ancak birincil pekiştireçlerle ilişkilendiklerinde uyaran özelliği kazanırlar.
İkincil Pekiştireçler Üç Başlıkta Sınıflandırılır: 1. Sosyal Pekiştireçler: Övme, saygı gösterme, ilgilenme, ciddiye alma, önemseme, gülme, takdir etme, onaylama, kucaklama vb. 2. Faaliyetsel Pekiştireçler: Bireyin sevdiği, hoşlandığı bir etkinliği yapmasına izin verilmesi. Örneğin, çocuğun bilgisayarla, sevdiği oyuncakla oynaması, sokağa çıkarılması, arkadaşlarıyla birlikte olması, sinemaya-tiyatroya gitmesine vb. izin verilmesi 3. Sembolik Pekiştireçler: Para, not, marka, alkışlatma vb.
OLUMLU VE OLUMSUZ PEKİŞTİREÇLER OLUMLU PEKİŞTİREÇLER Hoşa giden bir uyarıcının ortama konulmasıyla belli bir davranışın yapılma olasılığını artıran uyarıcılara olumlu pekiştireç denir. Birincil Olumlu Pekiştireçler Organizmayı doğal olarak pekiştiren ve canlının yaşaması ile ilgili olan uyarıcılardır Yiyecek, su, şeker, çikolata, güven, cinsellik vb. İkincil Olumlu Pekiştireçler Herhangi bir nötr uyarıcının olumlu birincil pekiştireçlerle ilişkilendirilmesiyle olumlu pekiştireç özelliği kazanan uyarıcılardır. Saygı, takdir, para, not, alkış, olumlu etkinlikler vb.
OLUMSUZ PEKİŞTİREÇLER Hoşa gitmeyen uyarıcıların ortamdan çıkarılması sonucunda, belli bir davranışın yapılma olasılığını artıran uyarıcılardır. Olumsuz pekiştireçler, organizmaya rahatsızlık veren uyarıcılardır. Ortamdan çıkarılmaları organizmayı rahatlatır. Olumsuz pekiştireç adının çağrıştırdığı gibi olumsuz (ceza ile ilgili) değildir.
OLUMSUZ PEKİŞTİREÇLER Birincil Olumsuz Pekiştireçler Organizmaya zarar veren, yaşamı tehdit eden uyarıcılardır. Bunlar; Rahatsız edici yüksek tonlu sesler, elektrik şoku, azar, şiddet, acı çektirme vb. İkincil Olumsuz Pekiştireçler Herhangi bir nötr uyarıcının birincil olumsuz pekiştireçlerle ilişkilendirilmesiyle pekiştireç özelliği kazanan uyarıcılardır Yanan soba, başlangıçta nötrdür. Sobadan eli yanan çocuk için soba, olumsuz pekiştireç (yanma-soba) özelliği kazanır. Artık çocuk, soğuk da olsa sobaya dokunmaz
PEKİŞTİRME TARİFELERİ Pekiştirme Tarifesi Nedir? Pekiştirmenin ne zaman ve ne kadar yapılacağının belirlenmesine denir. Pekiştirme tarifelerinde amaç, istendik davranışları güçlendirip, kalıcı hale getirirken, pekiştireçlerin etkisini azaltarak, davranışları pekiştireçlerden bağımsızlaştırmaktır.
PEKİŞTİRME TARİFELERİ 1. SÜREKLİ PEKİŞTİRME Her doğru, istenen ve olumlu davranış pekiştirilir. 2. SABİT ORANLI PEKİŞTİRME Belirli sayıda (miktarda) tekrar edilen davranış pekiştirilir. 3. SABİT ARALIKLI PEKİŞTİRME Davranışın, belirli zaman aralığında pekiştirilmesidir. 4. DEĞİŞKEN ORANLI PEKİŞTİRME Pekiştirme farklı sayılardaki davranış oranında verilir. 5. DEĞİŞKEN ARALIKLI PEKİŞTİRME Pekiştirme farklı ve değişken zaman aralıklarına göre yapılır. Pekiştirmenin zamanı belirsizdir.
