I hated her... she was such an embarrassment. Annemin yalnızca bir gözü vardı. Ondan nefret ederdim… Çünkü bu durum beni utandırıyordu. My mom only had one eye. I hated her... she was such an embarrassment.
Ailemizi geçindirmek için okulda aşçılık yapardı. She cooked for students & teachers to support the family.
İlkokulda iken bir gün annem bana merhaba demeye gelmişti. There was this one day during elementary school where my mom came to say hello to me.
Yerin dibine geçmiştim. Bunu bana nasıl yapabilirdi? I was so embarrassed. How could she do this to me?!
Onu görmezden geldim. Ona nefretle baktım ve oradan kaçtım. I ignored her, threw her a hateful look and ran out.
Ertesi gün sınıfta bir arkadaşım dedi ki, “Eeee, senin annenin yalnızca bir gözü var!” The next day at school one of my classmates said, "EEEE, your mom only has one eye!"
I wanted to bury myself. I also wanted my mom to just disappear. Yerin dibine girmek istedim. Ve de annemin ortadan kaybolmasını istedim. I wanted to bury myself. I also wanted my mom to just disappear.
Bu yüzden o gün onunla karşılaşınca dedim ki, “Beni gülünç duruma düşüreceğine ölsen daha iyi?!!!” So I confronted her that day and said, " If you're only gonna make me a laughing stock, why don't you just die?!!!"
Annem karşılık vermedi. My mom did not respond!!!
Dediklerim hakkında bir saniye bile durup düşünmedim çünkü çok kızmıştım. I didn't even stop to think for a second about what I had said, because I was full of anger.
Onun duyguları beni ilgilendirmiyordu. I was oblivious to her feelings…
I wanted out of that house.. Onu evde istemiyordum.. I wanted out of that house..
Çok çalıştım ve Singapur’a okumaya gittim. So I studied real hard, got a chance to go to Singapore to study.
Sonra evlendim. Kendi evimi aldım Sonra evlendim. Kendi evimi aldım. Çocuklarım oldu ve hayatımdan memnundum. Then, I got married. I bought a house of my own. I had kids of my own. I was happy with my life
Bir gün annem beni ziyarete gelmişti Bir gün annem beni ziyarete gelmişti. Kaç yıldır beni görmemiş ve torunlarını tanımamıştı. Then one day, my mother came to visit me. She hadn't seen me in years and she didn't even meet her grandchildren!.
Kapıya gelince çocuklarım ona güldüler. When she stood by the door, my children laughed at her.
Ona “Evime gelip çocuklarımı nasıl korkutabilirsin! HEMEN BURADAN GİT!” diye bağırdım. I screamed at her, "How dare you come to my house and scare my children!" GET OUT OF HERE! NOW!!!"
And to this, my mother quietly answered, "Oh, I'm so sorry. Buna annemin sessizce “Kusura bakmayın. Yanlış adrese geldim galiba” dedi ve gözden kayboldu. And to this, my mother quietly answered, "Oh, I'm so sorry. I may have gotten the wrong address," and she disappeared out of sight.
Bir gün mezunlar toplantısı için okuldan bir mektup aldım. One day, a letter regarding a school reunion came to my house.
Karıma “iş seyahatine gidiyorum” diye bahane uydurdum. So I lied to my wife that I was going on a business trip…
Mezunlar toplantısından sonra sırf meraktan eski eve gittim!!!. After the reunion, I went to the old shack just out of curiosity!!!.
Komşularım, annemin öldüğünü söylediler. My neighbors said that she died.
I did not shed a single tear!!. Hiç üzülmemiştim. I did not shed a single tear!!.
Bana verilsin diye annemin bıraktığı bir mektup verdiler. They handed me a letter that she had wanted me to have…
“En sevgili oğlum, her zaman seni düşünüyorum… "My dearest son, I think of you all the time..
Singapur’a gelip çocuklarını korkuttuğum için üzgünüm. I'm sorry that I came to Singapore and scared your children.
Mezunlar gününe geleceksin diye çok sevinmiştim. I was so glad when I heard you were coming for the reunion.
Ama seni görmek için yataktan kalkabilir miyim bilemiyorum. But I may not be able to even get out of bed to see you.
Sen büyürken sürekli bir utanç kaynağı olduğum için üzgünüm. I'm sorry that I was a constant embarrassment to you when you were growing up.
Biliyor musun… sen çok küçükken bir kaza geçirmiştin ve gözünü kaybetmiştin. You see........when you were very little, you got into an accident, and lost your eye.
Anne olarak senin tek bir gözle büyüme dayanamazdım. As a mother, I couldn't stand watching you having to grow up with one eye.
Bu yüzden sana kendi gözümü verdim… So… I gave you mine…..
O gözle benim yerime görüyor diye seninle o kadar gurur duyuyordum ki. I was so proud of my son who was seeing a whole new world for me, in my place, with that eye.
Bütün sevgimle….. …With my love to you…
Annen… …Your mother…
Allah’ın Rahmeti Boldur Annenin çocuğuna sevgisi böyle olursa Allah’ın (c.c.) kullarına sevgisini, rahmetini siz hesaplayın. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyumuştur ki, “Allah (c.c.)’ın yüz bölümlük rahmeti vardır. Yalnızca bir bölümünü yarattıkları arasında dağıtmıştır. Bu rahmet sayesinde vahşi hayvanlar yavrularını korurlar ve birbirleriyle geçinirler. Diğer 99 kısım rahmetini Allah (c.c.) kullarına rahmet eder.” Ebu Hüreyre (r.a.)’den
Thanks Allah we are Muslims Peygamber (s.a.v) Efendimiz önce Allah’a (c.c.) ve resulüne itaat etmemizi sonra da annemize ve daha sonra babamıza itaat etmemizi emretmiştir. Thanks Allah we are Muslims