HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU (DEHB)

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Bilgisayar ve Internet Bağımlılığı
Advertisements

ÇOCUK VE GENÇLİK DÖNEMİNDE PSİKOLOJİK
Şİddet Muhammet GÜLER.
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
ANA BABA VE ERGENLİK.
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
Prof.Dr.Ayşe Avcı Gaziantep
Zihinsel Yönden Yetersiz Çocukların Özellikleri
3.Hafta: Erken Çocukluk ve Okul Öncesi Dönemlerinde Özel Eğitim
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ
ÖZEL EĞİTİM HİZMETLERİ
ADIYAMAN İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ RUH SAĞLIĞI VE SOSYAL HASTALIKLAR ŞUBESİ
Ergenlerde Madde Bağımlılığı
İlkokul Çocuklarının Özellikleri ve Ailelere Öneriler
TİK BOZUKLUKLARI.
DİKKAT EKSİKLİĞİ NEDİR ?
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUKLAR ( OKUDUKLARIM, GÖZLEM VE TECRUBELERİM)
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
ÇOCUKLUK ÇAĞINDA SIK GÖRÜLEN RUHSAL SORUNLAR VE DEHB
Hazırlayan Psk.Dan.Nazan MUTLU Uzm.Psk.Dan. Sinem TARHAN
Uzm.Psk.Dan.Sinem TARHAN
DEZAVANTAJLI VE RİSK ALTINDAKİ ÇOCUKLAR KİMLERDİR?NASIL TESPİT EDİLİR?
AKRAN BASKISI.
Artık benim için yaşamak bir ıstırap. Eskiden çok değer verdiğim şeyler dahi anlamını kaybetti. En ufak şeylerden zevk alırdım. Şimdi dünyaları verseler.
RİSKLİ DAVRANIŞLAR NEDİR?
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
Tutum Kişinin herhangi bir olaya ve kişiye karşı olan tutumu onun kişiliği doğrultusunda gerçekleşir. Genellikle ev dışındaki ortamlarda yaşıtları tarafından.
ÖĞRENME BOZUKLUĞU.
ATATÜK İLKÖĞRETİM OKULU
Hazırlayanlar Psk.Dan Nazan MUTLU Uzm.Psk.Dan Sinem TARHAN
OKUL BAŞARISIZLIĞI.
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUKLAR (ÖZGÜL ÖĞRENME BOZUKLUKLARI) kaynak:Prof
ANNE-BABALARA ÇOCUKLARININ OKUL BAŞARISI İÇİN TAKTİKLER
Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu
ÇOCUK VE GENÇLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ VE OKULA UYUM
ADAPAZARI REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
ÇOCUKLARDA ÖĞRENME ve DAVRANIŞ SORUNLARI
AİLE İÇİ ŞİDDET.
ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME EĞİTİM SEMİNERİ
ÇOCUKLARDA ÖĞRENME ve DAVRANIŞ SORUNLARI
Bölüm 4 Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu.
BÖLÜM 11 ORTA ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE FİZİKSEL GELİŞİM.
OTİZM.
Dikkat Eksikliği HiperAktivite Bozukluğu (DEHB)
BÖLÜM 14 ÇOCUKLUK ÇAĞINDA GÖRÜLEN RUHSAL PROBLEMLER
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
Otizmin nedenleri, belirtileri ve tanılama
D İ KKA T EKS K L Ğ Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklar 3 gruba ayrılır: a) Hem dikkat sorunları hem aşırı hareketlilik ve dürtüsellik.
AYŞE ATIL İLKOKULU REHBERLİK SERVİSİ
BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI. BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI.
BÖLÜM 9 DİKKAT VE AKTİVİTE BOZUKLUKLARI TANIM VE YAYGINLIK Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, dikkat ve aktivite bozuklukları için artık günümüzde.
GÖKKUŞAĞI ÖZEL EĞİTİM UYGULAMA MERKEZİ (I. ve II. KADEME)
MADDE ve ALKOL KULLANIM BOZUKLUKLARI
Tik bozukluğu. Tik bozukluğu nedir? Tikler ani ve tekrarlayıcı kas kasılmaları sonucu yarı istemli bir şekilde ortaya çıkan hareket ve sesler olarak tanımlanabilir.
YAŞLILIKTA DEPRESYON ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE GELİŞİM
Yrd. Doç. DR. Tülay KUZLU AYYILDIZ ERGENLİK DÖNEMİ SAĞLIK SORUNLARI
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLANÇOCUKLAR
D İ KKA T EKS K L Ğ Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklar 3 gruba ayrılır: a) Hem dikkat sorunları hem aşırı hareketlilik ve dürtüsellik.
Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ
ÇOCUKLARDA OKUL FOBİSİ
ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ Uzm. Psk. Aylin İlden Koçkar
ANNE-BABALARA ÇOCUKLARININ OKUL BAŞARISI İÇİN TAKTİKLER
ERGENLİK DÖNEMİ ANNE-BABA SORUMLULUKLARI
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR Sağlık Bilimleri Fakültesi
Sunum transkripti:

HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU (DEHB) DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU (DEHB)

DEHB erken çocukluk döneminde başlayan ve temel belirtileri erişkin dönemde de devam eden kronik, gelişimsel bir nöropsikiyatrik bozukluktur.

Temel belirtileri Dikkatsizlik Hiperaktivite Dürtüsellik

DEHB tanısında bu belirtilerin; 7 yaşından önce başlamış olması Kalıcı ve sürekli olması (en az 6 ay) Belirtiler ve yol açtıkları aksaklıkların en az iki ortamda (örn: ev ve okulda ya da işte) ortaya çıkması ve Yaş ve gelişim düzeyine uygun olmayacak düzeyde olması gereklidir.

İlk olarak 1846 yılında Heinrich Hoffmann tarafından yazılmış ‘‘Der Struwwelpeter’’ adlı çocuk kitabında bahsedilmiş.

1902 yılında George Still tarafından klinik bir sendrom olarak ilk tanımı yapılmıştır (‘‘Moral Kontrol Defekti’’)

DEHB, dikkatin çabuk dağılması, aşırı hareketlilik ve dürtüsel davranışlar ile seyreden, sosyal yaşamı, toplumsal iletişimi etkileyen, çoğunlukla aile içi ilişkilerde ve okul eğitiminde sorunlar yaratan bir olgudur.

DEHB olan bireyler büyüdükçe? 3 farklı gelişim %10-15 Ergenlikte önemli düzelme %60-70 Belirtiler devam eder %5-10 Daha ciddi problemler

AŞIRI HAREKETLİLİK (HİPERAKTİVİTE) Yerinde duramazlar Oturması gerektiği halde oturamazlar Sessiz sakin oyun oynamakta güçlük çekerler Yerli yersiz koşup tırmanırlar Çok konuşurlar Çoğu zaman sorulan soru tamamlanmadan cevabını yapıştırırlar Her zaman bir şeylerle uğraşırlar Sırasını beklemekte zorlanırlar Olaylara veya konuşmalara müdahale edip yarıda keserler

DİKKAT EKSİKLİĞİ Yönergeleri başından sonuna kadar takip edemezler Dikkatlerini yaptığı işe veya oyuna vermekte zorlanırlar Evde veya okulda yapacağı işler ve aktiviteler için gereken malzemeleri kaybederler Siz konuşurken dinlemez gibi görünürler Detayları gözden kaçırırlar Düzensiz görünürler Uzun süre zihinsel çaba gerektiren işleri yapmakta zorlanırlar ve bunlardan kaçınırlar Unutkandırlar İlgileri kolayca başka yönlere kayar

DÜRTÜSELLİK Dürtüsellik; sonunu düşünmeden harekete geçme olarak tarif edilebilir. Davranışın doğuracağı kötü sonuçların bilinmesine rağmen verilen tepkinin geciktirilememesidir. Sınıfta; sık söz kesme, soruyu dinlemeden cevap verme, sıra beklemede zorluk, oyunlarda kaybetmeye tahammülsüzlük, kavgacılık, Konu anlatılırken ilgisiz bir soruyla sınıfın dikkatini dağıtır vb. Ergenlik döneminde uygunsuz cinsel temaslar ve bazı zararlı bağımlılıklara eğilimde bu yüzden fazladır.

