By Esra Alagöz A Deep Approach to Turkish Teaching and Learning Wisconsin Center for Education Research, University of Wisconsin-Madison
Doğum yeri ve tarihi/ Date and place of birth Nasreddin Hoca’nın hangi yılda ve nerede doğduğuna dair kesin bulgular yoktur. Bu konuda iki varsayım bulunmaktadır: 1. Arastirmacilarin çoğu, 1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesine bağlı Hortu (bugünkü adıyla Nasreddin Hoca) köyünde doğdugunu kabul etmektedir. 2. Bazı araştırmacılar ise Evliya Çelebi’nin Seyahatname adlı eserine dayanarak Akşehir’in orta köyünde doğduğunu düşünmektedir. Bulgu: Finding Varsayım: Hypothesis Araştırmacı: Researcher İlçe: City Eser: work (of art) Dayanarak: based on
Ögrenim hayatı/ Education Nesreddin Hoca, ilk bilgilerini din görevlisi olan babasından öğrendi. Daha sonra Sivrihisar ve Konya medreselerinde öğrenim gördü. Kendi köyünde ve Sivrihisar’da imamlık ve vaizlik yaptı. Bilgisini artırmak amacıyla daha sonra Akşehir’e giderek burada devrin tanınmış bilgin ve arif kişilerinden dersler aldı. Asıl görevi hocalık olmasına rağmen, o dönemde katiplik, öğretmenlik, ve yargıçlık görevleri de yapmıştır. Din görevlisi: chaplain Medrese: islamic school Öğretmen: teacher Vaiz: chaplain Yargıç: judge Bilgin: scholar Arif: knowledgeble person Katip:clerk
Özel hayatı/ Personal life Hocanın ilk evliliği Akşehir’de olmuştur. Hoca, bu hanımının ölümünden sonra ikinci defa evlenmiş ve bu evlilikten Fatma isimli bir kızı olmuştur. Hoca’nın diğer bir kızı ise Dürri-i Melek Hatun’dur. Fıkralarından bir de Ömer isimli oğlu olduğu anlaşılmaktadır. Kızları Fatma Hatun ile Dürr-ü Melek’in mezar taşları, son yıllarda bulunmuş ve Akşehir Müzesine kaldırılmıştır. Evlilik: marriage Fıkra: joke Mezar taşı: gravestone
Vefatı/ Death Nasreddin Hoca, 1284’de 76 yaşında iken Akşehir’de vefat etti ve Akşehir’in en eski Selçuklu mezarlığına gömüldü. Mezarı, daha sonra türbe haline getirildi. Her yönü açık olan türbeyi kilitleyen Selçuklu devri kilidi, bir sembol olarak yer alır. Nasreddin Hoca’nın ölümü, onun yeniden doğumu olmuştur. Onun, toplumun temeline oturan sağlam fikir yapısı, her geçen yılla geçerli olmuş, yüzyıllar onu daha diri yapmış, şöhreti, Türkiye sınırlarını da aşarak dünyayı sarmıştır. Vefat etmek: pass away Gömülmek: to be buried Sembol: symbol Türbe: tomb Yeniden doğmak: to reborn Temel: foundation Diri: alive Şöhret: fame
Fıkralarıyla ilgili kaynaklar/ Resources about his jokes Nasreddin Hoca’yı günümüze kadar getiren elbette ki fıkralarıdır. Bu fıkralar sözlü edebiyat ürünüyken 15. yüz yıldan itibaren yazıya geçirilmiştir. Dolayısıyla sayısı kesin olarak bilinmemektedir. 16. yüzyıldan itibaren ise Hoca’nın fıkraları kitap haline getirilmeye başlanmıştır. Bu kitaplardan en eskisi Hikâyat-ı Kitab-ı Nasreddin adını taşır ve yazılış tarihi 1571’dir. Elbette: Of courseKesin: definite Dolayısıyla: therefore
Nasrettin Hoca’nın fıkraları belli başlı bütün dünya dillerine çevrilmiştir. 1996’da Unesco’nun bu yılı “Nasreddin Hoca yılı” ilan etmesiyle kendisi dünyada daha çok tanınmış, hakkındaki inceleme ve araştırmaların sayısı artmıştır. Belli başlı: main Çevrilmek: to be translated İlan etmek: declare, anounce Fıkralarıyla ilgili kaynaklar/ Resources about his jokes
Summary: The debate on which city Nasreddin Hoca was born in still continues. Some scholars argue that he was born in 1208 in Hortu village near town Sivrihisar. Based on the information in Evliya Celebi’s book Seyahatname some researchers state that he was born in Aksehir. First, he studied religion in Sivrihisar and Konya. Later on, he moved to Aksehir to study under notably scholars of the time. He served as Kadi (Muslim judge), teacher and secretary from time to time until 1284 which is the date of his death. The year 1996 was proclaimed "Nasreddin Hoca year" by UNESCO which increased the research about him.