DOKUNUYORUM; ÖYLEYSE VARIM (ses düğmesini açabilirsiniz)

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
BASİT YAŞAMAK Dr. Yalçın ERGİR
Advertisements

ASIL EKSİKLİK Asıl eksiklik, eksik olduğumuzu düşünmekti. Asıl eksiklik, çareyi başkasında aramaktı.
EVİMİ VE AİLEMİ SEVİYORUM
NEVESER “Çaresiz”in Şarkısı ses düğmesinin açık olması gerekmektedir.
O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler, arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer... Dayanılması o kadar da zor.
SON NEFESİME KADAR SEN…
ARKADAŞ VE DOST KAVRAMI
45 SANİYE Kaç şey hatırlar insan kırk beş saniyede?
(ses düğmesini açabilirsiniz) Kağıtlara bakarak ciddi ciddi konuşmam mümkün değil söyleşilerde, hatta konuşmanın nereye gideceğini de bilmem. Ama bildiğim.
BOZKIR’A NİNNİ ses düğmesini açabilirsiniz Ali Demirsoy hocamızın göndermiş olduğu bu fotoğraftan müthiş etkilenmiştim.
Sen benimsin; bana aitsin... ses düğmesini açabilirsiniz.
Zaman Bırakır Seni Avuçlarıma Ben ne çabuk sen oldum, sarardı mevsimin tenindeki dokunuşu, Yağmurlarda üşüdüm, bekledim seni ey sevdiğim, Hasretine.
BİR KADINI BEKLEMEK ATAOL BEHRAMOĞLU
Bugün... Küçük güzelliklerin günü olsun...
onca gerçek; (ses düğmesini açabilirsiniz) onca düş varken…
Resim-iş dersi ses düğmesini açabilirsiniz.
(ses düğmesini açabilirsiniz) ilk damla en büyüğüdür.
(sesli).
Ben ZİYA LEVENT TOPÇUOĞLU.
Bugün... Kücük mucizelerin günü olsun...
Duyu organlarımız , dünyaya açılan penceremizdir.
SARILMAK ses düğmesini açabilirsiniz İkiye ayrılır Yeni Türkü’nün Vira Vira albümünün şarkıları: aşırı güzel olanlar ve aşırı berbat olanlar. Her nedense.
Ağlarsam sesimi duyar mısınız
ses düğmesini açabilirsiniz RAMAZAN GÜZELDİR.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için ‘mouse’u tıklayınız.
ANNEYE NİNNİ (bütün anneler bebektir) Bugün sonucu içimizi rahatlatan bir anjiyo yapıldı anneme. Henüz icat olmamış bir alet ile bakılsaydı, aslında.
KİBRİT ÇÖPÜ TARPAN ses düğmesini açabilirsiniz
AŞKLaRıM.
KALANIN ARDINDAN (sesli) Hep birlikteydik, masmaviydi hava; ne çok seviyordu herkes birbirini. Gitara yeni başlamıştım; çalacaktım ama utanıyordum.
Cemal Şimşek HÜZÜN YAĞMURLARI Venüs'ten GELİYORDU.
ses düğmesini açabilirsiniz
(sesli).
SeNi SeVMeK BiR GüL KoKuSuYDu..
ses düğmesini açabilirsiniz bu satırları yazdıran Dmitry Dmitrievich Shostakovich ve André Rieu’ya teşekkürlerimle...
KISKIVRAK (ses düğmesini açabilirsiniz) Kıskıvrak yakalanmışsın; gıyabi tutukluluğun vicahiye dönüşmüş doğumunla. Hep seçememiş, seçilmişsin ömrün boyunca.
Beni aramaya çıkarsa düşlerin,
ANNECİĞİM.
KADIN Bir kadın çocuktur aslında..   Çocuk gibi davranmayı sever.   Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini ister. Bir çocuğu.
bir mesai sonrası ses düğmesini açabilirsiniz Son hastam da, sevgili asistanım da gidiyor, kalıyormuşum bir başına, eski bir apartmanın zemin katında.
ses düğmesini açabilirsiniz seksen iki yılda; açık alınla... Bir kutlama kartı geldi Korkut’tan; yani evvel zaman, kalbur saman içindeki, “bizim.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece “mouse”u tıklayınız Barış - 2.
iş’te keyif… 1990 sevgili kızıma; iş yaşamının kapısında,
yumurtanın hep sarısı, hep beyazı bildiklerimiz; ya olmazsa olmaz mavisi?? sesli.
kısa metrajlı yazı ses düğmesini açabilirsiniz
mazeret ses düğmesini açabilirsiniz bir fotoğraf makinasının, cepte beş kuruş parasının, aydınlık bir geleceğinin olmayışı da, Değil bir "makro" objektifinin;
ses düğmesini açabilirsiniz
ses düğmesini açabilirsiniz
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece ‘mouse’u tıklayınız.
(ses düğmesini açabilirsiniz) son babalar son patronlar son kuşlar.
Bugün küçük mucizelerin günü olsun..
ses düğmesini açabilirsiniz Bir sararmış fotoğraftayız.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece “mouse”u tıklayınız.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için ‘mouse’u tıklayınız.
GÖZ KULAK BURUN DİL DERİ
ses düğmesini açabilirsiniz 18 aralık 2009 Cuma - 20:00 o kamyonun kasasında olabilmek.
ses düğmesini açabilirsiniz - ilerlemek için mouse’u tıklayınız.