‘‘Beyni sanki en yetenekli sanatçılarla dolu ama şefi olmayan bir orkestra gibi. Farklı müzisyenler sonuca önem vermeden kendi melodilerini çalıyorlar. Bir uyum yok, hiç bir melodi, canlı bir müzik parçasına dönüşemiyor.”

DEHB’A EŞLİK EDEN DURUMLAR;

SOSYAL BECERİLERDE YETERSİZLİK: DEHB olan çocukların bulundukları akran grubunda sosyal kabul görmeye yönelik güçlü istekleri vardır. DEHB olan çocuklar küçük grup ve bire bir ilişkilerde bile daima patron ya da ilk kişi olmayı istemektedirler. Bu durum sosyalleşmelerini engellemektedir. Bu çocuklar, bulundukları ortamlarda zaman içinde davranışlarını kontrol ederek uyum sağlasalar da ergenlik döneminde sosyal uyum gerektiren farklı ortamlarda iletişim güçlükleri yeniden ortaya çıkmaktadır.

ÖZGÜVEN VE ÖZ SAYGININ AZALMASI “Benlik Algısı” ve “Kendini Değerli Bulma” doğuştan gelen bir özellik olmayıp sosyal ve fiziksel çevrede zaman içinde oluşur. Benlik algısının en çok geliştiği dönem okula başlama yaşıdır. DEHB olan öğrenciler okulda yaramaz, tembel, sıra dışı… vb olarak nitelendirilmektedir. Bu etiketleme, çocukların kendilerini olumsuz algılamalarına ve özgüvenlerinin düşmesine sebep olmaktadır

TUTARSIZLIK DEHB’nin en belirgin özelliğidir. Bu çocuklar çok değişkendirler. Bazı günler verilen ödevlerin hepsini tamamlarken ertesi gün hiç dokunmayabilirler.

KOORDİNASYON GÜÇLÜKLERİ, SAKARLIK DEHB olan çocukların çoğu ince motor becerisi gerektiren işlerde özellikle yazı yazmada zorluk yaşarlar.

DAĞINIKLIK/DÜZENSİZLİK DALGINLIK/HAYAL KURMA UYKU SORUNLARI BELLEK SORUNLARI (unutkanlık) SALDIRGAN DAVRANIŞLAR ISRARCI TUTUM

DEHB’nun Alt Tipleri Dikkatsizliğin ön planda olduğu tip Hiperaktivite ve Dürtüselliğin ön planda olduğu tip ve Bileşik tip olarak 3’e ayrılır.

Görülme sıklığı; DEHB Amerika Birleşik Devletlerinde (ABD) okul çağı çocuklarında görülme sıklığı %3-7 oranındadır. Ülkemizde ise bu sıklık okul çağı çocuklarında yapılan bir çalışmada %5 olarak saptanmıştır. Erişkin tip DEHB yaygınlığı ile ilgili çalışmalar yetersizdir. ABD’de yapılan bir çalışmada erişkin DEHB yaygınlık oranı %4.4 bulunmuştur.

Çocuklar arasında DEHB erkeklerde kızlardan daha sık görülür (3/1). Dikkatsizliğin önde geldiği tipin kızlarda, hiperaktivitenin önde geldiği tipin ise erkeklerde daha sık görüldüğü belirtilmektedir.

DEHB NEDENLERİ DEHB’nin nedeni kesin olarak bilinmemektedir. Harekete geçmeden önce durup düşünebilme yetisi insanları diğer varlıklardan ayıran en önemli özelliklerden birisidir. DEHB’de temel sorun davranışları kontrol edememektir. Bir şey yapmadan önce durup düşünmeyi sağlayan merkezler yeterince iyi çalışmazlar.

Dopamin ve dopaminden sentezlenen noradrenalin dikkat, odaklanma ve uyanıklık gibi bilişsel işlevlerde önemli rol oynamaktadır. Dopamin, noradrenalin sisteminde bozukluk

DEHB Kalıtsaldır “Oğlunuzda dikkat dağınıklığı problemi var”

DEHB tanısı alan çocukların birinci dereceden akrabalarının % 25’inde de aynı problem karşımıza çıkar. Bu da kalıtsal faktörlerin önemli olduğunu göstermektedir.