PEKİŞTİRME TARİFELERİNİN ETKİ SIRASI 1- SÜREKLİ PEKİŞTİRME 2- DEĞİŞKEN ORANLI 3- DEĞİŞKEN ARALIKLI 4- SABİT ORANLI 5- SABİT ARALIKLI
C E Z A Organizmanın istemediği, olumsuz bir durum ortaya çıkartan uyaranlara ceza denir. Edimsel koşullanmada, “olumsuz pekiştirecin ortama konulması” ya da “olumlu pekiştirecin ortamdan çıkartılması;” her iki durum da organizma için ceza niteliği taşımaktadır. Her iki durumda da davranışın yapılma sıklığı azalır ya da söner.
C E Z A T Ü R L E R İ Birinci Tip Ceza İkinci Tip Ceza Hoşa gitmeyen, istenilmeyen (olumsuz pekiştireçler) uyaran ortama verilir. (davranışın yapılma sıklığı azalır ya da söner) İkinci Tip Ceza Hoşa giden, istenilen (olumlu pekiştireçler) uyaran ortamdan çıkartılır. (davranışın yapılma sıklığı azalır ya da söner)
Eğitsel Sonuçlar ve Öğretmenlere Öneriler Edimsel koşullanma daha çok çocuk eğitiminde, sınıfta disiplinin sağlanmasında, istendik davranışların kazandırılmasında önemli bir role sahiptir. Sınıfta ve okulda öğrencilerin sergiledikleri gözlenebilir davranışlar karşısında öğretmenler iyi birer gözlemci olmalıdırlar. Bu gözlemler daha çok öğrencilerin olumlu davranışları üzerinde yoğunlaşmalıdır ve bunu öğretmen, mesleğinin temel ilkesi haline getirmelidir. Sınıfta takip edilen doğru davranışın hemen ardından verilecek pekiştireç, o davranışın ortaya çıkma sıklığını artıracaktır.
Eğitsel Sonuçlar ve Öğretmenlere Öneriler Pekiştirecin zamanında verilmesi önemlidir. Gelişimde ve öğrenmede bireysel farklılıklar ilkesini bilen öğretmen, benzer pekiştireçler ve tarifelerinin tüm öğrenciler için aynı oranda etkili olamayacağını da bilmelidir. Pekiştirelerin miktarı ve zaman aralığı önemlidir. Skinner’e göre öğretmenin görevi, “davranışları biçimlendirmektir.” Davranışı biçimlendirme, ayrıca, pekiştirmenin temel ilkelerini, pekiştirme tarifelerini ve sonuçlarını bilmeyi de gerektirmektedir.
Eğitsel Sonuçlar ve Öğretmenlere Öneriler Skinner’in öğretime yaptığı en önemli katkılardan birisi de programlı öğretimdir: Öğretilecek bilgilerin sindirilebilir oranda, küçük adımlarla sunulması; öğrenene öğrenmelerinin hemen ardından dönüt (doğru-yanlış) verilmesi; tüm bunların sonucunda öğrencinin kendi hızında öğrenmesine olanak sağlaması açısından önemlidir. Programlı öğretim yöntemi sınıf içi ilişkileri, sınıf iklimini daha insani, daha sevecen, daha memnuniyetli kılacaktır.
Eğitsel Sonuçlar ve Öğretmenlere Öneriler Skinner’in edimsel koşullanma yöntemi cezadan çok, kendiliğinden ortaya çıkan istendik davranışların ödüllendirilmesi üzerine kurulmuştur. Yaşadığımız sosyal çevreyi gözlemlediğimizde ister anne babalar, ister öğretmenler, isterse de iş yerindeki yöneticiler olsun olumlu, güzel, iyi davranışları genelde görmeme(!) dolayısıyla onları olumlamama(!) eğilimindedirler. Bu eğilim insanlarda isteksizliği, farklı davranışlara yönelmeyi, bulundukları ortamdan hoşnutsuzluğu, mutsuzluğu beraberinde getirmektedir. Tüm bunların tersini düşündüğümüzde olumlu, güzel, iyi davranışları fark eden ve bunların çeşitli pekiştireçlerle (ödül) sürekliliğini sağlayan aile, okul ve iş yerlerinde insanlar kendilerini gerçekleştirme fırsatı yakalayacaklar ve mutlu olacaklardır.