ADANA-GAZİANTEP-ZEUGMA SEFERİ 1-2 EKİM 2011 “Funda 3 ay kadar önce Necdet’i arar ve “biz Adana’ya kebap yemeğe gitmek istiyoruz “ der ve derhal 1 Ekim’e rezervasyon yaptırılır. Vee o gün gelir çatar!
Adana’ya bir gün önce giden Funda ile Sinan Adana Kebaplarının hakkını vererek Kazancılar ve Onbaşılar deneyimi kazanmışlardı.Neco ve Gül gelince Antep kebapları tecrübesi için yola çıktılar.Otoyoldaki dinamit çalışmaları (ki Necdet bunu “bizim Antep’e gelişimizi kutluyorlar” diye pazarlamaya kalktı) nedeniyle ancak saat 15:00 sularında İmam Çağdaş’ı bulunca sevinçleri görülmeye değerdi...
Ne lezzetti o öyle! Ayranı kaşıklayan mı? Dürüm yapan mı? Ayran tasını kafasına diken mi? (Aşkolsun Gül,nasıl gülmüşsün!) Ne ararsan olduk biz!
Biraz da kültür deyip soluğu Gaziantep Arkeoloji Müzesinde aldık. Gaziantep ve Zeugma’nın simgesi haline gelmiş olan Çingene Kızı (Menaid Mozaiği) ‘nın gözlerini gördüğümüzde bir yakınımızı görmüş gibi sevindik. O da bizi gördüğüne sevindi sanki...
Gaziantep Müzesinin- Zeugma eserlerine kavuşunca m2 lik mozaikleri ile dünyanın en büyük mozaik müzesi olmasının haklı gururunu paylaştık. Kimbilir hangi Batı ülkesine kaçırıldı bu eksik mozaikler?
Gaziantep ‘e sadece Zeugma için de gelinir tabi ama başka güzellikleri de keşfetmeye çalıştık o sınırlı sürede... Bu yemenilerin turuncusu yok mu?
Ve Pazar sabahı Adana’da bir çılgınlık yaparak sabahın 6 sında Cağırtlak (Ciğer) Kebap yedik...Tek olmasak da sabahın ilk çılgınlarıydık biz...
Sinan’ın Bir Cağırtlak Kebap hikayesi... Hocam, ben Yeniköy’ün en şahane Mangal yakanıyım,çırağın olayım! İmdattt! yanıyos... Haketmiştim ben bunu
Ve Adana keyfi ile gezinin sonu... Yeni gezilerde buluşmak üzere...
Bu adam yüzünden fotoğraf ücretleri yerlerde sürününce çektiklerimi fotoromanda kullanmak zorunda kaldım...Siz de kalın sağlıcakla ! Neco