DEHB’nun ortaya çıkışını kolaylaştırdığı düşünülen çevresel faktörler: Gebelik esnasındaki faktörler: Doğum ve Doğumdan sonraki faktörler: Alkol kullanımı İlaç kullanımı Kötü beslenme Sigara kullanımı Kimyasal zehirler (ör: kurşun) Çoğul gebelik Zor doğum, doğum esnasında ya da sonrasında yaşanan tıbbi sorunlar Erken doğum Düşük doğum ağırlığı Merkezi sinir sistemi infeksiyonları Demir eksikliği Kimyasal zehirler (ör: kurşun)

Araştırmacılar beynin, sorunları çözmemize, karşımızdakinin davranışlarını anlayıp değerlendirmemize, plan yapabilmemize ve isteklerimizi erteleyebilmemize yarayan bölgesi (frontal loblar) ve diğer bazı bölgelerindeki küçüklüğün daha belirgin olduğunu saptamışlardır.

YAŞLARA GÖRE DEHB BELİRTİLERİ Okul Öncesi Dönem ve DEHB Anne karnından itibaren kendini belli eder. Bebeklik döneminde huzursuzluk, kolik, uyku sorunları sıktır. Oyun çocukluğu döneminde aşırı hareketli, yaramaz, sürekli koşturan ve kendilerine zarar veren çocuklardır. Saldırgan davranışlar, öfke nöbetleri sıktır. Oyun ve oyuncaklardan çabuk sıkılırlar.

Okul Dönemi ve DEHB Dikkat eksikliği daha net fark edilir. Derslere karşı isteksizdirler. Evde ve derste zor otururlar ve çabuk sıkılırlar. Söz almadan konuşur, arkadaşlarının dikkatini dağıtırlar. İlkokul dörtten sonra ciddi başarısızlıklar baş gösterir. Kaygı bozuklukları da sık olduğundan okula gitmek zordur. Anneden ayrılamama ve ayrılık anksiyetesi belirgindir.

Ergenlik Dönemi ve DEHB En zor dönemdir. Dürtü denetim sorunları daha ön plandadır. ( madde bağımlılığı – uygunsuz cinsel temas – depresyon – intihara eğilim – öfke patlamaları ) Okul başarısı giderek düşer. Sosyal arkadaş gruplarından koparak tehlikeli marjinal gruplara dahil olur. Zamanı iyi ayarlayamaz. Ev ve okuldaki programlara uyamazlar. Sorumsuzluk – okuldan kaçma – parasal konularda yalan söyleme cinsel aşırılık ve hastalıklara eğilim

Erişkin Dönem ve DEHB Duygulanımları aşırı değişkendir. Bir anda çok mutlu yada aşırı kederli olabilir. Unutkandırlar. Plan ve iş organizasyonları zayıftır. İşlerinden ve eşlerinden çok çabuk sıkılırlar. Öfke patlamaları sıktır. Hobileri ve ilgi alanları sürekli değişiktir. Depresyon Antisosyal kişilik bozukluğu – suça karışma – alkol ve madde bağımlılığı sıktır.

DEHB olan gençlerin araba kullanmaları; Ehliyetsiz araba kullanma, Hızlı ve tehlikeli kullanma, Daha sık kaza yapma, Daha fazla trafik cezası alma (hız, kırmızıda durmama) Ehliyetin bir süre ya da süresiz geri alınması

DEHB TANISI Tanı konulması aşaması ayrıntılı bilgi alınması ile başlar, anne-babadan, öğretmenden, çocuğun kendisinden ve olabildiğince çok bilgi kaynağından bilgi elde edinilmeye çalışılır.

Daha sonraki aşama çocuğa hekim tarafından fizik muayene yapılmasıdır; ayrıntılı bir fizik muayene, işitme ve görme ile ilgili sorunlar da dahil karışabilecek diğer tıbbi nedenlerin anlaşılmasını sağlayacaktır. Çocuğun davranışlarının gözlenmesi de önemli olan bir diğer basamaktır. Yardımcı laboratuvar testleri.