MASAÜSTÜ ARKA PLANI (ses düğmesini açabilirsiniz)
Balta çıkmamış bir ormanın, yalnız ağaçlarına... (ses düğmesini açabilirsiniz)
GÜNDÜZ MASALI 1. Masal: binBİR GECElik MASALI masal - (sesli) devam etmek için düğmeye.
Sesi AçınızAkışına Bırakınız Önümde bir beyaz kağıt, Özlemini yazıyorum satırlara. Yokluğunda yanan bir ağıt, Gözyaşlarını asıyor duvarlara. Bugün.
O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler, arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer. Dayanılması o kadar da zor değildir,
ASIL EKSİKLİK.
BUGÜNE DÖNÜŞ ses düğmesini açabilirsiniz Evet; en yaşanası dönemiydi kocamış dünyanın, 1960’lı yıllar. Yazmakla bitmezdi, o rengarenk siyah-beyaz detaylar,
KAVGAYI ağacın yaprağına yaz; Sonbahar gelsin yaprak KURUSUN diye.
GÖZ KULAK BURUN DİL DERİ
Duymak. duymak görmek koklamak tatmak dokunmak.
Duyar, koklar, tadarım. Görür, dokunur, anlarım. Bunları nasıl yaparım?
BENİM BÜYÜK YUVAM.
Sunum transkripti:

DOKUNUYORUM; ÖYLEYSE VARIM (ses düğmesini açabilirsiniz)

Öpmeye, öpülmeye, sarmaya, sarılmaya doyamayanlara...

Bu yazı size asla “dokunmanın” önemini anlatamaz. Okuduğunuz, ya da size okunan, ama teninizde hissedemediğiniz, dokunamadığınız hiçbir yazı size tam anlatamaz “dokunmanın” dayanılmaz ağırlığını. Hep bir şeyler, önemli şeyler eksik kalır. Bir “dokunuş”la başlar yaşamın; ya da “dokunmak” yaşamınla başlar ve ömür boyu seninle yaşar. Annenin memesidir aradığın ilk temas; ilk gözyaşlarını döktüğün eksikliğinde, ilk yenilgiyi tattığın bu galipsiz muharebede.

“Görmek”, “duymak” güzeldir ama asla tam doymaz insan. “Dokunuş”tur esas olan, anne sütü gibi hepsinin yerini alan. Elektrik yüklü bulutlardan karanlıkları yırtan bir şimşek çakmaz birbirine değmeyince. Boşalmamış enerjileriyle, devam edip giderler bilinmeyen yerlere. Sevgi ancak dokunarak tamamlanır. Bir öpüşmeyle, sımsıkı sarılmayla, sarmaş dolaş yürümeyle, ellerin kenetlenmesiyle anlam kazanır. Öpüşürken gözlerini kapasan da olur; hatta bu uzaydaki kenetlenmenin büyülü zevkine, görmeden varmak daha iyi olur.

