mazeret ses düğmesini açabilirsiniz
bir fotoğraf makinasının, cepte beş kuruş parasının, aydınlık bir geleceğinin olmayışı da, Değil bir "makro" objektifinin; akan suları durduran mazeretiydi tembel ruhunun. Ilık bir Mayıs günü, atlayıp koltuk yayları fırlamış otobüse, bir kasabaya gitmezken, * * *
orada dizi dizi Karabaş’ları, gerinen Akbaş'ları sevmez,
yürüye yürüye dönülecek yolda, denizin değil, burnunun dibindeki yıldızları,
sahici papatyaları,
pofuduk bulutlara giden kızı görmez,
karınca kardeşi ve kalp kapılı yuvasını bilmezken,
"keşke aylardan Mayıs, önümüz de koca bir yaz olsaydı" soğuk ve soluk bir Kasım ikindisi; diyeceğinin farkında bile değildi... Oyaca’dan – Ankara’ya mayıs müzik: Kitaro – Rising Sun yazan, sunan & fotoğraflar: düş hekimi yalçın ergir