DEHB TEDAVİ YÖNTEMLERİ 1. İlaç tedavisi Beyinde bulunan ve davranışı etkileyen bazı kimyasal maddelerin (dopamin ve noradrenalin) beyindeki miktarlarını düzenler. Dikkat ve davranışların kontrolü ile ilgili olan bölgeleri aktive eder. Dikkati dağıtan uyaranların süzgeçten geçirilmesini sağlar. Dikkatin dağılmasını önler. Davranışların daha kontrollü olmasını sağlar (En çok kullanılan sitümülanlar: Metilfenidat; Ritalin, Concerta)

2. Aileyle çalışma 3. Eğitim sürecine ait uygulamalar 4. Bireysel terapi

DEHB VAKA ÖRNEKLERİ

VAKA-1 ÇD. erkek 9 yaşında ilkokul 3. sınıfa gidiyor. 3 yaşından beri çok hareketli bir çocuktu. Etrafta fırtına gibi eser, freni olmayan araba gibi koştururken eşyalara çarpıp devirir, kırıp dökerdi. Odasında oynarken bir etkinlikten diğerine atlar, arkasından bir sürü oyuncağını döküp saçardı. Yemek esnasında sürekli konuşur, bardakları tabakları devirirdi. Sonunu düşünmeden sokaktan caddeye fırlardı. Annesi her ne kadar bu hareketinin çok tehlikeli olduğunu ona söylese de buna aldırmaz gene bildiğini yapardı. Sabırsızdı ve aklına geleni hemen yapardı. Oyun bahçesinde ise sırasını beklemez, acele ederdi. Arkadaşlarına göre tepkileri daha aşırı idi. Örneğin, bir çocuk istemeden ÇD.’ye gelip çarpsa veya izinsiz oyuncağını alsa, hemen ona vururdu.

VAKA-2 TK. Erkek, 20 yaşında, üniversite öğrencisi, bekar, ailenin tek çocuğu, ailesiyle yaşıyor.. Dikkatsizlik, konsantrasyon güçlüğü, etkinliklerden çabuk sıkılma, okuyamama, okuduklarını anlayamama, zaman zaman konuşulanları dinlemekte güçlük yakınmaları ile psikiyatri polikliniğine başvuruyor. Hastanın öyküsünde anneden alınan bilgiler de dikkate alındığında bu yakınmaların 5-6 yaşlarından beri var olduğu, derslerde dinlemekle ilgili sorunları, çabuk sıkılması, aşırı hareketliliği (ayak sallama, kıpır kıpır olma, gezinme gibi), kendisine zarar verebilecek davranışları (yüksek yerlere tırmanma vb) olduğu görülmüştür. Öğretmenleri aşırı yaramazlığından dersi kaynattığından yakınıyorlarmış. Ancak bu durumu aile tarafından yapısal özellik olarak kabullenilmiş, ilk ve ortaöğrenimini vasat bir öğrenci olarak tamamlamış.

Hasta özellikle sözel derslere ilgisizliği ve başarısızlığı nedeniyle üniversitede de tercihini grafik bölümünden yana kullanmış, ancak yaşadığı şehirde kazandığı üniversiteyi ortamdan sıkıldığı için 1 yıl içinde bırakmış, yeniden sınava girerek bu kez başka bir üniversitenin yine aynı bölmünü kazanmış. Hastanın başından beri arkadaş ve karşı cinsle ilişkilerini sürdürmek ve derinleştirmekle ilgili güçlükleri oluyormuş. Zaman zaman aşırı hızlı araba kullanmak, kırmızı ışıkta geçmekle ilgili trafikte sık ceza almak gibi sorunları olmuş.

Özgeçmiş: özellik yok Soygeçmiş: özellik yok Hastanın değerlendirilmesinde; hızlı konuştuğu, söylenenleri takip etmekle ilgili güçlüğü, artmış motor aktivitesi (sürekli pozisyon değiştirmesi, ayaklarını sallaması, saçlarıyla oynaması, sık sık masanın üzerindeki eşyaların yerlerini değiştirmesi…gibi) ve huzursuzluğu gözlendi.