Mavi mavi gökyüzü, ayın karanlık yüzü, yanıp sönen yıldızlar, hayranlıkla seyretmeni değil, hep gidip onlara dokunmanı bekler. Yaşamın en yaşanası olgusu birbiri için yanıp tutuşan ruhların sevişmesidir. Bu ne Romen rakamlarıyla, ne çivi yazısıyla tarif edilebilir; ancak yaşanarak ve yaşanırken hissedilebilir. Temasın olmadığı bir sevgi; duvardan sana bakan kedi resimli takvimdir. Avucunla sıcak tüylü gerdanı okşayamadıktan sonra, bir anlamı yoktur o boncuk gözlüye duyduğun hislerin, “kedileri çok severim” konulu doktora tezinin.

Paraguay’daki sevgilinle mektuplaşmak gibidir; iki insan kolundan daha uzak mesafeden, yani dokunamadığın bir menzilden anlatmak hisleri, ya da paylaşmak – tuzluğa uzanamadığın bir yemeği. Ne yediğin kütür kütür elmanın tadı vardır - avucunda tutmayıp çatalla yediğin; ne de o zevki verir tavşan kanı çay - ince belli bardağa sarılmadan içtiğin. Sanal dünya, “Katil Yosun”dur; umutların, sevgilerin limanını saran, “dokunmak” adına ne varsa ortadan kaldıran. Çevrene dokunulmazlık zırhı örüp, gerçek yaşamdan koparan. Karşı kaldırımdan “seni seviyorum” demek bir anlam ifade etmez, hatta notere tasdik ettirsen de fark etmez; çünkü aynı yolda, aynı yönde, ayrı, ayrı yürünmez.

Ne telefondaki ses, ne mesaj kutundaki sevgi sözcükleri, ne de vapur jetonlarının yanındaki resim alabilir beden temasının yerini. Görme yeteneğin sana kötü bir oyun oynayabilir günün birinde, hatta kaçınılmaz olarak oynar da geçen yıllar içerisine. Dürbün gibi gözlüklerin olmadan, “senin için” takılmış minicik bir küpeyi değil, o kulağı bile zor seçebildiğin günler bekleyebilir kapının eşiğinde. Ya da karanlık, sadece karanlık olabilir gözlerinle tüm görebildiğin ve “seni hep sevdim” olabilir, dibinden bağırılınca duyabildiğin.

Ama ten teması son yürek çarpışına kadar terk etmez seni. Belki bu temas daha kalın, daha buruşuk deri katmanlarıyla gerçekleşir, ama hissedersin; elini tutan, okyanuslar aşmış bir başka buruşuk eli, ya da okyanuslar eşiğindeki sımsıcak, küçük eli. Ne dokunaklı bir yazı, ne de dokunmatik bir ekran yetebilir dokunmayı anlatmaya; boşluktaki omuzlara, kurumuş dudaklara, ıslak yanaklara.

Dokunamadığın her şey sanaldır, var sanılan yalandır. Dokunmak; yaşadığını, var olduğunu gösterir. Dokunmak; “seninleyim”dir, “beraberiz”dir. Dokunmak önemlidir; gerçeğin ta kendisidir.

Bir dokunuşla başlar yaşam;

düş hekimi yalçın ergir fon müziği: “sıcak temas” beste & gitar: düş hekimi yalçın ergir gerisi hikayedir… Bir dokunuşla başlar yaşam;

düş hekimi yalçın ergir fon müziği: “sıcak temas” beste & gitar: düş hekimi yalçın ergir “AKARSU / düş hekimi – 2” kitabından değiştirerek. (Çınar Yayınları) Bir dokunuşla başlar yaşam; gerisi hikayedir…