Değerli Dostlar, 12 haziran pazar günü oy verdikten sonra, yine yaylaların çağıran sesini dinledim… Hava kısmen kapalı, kısmen de sağanak yağışlı idi, yani tam yaylada gezme havası…
Yöre, Kızılcahamamdan Geredeye giderken sağ tarafta kalan yaylalar dizisi… Rota, 1300 metreden başlıyor… ve kendimizi bir çiçek deryasında bulduk…
Karadeniz ve Toroslar bölgelerimizin yaylaları çok meşhur, ancak uzağa gidemeyen Ankaralılara bu rotayı bilhassa tavsiye ediyorum.
Gebeler Yaylası… 1400 metre…
Bir anda her renk ve her koku türünden çiçeklerin ortasında kaldık…
Berçinyayalar Yaylası… 1400 metre…
İşte, adını bilmediğim ve ilk kez gördüğüm çok farklı bir çiçek…
Berçinçatak Yaylası… 1300 metre… Her yerde irili ufaklı dereler bu güzellikleri tamamlıyor…
Demirler Yaylası… 1500 metre…
Kavacık Yaylası… 1450 metre…
Kösreli Yaylası… 1300 metre…
Üyücek Yaylası… 1300 metre…
Mukamlar Yaylası… 1300 metre…
Külef Yaylası… 1350 metre…
Yine daha önce hiç görmediğim bir çiçek türü…
Yağmur tozları yıkadığından çiçeklerin renkleri daha bir canlı ve parlak oluyor…
Kalaç Yaylası… 1300 metre…
Sungurlar Yaylası… 1250 metre…
Yine çok farklı ve ilk kez gördüğüm bir çiçek, burgu kuleler gibi…
Evet, bu rotada ara sıra yağan sağnak yağmurdan dolayı hem sırılsıklam oldum, hem de enseme kadar çamura bulandım. Ben ve Eşim çok keyif aldık, Size de bir kısmını aktarabildiysem… Saygı ve selamlarımla… Feridun ÖZHAN